12 Nisan 1941 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

12 Nisan 1941 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

12 NUan 1941 CUMHURİYET o ı\r Macaristanın Yugoslavyayı arkadan vurması L E Subayların terfii Yeni hükümleri ihtiva eden kanun lâyihası Meclise geldi nasıblan terfi tarihinden muteberen terfi ettirirler. Smıfında kadro muci bince rütbesinin mukabili kıt'a bu lunmıyan subayların terfileri mafevklerinden alacakları sicilleri üzerine yapılır.» Maddede Harb Akademisi, ve yüksek levazım mektebi tahsilinde bulu nan subaylarla, kunnay stajiyerleri, alelumum muavin smıflar mensubları, mütehassıs tabib, ve kimyagerler, sanayü harbiye ve harita sınıfı mensublannın kıt'a hizmetleri ve terfileri hak kında da hükümler bulunmaktadır. Ankara 11 (Telefonla) Ordu su ant Teleki gibi asil bir Ma baylar heyetinin terfiine aid kanunu :an intihara sevkeden bir tadıl eden 3342 sayılı kanunun birinci > Alman talebi vardı. O da, Yu maddesi değiştirilmektedir. Bu maddeye goslavyayı Alman tecavüzüne uğradığı Millî Müdafaa encümenince verilen sırada arkasından vurmakü. Kont Te şekle göre, «hiç bir subay mensub olduleki buna razı olmadı ve keodi canına ğu sınıfın kıt'asında rütbesine aid askıymayı tercih etti. Çünkü, Yugoslav garî müddetin lâakal üçte biri kadar ya ile ebedi bir dostluk muahedesi im bilfiil hizmet etmedikçe terfi ederaez zalamıştı ve Macaristanın Yugoslavya Bu müddetler kurmay subayları için ile harb yolile halledeceği bir meselesi harbde hasıl olacak ihtiyaca göre baş yoktu. Gerçi Yugoslavyada bir Macar komutanlıkça lüzumu kadar azaltılaekalliyeü vardı. Fakat bu Macar ekal bilir. Teğmen ve üstteğmen rütbesinde liyetinin de bir şik&yeti yoktu ve Yn olan havacı ^«ubaylann terfileri için goslavlarla birlikte iyi yaşamakta idi rütbelerine mahsus asgarl müddetin Bu Macar ekallyetinl korumak bahane hesabında kara ve hava smıflan kıt'asile Yngoslavyaya karşı taarruıa geç larrnda yapacaklan hizmet müddetleri mek ve onu arkasından vurmak, şeref nin mecmuu bilfiil kıt'a hizmetinden siz bir hareketti. Ve Macar milleti gibi sayılır. SıhM raporlarla veya mektebce asil ve şereffi bir millet bnnu kabnl tasdik edilen gayretine rağrnen uçu edemezdi. Kont Teleki Macar milleti culuk ve makinistlikteki istidadsızlığı nin şeref ve haysiyetinl temsil eden dolayısiîe hava sınıfından başka Finıfa güzide bir sima olduğu için bu yoldaki nakledilenler bu sınıftaki terfi şart Alman teklifini reddedememek karşı arını tamamladıktan sonra emsali hem sında kanını kendi elile dökerek ba tekliB protesfb etti. Ne yazık Id Kont Teleki'nin yerine geçenler Ahnan tazyikı karşısında aynl şekilde hareket edemediler ve tazyika boyun eğmeyi tercih ederek Yugoslavyanm, Almanya ve İtalya ile harbettiği sırada ona karsı silâh kaldırmayı göze aldılar. Macar milleti, muhakkak H ba hareketi isteye isteye yapmanustır. Bana imkân yoktur. Fakat Macar milleti bu maceraya sürüklenmiştir ve Macarlar Almanyadan daha fena bir muameleye maruı kalmamak, belki Almanya tarahndan ilhak ohınmamak için Yugosiavyaya karşı hareketi kerhen kabul etmişlerdir. Bu variyet, blr tereddi aümetidîr ve Macarların bu tereddiye âlet olmalan kat'iyyen beUenmezdi. Belki Macarlarm da YugoslavUr gibi ba tereddiye isyan etmeleri beklenirdi. Fakat maalesef emrivaki bu mabiyettedir ve Macaristan kahir bir iradenin karşısında kendi iradesinl kaybetmlştir. Nİtekim sayıca daha büyük bir millet olan İtalya da aynı vaziyettedir. Ve İtalyan milleti de, Macar milleti gibi, kendi iradesini kaybetmistir. İktısadî meseleler Muharib devletlerde harb masrafları Yazan : Ağız rivayetlerinden kacınalım! İtalya nercde? Almanya, Balkanlara iniyor ve Balkanlarda Uerleyor. Çünkü ttalyayı kurtarmak isteyor ve İtalya Aruavudluktaki