CUMHURÎYCT 2 Temmuı 1940 Ender görülen bir hâdise Dün şehrin üzerinden kuvvetli bir siklon geçerek birçok zararlar yaptı Serbest sütun Fiat birliğile kalkar r ÎHTİKAR tifi) kurulduğu takdirde; memlekette fiat birliği temin edilecek ve ihükârla mücadele de kendi kendine temin olunacaktır. Adedleri binlere varacak memur ortaklar nereye giderlerse gıtsin. hangi daireye naklederse etsin kooperatifin azası sıfatını muhafaza ve crtaklık menafiinden istifade edeceklerinden, bu hal kooperatife bağlılıklarını ve alâkalarını kuvvetlendirecek bir keyfiyet olacaktır. Devletin yakından ve kolayca vuku bulacak murakabesi, bu büyük ser mayeli kooperatifin gayet iyi işîemesini, müsmir bir rol oynamasını ve esaslı ve daimî kontrolunu da temin edebilecektir. Bu kooperatife devlet azamî müzaherette bulunacağı gibi, ithalât ve ihraact birlıkleri ve istihsal kooperatifleri ve sair istihsal membaları da yakından ve kuvvetle alâka gösteıecekler ve faydalar temüı edeceklerdir. Bu kooperatifler kuruluncaya kadar işe, devlet müesseseleri tarafından istihsal edilen bütün eşya fiatlaıinın memleketin her yerinde aynı fiatlarla olmasını teminle başlamalıdır. Toptan şeker fiatlan, fabrika teslimi esasına değil, şehir ve kasaba teslimi esasına göre tadil edilmelidir. Sümerbank fabrikalarının ve diğer devlet fabrikalarının istihsalâtı da keza aynı esasa bağlanmalıdır. Filhakika bu vaziyette istihsal merkerzlerine yakm oturanlar bu kabil eşyanın kilosuna veya metresine birer kuruş fazla verseler bile bir çok yerlerdeki halk kilosuna veya metresine onlarca kuruş fazla ödemekten kurtulacaklardır. Hulâsa; sadece bir fiat tespiti ve yalnız sıkı bir kontrol ihtikârı xinlemeğe kâfi bir tedbir değildir. Bundan baska bu iş gene büyük bir memur kadrosuna ihtiyac gösterecek ve bütçe yükünü afiırlastıracaktır. İhtikân kökünden kaldırmak kooperatif kurmak suretile imkân dahiline girmiş olacaktır. Bütün memlekete şamilt muazzam bir istihlâk kooperatifi kurmak lâzımdır Bunu temin için Sür'bagobdaki büyük garajın damı uçtuktan Dün şehrimizde ender görülen semavî bir hâdise olmuş, kuvvetli bir siklon şehrin üzerinden geçerek halkı bir hayli korkutmuş, denizde Kuzguncuktan Sarayburnuna kadar seyreden bir hortum VÜcude getirmiştir. Saat 14,10 da şehrin üstünü siyah bulutlar kaplamış, bu esnada uğultu ile beraber bin metro kadar yüksekte bir hava cereyanı geçmekte olduğu görülmuştür. Bu cereyanın içinde nereden söküldüğü anlaşılamıyan dalları ve köklerile iki ağac ve bir takım enkaz bilhassa nazarı dikkati celbediyordu. Tatavîa üzerinden, Taksimden ve Boğaz üzerinden Anadolu yakasına doğru ayrn süratle seyreden bu ağaclar ve enkaz, görenlere korku verecek bir şekilde idi. Bu esnada liman önünde bir hortum hu«ıhe gelmiş sular anafor yaparak havaya yükselmiştir. Bundan sonra şiddetü yağmur başlamıştır. Siklon esnasında Surpagobdaki büyük garajın çatısı da olduğu gibi uçmuştur. sonra lumatına müracaat ettiğimiz Kandilli Rasadhanesi Müdür muavini Kemal şunları söylemiştir: < Bu hâdiseye tam manasile bir hortum diyemiyeceğiz. Bunun hortum olabilmesi için rüzgârın saniyede 35 metrodan fazla sür'atle esmesi lâzım gelir kı bu esnada rüzgâr yerden bir çok eşyayı söker, alır götürür. Fakat bazan rüzgâr 2025 metro sür'atle esecek olursa mevziî bazı manzaralar irae eder ki bu da hortuma benzeyebilir. Dünkü hâdisede bu suretle bir depresyonun gelip geçmesinden ibarettir.» Hava raporu Kandilli Rasadhanesinden aldığunız rapordur: Rüzgâr bugün poyrazla karayel ara sında tahavvül ermiştir. Yaz saatile sürati 16 metroya kadar çıkmıştır. Bugünkü (dünkü) şiddetü yağmur esnasında barometre bir milimetre kadar anî bir tahavvül göstermiştir. Sıcakhk 27 dereceey çıkmış iken saat ikiden sonra düşmeğe başlayarak ikiye Rasadhane ne diyor? çeyrek kala 15 derece olmuştur. Yağan Dünkü bu tabiî hâdise hakkmda ma "aömur 9 milimetredir. İngiltere Suriye ve Lübnanı icabında müdafaa edecek; (Baş tarafı birinci sahifedc) bombalarile hücum edilmiştir. Bir mek Berlin 1 (a.a.) D. N. B. bildiri teb tahrib edilmiş ve bir kişi de ha fifçe yaralanmıştır. Başka zayiat yokyor: Alman hava kuvvetlerine mensub tur. cüzütamlar, bir baskın harekeüie Manş Almanlar iki İngiliz vapurunu da kâin İngiliz Guernsey adasını işgal batırdılar etmişlerdir. Nevyork 1 (a.a.) Gece Atlantikte Bu harekât esnasında bir hava rauİrlandanın tahminen 300 mil cenubu •' harebesinde bir Alman keşif tayyaresi, garbisinde 3921 tonluk Guido ve 4871 Bristol Blenheim tipinde iki İngıliz tonluk Zarian ismindeki İngiliz vapurmuharebe tayyaresini düşürmıiştur. lan düşman denizaltüarının hücutnuna Gene Manş denizinde kâin Jersey a uğramıştır. dası da aynı tarzda ahnmıştır [Cumhuriyet Bu adalar Fransa Almanların dünkü bava taarruzlan Londra 1 (a.a.) Bu akşam saat 20 nın Şerburg yarımadasının garbındaki de Hava ve Dahilî Emniyet Nezaretleri koy içinde bulunmaktadır.^ tarafmdan aşağıdaki tebliğ neşredilmişLondra teyid ediyor Londra 1 (a.a.) Röyter: Gu?rne tir: Bu akşam dıişman bombardıman taysey ve Jersey adalarına Almanların asker ihracları yapmış olduğunu res yareleri birkaç noktada sahili tecavüz etmişlerdir. Hava defi bataryalan haremen bildirmektedir. İstihbarat Nezareti diyor ki, evvelce kete geçmiş ve avcı tayyareleri havalanbüdirildiği gibi İngiliz Norman adaları mıştır. Şimali şarkî sahili üzerine bir gayriaskerî hale getirilmişti. Şimdi öğ miktar yangın bombası atılmıstır. Avcı renildiğine göre, o zamandanberi Jer tayyarelerimiz bir düşman bombardıman sey ile Guernesey adalarına düsman tayyaresini düşürmüştür. asker ihraclan yapılmıştır. Telefon ve telgrafla muhabere kesilmiş bulun Oylat kaplıcaları maktadır. Halen bu hususta hiç bir Bursa, (Hususî) İnegö'l Belediyesi, malumat mevcud değildir. Oylat kaplıcalarını işletmek için ruhsatAlmanların hava akınları name almıştır. Belediye, bu kaplıcalarLondra 1 (a.a.) Reuter bildiri da asrî tesisat vücude getirmek için Beyor: lediyeler Bankasından 20 bin lira istikAlman tayyareleri bu sabah erken raz akdedecektir. Malum olduğu üzere den Galles memleketi üzerinden ve bu kaplıcanın kanser hastalığını tedavi çok yüksekten uçmuşlar fakat defi ba ettiği hakkmda hasıl olan kanaat kıytaryaları ateşile tardedilmişlerdir. Al metini arttırmıştır. man tayyarelerinin Galles memleketi Bursada bir çeşid ekmek üzerine yaptığı mütevali sabah ziya retlerinin bu beşıncisidir. İngilterenin Bursa, (Hususî) Belediyemiz, bir cenubu garbisinde uzaktan gelen infi karar vererek şehrimizde yerli undan lâk sesleri işitilmiştir. yapılmış bir nevi ekmek çıkanlacağını İskoçyanın şimali şarkisinde tayyare bildirmiştir. Bu ekmek yuvarlak olacak yangın bombalarile bir tnekteb yakıl ve kilofu 11 kuruşa verilecektir. Bademistır. Hiç bir infilâk bombası atılma ma şehrimizde mekik denilen dar uzun mışür. İki kişi hafif surette yaralan francala ekmeği yapılmıvacaktır. mıştar. İngilterenin cenubu garbisi ü18 seneye mahkum oldu zerinde iki defa tayyare sesi işitilmişBursa, (Hususî) Altıparnıskta detir. Bomba atmadıkları zannedilmektedir. Tayyare defi bataryalan işlemiş mircilik yapan Ahmed isminde biri çok rakı içerek sarhoş olmuş ve çırağı 21 tir. yaşında Mehmedi öldürmüştii MuhaHava Nezaretinin tebliği Londra 1 (a.a.) Hava Nezareti keme neticesinde Ahmed 18 sene ağır h?pse mahkum edilmiştir. tebliğ ediyor: Dün gece zarfında düşman tayyareKonya nahiyelerinde selleleri üç mmtakada lâalettayin hücıun rin yaptığı zarar lar yapmıştır. Konya (Hususî muhabirimizden) İngilterenin şarkında tayyare mey danlanna maruf olması lâzım gelcn bir Şiddetli yağan yağmurlardan hasıl olan miktar infilâk bombalan atılmıstır sel. Konyaya bağlı Sille nahiyesinin merGalles'de ve İngilterenin garbında ge kezi Sille kasabasını iki defa basarak öne infilâk bombalan atılmıstır. Bu nüne raslıyan her şeyi sürükleyip gö mıntakalarda insanca hiç bir zayiat ol türmüştür. Şimdilik altı merkeb. bir kamadığı gibi mühim hasarat da yoktur. tır. sekiz koyunun zayi olduğu malumİskoçvanm şarkında bir şehre yanffin dur. İnsanca ve binaca zarar olmamıstır. Gazetelerin bu günlerde herkes tarafından alâka ile okunan yazılarını şuphesiz ki harb havadisleri teşkıl ediyor. Fakat ikinci derecede alâkayı çeken muhakkak ki ihtikâr ve onunla mücadele haberleridir. Memlekette ihtikâr temayülü her zaman mevcuddur. Fakat alelâde zamanlarda rekabet bu vaziyeti kendi kendine kısmen önleyebilıyor. İthalâtın güçleştiği hatta imkânsızlaştığı. memleket istihsalâtmın da tabiî halıni kaybettiği fevkalâde zamanlarda ise ihtikâr şahlanıyor. Bilhassa bir harb zamanında ihtikâr gayet tehlikeli bir şekil alıyor ki bu zamanda ihtıkârla mücadele de hükumetin esaslı bir vazifesi haline giriyor. Yalnız bu mücadele işi haddizatında kolay bir iş değildir. Hükumet elyevm bu mücadeleyi başarmak için bir çok hükümler vaz, tedbirler ittilıaz etmiş ve bir de geniş teşkilât meydana getirmiştir. Fakat alınan bütün bu tertibat ihtikârla mücadeleye kâfi gele miyecektir. Perakende alışverişte pazarlıksız satış tam olarak tatbik edılememekte iken bir de bütün istihlâk eşyasının perakende satış fiatlarını tespit ve kontrol eylemek güç, hatta imkânsız olacaktır. Perakendecilerin maliyet fiatlan aynı şehirde bile bir değildir. Peraken decilerin, aynı mah birüıci elden veya derece derece mutavassıtlardan almış olmaları maliyetin farklı olmasını doğurmakta, eşyanın yeknazarda müşteri tarafmdan farkedilemiyen kalite farklan da ihtikârı kolaylaştıran bir mcsele olmaktadır. Bundan başka memleketin büyük bir derdi vardır. Anadolunun içerile rine gidildikçe eşyanın çeşidleri azalmakta, kaliteleri düşmekte, ve bu azalan düşük kaliteli çeşidler alabildiğıne yüksek fiatlarla satılmaktadır. Bu fiat yüksekliğinde, nakliye masrafı ve mutavassıt çokluğu; kalite düşüklüğunde de iyi müşteri azlığı, rol oynamakla beraber teşkilâtsızlık en mühim tesiri yapmaktadır. Aynı cins mahn ithalât ve istihsal merkezlerinde veya büyük istihlâk yerlerindeki fiatlan çok ucuz olduğu halde Anadolunun içerilerinde şarkında fiat korkunc surette yuksek bulunmaktadır. Halbuki hıikumet bazı mallann büyük mustehlik şehirlerdeki fiatlarını farkını bütçesinden odemek suretıle aşağı ve muayyen bir sevıyede tutmaktadır. Fiat ucuzluğunu ve birhğıni memleketiı» her yerıne teşmil etınek bütün vaflihdaşlannı aynı nımete ka vuşrurma'k/ bu günün devleüne dü?en esaslı bîr vazifedir. Butun eşyanın fiatlan memleketin her tarafında ln hisar mamulâtı gibi aynı olmahdır. Böyle bir fiat birliği temin edUdıği zaman memleketin uzak ve iç taraflaruıa gidecek her sınıftan iyi memur bulmak imkânı da doğacaktır. Bu gün iç Anadoluda, şarkta memurlar için geçim çok güçtür. Her şeyin ve gevi min ucuz olduğu sanılan yerleıde bilâkis hayat çok pahahdır. Bu gibi yerlerde az para ile geçinilebi'.mekte olması ucuzluktan doğmamaktadır. Sebebler başkadır. Meselâ ev kirası ucuzdur, beş on lira arasındadır. Hakikntle merour bir tek odaya, ahıra benzeyen bir izbeye bu parayı vermekte, rahat edememekte, medenî bir hayat yaşa yamamaktadır. Basit seviyeli bir hayat yaşama neticesi filhakika masraf az olmaktadır Fakat bu gayrimedenî ve gayrisıhhi yaşayış ucuz sayılmamalıdır. Cayet pahahya mal olan cüz'î istihlâkinin tutarınm büyük şehirde medenî bir hayat geçiren memur ailesinin sarfiyatıııdan az olması veya ona muadil oluşu bir ucuzluk değildir. Memleketin her tarafında fiat bir liğinin vaz ve temin edilmesi aynı zamanda ihtikârı da önlemiş ve kaldırmış olacaktır. Fakat bütün istihlâk eşyalarının fiatlarını memleketin her yerinde lnhisar eşyası gibi aynı halde tutmak acaba nasıl kabil olur? Çok güç gibi görünen bu mesele (istihlâk kooperatifleri) kurmak suretile mümkün olacaktır. Yalnız küçük ve münferid istihlâk kooperatifleri bu büyük işi başaramaz. Memlekete şamil büyük kooperatifler kurmak lâzımdır Memleket ölçüsünde, meselâ azaları umumî muvazeneye, mülhak bütçeye belediyelere, devlete bağlı olan ve hatta olmıyan büyük teşekküllere dahil bütün devair ve müessesatta müstahdem memurların cüz'i birer hisse ile ithal edilecekleri ve memleketin her yerinde birer şubesi bulunacak bir (Türkiye memurları istihlâk koopera Gene saded haricine çıkıyorsun Bu günkü mesele o değil. Bu günkü ve her günkü mesele budur, Aziz. Kız şimdi eve gelir, dersini verirsin. hürriyetini tahdid edersin. Artık bu son tecrübe olur. Evleninceye kadar uslu akıllı, edebile oturur. Aziz balkonla piyano arasında, arada bir durarak ve uzaktan gelen seslere kulak vererek. ağır ağır yürüyordu Balkon kapısının önünde durdu ve yüzünü cama yaklaştırdı; sonra döndü. evvelâ kol saatine. sonra da piyanonun üstündeki saate baktı. Kula&ı dışarıda idi. Karısının münakaşayı devam ettirmesine mâni olmak için: Neredeyse gelir, diye mırıldandı. Sonra balkona çıktı. Bulutlar yırtılıvor ve yıldızlar görünüyordu. cHavat da böyledir» dive düsündü. Bu fikir ona kuvvet vermisti Gökvüzünde bulutlarm erivi"!İne baktı İnsanın kederleri ve korkuları da bövle: Dağılır, gider. Kendisi. ki o kadar oratik adamdı. gene lüzumundan fazla halecana kapılmanuş mıydı? Saç M. Atayman Konya ovasında mahsul bolluğu Çok bereketli olan hububatm tarlalardan kaldırılamaması tehlikesi başgösterdi Konya, (Hususî muhabirimizden) Şımdıye kadar Konya çiftçisi kurakhk. çeşid çeşid haşerat ve hastalık yüzünden ektiğini güç alır. Bu sebeble de derin yeislere ve zararlara düşerdi. Bu sene Konya mıntakasında her nevi arzî mahsulât son derece bereketlidir. Böyle olduğu halde gene ve bu sene de çiftçimiz derdsiz değildir. Bu derd. bu sene gayet bol olan mahsulâtı tarladan kaldırmamak endişesidir. Konya mmtakasında bu sene, diğer senelerden üç dört misli fazla mahsul ekilmiştir. Ekilen bu mahsul de hâlâ yağmakta olan bol yağmurların tesirile fevkalâde bir bereket gösterdi. Çiftçinin endisosi şimdi bu mahsulü tarladan depobra kaldıramıyacağı içindir. Buğday, arpa, yulaf gibi hububatın samanının kildırılmasından esasen sarfınazar edilmiş bulunuyor. Bunlar tarlada çürümeğe mahkumdurlar. Fakat mahsul o kadar çoktur ki buğday, arpa, yulaf da tarladan kaldırılamıyacak, harmanlarda terkedilecek, nihayet tarlada hazırlanacak kuyulara doldurulacaktır. Bağlardaki üzüm, bahçelerdeki kayısılar ve sebzeler için de ayni hal ve âkıbet variddir. Buğday, arpa, yulaf tarlalardaki kuyulara ?tılıvermek suretile hiç olmîizsa muhafaza altına alınmış olacak, kalması temin edilecek. Fakat üzüm, kayısı. sebzeler ne olacak, nasıl muhafaza edilecek. Bazı çiftçilerin bu bol mahsule karsı şimdiden bazı tedbirlere bas\urdukları görülüyor. Meselâ arpa tarlalarının bir kısmına şimdiden hayvanlan bağlamışlar, bunlar doyuncaya kadar, istedikleri gibi yeşil arpa yiyorlar. Bir kısım sebze fideleri de hayvanlar için ot olarak kullanılmaktadır. Bağcılar bol miktarda şarab istihsali için fıçılar hazırlayorlar. Hulâsa bereket, mah sul bereketi, çiftçilerimiz için şimdiden tedbir aldırmağı, çareler düşünmrği icab ettiren bir derd olmuştur. Müstahsilin bu derdi, bakalım müstehHke nasıl bir neş'e verecek?.. Bu bol mahsul. bu geniş bereket temenni ederiz ki ciftcimİ7İn senelerdenberi çektiği yokluk ıstırabına bir nihayet versin ve yüzünü güldürsün. ma! Gencliğindenberi güvenilebilecek. inanılabilecek, sağlam ve değişmez iki kıymet tanıyordu. Sağlık ve para. Geri tarafı için üzülmeğe değmezdi. Kızına da bu sade ve çelik gibi sert felsefeyi telkine çalıstı. Sıhhatli ve paralı bir insanm bedbaht olması için, yalancı muhayvilesinin icad edebileceği boş itikadlardan, vehimlerden baska hiç bir sebeb yoktıı. Hale şimdi serbest, poiiste değil. Yolda. Geliyor. Bu intihar vak'asmın onun başına bir iş açması ihtimali yok. Dedikoduların da hiç ehemmiveti yok. Ne diyecekler? iki evli adam da Haleyi sevmiş ve biri kendini öldürmüş. Sevilmek suç degil. şeref Hele güzel olmak, zeki ve tesirli olmak bir kadm için hic suç değil. Fakat ne de olsa. an'aneden mi, nereden kalrna bir düsünce itiyadı var ki Azize müphem. sebebi meçhııl bir endişe veriyor. Ruhunda bir felâket havarı var. Solihavı tamamile haksız bıılamıyor. Var bir şey, var; sağlıktan da paradan da üstün. gölce halinde, fakat insanın ruhuna hâkim bir kuvvet var. Belki terbiye, belki an'ane, belki hu (Baş tarafı birinci sahifede) cud ve ruhları takviye için aralannda gayretlerini bir misli arttırmakta olduklarını işaret etmektedü. Bu münasebetle bütün gazeteler, Trakyanın taLondra 1 (a.a.) Hava Nezaretinin rilmiştir. Hamm ve Osnabruck demir mamen ve saf Helen olan evsafını tetebliği: yolu istasyonlan yeniden bombardı barüz ettirerek. bu günkü millî hükumetin, yeni vilâyetleri kıymetlendirDün gece fena rüyet şeraitine rağ man edilmiş ve büyük yangınlar çıkanlmıştır. Wessel'in şarkında Dulmen mek ve daha iyi idare etmek için sarmen bombardıman tayyarelrinin Al fettiği gayretleri hatırlatıyor. Bu gazemanyada askerî hedeflere hücumları demiryolu iltisak noktasında atılan teler, Trakya ahalisinin sevinclerine ve bombalar infilâklar yapmıştır. Norderna devam etmişlerdir. ney adasındaki tayyare meydanlarile hamlelerine Helen milletinin istirak etHamburg'da petrol depolarına isa Bremen'in garbında Hontlosn ve Dort tiğini, millî hislerinin bir olduğu Hebetler vaki olmuş ve bu depolar ya mund tayyare meydanları yeniden len milletinin kendilerini kardeşane selâmladığını ve bu gün dün olduğu gibi, kılmıştır. Danstadt mıntakasında bir bombardıman edilmiştir. ruhlarma, arzularına ve yenilmez vaçok hedeflere hücum edilerek yangınTayyarelerimizin hepsi üslerine dön tanperverane azimlerine yakın kaldılar çıkarılmış, infilâklara sebebiyet ve müştür. ğını tebarüz ettirmektedir. Millî kooperatiPer federasvonunun ikinci heyeti umumiyesinin açılıs resminde söylediği bir nutukta Başvekil M. Metaksas, muKahire 1 (a.a.) ingiliz resmî teb suıda harekâtı devam etmektedir. liği: Eritre İtalyan şark Afrikası hudud kadde<! Helen an'ane^inin binlerce seGarb çölünde ileri temas kıt'alan larında kayda değer yeni bir şey ol nedenheri bekcisi bulunan köy halkına milletin minnettarlıçını bildirmiştir. mızın Sidi Aziz Katuz?o mıntaka mamıştır. M. Metaksas sözlerini şöyle bitirmîîtir: « Bu gün etrafımızda kopmuş olan (Baş tarafı birinci sahifede) 200 Yahudi Sovyet arazisinde kâin kasırganm içinde şunu beyan etmek isterim ki. her irab pttiği zsman, YunaReni'ye gelmiştir. Londra hâdiseyi, nazi jantajı nistanm köv ahalisi. kendi ve çocukTass ajansının tebliği addediyor Moskova 1 (a.a.) Tas ajansı bil larının kanını Yunan ordu«oınun bulunLondra 1 (a.a.) Röyter bildiriyor: dusu bütün harb sahnelerinde dökmüşRumanyanın mülkî tamamiyeti hak diriyor: Şimalî Bukovinada Sovyet kıt'alan tür.» kındaki İngiliz garantisinden feragat ettiği haberi eğer teyid edilirse, Lon vazifelerini bitü"mişler ve Rumaaya ile Fransızlann elinden kurtulan dra dıplomatik mahfillerinde pek az tesis edilen hududa varmışlardır. Besarabyada Sovyet kıtaatı yeni Rubir şilep sürpriz uyandıracak ve bu tesir nazı şantajının yeni bir bürhanı gibi telâk manya hududuna yani Tuna ve Pruttr Akdenizde bulunan ve kendisinden doğru ilerlemelerini ikmal etmektedir şimdiye kadar hiçbir haber alınamadıki edilecektir. Bununla beraber iyi haber alan Lon ler. Jassy şehri karşısında ve Prut'un ğından hükumetimiz tarafından arandra mahfillerinin beyanatına göre bu sol sahilinde bulunan Ungeny şimen makta olan Sadıkoğullarına aid Şadan feragat İngilterenin bu garantiden do difer istasyonu motörize cüzütamlar şilepi evvelki akşam limanımıza gelmişğan taahhüdünü ifa etmesi icab eyle tarafmdan işgal edilmiştir. Tanklar ve tir. Vapur sahiblerinden aldığımız maTuna ve lumata göre Şadan. Fransızlar tarafınyecek vaziyet hakkmda lüzumu tak motörize piyade kuvvetleri dirinde İngiliz hükumetinin bizzat ken Prut üzerinde bulunan Kagoul şehrine dan kafile ile Şimalî Afrikaya sevkedidisinin karar vermek hürriyetini lıiç girmişlerdir. Tuna üzerinde İsmailiye lirken muhafız torpidoların gözüne çarpşehri paraşütist cüzütamlar tarafından madan kafileden ayrılarak kaçmıştır. Bir bir surette tahdid etmiyecektir. işgal edilmiştir. Sovyet kıtaatının ha az sonra bir İngiliz muhribi Şadanı çeBulgarlar tekzib ediyor virmiş ve kendini takib etmesini bilSofya 1 (Hususi) Bazı yabpncı reketi her tarafta intizamla ve hâdise dirmiştir Şadan. iki gun bu muhribi tasiz olarak devam etmektedir. membalardan ve Bulgar askerıerinin kib etmiş, fakat sonra muhrib Şadanı Dobriceye girdiklerini bildiren haber Besarabya ve Bukovinanın işgali kaybetmiştir. Bunun üzerine gemi, Çatamamlandı ler, burada tekzib edilmektedir. nakkaleden girmeğe muvaffak olmuştur. Seferberlik ve Besarabyada Moskova 1 (Hususî) Bu akşam Elyevm Akdenizde bulunan Türk şitahliye devam ediyor neşredilen Sovyet tebliği Besarabya ile leplerinden Demir ve Mete, Barselona şimalî Bukovina'nın tamamen işgal e iltica etmişlerdir. Metede 350 ton çimenBükreş 1 (a.a.) Stefani: Erkânı to vardır. harbiye, dün yeniden bazı ihtiyatlsrı dildiğini bildiriyor. Sovyet kıtaatı bu gün Karadeniz sasilâh altına davet etmiştir. Akıntıburnunda bulunan Rumen parlamentosunun bu gün pa hilindeki İsmail limanını da işgal etmişlerdir. zartesi yapması takarrür eden ıçlinıaı cesedin hüviyeti anlaşıldı çarşambaya bu"akılmıştır. Ayan ve Rumanyada oyunlar ve içtimalar Evvelki gün Arnavudköyunde AkıntıMeb'usan meclislerinin Hariciye encümemnu burnunda orta yaşlı bir eıkeğın cesedi menleri bu gün toplanacaktır. Bu topBukreş 1 (a.a.) Dahiliye Nezareti, bulunmuş, üzerinde hüviyetini tespite lantılar esnasında hükumet Besarabya devletin emniyetine ve umuıni niztma yarayacak e\ıak mevcud olmıyan ceve şimalî Bukovinanın terkini intac muhalif hareket edenlerin tevkifi tek sed, Morga kaldırılmıştı. Bunun Üskü eden vaziyet hakkında izahat vsrecek lif edilmsine karar vermistir. Nezaret darda Salacakta Ayazma iskelesi cadd<»tir. musikili temaşaların men'i hakkındaki sinde 11 sayılı evde oturan Havagazi Diğer cihetten neşredilen bir resmi kararı 3 temmuz akşamına kadar tem şirketi nıuhasebe kaleminde memur teblığde Besarabyanın tahliyesın'ın prog did etmiştir. Saat 23 ten sonra bütün 1315 tevelludlü Mehmed Karadayı oldurara mucibince pazar günü de devam içkili müesseseler kapanacaktır. 4 ki ğu anlaşılmıştır. ettiği bildirilmektedir. şiden fazla grupların topianması ve Cesedde yara. bere izi yoktur. Olümun Bazı çarpışmalar oldu yollarda durması menedilmiştır As kaza neti"esi olduğu s?nılmakta ise de, Bazı mahallerde Sovyet kuvvctleri kerî makamlardan izin alınmadan hiç Morg daha raporunu vermemiştır nin seri unsurları, tahliye için teçpit bir içtima yapılamıyacaktır. edilen müddeti tacil ederek ricat et Garsonla müşteriler arasında mekte olan Rumen kıt'alarını geride> bııakmışlardır. Bazı hâdiseler cerejan kavga etmiştir Rumen kıt'alan gerılemeğe^ Floryada Ha. u.v.u uahçede garson devam etmektedirler. Mışırdıçla muşterilerden Hrısto, Yanı ve arkadaşları Rıikı arasında kavga çıkmış, Tahliye işleri 3 temmuzda öğ^ü Mıaırdıç, basından yaralanmıştır nihayet bulacaktır. Besarabya \î Bukovinadan hareket eden binlerce mülKapatılan randevü evlerî teci Bükreşe gelmektedir. (Bastarah 1 inri «ahifede) İstanbul Emniyet mudurlugunce, geTahliye faaliyeti ve Besarabyaya fesine başlamak üzere bu gün tayyare çen bir ay içinde şehirde yırmi gizli gidenler ile Libya'ya hareket etmiştir. randevu evi meydana çıkarılmış, bunlar Bükreş 1 (a.a.) Rador ajansı bilBalbo'nun cenazcsi Romaya kapatılmış ve işletenler hakkında takıbat diriyor: getirildi acılmıştır. En yeni olarak, Taksimde Dahiliye Nezaretinin neşrettiği bir Roma, 1 (Hususî) Mareşal Balbo Eva isimli bir kadının, evinde ufak yaştebliğ, Besarabya ve Bukovinanın tah nun cenazesi bu gün tayyare ile Lib ta gene kızları fuhşa teşvik faaliyeti gösliye ameliyesinin evvelce tespit edilmiş yadan Romaya getirilmiştir. Mareşalın terdiği haber alınmış, randevuculuktan olan plân dairesinde devam etmekte merasimi çarşamba günü yapılacaktır. evvelce de bir kaç defa takibata uerayan bu kadın, yeniden yakalanmıştır. olduğunu bildirmektedir. Dün motörlü Italyanın bir teyidi Fva ve beraber yaşadığı Murad, evin vasıtalarla yapılan nakliyattan manda Roma 1 (a.a.) İtalyan resmî tebkapatılması safhasında polise karşı gelMoldavyadan 80 tren gelmiştir. Besa liği, üssüne dönmiyen Espero destromişler, aleyhlerinde bu cihetten de tarabya ve Bukovinadaki bütün maka yerinin ziyaını kabul ve teslim etmekkibat icrasına geçilmistir. Her ikisi de mat ve memurin Moldavyaya nakle tedir. Beyoğlu adliyesine verilmişlerdir. di'.mistir. Her yerde yardım komiteleri teşkil edilmiş ve mültecilere bakmak için lâzım gelen tedbirler ittihaz edilPencereden düşen çocuk miştir. Besarabyanın cenub kısmmvı Galatada Kaval sokağında oturan hatahliyesi tren, vapur ve mavnalar vamal Osmanuı kızı beş yaşında Mahmu sıtasile devam etmekte olduğu gibi şidiye, evin sofa penceresi önünde oynarmal kısmının tehliyesi de mevcud her ken, üç metrodan sokağa düşmüş, baytürlü vesaitle icra edilmekteydi. Renı gm bir halde hastaneye goturülmüştür. ve Ungheni demiryolu istasyonlarında tahliyeyi kolaylaştınnak için Rumen Bursa vilâyetinde yol makamatı Sovyet kumandanlarile te faaliyeti ması muhafaza etmektedir. Muhtelif Bursa. (Hususî) Vilâyet Nafıa çeteler tarafından çıkarılan hâdiselcrle Müdürlüğü 1 temmuzda yol seferöerhyapılmakta olan sabotajlara nihayet ği yapacak ve vilâyetin muhtelif nokverilmiştir. Besarabyalı olup da memtalannda bilhassa seylâbdan büyük tahleket dahilinde bulunan bütün ame ribata maruz kalmış olan yollarla köpleye, Besarabyaya geçmek üzere Dahirüler sür'atle tamir edilecektir. Valiliye Nezaretince vesika verilmesine kamiz Refik Koraltan, Nafıa Müdürü İsrar verilmiştir. Bütün memleket dahimail Hakkıya bu hususta icab edçn talinde mükemmel bir intizam mevcudlimatı vermiştir. Bu talimata göre; tahdur. Memleketin her mıntakasında tahribat düzeltilecek, yollar ve köprüleı liyeler yapıldığına dair çıkan haberlere tamir edilecek, bu işler sür'atle ikmal karşı efkârıumumiyenin nazan dikkati olunacaktır. 1 temmuzda buralara bin' celbedilmistir. lerce mükellef amele sevkedilecektir. Resmi harb tebliğleri Trakya Helen kalacak İngiliz Hava Nezareti bildiriyor Mısırdaki İngiliz karargâhı bildiriyor Rumanya hududlarında müsademeler Mareşal Graizanf Trablusgarb kumandanı oldu Koprüdeki tamirat Sovyet idaresine geçen Yahudiler Bükreş 1 (a.a.) Dahiliye Nezareti tarafından neşredilen bir tebiiğde binlerce Rumen Yahudisinin Sovyet kıtalarının işgali altında bulunan mıntakalara nakledilmek arzusunu izhar ettikleri bildirilmektedir. Daha şimdiden 7600 Yahudi Pnıt nehrini geçerek Besarabyaya çırmiş ve rafe, belki ruhun miskin ânlannda üstüne çullanan nafile korkular... Kim bilir... Bir korna sesi yaklaştı. Hale geliyordu. Aziz onu bahçenin karşısında karşılamayı düşündü. Annesinden gizlenmesi lâzım gelen şeyler varsa Haleye tenbih etmeliydi. Fakat Salihanın şüphesini uyandırmaktan korktu ve salona girerek bekledi. Halenin, bahçeden, her zaman olduğu pibi: «Hello» diye bağırmasını da bekledi. Fakat bu sesin yerine salonun kapısına yaklaşan ayak seslpri duyuyordu. Bu da her zamankinden farklıydı. Halenin pek yorgun zamanlarına mahsus gevşek ve fasılalı adım atışı. Kızı içeriye girmeden Saliha oturmuştu. Kapıya arkası dönüktü. Aziz. karısının bu hareketinde, kızına karşı bir protesto manası ararken dihündü ki. Saliha, belki de Halenin mü«kül sartlar içinde salondan içeri gırisini kolavlastırmak îsteyordu. Aziz bunu düşününce balkonun kapısına doŞru yürüdü. Biraz durdu. Geri döndü&ü zaman Halenin annesini arkasından ku | YENİ ESERLER ] Galata köprüsünün ayaklarımn yükYeni bir mecmua seltme ameliyesine devam edilmekte Münakalât Vekâleti Devlet Denizyoldir. Nakil vasıtalan muvakkat ahşab ları ve limanlan tarafmdan bir mecmua köprüden geçmektedir. Yukanki resim nesrine başlanmıçtır. 1 temmuz Deniz Eminönündeki faaliyetten bir safhayı bayramı günü ilk nüshası çıkan bu mecgöstermektedir. mua dolgun münderecatlıdır. cakladığmı gördü. Saliha onu doğru.ba Kızının önüne bir de viski şişesi şını bhaz çevirdi, sonra eski vaziyetini koy ve konuş. Ben buna tahammül aldı. edemem. Hale, babasına doğru, kollarını bir Yere bir şey atar gibi elini bir nefuçurumdan yukarıya imdad ister gibi ret hareketile sükeledi, yürüdü, salonuzatarak, bir sıçrayışta koştu. Oniine dan çıktı. bakıyor ve öpmesi için alnmı Azize Aziz, elleri cebinde, önüne bakarak her zamanki gibi uzatıyordu. Annesi birkaç adım gezindi. onlara doğru başını hafifçe çevirdi. YüSonra kızının önünde durarak, pijzünde meraktan, dikkatten, şefkatten kin, fakat biraz kederli: ve öfkeye çe\Tİlmeğe namzed bir dar Anlat! dedi. gınlıktan mürekkeb, koyu bir mana külHale kapıya bakarak sordu: çesi vardı. Biliyor mu? Hale babasının yanından ayrıldı. bir Biraz biliyor. koltuğa oturdu ve ayak ayak üstüne Hale düşündü, sonra bir omzunu kalattı. Yanındaki alçak masanın üstün dırıp indirdi. deki kutudan bir sigara aldı ve yaktı Babası mırıldandı: Fena oldu. Sigarayı söndürmeliyYüzü kıpkırmızı kesilen Saliha ayadin. ğa kalktı ve bağırdı: Hale! • Kız ayağa kalkmak ister gibi bir haKızının hemen sigarayı söndürmesini reket yaparak sesini yükseltti: bekleyordu. Peki ama niçin baba? Niçin yaHale bunu yapmadı. Mat buğday teni lancılık edeyim? Ben seviyorum sigaüstünde iri yeşü gözlerile annesine ba rayı ve içiyorum. Şimdi de canım istedi. kıvordu. Sigarayı ağzına götürdü. Saliha kocasına döndü: (Arkası var) Tefr.ka: 4 Yasemln Dalları Yazan: SERVER BEDİ Edebî konuşma, Saliha... Uçurum. dağ. dere, tepe yok, ortada bir intihar vak'ası var. Ilk defa bizim başımıza gelmiyor ki... Kızlarmın güzellifi ve cazibesi intihara sebeb olan ilk aile. yeryüzünde, biz değiliz. Hem unutma ki intihar eden de bizim kızımız delil. Yüzü bembeyaz kesilen Saliha aıkasını döndü ve yürüdü. Oda kapısına doğru giderken geriye döndü: Sen beni çıldırtacaksın! diye bağırdı. Kocası ağır ağır ona doğru geliyordu: Hiç böyle bir niyetim yok, dedi. bilâkis, ben senin sakin olmanı isteyorum. Saliha titreyor ve dudaklannı ısırı yordu. Aziz ona yaklaştı: Ben sana haksız olduğunu söylemiyorum, dedi, şimdi hak paylaşılacak sıra değil. Sana bu meseledeki fikrini soruyorum. Sen aramızdaki ihtilâfın uzunboylu tarihini karıştırıyorsun. O zaman araya birsürü mesele karışır. kör düğüm olur. Şimdi yalnız bundan sonraki vaziyeti konuşalım. Bu hususta fikrini söyle. Kadın bağırdı: Benim fikrim besbelli. Sen onu bilmez misin? Benim fikrim her zaman şudur: Bir kıza böyle terbiye verilmez, bu kadar serbestlik verilmez; bir kız evlenmeden, anasının babasının önünde sigara içmez; bir kız eve geceyarüarı gelmez.