m öge Bankasının vaziyetini pie şehir meclisi âzasın- t z eya komisyon bir kaç aydan d banka hesapları üzerinde yap öt tetkikatı bitirmiş, raporunu tehir meclisine ve belediye reisli- İine vermiştir. 20 sayıfaya yakın “lan rapor dün şehir o meclisinde uş, heyecanla, esefle karşı mıştır, Rapora göre 3 Teşrini evvel 925 —— esinde belediye ve idarcihususi | pi koyduğu sermaye ile açılan ğa nın sermayesi belediye - Ni reilen 108 bin lira ile bir “ det sonra tezyit edilmiş, his- Meler şikarılmıştır. Bu se - mağ bazı cemiyetler, teşekkül yalar ve bu suretle sermaye ü liraya baliğ olmuştur. Ürde vr ömer İran arım aşa Yazıcağız: Düğer kuruluşunu müteakip bi, rlüğüne Faik Bey isminde getirilmiştir. Bu zat ban- hı ında tam beş sene kal- niye vazifesine nihayet ve - ir. Rapora göre, bankanın Yüz bin lirası da bu siralar « karşılıkçız ve teminatsız ellere 'stir. Faik Beyin müdürlüğü ta m m e r delikan Topa Mehmetle Via lip Bahtiyar Beyin riyase- | Yıllık bir garez uğruna 400,000 lirayı kimler “ Esnaf bankasının kasası tamamen boşaltılmış Belediye meclisinin dağılacağı sırada okunan rapor bu acıklı rezaleti meydana çıkardı Bankanın eski müdürü Faik Bey sırasında belediyenin eski iktısat müdürü merhum Kemal Ömer Bey belediye namına mürakıp bulunu- yordu. Kemal Ömer Bey bankanın i- kinci senesinde belediyeye bir ra- por vererek bazı (meselelerden bahsetmiştir. £ Rivayete göre Ke- mal Ömer Bey Faik Beyin bir çok işlerine muarız bir vaziyette kak mıştır. o Bu sıralarda Abdurrah- man Naci ve Sezai Bey omurakip bulunuyorlardı. Meclisi idare re- isi de Alâiyeli zade Mahmut Bey idi. İktisat müdürü raporunu ver - hı öldürüldü ——. Melâhate hücum “denler, kendilerini kovalıyan sanı dört yerinden vurdular | Sadullah isminde iki kişi tarafın. | | dan feci bir surette öldürülmüş- tür, Hâdise mahalline gönderdiği- ğimiz bir muahrririmiz tahkikatını şöyle anlatıyor: ; Elmadağında Melâhat Hanım isminde bir (O metresiyle Toplu Mehmet bir evde oturmaktadır- / Jar. o Toplu Mehmet bundan bir buçuk sene evvel Beyoğlunda Zi- ba sokağında bir kahveye devam İ etmekteymiş. . Bu sıralarda Ziba | sokağına herkesi korkutan Musta fa ve Sadullah isminde iki Kasım- ir | : Mümaz Kiyilmak istenen; paşalı da gelip gitmekte ve Toplu Er, 1 EYVelki ger, 12 Melâhat H. n, bir 2 Bey Yetinin Tyeji Ya, bi <ce saat 235 radde- oğlunda Elmidağında Muş ve Kastamonu kazasının Yağ- olup burada yuğurt- & olan yirmi yaşla” Senç Müstafa ve Kürt | Mehmede ara sıra taarruz etmek | teymişler. Her iki arkadaşın hakaretlerine daha fazla © tahammül edemiyen Toplu Mehmet, arkadaşlarından Ferit isminde birinin yardımını e ve binnetice'bu iki müte- (Devamı 7inci sayfada) temini 16 Nisan Pazartesi 1934 A ama dikten sonra murakiplikten istifa etmiştir. £ Faik Beyin vazifesine nihayet verildikten (sonra hâlen devlet bankasında kambiyo şefi bulunan Afif Bey banka müdür- lüğüne getirilmiş, üç gün zarfın - da hesapları tetkik edip bir rapor verdikten sonra üçüncü günü ak- $amı istifa (etmiştir. | Bundan İ sonra bankamüdürlüğüne Balıkçı- lar cemiyeti reisi Hamdi Bey geti- rilmiştir. Hamdi Bey bankayı 1s- lah edeceği iddiasiyle ve on para almamak şartiyle bankanm başı» na geçmiştir, Hamdi Beyin bir senedenberi bankada bazı tasfiyeler yapmış, masrafı azaltmış, borçlardan bir kısmını senede bağlamıştır. Eski müdürü Faik Bey elyevm İzmirde bir vazifededir. Aldığı mız malömata göre, Muhiddin Bey ankaradan gelince komisyo - nun raporunu okuyacak ve rapor vekâletine gönderilecektir. Belediyenin bankada hissedar olması münasebetiyle (bankanın 400 bin lirasını dağıtanlar hak - kında adli makamlara müracaat edeceği beklenmektedir. Dün okunan raporda ezcümle şöyle deniyordu: — Üç sene evel (o mezbahada hayvan başına dâğil, kilo başına resim alınmasına karar (verildi. Otomatik kantarlar getirildi. Na» sıl oluyor da muazzam teşkilâtlı fen heyetimiz bir kantarı (o yerine İ koyup işletemiyor. Bunun sebep leri nelerdir? | Reis muavini Hâmit Bey izahat İ vererek kantarların bozulduğunu, İ işletilmeleri içim tedbirler alındı- ğmı söyledi. Cevdet Kerim Bey tekrar söz alarak — iktrsat encümeninin etin kilosu başından alınmasına karar (Devamı 7 nci sayıfada) HABER Haziranda okuyucuları için hasırladığı tenezzühe