18 Ağustos 1946 CUMHURlYET 9 Jıyası/cAHal Usu! meselesine döniiş Filisfinde dıırum Yahudiler galeyan halinde bulunuyor. Bir Arab Yahudi harbinin çıkmasından endişe ediliyor ker toplanması devam etmektedir. Diğer taraftan Liverpool Daily Post muhabirine göre, müfrit Arablar bilhassa Suriyede çok lcuvvetlidirler. Bu muha. bir, bir Arab Siyonist harbinin ciddJ bir ihtimal tefkil etmesinin hiç kimse tarafından küçamsenmiyeceğini söyle. mektedif. Yanlış anlaşılmasın Ekmeklerden şikâyet edlyorsunuz, Size unların harmanı, buğdaylann cinsleri, bakliyahn faydalan, fmn«laran dalavereleri hakkmda uzun bir hîanname fle cevab veriyorlar. Vapurlaruj geciktiğinden şikâyet ediyorsunuz. Aktarmalann, havanuı, denizin ve baa iskelelerin buna sebeb olduğunu sizo izah ediyorlar. Trenleruı kalabalığmdan, halkın ayakta kaldıgından şekvacı oluyorsunuz. Size halkın acelesinden, vagonlann tamirinden, seyrüseferden dem vuruyor vc bu şikâyetlerin sebeblerini anlatıyorlar. Hulâsa, her jeyin sebebi İzah ediliyor; fakat aksaklık izale edilmiyor. Lâkin efendim, biı bunlann düzelmesini istiyornz, sebeblerinin açıklamnasuu değil. Yanlı? anlaşılmasın! Sulh konferansına iran Izmir tadrlerl neler istiyor? ve Avusturya da gidecek 1 tnci sahifede lconuimu? ve to>Qferan5ta Avusturyanın da dlnlenmesl hususundakl İngiliz teklifi 6 reye karşı 13 reyle kabul edllrnlşttr. Buıvdan sonra İranın da konferansa iştiraic hususunda Rusyanın llerl sürdügü teklif görüşülmüş ve bu teldif oy btrligl ile kabul olunınuştur. Parla 17 (R.) Konferansla Ugisi buitman slyasl çevrelerden verilen malumata göre, son gilnJerde Mr. Byrnes İle M. Molotov araamda sık sık fiür aynlıldan olmuş ve bunlar İki devlet adamı arasında hayli derin tartışmalara sehebiyrt vermiştir. Bu tartışmalann gelecek muzakerelerde artmasmdan endişe edilmektedir. Mr. Byrnes'Un salbırsız blr hal aidiğı gdze çarpmalrtadır. EİlAto v« beş bin denlz erlnl kftfl görmem«kte ve haklı toulmamaktadır. aristen gelen haberlere bakılırsa barış konferansı gene bir usul me«elesi ile karşılaşmaktadır. Gerçi bu usul meselcsi konferansm i!k haftalannı meşgııl etmi$ ve Beyrut 17 (E ) Kudüsten bildirilibazı bazı çarpışmalara sebeb olınuş, hattâ yor: bir Eralık işler neticelenir gibi görünIngiliz harb aivanı taraiından verılmiş müş ise de konferans genel kurulunun olan idam kararları bütün yahudi çevretolanması ve Sovyet murahhasları lerinde pek büyiik bir endişe ve infial nm itirazı üzerine durum yeniden de uyandırmıştır. «Sion sesi> admdaki gizli ğişmiş ve tartışmalara yeniden başîama yahudi radyosu dün akşamki yayımında alâmetleri baş gösterrniş, ancak oylara [ bunu ele alarak Ingiliz makamlarına müracaat neticesinde usul işleri karar karşı çok şiddeıli bir hücumda bulunlaştırılmıştı. Kararlaştırılan raeselelerin tnuş ve harb divanı tarafından verilmış en mühimlerinden biri, ekseriyet mese olan karar tatbık tdildiği takdirde, yalesi idi. Ve verilen karara göre kon hudi millî teşekkullerinin bunun intikaferans üyelerinden üçte iki ekseriyetile mıııı alacaklarını bildirmiştir. sunulan tatfil teklifleri. Dörtlerin bu tekVaziyet çok gergin lifleri naîarı dikkate almalarmı ve barış Kudüs 17 (a.a.) Filistinde vaziyet anrUaşmalarını ona gore düzenlemelerini icab cd'rdi. Gene verilen karara göre çok gergindir. H^r üç dakikada bir yakonferanMn alelAde ekseriyetle sundu j yınlar yapan gizli radyo, Hayfa ahalisitıi ğu teküflcr de, Dörtler tarafından ince I evlerinden çıkara't, şehrin merkezinde lcnecek ve bir takım kararalara bağla bulunan Hadar Hpcarmel mahallesinde yapıîacak mit'nge ışürake davet etmeknacakti. tedir. Bu miting Hayfa limanmda buluOy meselesi böylece kararlaşnuş ol nan yahudi muhacirlerin sürgün edilduğondan konferans, çalışmalarına de mesini protesto i;ın tertib edilmiştir. vara ederck saink diişmanların andlaş. ,tna tasarıları hakkınılaki ır.