12 NİSAN 1941 3 üncü Yıl - No. 1054 Almanlar Yanan ordu- sunu değil, bir avaç Yanan müdafilerini bile çiğmige- memiş, ancak, Yugoslavya tarikile çevirmiştir. Görü- lüyor ki vatanını müdafaa- pa azmetmiş fedakâr bir ordu şöyle böyle bir istih- kâm hattı arkasında olsa bile meşhar Alman zırklı fırkaları bir iş göremiyor. anik kelimesi belki çok kuvvetli, belki realiteyi sadık bir surette ifade or. Fakat bir kaç günden beri İstanbulda bir nevi heyecan, bir telâş başlangıcı gibi bir şey kendisini hissettiriyor. Birbir- lerinden ayrı bazı vâkıaların te- sedüfi surette bir araya gelmesi bu fazla hassasiyeti tevlit etti. Yugoslavya — ile bY_uM;iın karşı Almaayanın hücumu, tah- #idatlarını ikmale vakit bulma- mış Yugoslav kuvvetlerinin Yu- man sol cenahımı açık bırakacak tarzda geri çekilmeleri, Selâni- #in Alman kuvvetleri tarafından yuk işgali efkâri umumi- ede nâhoş bir tesir husule ge- firdiği sırada İstanbulu terket- mek istyecek ailelerin hükümet tarefından meccanen nakledile- eeklerinin bildirilmesi bir dere- «eye kadar bir endişe havası tev- Ht etti. Hiç bir zaman eksik ol- mayan ve bu gibi dakikalarda artması pek tabii bulunan türlü türlü dedi kodular da işi kö- rükledi. b Halbuki meseleyi büyük bir moğuk kanlılıkla muhakeme et- mek ve hakikati çıplak surette —görmek kabildir. ve kolaydır. Alman resmi makamları Balkan lardaki taarruz hareketinin Türkiyeye müteveecih olmadığı- Bi ve olmıyacağını kat'i surette temin ediyorlar. İstanbulda ya- #aıyan Almanlar, sanki bir paro- laya tebaiyet eder gibi, ayni dostluk ve sükünet havasını ta- mime ve takviyeye çalısıyorlar. Maksat polemik yapmak olma- dığı için, bu normal münasebet- ler, teminatlarının kıymeti üze- rinde münakaşa etmeğe mahal irmüyoruz. Fakat surası mu- kaktır ki en hüsnü niyetle veriler teminatlar ve vüdler bi- le ahval ve geraitin tebeddülile hükümsüz kalmağa mahküm bulunuyorlar. Geçirdiğimiz gay- ri tabif hayat her devlete pek mühim vazifeler tahmil ediyor ki bunların içinde en birincisi fhtiyattır, uyanık bulunmaktır. Bundan dolayıdır ki hükümet, bir harp zuhurunda ilk hava kücumuna maruz olabilecek 5 hirlerden biri bulunan İstanbul da ihtiyat tedbirleri düşünmeyi zeruri görmüştür. Bu yolda bir takım tedbirlerin ittihaz edilme- Bi ne tecavüzi bir emel mahsu- Kidür, ne muhakkak bir tecavü- zün işaretidir. Bu, sadece bir menleketin en esaslı vazifelerin- den biri olan ihtiyatım emrettiği bir harekettir. Onun için, İstan- bulun tahliyesi hakkındaki hazır hıklara haiz oldukları mananm haricinde bir şümul atfetmek bizi yanlış muhakemelere sevk edebilir. Diğer taraftan, Balkanlarda aakeri vaziyet te hiç bir zaman telâş ve endişeye hak ve- recek mahiyeti haiz değildir. Bütün hazırlıklarını ikmal e ve bütün kara orduları bomboş duran Almanyanın zırhlı fırka- larile Balkanlara yapacağı bir hücumun muvaffakiyetler temin etmemesi imkânsız İdi, Taarruz başlama-| dan bunu hepimiz biliyorduk Belâniğin müdafaa edilmez bir vaziyette