y Vi •ygiMM MfSB HPCTfTliFn'm ÖCLOR Fiatı. 555 ,#î!££ftı UnCU JÎİ . • CJİ7C U yl. D H I O umhunyet İSTANBUL CAĞALOĞLU Teîgraf ve mektub adresi: Cumhuriyet. İstanbul Posta kutusu: İstanbul No. TeJefon: Bafmunarrir: 22366. Tahrir heyeti: 24298. İdare ve Matbaa fasnu 24299 24290 r " • > M. SEVKİ YAZMAK MEHMEDCIK AVRUPADA Baçtan sona romanı. Merak, dohı. Tanesi :kî bir harb zevk ve neş'e 135 buruş. 246 . « • « * , .•.• ÇarŞâl11D& 2 6 AÖUStOS 1 9 4 2 a İTABEVI J Vatanın selâmeti kuvet ve fedakârlığımıza bağlıdır! Şefimiz* dedi ki: «Dünyanın bugünkü halinde, vatanımızın bir taarruza uğraması ihtimali için hiç kimseden şüphe etmeğe hakkımız yoktur» Inönü Milletle Bir Hasbihal Ancak bu, bugünhü vaziyettir Yarınki vaziyetin ne olacağını kimse keşfedemez Şark cephe<inden reshnkr: Şiddetli tepçu bombardımanlanndan Köy Samsun 25 (a.a.) Cumhurreisimiz Mılli Şef Ismet İnönü Samsun halkına aşağıdaki hitabede bulunmuşlardır: « Samsunlular, aziz vatandaşlarım, Ankaradanberi dört beş vilâyetimizin çalışkan halkı arasından geçerek Samsuna geldim. Sızi iyi gördum. Sıhhatınız, neş'eniz, çalışJtanhğınız merkezde ve kazalarda pek iyi idı. «Ordnlarımızı kuvvetli, ve iç durumumııza nifaksız, sağlam tatnak, asla gözumüzön önüıtden ayrılnamalıdır» 5630 metre irtifaındaki Elbruz tepesine varan] Kafkas dağlarının zirvesine ulaştı Alman orduları soara fammm katkan Alman piyadelerf Enstitülerinin iimidli dunımu Millî Şefimiz İnötıü, memleket seyahatlerinden birinde, halk arasmda nnhık söylerken • Millî Şefin Hitabesi Cumhur Reisimizin Samsundan Hepimize hitab eden samimî sözlerine karşı bütün millerin verecegi tek cevab malumdur: Biriz, beraberiz, daima uyanık ve hazır olarak emrindeyiz! ört beş gündür Orta Anadoludaki tetkik gezilerini takib ederek Samsuna varan aziz Millî Şefimiz orada Samsunlulara irad eyledikleri bir hitabe ile bütün milleti tenvir buyurmuşlardır. Devlet Beisimiz sık sık firsat bularak milletle*temas etmeği kendilerine en zevkli meşgale ittihaz eylemiş bulunuyorlar. Bu, uzun hükumet reislikleri zamanlarında olduğu gibi son dort yıllık Devlet Reislikleri zamanlarında dahi kendilerinin derookrat Türk ruh ve hasletlerine en uygun düşen hareketleridir. Son bir iki ay zarfında Konya taraflarını teşrii ettiler, Kırşehir kazalannda gezdiler, iki defa Kayseri havalisini dolaştıktan sonra şimdi de Samsuna kadar uzanmış bulunuyorlar, ve bütün bu gezilerin cümlesinde hep halkla temas ederek. Aziz Milli Şefımizin Samsunlulara hitab ettiği halde bütün memlekete yayıldığı için hiç şüphesiz bütün milletle bir hasbihal mahiyetini haiz olan son çok kıymetli sözleri, milletle temas etmek için memleketi dolaşırken nelerle meşgul, ne gibi hisler ve fikirlerle meşbu olduklarının samimî ve berrak bir aynasıdır. Bunlar Cumüur Beisimizin hep samimiyetten ibaret olan hüviyetlerinin zamanda ve mesafede en sadık akisleri olmakla beraber bizim için hiç bir siyasî nutukla ölçülemiyecek kadar büyük meziyet ve kıymeti haiz ifadelerdir. Memleketi çok şefkatli ve çok muhabbetli bir baba alâkasile gezen Cumhur Reisimizin sozlerinde, doğrudan doğruya kalblerimizin derinliklerinde eoşan ve coşturan bizden bir ses. bir Basbnğ sesi, bir aile reisi sesi ve nihayet bir kardeş sesi vardır. Ve bizim Milli Şefimiz bize ni«petle isfe bunlann hepsidir. Samsunlulara ve onlar vasıtasile hepimize hitab eden son samimî ifadelerinde saym Millî Şefimizin temas ettikleri mevzulara bakın: Geçtikleri her yerde çiftçi vatandaslar harman işlerini başarmağa çalısmakU nçrasıyorlar. Türkiyc Cumhuriyetinin Rei;i vatandasların uğ(Arkası sahife 3, sütun 4 te) Samsuna gelinciye kadar köy enstitülerinden üçünü gördum. Kız ve erkek köylü çocuklanmız hem müesseseleriı^ koruyorlar, hem de ileriBe ifa edeceklcrs yüksek vazıfeleri için hazırlanıyorlardı. Yapıeı, çare bulucu, çalışkan bir ruh bu enstitülerin hayatına hâkım olmuştur. Bu durumu görmekten pek memnun oldum, pek ümidliyım. Turk kızlarının mustesna haysiyeti ve ciddî vazife severliği bütun mekteblerimizde olduğu gibı köy enstitülerinde de göze çarpmaktadır. Öğretmenler ve enstitü müdürlerı Turk köyünün geleceğini sağlam temellere istinad ettirmek için aşkla çaüşıyorlar. İktidarlı, fedakâr ve vatansever köy öğretmenleri yetiştırmek enstitülerin mukaddes emelleridir. Şüphe yoktur ki enstitü öğretmenlerine ve müdüılerine dtişen vazife hepimiz için, her vatansever için imrenilecek, heves edilecek bir vazifedir. Şimdiki tutumlan iyi netico alaeağum ümidini bende çok kuvvetlendirdi. Köy enstitüleri hakkındaki bu miispet görüşmelerimi vatandaşlavıma söylcmekten zevk alıyorum. Harbiyenin 319 yılı mezunları Sınıf arİcadaşları olan Milli Şefimize bir tazimtelgrah çektiler Ankara 25 (Telefonla) Aralannda aziz Millî Şefimiz Ismet İnonünün de bulunduğu Harbıye ve Mühendis mek. tebinin 319 senesi mezunları Orduevinde bir toplantı yaparak mezuniyetlerinın 39 uncu yıldönümünü parlak bir tö. renle kutlamışlardır. Bu toplantıda hazır bulunanlar arasmda ordumuzun bir çok generalleri, tanınmış simalar yer almıştı. Bu münasebetle okulu'a 319 mezunları eski mekteb ve savaş hatıralarını canlandırmışlar, sımf arkadaşları olan İsmet İnönünun yükselc meâyetlermi anmışlardır. Seyahatte bulunan Millî Şefimize mezunlar namına Korgeneral Rasim Aktuğ bir tazim telgrafı çekmiş; Millî Şe(Arkası sahife 3 sötnn 6 da) dağ kıt'aları, bir çok geçidleri de hücumla zaptetti I Kafkas dağlarında Alman ordusunun nlaşmağa muvaffak en yüksek tepe: Elbnız'dan bir manzara olduğa Berlin 25 (a.a.) Alman başkumandanhğmm tebliği: Kouban nehrmin munsabında Rum«| kıt"alan, ev ev yapılan çetin savaşlar» dan sonra Temrjuk şehir ve limanını ela geçirmişlerdir. Aşağı Kouban'ın cenubunda düşmanın bir çok karşı taarruzlan puskurtülmüç ve Sovyetler, mukabil taarruzlar sayesinde, dağlarda daha ziyade gerj çekilmeğe icbar edilmıştir. Alman dağ kıtalan, garbi Kafkas dağlarının boğazlannı zorlamışlar ve bir kısmını hücumla ele geçirmişlerdir. 21 ağustos günü sabahleyin saat 11 da dağ kıt'alanndan bir grup, Alman harb bayrağıru Elbruz dağına dikmeğe muvaffak olmuştur. 5630 metre irtifaında olan bu dağ, Kafkasyanın en yüksek dağıdır. Stalingradın şimal batısile cenubunda yapnuş olduğumuz taarnız, bolşeviklerin ümidsiz müdafaalarına rağmen, gene bir miktar arazi kazanmamıza medar ol« muştur. Sovyetlerin 52 tankı tahrib edilmiştir. Don eephesinde İtalyan kıt'aları düşmanın bir çok hucumlannı kısmen goğüs göğüse yapılan muharebeler neticesinda püskürtmüşlerdir. Alman tayyarelerinin bilhassa Stalin* grad üzerinde düşmanın gerisine karşı gece ve gündüz yapmış oldukları taarruzlarla teshhat fabnkalarile askerî tesisler tahrib edilmiş ve bu tesislerda bir çok büyük yangmlar çıktığı görülmüştür. (Arkası sahife 3 sütun 2 de) Stalingrad önünde kanlı muharebeler Londraya göre. Alman taarruzu iki koldan gelişmekte ve muharebe son raddesine gelnıiş bulunmaktadır Moskova 25 (a.a.) Sovyet öğle tebiği: 24 ağustos gece?inde kıt'alanmız Kletskayanın doğu cenubu ve Kotelnikovo'nun doğu şimal bölgelerinde düşmanla çarpışmışlardır. Cephenın diğer Kotelnikovo'nun şimal doğusunda, Kıkesimlerinde hiç bir değişiklik olmamış zılordu, So\jet mevzileri arasında bir :ır. gedik açmış olan büyük sayıda düşman Muharebelerin tafsilâ'ı tank ve piyade bırlıklerine hücumlarda (Arkası sahife 3, sütun 3 te) Moskova 25 (a.a.)Sovyet tebliğine ek: Geçtiğim yerlerde gorduğüm iyi şeylerden biri de her tarafta harman yap(Arkası snhife 2 sütun 5 te) Vatandaslarda görülen iz'an yüksek] iği Karne hırsızlığı nasıl yapılıyor? Emniyet Müdürlüğü, geniş ölçüde çalınan ve satılan ekmek karneleri hakkındaki tahkikatını bugün ikmal edecek SALOMON ADALARI ÖNLERİNDE Yeniden büyiik bir deniz barbi başladı Almanya: 1942 Mihver memleketlerinde ve işgal altındaki yerlerde durum Nadir Nadi Yazan : ChurchilHn Kahirede beyanatı " Mısır ve Nil için, İngiltere toprakları imiş gibi mücadele edeceğiz „ Londra 25 (a.a.) Churchill Kahireyi zıyareti esnasında 22 ağustosta toplanan basm mümessillerine verdiği demecde geleceğe olan itimadını belirtmiş vı? ezcümle demiştir ki: < Burada hazır bulunanların hepsınl son haftalann anî hâdiseleri ve kaıarsızhklan orta?mda gbsterdikleri çok mükemmel tarzı hareketten dolayı tebrık ederim. Şimdi çok daha kuvvetli bir durumda bulunuyoruz. İstıkbale sukun ve itimadla bakıyorum. Çöldeki dasıtanî ve tanhî mücadelenin. asacağımız yol uzun olmasına ve bu yolu aşarken bir çok tuzaklara ve sukutu hayallere uğra(Arkası sahife 3, cütun 3 te) Emniyet müdürlüğü, ekmek kameleıi üzennde yapılan suiistimal ve hırsızUk etrafında tahkikata ehemmijetle devam etmekredir. Tahkikat neticesinin bugünlerde Adliyeve intikah beklenmektedir. Ekmek tevzıatında karne usulünun ihdasmdanberi devam eden karne satışı işi şimdıye kadar muhtelıf şekdler arzetmiş, İstanbulda mülga Bolge İaşe (Arkası sahife 3 sütun 6 da) .•• YUNUS NADİ Washington 25 (a.a.) Bahriye Nazırlığı tebliği: Cenub Pasifik: 1 Birleşik Amerika deniz ve hava kuvvetleri denizde geni= ölçüde bir muharebeye tutusmuşlar ve Salomon adaları şimal grupunun doğu şimaline yaklaşan bir Japon teşkilinin kuv\etli taarruzunu püskürtmeğe Bir çok okuyucuları yakından ij^ilentesebbüs etmişlerdir. diren bir nokta, Avrupanın bir gün 2 Düşmanın önemli bir Japon üssü içinde yüzdüğü hayat şartlarıdır. Dün(Arkası sahife 3 riitıın 3 de) yayı saran harb alevinin kıt'ayı ne kadar yaktığını anlamak için ku?bakış' bir seyahatin yetmiyeceği besbelli olmakla beraber, gittiğimiz yerlerdeki yaşayış havasını gözüme ilistiği gibi aksettirebilirsem, faydah olabileceğımi umuyorum. Almanya hükumetinin daveti, Maca. ristanla Bulgaristanı da ziyaret etmemıze, bu dost memleketlerde istifadelı bir kaç gün geçirmemize vesile hazııladi. Ayrıca Sırbistan, Çekya, Şimalî Fran sa ve Rusyadan Kırım gibi yerleri de geçerken görmüş olduk. Toplu olarak bütün Avrupanın barb yüzünden ıstırab çektiğine lna»ımak için oralara kadar zahmet etmıye lüzum yoktur sanırım. Her mücadele bir gayret, her gayret de bir takım yorgun. luklara bağlıdır. Mücadelenin ve gayretin büyüklüğü, bu günkü harbin köklerini £;östermeğe yarar. Ga5Tret ve yorgunluğun derinliğıne bakarak, ancak. içinde bulunduğumuz harbin zarurî ve kaçınılmaz bir şey olduğuna inanabiPasifik harbinden resinıler: Amerikan harb gemileri bir (Arkası sahife 3 sttun 5 te) gemi kafilesini himaye ediyor Vichy Fransasında muhtelif yardım müesseseleri, küçük cocuklan beslemeğe çalısıyorlar