dört yü* bln askerinin deniıe dökülmekten, yahud teslim olmaktan kurhjlmasınl, Almanyanın İmdadindan bekleyor. Almanya, Iibyada harbediyor ve ıtalyanm teslim ettiği Libyayı kurtarmak için uğraşıyor. Almanya, Sicilyada yerleşmiştir ve burada tayyare karargâhlan kurmuştnr. Almanya Oniki adaya girmiştir ve tayyarelerini buraya da yerleştinnistir. O halde İtalya nerede? Eritrede mi? Fakat orada İtalyadan eser kalmadıî Habeşistanda mı? Fakat İtalya burada da görönmedi. Ve mütemadiyen teslim oldu. O halde İtalya, jalnız ana topraHannda mı? Fakat burada da Mihverin bir kolu olan İtalyayı bulmak çok güçtür. Çünkü buradaki İtalyan milleti de mnkadderatını kuvvetli blr Almanyaya bağladığı gündenberi, kendini düşürmekteıı ve zajTflatmaktan başka bir şey yapmadığını, Balkanlarda ilerkyen, libyanın miidafaasını üzerine alan Almanyanın İtalyaya bir hayn doknnmıyacağını anlamış ve bütün mukadderata küstüğünü tebarüz ettiren bir vaziyet almışbr. Bu yüzden İtalyan milletinin her hareketi merbuhane mahîyettediı ve tuttuğu siyasetin kendisine fayda değil hüsran getireceğini iyi bilmenin verdiği fütur ile hareket eden bir milletin hareketidir. *** ' ».Almanyş, bu yoh» tutmakla dost ve müttefik dİye güvendiği milletleri kendi aleyhine çevinneğe baslamıstır. Fransada: Vişi hükumeti de Fransızlann Hür Fransaya iltihakmı menetmek için şiddetli tedbirler almıştır. Bu da Fransız milletinin hakikî temayüllerine muhalif olan ve haldkî Fransaya ihanet eden bir harekettir. Bn hareketin de Abnan tazyikile vuku bulduğu şüphe götürmez. Fakat bu tazyik de Fransızlan ancak isyana teşvik edecek ve onlara selâmetin ancak öbür tarafa iltihakta olduğunu gösterecektir. Milletlerin arru maz O, münasebetsizlik etmeden duraama... Uslanmışa benziyor. Demek, gözü yümıs. Öyle görünüyor. Gene, aynı vazüede mi çalışıyor? Halil usta ile, yerlerini nöbetleşe değiştiriyorlar. Fabrikada, benim lâfım oluyor mu? Arasıra... Neler diyorlar? İş bulup bulmadığını soruyorlar. Sen, ne diyorsun? Tabiî, icab ettiği şekilde cevaHar veriyorum. Galatalı Şakir, ne âlemde? Kaçtır, seni soruyor. Ne yapıyor? Bar.a da uğramıyor, diyor. Fabrikanın kapısında beklemek istemiyorum. Onun çıktığı yerler de, bana, sapa düşüyor. İş aramak için taban tepmekten imanım gevriyor. Üstelik, bir de boşuna mı yorulayım? Yerimi biliyor, eğer beni muhakkak görmek isterse, bir haber sarkıtıverir. Evet, hakkın var. Benim yerime baskasını aldılar mı? Daha kimse almmadı, Almacağa da benzemiyor. Olurile idare ederler. âdetleridir. Eğer muharib devletler altm esası. na dayanan kıâsik para sistemine sadık kalarak harb masrailannı görmek mecburiyetinde kalmış olsalardı en zen . ginleri bile bu ağır yüke üç aydan fazla mukavemet edemezdi. Fakat geçen Büyük Harbde gürülmüştür ki hiç bîr ler bütün malî kaynaklaruu harb yomuharib devlet maJ müşküller yüzünlunda istimal etmiş değillerdi. Bu memden harbe nihayet vermek zaruretini leketlerde hâlâ sulh imkânlarının nıev. Yedek cubaylara dair muaddel hissetmemiş ve silâhı elinden bırakma. cudiyetine inanenıar vardı.' mıştır. Fikir ve hedefleri gibi bu yolda kanun mer'iyete girdi Artık bir hekikat olan harb malî ve da müracaat etmek mecburiyetinde Ankara 11 (Telefonla) Yedek suiçtimaî büyük fedakârlıklar istiyordu. kaldıklan tedbirler birbirinden gayet bay ve askerî memurlar hakkındaki Yalnız 35 bin tonluk bir zırhı'ının bü. farklı olan Mihver devletlerile demokkanunun muaddel 3 üncü maddesine rasileri ayrı ayrı mütaiea etmek icab tün toplarırun bir anda patlaması miU yonlarca franga maloluyordu. Sefer baa hükümler ilâve eden kanunla i eder. ber hale getirUen muazzam ordu'arın cabmda hava haber verme teşkilâtı daAlmanya: Malî ve iktısadî bakundan iaşe ve teçhizat masraflarııu milyar. hilinde hizmete çağırılabilecck