olduğu, Selâniğin gar- bında, dağlara dayanacak bir müdafaa hattının teesstis ede - ceği malüm idi. Altı bududdan taarruza uğrıyabilecek Yugos- lavyanın kahraman ordusuma rağmen çok zor bir vaziyette kalacağı hep teslim ediliyordu. | Alman taarruzu başladıktan son | ra bizi Almanların muvaffaki- yeti değil, Yunanlıların kahra- Manca mukabele ve müdafaaları bırakmahdır. Çünkü ordusunun ehemmiyetsi: istihkâmlar zaırhli fırkalarına kargı bu ka- dar milessir bir mukavemet ar- l ilk günlerde parlak | arkasında AÂlman | YUNAN CEPHESİ —— S Yunan Ordusu intizamla geri çekildi Tarihte görülme- miş Yunan feda- kârlık hamasetleri Rkaydolunuyor | — Atina, 11 (aa.) — Atina rati- | yosu, dün akşamki neşriyatında demiştir ki: Rupel boğazmda, Struma va- disinde ve Kılkış civarında Yu- 'nan ve Alman müfrezeleri arasın da dört gün bütün dehşeti ile hüküm süren muharebe, cesa -| retin en kaba şeklinde vahşi kuvvete faikiyetini bir kere da- ha isbat etmiştir. Yapılan ve bir gün yeniden anlatılacak olan yüksek şecaat ve hamaset des- tanları, güçük memleketimi - zin bir kere daha, ecdatlarının eeki çağda dünyaya bahşettiği hürriyet prensiplerini ve mede- niyet meşalesini, yapmasını pek iyi bildiği bir tarzda yeniden müdafaaya çağrılmış olduğun - dan dolayı, bütün Yunanlılara iftihar verecektir. Yugoslavyada, Yugoslavlarla Almanlar arasında şiddetli mu- »harebeler yapıldığı bildirilmek - tedir. Cesur komşularımızın kuvvet ve şecaatle anudane mü- cadele edeceklerinden emin olu- nabilir. Yugoslavlar, simdiden şimali Arnavutlukta İtalyanla- ra karşı muvaffakiyetler kazan mışa benzemektedirler. Cenubi Arnavutlukta ise bizim kendi kıtalarımız, insiyativlerini - bü- tün siddetiyle muhafaza etmek tedirler. Bütün sinirlerimizin pek ya - kmda gelecek muharebe üzerin- | di in olarak durduğu bugü-| nün kararsızlığından sonra, za- fer gelecektir. Tereddüdümüz (Sonu tayfa 5 sütun 2 de) RÜZVELT Beyanatta bulundu Kızıl Denizi Amerikan gemilerine açtığını bildirdi Vaşington, 11 (a.a.) — Reisi- cümhur B. Ruzvelt bugün gaze- teciler konferansında Kızıldeniz- | le Aden körfezini Amerikan va- purlarına tekrar açtığını bildir- miştir. | — Reisicümhur demiştir ki | ka vapurları Kızıldeniz eyş kanalına kadar git - mezun olacaklardır. Zira Mısır bitaraf bir topraktır. Ve | bitaraf bir memlekete ait hamu- leler Aden körfezi ve Kızıldeniz fzerinden nakledilebilir. B. Ruzvelt, Birleşik Amerika hükümetinin bitaraf bir memle- kete sevkedilen eşyanın sonun- da bir muharip memlekete gide- bileceği meselesini inceliyeceğini ilâve eylemiştir. Keza reisiçcümhur, Amerika vapurlarının Kızıldenizde sefer | (Sonu sayfa 5 sütun 7 de) zetmesi bir harikadır. Almanlar Yunan ordusunu değil, bir avuç | Yunan müdafilerini bile çiğniye- memiş ancak Y avya tariki- | le çevirmiştir. tanını müdafaaya azmetmiş fe- dakâr bir ordu göyle böyle bir istihkâm hattı arkasında olsa| bile meşhur Alman zırhlı fırka- ları bir göremiyor Onlar ndilerine açık ova-| lar, vadiler, müdafaasız yerler| arıyorlar ve ancak cevirme ha-| reketi ile iş görüyorlar. Yunan- hlar imanlı, vatanperver bir or- dunun faik Alman kuvvetlerine| | karşı mağlüp edilmez bir düş-| man olduğunu isbat ettiler | Balkanlardaki Alman taarru- zu kendine güvenen, vatan aş- kile tutuşan milletlere ümit ve- recek bir mahiyet arzetti. Çok | faik Alman kuvvetleri Yugos- lavyayı nihayet çiğnemeğe — ve Yunanlıları zaten müdafaa et- memeğe evvelden karar vermiş oldukları havaliyi tahliye etme- Yeni Saba GÜNLÜK SİYASİ HALK GAZETESİ İDARE YERİ Nuruosmaniye, No. 84 İstanbul Telgraf: YENİ SABAH İstanbul Her yerde 5 Kuruş Yugoslav top- raklarına taar- ruza geçti Macar devlet reisi Amiral Horti bir be yanname neşretti Budapeşte, 11 (aa.) — Bü- tim Macar gazeteleri amiral Horty'nin beyannamesini büyük başlıklar altında neşretmişler - dir. Amiral beyannamesinde Yu vyaya karşı Macaristanı üdahaleye — sevkeden — se - bepleri izah ettikten ve 1914- 1918 —harbinin Macaristanı bin senedenberi sahibi bulundu- topraklardan mahrum etti - ini ve Macaristanı yorgun bi- raktığını hatırlattıktan sonra müttefiklerin 1914 deki gibi har bi Balkanlara yaymağa gayret ettiklerini söylemiş ve beyana- fına şu surette devam etmistir: Macaristan ancak Yugoslavya Macar topraklarına karşı hava hücumu yaptıktan sonra müda- faa tedbirleri almıştır. Hırvat liderleri tarafından Hırvat istik Kâlinin ilân edilmesini memnuni- yetle karşıladık. Yugoslavya ar- tık mevcut olmadığından 1918 de Macaristandan ayrılan top- rakların emniyetini temin et - mek ve burada yaşıyan bir çok Macarların âkıbetini korumak bir zaruret halini almıştır. Bu ise derhal ifa edilmesi icabeden milli ve mukaddes bir vazife - dir. Binaenaleyh cenupta yaşı- yan Macarların imha edilmek - ten ve anarşiden korunmaları için askerimize bugün emir ver- dim. (Bonu sayfa & sütun 3 de) Yeni bir bombardı- man fayyaresi ——— Merhalesiz olarak 2000 kilometre kat'ediyor Londra, 11 (a.a.) — Beri ha- Hinde imal edilen yeni spitfire tayyarelerinin pike hücumu tec rübelerinde 1000 kilometre sür- at temin edilmiştir. Bu suretle Bpitfire'lar sedanın süratine yak laşmış bulnuyorlar. Aralarında gaatte 240 kilometrelik bir fark kalmıştır. Birçok gece bombardıman (Sonu sayfa 5 sütun 5 de) —3 KOK ONT M MA LA eee ğe sevketse bile Yugoslav ve Yunan kuvvetlerinin inzimamile bir kat daha kuvvet bulacak İn- giliz müdafaa hattı dururken hiç bir ameli netice elde etmiş addolunamazlar. Maksat — bir parça arazi zaptetmek değil, düş man kuvvetir ktir. Bugün İngiliz kuvve enüz harbe iştirak etmedi. Yunan ve Yugo: lav orduları da bütün mukave met kuvvetlerile dimdik ayakta duruyorlar. Cereyan eden veka: yi asıl müdafaa hattına çekilir- ken yapılan setir hareketi ve ricat tertibatı demektir İşte ne dahili bakımdan, ne askeri harekât bakımından va- ziyette bir paniğe hak verecek vahamet yoktur. Vaziyetin - 80- ğuk kanlılıkla tetkik — ve bilâ mek n zaferden k hım esini Ve at'i riyor Af urette emin ola- Hüseyin Cahld YALÇIN tahlili ğ YUGOSLAV CEPHESİ TATAY a— AAA Ordusunun Genupta. mukavemeti sertleşti Zağrep ve Ma- nastır. Almanlar tarafından işgal edildi Berlin, 11 (a.a.) — Almaa 01- duları baş kumandanlığının teb- 10 nisan sabahından beri, ge- neral Weichs kumandasındaki Alman kıtaları, Drave nehrinin geçidini zorladıktan-sonra, fena havaya ve ârızalı araziye rağ - men, cenuba doğru Mmuvaffaki- yetle ilerlemektedirler. Husust bir tebliğle daha evvel bildiril- miş olduğu veçhile, zırhlı kıta- lar geri bir ileri hareketle, Hır- vatistanın merkezi Zağrebi iş - gal etmişlerdir. "e Düşmanı şimal - garb istika- metinde takib eden ve Nişden gelen Alman kıtaları, merkezi Sırbistanda vukua gelen muha- rebeler esnasında bir çok fırkayı imha eylemiştir. Alman kıtaları 10 binden fazla esir almışlar ve 70 top ile büyük ganaim elde etmişlerdir. Cenubi Sırbistanda çarpışmış olan düşman kuvvetleri imha edilmiştir. Bunlardan çarpışma- ya salih sonuncu bir grup, 10 nisanda, Krilovaç civarında bir Alman firkası tarafından kıs - men imha olunmuş, kısmen esir alınmıştır. Alman hava kuvvetleri, ordu- mem herekâtına müzaheret et - mişlerdir. Zağrebin garbında birnakliye treni süvaffakiyetle | bombardıman edilmiştir. Bükres, 11 (a.a.) — D.N. B: Bir Yugoslav tayyaresi, dün (Sonu sayfa 5 sütun 4 de) MISIR ;Başveği_ni_n beyanatı “ Son hadiseler bizim için bir sürpriz teşkil etmemiştir ,, Kahire, 11 (a.a.) — Mısır baş vekili Hüseyin Sırrı Paşanın El- | mısır gazetesinde neşredilen be | yanatına göre garp çölüne ge-| ien İngiliz kuvvetlerinin mikta- m gün geçtikçe artmaktadır. ki Afrika harekâtı bitmek Te olduğundan bu takviye kıtaatının büyük kuvvetler teş- kil edeceğine muhakkak naza- Trile bakılmaktadır. Başvekil İngiliz büyük elçisi B. Lampson'un askeri vaziyet hakkında kendisine tatmin edici tzahat verdiğini de söylemiş ve gözlerine şöyle devam etmiştir: Son hadiseler bizim için bir (Sonu sayfa 5 sütun 6 de) HARP—, VAZİiYETİI | İhtiyacı karşıla- yamayan plânlar YAZAN: f Emekli General Kemal Koçer Hâkim bir donanmanın de- nizlerde tam bir seyrüsefer te- || min edi gine dair olan kana- atler, Büyük Harptenberi gişmemiştir. Deniz k rının büyük bir deniz muha- rebesinde Trol oynayacağına şüphe edilemez, Ancak, tay- yare, denizaltı ve korsan İ| gemileri, Okyanuslarda mey- || dan muharebeleri — yapmak İ| kudreti gösterdikçe, en bü- 1] İyük bir armada da denizlerde L* tam bir serbesti temin etme- (Sonu sayfa & sütum 1 de mâş demektir. W —!ıı,, p __N'YA o,'?'—'"? Ğ n 4 . ğ BALIRESİR ( “Almanların Malkedonyada işgal etükleri mmtakaları gösterir hartta Hırvat lideri Maçek Bulg;istand; Şarki Bulgaristan mekteplerinde ders kesimi Bofya, 11 (a.a.) — Sofya tni- versitesile, Mustafapaşa, Varna, | Filibe ve Dupniçadaki yüksek | mekteplerde dünden dersler kesilmiştir. Zora gazete- ginin verdiği bir habere göre 37 ilk mektep maarif nezaretinin emrile kapatılmıştır. Hırvatlar 'İ_stiklâllerini İlân ettiler GI. Kvaternik Devlet Reisliği ve Baş Kumandanlığı ele aldı Bratislava, 11 (a.a.) — D. N. B. ajansı bildiriyor: General Ziat Kvaternik üıı; gaat 6.15 te Zagrep radyosu ile müstakil Hırvat devletinin ku- Tulduğunu ilân etmiş ve kendisi- nin bu devletin reisliğini deruh- te ettiğini bildirmiştr. General bu münasebetle söyle- diği kısa bir hitabede iktidarı ve Hırvat ordusunun kumanda- Bını, mülteciler lideri Drante Paveliçin tensibi ilg eline - aldı- ğını beyan etmiştir. General - Kvaternik ameleyi, köylüleri, askerleri ve demiryol- ları memur ve müstahdemlerini yeni hükümetin emirlerine itaa- 'te davet eylemiştir. Biraz sonra Hırvat çiftçi par- itibaren | tisi reisi doktor Maçekin bir beyannamesi okunmuştur. B. Ma çek de bu beyannamesinde bü- tün Hırvatları yeni hükümete (Sonu sayfa 5 sütun 1 de) Millet Meclisinde Mebusların teşrit masuniyetlerinin kaldırılmaması kabul edildi ( Yazısı 6 ıncı sahifemizde ) SABAHTAN SABAHA Alman akınına karşı —0bebre —çu . Jan daha on gün Yugoslavya | paktına girmişti. Bu on| martt ekiz üçler İngüh cephesi nerde Ingilizlerin muhtemel müdafaa hatlarile Ar- navutluktaki cepheyi gösterir harita sekiz gün evvel Yugoslavyanın Almanya ile harbe hiç niyeti ve (Sonu sayfa 4 sütun 4 de) Japonya Rusya ile bir an. laşma yapıyor Müzakereler sona ermek üzere bulunuyor Tokio, 11 (aa.) — D. N. B.: Hükümet namına beyanatta bulunmağa memur zat Japonya ile Sovyetler birliği arasında bir ticaret muahedesi akdi hakkın - da cereyan eden müzakerelerin sona ermek üzere olduğunu me- busan meclisine bildirmiş ve an- lTaşmanın mübadele esasına istl- (Sonu sayfa 5 sütun 5 İngiliz.- Amerikan iş birliği Harp malzemesi nakliyatı için 99 vapur talısis ediliyor Nevyork, 11 (a.a.) — İngiliz 've Amerikanın muharip kuvelte ri arasındaki işbirliği o kadar a- meli ve müessirdir ki bunun bir delili olarak her iki kuvvet ara- aındaki bu iş birliğinin yakında tam olacağı söylenmektedir. B. Rooseveltin, 39 Danimarka (Sonu sayfa 5 sütun 6 da) Fıkr K Zito To ekseretor Etnos Yazan : Aka Gündüz Birinci Termopil'de Serhas'ın yüz binlerceden mürekkep ordu- İarına karşı sadece kırk Yunan İspartalısı, ulvi Leonidas'ın ku- mandasında Elen - topraklarile Elen kanunlarını müdafaa et- tiler. İkinci Termopil'de ikirci Le- onidas olan ulvi Papagos Ro ma'nın yüz binlerceden n kep ordularını eze eze Avlonya önüne geldi, ve Allah yardımcı- Bi olsun, Draç limanında zafer bayrağını çekecektir. Üçüncü Termopil geç günündenberi - başlamıştır: Bir Atina çavuşu yüz elli arkadaşi- le bir “Ölüm müfrezesi,, kura- rak ikinci Serhas'ın ordularını süngüden geçirdi. İkinci Serhas birincisinden çok daha zalimdir. Fakat üçüncü Termopil'in ü- çüncü çavuş Leonidas'ı bu or- duların hepsinden daha ulvidir. Yunan milleti, senin gittikçe ulvileşen kahramanlığına, da - marlarımdaki kanın bütün cev- heri ve asaletile tapıyörum. Yazımın başına senin dilinle başladım. Sonunu benim dilem- le bitiriyorum: Yaşa ulvi Yunan milleti. pazar