ütalealanıu Bir Arab Yahudi harbine ihtimal dinlemiş ve bu and'.aşrcalarla meşgul overenler var lacak komisyonlan lcşUil etımştir. Fakat Londra 17 (a.a.) Ne'K's Chronicle'in bu komisyonların teşekkülü üzerine Kahire muhabir'ne göre, Arabların muSovyet ımırahhaslan usul raeselesini ye. tedılleri ve müfritleri arasmda beliren ni'ten or'?ya üt'nnlar ve sabık diişman uçurum gittikçe gpri=:lemektedir. Müfrit Irrdşn her biril? ancak fiilen har' etlenlc müliyetçi unsurl*.r Filistin meseksini rin ona 3İd olan undlaşrnaların konuşııl Güvenük Konsey:ne götürmek, bazıları nıa«ı sırasında oy vermeğe salâhiyctli ] hattâ bn meselede Eusyanın muzaheretioldu^ıınu iddia elmişlerdir. ni temin etmek arzusundadır. Müfritleı İf'dialarının dayandığı temel, Dörtle gizli bir Arab ordusu ki'rulmasmı teşvik rin daha eııceki Mo'kova ve Paris top ediyorlar. Bu ordu :çin Suriyede, IraKta lantılannda bu balıisleri konuşmaları. ve daha uzak bir nisbctte Lübnanda asve sabık düşmaniardan her birile yapıla. cak sulh muahedelerinin, omınla fiilen harbeden devletler tarafından haznlaııması lehinde karar vermeleridir. Bu ka Boştarafı 7 fnri inl'tf^ie rara gör<; Ruınanya ile yapılacak sulb muahedesine Fransa, Finlandiya ilo giliz noktainazarı yakmda Türk hükuvapılacak sulh muahedesine Amerika iş. metine bildirilece!;tir. Gene ilâve edildi. ğine göre, Sovyet hükumetine de bir notirak etmiyecek ve oy vermiyecektir. ta verilmesi kuvvotle muhtemeldir. Böylece Dörtlerin evvclce kendi arala. Son günlere kadar İngiltere hükumeti nnda vermiş oldukları bir kararı, sulh bu hususta Moskova ile Ankara arasmkonferansına yükliyebilip yükliyemiyedaki nota teatilerine müdahale etmiyecekleri meselesi oriaya çıkmış. ve sulh cek gibl görünüyordu. Maamafih yeni konferansının bu defa nice nice zahhâdiseler zuhur etmektedir. Türkiyedeki metlerle kararlaştırdıkları usul meselcİngiliz büyük elçisinin raporu dün Dış si de suya diişmek istidadım güstermişİşleri Bakanhgma geîmiştir. tir. Amerikan Dış İşleri Bakan vekili Mr. Şirndiden göze çarphğına göre bu işin Acheson dün basma yaptığı demecde bu sırada ortaya atılmasınm hikmcti, Birlesik Amerikanm Boğazlar mukavelesulh andlaşmalarmda tadiller yapmak namesi hakkmda Sovyet hükumetine b:ı Jçin sunulacak tekliflerin üçte iki eksc rıota göndereceğini söy'emişür. riyeti kazanmasına imkân vermemek. Türkiye henüz Rus notasma cevab tir. Çünkü Finlandiya ile yapılarak mııvermemiş olduğandan lnsan şu stıali ahedenin tadilleri lehinde Amerika rey ker.di kendine sormakta hakîı bulunuvermediği takdirdc üçte iki ekseriyet yor: Türkij'enin cevab vermek üzere hasıl olmıyacak ve tadil teklifi de naza bulunduğu şu sırada Potsdam anlaşmarı dikkate aluırmyacakür. ' Bina imza koyan iki AngloSakson devMesele, yeni tartışmalara sebeb olmu? letinin Rus isteği karşısındaki noktai nave tımumî heyete arzolunması gerekleş zarlarmı bildirmeğe karar vermeleri amiştir. caba Ankaranın müdahalesi üzerine deArayerde murahhaslar bir hayli şid. ğil midir? detli sözler söylcmişler, bilhassa Yeni «Boğazlar meselesi Birleşmiş Zelanda murahhası, Sovyet murahhasla. Milletlerce halledilmelidir» rına karşı çok ağır mukabelelerde bulunmuştur. Paris 17 (a.a.) Leon Blum «Le PoElhasıl konferans gene bir usul me pulaire» gazetesinde Boğazlar meselesi. meselesile karşılaşmakta ve Dörtlerin ni incelemeğe tahsis ettiği bir yazıda tahakkiunü meselesi yeniden ortaya çık ezcümle şöyle diyor: makladır. «Rusya ve Türkiye bu meselede başNeticenin ne olacağını tahmin etmek lıca alâkadar memleketlcr olmakla begüç değildir. Sovyetîer, istedikleri mu raber mesele Ue ilgili devletler yalni3 ahedeleri istedikleri şekilde yüklemek bunlar değildir. Hakikîiten milletlerarası ve bu muahedelerde hiç bir tadil yap bir mesele varîa o da budur ve bu memamak için elerinden geleni esirgemiye sele, sadece Türkiye ile Rusya arasında ceklerdir. Sonunda konferans, ya Dört halledilemez. Bütün deniz devletleri bulerin verdikleri karan kabul edecek, nunla alâkalıdır. Hattâ Boğazlar mesayahud bu kararla mukayyed olmamak lesi Paris, Londra, Berlin veya Montreux muahedelerinde ımzası bulunan devletcesaretini gösterecektir. lerin salâhiyetinden dışarıya taşan bir ömer Rıza DOĞRUL meseledir. Bu meseleye, Birleşmiş Mil. letler derneği ve milletler topluluğu vaz*ı Kaymakamlar arasında yed etmelidir.