6 Mart 1942 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

6 Mart 1942 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

6 Mart 1942 CUMHUKTT SON Parisiıt Bir vesika karşısmda ısırda yapılan yeni seçimleı netice vermek üzeredir. Tam bu sırada Vefd partisinin lideri Nahas Paşanın iktidar nıevküne geçmesini temin eden en mühim vesikanın metnini okumağa imkân bulduk. Bu vesika Haşmetlu Kral Birinci Fanıkun Başvekâleti Nahas Paşaya tevcih etmesi üzerine Nahas Paşanın bu makamı kabul ettiğine dair verdiği cevabdır. Resmi vesikalar içinde bu kadar sarih bir lisanla yazılmış olanına tesadüf etmek çok güçtür. Bu bakımdan bu vesika üzerinde durmak ve okuyuculanmıza ona dair bir fikir vermek istiyoruz. Bir kere bu vesikanın baş tarafından anhyoruz ki Kral Faruk Vefd partisinin vatanseverliğini ve fedakârlığım tekrar tekrar takdir etmiş ve en nihayet onu mühim bir vaziyeti kurtarmak ve zerre kadar mes'ul olmadığı bir takım inkişaflardan dolayı memleketin uğradığı buhranı bertaraf etmek için iş başına davet etmiştir. Nahas Paşa diyor ki: .Mes'uliyetin ağırhğını ölçerek zayıf kalacağımı tahmin ettim ve mes'uliyeti kabul etmek istemedim. Fakat ısrarınız sayesinıle kendime daha fazla güvendim, Mısır tahtile Mısır namına sadır olan emrinize karşı mes'uliyeti kabul ettim ve Allaha güvendim. > Nahas Paşa bunu söyledikten sonra Mısırın istiklâlini korumak için İngiltcrenin Mısır işlerine herhangi şekilde müdahale etmesine mâni olmak üzere İngiliz mümessiline müracaat etmiş ve Ingilterenin, Mısır işlerine kanşmıyacağın» temin etmiş olduğunu anlatıyor ve daha sonra programından bahsediyor. Bu programın ilk maddesi, Mısırda Parhmanter hayatı yaşatmaktır. Çünkü mi'lî vahdet ancak bu sayede yaşar ve jaşanır. Onun için eski parlamento feshedilecek ve yeni intihabat yapılacaktır. Programın ikinci maddesi memleketin iaşesini temin etmek ve memleket fakirleıini korumaktır. Üçüncü madde, israflarm önüne geçmektir. Nahas Paşanın haricî siyasetinin ilk maddesi Mısın, harbden korumak ve harb zararlarından ve kötülüklerindcn uzak tutmaktır. Nahas Paşa hükumeti İngiltere ile Mısır arasındaki ittifaka sadık kalacak, Mısırm yabancı devletlerle dostluğunu takviye edecek, bilhassa Mısırla Arab vc şark memlekctleri arasındaki münasebetieri sağlamlıyacaktır. Nahas Paşa bu siyasetini tatbik edebilmek için içtimaî işler. millî korunma ve iaşe namına üç yeni daire tesis etmiş ve iaşe neıaretini maliyeye, korunma işlerini nafıaya, içtimaî işleri de sıhhiyeje bağlamıştır. Vesikanın son kısmı. yeni kabinenin teşkiline aiddir. Bu vesikadan öğrendiğimiz en esaslı nolfta, Mısır Kralile Vefd partisi arasındaki sıkı bağhhktır. Demek ki Mısır Kralile Vefd partisi arasında bulunduğu iddia olunan ayrılık. bir takım müdahalelerin eseriydi. Hakikatte Mısır Kralile Vefd partisi arasında sıkı bir rabıta hüküm sürmekte idi. Fakat Mısırdaki vaziyetlerine güvenen unsurlar krallık makamile Vefd arasında bir ayrılık vücude gctirmek için uğraşıyor ve bir takım entriUalarla bu ayrılık uçurumunu açmağa imkân buluyordu. Mısır. bu tahakkümü sırtından silmek lein ilk fırsattan istifade etmis ve bu snyede Mısır tahtile Mısır milleti arafında hiç bir ayrılık bulunmadıçı anlaşılmıştır. Nahas Paşa bu saf ve berrak nuhit içinde işe başlamıs ve umumî seçim savaşına girişmiştir. Onun bu umumî seçimde yüzde doksan dokuz muvaffak olacağı muhakkaktır. Fakat Nahas Paşanın asıl işi. bu mı:vaffakiyetinden sonra başlıyacak Vefd lideri herşeyden evvel Mısın aclıUtan kurtarmak gibi büyük bir işle karşılaşacaktır. Mısınn bu öz oğlu herhalde mem'eketine en büyük hizmeti ifava çahşarak ve muvaffak olmak için elinden gelen lıerşeyi yapacnktır. Fransız B. Elçiliğinin kültür konferansları Ankara S (Telefonla) Fransa büyük elçiliği, her 15 giinde bir, elçiiik hrnasında verilmek üzere edebiyat ve kültür konferansJan tertib etmJştir. Bu seri konferanslardan 3 iincüsü dün verilmiş ve mevzu oîarak Umumî Harbde genc yaşta ölen Alain Fournier'nin bir romanı ele alınmıştır, Konferansta basta Maarif Vekili Hasan Âli Yücel olduğu halde seçkin bir kalabalık hazır bulunmuştur. ;HIIIIIIIIİIIMIıırııı Bombardımanı = Şark cephesinde (Şark ivpfiesî^] (Baştarafı 1 inci sahifede) taarruza hazırlanmaktadırlar. Japon üîehliğı (Baştarafı 1 inci sahifede) mî karargâhium bir tebliğinde şöyle deniyor: Dün sabah, gün dogarken 30 kadar düşman tayyaresi Bonin ve Otori «eski Wake> adalan arasında Marküs adas cenubunda görülmüşlerdir. Yapılan hava savaşında düşmanın 7 tayyaresi düşürülmüştür. Bir bina yanmış ve sekiz kişi ölmüştür. Ahnan tebliği Berlin 5 (a.a.) Alman orduları Başkumandan'uğı tarafmdan neşrediien tebliğde bilhassa kaydedildiğine göre, Donetz kesiminde cereyan eden şiddetİİ muharebeler neticesinde düşmanın tankların ysrdımile ysptığı yeni taarruzlar geri püskürtülmüştür. Şark cephesinin diğer keslmlerinde düşman yaptığı bir çok neticesiz taarruzlar esnasmda ağır ve kanlı kayıblara uğraırıştır. Leningrad muhasara cephesinde ağır topçu kuvvetlerimiz Kronstat'ın askerî tesislerini müessir surette bombardıman etmişlerdir. Alman hava kuvvetlerine mensub mühim teşkiller kara muharebelerine yardım ve Sovyet demiryo'.u nakliyatının tahribine devam etmişlerdir. Bir muhrible bir topçeker bahnldı Tokyo 5 (a.a.) İmparatorluk umumi karargâhının tebliği: Cava cenubunda Hind Okyanusunda hareket yapan Japon kuvvetleri 2 martta Thilachfip acığmda 905 tonilâtoluk İngiliz Stranghold torpido muhribini ve 3 martta 1270 tonilâtoluk Asheville Amerika topçekerini batırmışlardır. Japon ku\"i"et!eri hiç bir zarara uğramamışlardır. Tokyoda hava tehlikesi işareti ömer Rıza DOĞRUL Millî Piyangonun 7 mart çekilişi Millî Piyangonun 7 mart çekilişi cumartesi günü saat cm beşte Ankarada Sergievi binasında yapılacaktır. Teknik bazı sebeblerle bir müddet için Millî piyango çekilişlerinin radyo ile nakle dilmemesi kararlaştırümıştır. Bu yüzden 7 mart ve müteakıb çekiliş ^afhalan radyo İle nakledilemiyecek, ikramıye kazanan numaralar Ajans haberleri a Sen büyük bir aşk inkisarına uğrasmda neşredilecektir. ramışsm, dedi, neş'eli, sıhhatli bir kızsm. Lâkin hayatın içyüzünü anlamış olFatih Yardımsevenler gun insanlar gibi konuşuyorsun. Halbuki bizim yaşırr.ız dünyayı bir hayal cemiyetinin konseri Fatih kazası Yardımse\ erJer ceraiyeti sisi arkasuıdan en tatlı ve cazib renkmenfaatine 10''3'942 salı günü akşamı lerle görmeğe o kadar müsaid ki... Ne saat 20,30 da Münir Nureddin tarafın kadar uğraşsak kabil değil bu yaşta ve dan Çemberlitaş sinemasmda bir konser bu tecrübesizlikle hayaü tam rengile, verilecektir. Ayrıca Şehir Tiyatrosu ar hakikî şekli ve bütün vuzuhile göretistlerl tarafından bir temsil verilecektir. meyiz. Tabiî Insanlan da göründükleri Biletler sinema gişesinde satılmaktadır. şekil haricirde tanımamıza, içlerinden geçenleri, onlaruı bütün hususiyetlerini lâyıkile ayırd etmemize imkân yoktur. Istırab bizim yaşımız için değil. Bizier ağlarken gülen mart havasma benzeriz. Ke istediğimizi, neyin hasretile kıvrandığımızı ve neyi beklediğimizi vazıh olarak bilemeyiz. Bir gün biri hoşumuza gider, geceleri yatağımıza girer girmez İstanbulun lüks müesseselerinde onu düşünmeğe koyuluruz. Yeryüzünün çalışmakta olan maruf 25 ecnebi en seçkin vasıflarile onu süsler; ona caz san'atkânndan mürekkeb genc kalblerimizin taze duygu'.arını vebüyük bir orkestra tarafından 8 ririz. Artık varlığımıza hükmeden tek mart pazar günü saat 14 te bir kuvvet odur. Bizim onda, onu değil de konser verilecektir. Maksimin büsevgiyi sevdiğimizi anlıyamajaz ki... Bir yük salonlannda, Yardımsevenler an olur, ondan daha üstününe rastlacemiyeti menfaatine verilecek olan rız. Bir şimşek hızile ikisinin arasında bu konser, yeni parçalar ilâvesile bir ölçü yapar ve neticede ilki hakkmzenginleştirilmiştir. da zalim olmakta bir saniye bile teBu büyük konserin son derece reddüd etmeyiz. Eski beğendiğimiz İnzevkli ve güzel olması için her türlü san gözümüzden düşer ve bir zamanhazırlıklar ikmal edilmiştir. lar onu düşünerek geçen gecelere, onu Sovyet tebliğleri Tokyo 5 (a.a.) İmparatorluk umuMoskova 5 (a.a.) Sovyet öğle teb mi kararşâhı. bu sabah Tokyoda ve diliği: ğer şehirlerde hava tehlike işareti ve4 mart gecesi kuvvetlerimiz faşist Al rildigini bildirmektedir. man kıt'alarına karşı faaliyetle hareBiraz sonra Japonya doğusunda deniz ketlerine devam etmişlerdir. üzer'nde" milliyetleri meçhul olduğu haMoskova 5 (a.a.) Sovyet gece teb ber verilen tayyarelerin Japon hava liği: kuv\'etlerine mensub bulunduklan gö4 mart günü kuvvetlerimiz düşmana rülmüştür. karşı anudane çarpışmalarına devam, ve cephenin bir çok kesimlerinde müteaddid meskun mahalleri işgal etmişlerdir. 3 martta hava savaşlarında 3 tayyare karşıkoyma ateşile bir Alman tayyaresi düşürülmüş ve hava alanlarında da on (Baştarafı 1 inci sahifede) dört düşman tayyaresi tahrib edilmiştir. haberleri Ayni günde 18 Alman tayyaresi tahrib yolar tarafmdan yayılan edilmiş bulunınaktadır. Biz aiu tayyare kat î olarak yalanlamıştır. Ayni mahfiller bu haberlerin kaynakaybettik. ğını Büyük Britanyanın istifade edebileLeningrad cephesinde 3 kasaba ceği bu Hindistan yoluna ilgisinde a n geri alındı yorlar. Moskova 5 (a.a.) Sovyet tebliği ekinde Rus kuvvetlerinin Leningrada Paris bombardımanını M. VVellcs tasvib ediyor doğru ileri hareket'.erinde daha üç kaVaşington 5 (a.a.) Dünkü basm saba geri aldıkları bildirilmektedir. Buralan Alman karşılık taarruzları püs. toplantısmda Hariciye Kazır muavini kürtüldükten sonra işgal edilmiştir. Al Sumner Welles, Alman harb gayreti hemanlardan zaptedilen toplar muharebe sabına Alman kontrolu altında çalışan meydamnda yüzden fazla ölü bırakan ve Fransız fabrikalarının bombardıman egeri çekilen düşman kuvvetlerine karşı dılmesinin tamamile meşru bir harb tedharekete geçirilmistir. Almanlar zayiat biri olduğunu söylemiştir. larına rağmen StarayaRussa cenubunMumaileyh, Alman kontrolu altında da çevrilmiş bulunan 16 ncı ordulanna bulunan bazı Fransız fabrikalarının Alhavadan malzeme ve eıda maddelerl man ordusu için harb malzemesi imal göndermek teşebbüsüne devam etmek ettiklerinin inkâr edilmez bir hakikat tedirler. olduğunu İlâve eylemiştır. Beyaz Rusyada Sovvet İleri hareketi Amiral Darlan Mareşala sonunda çete faaliyetleri ziyadeleşrrişizahat verdi tir. Alman geri hatları arkasmda her Vişi 5 (a.a.) D.N.B. Amiral Darlan gün vagonlar, köprüler ve taşıt kol'arı devamlı urette tahrib edilmektedir. Çe Vişi'ye döner dönmez Mareşal Peten tatelerden biri Sovyet kumandanlığile rafmdan kabul edilmiş ve kendisine Pamuhabere temini için Almanlardan zap ris sivil ahalisine yapılan İngiliz hücutettikleri bir radyo merkezini kullan mu hakkmda tafsilât vermiştir. Hükunıetle yakından teması olan Fransız mah makfadırlar. filleri bu taarruzun Merselkebir, Dakar, Marsilya ve Suriye taarruzları serisinin devamı olduğunu bildiriyorlar. Bu mahfiilerin fikrine göre, bu hareketten Londradaki dö Gol'cü mahfillerin büyük ölçüde mes'ul olmaları ihtimal dışmda buEdlrne 5 (Hususî) Bükreş elçimiz Sunmamaktadır. Hamdullah Suphi Tanrıöver. bugün saat ölenlerin cenaze merasîmi 16 da Bulgaristan yolu ile şehrimize geldl. Kapıkulede, Trakya Uraumî Müfettiş Vişi 5 (a.a.) Paris dolaylarmda İnvekili tarafından karşılanan elçi, bir giliz bombardımanından ölenlerin cenasaat dinlsndikten sonra İstanbula ha zeleri her mahallede cumartesi günü 1 ayrı ayrı kaldırılacr.ktır. Bu mahalleler rek; etti. İssy. Videnenef ve Boulogne'dur. Dinî âyin Notre Dame kilisesinde yapılacaktır. Dün gece Boulogne'da yeniden 30 ölü bulunmuştur. Ankara 5 (a a.) İcra Vekilleri HeFransız gazetelerinin neşriyah yeti. bugün Başvekillikte saat 15.30 da Vişi 5 (a.a.) Parise yapılan İngiliz Başvekil Dr Refik Saydamın başkanlıhücumu hakkında Fransız efkârıumuğında mutad tcplantısım yapmıştır. miyesinde baştan başa hüküm süren İnfial işgal altında bulunmıyan toprakTürk vatandaşlığma lardaki basında da kendini göstermekalmanlar tedir. Ankara 5 (Telefonla) Yabancı Gazeteler. bu hareketi İngiüzlerin yeni memleketlerden iltica ve göç suret.le bir hürrr.etsizliği diye vasıflandırmakta yurdumuza gelmiş olan 1433 millettaşı ve bu taarruzun önceden düşünülerek yapılmış olması keyfiyetine dikkati çekmız Türk vatandaşlığma alındı. mektedir. Amasyada zelzele Le Moniteur gazetesi, Rhur bölgesinAmasya 5 (a.a.) Dün gece saat deki askerî hedeflere dokunmaktansa 20.20 de şetrimizde üç saniye süren şid Paris varoşlarını bombalamanın daha detli bir yer sarsıntısı olmuştur. Hasar kolay olduğunu istihzalı bir İfade İle yazıyor. , yoktur. Fransa. Amerika ile bozuşuyor Bükreş elçimiz geliyor Icra Vekilleri Heyeti top'andı General bize, karşı taraftaki Sovyet ordularının 28 İlkteşrinde tespit edilmiş olan piyade, zırhlı ve süvari tümenlerinin miktarlarını söyledi. Bu izahata göre Rusların, cepheye soktukları tümen yekununun, teşkilât olarak, yarısmı kaybetükleri anlaşılıyordu. Fakat artakalan Sovyet tümenlerinin insan mevcudları iki binden altı bine kadar değiştiğinden yani hemen hepsi zayıf ve hatta bazıları hemen hiç mertebesine indiklerinden cephede mevcud umum Sovyet kuvvetleri hakikî 6070 piyade ve 13 süvari tümenile 12 kadar zırhlı tugaya yani ceman bir küsur milyon muhariblik bir orduya muadil bulunuyordu. Ruslar cepheye soktukları insan, Almanyanın A\rupa kıt'asında isgal silâh ve malzeme mecmuunun dörtte üettiği yerlerden harb için de istifade etçünü ölü ve esir olarak kaybetmişlermekte olduğunu bütün dünya takdir di. ve teslim ediyor. Bu meyanda bir FranGenerali ziyaretimiz tabiatile kısa olsız otomobil fabrikasına da harbde işine yarıyacak eşya yaptırmakta olması ihti muştu. Bizi kendisi bizzat Mareşal mal haricinde değildir. Nitekim binierre Bravhiç'e götüreceğinden beraber çıktık. Fransız işçisinin kenHiliklerinden Al Ormanm içindeki siyah katranlı yoldan : manyaya giderek orada iş ara^ıklarını. yaya olarak dört beş dak ka yürüdük ve iş bularak çalıştıklannı. hatta hunlann Feldmareşa! Bravhiç'in bulunduğu baBerlin böljesinde toplananlannm meş rakaya geldik. Fakat oraya giderken hur Tier Garten ormanı içindeki bir hi mevcud vakitten bilistifade, karargâh nayı kendilerine kulüb ittihaz etmiş bu için yapılan kurganı bize göstermişti. londuklannı bir İsviçre gazetesinde oku Betondan yapıh olan bu kurgan esas itimuştuk. Acaba İngiltere bunlan yeni mi barile yerin üstünde inşa edilm'.ş bir haber aldı? Sonra Parisin bombardıma sığınaktı. Tavam uçak bombalanna nı Fransız fcçilerinin Alman siparişleri mukavemet edecek surette idi. MuhteUf üzerinde çalışmalannı men'e kifayet hölmelerl olup kâfi ziyası da vardı. Faeder mi? kat gaze karşı lâstik veya keçeli kapılaBu sualleri sormaktan maksadımız rı ve yahud elektrik motörlü hava çekParis bombardımanmın İngiltereye ya me alet ve boruları yoktu. Yalnız bu sırıyacak amelî neticeleri şüpheli ve her ğmağın plânmı çizen mühendisin kapınm halde mahdud olduğu halde hâdisenin yanında bir hafif makinelitüfeğe mahsus siyasî tesirinin o meşkuk neticelere nis["*] Bundan evvelki yazılar 11, 12, petie kat kat üstün bir vahameti haiz 14, 15, 17, 18. 21, 22, 26. 27, 28 ikmciolmasmdandır. Bu türlü hareketlerle Ingilterenin dünkü müüefiki Fransayı teşrin ve 1, 4, 5. 8, 10. 12, 13, 17, 18, bütün bütün kaybetmesinden vc hatta 22. 25. 27. 29 birincikânun. 3. 6. 8, 10. bir gün bu memleketin dahi kenrîi aley 13. 16, 18. 21. 25. 27, 30 ikincikânun, 5. Iıinde ayaklandığmı görmcsinden kor 7, 12, 18, 20, 24. 27 şubat ve 3, 5 mart kulur. Vişi Paris bombardımanında ö tarihli sayılarımızda çıkmıştır. lenlerin cenaze RÜnlerini millî matem günü yapmağa karar vermiştir. Ingilterenin, Avrupa kıt'asmdan alâkasmı büün bütün kesmeğe karar vermedikçe Fransayı idare etmek mecburiyetinde Londra 5 (a.a.) Yeni Harbiye Nazırı olduğuna aid kanaatimizi aynen muhaaza ediyoruz. Bu itibprla Parisin bom Sir James Grıgg, İngiliz ordusu kadroardımanı. Fransayı İngiltereden uıak larında derhal cezrl bir tasfiye yapılaaştıran hâdiseiere inzımam. eden ypni cağını söylemiştir. Bir modern ordu şefi için elzem olan bedenî kabiliyete, şahsî e büyük bir hata olmuştur. prestij ve fikir canlıhğından mahrum YUNUS NADİ olan bütün şefler uzaklaştırılacaktır. Yaşları en çok 45 olan yarbay rütbesine kadar bütün subaylar muayeneye tfi.bi tutulacaktır. İcab ederse bu subaylar sıhhî muıyeneye de sevkedileceklerdir. Aksi takdırde bu subayların akibeti şefleri tarafınrtr.n verilecek raporlarla (Baştarafı 1 inci sahifede) taayjün edecekür. etleri iki gün zarfında tespit edilmiî ve Subaylar üç sınıfa aynlacaktır: arkadaşları yakalanmışlardır. Bunlar da 1 Şimdiki mevkilerini muhafaza eYugoslavyada doğmuş, büyümüş, oradebilecek olanlar. arda komünist olmuş ve son senelerrle 2 Daha az faal bir hizmete naklemuhacir sıfatile j'urdumuza gelip vatandilmeleri icab edenler. daşhğımıza girmiş kimselerdir. 3 Sivil hayata iade edilecek olanlar 3 Yakalanan suç ortaklarınm ifadeerine göre Ankara ve Istanbulda hüviLondraya gelen Amerikan etlerî tespit edilen bazı ecnebilerin, kuvvetleri bunlan yabancı bir devlete mensub iki Londra 5 (a.a.) Amerikan askeri zata karşı suikasda hazırladıkları öğreilmijtir. Bu ecnebiler hakkmda da tah kuvvetlerınden mürekkeb kıfalar dün Londraya varmışlardır. kikat yapılmaktadır. 4 Ankaradaki suikasdın Almanya Amerikan tersaneleri günde üyük elçisi von Papen'e müteveccih oliki gemi yapacak duğu anlaşılmaktadır. Vaşington 5 (a.a.) Bahriye encü5 T?hkikata devam meni reis muavini Tuğamiral Vicery şöyle demiştir: « Amerika deniz tezgâhlan şimdi günde bir gemi yapmaktadır. Yazın günde iki gemi çıkaracaklardır.> Mumaileyh, sene sonundan e\Tel ve bütün 1943 senesinde Amerika deniz tezgâhlarmm, malzeme süra:le ve vaktinde yetişmek ve iş grevlerle kesilmemek şar. tile günde üç gemi yapacaklarını ilâve etmiş ve Liberte tipindeki gemilerin halen 105 günde yapıldıklarını bildirmiştir. (Başmakaleden devam) sada hiç umulmadık nagehani bir felâketin ıstırab ve mihnetile, bütün dünyada ise büyük bir hayretle karşılanmış ve bu bombardımanın 600 Fransızı öldürüp 1000 kadarını yaralamış olması da hâdisenin ehemmiyetini katmerleştivmiştir. Fransız kajnaklarının verdiği malumat bombardımanın meşhur Sevr çini fabrikasile Rodin müzesinde tahribler lıusule geürdiğini bildiriyor. Bombardıman, İngiliz kaynaklarınm^dediği gibi Renault (Reno) otomobil fabrikasına tevcih olunmuş olsa bile Pariste bir fabrika ile bu şehri dolduran tarihî veya bediî eseıleri ayırd etmeğe imkân olmadığı için böyle bir ateşlj hücum neticesinde elbette bir çok kı>Tnet!erin yaralanmaması imkânsız olurdu. Nitekim işte olan da budur. Hatta Alman kaynaklannm verdiği haberler arasında işgal kuvvetlerinin temizlenmesine yardım ettikleri enkazdan bahsolunurken «yıkılan apartımanlann» zikredilmesi şehrin mahalleleri içine de bombalar düşmüs olduğunu gösteriyor. ki bu da pek tabüdir. Çünkü nişan alarak ateş eden sabit toplann mermileri belli bir istikamet takib ettiği halde saniyede on kilometre yer değişlirmek suretile mütemadi hareket halinde bulunan uçaklann mermileri çok kere hedeften kilometrelerce uzak ycrlere düşebilir. İnçiliz uçaklan Paris üzerine tevcih ettikleri bombardımanda şehri korumak gibi bir kaygıyı da gözönünde bulundurmamış olduklan takdirde, ki zaten onlardan böyle bir kaygı beklemek hem abes, hem imkânsız birşey istemek olur, nericenin güzel Paris için ister istemez kanlı bir felâket olmasmın elbette önüne geçilemezdi. GÖRDÜKLERİM Mareşal Brauchich'le ilk mülâkatımız (Baştarafı 1 inci sahifede) beraber küçüktü. Generalle dün gaee tamşmıştık. Bizi büyük bir nezaket ve tevazula kabul etti. Onun vazifesi keşif, esirlerin isticvabı ve saire suretlerîe düşmana dair elde edilen malumatı kıymetlendırmek ve bu suretle düşmanın bergünkü vaziyetini tespit edip icab edenlere vermekti. Kararlarla hareket emirleri bu generalin kumanda ve İdare ettiği servisin verdiği malumata dayanacağından, onun vazifesi tabiatile ehemmiyetli idi. bir mazgal yapmağı unutmaması hepimizi güldürmüştü. Mühendis, demek oluyor ki, en son bir ihtimal olarak düşmanın bu sığınağm önüne gelebilmesi imkân ve ihtimalini de düşünmüştür. General bizi, Mareşal Bravhiç'in barakasına ve içine gene emir zabitinin bürosu olan bir antişambrdan girilen odasına kadar götürüp takdim etti. Umum Alman kara ordulan başkomutanı 60 yaşında sevimli, mütevazı fakat ağır bir adamdı. Boyu orta ve başı ensesine biraz gömülü idi. Yüzünden ve haMnden akan bir sempati ile bize yerler gösterdi ve yakınma oturttu. Gerek Generaün ve gerek Mareşaîın odaları sade mobilyeli idiler. Yani birer rahat kanape ile ikişer koltuklan, bir yazı masası, sandalye ve alçak sigara masalan vardı. Mareşal yalnız şark cephesindeki Alman kara ordularmın değil, a\Tii zamanda diğer cephelerdeki Alman kara ordularının da başkumandanı idi. Bizi kendisine takdim eden General. 3ravhiç karargâhının bizim tabirle istihbarat işleri şefiydi. Fakat istihbarat tabiri onun servisinin vazifeslni hem izaha kâfi gelemez ve hem de tamamile uymaz, çünkü vazifesi haber almaktan ziyade gelcn haberleri işlemek ve kıymetlendirmektir. Onun için Almanlar, karargâhlann bu servislerine pek doğru olarak düşmanın vaziyetini tespitle meşgul büro adını vermektedirler. (Baştarafı 1 inci sahifede) söylenebilir. Bu suretle kıt'alarımızın kahramanca mukavemetme rağmen Japonlar bir kaç yeri işgale muvaffak olmuşlardır. Düşmanın kat'l olarak hava hâkimiyeti muvaffakıyetlerine yardım etmektedir. Solo ile şarkî Cavanın diğer Bodjonegoro gibi bazı yerleri düşmanın eline düşmüştür. Garbî Cavada düşman, kıfa lanmız tarafından tahliye edilen Kravang, Poervakarta ve Tangerang'ı işgal etmiştir. I Bandoeng'e karşı kıskaç hareketi Bandoeng 5 (a.a.) Japonlar ayni zamanda batı cihetinden ve İfcdramayudan ilerliyen kuvvetlerle Bandoeng'a karşı bir kıskaç hareketi hazırlamaktadırlar. Japonlar ayni zamanda Batavyayı işgaie ve bu suretle Cavanın batısmdski Holanda kuvvetlerine karşı şehrin yolunu kesmeğe çalışmaktadırlar. Adaya Japonlar yeniden asker çıkardılar Bandoeng 5 (a.a.) Salâhiyetli bir kaynaktan haber verildiğine göre, J a ponlar, Cavanın batısına yeniden asker çıkarmışlardır. Ve burada şiddetll bir muharebe cereyan etmektedir. Holandalılar şiddetle mukabil taarruza geçmekte iseler de Japonlar, sayı bakımmdan kat kat üstündürler. ÇanKayŞek Çine döndii Çungking 5 (a.a.) ç a n . Kay Şek, bugün buraya gelmiştir. Hindistanı ziyaret ettikren sonra Çine döneceği bundan 10 gün evvel haber verilmiştl. Fakat kendisi müteaddid merkezleri ziyaret etmiştir. Felemenk kumandanlıklarında değişiklikler Londra 5 (a.a ) Felemenk HİnJistanı kuvvetleri kumandanlığının General Ter Poorten'e devredildiği bilduilıyor. Kontramiral vazifesi gören Vansta veren deniz kuvvetlerine kumanda edeMareşal Bravhiç hayret edilecek bir ha cektir. fıza ve itina ile bize cephenin nerelerine Amiral Helfrich hususî bir vazifeye gidip nerelerini gördüğümüzü sıra ile tayin edilmiştir. tekrar etti. Kınmdaki muharebeleri Bütün kumandanlara sonuna kadar gördüğümüzden ve hatta bir esirler kam dövüşmek için talimat verilmiştir. pına uğradığımızdan bahsetti. Ruslardan Rangon'a doğru Japonlar ilerlîyor, alınan yerler ahalisinden bahsederek Ingilizler çeküiyor bunların Almanlan bir kurtarıcı telâkki Londra 5 (a.a.) Japonlar şımdl etmekte ve onları o suretle karşılamakta Rangon'a 100 kilometreden az bir mesaolduklarını söyledi. Bundan sonra Al feye gelmişlerdir. Japon kuvvetleri bir manların Rus ordularına karşı tatbik darbe ile Sittang ırmağındaki İngihz ettikleri imha muharebelerinde takib o hattını dehnişler ve Pegu'dan 24 kilolunan strateji usullerinden bahsetti. Ki metre mesafede bulunan Vav kasabasına yefte Alman ordulan iki ileri çıkmış kadar 29 kilometre İlerlemişlerdir. Pekanaddan, Biyalistokta ise düz bir cep gu Birmanya yolu üzerinde demiryoluheden düşmanı sanp imhaya muvaffak nun ayrılma merkezldir. olmuşlardı. Vaziyet karışıktır. Fakat yalnız devHarita üzerinde vaziyeti bize bizzat riye ve keşif kuvvetlerinin Vav'dakl JaFührer izah lutfunda bulunacağmdan pon kuvvetlerile temasa girdiklerlnhı bildirilmiş olmasına göre bu haber, ana Mareşal sadece bunlan anlatmıştı. Oradan gene arabalarla ve bir büyük kuvvetlerimizin Sittang ırmağmın batı otodrezin vagonile Führerin karar^âhı kıyı=ma ve ırmağm aşağı mecrasma çcna yollandık. Bu da bir ormanda fakat kildiklerini göstermektedir. avhif kn'firgâhmın epey uzak b!r mesafesinde idi. H E. FRvt' ET Filipinlerde bir Japon gemisi batınldı Vaşington 5 (a.a.) Tebliğ: Filipinlerde, Sübik körfezinde Amerika hava kuvvetleri tarafından yapılan bir hava baskını esnasmda 12 bin tonilâtoluk bir Japon gemisi batırılmıştır. Bundan evvel de bildirildiği gibi batırılan İki J a pon gemisi Mac Arthur kuvvetleri tarafından düşmana verdirilen gemi zayiaü yekununu 30 bin tonilâtoya yükseltmektedir. İngiliz ordusunda cezrî tasfiye yapılacak İthalât esyası (Baştarafı linci sahifede) yüzde 15 tir. Kahveye menşeinden yüzde 4, ara memleketlerden yüzde 4, toptancıya 5 ve perakendeciye yüzde sekizdir. Çuval, kanaviçe ve jüt maddeler: İthalâtçı yüzde 25, ara memleketlerden yüzde 20. toptancı 5, perakendeci 15 tir. Deri ve kösele: İthalâtçı akreditifli yüzde 20. akreditifsiz yüzde 15, işlenmiş deri ve kb'seleîer akreditifli 30, akreditifsiz yüzde 20 dir. Kâğıd ve mukavva; Ailumum sargılık kâğıdlar gri, sarı mukavvalar ve gazete kâğıdı için ithalâtçıya yüzde 20, toptancıya yüzde 5 ve perakendeciye yüzde 20 kâr verilecektir. Diğer kâğıdlar ithalâtçısına yüzde 25, toptancıya yüzde 10, perskendeciye yüzde 30 verüecektir. Bu taleblerin toptancı kân yüzde 10, perakendeci için yüzde 20 dir. Şubat ayında Japonlar en az 32 gemi kaybettiler Ankaradaki bomba hâdisesî aydmlandı Londra 5 (a.a.) Londrada Sgrenlldiğine göre, şubat ayı içinde Uzakşarkta, aralarmda kruvazör, torpido muhribi, denizaltı ve nakliye gemisi de bulunmak üzere her clnsten en aşagı 33 Japon gemisi İngiliz. Avustralya ve Holanda tayyareleri tarafmdan ya batınlmış, ya yakılmış veya hasara ugratılmıştır. Amerikan tajTarelerinin yaptığı hasar hakkmda hâlâ malumat yoktur. Bu vaziyette Japon kayıblan her halde yukanda gösterilen miktardan çok daha yüksek olacaktır. I Almanların maneviyatı gittikçe zayıflıyormuş! Alman hududu 5 (a.a.) Röyter: Rio konferansından sonra Almanyadan uzaklaşan cenubi Amerikalılar nezdinde yapılan tahkikler. Almanya dahilî durumu hakkında istifadeli ve inanılır malu. mat almak imkâmnı vermiştir. Bu haberler, Alman halkmın maneviyatmın gittikçe zayıflamakta ve mahrumiyetlerin çoğalmakta olduğuna aid bitaraf memleketlerden gelen haberleri teyid etmektedir. Alman zaferlerinin birbirini takib etmesine rağmen Berlinde halkın yüzde altmışı harbin mes'ud bir neticeye varacağma emniyet etmemekte ve Almanyanın muharebeyi kaybettiğini sanmaktadır. Alman milleti bütün ümidini bir anlaşma barışma dayamaktadır. Ona âşıktım. Yüzüne bakamazdım. Daina arkada ve en uzakta dururdum. İçimde o zaman ne olduğunu anhvamadığım bir şeyler kaynardı. Ağlamak, hattâ öimek İsterdim. Onu din!ed;ğim ve gördüğüm zamanlsrda fakirlİğiır.İ7.i, evimizin zavallı halini, aç ve ışıksız uyumağa mahkum olduğıtmuz bir sürü ıstırab gecesini unuturdum. İki yıl, o, töyle karşıdan karşıya, fakat İçten içe çok derin, çok gönüilü bir şekilde benim güneşim, ümidim. maddi acılarımı dindiren tesellim oldu. Sonra?!. Mektebden çıktıktan sonra onu bir daha görmedim. Gizli gizli ağlardım. Hattâ kendimi kuyuya atmak istediğim karanhk dakikalarım çok oldu. Fakat bir gün unuttum. Nasıl. ne suretle unuttun Feriha? Bir başkasma âşık olarak. Bu da evli, barklı, çoluğa çocuğa karışmış kocaman bir adamdı. Bir hükumet doktoru.. Kendimi tutamadim. Gülmeğe başladım. O da güldü Hem de derinliklerinde kırıkhk olmıyan, gayet pürüzsüz bir gülüşle.. Şehir Tiyatrosu temsilleri Tepcbaşı DRAM Kısmında Bu aksam saat 20.30 da P A R A İstiklâl caddesi KOMEDİ kısmmda Bu akşam saat 20.30 da ÖKSE VE SÜKSE Teşekkür Ağır bir şekilde hasta olan annemln hastaneye yatmasmda göstermiş olduğu in.anl lutuftan dolayı Haseki hastanesi Sertabibi sayın Bay Nazmi Selcene ve tedavisini büyük bir ihtimam ve şefkatle yapan ve başaran sayın Bay Ordiaaryüs Profesör Âkil Muhtar özdeme ve diğer profesör, doçent ve asistan arkadaşlarına ve hemşire Bayan Patma ile diğer hastabakıcılara sonsuz şükranlarımın iblâğına muhterem gazetenizin tavassutunu rica ederim. Beyazıd Nahiye Müdürü Celâl Balkanü * * * Vakitsiz vefatile bizleri pek çok mütesfair eden sevgili kızımız Tıb Pakültesi müdavimlerinden Rejin İziselin gerek cenaze merasiminde bulunmak ve gerek mektub ve telgraf göndermek suretile bizleri teselli eden akraba ve dostlarımıza sonsuz teşekkürlerimizin iblâğına muhterem gazetenizin tavassutunu rica ederiz. Samuel tzisel ailesi Cenaze servisi Moskoviç Zavallı zevc ve babamız TOMAS REİ?7AN'ın ölümü hasebile bizzat cenazesine iştirak etmiş veya beyani taziyet lutfunda bulunmuş olan bütün akraba ve dostlanmıza ayrı ayn teşekküre teessürümüz mâni bulunduğundan en samimi teşekkürlerimizin iblâğına sayın gazetenizin tavassutunu rica ederiz. Dul Bayan Santuht Reisyan ve çocuklan Bay ve Bayan Vahak Parseğyan PERİ n edir? Yazan: Mükerrem Kâmil bu hayal ederek yaşan..n zamana esef ederiz ve bu yüzden hatta kendimizi aptal bile bulduğumuz zamanlar olur. Severken, yahud sevdiğimizi zannederken şüphesiz samimiyizdir. Sevdiğimizi ölünciye kadar seveceğimizi kendi ksndimize defalarca tekrarlar, bu aşka bütün varhğımızla bağlanmak isteriz. Vefamıza, ona malik olamazsak hatta ölebileceğimize İnanırız. Lâkin bunlar genc gönüllerimizin samimî ve masum yalanlarıdır. Hiç birine bel bağlanamaz. Onu hayretle dinliyordum: No. 23 Büyük caz konseri Hiç de maceraya düşkün, hafif yoksulluğu yakından tanırım. Işıksız gecelerde hazırlanamıy3n vazifelerin, ça ruhlu bir kız gibi görümnüyorsun. Şu Lşılamıyan derslerin üzüntüsünü, fır halde müthiş artistsin. Yahud burada tınalarm zorile sarsılan küçücük bir çok uslu duruyorsun. evde soğuktan titremenin ne demek o Sen bu gün pek asabisin. Ssna duğunu iyi bilirim. Seninle aramızda gücenmeğe, kırılmağa muktedir oîsam başdöndürücü farklar var Seniha. bu hücumundan sonra yüzüne bile bakmazdım. Fakat başladım, bitireceğim. Sen hayatının en güzel devresini, Ne artistim, ne de hercai rulhu bir kız, çocukluk denilen o müstesna âlemi bü bir maceraperest... Sadece fazla hisli ve tün hususiyetile yaşamış mes'ud bir ln hayali oldukça geniş bir kızım. Hem sansın. Güzel oyuncakl?rın, nadide ye benim sevgi diye isimlendirdiğim seymişlerin, şahane gezintilerin tadmı çı ler haddizatında o kadar basit. o kadar Yaşını bsşını ahnış insanlar gibi karmışsın. Yok ve hayır kelimelerinin oyuncak kabüinden şeyler ki... Bak, konuşuyorsun! demekten kendimı ala arkasmdaki o karanhk ve acı dünyajı anlatayım da sen öğren... madım. sana tanıtmamağa çalışmışlar. Ayni şeBirincisi daha İlk mektebde İken u Belki, dedi, ve buna hayret ctme kilde hiç bir şeyin mahrumiyetini his zaktan uzağa, karşıdan karşıya sevdimelisin Senihacığım, diye devam etti, setmeden lise tahsilini yapmışsın Bu ğim bir öğretnıen... Beşinci smıf öğretçünkü ben senin gibi değilim. arada sevmişsin Senihacığım. Dur, İs meni. Ben o zaman dördüncü sınıfta Yani? yan etme. Sevgi korkunc ve iğrenc bir İdim. O güzel piyano çalardı. Bazı Evet, ben senin gibi refahh bir ha şey değildir ki, bunu üs'.üne kondunna derslerde iki sınıfı da birleş'.irerek bîyat içinde yetişen nazlı bir kız degi'iin mak için titiz davranıyorsun. Ben de zim musikiyi de o yapardı. Güzel parBen fakir bir aile İçinde büyümekten sevdim. Hem de kaç defa, hem de na çalar çalar, bazan da gayet tatlı sesile gelen bir olgunluğa sahibün. Ben açhğı, kadar çok« halk şarkıları söylerdi. Ölüm Maruf tüccarlardan Ahmed Otuzbiroğlunun eşi Afet Otuzbiroğlu vefat etmiştir. Cenazesi bugün Bakırköy caml» Bu defa sevdieim şey, ne onun lyi inde öğle namazını müteakıb defnedilelik yapan, babamı ölümden kurtaran cektir •büyük elleri, ne de yıpranmış yüzüydü. j Bakırköy Sakızağacı Taşhan (Arkaa rar) [ caddesi No. 7Q

Bu sayıdan diğer sayfalar: