2 Birincîteşrin 1942 CUMHURİYET Şeker sıkıntısı Fransanın durıunu ve Laval'in rolü ichy Fransasını dünyanın en hassas siyasî barometresi saymak yanlış olmaz. Dünya vak'alarının manalannı ve akislerini vuzuhla anlamak için oraya dikkat etmenin her halde kendine mahsus bir değerl vardır. M. Laval'in Fransada iş başına gelmesindenberi bu siyasî hassasiyet bir kat daha ehemnıijet kazandı. Çunkü Laval, Mihvere karşı tutaca. ğı hattı harekeUe Blihveri, ve miitte. fiklere karşı takib edeceği siyasetle müt. tefikler cephesini idare edecek ve Fransayı yeni bir sadmeye uğramadan sulha kavuşturmayı hedef sayacaktı. Tabiidlr ki M. Laval Fransız efkârı umumiyesinin temayullerini. temenni ve ar. zulannı da dauna gözonünde tntacak ve bütun âmilleri hesabbyarak Fransanın siyasetini evirip çevirecekti. M. Laval nisandanberi iktidar mevkL fnde bulunuyor. Onun iktidar mevküne gelmesi uzerine beklenen şey, Fransa ile Mihver arasmda seri bir anlaşmaydı. Fransanm yeni bir takım fedakârlıklara katlanmak pahasına Mihver devletleri. le sulh imzalaraasıydı. Fakat bu intizar boşa gitti. Çunkü Mihver devletleri, geçen nisan ayında, Kusyayı sür'atle yıkmayı ve boylece bütun Avrupaya yeni nizamı kabul ettirerek, belki bütün Avrnpayı İngiltereye karşı seferber ederek İngiltereyi Akdenizden çıkanp atmayı, bütün şimal Aıri. ka ve Ortaşarkta İngiliz İmparatorlu. ğunu tehdid etmeyi uranyordu. Mihver devletlerinin bu kadar büyük bir işe giriştikleri sırada emniyet ettik. leri bir adamın Vichy'de iktidar sıevki. inde bnlunması icab ediyordu. Çunkü ancak bu sayede garbî Avnıpadaki kuvvetlerinin mühim bir kısmını şarka çekmeleri İçin imkân hasıl olurdu. M. Laval'den beklenen diğer hizmet, Almanya ile Fransa arasmda iktısadî elbirliğini kuvvetlendirmesiydi. Boylece Aiman istihsalinin gerginliğe uğramasma karşı gelinecek, Fransız amelesinden is. tifade ederek cephede kullanılacak kuv. vetler artınlacaktı. Laval de bu jolda çalıştı ve vaziyeti İdare etti. Fakat şark cepheslndeKi mn. barebeler sonuna ermedikten başka ü s . telik uzadı ve Ortaşarka karşı yapılan barekât da istenilen neticeye varamadı. Hâdiselerin bu seyri Fransa için daha musaid bir vaziyet vucude getirmiyor muydıu? Fakat Fransa bu kadarla iktifa edemezdi. Çunkü hâdiselerin seyri daha musaid de olsa, Fransanın kalkınmasını temin edecek mahiyette değildi. O halde ne olacaktı? Bu sualin cevabını Laval'in bir taraftan Fransaya, diğer taraftan Mihvere karşı deruhte ettiği vazlfeleri ifa edebilip edememesinde aramak icab eder. Laval, Fransayı Mihvere bağlıyabildi mi? Fran. sa dahilinde Mihvere karşı hissolunan mukavemeti kırabildi mi? Bunlara miıs. pet cevab vermenin çok jpıç olduğu şüphe götünnez. O halde menfî bir cevab veri. lebilir mi? Bu da kolay değil. Anlaşılan Laval'i iktidar mevkiinde tutan en m ü . hira âmil de budur. Yoksa Mihver devletleri, onun, işlerine yaramadı&ına kat'î bir hukiım vermiş olsalardı, her halde iktidar mevkiinden kolaylıkla atarlar ve yerine Deat ve Dariot gibi unsurfan ge~ tirerek Fransada tamamen nazist bir hükümet teşkilini tecrübe ederlerdi. Bunun yapılmamış olması, Laval'in İktidar mevkiinde kalmasının daha mü. nasib sayıldığına en kuvvetli delildir. Hattâ Laval'in son günlerde Jacqus Be. noit Mechin'i hükumetten atmaga muvaffak olması onun nazist unsurlara karşı bir galebesi sayılmaktadır. Nısırda • Alâkadar makamlarda, piyasaya çıkarılan malların satışa arzedilmediği kanaati hasıl oldu Ankara 1 (Telefonla) Son zamanlarda hemen her şehirde gorülen şeker sıkıntısı hakkında alâkadar makamlarca yapılan tetkikler üzerine vilâyetlere yeniden 'ebliğat yapılmıştır. Nakil