> Ankara 17 CTelefonla) Kaymakam«Ingiltereyi endişeye düşüren lar aıasmda yeniden bir çok nakil ve mesele» tayinler yapan liste bugün Resraî Gaeete ile yayınlanmıştır. Londra 17 (a.a.) «Dally Telegrapht Amerika ve Rusya NewYork 17 (AP.) Amerikan gazetecilerinden Frank Gannett'e göre, dünyada sulhun sağlanması, Rusyanın takınacağı harefcete bağlıdır. Geçenlerde Avrupadan dönen M. Gannett şöyle demekteddr: «Eğer komünizrri bütün Avrupaya yayılacak olursa Amerikanın durumu tehlikeye düşecektir ve eğer Sovyetîer, dünyaya hükmetmeği güden plânlarmda ısrar edecek olurlarsa, Amerikanın neticece Rusya ile çatışmaktan nasıl kaçınabileceğini kestirmek güçtür. Hükumet sistemimizi baltalamak için mütemadi gizli komünist faaliyetleri yapılnoaktadır. Bu faaliyetlerin gayesi zamanla koraüniznıi memleketimize aşılamakbr. Rusya ile anlaşmazltğımızı etmek için iM şdt vardır: bertaraf lthalât ve ihracatçılar, Ticaret Bakanından İzmirde umumî bir toplantı yapmasını arzu ediyor Byrnes'ün sabn tükenmi} Amerikanın karan VTashington 17 (a.a.) Beyaz Saray tarafmdan Filisfin hakkmda aşağıdaki beyanname neşredilmiştir; Başkan Tnıman, Filistin meselesi hakkuıda İngiliz Başbakanı Attlee İle fikir teatilerinde bulunrnuş ise de Birleşik Amerika hükumeti Filistin meselesimn halli için yeni bir piân teklif etmemiştir. Başkan, İngiltere hükumetile yahudi ve Arab ternsilcileri arasında ileride yapılacak olan müzakerelerin Filistin meselesinin halli imkânını vereceğini ve Avrupada tnültec'lerin vazi^.etini ıslah etmeğe matuf ?eri tedbirler almmasma yardım edeceğini sa'f.inıiyetle ümid eder Filistin meseleöi her ne şekilde halledilirsc edilsin alâkah taraîlan tatmin etmiyeceği şüphesizdir. Filistin meselesinin halli, Avrupada yüz binlerce mültecinin m«vcuc!:yetinden doğan daha zeniş ölçüdeki meseleyi de halletmiyecaktir. Bu meseleyi husıısî bir dikkatle takib eden Başkan, Amerika da dahil olmak üzere. bircok mpmlekctlere mültecileri devamlı olarak kabul etmek imkânını sağlayicak tedbirler alınacağıru ümid etmektedir. Rumanya daha kuvvetli bir donanma istiyor Btikreş 17 (a£.) Anadolu açansııın özel muhabirl bildlrlyor: Donanma günü münasebetlle bahrlye müsteşan Amlral Barbunea basına bir demeçte bulunrnuş ve şunlan söylemiştir: < Rumanıya, sulh konferansırKlan 23 bin tonilâtoluk geml ve seklz bin denia eri lstiyecektir. Rumanya, suüı muahedesi projesinde teklif edilen 15 bin to Bajtara/ı I inci lahifede halen İç İşleri Bakanhğma müracaat etmiş olduğunu, loabmda Daniştaya yahud B. M. Meclisine de taşvurulabileceğini, herhalde bu gayritabiî durumun kanunî şekilde tasfiye edilmesinin teminine çalışılacağını söyledi, Bu vaziyete bakılırsa partinuı Jstikrar kesbetmesi daha uzun bir zamana mütevakkıf bulunaoaktır. M. K. Partisi merkezi idare heyeti d« vilâyet umumî meclisleri seçimile muh. tar ve ihtiyar heyetleri seçimlerine işti. rak etmeğe karar vermiştir. Umumî meclis seçimlerine prensip itibarile iştirak edilecek, ancak, şubeler kendi hususî durum! arma göre bu hususta, karar almakta serbest bulunacak. lardır. Muhfar ve ıhtiyar heyetleri seçimlerine ise bütün teşkilât istisnasız bir surette iştirak edecek ve bütün seçim. lerin llk kade.ne.si olarak vasıflandırdık. lan bu seçimde muvaffak ohnak için mümkün olan gayreti sarfedeceklerdir. Nuri Demirağ siyasî hayattan vazgeşemiyor Rusyanın bizirnl'e işbirliği yapabilmesi için takib edeceği yegâne yol, dünyaya komünizmi yaymaJrtan vazgeçmesidir. Ikinci şık çok zayıf bir ihtimaldir H. o da Rusyada halkın yaşama seviyesinin fecaatini takdir ederek memlekette bir ihtilâl çıkarmalarıdır.» Rumelîhisarı