Sefıir UNÜN MEVZULARI haberleri Âmerikan donanması Japon donanntasına meydan okuyorî Yazan: AbİÛİIt Amerikalılar, Japon tebı.ğ.run de ka. bu. ettigi glbi, Gubert tdjtımadalarlaa kâişı taarruza geçmlşierdlr. Amerikan donanması, 19 İkınclleşrln sabahı, Ma. k.n ve Tarawa ada.arım bomrjardıman ettlkten sonra, Amerikdn kuvvetleri, 22 iklnclleşrinde bu ıkl adaya çlkmı^lardır. Daha sonra, Apamama adasına da blr çikarma yapıimıştır. Japonlar Mak^n'ae zayıf, Tarawa adasında ıse kuvveuı bır mukavemet gostermışieıdir. Donannıa bu esas hareketj yapaıkeu orduya men6UD Llberator uçaklaıl da Marshall (Marşal) adalarma karşı bir şaşirtma t a . BITUZU yapmışlardır. CUMHURlYET 24 Ikindteşrin 1943 uşunceıer NALINA MIHINAİ Yeni denizcilik kanunları hazırlanırken ünakalât Vekilimiz, General Ali Fuad Cebesoy, bir kaç gün evvel, gazetemize >aptığı beyanatta, hayat ehemmi>etini, aziz Millî Şefimizin, Büyük Millet Mecli. sinde, pek guzel tebarüz ettirdikleri, munakale işlerimiz hakkında bazı mü.ideler verdi. Bunlann bir kısmı Türk denizciliğine aiddir. «Halicdeki fabrika ve havuzlar sahas'iıda, yeni bir havuz jrjşaslna karar verılmiştir. Toprağı kazıp çamuru atacak rrakıneler gelir gelmez işe başlanacaktır. Otekl havuzlarin da ağızlau takviye edllecek, kapaklarl yenllenecektlr. Bütün plâr.lar hazırdır.. Muhterem Vekil. bir takım yeni kanun lâyihalan hazırlandığını da soylemiştır. Bunlar arasında denizci yetiştirme kanu. nu, denizcılik kanunu ve Denizyolları işletme teşkilât kanunu projeleri de vardır. Sonsuz bir servet kaynağı'olan denh. den jstifade ermek ve Türk denizciliğini ınkışaf ettirmek için. sarfedıleu gajıetleri sevincle ve şukranta karşılamamak kabil değildir. Denizci yetiştirmenin en iyi yolu ve çaresi, demzcıleri kotumak ve onlan terfıh etmekle kabildir. Voksa, jetiştirilen denizcıler, daha kolay. daha tehlikesiz nıesleklere kaçarlar. Denızcilerin htikbalini temin etmek,, onlar jçin kaza, hayat ve ihtiyarlık sigortalatı japmak gerektir. Bir denzici. bir kaza neticesinde sakatlııdıgı zaman kendisinin surunmije. ceğine ve vazifesıni yaparken boğuldugu vakit, ailesinin aç ve perişan kalmiyacağına emin olmalıdır. Denizciliğe aid yeni kanunlar yapıhrken yalnız Devlet Denizyollan Idaresin. de çalısanlan değil; arınator gemilerinde çalışanları, bütün Turk denizcılerini düşünmek lâzımdır. Her taraftan denizlerle saıılmış olan yurdumuzun kijllaunda, kendiliğinden bir çok denizci yetişiyor. Asıl mesele, yetişen denizc.leri ve onlarin hayatını teşkilâtlandırmaktadır. Devlet Denizyollan İdaresinde lıizmet edenleri ayrı, armatorlerin gemilerindo çalışanları ayrı muameleye tâbi tut. raaktan. birıne oz evlâd, ötekine üvey evlâd gözile bakmaktan vaz geçmelidır. Hepsi, ayni memleketin fedakâ* çocuklarıdır. Deniz, onlan nasıl birbirinden avırmivorsa, kanunlanmız da ayırmamalıdır. Armatorler ve armotor gemilerinde çahşanlar da, en az Devlet Denizjoüan Idaresi ve onun denizcüeri kadar hima. ye gormelidirler ki denizcilik istcdifcimİJ gibi inkisaf edebilsin. Denizyollarının navlun tarifeleri yüksektir. Bu idare, armavoıleııu gemilerini işleterek onlardan hiçblr kanun ve man"1 tığa sığmıjacak kadar yüksek menfaat temin etmekte olduğu için, gemıcilerine daha vuk»ek ucret vermek imkânını bulmaktadır. Bu vuzden armator gemilerinde çahşanlar, Deniz Yollan İdaresine geçijorlar. Bir devlet müessesesi olan ve himaye goren Deniz Yollan Idaresinin, servetlerini ve hayatlarını denizciliğine vakfetmiş kimseleri zarara sokacak bir rakıb değil; onları koruyan, onlara yardım eden bir ağabey olması icab eder. Hulâsa, deniz ticaretimizi ve denizci. liğimiıi ıslah için İngiltereden gctirilen mutehassıslann da sovledikleri gibi, armator gemileri ve denizcüeri de. navlurıUr da dahil olmak üzere, her bakımdan devlet gemileri gibi muameleye tâbi tu. tulmalı ve hususî teşebbüslere, bütün dur.ja denizciliğinde