şimdiden hazırlanmaktadırlar, Bütün oku- yucularının şu iki suale cevap ver- mesini rica etmektedir: | — Tenezzühün ne tarafta ya- pılmasına taraftarsmız? i 2 — Sizinle beraber kaç © kişi götürmek fikrindesiniz? Bu iki sualin cevabını: 15 Mayıs 1934 Tarihine kadar HABER 'de Te- nezzüh memurluğuna bir mektup- la bildiriniz. teksir edilerek bir nüshası İktısat | vefat Dün Berlinden aldığımız bir! telgraf bize büyük askerlerimiz- | den Kemaleddin Sami Paşayı kaybettiğimizi bildirdi. En tehli- keli cephelerde ve en ateşten yağ- murlar altında delik deşik vücu- diyle vatanı müdafaa eden ve düş» manı olduğu yerde çiviliyen bu bü yük kahraman nihayet beyaz bir odada ufacık bir neşterle midesin- den yapılan bir ameliyat neticesin- de dünyaya gözlerini yumdu. Kemaleddin Sami Paşanın ve- fatı memleketin her tarafında bü- yük bir teessür © uyandırmıştır. | Merhumun cenazesi memleketimi- ez getirilecek ve kendisine (| lâyık! ihtifalle kaldırılacaktır. İ Kemaleddin Sami Paşa kıymet- | li bir asker olduğu (okadar büyük bir diplomatı da., Vatanm müda- dafası yolunda bütün harplere iş- “deve,, yapmış? Kemaleddin Sami Paşa etti | | — Kemaleddin Sami Paşa tirak etmiş ve ekserisinde bir ne- fer gibi cephenin en ilerisine gi- (Devam: 7 nci sayıfada) 68ler meclisi son toplantısını yaptı Dört seneden beri şehrin umu- , mi işleri hakkında kararlar veren | 68 ler meclisi dün son celsesini ya- parak dağıldı. Bir gün evvelki cel- sede reis Sadettin Ferit Bey âza- lardan son celseye vakit ve zama» | nmda gelmelerini rica etmişti. Sa- | at bir buçuğu geçiyordu. Başta Ha cı Recep Bey olmak üzere yaşlı â- | zalardan bir kaçı göründü. Erken | gelen âzalar arasında kadın birliği reisi Lâtife Bekir Hanım da bulu- nuyordu. Hacı Recep Bey korido- da oturmuş, gelen âzalara beyanı hoş âmedi ediyor, şakalaşıyordu. İsmail Sıtkı, Kemal Salih, Refik Ahmet Beyler de ilk gelenler ara- sında idi. İçerde Azmi Bey Lâtife Bekir Hanım ve bazı âzalar otur- muş, nefis yoğurdun nerede satıl- dığını, yoğurdun şekerle mi, yok- sa tuzla mı daha iyi yenebileceği» Koridorda Refik Ahmet Bey Nurettin Münşi beyin bir gün ev- velki böyanatını zarif bir nükte ile yeniliyor... Bir köşede hem âzaların konuş” tuklarma kulak veriyor, hem de â- zaların hal ve kal, giyinişleri, yaş- larr etrafında tetkikat yapıyorum. İşte 68 ler meclisinden bir kaç tip,. Bence meclisin en ihtiyarı Hü- samettin Paşa... Halbuki (Hafız Raif Beyin tam seksen yaşında ol- duğu koridorda toplanan âzalar arasında görüşülürken © kulağıma çalındı. Salim Beyin de hayli genç (!) olduğu söyleniyor. Meclisin en şık giyineni, Manyasi, zade Feridun Beydir. Bundan sonra ressam Sa- di, avukat İsmail Şevket O Beyler gelmektedir. Azalardan hemen ya- rısının saçları ağarmış, dökülmüş.. ni görüşüyorlar... Bir aralık Nazmi Nuri Bey içeri girdi. Dört seneden beri asılı duran lâvhayı galiba ilk defa gördü. Durdu, okudu. Edirnekapıda bir Meclisin en şişmanı Abdülka- dir Ziya, en uzunu Etem İzzet Bey. En genç âzasr da Refik Ahmet B., ( Devamı 7 nci sayıfada ) âile faciası oldu Bu sabah ( Karagümrük polis, merkezi mmtakasındaki oOEdirne-| bulamaymca fena halde kızmış ve yanına aldığı arkadaşı Sabri ile kapı civarı Sultan mahallesinde | birlikte kayın validesinin evine gi- dört kişinin ağırca yaralanmasile | derek kapıyı kırıp içeri girdikten neticelenen bir cinayet olmuştur. | sonra karısını eve davet etmiştir. Yaptığımız tahkikata nazaran hâ- Kadın gidemiyeceğini ve artık ken dise şöyle cereyan etmiştir. disiyle bir arada yaşamalarına im- Nuri isminde biri Edirnekapıda | kân kalmrdığını söyleyince, Nuri meyhanecilik yapmaktadır. Şükri» | bıçağını çekerek Şükriyeyi oarka- ve adlı bir zevcesi vardır. Son gün | sından, kayın validesi Nuriye Ha- lerde Nuri ile karısı arasında ge- | nımı kasığından, kayn © biraderi çimsizlikler baş göstermeğe başla- mış ve bu geçimsizliğe dayanamı- yan kadm kocasını terkederek bu sabah validesinin oturduğu Sultan mahallesindeki evine kaçmıştır. Eve gelen Nuri karısını . evde Mehmedi sol memesinden ve kira- cı bulunan Nazmiye Hanımı da yüzünden yaralıyarak kaçmış ise de derhal ve Sabri de biraz sonra yakalanmış ve her ikisi “adliyeye teslim olunmuşlardır. o Yaralılar hastahaneye kaldırılmışlardım,