karakolnndaki dayak iddiası Ba§tarafı 1 ind sahifede yadece içmesinln tesirl altında o gece aşm teheyyüce kapıldı&ı yolunda. kanaa,t edlnllmişür. Dolayısile, dövülme neticesd çıldırma lddiasının tamamile aksi, katlyetl? sübut bulmuştur ve esasen; bu hususta kendilerüe görüştügümOz mütehassıslarca bir kimsenin şöyle böyle dövülmekle henıen çüdırması pek uzak btr ihtimal sayıLmakta, ancak muhtelif can acıtıcı aletlerle kıyasıya ve sürekll blr lşkencenin âsab üzerinde şiddetli tahrib tesiri deneyebilecegi, testrln da şahsa göre derecesl degişebileceği üeri sürülıreliteclrr. Muayene edilen gencin az veva çok dövülüp dövülmediğine gelince; vücudunda mühlm sayılacak ve kesin olarak dövme ile aiâkal bulunduğuna hükmettirecek y a n , bere görülmemiştlr. Yalnıa çizik ve sıyırık mahiyetinde, mahdtıd ölçüde, sathî bir kaç lz müşaiıede ve ka.ydolunmuştur. Bunların da neden husule geUJîğinln belll olmadığı yolunda kanaat ortaya konulmuştur. Bu ilibarla; izlerin vücudde, o gece iskele önünde başlayan mücadeleden evvel başka bazı sebeblerle veya mütaakıb safhalardakl çırpmmalarda husuie gelip gelmediği, meçhul kalmaktadır. Bu cihetler meçhul kaldığı gibi, kendisinin zapted'.lmesi için r.ğraşıldlğı srrada ve ellerlle ayaklan iple bağlanırk8n, ltip ksktna ile olup olmadığı da meçhuldür. Bütün bunlara nazaran; Mehmed Recai Gülçiğe ne şekilde el dokvndurulduğu şahid ifadelerile öğrenildikten ve bu ifadeler meall, rapor teferruatile nvukayese edildikten sonradır ki adlî tahkikat, müsbet veyahud menfi bir sona erecektir. Diğer taraftan; şimdiye değin alınan şahid ifadelerinin dnvülmeyi teyid etmedlginl, bununla beraber, henüz bütün şa hidlerin dinlenilmesi işinin sonu almmadığını öğrendik. Meselenin bu noktadan tam bir vuzuh kesbetmesinin, önümüzdeki hafta içsris'nde imkân sshasına girmesi: kuvvptle muhtemeldir. Parti seçimlere giriyor Bojtarafı 1 ijıci sahifede Argiriu (Yunan) Şefik Fenmeni, 10/8 3/6 ve 6/2; Stalios (Yunan) S. Baykurtu: 6/1 671 yenmiştir. Stalios, Argiriu çift Fehmi Kızıl, Kris çiftini: 9/7 6/1 yenmiştir. Atletizm müsabakalarına dün Fenerbahçe stadmda devam edilmiştir. Puvan tasnlfinde Fenerbahçe 15 sayı İle birincl, Galatasaray da ikinci olmuşlardır. Uluslararası tenis müsabakası Atletizm müsabakalan Boğazlar gazetesinin dipl^mntik muhabirinin bildirdiğine göre, Mr. Bevin ve Mr. Bymes dünkü mülâkatları esnasında, «İngiltereyi endişeye düşüren» Boğazlar meselesi hakkmdaki Sovyet notasile Avusturya meselesi hakkmda görüşmüşlerdir. meselesi İzmir, 17 (Telefonla) Izmir ihracat tacirleTİ beş saat süren, ithalât tacııleri de üç saat devam eden topianuiar yapmışlar ve münakaşalarda bulunduktan sonra, Ticaret Bakanına verilmek üzere raporlar hazırlamış'.ardır. Ancak, şimdiye kadar verilmiş raporiardan netice çıktığı pek de görülmedıği için Bakandan izmirde umumî bir toplantı yapmasını ve raporlarındaki mevzulara dair izahat ve teminat vennesini istemeği kararlaştırmışlardır. Ithalâtçılar §u noktalar üzerinde mutabık kahnışlardır: İthalâtçı Birlikleritıin kaldırılması yerindedir. Ancak, bu birliklerin vazifeleri şu veya bu makama devredilmemeli, ticareti sıkan bütün mevzuat ortadan kaldırılmalıdır. Ticaret âlemi tazyikten bıkmıştır ve serbesti istemektedir. İhracatçılar da şu noktalar üzerind* mutabık kalmışlardır: Üzüm, incir, palamut, hububat alım satımlarında günün ihtiyaclarma göre ciddî tedbirlera lüzum vardır. Uzüm ihracatı için Was. hington'daki komiteden serbestî karan almak ve «navioert» derdinden kurtul. mak şarttır. Üzüm satışlan için îngilizlerle temas edilmeli v« alabilecekleri miktarlar ve fîatlar ilân olunmalıdır. Palamutçular dahild« nakliye ücretlerinin yandan da. ha aza indirilmesini istemektedirler. Umuml istek, serbest ticaret sistemm» doğru intikal devresüıde serbestî kararlannı zedeliyecek mevzuatın ortaya çıkarılmaması merkezindedir. Nihayet, İrmir tacirleri İthalâtçı ve İhracatçt Birliklerinde toplanan son hesablarmda mevcud 150 bin liraya yakm paranın İzmir Ticaret Odasma devrini ve ticaret kulübünün inşaatuu ikmalde kullanılmasın» istemektedirler. Döviz primlerî Kenan ömer Şileye gitti Demokrat Partinin umumî meclis seçimlerine iştirak edeceğini yazmıştık. Partiden verilen nıalumata göre parti vilâyet idare heyeti başkanı Kenan Omer Öner dün sabah bu hususta temaslarda bulunmak üzere, Şileye gitmiştir. Basm ve ceza kanunları üzerinde çalışmalar bitti Aiîkara 17 (Telefonla) Basın ve ceza kanunlannm baza maddelerinde degışiklikler yapan tasarılar üzerlndpld son çalışmalar bugün bitirilmiştir. Bugünkü toplantıda Basm ve Yayın Umum müdüıü Nedim Veysel tlkin de bulunmııştur. Tasanlar C. H. P. Meclis grupunda görüşüldükten sonra Meclisin İlgili komisj'onlarma verilecektir. Cevabî notamız Ankara 17 (Telefonla) Sovyetlere verilecek cevabımızm pazartesi güaü toplanacak o!an Bakanlar kurulunda gözden geçirilmesi muhtemeldir. Nota metni C. H. P. nin Meclis grupu umumî heyetine d« "alib bir ihtimalle bu salı günkü top.antıda bildrüecektir. Notanın çarşamba veya perşembeye Sovjetlere tevdii muhtemeldir. Hindistanda kargaşalık BaştaraU 1 toci sahifede Müslümanlar Bırliği bsşkanı Mehmed Aü Cinna bugün yaptığı bir hitabede, tethiş hareketkrini takbih ederek, tethişcilere bu hareketlerinin Müslüman Birliği aleyhine olduğunu hatırlatmıştır. Baştaraft 1 Inci saMiede nm Washington elçisi Hüseyin Âiâ tarafmdan ortaya atıldığını bildirerek, bu haberleri tekzib etmiştir. Tahran gazeteleri bugünkü nüsha!arında, bir vapur dolusu Hind askerinin Basraya vâsıl olduğunu bildırmekte ve s?erek bu haberden gerekse İran hudu. duna Rus kıt'alarmın yığılmış oldufu. na dair ortada dolaşan haberlerden Baş. bakan Gavamussaltananm son d€Tece endişe duyduğunu ilâve etmektedirler. İran hududunda yapılan lahşidat AGELE ETMEYINIZ Dedelerinizden kalma antika eşyalannız] satmakta îzmir, 17 (Telefonla) İhraeat ksrşılığı olarak memleketimize gelen döviz mukabilind« ihracatçılara ödenmekte olan % 40 döviz priminin bu ihrae mevsiminden itibaren % 48 « çıkanlması esas itibarile kararlaştınldığı Izmir ticarî mahfillerinin aldıklan hususl haberlerden anlaşılmıştır. İthalât eşyasınm bedeli olarak ltha. lât tacirlerine satılan dovizler mukabilinde esasen % 48 prim alınmaTtaydt. Şimdi Merkez Bankasınca alınan ve verilen döviz primleri birbirin« müsavî olacak, ve ihracat maddel«ri bu sayede % 8 bir fiat farkı kazanacaktır. Bazılan ihracat döviz priminin % 48 den de fazla olacağını iddia etmekte ve bunu kuvvetle beklemektedir. Ölen ve yaralananlann sayısı bini buldu Kaklüta, 17 (A.P.) Hindlilerle Müslümanlar arasındaki sokak muharebelerini durdurmak için polis çok müş. külât çekmiştir. Bildirildiğine göre, bu sokak muharebelerinde ölen ve yaıala. nanların sayısı 1000 i bulmuştur. 5 kişiden fazla bir kalabalığın sokak. larda toplanmamaları için hükumet makamları bir emir neşretmiştir. Kalküta 17 (a.a.) Bugünkü hâdiseler sırasında askerl kıt'alar müteaddtd defalar ateş aornişlardır. Hastanelere yaralüar akin etmektedlrler. Telefon hatîannın kesilmesi yüzünden yardımlar sekteye uğramaktadir. Zîrhlı otomobiller şehrfn sokaklarında dolaşmaktadır. Telefon ve lelgraf şebekesinin ıslahına AGELE ETMEYINIZ Bunlar arasında belld servet gizlidir. bir başlandı Ankara, 17 (Telefonla) Telgraf v« telefon şebekesinin ıslahı, takviyesi ve yeni hatlar kurulması için hazır'anmış olan plân gereğince çalışmalara geçilmiş bulunuluyor. Amerikanın General Electric firmasile bugün 3 milyon îirahk bir anlaşma imzalanmıştır. Yapılacak işler arasında Ankara Istanbul hattınm takviyesi, yeniden 18 devre ilâvesi, Izmir, İskenderun ve Gaziantel) hatlarının tecdid veya takviyesi şimdiy» kadar şeBekeye bağlanmamıjj oian bazı kazalara tesisat yapılmast vardır. Başbakan Izmire gitmiyor Haslaneler yaralı alrmyor AGELE ETMEYINIZ Elden çıkarmak istediklerinizi değer fiatile satmak isüyorsaruz. Izmir, 17 (Telefonla) Ticaret Bakanı Atıf İnamn Fuarı açış nutkunda Iznıir, İstar.bul ve Ankarada ekmeğin vesika ile satılması usulünün kald:rıldığını da ilân etmesi muhtemel görülmektedir. Başbakan Receb Peker, Belediye başkanımıza bu akşam gönderdiği bir telYalan bir haber grafta «Güzel İzmirin başanlı fuarınm açılışında ve sayın İzrpir halkı arasında Ankara 17 (Telefonla) Bu defa 3ebulunamamaktan mütevellid teessarünü» çihniyen miiletvekillerine C. H. P. tabelirtmiş, açılma töreninde hükumeti rafmdan üçer bin llr» verlldlgi bir gaAtıf İnanın temsil edeceğini ve kendi zete tarafıodan yaalnuştı. YetMll çevsine Ekonomi Bakanı Tahsuı Baltarjın reîerden bu haberin asü ve esası olma. refakat edeeeğini bildirmiştir. dığı bildirilmiştir. Meclis bahçesinde bir yaralama Ankara 17 (Telefonla) GündüzJeri halka açik olan Mecll sbahçesJnde bugün saat 17 de bir yaralama vak'ası olmuştur. Mustafa Gümüş adında biri bahçeye birllkte geldiği Zeklyeji sırtından bıçakla agır surette yaralamıstr. Gümüs yakaianmş, Zekiye hastaneye kaldırünuştır. DEKORÂSYON Mağazasının E M A N E T Servisinin bizmetinden faydalanınız. Beyoğlu tstiklâl Cad. 353 Kırkağaçta mahsul bolluğu! Izmir, 17 (Telefonla) Kırkağaçt»! her mahsulün yirmi yıldanberi görül.J memiş derecede bol olduğu, bu arad bağcıların fiat düşük olduğu için bol" mahsulden istifade edemedikleri, hattâ üzüm kurutmamaya karar verdüdeTİ bildirilmektedir. sini, aksi takdirde çekilip gitmesini ihtar. ettiler. Aspasja, zeki bir kızdı. Ağlamak ve yalvarmakla huzura kabul edilmek şöyle dursun, saraya bile gi remiyeceğini pjılamıştı. Pekâlâ siz bilirsiniz, dedi. Fakat ağlr mes'uliyeti de elbet siz yükleneoeksiniz. Eğer şehzade bu hareketinizi haber alırsa .çok kızacaktır. Benim huzura kabul edilmek için kapıda beklediğimi haber verirseniz siz kârh çıkacaksmız. Muhafızlar aralarında görüştükten sonra kızın hüviyetini sordular. As pasya, buna da müsbet bir cevab vermedi. Yalnız: Size söylemekte mazurum. Şehzade Hazretleri beni görünce tanıyacaklardır. Demekle iktifa etti. Aspasya, yüzünü açmadığı için muhafızlar onun harikulâde güzelliğinin farkma varmamışlardı. Şehzade Selim 25 mayıs 1509 sabahı, bir zamanlar Trabzon Rum İmparatoru David'in zevk ve safa âlemlerine sahne olan sarayın b,üyük odasmda Yakubla beraber oturmuş mühim bir me. seleyi müzakere ediyordu. Yavaz, hocası ve devrin tanınmış ilim ve sanat adamları müstesna huzurunda kimsenin oturmasına müsaade etmemiş ve kabul ettiklerini saatlerce ayakta tutmuş mağrur bir adamdı. Fakat Yakuba karşı derin bir sevgisi vardı. Ona, Trabzona geldiği zamanlarda daima arkadaş ıtraa. melesi eder, bazan şehzadeliğini bile unutmuş görünerek senli benli konuşur ve her fırsatta sohbetinden zevk duyduğunu söylerdi. Yakubun riya ve tabasbustan uzak olan açık ve isamimî sözleri Yavuzun hoşuna giderdL Yakub bir çok defalar hayatını tehlikeve koyarak sadakat ve vefakârlığını göstermişti. Fikirlerini açık olarak söy'emekten çekinmez, karşısındaki kim olıirsa olsun münakaşa etmekten korkma^dı. İstanbulda Yavuzun yakın adam'arıle temas eder, bilhassa Ferhad Beyie S ı . nan Paşayı çok severdi. Sipahilur ve Yenicerüerle arkadaşlığı vardı. Ken disini sureta Ferhad Beyin kâhyası olarak gösterirdi. Bütün işi, Tstanbıjl iîe Trabzon arasında mekik dokumaK ve Yavuzun hükümdar olmasına elinden geldiği kadar çalışmaktı. Arkasx COT 1509 3/ı2ı mayıs ajintn 14 üncil günü Tro'bzon Umanma dehıir atün kuçülc bit yelkenliden ftfren Yakub, Mehmed ve Murtaza adındaki iiç arkadaf Sehzcde Tavuz'a Ferhad Beyden vıüJıim bir mektub çeiiriyoTlardt Doğruca saray a gitttter. Fakat Şehadenin avlanmakta olduğunu öğrer.ince geceyi geçirrıek iizere bir hana tndiler^ Ve erkenden yatağa girdiler, Gecetrarısina doğru btr güridtü ile uyanan Ta. kubf üç bes süvarinin hancıy\ yer bulmas\ için' sı/rtftîrdıfcZannı gordu Konuşiılanlan dinleymce^ bnniann Jstanbuldan geidiklerini ve Bcyezid'in kapu kullan olduğunu ötrendi. Merakı bilsbütün artt:. Yandaki odaj/n misafir edüen bu es^arengiz eiyaret. çp.erin koruşmalar.na kulak kabarttı. /flerinde Şahın admda bfri föyle diycrdv; Yann ilk işlmiz Şehzadeyi görmekiir, Ona Veztriâzam Paşamn mektubunu ver. dikten sonra bir kaç gün fehirde dolaşacağiz. Şetızaâenin hazırlıklartnı öğrenmek l&etm. Selım'in Istanbul üzerine yüruyeceği töy'eniyor acaba bu ifi başaracak kuvvetl vir mıdır? Bu.dan sonra Hasan Kâhya'mn evinde ktımsr ojnamağa gelen saray zabitlerini parj ile elde ede^ek'.eriii duyan Yakub, SeJsatiey? haber vermek üzere arkadaşla. rırj alarck şafakla beraber handan çıktt. gcbzcdcnin avlar.dığt yeri öğrenmek üzere s&raya çitti Saray muhafızları Şehzadenir. nfrefie olduğunu söylemek istemediler. Bunun iiserine YaT:ubr Yavuzun yakzn cAomı o'.Suğunu söyleymce iş değisti. Bir saat sorfa saravdan çikan üç arkadaş yan. larırta muhafızlaTdnn Ahmed Beyi de alarak Yavuzun avlandığı yere gittüer. Hemen huzura kabvl edüerek hem Ferhad Beyin r.a. mcsfnı sıındular ve hem de gece Dünkü kısmın hülâsası işittiklerini Sehzadeye olduğu gibi anlat. ttlar. Yavuz pok fcısdı. Demek Vezlri&sam tahta ortanca Şehzade Ahnedi getirmek Utiyordu: Ben Osrr.an Oğullarmın talihinl açacak adamım! Istanbul Cnüne muvasalat ettiğimizde asker beni el üstünde tastyacafctır, dedim Yaıuz her ne •pahasına olursa olsun tahtt biraderierine bırakmak niyetinde değildt. Hattâ Babası Ikinci Bayezidin bile devamı saltanatına razı olmıyacaktı, Bu hidiseden iki gun tonra yotjt nama. zını müttak\Q beş siivarl Ha3an Kâhyamn evır.in önünde durdulart atlarmdan inerek Tefrika: 3 kaptsını çaldılar. Kapınm açılmasile bera. ber yalın kılrç yTikanya fırladlar, kahkaha, Şahin Bey ve «rkadaşlarını Büyükçe bir odada Istanbuldan gelen harekete getirmeğe kâfi geldl Hepsi Şahin Bey ve arltadaşlan. Leonidas isimli bir Bum sarraf, Hasan Kâhya ve Trabzon birden küıçlarını çekerek palabıyıklı saray.na mensub iki zabit oturmus konu. adamın üzerine yürüdüler. Küfürler ve suyorlardı, Kandüln paslı tjıjhnda yüzlerini nâralar arasında korkunç bir düello pek lyi seçemedikleri bu davetstz misaftr başladı. Celiklerin sert sesleri birbirini leri görünce onlar da davrandılar, Süvari kovalıyordu. ler arasında bulunan matrus yüzlttl pala. Çat., Çat n , Çat... bfcZ i ödll bfrt Shli ki l ldğ irt gövdell bfrt Sahlnin kim olduğuEvet. Bu palabıyıklı siiâoşor, kılıcınu sorduktan sonra Veziriâzam Hadım Ali na o kadar hâkimdi ki, üzerine havale Paşanm gönderdiği nameyi istedi. edilen bütün hücumları kolaylıkla akim Roman devam ediyor bırakıyor, sonra yerinden bir ck gibi Haydi buradan defolun. Hayatınız fırlıyarak rastgeldiğinin kıhcını derhal tath ise tez kaçıp gidin. Bu ne saygı yere düşürüyordu. Şahin Bey ve arkasızlık, siz kim oluyor da benden bunu daşlan karşılarmdakilerin yaman şeyler istiyorsunuz. Yoksa şehzadenin sanca olduklarını daha ilk dakikalarda anlağında asayiş mi yoktur, bu ne küstah mışlerdı. Şimdi ne olacaktı. Palabıyıklı hk. adam, gök gürültüsünü andıran bir nâPalabıyıklı adam korkunc blr kah ra daha attı: Hey... Bize Sultan Bayeradin oğlu kaha attı. Duvarlarda akisler yapan bu ŞULTAN S.ELIM SLIVÖ Selim Bey derler. Kılıçlar birdenbire kınlann» girdl Şahin Bey koşarak Yavuzun eteklerini öptü. Efendimiz, ellerimiz kırıla idi. Bağışla bizi. Diye yalvarda. Saraya mensub rabitlerle Hasan Kâhya ve Rum sarraf lnm« inmiş gibi bir yere yıkılrmşîardı. Nasıl obnuş da şehzadeyi sesinden tanımamışlardı? Ya\nız, bu kabına sığmıyan sehzade, onlarm haline bakarak gülüyordu. Hemen o gün avdan dönmüş, yanına Istanbuldan gelmiş Yakub, Murtaza, Mehmed ve saray muhafızlarmdan Ahmedi almış ve doğruca Hasan Kâhyanın evine gelmişti. Ertesi gün, Şahin Beyle iki arkadaşı, Rum sarraftan başkası kale dıjıtıda a Yazan: Feridun Fazıl Tülbentçi çılan mezarları doldurdular. Ölümden kurtulan dört kişi de zindana atıldı. Yapılan arastırmalarda, Leonidisin