vasıtalannda mevtrud imkânsızlıklara rağmen memeleketin her köşesinden vuku bulan siparişlerın karşılanması için sev. kiyat yapılmasma, ezcümle İstantmla ge. 8 inci ordu taarruza geçti Almanlar hücumun püskürtüldüğünü bildiriyorlar Yugoslav Askerî vaxiyet Generali Mihailovîç Hitlerin nutkuna göre Alman harb programı (Baştarafı 1 inci sahifede) yapmak mevki ve kudretinde degildir. Rusyanın sulh istemesi ise teslim olması demektir. Bahusus Rusy&da olduğu gibi ihtilâlci bir hükumctin sulh istediği veya teslim olduğu ne zaman görülmüştür? Onlar için ya hep veya hiç vardır. Büyük bir şehrini kıyarak ve acımıyarak sokak sokak, ev ev, oda oda müdafaa, yani harab eden bir ordnda ve bir hiikumette hiç sulh istemek veya teslim chnak ruhu var mıdır?!. Şimdiye kadar bir çok şey kaybeden İngiltere, kendini harbe henüz hazırlanmış sayıyor. O biliyor ki ancak, sonunda muzaffer olmak sayesindc mevcudiyetini v» imparatorluğunu koruyabilir. Onun için, Amerikadan ayrılarak Almanyadan barış istemek mezelletlerin en aşağısuıa düşmektir. Amerikaya gelince, henüz ayağa kalkmış ve bütün hızile çalısmağa başlamıştırFearl Harbour darbesinden sonra gerçi, bütün Uzakdoğuyu kajbetmek ve Pasifikten tamamile atılmak tehlikesine diismüstü. Fakat çabuk davranmak sayesinde Filipitılerden Avustralyaya atlamış ve Salomon adalarile Yeni Ginenin cenub dağusunda Japon ilerleyişini durdurmak inıkânını bulmuştur. O, şimdi aklın almadığı sajılarda gemi ve uçak yapmakta olduğunu söylüyor ve bunlar sayesinde tzakdoğuda taarruza geçmeği umuyor. Bütün cenubî Amerikayı kendine bağlıyabildiği için de hiç bir taarrurdan korkusu kalmamıştır. Böyle bir vaziyette Amerikanın teslim olmağa talib olacağını kim aklına getirir? Tiranda bir İtalyan alayııu imha etmiş ehliği arik niş mikyasta şeker sevkedilmesine rağmen perakende satıcılarda şeker bulunmaması, alınan şekerlerin satışa arzolunmadığı kanaatinî uyandırmıştır. Alâka. Kahire 1 (a a.) 8 inci ordu taarruza lılann bu nokta üzerine nazan dikkat. leri celbedilmiş, icabında Milll Korunma geçmiş ve merkez kesiminde bir çok müeyyidelerine müracaat etmeleri bildi. düşman mevzilerini dün gündüzün işgal etmiştir. rilmiştir. Bu haberi veren askerî kaynak, düşman karşı taarruzlarının geri aükuğmı Hâve etmektedir. 8 inci ordunun merkez kesiminde işgal ettiği düşman mevzilerinin bulunduğu yer Manassib çevresiddr. İngiliz hücumu püskürtüldü Berlia 1 (a.a.) Resmî tebliğ: Mısırda, Alman ttalyan nrhlı ordusuna mensub kıt'alar şifldetli bir topçu ateşinden sonra bir İngiliz hücumunu püskürtmüş ve bir mıktar tank tahnb ederek 200 esir almışlardır. Süveyş körîezinde savaş uçaklan büyük bir ticaret Vapurunu ağır hasara uğratmışlardır. (Baştarab Hncı «ahlfede) (Baş>arah 1 inö sahifede) demiryollarına gündüz ve gece hava «Durum çok ciddidir» hücumları yapılmıştır. Voronej'ın şimaLondra 1 (a a ) Moskova radyosulinde, düşman bir tek tümen kesimin nun bu sabah erkenden yaptığı yayımda de yaptığı neticesiz hucumlarda 25 tank şöyle denihnektedir: kaybetmiştir. Stalingraddaki durum ciddiyetini muRjev yakınmda hücumlarımız netice hafaza etmektedir. Şehır müdafileri kansinde düşmarun şiddetli nvjkavemetine lannın son damlasına kadar her evi ve rağmen mahaliî mevzilerinıizi düzelttik. ber karış toprağı müdafaa etmek azim Top ve uçak ateşlerimiz düşman toplu ve kararmdadır. Almanlar muazzam kaluklarını dağıtmış, düşman tasarladığı yıblar pahasına bazı yerlerde 100 ilâ 200 hücumları yapamamıştır. Cephenin mermetre kadar Uerlemeğe ve her metrede kez kesiminin gerisinde ağaclık ve çej yığmlarla ölü bırakarak biraz ileri geçtin bir arazide, Alman ve Macar teşkilleri kalabalık çete gruplarını kov meğe muvaffak olmuşlardır. Sokaklar bimuş ve imha etmiştir. Bizim cüz'î kay na enkazlan ve demir yığmlarile dolubımıza karşılık düşman 1026 ölü, 1218 dur. Almanlar şehrin fabrikalar mahalesir vermiş ve ağır ve hafif bir çok mal lesinin başında bir günde ölü. olarak 1500 er ve subayla 29 tank kaybetmişlerzeme bırakmıştır. Cephenin şimal kesiminde büyük düş dir. Akşamdan sabahın ilk saatlerine şehrin üstünü bir ateş ve duman man kuvvetleri çevrilmiş ve bunları kurtarmak için yapılan karşı hücumlar örtüsü koplamaktadır. Düşman uçak teşkilleri mütemadiyen şehre taarruz etpüskürtülmüştür. mektedir. Çarşamba sabahı çarpışmalar bilhassa şiddetli olmuştur. I Tîmoçenko ordusunun taarruzu r Stockholm 1 (a.a.) Timoîenko kuvi vetleri, Stalingr^dın şimal batısmda Don nehri boyıyıca ileri hareketleri esnasında Alman müdafaa mevzilerini bazı noktalarda yarmışlardır. Moskova 1 (a.a.) Reuter KahlBaşka Rus kuvvetleri Stalingradın reden Sovyet haberler ajansına gelen takriben 130 kilometre şimal baüsmd*a bir telgrafa göre, Mihael AntonescM,; KleEtkaya'da Don nehrinin batı Hıtler'in umumî karargâhına yaptığı zi ı k ] y l s m d a Uerlemeğe başlamışlardır. yaretten Bükreşe dönüşünden pek az | stalingrad şehrinin L o n d r a x (a.a.) ugramış sonra bir suikasde uğramıştır. Ruman1 b B u o v a r o ş a n m a jannda A h n s n teamı2 ya Basvekü muavini olan. Mihael A n | r i n j n y a p t l M a n da tonescu, Başvekil ile göruştükten sonra, saraydan Malıye Nezaretine otomobule. giderken bindiği arabaya bir kaç el silâh atılmış ve arkadan takib eden araba da keza silâhlı bir taarruza hedef olmuştur. Başvekil muavini Mihael Antonescu kırılan cam parçalarile yaraanmışsa da refakatinde bulunan bir subayla başka bir memur kurşun yaraları almışlardır. Takriben 15 kadar şupheli şahıs tevkıf edilmiştir. fc m u v a f f a k l y e t i e r elde et mişlerdir. Bir kesimde düşman çekilmeğe mecbur edilmiştir. Diğer bir yerde Rus kuvvetleri mühim bir tepeyi düşmamn elinden aîmışlardır. Stalingradın müdafaasını Stalin idare ediyor Moskova 1 (a.a.) Millî İngiliz radyosunun muhabiri Robert Magidoff bugün radyoda şunlan soylemiştir: Stalin radyo vasıtasile harab olan Stalingrad şehrile daima temas halindedir ve şehrin müdafaasını idare etmektedir. Stalingrad geçen ay içinde yüzden fazla büyük hücuma ve binlerce mevziî taarruzlara mukavemet etmiştir. 30 Alman tümeni, 2 bin ağır ve orta tank ve bin tayyare şehri dövmektedir StaUngrada düşman yeniden takviye kıt'aları getirmiştir Belçikada büyük nümayişler olmuş Londra 1 (a.a.) Belçikalı harb esirlerinin eşleri olan takriben S bin kadar kadın Charleroi'da bir nümayiş yapmışlardır. Umumî meydandaki merkez binasına Belçika bayrağı çekilmiştir. Brükselin bir mahallesi olan J e t t e de bir telgraf direğinin üstüne İngiiiz bayrağı takılmıştır. Bundan başka, Alman idare makamlarının, müteharrik Alman tayyareleri neler malzeme eksikliği yüzünden, Belçika ahyormuş? garlannm hepsinde gece ve gündüz vaMoskova 1 (a.a.) Reuter ajansınm gon doldurma TO boşaltmasmın devamı hususî muhabiri Harold King bildiriyor: emrini verdikleri de bildirilmektedir. Stalingradm şimal batısında, Alman öldürülen parti şefleri uçaklan yalnız bomba atmayıp, dikiş Londra 1 (a.a.) Belçika Rexiste makinesi, sapan, zift varilleri velhasıl partisi şefleri Van Nieuwenhuyze Üe ellerine geçirdikleri her şeyi atmaktaMarul Randoz'un Belçikada öldürüldük dırlar. Buna da sebeb, nakilyat zorlukleri öğrenilmiştir. larmdan dolayı kâfi miktarda bombanın Mesken bedeli verilmiyecek harekât üslerine gelememesidir. Bu sebeblerle yakında hiçbir klâsik sulh ümidi olmadığı gibi bir sulh mucizesinin doğacağına en ufak bir delâlet de yoktur. Gerçi Wendell Wilkie Rusyada viyeceğiıı kıt, bir çok ilâclann yok olduğunu anlattı. Volga ile Kafkasyanm raptile Almanlarm Hazer denizine de hâkim olmalan halinde vaziyetin Busyada daha vahim olacağını ima etti. Bunlann ve diğer melhuz darbelerin tesirile Rusya, sulha yanaşmak değil de, şayed çokccek olsa bile AngloSaksonlann sulh istiyecekleri ve yahud Almanlann yorularak ve bıkarak elden silâhı bırakacaklan şimdilik umulacak şeyler değildir. Kaldı ki Churchill'in, Eden'in, Roosevelfin, Von Ribbentrop'un ve en son Führer'in nutuklarında en ufak bir gevseklik yoktur. Filvaki Hitler'in son nutHarbin umumî gidisinden bahsederken. kunu az şiddetli bulanlar var. Fakat bu Hitler, Kus mukavemetini sona ermiye nutuk, doğu cephesinde vaziyeti hemen yaklaşmış telâkki eden bir ifade kullaolduğu gibi anlatmak ve hatta 1942 harb nıyor. Geçen kış karlı steplerde karşılaprogramını bildirmek cihetlerile eşsiz olşılan güçlükler Alman ordusu için bir duğu gibi gevşek ve kaçamaklı değildir. imtihan olmuştu. Alman askerinin oraBu sebeblerle onun yeni nutku çok meda gösterdiği fedakârlık, millet ne yatanetli idi. parsa yapsın, ödenemiyecek kadar büHitler, yeni nutkunu yeni kış yardım yüktür. Fakat imtihan artık bitmiştiryıluıın açılması münasebetile söylemiş Bundan böyle hiç bir kış Almanya için ve Alman milletinin harb esnasında versürpriz olmıyacakür. diği ianenin 4 milyar 74 milyon markı Bütün nutka hâkim olan bu açık ve bulmus olmasmdan, onun yüksek itimakat'î ifade, dördüncü harb yıluıda. Aldına mazhar olduğunu görmenin şevk ve man harb makinesinin çok kuvvetli bir zevkile konuşmuş ve âdeti veçhile düşhalde ayakta durduğunu göstermekle manlardan bahsederken bir çok nükteler kalmıyor, o makinenin yann belki daha savıırmustur. Bunlardan sarfmazar Hitda kuvvetlenebileceği ihtimallerini ortaler, bize Alman ordularının ne yaptıkya koynyor. Üzerinde durulatak asıl larile beraber ne yapmak istediklerini nokta burasıdır. de, bir kelkne fazla veya eksik söylemeksizin anlatmıstır. Onun nutkundan evvelâ geçen kışın, Alman milleti ve bilhassa kış hazırlıklan olmıyan doğu cephesindeki Alman ordulan için pek çetin ve layiatlı olduğunu (Başmakaleden devam) tün Avrupayı doyuracak kadar zahire, baslıbaşına bir endüstri kurmağa yetecek kadar kömiir ve ham madde var. Dünyanın en zengin petrol kuyulanna, öncü Alman kıt'alan burunlarile koku alacak kadar yaklastılar. Hitler, bir yandan Alman askerleri dövüsürken, bir yandan da durmadan ele geçen yerlerin verimlendirilmesine çalışıldığını söylüyor. Yaz mahsulü şimdiden ambarlara konmustur. Nakil işlerinin düzenlenmesi ve mahvolan Rus sanayi bölgelerinin ıslahı için gece gündüz uğraşılmaktadır Demek ki bugiine kadar Demokrasilerin safanda yer aldığı söylenen zaman, belki işe yaramadığırtf gördüğünden olacak, Demokrasi safını bırakmışd bcıizi;vor. Eğcr gizlice Almanyamn koynuna girmemişse onu şimdilik tarafsız sayabiliriz; fakat herhangi bir sürprizle karşılaşmadığımız takdirde. yarın Almanya ile nikâhlanacağından da hiç şüphe etmiyelim. Hitlerin nutkundan çıkaıt mana bir daha anlıyoruz. Her nekadar mevcnd büyük güçlüklere rağmen tıarrua için yeni tümenler teşkil edilmiş ve yetiştirilebihnişse de bu işler kolay otanadığından, bu sefer yaz taarmzunun neden geç kaldığı keyfiyeti bu snretle az çok aydınlanmaktadır. Bundan başka Almanlar, Anglo Saksonlarm ikinci bir cephe kurmağa teşebbüs ihtünalleri dolayısile garba, geçen yıldan daha ziyade, kuvvetler ayırmak zorunda kaldıklanndan 1942 de dahi, doğu cephesinde, Ruslara karşı, ezici bir sayı üstünlüğU elde edemediler. Bu sebeble onlar 1942 de daha mahdud hedeflerle Karadenizde hakimiyetlerini emniyete almak ve sağ kanadlannı herbangi bir tehdid ve tehlikeden korumak maksadile evvelâ Kırrmı düsmandan temizlemeğe karar verdiler. Kerç ve Sıvastopol savaşları bu maksadla yapılmış ve bilindiği üzere tam birer muvaffakıyetle neticelenmişlerdir. Bu esnada şimalde yani Ladoga ve İlmen gölleri arasında. Ruslartn kışın Volchov nehrini geçerek kurduklan köpriibasmı zaptederek buradaki cepheyi düzeltmek lâzım geldiği için Almanlar bunu da yapmışlardır. Yugoslav vatanperVerleri kuvvctleriniıı kumandanı General Mihailoviç. Berne 1 (a.a.) Haber alındığına göre Yugoslavyada General Mihailoviç Tiran gölü clvannda bulunan İtalyanlara taarruz etmeğe karar verdiği zaman İtalyan lcumandanının umumî karargâhla temas etmesine mâni olmak için telefon fabrikasmın santralı havaya uçurulmuştur. Mihailoviç'in kumandasındaki kıt'alar bu sayede bir İtalyan taburunu kâmilen yok etmeğe ve bir çok ganimetler ele geçirmeğe muvaffak ölmuşlardır. Bu arada bir kaç tank ele geçirilmiştir. İtalyan umumî karargâhı imdad göndermeğo muvaffak olamamıştır. Bundan sonra Almanlann Don cephesini yarroak için hazırlanmalan lâzımdı. Fakat Ruslar Harkofta taarruza geçerek burada cephenin bir kısmında Almanları geri çekihneğe mecbur ettiklerinden Don taarruz hazırhklannı bir müddet geri blrakarak Harkof cenubundan Dinyeper nehrine doğru tehlikeli surette içcri giren Rus ordularım yanlardan vurup sararak imha etmek için derhal tertibat almak icab etmişti. Ansınn tertib olunan ve büyük bir hız ve ustalıkla tatbik olunarak Mihver tarafı için parlak bir zaferle (Baştarafj 1 inci sahifede) neticclenen Harkof savaşile, Kerç ve Sı Kırkçeşme, Kirmasti, Mustafa ŞeyK vastopol muharebelerinde Rusların 75 ten Resmi, Sofular, Sinanağa, Hasan Halife fazla tümeni imha edilmiştir. mahalleleri halkı reylerini atmışlardır. Usküdar kazasında; kaymakamlık biOndan sonra Almanlann Ruslann sağ nasındaki sandığa rey atan mahalleler kanadını bozarak buğday ve petrol saşunlardır: Selimiye, İhsaniye, Sinanpaşa, halarını elde etmek gayesile yaptıklan Salacak, İmrahur, Ayazma, Ahmedçebüyük yarma taarruzile aşağı ve yukan lebi. Kadıköy kazasında; kaymakamlık Don hareket ve muharebelerile Kafkas binasmdaki sandığa Caferağa, Osmanave Stalingrad mtıharebelerinin şimdiki ğa maîidlîeleri nıüntehibleri, Adalar kavaziyeti okuyuculara malumdur. Hitler zasmda, Büyükada iskelesi civarındakl Stalingradın behemehal almacağını söy sandığa Ada müntehibleri, Balurköy kalüyor ve 1912 tnuharebe programınuı zasmda; Kaymakamlık binasmdaki sandığa Kartaltepe, Zeytinlik, Cevizlik iki maddesini izah ediyor: 1 Ahvale göre mnhafazası lâzım olan mahalleleri müntehibleri, Beşiktaş kazasında Sinanpaşa camü avlusundakl herşeyi behemehal elde tutmak ve beklesandığa, Sinanpaşa, Vişnezade, Yılâız, mek. Türkal, Abbasağa mahalleleri munti2 Nerede kat'iyyen taarruz lâzımsa hibleri, Beykoz kazasında, Paşabâhçe mutlaka oraya taarruz etmek. Parti binasmdaki sandığa, Paşabâhçe, Bu progTamı bilâhare tetkik edeceğiz. Incirköy, Polonezköy müntehibleri, SaBu sebeble bugün yalnız ŞUBU haber ve rıyer kazasında, Kefeliköy, Kireçbunıu, relim ki bu programm bundan sonraki Büyukdere münt«hibleri reylerini aU safhası umumiyetle tedafüidir ve Alraan maktadırlar. Yann ve müteakıb gunlerlar bu yıl. Stalingradı aldıktan sonra ağ de, diğer mahalleler müntehibleri rey lebi ihtimal, Leningradı da zapta çalışa vereceklerdir. Belediye inlihabatına dün büyük törenle başlandı İhfikârı baltalamak için İzmirde düşünü!en tsdbirler caklar ve Kafkasyayı tamamile ele geçiSandık başlarında lüzumu kadar koıu, rerek Rusyanm şimal ve cenub yardun trol memuru bulunmakta ve bunlar rey yollarını keserek onu kabil olduğu ka pusulalanmn tntizamla atılmasına ne» dar tecrid etmekle iktifa edeceklerdir. zaret etmektedirler. İntihab hakkmı kullananlar, nüfus H. EL ERKILET kâ|ıdlannı da birilkte getlrmekt«)3irler. Reylerini sandığa atanlarm nüfus kâ;ıdlan mühürlendikten sonra kendıleri» ne iade edilmektedir. Seçün faaliyeti dün büttin bölgelerde intizamla cereyan etmiş, her hangi bir Londra 1 (a.a.) Vichy radyosu, A, karışıklığa meydan verilmemiştir. merikan kıt'alannın Yemen'e muvasalat Nişantaş . Teşvikiye Maçka bölge. etmiş olduklaruu haber vermektedir. si intihab sandığı, bu sabah Eaat 9 dan îtibaren Teşvikiye camiine getirilecek va eemt halkı reylertni burada kullana. caktır. ı ^ Amerikan askerleri Yemene çıkmışlar Ankara 1 (Telefonla) Merkezleri Vekiller Heyetinin toplantısı Ankarada bulunan resmi dalreler müf etAnkara 1 (Telefonla) Vekiller He. tişlerinin vazife ile dışanda bulunduk. yeti bugün de toplanarak müzakerelerde Demek Laval'in mevkii zayıflamış ları müddetçe mesken bedellerinin ve. bulundu, olmaktan uzaktır ve onun idarel masla nlmemesi Divanı Muhasebat Umumî Elâzığda Üniversite haftası hat politikası devam edecektir. Heyetince kararlaştırılmıştır. Asıl mesele bundan sonra başlıyor. Rektörün nutkile kapandı İhtikârı önlemek için Acaba bu idarei maslahat politikası ne Eîâzığ 1 (a.a.) Elâzığ Üniversite ? kadar sürecek ve Fransa daha sonra belediyeler ne yaptı haftası, dün Istanbul Üniversitesi Rek. kat'î bir karar vennek mecburiyetile Ankara 1 (Telefonla) Fiat kontro' törü Cerhll Bilsel'in verdıği «Devletlerle karşılaşacak mı? lıle belediyelerin vazifelendirildiğinden münasebette dün, bugün ve yann» mevFakat bunun bugiine degil, fleriye, bel itıbaren şımdiye kadar neler yapıldığı, zulu ikinci konferar.sla sona ermiştirki gelecek bahara aid bir mesele oldugn ihtikân önlemek için ne gibi çalışmalarRektör sözlerini 23 eylulde açılan ve şüphe götürmez. da bulunulduğnı Ticaret Vekâletince bele. dün sona eren Elâzığ Üniversite haftasının devamınca Üniversite profesörler Bunu bütün Avrupa vaziyeti için de dıyelerden sorulmuştur. heyetine karşı gösterdikleri ilgiden dolakabul etmek mümkündür. Çünkü Avru. Hakkı Telif kanunu yı Elâzığ halkına teşekkürlerini sunarak padaki her değişiklik Fransadaki deği. şikliğe az çok bağlıdır. Ankara 1 (Telefonla) Hakkı Telif bitirmiştir. kanun çrojesi üzerinde son çalışmalar Vali ile Belediye ve Halkevi reisleri de ömer Rıza DOĞRUL da bitmiş olduğundan lâyihanın Mec söyledikleri nutuklarla Üniversite heyelisin bu devreshıde görüşülmek üzere tine, karşılık teşekkürlerini bildirmişleryakında Eevkedileceği anlaşılmaktadır. dir. Pendikte yapılacak sivil tersane Pertdiğm yarım saat ötesinde bulunan koy ve Pavli adası sahasında kurulacak olan büyük sivil tersanenin bir kısmırnn kurulması İşi üzerinde bir Macar grupu ile fflutabakat hasıl olmuş'oır. Tersanenin diğer kısımlan bilâhare kurulacak ve tevsi olunacaktır. Türk deniz inşaat şirkeÜ de bu koyun civarmda bir sahil parçasını satm almış ve burada tezgâhlar kurmak için bir Alman grupu üe anlaşmıştır. Bu tezgâhlarda büyük fakat bugünün ıcablarma uygun ağac tekneler in%a oiunacaktır. t JAPONLARIN\ ASIL KUVVETÎ I Japonya Niçin ve Nasıl Yükseldi Erzurum meb'usu General Pertev Demirhanln Türk gencliğine armağan ettiŞi klymetli eserin bazı ilâvelerle ikincl basımî. Toptan fevzl yerl: Cumhuriyet Matbaasl. Perakende olarak İkbai, Ünlversite Kitabevlerile Beyoğlu ve Ankara laşel kütübhanesinde satıllr. Flatı 75 kuruş. Ahlâk fesadile, yahud bir nevroz neticesinde içine karıştığı babasının bu yolsuz hareketi, hafızasında İzlerini şimdi tekrar bulduğu buhranı tevlid etmişti. Bunu, şimdi şaşılacak derecede büyük bir vuzuhla anlıyordu. Annesi, zevkine düşkün erkeklerin, üstelik şikâyet ve göz yaşı da istemiyen haşin hodperest. liğile karşılaşmıştı. Sırrını hiç kimseye açmadan kendi derdile başbaşa kalmış, fakat kadri biünmiyen sevğisini çocuguna hasretmişti. Çehre hatlaıtnda sanki ıstırabla yuğrulmuş bir İç ezasımn yumuşamış ifadesini ta. şıyan o ciddî ve dindar, mağlub ve silık, hayattan fazla uzaklaşmış sevğili ihtiyar anacığı! Mütemadiyen affetmek kuvvetini veya zâfını gösteren bu haddindsn fazla mübarek kadın, o alışkanlıkla, gene merhamet yolunu tutuyor, merhamet lehine, aile adınm gururunu, jruvanm şerefini, oğlunun kanıjian yarasını unutuyor; sanki, Terez'in günahile kendi lekesiz ıstırabı arasmda bir mukayese yapmıyordu. Kornpartımanın köşesinde hareketsiz, hatıralarına gömülmüş oturan Mark Romney, silkinerek uyuşukluktan sıyrıldı. Gece serinhği, açık kalan kapıdan 'çeri giriyordu. Nefes almağa o kadar ıhtiyacı vardı ki kapıyı kapamadı; yal, ııız, battaniyesini çıkardı, açtı. Dışarıds, kı yeknasak karanlığı, tek ük ağaç küraelerı daha fazla karartıyordu, Grupun Kar hiç bir iz bırakmadığı, şafağın henüz gözukmediği semada, yıldızlarm pırıltılı, kırık, dokük aydınlığı çırpınıyordu. Yaz gecelerinin, gdzle görülmez esrarlı çiçekler gibi açılmadan evvel, akşamın alaca karanlığile şafak arasında istifade ettikleri kısacık bir dinlenme fasılasıydı, bu. Bir sene evvel, Riffelalp'ta bulundukları sırada, Terez, bu yıldız kümelerinden bir kaçının ismini söylemiş, o da, Terez'in en sevdiği kugu yıldız kümesini, gayriihtayrî araştırdıktan sonra ba. şmı çevirmişti. Terez mi? Romney, onu hayalinde tekrar görünce adeta hayret etti. Karısının, hayatına henüz girmemiş bulunduğu bütün bir devreyi tekrar yaşamış değil miydi? Fakat bu maziyi araştırmasuıın sebebi de, sıri, ağaçhklı bir yolda birisini arar gibi, onunla, daha uzaktan karşılaşmak içindi. Babasıruu aaî ölümünden sooca, ser İzleri Örttü 11 Yazan: Henri Bordeaux (Baştarafı 1 tnci sahifede) tacirlere bankalar vasıtasile birer tebliğ yaparak borclarını on beş gün zarfmda tediyeye davet edilmesL Bu fıkirleri ileri sürenler, birincisinin Şirketi Hayriye mütekaidleri veya ikinci şeklin tatbikı takdirinde, bugün piyasayı tam ve kahir bir esarete de zam istiyorlar almış olan spekülasyon ağının derhal ve Şirketi Hayriye mütekaidleri namma kat'iyyen parçalan3cağmı, gıda maddealdığımız bir mektubda deniliyor ki: lerinin piyasaya dökülerek buhranı ye«Hükumetimlzin hlmayesine alınaralc neceğini kat'iyetle ifade etmektedirler. Şirketi Hayriye memur ve müstahdemt, Maamafih umumî kanaat, bunlar olmanine maaşları nispetinde hayat pahalısa ve başka şekillerde dahi olsa, kat'î lığına karşı yüzde yirmi beş zam yapıldL, ve müessir çarelere başvurma zamanığını gazetelerde memnuniyetle okudufe. nın artık gelmiş bulunduğu merkezinPakat bu müessesenin zavallı ve her hudedir. Çunkü, müstehlikin kazanc sesusta himayeye muhtac mütekaidin, eyviyesinin, bugünkü fiat seviyelerinden tam ve erarnilleri acaba bu yüzde yirmi çok aşağıda kaldığı ve bilhassa muaybeş hayat pahaülığı zammından istifade yen kazanclı vatandaşlarda geçinme ve yaşama derdinin, karşılanması zor bir Bahçekapıda meşhur Orozdibak binasmın Yerli Mallar Pazannca sahh etmiyecekler mi? Senelerce, On sekiz saat deniz üzerinde ıstırab haline geldiği ileri sürülmek alındığını yazmıştık. Bu eski Fransız müessesesi devralınmış ve ilk defa bu müessesenin terakki ve tealisi İçin tedir. olarak dün binaya Türk bayraklan çeldlmiştir. vücudlerini hasrederek çalışmış ve söyUzaktan uzağa hissedUmeğe başlıyan lenemiyetek derecede az bir para ile te« şafağın ürpertisi içindeki gecenin karan kaüd edilmiş olan biz zavallı mütekaidlığında, Romney, Terez Rodanj'la ilk lerin de ayni haktan miistefid olmaklığımız için muhterem gazetenizin tavas. tesadüfünü tekrar yaşamağa başladı. sutunu dileriz.> Romney, Leman gölüne hâkim Publye yamacında, bir villânın inşaatına nezaD O K T O R ^i^> ret ediyor, göle bir fersah mesafedeki Evian'dan, zaman zaman, bu ış için Şable'ye kadar gidiyordu. İnşaatın son kısımlarile meşguldü. Villâ, bembeyaz, Bursa Askerî hastanesl damı taraça şeklinde, şahnişlerie, veGÖZ MÜTEHASSISI veti, meslekî değeri, kendinin de hiç şüp edaları, en serbest kadınlarm tavırlari randalarla, parmaklıklarla süslü, İddiaHastalarlnı hergün saat 15,30 dan lıca bir bina idi, he edemiyeceği yakışıklılığı, hattâ o İlk le, cür'etkârlıkta yarış eden genc kız19,30 a kadar kabul etmeğe başlahayal sukutundanberi muhafaza ettiği lardan hanğisine, evinin intizamını ve Bir gün, Romney, binanın heyeti umlstır. Muayenehar.e: müstağni edası, kadınları kefcdisine huzurunu teslim edebilecekti? Gerçi, bu mumiyesini, pek beğenmiyerek tetkikle doğru cezbettıği, en harisleri bile tatmi dış görünüş altında, safiyetlerinin hâlâ meşgul olduğu sırada, arkasından, parBursa Ataturk caddasi No. 119. ne yetecek şekilde bir izdivaç yapmasına devam ettiği vakidir; hattâ, o safiyet, o lak bir ses, yüksekçe perdeden: imkân verdiği halde, Terez'i niçin inti zahirî görünüşlerin daha cür'etli olmaİstanbul Belediyesi Aman Yarabbi! Ne çirkin §ey! dehab etmişti? Saadeti ne vermesini, ne de sını bile intac edebilir ve genc kızları mişti. S E H İ R almasını bilen ve ezelî şaşkmlıklarını ıyice tanımadan, haklarında hüküm verTİYATEOLAB» Romney, bu mütaleayı yürüten etraflarma da yayan kuşkulu insanlar mek İnsafsızlık olur. B U A K Ş A M kimseyi haşlamak niyetile, canı sıkıîagibi, sempatileri cezbediyor, fakat inanMark Romney'in hayatuıa, her kadını lak, döndü. Sözün sahibi, beyazlar giySaat 20,30 da mıyor; cemiyet hayatını arıyor, fakat fazlasile tatrain edebılecek olan hayatına miş, sarışuı bir genc kızdı. Halinde D R A M K I S M I ondan nefret ediyor; müdahaneyi hakir ortak etmek üzere sejtiği genc kız, kuküstahlıktan, hayasızlıktan, hattâ cürKIŞ MASAL1 görüyor, fakat yokluğunu hlssediyordu. surlarıııı ve ayıblarmı göre göre devam etten eser yoktu; çünkü, yüzü kıpkırYazan: W. Shakespeare Uzun ve fırtmalı bir deniz yolculuğun ettiği o sebatsız, an'aneden mahrum mızı kesilmişti. Hattâ, kanı, yanaklaTürkçesİ Mefharet Ersln dan sonra emin bir liman tahayyül eder muhitlere mensub değildi. Çeyiz olaraK, K O M E D İ K I S M I gibi sakin bir yuvaya sahib olmak için hayretini, inancmı, mahrumiyetlerle ge ruıdan henüz çekilmişti ki, ak§am güY A L A N C I gizli gizli bir arzu duyuyor; fakat, et çen ve her şeyden hoşnud olmağa ama neşinin aydınlatmışken, alaca karanıık, Yazan: Carlo Goldoni rafmda nereye baksa, tamah edilecek bir de gencliğini getirmişti. Hulâsa, huzur yamaclarına tınnandıktan sonra, bırTürkçesİ: S Moray çehre göremiyordu. Fazla olarak, bu ve rahat getirmişti. Halbuki, Romney, denbire biraz daha aydınlanan Savua Cumartesi ve pazar günleri çehrelerden hoşlanacağında şüpheliydi. işte onu bile evinden kovmağa mecbur dağları gibi. bir kere daha pembeleşti. ı ([Aıkası var), * 15,30 da matine. Baki|larmda big jeailik bulunmıyan, olmu£tul Çeviren: Hamdi Varoğlu MttzaEEer Sander