eşhas hakkındaki 3502 sayılı kanuna ek kanun bugün dünyanın içinde bumnduğu harb larla hesab etmek ı'ânmdı. bu günkü Resmi Gazete ile neşrolunarak 1 eylul 1939 tarihinde degil 1 eylul 1936 Bize son gelen rakamlardan Ingilte. renin günde 12 13 milyon steriing meriyete konuldu. tarihinde başlamıştır. O gün Hitler Nurenmeberg kon sarfettiğini öğreniyoruz. Senede mil . gresinde bütün dıinyaya karşı bu yarlara baliğ olacak bu masrafa yarı günkü harbi hazırlayan dört senelik tedbirlerle karşı koymak imkânsız bir otarşi ve silâhı'anma plânını ilân etmiş. iştir. Binaenaleyh demokrasiler için de arti. Bu tarihten itibaren bu plânla bütün Alman sanayii seferber edilmiç ve tam tık muazzam harb raakinesinin işVmesi ve tam randımanla çalışması zaıranı randımanla çalışmağa başlamıştır. Aknanyanın harb hazırlığı için 90 gelmiş bulunuyordu. İngiltere hükumet: milyar mark sarfettiğini Hitlerin Po bütçesinin zenğinliğine, merkez bankalonya ordm'arına saldırdığı gün söyle sındaki büyük altm stokuna rağmen diği nutuktan öğreniyoruz. Almanya ye muazzam yekunlar tutan harb masraf. ni altın ve millî tasarruf bakımından larını karşılayabilmek için fevkalâde fakir bir devletin bu kadar muaztam tedbirler almak mecburiyetinde kal bir masrafin albndan nasü kalkabildi mıştır. ğini kısaca hulâsa edelim: Bu tedbirîer şunlardır: Almanya harbe hazrrîanmak için di1 Daha harb başladıgı gün. bir kaVişi 11 (a.a.) Mareşai FeUin'ın Kahire 11 (a.a.) İngiliz hava ğer memleketlerin müracaat edebile . nunla, İngilterede mecburi tedavül u. hususî kalemıaden teblig edilmiatir: karargâhı tebllği: Blrenalk'te, tay cekleri tabil vasıtalardan mahrumdu: sulü mevkii mer'iyete girmiştir. Bu şe«Mareşalın Fransız birliği hakkındaki' yareierimia diişman kıtaat tahaş Çünkü, markın ifiâsı neticesinde he kilde devlet ve merkez bankasındaki son nutku yabancı gazetelerde çok çe şüdlerüe hava meydanlarırn fasıia men hemen sıfıra inen Alman millî ta alan stokunu nazarı itibara almadan şidli ve ekseriyet itibarile tabrikâmiz sız bir sıırett* bombardımana de sarrufu devletinin yapacagı bir dahili ihtiyacı nispeünde, bilhassa memieket tefairlere yol açmıştır. Bizzat Fransız vam etmlşlerdlr. Dernede avcı fi istikraıa cevab verecek variyette de . dahilindeki ihtiyaçlannı temin için matbuatının dahi nutkun hakikî mana lomuz yerde 111 modelinde 6 Hein ğildi. Hariçten kredi buinak meselesi kendisine iâzım olan kâğıd parayı basise bu memleket için mevzuu bahs ola mak imkân,m bulmuştur. Pek tabiî te. sını anlamamıs olduğu görülmektedir. kel tayyaresüe markası tespit edilmazdL Çünkü: Almanyaya para verebi davülde kâğıd paranın çoğalması mılli miyen diğer iki tayyare tahrib etMeselenin ruhundan uzaklaştınlmaması mi^tir. Ayni mıntakada 52 modelin. lecek kabiliyette olan zengin devlelle. para kıymeti için büyük bir tehlike münasib olur.. Bu tahrikât dahilî si de bir Junker tayyaresi alevler lçin rin hiç birisi muazzam bir harb ma teşkil 'edecek ve belki de büyük bir aset sahasında hiç bir tehlike avzet de düşürülmüştür. kinesinin kendi aleyhlerine, kendi pa sefalet doğurac?kü. Fakat döviz ve «mmemektedir. Fakat Fransızlann va biiralarile doğmasına razı Oıamazîardı. tia ithalât ve ihrecatı devlet inhisarır.a Gazala bölgesinde bir otomobil hassa propagandaya aldanarak işgal Enflâsyon ise memleket dahilind? çok verilerek sıkı bir kontrola tâbi tutui altındaki mıntakada Almnn makamla nakliye kolu mitralyöz ateşine tutulmuş. en az sekiz düşman kam. aa hauralar bırakmıştı. Devletin bu muş ve dahilî piyasada fiatlann gayri nna karşı gizli hareketlere girifen ve yonu tahrib ediljniştir. çarcye baş vurması dahilî sebebler yü. tabil yükseimesine mân: olnnarsk bu yahud eski General de Gautle'ün adam tehlike taroamile bertaraf edihniştir. Akroma bölgesinde başka düşman zünden imkânsızdı. kaydeden ajanlannın vâdlerine kannn nakliyeleri de imha edllmiştir. 