çev. rilen bütün entrikalarla uzaktan ve ymkından alâkası olduğu ve bu hizmetine mukabil Istanbuldan bol bol paıa aldığı, Trabzonda olan biteni gizlice Ve ziriazama bildirdiği anlaşıldı. Hattâ Is. tanbuldan gizli vazife ile gelen birçok kimseleri evinde misafir ettiği meydana çıktı. Lex>nidis elli, eUi beş yaşlarrnda para canlısı bir adamdı. Babası Yordanidis, Trabzon Rum İmparatorluğu zamanmda nüfuzlu bir şahsiyetti. Saraym malî işlerile uğraşır, Bizans ve diğer bazı Anadolu prenslerile sarayın güzel kızlarrnı evlendirmek îçin yapılan temaslarda mühim rol oynardı. Fatih Sultan Mehmed Trabzon Rum İmparatorluğunu ortadan kaldırdığı za man kendisine arzı hizmet ettiği İçin Yordanidis'e dokunmamış, hattâ kız larmdan birini haremine almıştı. Bu suretle Osman oğullan sarayla munasebet peyda eden Yordanidis, bu ftr sattan azamî surette istifade etmiş, Rum İmparatorluğu zamanındaki nüfuzunu tekrar kazanmıştı. Fakat ömrü vefa etmedi, 1478 yıhnda öldü. Oğlu Leonidis, babasmdan çok daha zeki ve kumaz olmasına rağmen içkiye ve kumara olan iptilâsı yüzünden babasmdan kalan mirası kısa zamanda yemiş, akraba'.arm. dan bir kaç tüccarın yardımı sayesinde iflâstan kurtulabilmişti. Seneler geçtikçe, kendisini biraz toplıyan Leonidis şehirde sarraflık yapmağa başladı. Babası gibi, sarayla münasebet T>eyda etmek için çareler aradı. Bir kolayını bularak Veziriszam Hadım Ali Paşanın adamlarile tanıştı. Birkaç defa İsian AMCABEY VE SUSUZLUK!.. Batıla lnanan blrl olsam, bu Oo hu ne ki"afet Amcabey?,. Baştan ayağa yeşlhere bo ramazan gününde, tnutlakji seni ^HıziT) zanneder.^ Ayai'.arına kapanır, dl'eklerde bulunuTdıım'^ Berey.et ver. sln böyle şeylere A. Hayır, ben blr murada Fa'sat neden böyle blrdenblre yeşerdlnî. Yoksa blr mura ermek İçin yeşerdlaı! dına mı erflin?.. Fakat Byls olsa Hayrola?.. mllletveîîinerimlzlıı çogu da yeA. Beledlye benl de blr yeşll şile saba s»nır da belkl bol bol su verlrl bula gitti, geldi. Bu gidiş ve gelişlerde tamtakır olan kasasını da doldurmatLin yoîunu buldu. Istanbuldan Trabzona hususî v« gizli vazifelerîe gelen bazı kimseleri evinde misafir ettiği gibi sehzadenin sarayında hizmet gören bir iki zabiti de kandırarak Yavuzun harekeüerinl, Trabzona gidip geleniari Veziriazam Hadım Ali Paşaya bildirmeğe başladL Bu iş senelerce devam «ttiği halde kimsenin haberi olmamıştı. Leonidis'in birbirinden güzel Ud kızı vardL Büyuk kızı Aspasya, bu sene, yani 1509 da on altı yaşma basmıştı. Mat renkli, uzun boylu, çok inee belli bir kızdı. Büyük ve simsiyah gözleri benim diyen erkekleri bile teshir edebilirdL Aspasya'nm güzelliği Trabzonda âdeta dilden dile dolaşıyordu. Trabzona mal getiren bir Rus kaptanmm bu kız için babasına bin altm teklif ettiğini şehirdeki Rumlar arasında bllmi yen yoktu. • Aspasya, babasınm 17 mayıstanberi eve geîmemesinden meraka düşmüş, yaptığı kısa bir araştırmadan sonra korkunç hakikati bütün çıplaklığiîe öğrenmişti. Babasının bir takım uygunsuz işlerle meşgul olduğtmu biliyor, fakat bu lşleTİn bir gün babasının hayatma mal olacağına ihtimal vermiyordu. Ta. nıdığı bazı aile dostlanna, Rum küisesinin rahibine müracaat ederek akıl danışmış, hepsinden aşağı yukan şu cevabı almıştı: Biz karışmayız. Şehzade gibi asab! bir adamm babanı kolay ko!ay affedeceğini hiç zannetmiyoruz. Korkarız ki senin hayatrn da muhataraya girmesin. Allaha dua etmekten başka çare yoktur. Aspasya, her ne pahasına olursa olsun babasını kurtarmağa karar vermişti. Bunun için icab ederse hayatını bi'e tehlikeye koyarak saraya gidecek, şehzadenin ayaklarına kapanarak ağlıya cak ve yalvaracaktı. Nihayet bir sabah vakti kapalı bir elbise giyerek Trabzon sarayına gitti. Saray muhafızlarma uzak bir yerden geldiğini, şehzadeyi muhakkak görmek istediğini, verilecek çok mühim bir haberi olduğunu söyledi. Muhafızlar, evvelâ kızı içeriye almak istemediler. Bir söyliyeceği varsa arzedilmek üzere kendilerine veyahud Kapıağasına söyleme I