15 Mayîs 1941 CUMHURÎYET Bütçe Encümeninde Fransanm kabul ettiği metalib! işi'deıı bildirildiğine göre Mareşal Peten'in riyaseti altında toplanan Fransız kabinesi. Her Hitler'in Amiral Darlan'la japtığı konuşmalarda Fransadan istediği şeyleri ittîfakla kabııle karar vermişür. Fakat bu metalibin neden ibaret olduğu tasrih edilrnediği gibi bunlann mukabilinde temin olunan imtiyjzlaruı mahiyeti de bildirilmemekte, bunlarm zamanla hissolunması ve anlaşılması beklenmektedir. Her Hilleı'le Amiral Darlan arasmda japılan yeni anlaşmalarm gizli tutulması, bunlaruı Fransız halkına büdirilttıesinden, yahud harice aksetirilmesinden endişc edildiğini de ifade cdebilir. Acaba bu anlasmalar, Fransanm Almanyaya bir takım askerî mahiyette yardunlar yapmayı mı kabnl ediyor? Bu takdirde, Fransa eski raüttefiki olan İngiltereye karsı aşağı yukan muharib bir vaziyet alnıak yolunu tutmuş olur ve bu Vaziyet onun yalnız İngiltere tarafından değil, Anıerika tarafından da fena bir muamelc görır.esine sebebiyet verir. Nilekim Alnıanların kiiçük hücum botlan Fransadan geçirerek Akdenize çıkardıklarına dair jayılan şayialar, Fransanm Almanyaya askerî mahiyette yardımlarda bulunmağa başladığını hissettirmiş ve anlaşılan Amerikanın Vişi'deki sefiri Amiral Leahy de bu çeşid hareketlerin doğuracağı valıim ihtilâtlar hakkmda Vişi hükumetine ihtarlarda bulunmuştur. Gerçi Alraanyanm bugünkü vaâyeti Fransaya istediğini yaptırmasma müsa«. iddir ve Alnıanya dilediği takdirde biitün Fransayı işgal edebilecek kudrettedir. Fakat buna rağmen Fransanm bir takım imtiyazlar mnkabilinde Almanyaya büsbütün teslim olması beklenmiyordu. Yapılaıı anlaçrtıalann hakikî mahiyeti malum olmadığı için bu yolda yürütülecek biitün miitalealann tahmin hududunu aşmıjacaği muhakkaktır. Fakat bu tahminler, Alman siyasetinin inkişafına ve bu siyasetin gnzettiği hedeflerc istinad ediyor. Almanyanm lakib ettiği sîyaset, İngilterenin Avrupa kıt'asile alâkasım kesmek ve biitün Avrupa kıt'asnıda .yeni nizamı» tatbik ederek İngiMereye yüklenmektlr. Bugün biitün Avnıpada tngiltere yaluz İspanyanm ncundaki Cebelüttarıkta nevcuddur ve Almanyanm bir hedefi bu niihira mcvkii de işgal ederek Akdeni;in ağzına bâkim olmak ve böylece Aklenİ7İn bn kapısını İngiltereye karşı •.eddetmektir. İspanya tekbasıni bu maceraya süriikenmek niyetinde olmadığını gösterdiği çin. Alnjanjanın yardımcı bir ordu ;öndererek onu İngiltere ile harbe sevtetmek istediği göze çarpıyor. Bu ordunnn Fransadan geçerek Ispan,aya gitmcsi lâzım. Acaba Fransa buna da r a a oldu mu? Şimalî Afrikadaki Alman ,ordusunu akviye için Fransanm Afrikadaki salillerindcn istifade etmek meselesi de ahis mevzuudur. Fransa bu yolda da llmanyaya kolaylık göstcrmeği kabul îttiyse bunun manası, Fransanm İngilereyi Akdcnîzden azaklaştirmağa yarhm etnıesidir. Fransanm bu hareketi onun kendi lsikbali bakımmdan neler hazırlayacakır? Vişi rîcali hprhalde bmra düsürunüş »lacaklardır ve bunun için yapılan anlaşmaların tezahüriinü beklemek lâarndır. Askeri vaziyet Hddisefer/Jrâsmd* Havadan sudan... avadan sudan görüselim. Böylelikle suya sabuna dokunmamış oluruz. (Çünkü yalniî suya dokunmak, suya sabuna dokunmak değildir.) Mayıs, güzel gidiyordu. Bir yağdı. bir açtı. Dıkça bir hava. Ne âlâ!.. Heıkes: Artık bahar geldi! diye sevindi Yalan da değil! Bahar geldi ama pek sulu geldi... Evvelki gün başlayan yağmurlar, dün dolu ile kanşık vahim şekil aldı. Yağmurdan kaçaniar doluya tutuldular... Canım sen de her şeyden şikâ\et edersin! diyeceksiniz. Göziinü seveyim! Yağmurdan da mı şikâyet etmiyeBm? Ya Cenabı Hakkm azametine dokunursa? Dokunmaz!.. Yağmura lâf etoıenin gunahı yoktur. Hem doğru düriist yağan yağmura kimin ne dediği var? BU zim şikâyetimiz doludandır kardeşim, rahmetten değil. Dolu olmasın da boş mu olsnn? Adanun. kafanın, cebin. cüzdanın, lâfın boşn bab tutulmaz da. neden yağmurun dolusuna itiraz edilir? Safsata yapıyorsun dostunj! Sen doluya tıırnlmamışsın. Dinle dc bir Bektasi fıkrası anlatayun.Bir faldr Bektasi akşam nevalesi olarak meyhaneden aldıgı yüz dirhem rakısile dergâha drinerken yolda doluya tutubnuş. (Hem yoğmurdan kaçaıken değil.) Birdenbire bastıran dohmun taneleri irileştikçe irileşmij ve Bektasi dervişi bir yere sığınmaya vakit bu!amadan bir iri dolu, şişesini kınp rakryı boşalrmıs. Şişenin kınlmasmdan pek münkeçir cbnuş olan Bektaçi önünden geçmekte olduğu kunduracınm örsünü yakalayıp havaya tutarak: Rakı şişesini ben de kıranm; kabadayı isen bunu kır da göreyim! diye meydan okumnş. Her dolunun fayda« vardrr, bu doludan başka... Canım! Bahar bu! Birau yaŞışt» olur. Her şeyden şikâyet etmesenc! Nasreddin Hocanm: Bahar havasına kimin ne dediği var? dediüi gibi bizim de bahar havasından şikâyetimiz yok. Fakat lâf aramızda savfiyedeyiz. Sayfiye yollarınm da aslı tıpkı Bektasi dervişi gibi toprak olduğu için su ile oynamaya pek gelmiyor, çamur oluyor. Çamnr iki şeyi yükseltir. Biri paça ve etekleri, diğfri şoförlerin burnunu... Biraz yağışk havada karşiyaka şoförleri çamurlu yollara müsteri almazlar. O zaman gavret dayı. ya düser. İşte hcp onun için fazla yağıştan şikâyet ediyorum. Yoksa bazılannın sandıklan gibi ahmak ıslitan yağıyor da ondan korktuğumdan değilf Maliye Vekili Fuad Ağralı, varidat cedvelleri hakkında encümene dün izahat verdi Ankara 14 (Telefonla) Yeni malî şekerden de kiloda 7 kuraş vergi alınayıl bütçesile alâkadar olarak Meclıse caktır. Ancak bu vergi 2 msanda yapüverlien varidat kanun lâyihalarının en mış olan on kuruş zammın içijiedir. cümendeki müzakereleri bugünlerde Bu zammın 7 kuruşu vergiye ayrılmakneticeîenecektir Encümen, Maliye Ve ta ve üç kuruşu da pancar fiatlarına korunması kili Fuad Ağrahdan da ahnan varidat zammedilerek müstahsilin cetvelleri ve ezcümle bazı vergilere ya için Şeker şirketine bırakılmıştır. Bu pılması mutasavver zamlar üzerlnde sebeble şeker fıatlanna yeniden zam izahat almıştır. Haber verildiğine göre, icrası mevzuubahs değildir. mmuMiMMmmımııııııııııııııııınnnıııııııpıııııııiHi > ' Almanyanm 1941 de yapacağı harbler Alrnanlar ne yapsalar. Büyük Britanyayı istilâ mecburiyetinden kurtulama zlar, bu da birinci derecede atlantik muharebesini kazanmaya teveffuk eder Almanypnın. ge çen 1İM041 kış mev siminde en son gayretlerini sarfederek ve bütün kuvvet kaynaklarmı kullanarak hazırlcndığı TLI biliyoruz. Gene Hitler'in ağzından duyarak biliyoruz ki, bu hazırlık münhasıran İngiltereyi bu sene mutlak yere vurmak içindir. Hıtler Büyük Britanyaya ilkbaharda muthış bir harb vadedıyordu. O, bu yü İngihz lnıparrtorluğunu Atlas Okyanusunda, Akdenizde, şimalî Afrıkada, Balkanlarda ve belki de Asyada şiddetie vurmayı tasarlamıştı. Filvaki İngiltere Baikanlardan, Süveyşten, Yakın doğudan ve Cebelüttarıktan çıkarılır, Hindistandaki va?iyeti sarsıhr ve üsteük Büyük Britanya adası şiddetU ve devamh bir denizaltı ablukası neticesinde aç ve malzemesiz bırakılabilirse mağlub olur; bu suretle, Almanya 1941 de ancak harbin yarısını kazanabilir. Vali muavinimiz de Iznik kaymakarnlığma tavin edildi Kaymakamlar araMillî Şefin smda yeni tayinler imzalı fotografları Emekli General Yazan: Ankara 14 (Telefonla) Anadoluhisan nahiyesi müdürti Arif Oyan Meriç kaymakamlıgına, Ege kaymakamı Rüştü Örer Kadirliye, Kadirli kayma j kamı Kadri Özkazancı Egeye. DörtyoJ kaymakamı Şevket Merzifona, Merzi fondan Hanıdi Kiper Dörtyola, Cey handan Suphi Aktay Safranboluya, Safranboludan adi Gidal Ceyhana, Kırşehir mektubculuğuna İnebolu kaymakamı Mithat Ural. Çiçekdagına Elbistan kaymakamı Baki Tankılıç, Hayraboluya. Hayraboludan Kâmran. Tarsusa, tznik kaymakamı Fahreddin Öna) Ayancıga, İstanbul Vali muartni Raşid Demirtaş İznik kaymakamlıgına, Ayancık kaymakamı Necatl Özlü Elbistan kaymakamlıgına, Maçka kaymakamı Reşad Yücel Gelibolu kajTnakamlığma, Nusaybin kaymakamı Mazhar Onut Mackaya, Mapavri nahiye mü dürii Hakkı GencoŞlu da Nusaybin kayrmkamüğına tayin edildiler. Dün Ankara Parti merkezine merasimle talik edildi Ankara 14 (a.a.) Bugün Cumhurij'at Halk Partisi Ankara merkez kazasımn Işıklar caddesindeki binasında aziz Millî Şefimizin hediye ettıkleri imzalı fotoğraflarının şeref mevkiine konulması merasimi vilâyet, nahiye idare heyetlerile ocak reislerinin ve diğer bir çok Partili davetlilerın huzurıle yapılmıstır. *** Ankara 14 (a a.i Bugün aldıgımız telgraflar Çanakkale, Bulanık, Seydışehir vilâyet ve kaza merkezlerinin Parti ve Halkevlerine Milli Şef İsmet İnonünün hediye ettikleri fotografüerin rr.erasimle konulmuş olduğunu bildirmektedir. H. Emir Erhilet Alman'ıar, bir taraftan bütün kış hazırlandıkları Atiantik muharebesine. Hitler'in bildirdiği gibi vaktinde yani llk baharda, aşikâr bir intizam ve sistem dairesinde başlarken diğer taraftan Balkanlarla şimalî Afrikaya uzanmaya başladılar. Biribirinden ayn ve uzak olan bu iki senıtte E'enlerle İngilizler muvaffak ve muzaffer mevkiinde idıler. Filvaki Elenler İtalvanlan Arnavudluk dağlarının içine doğru geri atarak manen de tefevuku ele almıs ve İngilizler İtalyanın bir çeyrek milyon kuvvetindeki doğu Libya ordusunu esir ve imha ederek Bingazi eyaletinl zaptetmiş bulunuyorlardı. Almanların, Balkanlarda, Macaristandan Eumanyaya ve buradan Bulgaryaya ilerlemeleri neticesi Yugoslavj'a ve Yunanistan tehlıkede idiler. Bu sebeble İngiltere, Mısır Libya hareket ordusunun büyük kısmını Yunanistana nakle mecbur kaldı. Bu suretle Bingazi eyaletinde ancak bir liva kadar İngiliz zırhlı kuvvetile pek az piyade k#lmıştı. Fakat İnniliz kumandanlığı yakın bir Alman İtaKan taarruzunu asla ümid etmiyordu. Çünkü İngiliz donanmasının Libya ile İtalva srasmdaki deniz yollanna tamamile hâkim olduğu farzolunuyordu. Bu düşünceler yanlış çıktı ve Almanlar bu hâdiseden istifade ederek küçük bir seferî motörlü kolordu ile takviye ettikleri yeni İtalyan Libya ordusunu Sirenaikanın geri plınmasına sevkettiler ve muvaff?k oldular. Ancak hn sefer. Mısır tehlikede kaldıŞmdan İnsilizler Yunanistana sevkettikleri, zaten kâfi olmıyan, kuvvelterden bir kısmını şimalî Afrikaya acelc geri getirdiler. Mütebaki kısım ise Sırb ve Yunan ordularile bırlikte Balkan yanmadasmda mağlub oldu. Almanlar da Balkan yarımadasım en cenubdaki Mataban burnuna kadar işgal ettiler. Ondan sonra Almp.nle.nn, hayrete değer bir surette ve İngiliz Akdeniz donanmasının mevcudiyeline rağmen şimalî Egede adadan adaya atlayarak Sakızı dahi zaptettıkleri görüldü. Onlarm burpdan Sisam. da sıçrayarak Seîânik ile İtalvanlann 12 adaları arasmda bir merdiven kurmk istemeleri de mümkündür Çünkü ancak bu suretle Suriyeye uzanmak ve Irak hareketlerine ciddi surette miidahale etmek kabildir. Fakat Suriye ve Iraka en iyi ve emin kara yo!u MısırSüveyş Filistin ü zerinden gider. Almanlar ise şimdi Sol iumda bulunduklarından bu yol, onlar icin en tabii, en kolay ve hatta en kısa Cindeki meydan muharebesi Akdenizde bir haftalık harekât İngiliz Amiralhğı, İtalyan iddialarmı tekzib ediyor Londra 14 (a*.) Bahriye Nezaret i n n tetliği. 6 ile 12 mayıs arasmda deniz kuv\etleri, merkezi Akdenizde faaliyette bulunmuşlardır. Yapılan harekât esnasında Bingazi iki defa bombardıman edilmiş, muhtelıf vapur kafileleri himaye edilmiçtir. Bu harekât esnpsmda iokuz düjman tayyaresi düşürülmüş, bir düşman ta\j'aresi de hasara uğratılmış ve ikı avcı tayyaremiz kaybolmuştur. Mutad veçhilc düşman tarafından ileri sürulen izam edıimiş iddıalar hilâfına, harb gemilerimizin hiç birine hiç bir zarar olmamı^tır. Bu suretle 6 ile 12 mayıs arasmda deniz kuvvetlerimiz, Akdenizde ceman 16 düşman tayyaresi düşürmüşler, C düşman tayyaresini de hasara uöratmıçlardır. Yüzbinlerce Japon ve Çin askeri çarpışıyor Şanghay 14 (a.a.) Dört Çin eyaletinde yüz binlerce Çin ve Japon askeri şiddetle çarpışmaktadır. Japon sozcüsunün beyanatına nazaran, Japonlar Şenking eyaletinde Şukl etrafmda toplanmış olan iki çin tümenine karşı taarruza geçmişlerdir. Çunking Çin mahfülerinde bu hareketlere büyük bir ehemmiyet verilmektedir, Çünkü geçenlerde Japon Başvekili Prens Konoye, Çin hâdisesini halletmek için bütün gayretlerini sarfedeceğini sövlemiştl Japonlar her cephede ve bilhassa cenubi Şansi'de muvaffak olacaklannı ve orada 200.000 Çmlinin etrafmda demir çemberin kapanmakta oldugunu beyan ediyorlar. Köy enstitülerînde askerlik dersi Ankara 14 (Telefonla) Köy enstitülerinin askerlik dersleri mümkün olan yerlerde muvazzaf subaylar, mümkün olmıyan yerlerde ise korkomutanlıklannca ehliyetleri tasdik edilmek şartüe emekli subaylar ve yahud d» Maarlf Vekftletince tayin edllecek subaylık vazifesi yapmış yedek subav lardan sivil ögretmenler tarafından verilecektir. M. Ruzveltin oğlu Yunan Kralına babasının mektubunu götürdü Kahire 14 (a. a ) Yüzbaşı James Ruzvelt, Giride yaptıgı kısa bir ziyaretten sonra Kahireye dönmüştür. James Ruz^•elt, Giridde Elenler Kralma, Reisicumhur Ruzveltin bir mektubunu tevdi etmiştir. öm«r Rıza DOĞRUL Bükreşte iki bomba pat'adı Bükreş 14 (a.a) Dün gece, küçük çapta iki bomba infilâkı vukua gelraiştir. Ayni zamanda vukua gelen bu infilâklann birisi. Bükreşin en büyük fci tabevinde. diğeri Ogdinea akşam gazetesi binasında olmuştur. Kitabevinin camekanlan krnlmıştır. Her ikl yerde de hasar vardır. Telefat olmamıştır. Bu infilâklar hakkında bir tahkikat açütnıştır. Silezyada bir maden kazası Rumen üniversiteleri kapanmıyacak Bükreş 14 (a a.) Rumanya üni versiteleri bugün kapanmıyacaktır. Talebeden bazısının yaptığı beyanat neticesinde bir çok tezahürcü tevktf edilmiştir. Polis, kaçmış olanlan takib eylemektedlr. Geçen cumartesl hâdisaleri neticesinde alınacağı evvelce bildirilmiş olan tedbirler hilâfına, derslere nor mal surette yeniden başlanacak ve talebe ocaklan ve lokantalan açık kalacaktır. Elbette benim... Başka kim olacak... Hdva, zehir! Hava, zehir... Remziye, Fikriyi mutfağa almıştı. Omuzlarından tuttu, gözterine baktı: Fikri, sen, bu günlerde güzelleşmişsm, ne oldun? Fikri. içten bir burkulusla giildü: Rahattayrm biraz... Kemziyenin soluk gözleri ışıklanmıştı: İş buldun mu? Fikri, göğsunü gererek: Hemen hemen. dedi. Genc kız, geniş bir chla, yerine oturdu: Aman, ne iş olursa olsun, tek aylck dunna da.. Fikri, kuvvetJe konuşuyordu: Bir kaç iş var. Aralarında, hani, şöyle bir seçme yapıyorum, anlıyorsun ya? Müşteri kızıştırmak kabilinden. Sesinin ahengine kendini kaptırmıştı. Mutfağı körkör aydırJatan lâmbamn sarı ışığma, yüz elli mumluk ampul gibi bakıyordu: Seni, kac gündenberi, ne aradım? Bemzıye, dolpun göğsünü, onun erkek göşsüne dayayEjak: Oh! diye inledi Ya, benitn, seni ne kadar aradığımı bilmezsin! Fikri, ona kucakladı: Berlin 14 (a.a.) Stefani ajansra Nevyork 14 (a.a.) Ünited Press adan: Silez>ada kâin Neurode kömür ma jansı bildiriyor: Yeni Amerikan avcı tayyaresi «Thunderunde vukua gelen bir grizu iştiali fazla neticesinde bir galeri yıkılmıştır. Bir çok derbolt> M, saatte 375 milden sürate maliktir. 8 mayısta Nevyorkta amele enkaz altmda kalmıştır. tecrübe edilmiştir. Bu tayyare seri haKonyada atletizm linde inşa edilmeğe elverişlidir ve bombardıman tavvarelerini 9.500 metre irmüsabakaları tıfalarda kovalamak üzere imal edılKonya 14 (a.a.) Dün burada yapı mektedir. lan ve alâka ile takib edılen atletizm müsabakalan neticesinde 100 metre îsveç bataryaları Alman tay> koşııda liseden Kemal Aksur birinci varelerine ate* actılar 800 metrede Kııleli lisesinden Cevad Stokholm 14 (a a.) İsveç hava dafi Yazıcıoğlu birinci, 1500 metrede gene bataryaları. dun. cenubl İsvecte SkaYazıcıoğlu birinci. ane evaletinde Limhamn istikametinde Uzun atlamada Kemal Aksur birinci uçmakta clan iki Alman tayyaresi 0 ' yüksek atlamada Kuleliden Nadi E zerine ateş açmışlardır. Alman tayya yüboğlu birinci. releri. geri dönmeğe mecbur edilmlştir Gülle atmada gene Eyüboflu birinci, Konvada bîr sergi disk atmada gene Eyüboğlu birinci olKonya 14 (a.a ) Aksam Kız San'at dular. Takım tasnifinde Kuleli 22 puvanla birinci, lisemiz 14 puvanla ikin okulunun tertib ettiği sergi dün açılmıstır. Yavrum benim... Çocuğum benim!. Genc kız, birden geri çekildi: Öf, kadın kokuyorsun! Fikri, göğsünü gere gere: Evet... dedı. Kart karı kokuyor. Gslatalı Şakir ağabey çok şükür... Onu, tepeden tırnağp süzen genc kız; hükmünü vermişti: Sana, iyi bakıyorlar... Fikri... Sen, ış bulana kadar buradan çıkma... Gene söz arası çıkışmaktan kendini alamamiştı: Fikri, çamaşırların, ev kokuyor! Elbette! Neden, elbette? Elbette, çünkü; evde yıkayorlar da anun için... Fikri, nezleli bir halde eve gelmişti. Bcğazı yanıyor, genzi gıcıklanıyordu: Hava; çok soğuk' Yeni süeterın çoV güzel! Şakir ağabeyip hediyesi... Şakir ağabey doğrusu, sana ağabevlik değil analık etti, bu sırada... Fikri, çocukça sövleyip gülmüştü: Bir ihtiyar kadın, islerimize bakıyor! Sakın, yaramazlık etme? Ben mi? Ne tuhafsın Fikri, seni tarmnıyan Amerikanın yeni avcı tayyareleri Çünkü, farzolunabilir ki İngiltere, anavatanı kaybetse bile onun kralı ve hükumeti, meselâ Kanadaya giderek Birleşik Amerikanın yardımile harbe devam edebileceklerdir. Bunun için de ellerinde İr.gilterenin en büyük askerî kudreti olan donanma ile hava ve kara ordularmın kurtarılabilecek olan bakiyyeleri kalabilecektir. Alman güdücülerile bizzat H>tler"in bu hususta bir şüphe ve tereddüdleri olacağı da düşünülemez, Nitekim Alman Führer'i, Rayştagda söylediği son 4 mayıs nutkunda gelecek harb yıhnda yani 1942 de Alman askerinin eline daha mükemmel silâh verileceğinden bahsetmiş ve bununla, ayni zamanda, teslihat ve askerî teşkilât itibarile Almanyanm bu yıl harb kudretinin uc noktasma vardığına ve bundan sonra düçmeğe mahkum buUınduğuna dair yürütülen faraziyelere cevab vermek istcmiştir. Fakat ne olursa olsun Almanya, bu yıl en kuvvetli ve müthiş düşmanı olan İngiltereyi al1 etmek azmindedir. Bu sebebie o, şimdi bütiiiı askerî, smaî ve siyasî kudrct ve kuv\etile bu maksad için çalışmaktadır. İngiltereye ölüm d a r . besi şüphe yok kl ancak Atlantikte ve bizzat Bü>ük Britanya adasmda indirilebilır. O halde, Alman bakımından, Atlantik muharcîbesimn hedefi, İngiltereye işleyen vapurları bstırarak Bü>"ük Britanya adasını tecrid etmek ve bu suretle İngilteredeki İngiliz halk ve ordusunu aç ve mslzemesiz bırakarak teslime mecbur etmektir. Almanların bu yıl hedeflerine ne varacakları ve ne de varamıyacakları hiçbir kimse tarafından kat'ijretle iddia olunamaz. Bugün için tespiti kabiî olan sey, sadece Almanların, İngilizleri düşündürecek ve Birleşik Amerikayı telâşa düşürecek kadar nakliye gemisi batırabilmekte ve İngilizce konuşan dün;*aca buna karşı ciddî çareler düşünülmekte olduğudur. Alman, İtalyan ve işgal altmdaki memlekeıler tezgâhlarında yapılan denizaltıların sayı&ı arttıkça ve çok uzak yollara Alman Stuka uçaklarının imaiâtı ziyadeleçtikce Atlantik muharebesi İnelltere a'.eyhinde gittikçe şiddetlenecektir. İngilterenin bn muharebedeki zâfı, nakliye g'rr.isir.den ziyade kâfi miktarda refakat harb gemilerine (bilhassa muhriblere) mrlik olamamasmdan ileri gelmektedir. Bu sebeble o, Amerikonın yalnız nakliye gemilerine değil, muhriblerine de şiddetle muhtacdır. Fakat Amerika, İngiltereye yapacağı bütün yardımları harbe girmeğe mecbur olmadan yapmsîıdır Çünkü harb hazırhkları tamam olmadan iki cepheli bir harb, Amerikanın menfaatlerine uymadıktan baska onvn mevcudiyeti icin de tehlikeli oîabilir. Bu sebeble. ancak bir kaç sene sorra bitecek olan harb hazırlıkları tamamlanmadan Amerikanın harbi göze alma^ı ancak Japonya tarafından bir harbe maruz kalmıyacaSma kafî kaneEt ha^ıl ettiği takdirde düsünülebilir, ki bunun ne dcrece mümkün oMuâu simdi biünemez. olmak aerektir. Ancak bir Mısır seferi için mevsım fazîa ilerlemiştir. 45 derece sıcak ve susuz bir çö'.de harb ve hareket tabiatıle pek güçtur. Ayni zamanda bu h&reketi yapabilecek Alman kuvvetleri henüz do&u L'byada hazır ve kâfi miktarlarda gö'ninmüyorlar. İtalyan ord'isunun bir Mısır seferinl yalnız basına veva gavrikâfi ysrdımcı Alman kuvvetleriie beceremiypeegi ise, şimdi Tobruk önünde bir daha sabit oldu. Alman'=ır İtalyanlarta yola çıktıklarına her halde pişrnan olmu":lard!r. İnpilizler de, Mısıra her taraftan kuvvet getirmek için vakit buldular. Bundan başka Amerikanın Kızıldeniz yolile ve doğrudan dofruya Mısıra her tiirlü harb malzemesi Rcndermesi buranın müdafaası için pek ehemmiyetlidir. Bununla bereber Almsnlar. en geç önümüzdeki sonbaharda Mısıra yeniden taarruz için hazırlanacaklardır. Bu hazırlığm sivasî kısmı perek Vişi Fransasile ve gprek General Franko ile yapılan müzakereler neticesinde muvaffakiyetle bitmiş gibi görünüyor. Çünkü Fransanm Tunui! liman, yol ve demiryollanndan istifade Almanlar için bir zaruret halidedir Filvaki onlar, ancak Tunus vol'le sima'î Afrikaya emniyetle ve isted'kleri k?dar asker gönderebilirler. Tunusa yıSılabilecek büvük bir Alman ordusu i=e hem Septe boğazmı ve hem de Süveyşi zapta imkân bulur. Cebelüttarığm Almanlarca laptı ise ancak İsoanyanın yardımile veyahud sadece yol vermesüe mümkündür. Septe bo&azının şimal sahilinde Cebvlüttarık ve Tarifa. cenub sshilinde de Çenta ve Tanrer Almanl^nr. eline geçer ve buralara uzun menzilli toplar konursa Akdeııizin batı kıyısı Ingilizlere kapa* nır. Doğu kapısını tp^kil eden Süveyş de alınırsa İngilizler Akdenizden çıkar. Fakat Büyük Briianya adası ayakta sağlum durdukca İngiltere maŞlüb olmaz. Onu mağlub etmek için Atlantik muharebesini kazanarak Büyük Britanyayı zaptetmck lâzımdır. Almanlar her ne yapsalar, Süvevş ve Cebelüttarığı zaptetsei?r, hattâ Sovyet Rusyayı Basra ve Hindistan? sürebilirler, İneilteroyi maglub etmek için Büvük Britanyayi zapt ve istilî rr.ecburivetinden kurtulamazlar. Bu da birinci derecede Atlantik muharebesini kazanmıya tevakkuf eder. B. FELEK Acı bir kayıb Şehir Meclisi ikinci reisi dün vefat etti K. Z. Erkilet M. Matsuoka, Amerikan ve İngiliz sefirlerile görüştii Mağşuş aEyonlar Ofis. bir defaya mahsus olmak üzere mubayaa ediyor Tokyo 14 (e. a ) Avrupa seyahatinden dönelidenberi Hariciye Nazm Matsuoka ilk defa olarak çarşamba sabahı İngiliz ve Amerika sefirlerinl ayn ayn kabul etmiştir. Birleşik Amerlka devletleri büvük elcisi Grew, Hariciye Nezaretine saat 10.30 da gitmiştir. Biı Mağşuş ve yuğrulmuş afyonların bir saat sonra da Büvük Britanya elcisl defaya mahsus olarak mubayaası için Craigio, Japon Hariciye Nazınru ziyaToprak Mahsulleri Ofisine emir veril ret etmiştir. miştır. Mağşuş ve yuğrulmuş afyonların bir defaya mahsus olarak mubaayaa Ders yılı başı tabirinin izahı hakkında verilen karar, sırf bu şekılde Ankara 14 (Telefonla) Ders yılı afyona sahib olanların hataları yüzün başı tabirinden hangi tarihin kasde den memleket sprvetinin ve bu işe ya dildfginde tereddüde düşülmemesi için alâkadarlara §u tırılmış olan sermayenin heba olmaması Maarif Vekâletlnce için ıttıhaz olunmuştur. Bundan sonra noktalar bildirilmiştir: mağşuş ve yu&rulmuş afyonlar kat'iyyen Ders yılı başı, talebeler için derslealmmıyacakür. rin başlıyacagı günden, ögretmenler Yuğrulmuş ve mağşuş afyonlar İstan için derslerin yaşlıyacağı günden bir bul ve Afyon Karshisarmda Ofis şube hafta evvell. başöğretmenler İçin de 15 gün evvelinden itibar edilecektir. leri tarafından mubayaa olunacaktır. Miktar nekadar az olursa olsun bu mağşuş mallar tesellüm edilecektir. istanbul olanlarma morfin derecesi başına 50, kave Afyon Kar?lıisaı vilâyetleri haricin balara 37,5 ve mağşuş mallara 25 kude olanların mal'annı ya bizzat veya ruş fiat verilecektir. bilvasıta teslim edeceklerdir. Mağşuş ve yuğrulmuş afyoniâr en geç Yuğrulmi'? afyonların ince toplanmış 10 hazirana k?dar kabul olunacaktır. Merhum Necib Serdengeçti Şehlr Meclisi ikinci reisi Necib Serdengeçti, müptelâ olduğu kanserden dün vefat etmiştir. Cenazesi bu gün Beyoğlu Zükur hastanesinden kaldınlarak Belediye önünde ufak bir tevakkuften sonra öğle namazı Beyazıd camiinda kılınarak Bakırköyündekl ailesi makberesine defnedilecektir. Necib Serdengeçti 1920 senesindenberi Şehir Meclisinin ikinci reisliğini yapmış ve Parti idare heyeti azalığmda çahsmı^ü. Kendisi 60 yaşmda idi. Eczacı mektebinden mezundur. Şehrimizde ilk defa olarak eczayı tıbbiye satıış teçkilâtlandırma işini yapmıştır. Kederli ailesine taziyetlerimizi bildirir, merhuma Tanrıdan rahmet dileriz. Bir AŞK UÇU roman 45Mahmud Yesari fn j < j t J . p.ı|f||ııırij ı r ~ır« iıfiı~ı ~ ~ ı* Seni, benim elimden alacaklar, alar, kalıbma bakıp, hoyrat bir insan, samrlar Halbuki öyle, toy kalmışsın lıyorlar gibi geliyor... Hiç üzülmiyeceğin bir şey varsa, ki... Bunu, Fikri de biliyordu: ışte bu! Çok toy taraflarım var. dedi. Pem7iveniı: omzunu ckşuyordu: Rpmziye, hemer. önledi: Bu acı günlerde rahatım yerinde... Aman olsun... Sen, uğursuzluk ya Allah Şakir ağabeyder. razı olsun. pamazsm, kanında yok!.. Olduğun gibi Remziyenin. tekrar sesi titremişti: kal! O, seni, içkiye alıştırır, diye de Fikri gideceğı zaman, Remziye yal torkuyorum Bundan da korkun olmasın! vardı: 11 Havalar fena.. Her akşam gelemezsin. Ama, pek de arasını tızatma... Fikri, Şakiri sormak için meyhaneye Merak ediyorum. ıığramıştı. Tezgâh başında meze tabak Çocuksun! Merak edecek ne var? 'arını tazeleyeiı çırak, onu görünce: Gelmedi, dedi. Genc kız, Fikrinin ellerini tuttu, gözFikri, bir şey söylemeden çıktı, köşelerıni gözlerıne diktL* başındaki tütüncüye gitti, sordu: Ben, Galatalı Şakirin arkadaşıyım. Tütüncü hemen başır.ı salladı: Fikri Efendisıniz, değil mi? Evet... Evde beklıyor. Fikri uzaklagacağı zaman tütüncü seslendi: Em3netiniz var, onu da alın. Bir paket cıgsra uzatmıştı. Fikri, günlerdenberi yaşadığı rahat, ılık havanın içinde alıklaşmıştı. Gene bir şey söyl°medi. paketi cebine koydu, tütüncüye «baştan savma» eyvallah' dedi, yürüdü Lâpa lâpa yağar. ksr durmuş, sert bir ayazla yerler katılasmıstı. Adımla nnı denk atarak yürürken Fikri, sıİstanbul Vali ve Belediye reisliğincak. rahat eve kavuşmakta pek acele den: etmiyordu Orası sıcaktı. Orada karnı İstanbul Umumî Meclisi birinci reis doyuyor ve rahat uyvyordu. Fakat vekili Necib Serdengeçtinin vefat etmiş Marikanın çukura batık baykuş gözleri hayalinde bir an canlanıverince, ayak olduğu teessürle öğrenilmiştir. Merhumun cenazesi 15 mayıs 1941 perşembe iarı geri geri gidiyordu. günü saat 11,30 da Beyoğlu Zükur hasRüzgâr. insamn tenine, cam kırığı gibi tanesinden kaldınîarak, cenaze namazı çaplanıyordu. Fikri. Marikanın baykuş öğle vakti Beyazıd camiinde kılınacak gözlerini havphnden uzaklaştırdı, adım ve Bakırköyüne götürülerek aile maklarını açtı. Karnı da acıkmıştı; kendi beresine tevdi olunacaktır. kendine cesaret verdi: İstanbul Umumî Meclisi azasının ce Ne var sarki? Bugünler de geçe naze meraciminde hazır bulunmaları ricek, Buldukça bunayorum. ca olunur. Evin aralık bırakılmış kapısmdan girerken düşündü: Sucuk imalâthanesinden Bugün, misafirler gelmiş ,gitmiş olmalı. çıkan yangın Loş m«>rdivenleri ağır ağır çıktı, soDün sabah saat 6,45 te Beyoğlunda fada Madsm Marika ile karşılaştı. İhti Tarlabaşında 26 numaralı apartımanın yar kadın, örür diler gibi, suç kendisi birinci katındaki suçuk imalâthanesinninmiş de affettirmek ister gibi önüne de bir yangın ba^langıcı vutrua gelmişbakıyor, ellerini uğuşturuyordu: tir. Yangın, imalâthanedeki sucuk pişirilen ocakta biriken kurumların tu Şakir ağabey, birazdan gelecek. Arkadaş'rn evde bulamayışına Fikri tuşması netieesınde vukua gelmiş, vaknin canı sıkılmıştı Fakat ellerinin, tır tinde yetişen İtfaiye tarafından süratle söndürülmüştür. Maamafih imalât nakları sızlayor, genzinde kaşınmalar hane 10 bln liraya sigortalı bulundu oluyordu. gundan yangın r^disesi etralında t .ık"<r*a devr.ı e (Arkan var) Umumî Meclis azasını davet