2 Harb büyük bir âfettir Nihaî Binaenaleyh Almanya için Harbi Ugenc Fransızlann şahsî mukadderatlan Habeşistanda mumide müracaat etmek mecburiyetin zafere ulaşmak için muharib miHetler için hal böyle değıldir. FUhakika her Nalrobi 11 (a.a.) Hava kuvvet de kaldığı sisteme müracaat etmekten fevkalâde fedakârhklara katlcimak gün bir çok sandallar Normandya ve lerinln bugün neşredilen tebliği: İngilterede bu başka çıkar yol yoktu. Oto . finans mecburiyetindedirler. Bretonya sahillerinden İngiliz limanlan Siasclamanna civarmdaki hava man adı veruen bu sistemin esası şu muazzam harbin çok ağır mosrafiarını na harekete teşebbüs etmektedir Her gün meydanma yapılan blr akında ce dur: devtet lehine hafifletmek için en ağır Ispanyadaki konsoloslarımıza işgal alnub Afrikası tayyareleri İtalyan havergiler ihdas edilmis ve halktan azami Devlet kredi açtırmak istediği bantındaki mıntakadan, hattâ memnu mın va kuvvetlerlne blr darbe daha intakadan gelen gönüllü gencler müra dirmişlerdir. İnis meydanında düş kalara bir miktar tasa vadeli ve az fedakârlık istenilmiştir. Bu vergiler içinde en şayanı dikkat olanı ve niacaat etmektedir. Genc Fransıdar bu manın beş'bombardıman tayvaresi iaizli fyazine bonosu verir. Ve bu bono. peti yüzde yüze kadar çıkan harbden suretle enerjüerini ispat etmekte iseler görülmüş, bunlardan dördü tama latt iskonto e9en bankaiar bllânçolanmütevellid kârlar üzerine konulan fevnın matlubunde gösterirler ve bu mataldanmakta ,daha doğrusu aldatjl men yakılarak, beşinclsi de hasara kalâde verjrilerdir. Fakat haık^na isteluba karsüık devlete bir hesabı cari maktadırlar. Fransız hükumeti Alman uğratılmıstır. nilen büvuk fedakârlığa mukabil dev. açariar. makamlan tarafından tevkiî ve mahkum AdisAbaba sarayına Negüs'ün letin eline gecen para muazHun harb Görüıüyor ki bu sistemde para îdilen genclerin banlannı atfettirmek masraflanna nispeten gene çek cüz'i bir bayraği çeküdi krediyi değil, kredi parayı doğurmuş . için müdahale etmistir. Bizzat Maresal Adlsababa 11 (a.a.) İmparator tur. Fakat is bu kadarîa bitmiş değil »eydir. ;enc üniversite ve kolej talebelerini sarayına cumartesi giinü Habeş dir. Bu makinenin yenîden işleyebildam sahpasmdan kurtarmak için birçok İmparatorunun ba>Tağı halkm al mesi için hükumetin bankalardaki ha. lefalar ısrar mecburiyetinde kalmış kışları arasmda çekilmistir. zine bonolarını gerl çekmesi lâzımdır. ve şimdiye kadar ricaları is'af da edilAlman tebliği Bunun için ise hemen her üç veya altı miştir. Ankara 11 (a.a.) B. M. Meclisi buBerlin 11 (a.a.) Alman tebliği: ayda bir tekrarlanan ve adına emprunt gün doktor Mazhar Germenin başkanBu kabil af talebleri nihayetsiz bir Llbyada. Alman İtalyan kıt'alan, de consolidation denilen, ve bu çok kısa lığmda toplanarak İstanbul meb'usu surette müsaid bir kabule mazhar ol Derneyi aldıktan sonra mağlub düş vadeli bonoları uzun vadeli borçlara Gcneral Kâzım Karabekirin teşkilâtı emıyacaktır. Buna binaen hükumet manı takibde devam eylemektedir tebdiı eden istikrazlar yapılır. Bu is sasiye kanununun 17 nci maddesindeki Fransızlann ayrıhk merkezlerine mu Alman ve İtalyan Stuka tayjarelerî, tikrazlann muvafık olması için bir çok meb'usluk müddetinin hitamı kaydüe haceretine nihayet vennek için siddetli btr çok defa Tobruk civann4a İn çarelere baş vurulnıuştur. Kısaca bu dahilî nizamnamenin 180 inci maddesitedbirler almağa karar vermiştir. Ne gillz kıtaları tahaşşüdlerini ve bu çareler, devletin kredi piyasasmı tama nin ikinci fıkrasmdaki «son devre» tice Mareşala karşı, onun eserine karşı llman tesisatını bombardnnan e t mile kontrolu alüna alarak hususi tabirinin tavzihi