olduğu gibi, kolaylık gosterilmeli, bunlar himaye edilmelidir. Küçük Yunanistanın büyük deniz t k » . ret füosu, boyle vucude gelmiştir. Armatörlere yapılan himaye ve yardımlarda da, hak ve adalet dairebinde, sey\ anen ve müsavi surette hareket edilmclidir. Muhterem Ali Fuad Cebesoyun, hükumetin ve Buvük Millet Meclisinin yeni kanun lâ>ihalan yapılırken denizciliğimizin inkişafı bakımından pek mühim olan bu noktalan gozönünde tuta. caklarına eminiz. Esrarlı bir cinayet daha DAV'ER Cesedi kuyuda bu'unan bahçıvan Ali Rızanın ölümü şüpheli görüldü , Yeaıkulede Çıftedolablarda 16 numa. ralı oahçede bostan kuyusundan don sabah bır cesed çıkarılmişur. Bu ce»e. dın, o bahçenm sahbı bahçıvan altmıs yajında ŞaK.r ogiu Alı Hıza Gıuenın cesedi oldugu anla$Umıştır. Tahkıkle, kendi»ının evvelkı gaa bos. tan aolatnmn basamaklanna basa.ak pırasa yıxarken basamagm çokmesı u. zerıne kazaen oıı metre derınlıgmce suya cuje. eK bofeUİdugu ıntıbaı eaıml. mısse de, muayenede, boynunda ve sol baidırında bereler gorulmesı ve bur. nundan kan geldıgmm anlaşılması, bır cinayet şuphesmı de ujandırmıstır. Bu arada bazı kımseler bahçıvanı çekemı. yenlerın, kenaısınden hoşlanmıyanların bulundugunu soylemışlerdır, Adlı hekım Dr. izzot işcan ceseaı McTga kal. dırtmıştır, Ivobetçı Muddeıunıumi \\ı. svd Zıya Isnenderoğlu; taiık.kata el /coymuştur. ve gaziîe makakleri Dünyanın her universitesir.de hukuk tahsilme başlıyanların öğrendikleri ilk bılgi, hukukun tak. Ta Romalılar zamanından ge'.me bır tefrika gore, hukuku (âmme hukuku) ve (hususî hukuk) elmak üzere ikiye ayınrlar. Bunıardan blrincisi dsha zlysde devletı, ikinclsl ıse daha çok ferdi İlgllendirir, derler. Bu taksim ve tarlf klasiktlr, bir çok hücumlara ve İtırazlara uğramış olmakla beraber, varlığını şımdiye kadar muhjfaza edebiîmlştır. Bugun çoğu kanun ^enllnde (yrzllmiş) ve bazılan da orf şekllnde (yazjmamış) olan hukuk kaidelennln tek hedefl. mllletlerin iç hayatında ve .mümkunsemılletleraıası hayatta hukukan önemll olan butun içtimai munas'îbetleri nizamlamak, anlaşmazllk.arı çdzmek, enarşlyi, cebir ve zoru önlemekür. Gerek âmme hukuku ve gerek husasî hukuk olsun, bütun hukukun gayesı bu olunca, mezkur iki kol arasmdakı hududun da azçok indî, daha doğrusu zamana, memlekete, hatta nazarıyatçılarin teîâkkileuıa göre değişen bir mahlyet tdşıdığı anlaşıllr. Meselâ bir davayı haKederken mahkeme. lerin takible mukellef olduğu kaidelerı tesbit eden usul hukukunu bir kısım hukukçular (hususî hukuk) koluna soktuklarl halde, diğer bir kısmı bunu (âmme hukuku) undan saymaktadırlar. Bazan da muayjen bir cemlyette hususi hukuk içine konulan bir munasebet, diğer bır cemiyette âmme hukuku münasebeti sayılmaktadır. Meselâ bugünku totaliter devletlerde, duııün bir çok hususî hukuk problemlerlnln, bugün âmme hukuku problemlerı içine sokulduğurıu her zaman müşahede etmekteyiz. Almanyada esklden hususî hıakuka dahil bu'.unan aile hukuku bugün âmme hukuku çevresine geçmıştır. 1942 tarihll yeni İtalyan medenî kanunumın esbabı mucibesmde, bu kanunun âmmecı karakter taşıdığl bilhassa belirtilmiştir. Demek ki a>nı cemiyat içinie bile muayven bır devirde hususî hukuk hâdisesi addedllen bir olay, başka bir devirde âmme hukuku hâdlsesi oluyor. Dava, ferd ve toplum davasıdır: Hususî münasebetlerde ferdî hümyete daha gerdş yer veren liberal rejlm'.erde bususi hukuk alanı daha genlş, bu huıriyete daha sıkl köstek vuran rejirruerde İse bir çok munasebetleri devlet kendi elme aldığı va her munasebete müdahale ettiği içinâmme hukuku alanı Jaha geniştir. I Prof. Dr. Hıfxı Veldet receye kadar da noterlerdr. Her memlekette adalet, hukuk tatb'kstçıları vasltssile tevzi olunur. İçtlnai nizamın sağlanmasmda bunların ro'.j çok büyuktur. Bu itlbarlad^r ki bütün medenî memleketlerde ve bizde mahkemelerin her türlü nufuzdan korunmail için hâkimlerın azlolunrr.aziığma dair esas teşkilât ka. nununa maddeler konu'.mu^ur. Arıcak bunların adaleti tam olarak tevzj etmesi, hukukun her jki kaiunda da bılgi sahlbı olmalarına bağlıdır. Borclar hukukundaki tazminat kaidelerini fallıriyen bır ceza hâklmi, bir olura vej a yaralarr.a hâdlsesinde cezı ıle blrlıkte maddi ve manevî tazminata nasıl deblllr? Veya böyle bir .avukat bu gbi bir hâdısede nasıl hak arıyebilır? Bazan tatblkatçılığı bırdklp nazariyat. çı olan, yani hâkmimlik veya avukatlıktan hoca.lğa gelen, yahııd tatbikatçılıkla nazariyatçüığı telif eden hukukçular da vardır. Bu sonuncularma geliace: Bunlar sadece yuru.iükte bulunan ve mosbet hukuk denılen mevzuaUa ıştlgal etmeylp bu mevzuatın geçmişl ve ge'.eceğl ile de uğraşlrlar. NararlyatçUar ekseriya hukuk profsörleri olup, yürüılükte bulunan kanunları mustakbel huiukçulara oğretmek için o kanun kaıdelerir.dekı prensıpleri bulup çıkarır, bu prensiplerl birbirine bağlar ve kaideyi şerh ve tefslr ederler. Bundan başka, bir kaiden.n memleket bünyesine ne derece uygun olduğunu, bu kaidenln geçmişteki te. ıtâmul seyrmi ararlar ve böylece hukukun müspet ifadesi olan kanunların memleket ihtiyaclarını en iyi bir şekılde karşllamasinı sağlamak için icab eder6e tenkid ve tekllflerde bulunurlar. Hukuk sonsuz bir denizdir, her sahasında ayni derecede esaslı bilgi edınmeğe İmkân yoktur. Gerçi bazan İki veya uç şubede e>nı derecede temayuz eden profesorlere raslanır. Meselâ Rossel ile blrllkte yazdığı uç cildllk (medenî hukuk şerhi) dilımize çevrılmlş olan muhterem hocam profesor Ment.a ayni zamanda değerli b.r ceza hukuku profesörd idi Zurich ve NeucruVel Üniversitelarinde profesdrluk yapmış olan Beguelin, hen borc"ar hukuku, hem de dev. ••MM^MM***M* Yazan: « • • • • • ^ w > • • • • • •• w ¥¥* Japonlar, Bougainvlıle adaöi etrafında 27 İlkteşrın Î7 sonteşrin arasında vukua gelen hava . deniz muharebelerınde, Amerikalıların 4 zlrhlısını, 5 uçak gemisini, 6 ağır, 9 hafif kruvazdrünu, 12 muhribini ve tipi henüz bedi olmıyan buyük bir zırhluınl batırdıklarını ve her Binıftan bir çok büyük küçük gemiyi de ağır hasara uğrattıklarlnı İddıa etrnişlerdi. Japonlara, gdre, batan ve yaralanan Amenkan harb gemileri 80 tanedir ve bunlarda 20,000 İyi yetişmiş denizci boğulmuştur. O zaman, komşu sutunda yazdığım bir yazıda, Amenkan Bahrije Nazırınln da blzzat yalanladıgı bu çok ağır zayiatı doğru bulmadığımı belirtmiş, hak.kati anlamak İçin, bir müddet beklemek lâzım ge'.dığlai soylemiştirn. Eğer, Japon lcdlaları doğru olsaydı. Âmerikan donanması, bu kadar ağır zayiata uğradıktan bir kaç gun sonra, blr taraftan Salomonlarda Bougainvıile adası muharebesi devam ederken diğer U. raftan GCbert adalarma karşı büyük dlçude blr harekete glrlşmezdL Gilbert adalarma karşı başlıyan yeni Âmerikan taarruzu, iBougainvllle suls. nnda 2 sonteşrindenberi hiç bir Japon deniz kuvvetine rast ge'dnmemiştir. diyen ve Japon zafer iddİ3!arının hayalî Bu Âmerikan hareketi, şimdilik İki olduğunu ileri suren Amerika Bahriye jeyi ıspat ediyor: Nazlrmın doğru sbylediğini ispat etmek1 Amenkan donanması Pearl tedir. Harbour'danberı pek çok kuvvetlenmişÜr;; Âmerikan donanması başkumandanlığı. 2 Japonların Salomon takıraadalann dan Bougainv llle'de 5 denlz hava mu GUbert adalarına taarruz etanek'e kenharebesinde 80 Âmerikan harb gemislni dlsinin harbe hazır olduğunu gosterrr.ekbatırdlkları veya ağır hasara uğrattıkları te ve Japon donanmasma meydan okumaktadır. Japonlar, bu meydan okumayolundakj lddıalan doğ.u değlldır. ğl kabul ederlerse, buyuk olçude bir deBu iki nokta, biraz tetkike değer. Âmerikan donanması, Pearl Harbouı niz muharebesi vukua gelebllir. Fakat, baskmmda. gafil avlanar.iK ağır zayiat Japonların Gılbert adalan sulannda böyve hasarata uğradıktan sonra, Amerlka le kat'î netlcelı, büyük blr deniz savaşı Bahrlye Nazlrlığı bır taraftan burada tıa kabul etmelen pek beıdenemez. Çunka tan gemilerı yuzüdurmeğe çalışır ve ha boyle bir muhareaeyi kaybettikleri ve tara uğrıyanlan tamir ederken diğer ta ağır zayiat verdlkleri tAkd^rde, harbi de raftan da, tarihte misli gorulr.emiş, yeni kaybejniş olurlar. Japon'ann, bdyle bir donanma yapmak yoluna gırnıiştı. buyük blr deniz muharebesini, kendi su. Pearl Harbour kurbanları, bir yıl jçinde larında ve üslerine yakln yerlerde yap.galiba bir eski zrhll müstesna olmak mak Istemeleri İhtimali daha kuvvetüüzere kâmilen yuzdürjlup tamir edJİdİ. dir. Yeni donanma ise, ancalc Âmerikan saABtDİN DAV'ER nayiinın yapablleceği bir sür'atle viicuGalatasaraylı B. F. Ergören'e Ben, de getirildd. Âmerikan donanması, 1940 temmuzun Oniki Ada hakkında yazdığam yazıda, dan 1943 temmuzuna kadar geçen üç yıl Boğazlardan bahsederken harb gemileri. içinde, büyuk küçük 15000 den fazla harb ru ve uçakları kasdettİT.; arkadaşlm Nagemia ve 23,000 uçakla takviye edilmiş dir Nadi, vaziyetl ticaret gemileri bakıtır. Donanma, 1940 a nlsbetle 13 misll mından mütalea etmlştir. İtalyan ticaret filosundan bugün ne ka. büyümüştur. Bu müddet İçinde, esas harb gemllerinin artan tonajı 1,115,154 darının sağlam kaldlğmı bılmlyorum. tondur. 1939 sonunda ıse Âmerikan do TaksLTide kapalı durak yapılmasmda nanması 1,663,000 ton tutarında 504 ge mahzur görmüyonıiE. Caddenin İki tarafmda genlş yaya kalduımlarl vardır. miden ibaretti. A. D. Âmerikan donanmasmin 1943 temmu, Halk oradan geçer. Böylece Âmerikan deniz kuvvetleri, Paslflktekı Japon üslennden blrıne daha taarruz etmiş bulunujorlar. Gılbert takımadaları, tam İsUva Hattl üzerindedir; bunların bir isml de KngstnİH'dir. Ingiltereye aid olan bu takımedalar, Alman somurgesl iken geçen harbden sonra Japon mandası aitlna ko. nulmuş olan Marshail takımadalarlnın doğu cenubunda ve Salomon adalarının çlmal batısındadır. Gilbert adalarına en yakln Muttefık adalan, bunların cenubunda, Ingiltereye aid bulunan EUİce adalarıdır. Amerikadaıı, Havay adaları ki Pearl Harbour üssu buradadır doğusundan geçerek cenub Faslflkte Polinezya grupunu teşkil eden ve hepsi Müttefiklere aıd bulunan takımadalar araRindan Avusutralya ve Yeni Zelandaya gelen deniz yolu, Gübsrt adalniınJa uslenen Japon deniz ve hava kuvvetleıi taraflndan dalmî blr tehdid altında tutuluyordu. Amerikalılarm Gılbert adalarını ele geçirmekle şu uç gayeyl takıb ettıkierj anlaşdıyor: 1 Amerlka ıle Avustralya arasındakı en klsa deniz yolunu tehdid eden Japonları buradan atrruk, 2 Japonyaya aid olan Marshall ve Csroline (Karolin) takımadalarmdakı Japon uslerınl ve Filipm adalarını daba yakından tehd.d edeceK blr sevkulceyşî duruma gırmek;; 3 Mumkun olursa, Japon donanma. Blnı, blr muharebe kaoulune icbar etmek. zuna kadar olan kayıolaı:, resTiî rakamlara gore, 101 gemıden lbaret kalmıştrr. Bunlar arasında 1 zlrhlı, 4 uçak gemisl, 3 ağır kru\azor, 2 haf.f kruvazoı", 23 mur,ıib ve 9 denlzaitı ger.is; vardır. 1943 blrineıteşrinı başlannda, blr Amerıkan denizcılik ma'ehas=ısmm yazdığına göre, Âmerikan donanması şu ge. mileıden miırekkebdi: S tanesi 405 mlllmetreılk toplar.a mucehhsz mndern gea ıler olmak üzere 21 zırhlı, 1215 uçak gemlsi, 12 kadar yardlmcı uçak =erlsi, 5060 knıvazör, 300320 mulırib, ve 165. 195 deruzaltı. Bu kuvvet, Japon donanmasmdan sayıca çok ustundür. Italyan donanmasınm Muttefiklere iltlhakı üzerlne, Âmerikan donanması İnglllz demz kuvvetiermin uçte biriyle de takviye edılebllir. Boylece Mutteflkler, Japonyaya karşı ezlcl bir ustün.uk temin edebılirler. letîer umumî hukuku derslerini verır. Geneve ÜnıverSitesin'n tanınmış profesorlerlnden Logos hem eczacl. hem de hukuk usultrusüdur Şl.nrîi olmuş bulunan Alman profesbrlerinden Von Lİszt hem ceza, hem de devle*ler hukuku sa. hasında olmez eserler vermiş şöhretlerdendır. Blzde de iki hukuk kolunda ihtısas sahıbi olmuş profesörler yok değll. dır. Meseiâ Istanbul Üniveısltesı Hukuk fakultesı ldare hukuku profesorü Sıddık Sami Onar, ayni zamanda değerii blr medeniyecldir, nem idaıe, hem medenlye alanlarında eserler vermiştir. m Bununla beraber hukuk nazariyatçllan umumlyet ltıbariie lhüacsarını yalnız bs sahada derlnleştlrırler ve diğer saha. larla, kendilerlne luzumu olduğu nlsbette meşgul olurlar. Her sene bir kürsü değlştlrmek, meselâ bu yıl medenî hukuk, gelecek yıl devle^ler hukuku, obur yll ceza hukuku okutmak bır hoca ıçln lmkânsızdır. Buna mu'tabü bilhassa âmme hukuku ve hususi hukuk mef. humlarının 1 1 « geçtığl bu devlrde, her ÇÇ nazarlyatçırun*kendi ıhtlsas alanı dışınoa da kâfi derecede mucelıhez olması gerekhdir. Üniverslte kurtüsunde ıhtısas şarttır. Fakat, hukukun hangi koluna aid olursa olsun, bir hukuKi fıkri bellrten ve yalnız hukukçuya değll, her munevvere hitab eden bir gazete makalesinde İhtlsas aramak ve meselâ: «Sen âmmecisin, neden hususî huk'ika dair makaleler yazıyorsun» yahud csen medeni hukuk hocasısın, neden orman kanununa dair fikir beyan ediyorsun» diye mılharririnı tenkıde yeltenmtk, parmaktaki kuçük olr yaıayı de.erek temizliyen ve saran blr dahillye mütehasslsına: «Sen dahıliye doktorusun, neden operatorün yapacağı işi yapıyorsun» demek gibı güiunc blr şey olur. Şunu da llâve edelin ki, ister tatbı. katçl, ister nazariyatçı olsun, büün hukukçular ayni zamanda blrer münevverdır. Çeş.dll memleket jş'eu uzeımde djtlınin erdiği kadar kata İşletmek ve elmden gellyorsa kalen oyr.atmak ve yurcdaşlarını aydmlatnağa çalışmak İse her Turk aydlmna duşen blr vazifed.r. Hukukta İhtısas demek, İçine girenl bafka alanda faaliyetten •rrnhrum bırakan bir kalıp demek değll.t.r. Bedava balık Balütçılar dun Kasımpajadakı fıkara halk ıçın 4000 palamut vermıs^erdır. Bugun de üskudar halkına parasız bd. lık verılecektir. Nakil vasıtalarında fiat artış nisbetleri Nakıl vasıtaiarıle elektrık ve havaga. zı fıatlarınln artış nisbetleri hakkında yapılan bır tetkike gore vergısız ola. rak artış nısoetlerı şudur: Elektrık 1939 senesınde kılovatı 12 kuruş ıken 943 senesınde 17 kura;a çıkmıştır. Artış nısbetı va^atî >uzda 41,16 dır. Havagazi 1939 da metre mı. kâbl 5,95 ıken 943 de 11,85 kuruşa çık. mıştır. Artış nısbeti 99,16 dır. Tranıvay bır.ncı me\ kı kıt a başına 5,5 ıken 7,25 kuıuşa çıkm.ştır. Vasati artış 31,81 dır, Ikıncı mevkı 3,75 den 5,5 kuruşa çık. mıştır. Artış yuzde 46,66 dır. Bunadn maada Ubkudar trarmayı yuzde 30,26, Denızyolları şehır hatları yuzde 14, DenızyDİları uzun seferler yuzde 32, Denızyclları yuk navlunu yuz. de 186, Denızyolları hajvan nakl.yatı yuzde 114,5, Şırketıhayrıye yuzde 17,54, Devlet Demıryolları banlıyosu yuzde 27,91 artmijtır. Aı'ış bılnassa Denızyci. ları yuk ve hayvan naklıyatlnda en fazladır Hıfzı Veldet Zeytinyağı fiatları İhrac olunamıyan bahklar Kasablık koyun Demır ve Tunç şıleplerı bugünlerde Trabzondan 6,000 koyun getırecekler. dır. Bu naklıyatın bu mevs^m ıçın son olacağı zanendılmektedır. Zua Şark \ ılâyetlerını kar kaplamakta oldugun. dan ıkı, üç ay için dahılden sahıllere koyun surjlerını getırmek guç ola. caktır. Ege tütün piyasası Takrıben 35 mılyon kııo olaıatc ıstıhsal edıidıgı anlaşıian 943 rnahsulu Ege mıntakası tutunlerının kalıteieır.m eksperler taraîından tesbıtıne 1 kânu. nuevvelden ıtıbaren bajlanmasina ka. rar verılmıştır. Bu tesb.tlerı bır ay zar. fında ıkmal edıleceğı tahmın edılmek. te ve bu tutunlerın satışıns 5 kâ.ıunu. sanı 1944 de başlanması TJCaret Ve.ıâ. letmce muvafık gorulmu>tur. 1943 mahsulunun mubayaasının ıyı bır şekılde cereyaru ve Izmırde toplan. mış olan tutun kongresi kararları uze. rınde tetkıkler yapma^ üzere Ticaret, Inhısarlar, Maılye ve Zıraat Vekâlet. lerı ve Zıraat ve iş Bankaları mjıah. haslarmdan murekeb bır kom.sj cn Ankarada çalışmaıara başiam.ştır Tiirk borcu tahvilleri Gdrülen lüzum üzerine 1933 Türk borcu tahvıllerının yarın yapllması ev. velce takarrür etmış olan başbaşa oden. mesi ve kat'î tasfıyesı mayısm 25 ine bırakılmijir, Şehrin mangal kömürü ihtiyacı Mahrukat Ofisinm depolarmda 9,000. ton korr.ur bulunmaktadır. Her neka. dar motorler etraftan komur nakleî. mekte ıseler de ıhtıyaca kâfı gelme. mektedır. Beledıy, Devlet Demıryolları idaresıne maracatle Çerkeskoy ıstasyo. nunda 500, Smeklı istasyonunda 100, Ka. bakça istasyonunda 60 vagonluk komur bulundugunu, kış bastırmadan vagon temıni ıle bu komürlerin getırtılmesırü rica etmıştır. ... Bilecikte Yardımsevenler cemiyeti kuruldu Bilecik (Hususî) Yardım Sevenler Elli otobüs Cemıyetmm bır şubesi de şehrımızde kurulmuş ve cemıyet Halkevınae faa. fe'eçten bir firma Ticaret Ofısme 50 lıyete geçmıştır. Yapılan bır toplantı. otobus teklıf etmiştır, Bu otobuslerin da şehrimızın yuzlerce münevver kadln en son partisi bir sene içinde teslım ve erkeği cemiyete âza olmuştur. edılecektır. i ZeyUnyağı fıatı hâlâ istıkrar bulma. Fılıstme ihrac olunmak uzere hazır. n mıştj:. Beledıye murakaoe bürosu me. lanmış ve Ticaret Vekâletı taıafmdan Hukukun bbyle klasik bir taksimi ol murları zeytinyağı tcptancı ve komıs. lısans verılmiş olan taze tuzlu bahklar duğu gibi, hukukçuların da bu esasa yoncularını sıkı bır surette takıb etme.;. zamanmda vasıta bulunup ihrac oluna. gore klasik bir tasnifi vardır: Hususî tedırler. Istanbuldakı zeytınyağcılar şe. madıgından bozulmuştur. hukuk kolu İle iştigal eden hukukçulara hırde zeyt.nyagı stoka olmad.ğı kaaa. ^Esnaf cemiyetleri (hususıyeci), âmme hukuku ile rr.eşgul atındedırler. Cıvardan gelen zeytınyağolanlara da (âmmeci) derler. Bunlardan larının fiaüarını arttırrr.ak için zıncır. lâğvediliyor her birinin İçinde de* ayrı ayrı ıhtısas leme komısyon usulüne baş vurulmak Ticaret Vekaletı, yeni kurulan Esnaf dalları vardır. Meselâ hususiyecilerin ıstenilmektedır. Fakat mürakabe buro. içinde ezcümle medenlyecı ve ticaretçı su bunu ıhtıkâr telâkki ederek MU1İ Oda^ı teşkılâtı ıkmal edıldıgicden esnaf cem'yetlerınm lâgvına karar verraıştır. ler, âmmecilerin İçinde de esösiyeci, ida Korunma mahkemaiine \eımekteQir, Yenı sene başında toplanacak olan reci, cezacı, duvelci ve usuicüier vardır. Şehrimizde çiçek ve tifiis cemıyet heyeti umumıye'ennden tasfiye Hatta Hukuk fakuiteerir.de talebpler kararı verılmesı ıstenecekt.r. hocalarmı dersme gore, bu unvar.lard<»n vak'aları Esnai hastanesınm yaşatılabilmes; birile anarlar. Son gunlerde şehrımızde dort çıçek ıçın «esnaf hastanesini koruma ve esna. Hukukçular başka bir baklmfian, bir vak'ası tesbıt olunmuşutr. Sıhhat Mu. fa yardım cemiyeti» namıle bir cemiyet de (nazariyatçı) ve (tatbikatçı) diye ıkl durluğu tarafından yapılaa tetkıkat ne. kurulmuştur. Cemıyetler hastar.e uze. ye ayrlırlar. Tatbikatçılann hemen bü tıcesınde musab.ai'in şehır dışmdan ge. rındekı butun haklarını bu cemiyete tün meşgalelerı, yürürlükte tulunan hu. len Çırıgenelerden olduğu anlaşılmijtır, devredecektir. kuk kaidelerini tararr.ak ve bunlardan Çıçek hastalığının daıma rr.evcud buEminönü Halkevinde millî hangısinln. ellenjıdeki vakıaya uydVu lunması gozonunde tutularak aşısı tut. ğunu araştlrmak ve ondnn hukukî neti mıyanların tekrar aşılanmaları için huoyunlar miisameresi celer çıkErmaktır. Hukuk tatbikatçıları, kumet ve Beledıye tabıolerme kâfı Emınonu Halkevinm Mîlli oyunlar biJıassa hâklmler. avukatlar ve bir de. m.ktarda aşı gonderılmıştır. kolu tarafından buyuk bir musamere Diğer taraftan uzun zamandanberı haz:rlanmi|tır. 24/11/1943 çarşamba gu. tifüs hastalığı gorülmemektedir. Bunun. r.u saat (14,30) da bu rrusamere yuksek la beraber mucadele teşkılatı, evveice tahsıl gençlerıne ve akşam saat (20,30) hazırlanan ılân dahılınde, faalıyetme da halka gosterılecektir. Toplantı Ke. sıkı surette devam etmekted^r. mal Çılingıroğlunun bir sdzu ile açıla. Yeni usul bir ekmek hırsızlığı cak ve takiben gençler mılli oyunlarımızı oynıyacaklardır Galatada Gümrük sokağmda ekmek ve tutun bayılığı yap3n Palıya, 600 Bir hırsız yakalandı gramlık ekmekleri iki kesip, her ekmeYazan: Dün Emnıyet 2 nci şube memarlan ğın ortasından 90 gram kadar aldıktan azılı bir hırsız yakalamıştır. Sıvaslı Ah. sonra sattığı anlaşılmış, hakkında tah. med Yılmaz admadkı bu şahıs, Erenköy, kikata gırışılmiştır. Bcstancı, Samatya semtlerınde 8 eve Toprak ihrac edildi gırmiş, muhim mıktarda eşya çalmıştı. Dün şehrimziden Suriyeye toprak ıh. Üzermde yirmi tane muhtelıf cins Kitabcılarda arayınız. rac clunmuştur. Ateş toprağı cins.nden anahtar ve ma>muncuklar bulunmuş. olan bu toprağın tonu 46 lıradan satıl. çaldığı eşyalarm buyük bir kısmı elde edilerek tahkıkata başlanmıştii;. mıştır. Sokakta GürültüVar NADİR NADİ Toplantıya davet Türk Mikrobiyoloji Cemıyetinden: 25 ikinciteşrin 943 perşembe günü saat 18,30 da Etıbba Odası konferana salonanda yapılacak ayhk toplantıda ikinci Mikrcbıyolojı kongresi raportor seç.mi göruşülecek, ayrıca Dr. Haydar Palavan, Dr. thsan Şukru Aksel ve Or. han Sipahi tarafından tebliğlerde bu. lunulacağmdan muhterem meslekdaşla. rın teşrıîleri rıca olunur. Hayri Tokathgil vefat etti Ticaret Nazın merhum îsmail Hakkı Paşa ve Zaptiye Nazın Şefık Paşa hafıdi Yüksek Ticaret mektebi mezunlarmdan ve Galatasaray kuîübü azasından Osman Hayri Tokatlıgıl 13 birinciteşrin cu martesı gunü kısa bır hastalığı muteakıb Samsunda vefat etmıştır. Cenazesi dostlan ve arkadaşla. rının yedi ihtiramında kalabalık bır cemaatle İstıklâl caddesindeki ev.nden kaldırılarak Camiikebirde namazı kılındıktan sonra Şeydi Kutblttinde hazırlanan ebedl medfenine defnedılmiştııu Sabıkalı kaplan Par^st*, bir can. bazhanenin baş kap. lanı, bir muadet ev. vel, aktrıs Gına Ma. r.es'ı paralamış, ka. fesmjı ıçmde suruk. lemişti. Kadmcağı. zı dar kurtardılar yarı olü bır halde hastaneye kaldırdı. lardı. Aktris, ıyJeşıp hastaneden çıktıktan sonra, canına kıymasma kıl ka. lan bu yabanı mahlâku zıyarete gel. mış, kafesm dışmdan seyredıp: Bana b:r tuhaf bakıyor, demiş, Galiba tadı damağında kaldı. Gına Manes haklı, Zıra, bu ziyaret. ten sonra. kaplan, bır müddet evvelkı marıfetını hatırlamış olacak kı. ba sefer de, asü mureboısı olan adama sal. dırmış. Onu da hastaneye kaldırmışlar. Mürebbinin yaraları, aktırisınkı kadar ağır değılmiş amma, artık, bu sabıkalı kaplandan herkes korkmağa başlamış; canbazhanede çalıştıri.ması tehlikeiı ha. le geldı. ehln etnrmesını geri alıp teka. ude sevkedelim diye düsünuyorlarmış. Kaplan, butan bu olup bıten işlerden sonra ,gene kafesinde, butün dehşetıle oturuyor. Hakkında verılecek karara gore j ' a kamçı yıye yıye yaşarr.ağa de. vam edecek, yahud da ehliyetnamesı alınıp, post elmden gıdecek. Akrobatik şarkı Vildan Âşirin tetkikleri ŞehrimJ Beden Terbıyesi Mudürlu. ğunde tetkıklerde bulunan ve kulub murahhaslarıle temaslar yapmış olan Beden Terbıyesi Umum Mudur muavmi Vildan Aşır Savaşır, geçen hafta Vefa . Kasımpasa maçmda sakatlanan Vefa kulübunden Muhteşemı, tedavi edildığı hastanede z'.yaret etmsi ve teielli ve. rıci temennılerde bulucmuştur. Dun akşam gureş ıhtısası kaljbünde güreşçılerın çslışrnalarıle yak.r.dan a. lâkadar olan Umum MJdur musvini. bu akşam Ankaraya hareket edecektır. Aldığımız malumata nazaran istışare heyetı tarafından hazırlanacak bir ka. rarname ıle mektebli talebelerin kulub takımlannda oynama'.arına mu=a=ıdf e. dilecektır. Munhal bulunan atletizm. güreş, eskrım ve su »porları federasyon reıslıklerı için de yakmda yeni tsyın. ler yapılacaktır Olacak şey değ.l ya aklıma gelıverdî. «Nush ıle yola gelrr.ıyenın hakkl ko. tektır» deriz. Sabıkalı kaplan, omrunu dayakla geçırdiğme gore, bu sozu ter. sme çevırıp onun hakkında tatbık etse. ler, kafetinm parmakhklarma meselâ <keskın sırke kabına zarar!», «ne oldum dememeli, ne olacagım deTıeli!*, «men dekka dukka^, «çalma kapimı çalarlar kapını», «ığneyi kendıne, çuvaldızı başkasma» fılân gıbı darbı msseller yazıl. levhalar assalar, uslanır mı dersınız? tki ayaklı olduğu halde dayak yeme. dıkçe yola geîmıyen insan var da, ın. sana mahsus nasıhatle yola gelen dort ayaklı hayvan neden bulunmasm? Sporculara konferans Emınonu Halkevmden: 24/11/1943 çarşamba günü saat (18.30) da Şişlı Çocuk hastanesi dahıhye nıute. hassısı Dr. Kemal Saracoğlu taraf'ndan Evimizde (Sporcularaa kalbın ehemmiyetı) mevzuunda bır konferans verıle. cektır. Bu konieransa butun sporcular ve gelmek ıstıyenler davetlidir. Tuvalet ve para Amerikadaki otomcbil, sinema ve çe. lik sanayiı de büyük işın yanı sıra bir dördüncü buyuk endustri geüşmege başlamış. Itrıyat. boya ve güzellık ens tıtuleri sanayıi. Bu gelışmenın başlangıç tarıhi, yenı harbın iptıdası. Sebebi basıt. Vaktıle, tezgâhtarlık, daktiloluk, kâtıblık gıbi halıl ve temız I milycn dolar sarfedıyorlarmış. Ayrıca, işîer goren kadmla. j 15 mılyon manuküre, 17 mJyon saç bo. rın çoğu, şımdı, fabj yasına, 18 mılyon yuz masajma, 73 mıl. rıkalarda çalışıyor. harb malzemesı ye. ' yon da permananta g^a.yormuş. tıştırıyor. Kır pas iVaktile çoğu Farnsadan gıden tavalet çmde kalan ellerı, levazımını, şimdi Amerikalılar kendi. yüzlerı, saçları, ayn lerı yapıyorlar, Yuzlerce fabırka açıl. bir itinaya muhtac m ş. krem, pudra, allık, koku ımal e. dıyor. Eh, aldıkları ücret de haylı yüklü. Ak. ,. Amerikan kadını, harbdenberi, ne pa. şamları, fabrıkalar hasına olursa olsun • guzelleşmege ka. boşaldıgı saatte, ıtriyatçı mağazaları, rar vermiş, cıyorlar, Yenı ounya, eskı berber dukkânları, güzellık enstıtulerı dunyayı bu ışte de gerıde bırakmağı tıklım tıklım doluycrmuş. kurmuş, belli. Şımdı, şoyle bir karışık durum var. Yukarıkı rakamları toplayınca, ortaFabrıkalar fazla ücret verdiğı için, es. ya çıkan yekun 142 milyon gibı muaz. kıden manukurlukle hayatını kazanan z&m bır şey oluyor. kadmlar, hepsi fabrıkalarda çahşmağa Amerıkanın, dunya harbıni kazanmak başlamışlar. Berber çıraklan, keza. Diiç'ın sarfettığı mılyarların yanında bel. ğer taraftan, gene ayni seoeble, bu mü ki pek kuçuk bır meblâf amma, idare esseselerin musterileri çoğaLmış. Müş. ettiği harbm guzellik harbı olduğunu, teriye işçı yetıştırmek ımkanı yuk. ^r kumandayı da kadınların ele almış bu. fasıd dane ki ıçınden çu>nası muşkul. lunduğunu duşünürsek. ehemmıyet.nı lerken ellerinı nereye kcyacaklarıni bılemıjen bazı sahne şarkıcılarırun sey Hesab etmı^ler, Amerıkalı kadınlar kavrarız. şimdi, saçları ıçın senede 6 mılyon, Asıl büyük facıanın yanı sıra, bunun retmesı ne hayırlı olur! pudra, krem, koku ve saire için 13 da sirayetinden Allah dunyayı korusun. H. V. Frans^z kadm şar. kıcısı Odette Î.Iou. im , yenı bır şarkı keşfetmış. §arkl soylemenin türlu usulü ola. bılir? Daha doğru. su, şarkı söylerken kaç türlü poz aiına. b lır? Ya oturulur, ya ayakta dururlar değıl mı? Havdı. bcl keseden bır de bız ılâve edelim, yattığı yerde de şarkı soylenır d^yelım. Bu mugannıye, bu klâsık vazıyetleri bırak. mı§, canbazlık ederek şarkı soy.emeğe başlarr.ış. Trapezde sâllanarak şarkı soy. Merhuma Cenabı Haktan mağfıret dilüyor, kol undan budundan tutup tepe ler. kederlı ailesine taziyetler edenz taklak ediyorlör, soylu>or, su>a dald*rıyorlar, orada da soyiuyor, Hem de, sesınm mukemmelliğını, şarıtının usulünu zerre kadar bözmadan. Niishasl 10 kurusfur. Türkiye Haric İlk defa, bu hüneri bır fılımde tatlcin icin bık etmış. 300 Kr 600 Kr Bir avlık Haıeketle mui.kıyi bu kadar guzel 800 . 1600 . Üc avlık şekılde bırleştıren bu fılmı gorup gore. Altı avlık 1500 . 2900 > mıyeceğ.mız bellı değıl amma. Odette Senelik 2800 . 5400 . Moulin'in icadettıği marifetı, şarkı soy. CUNHURIYET seraifi Dikkat Gazetemize eonderilen evrak ve vaıılar nesredilsin edilmesın iade edılnıez ve ayaından mes'uliyet kabul olunmaz.