hakkındaki takririne hareket edümiş bulunuyor. Mareşal, mislerdir. Alman hava dafi batar müesseseleri piyasadan kovması, ano. aid ve mevzuu bahs tabirlerin ta^TîiiVansızlan yurdun aleyhine dönebilecek yaları Hurricane tipinde bir İngiliz nim sirketlerin yapbğı kârların mu hine lüzum bulunmadığma dair teş • bir propagandadan çevirmek suretile avcısını dii"ürmüşlerdir. ayyen bir miktanndan faziasuun mec kilâtı esasiye encümeni mazbatasını bizzat Ftansızlan kendilerine karşı burî olarak yatırılması gibi ikinci de. kabul etmiştir. ttalyan tebliği müdafaa etmekte, onlan Fransa için Bundan sonra posta telgraf umum Roma 11 fa.a.) Teblig:, Sirana recede tedbirlerdir. Bu şekilde makiçok kıymetli olan bir kamn tekrar döne ilânihaye îşleyebiür. Devlet borçlan müdürlüğü ile inhisarlar umum müik'te düşman şark istikametinde kühnesi tehlikesini gösteren neticesiz ise her gün bir parça daha artmakta dürlüğü ve orman umum müdürlüğü teşebbüslere karşı müteyakkız davran taklbe devam edllmektedlr. Ayni dır. Fakat memleket dahilinde ayni za 1940 bütçelerinde değişiklikler yapılmazamanda iğtinam edilen büyük mağa davet eylemekte'dir.» miktarda harb malzemesinln ve a manda. bu kredi enflâsyonu iktısad! bir sına aid kanun lâyihalannı tasvib eylınan esirlerin toplanmasına ealı faaliyet vücude getirmif ve binnetice lemiş, Erzincan ve civan yer sarsınAvam Kamarası tatil tısından müteessir olan mıntaValarda şılmaktadır. Esirler arasında ordu devletin varidatı da artnıiftır. Londra 11 (a.a.) Avam Kaır.a kumandanı Neame da bulnnmak zarar görenlerc yapılacak yardımlara rası paskaİ3'a münasebetlle faall tadır. aid kanunun dönrdüncü maddesine bir Demokrasiler: Almanyanın bu iktı yetinl tatü etmi$tir. fıkra Uâvesi hakkındaki kanunun da Alman hava kuvvetlerine mensub sadî ve askerî seferberuği karşısında birinci müzakeresini yapmıştır. Sovyetler Almanyaya maden teşekküller Tobruk llmanmd.a liMeclis pazartesi günu toplanacakbr. man teslsatma ve demirll gemllere demokrat memleketier her gün bir yağı verecekler Isabetler kaydetmişlerdlr. İtalyan parça daha yaklasmakta olan tehiikeyl Muğlada gene zelzele oldu Moskova 11 (a.a.) Stefani: Al ve Alman Picchiatell ve Stukas te farketmekte pek geç kalmıyarak 1036 Muğla 11 (a.a.) Dün sabah man iktısadî komlsyonu, Almanya şekkülleri Tobruk civarmda düs dan itibaren yavaş yava» harbe hazır. saat 9,20 de burada oldukça şlddetlanmağa başladılar. ya bir mllyon ton madenî yağ gön man kıt'alarının toplu bir halde 11 blr yer sarsmtısı olmuştur. Hasar Fakat bu memleketlerde harbe ta derllmesini temin eden nvukaveleyi bulundukları yerlerl bombardıman yoktur. kaddüm eden senelerda bas vurulan MCBkovada Imzalamıştır. etmislerdlr. çareler Almanya ve İtaüyada olduğu Irakla veteriner mukavelesi gibi baş döndürücü cezrî tedbirler de Yugoslavyanın ttalyadaki larma aykm bir yola zorlandıklan bn menfaatleri Ankara 11 (Telefonla) Irakla ğil tabiî malî tedbirlerdi. t k olarâk devir her halde minetlerin tepyekun İngiltere ve Fransa dahilî istikraılarla aramızda Bağdadda akid ve imza Roma 11 (a.a.) Blrleşik Ameriisyanile ve bu isyanm topyekun rafebeslenecek fevkalâde harb bütçeleri ka sefareti İtalyadaki Yugoslav men edilen veteriner mukaveleslnin tasrile neticelenecektir. diki hakkındaki lâyiha Meclis ruz hazırlandı ve fevkaıâde vergiler ihdas faatlerinin bimayesinl deruhde e t ömer Rıza DOĞRUL namesine almdı. edildi. Fakat bu tedbirlerle demokrasi. mlştir. T. H. Çarıhlt Fransız gencliği de Gaulleie barabe Afrikada hava harekâtı kızıştı Vichy hükumeti bunu İngiliz tayyareleri geitiraf ediyor ve millî niş faaiiyetle Libyakuvvetlere iltihak daki Alman • İtalyan edenleri korkutmak kuvvetlerini tahrib istiyor ediyorlar imdi muharebe Ortaçağdald gîbi küıc çalmaktan, ok atmaktan, gırtlak gırtlağa birbirini boğazlamaktan ibaret değil. Düşman düsmana mevlid okunuyacağı için her biri karşı tarafın maddi ve manevî bütfin kuvvetlerini kırmak yolunda türlü vasıtalar kullanıyorlar. Bun3 Devlet, ecnebi memleketlerdeki larm arasında en kıyağı, en keskini yayerleşmiş Ingiuz sermayesinin esham lan dolandır. ve tahvilâtmı hâmillerden mecburî ola. O kadar diyebiürim ki; bu yalan dorak satm almış ve toplamıştır Bu şe Ian zehirli gaz kadar, hatta ondan da kilde İngiliz hükumetinin eUne ye fazla mühliktir. Çünkü bir adamı zekunu milvarlar tutan döviz gpçmiştir. j hirleyen on desimetre mikâbı gaz arBu dövizler bugün devletin dışarıdan nk onun dğerlerinden çıkıp baskasını zegetirtmek mecburiyetinde olduğu gıda hirlemez ama, valan dolan bilerek bilve iptidaî maddeler veya harb malze miyerek her birimizin ağzmdan çıkıp mesi mübayaalarmda kulı'anılrraktadu. karşımızdakini zehirleyebilir. 4 Harb finansmanında İngiltere Onun içjn emin ve mevsuk membahükumetinin bas vurduğu en son çare lardan geidiği malum olmıyan hiç bir dahilî ve haricî istikrazlardır. rivayete iltifat etmemek bir vatan borA Dahilî istikrazlar: Ekserivetle cu, bir millî cemiyet borcu, bir umura! kısa vadeli ve az faizli olan bu istik sinir koruma borcudur. razlar hazine bonolan şeklinde piya . Birkaç giindür, gün ortalanna doğru, saya arzedîlmektedir. Ve bunlardan »u veya bnranın zaptedildiğine; falan eıde edilen hasılet hükumetin yevmiye taraf, filân taraftan şu kadar bin esir, harb masraflanna sarfedilir. Bu bonobu kadar çok bin harb malzemesi allaruı vade hitamında tediyesi içinse dığına dair havadisler çıkanlmakta ve geçen harbde olduğu gibi konsolidashalk, efkân umumiye, piyasa beyhude yon istiferazlan yapılmalctadır. yere heyecanlandınldıktan sonra bn riB Haricî istikrazlar: Gecen harb vayetlerin yalan olduğu meydana çıde olduğu gibi bueün de Ingi'tere ha. kınca tabil herkese bir küskünlük çökriçten yapacagı mübavea için kendisine mektedir. lânm olan krediyi bulmuştur. İncilizler Sinirler böyle böyle bozulur, manevl evvelâ Amerikan piyasasında hususî müesse=eler npzdinde kredi bulmus kuvvet bu sekilde hırpalanır. Memtekcön resml kaynaklan tarafını'ardır. Fskat İngiltere bu haricî kredi meselesinde vslnız kredi ile iktifa et dan ttyii edilmemis iyi veya kötti hiç memis Amerikanm mutlak yardımuu da bir habere iltifat etmemek crvelft «kıllıca. sonra da vatanperverce bir hareelde etmiştir. kettir. Bütün Amerikan sanayiîni tnsiltere Bilhassa ağn havadişlerini yaymakte lehine seferber blr hale getiren Ruı . velt'in «Kiralama ve ödünç verme ka hususî bir zaaflan olduğu sm götfirnunu» msliye tarirrrıde misli görülme meı bir haidkat olan kadınlanmua da reis bir yeniüktir. Bu kanun şiîndîye açıkea ve ellerimize eldiven geçinuekadar yapılan tnaH v* ticarl an?aşma. den haorlatmak isteris U; hcpimizİB lann öîünü teşkil eden karşılıkh men maneviyatı onlann çenelerine ve dilfaat esa^ma deŞil. ancak insanf duy ierine bathdır. RUİara. Vııvvetin önünde eğihmpV iste. Cinsi lâtifin gttıel san'atlardan fena miyen haVka davanmaktadır Bu ka hâdiselere kadar her seye karşı olan nun şimdiye kidar rast eeid'Şimiı harb keskin hassasryeti onlan tfade ve tasf\nan<:man usullerin'n fevMnde bh* ?ey virde daima mubalağaya sevkettiği için dir. Bmaenalevh kenc*i?ini bu haTb kendilerinin bire bin katmakta zahnıet masrafları bahsin<!e tetkik etmemiz çekmediklerini hep hiliris. Buna onlar versiz bir iş olur. Çünkü bu kanunla da inkâr etmezler. Amerika. İndâz davssını kendi dovası Ahpab lâfı, komşu dedikodusu, nivapmış ve Mİhver devletlerine karşı bayet moda ve fistan çekiştirmelerl gifrırilterenin yanında cephe almışttr. bi mevnılan kendileri için birer gıdayl Bütün bunlar gösteriyor ki muh=rib ruhî saymasak bile birer vakit geçirme devletlerin hie birisi harb masrtflan vasıtası telâkld edip hoş gördüğümüz bakımından müskülâta maruz kalreakla hatta hoşlandığımız da muhakkaktır. ber?ber BavTİkaHU hal meseleler ksr Ammaü! sısında deftil'erdir. Bu günkü harb'n Bu mevzular haricinde tesiri nereye Vazpnılma=ında en büvük rol ovrayaeak kadar gideceği meçhul siyasî veya idarl Imil iptirial ve eıda maddeleri tedariki bir takım iyi veya kötft rivayetlerle mejelesidir. İnîiltere için biitun deniz birbirlerini aşılamalanna göz yumamaaşırı iptidaî madde memleketleri ve yıı ve kendilerini benim şu satırlarla sanavl memlpketi olan Amenka voHarı yaptığım gibi ikaz eder, deriz ki: açıktır. Halbnki Almanva hariçten It Hemşireler! halât yapaVıiîmek için ihtiyacı olan alBugün harbi erkek etmiyor, memletın veya dövİ7den mahrum oldt'Şu eibi kendi"=ine bîr çoV deniraşiTi ham keti yalnız erkek müdafaa etmiyor. KamemVltetlerile su veya bu se. dın onun yanıbaşında, onun dirinin dlmunasebet teessüs etmesine de bindedir. Tarasmı sanyor, çayını hazırlayor, maneviyatun yükseltiyor. Yanl en imkân verrnP'Tiektedir kuvvetli silâhını bileyor. Tsrgan Hacim Çankh Dünkü Neclis Kutba giden balonun rasadatı Moskova 11 (a.a.) Ealonla Şlmal kutbuna giden S^,yet heyeti mezkur mıntakadan Kameşata adasma dönmüştür. Heyet kutub havalislndekl cereyanlar ve derlnlikler hakkmda kıymetrl malumat elde etmiştir. Sovyet balonu kutubda nispeten güç ve nadiren varıla. bllen blr noktaya kadar gltml$ ve Vrangel adası civarmda uçtuktan sonra buzlar üzerlnde dört buçuk gün kalmıstır. Şimdiye kadar heyetten ancak muhtasar raporlaj almabilmi^tir. Bn raporlardan anlaşıldığına göre, Atlantiğin sıcak suları bu havaliye kadar nüiua etmektedir. Heyet, buzların, rüzgarın tesirile dört günde 30 mil kadar kaydılını da tesplt etnüstlr. Londrayı hava akmlanna karsı müdafaa eden topçulann yanıbaşında kadm yardımcüar var. Onlan neş'elendiriyorlar, çaylarmı veriyor, yüreklerüıl takviye ediyorlar. Hamdolsun biz » vadyette değili». Fakat maneviyat hayatımıon her anında bize lüzumlu olan bir kuvverür. Onu takviye etmek, onu tâfa uğratmamak da dxe düşer. Falanın filân yere gittiğini, sa kadar kişi nakil vesikası aldığmı, falan hanımın söyle dediğini, faianca böyle düşündüğünü anlatank bos yere, yoktan yere kendiniri, karşmızdakini ve o yollarla erkekleri tahrike kalkmaym! Ba hareket faydasızdır, hatta cararhdır. BUmiyerek besinci kol mesaisine yardımdır. Abestir. Vichy, Çörçilin nutkuna cevab vermiyor Vichy 11 (a.a.) Ofl Fransız aJansı blldiriyor: Salâhiyetli Fransız mahfUleri Çörçil'in Fransaya dair olan beyanatı hakkmda tefslratta bulimmak tan lçtinab etmekte, Fransanın laşesl ve İmparatorlukla munakale yollanrnn müdafaası hakkında Fransız noktal nazannın mütead . did defalar sarih snrette teşrih edilmiş olduğunu hatırlatmakla İktifa eylemektedirler. kisi kadar tevekkül ve cesaretle dü§ünemiyordu. Vaziyeti, bh" kaç gün, kardeşinden saklamıştı; fakat bir akşam, eve döndüğü zaman, Lemanı, bahçe üstündeki odanm sedirinde yatıyor; Edibe teyıeyi de, onun başucunda, merakla bekliyor göriince, şaşırdı; hemen kardeşine doğru koştu: Ne var Leman? Hasta mısm? Leman, yerinden kımıldanmak istedi, halsiz bir gülüşle: Bir şeyim yok abla... dedi. Hasta değilim... Yalnız, birar başım ağrıyoı da... Remziye, Edibe teyzenin kızank. nemli gözlerinden, bir sır saklandığınj anlayıverdi: Neye başm ağrıyor? Taşlığa mı indin? Yoksa, komşuya filân mı gittin? SoŞuk çarpmış olmasın! Leraamn yerine, yaşlı kadın cevab verdi: Bu odadan dışan çıkmadı. Remziye. sedirin kenarına oturmuştu: e'ini, kardeşinin alnma koydu: Başm ateş piW... Sana, eczaneden bir )15c alalım. Güzel dişlerinizi göstererek gultinttrf Şakrak ikr kahkaha annız! KörB rivayetlere emna «ilkiniz! Miiletiniz* ve milletinizin kuvvetine ve ordunuza güveninis! Ba güveninlzt her yerde bağın bağıra söyleyinis. Ba hareketfaıizle memlekete ne büyük hizraet edersinb bilseniz! B. FELEK Isviçredeki talebemize vize verilmiyor Anksra 11 (Telefonla) İsviç. reden memleketimize gelecek olan ve orada okuyan talebemize viz« verllmediği anlaşıldıgından Hariciye Vekâletince bu hususta teşeb büste bulunulmuştur. Peki, neye sinirlendin? Leman, susuyordu. Remziye, kardeşina baktıktan sonra, Edibe teyzeye döndü: Bugün, misafir geldi mi? Yaşlı kadm, evet! der gibi gözlerini kapadı. Remziye, tekrar sordu: Kim eeldi? Edibe teyze, gözlerini açarak Lemana baktı: Eyüblü Fabna nine! Remziye, korktuğu bir şüphenin ürpertileri içinde, mendilile dudaklaruıı sildi, kuru kuru öksürdü. Leman, dirseğini yastığa dayayarak doğruldu, bütün halsizliğine rağmen hırçm bir sesle: Fatma nine, ne şirret kadınmış, abla, dedi. Remziyenin beynine bir ok saplanıvermiş, şakakları zonklayarak başı ağrımağa başlamıştı. Neden? Niçin? Demiyor, kardeşinin söylemesini bekliyordu. Leman, sırtını duvar yastığına dayayarak hep aynı halsiz, hırçın sesle anlattı: Geçen gün, bize gelmişti, işsiz kalan tonınu için, acaba fabrikada iş var mı? Remziyeciğim, bir anlayıvermez mi? diye sormujtu Bu i§, böyle olmamalıydı. Hep bir arada, ne iyi çalışıyorduk. Oldu bb kere, Remziye. Oldu bir kere. Gene, senden konuşalun Fikri; hiç bir ümidin yok mu? Kim diyor, ümidim yok, diye? Hâlâ, açıktasm. Bunun sonu ne olacak? Allah bilir. Fikri ters bir cevab vememek İçin dişini sıktığı halde, nihayet bir gün, kendinden geçmişti; kısık bir sesle haykırdı: Tuhaf söylüyorsun be, Remziye! Genc kız, donup kalmıştı: Tuhaf mı söylüyorum? Neden? Nedeni var mı? Keyfimden mi işsiz kalıyorum? ' rîemziyenin omuzlan düşmüş, rengi uçmuş, gözlerinin solgun ışığı sönüvermişti: Ben, sana, böyle bir şey söyledim mi? Söylemedin, söylemedin ama... Peki, niçin yüzüme bağırıyorsun? Ben, senin fenahğını mı istiyorum? Genc kızm titreyen sesi, yaşaran gözleri, Fikrinin aklını başma getiriverdi: Sana değil... Sana, söylemivorum Kime söylüyorsun? AŞK Edebî roman Seni, dolduruyorlar, Beni, ne diye dolduracaklar? Remziye, isyan eden ve hakkını isteyen, arayan bir bas dikişile doğrulmuştu: Açık söyle! Ne demek istiyorsun? Kimbilir, benim aleyhimde, neler söylüyorlardır. Genc kız, diş gıcırdatır gibi, sinirli bir kahkaha ile güldü: Beni, ne kadar az, ve ne kadar yanhş tanıyorsun? Fikri, gerilemişti: Ben mi? Evet. Sen... Hattâ, beni hiç tanımıyorsun, diyeceğim. Ben, senin aleyhinde söyleth miyim? Bir UÇURUMU 13 Sen söyletmezsin ama, gene söylerler. İf bulmak istese, şimdiye kadar bulurdu; aylaklığa alıştı, çalışmamak ona rahat geliyordur, derler. İşsizim de, kimseye yük mü oluyonun? Remziye, Fikrinin sözlerine, diş gıcırdatır gibi değil, alaylı kahkahalrla gülecekmiş gibi baktı; yüzü, yava; yavaş soldu, gözkapaklannı oynattı ve birden hıçkırdı: Böyle bir şey söylemeğe kimin dili vanr? Hem, ne hakla? Sonra, söyletir miyim? Böyle söyliyebümeleri için, neyi bahane ederler, ne sebeb bulabiIirler? Senin üzüldüğüne canım sıkılıyor. Bir an evvel, rahata ermeni istiyorum. Sonnıyayım mı? Eğer, düşün Mahmud Yesari mezsem memnun olacaksan, söyle, düşünmiyeyim. Bu, elimden gelmiyecek ama, gene, sana bir şey söylemem; hattâ, düşündüğümü bile belli etmem Fikri, genc kızı, omuzlarmdan tutmuştu, kendine doğru hafifçe çekti: Remziye, bana gücenme... Öyle canım sıkılıyor ki... Ağlayacağım hissetti. devam edemedi, sustu. Onun sesinin titreyişi, Remziyenin iliklerini dondurmuştu, kısık bir sesle: Peki, dedi. Anlıyorum. *** Fikri, işsiz kalah, Remziye, yalnı: kafasının huzurunu değil, hayatmm bütün sükununu kaybetmişti. Artık, es Neden? Geçer... Sinir baş ağrısu.

Bu sayıdan diğer sayfalar: