8 Nisan 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

8 Nisan 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURÎYET Î949 Takas primleri Takasvn netrt Entersanjabl İngiltere Belçika Holanda İsveç Fransa Isviçre İthalât 56 56 70 66 53 56 70 ! 44 39 46 40 48 39 39 Saf ve normal gıda İhracat Hazır Alivre 45 40 47 41 50 40 40 Ankara ve Izmirdeki maçlar Vefa Muhafızgücünü 2 1, Fenerbahçe Altmorduyu 2 1 yendiler. Galatasaray ve Beşiktaş mağlub oldular Izmir 7 (Telefonla) Bu günkii ilk maçı Galatasaray Altayla oynadı. Sahada daha çok kalabalık vardı. Galatasaray: Osman Faruk, Adnan Celâl, Enver, Lutfi Bülend, Boduri, Gündüz, Süleyman, Salâhaddin şeklinde ' idi. Hakem: Altınordudan Mustafa. İlk on beş dakika Galatasarayın rüzgân lehine almasına ve muhacim hattının çok çalışmasma rağmen mütevazin geçti. On beşinci dakikada Süleyman ilk Galatasaray şütünii çekti, topu avuta gbnderdi. Bunu, Galatasaray kalesinin geçirdiği bir tehlike takib etti. Rüzgârın kuvvetle esişi Galatasarayın top kontrolana mâni oluyordu. Yirminci dakikada Altaylılar Saimin ayağmdan bir gol kaçlrdılar. Altay, dünkü neticeden ders alarak bu gün takımında tadilât yapmış, Vahabı merkez muhacime almıştı. Yalnız dün oynayan kalecisinden mahrumdu. Yirmi birinci dakikada Galatasaraym hücumu, Salâhaddinin 18 yardadan bir şütle takımının ilk golünü çıkardı. Bu gol, IzmirJilerî harekete getirdi. Maamafih Galatasaray eski hakimiyetini muhafaza etti. Bir iki fırsat kaçırdıktan sonra otuz ikinci dakikada Izmir kalesinin karıştığı bir sırada Süleyman Galatasarayın ikinci sayısını, bir dakika sonra da Bülend üçüncü sayıyı çıkardı. Devre bu suretle 3 I Galatasarayın lehine bitti. İkinci devrenin on üçüncü dakikasında Galatasaray tekrar Izmir kalesine indi. Salâhaddin topu Süleymana geçirdi. Süleyman bundan istifade ederek Galatasarayın dördüncü golünü çıkardı. Izmirliler 4 0 mağlub vaziyete düştükleri halde panik yapmıyarak, bilâkis canlı bir oyunla mukabeleye başladılar. Yirminci dakikada Galatasaraylılar Altaya favul yaptılar. Frikiki Vahab çekti, Altayın ilk golünü çıkardı. İki dakika sonra Galatasaraydan Adnan topu kornere attı. Altay sağ açığı takımının ikinci golünü temin etti. Yirmi yedinci dakikada Galatasaraylılar güzel bir fırsat yakaladılar. Salâhaddinle Gündüz anlaşamadıklarından fırsatı kaçırdılar. Bir dakika sonra Vahab üçüncü golü attı. Top ortaya geldikten yarım dakika sonra da Saimin ayağından dönrdüncü gol, otuz ikinci dakikada llyasın ayağile beşinci golü çıktırdılar. Galatasaray, galibiyeti kaçırmış olmaktan mütevellid asabiyetle oyunu açmak istedi, muvaffak olamadı. Galatasaray takımında bu gün, yorgunluk hissediliyordu. thracat primleri % 100 kıymet üzerinden hesab edilmiştir. Millî Fenerbahçe Genclerbirliği Muhaf ızgücü Altay Altınordu Vefa Galatasaray Besiktaş küme maçlarında puan vaziyeti Maç 3 3 3 3 3 3 3 3 (jalibiyet Berabere Mağlub 1 0 2 2 0 1 2 0 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 2 0 1 2 0 Attığı 5 14 10 7 5 5 7 Yedıği 1 8 8 4 10 7 10 Puan 8 7 7 6 6 6 4 4 3 8 Tiirk Çimentosu ve Kireci Anonim Şirketî HİSSEDARLAR1NA t K İ N C İ İ L A N Ticaret kanununun 361 inci maddesile şirket esas mukavelenamesi ahkâmına tevfıkan 26/3/940 tarihinde adi surette içtimaa davet edilen hissedarlar heyeti umumiyesinde ekseriyet hasıl olmadığından evvelce tespit edilen ruznamede yazılı mesail müzakere edilememiştir. Ticaret kanununun 366 ncı ve şirket esas mukavelesinin 51 inci maddeleri ahkâmı mucibince, hissedarlar, bervechi ati mevaddı müzakere etmek üzere 25 nisan 940 tarihine musadif perşembe günü saat 16,5 ta Galatada Agobyan hanınm 4 üncü katındaki şirket merkezinde ikinci defa olarak in'ikad edecek olan heyeti umumive ictimaına d.gvet olunurlar. RUZNAMEt MÜZAKERAT 1. İdare meclisi raporu ile murakıb raporunun kıraati. 2. 1939 senesi muamelâtına aid hesabların kabulü ve idare meclisi azasının ibrası ile mezkur sene muamelâtı netayicine dair idare meclisının teklifi. 3. Meclisi idare azası intihabının icrası, şirket esas mukavelenamesinin 26 ncı maddesi mucibince meclisi idare tarafından 1939 senei hesabiyesi zarfında intihab olunan meclisi idare azalarının tasdiki ve şirket umurunu idare ile mükellef azaya verilecek aidatın tespiti. 4. Ticaret kanununun 323 üncü maddesine tevfikan şirketle muamelei ticariyede bulunmak üzere idare meclisi azasına mezuniyet itası. 5. 1940 senesi için bir murakıb tayinile aidatının tespiti ve murakıbm mazereti halinde ifayi vazife etmek üzere diğer iki zatın intihabı. Lâ»kal 250 hisse senedine malik okip da içtimaı mezkurda hazır bulunmak İjtfcyen zevat> Ticaret kanununun 371 inci maddesine tevfikan içtima tarihinden bir hafta evvel hisselerini Şirket Merkezine tevdi etmelidirler. Bankalara tevdi edilecek senedat makbuzları Şirket Merkezine tevdiat mahiyetinde olarak kabul edilecektir. İDARE MECLÎSİ Fener Altınordu maçı Fener Altınordu maçını Doğanspordan Ferid idare etti. Fener: Cihad Orhan, Ali Rıza Hayati, Esad, M. Reşad Fikret, Basri, Meİih, Naci, K. Fikret. Izmir, rüzgârı lehine alarak oyuna başladı. Fener, dünkü oyununu telâfi etmek istercesine anlayışlı ve zevkli oynayordu. Buna mukabil yorgun görünüyordu. On dokuzuncu dakikada Fenerin bir akını favulla durduruldu. Küçük Fikret topu ağlara taktı. İki dakika sonra da gene bir firikik vuruşunda, Fikretin ayağından gelen top kaza ile gole tahavvül etti. Devrenin bundan sonraki kısmı neticesiz ve mütekabil bir debeleşme halinde geçti. iki takımda bilhassa Cihad nazarı dikkatı celbediyordu. İkinci devrede, ilk dakikalarda Fener hâkim oynayordu. Fakat biraz sonra oyun ağır bir şekil almağa başladı. Melih, Fikretin mükemmel pasını çok müsaid vaziyette aldığı halde kullanamadı. Fener takımı galibiyeti garanti etmis olmaktan mütevellid bir haleti nıhiye içinde idi. Izmirliler bundan istifade etmek istediler. Fakat müdafılerin ve Cihadın müdahalelerinden netice alamadılar. Ancak otuz yedinci dakikada bir penaltıdan istifade ederek Saidin ayağından yegâne gollerini çıkardılar. Kırk üçüncü dakika Besiktaş kalecisi Mehmed Ali Ankarada evvelki gün yapılan maçta Muhafızgücünün bir hücumunu kesiyor da Fener de bir penaltı kazandı, fakat ların maneviyatım bozmadı. Ve Gencler Basri topu kalecinin kucağına attı. Oyun Birliği hemen hemen oyunun sonuna kadar bir hakimiyet gösterdi. 2 1 Fenerin lehine bitti. İki takım yarın hareket ediyor. Beşiktaşlıların zaman zaman şid detli hücumları da göze çarpıyordu. Ankarada yapılan maçlar İlk devreyi 2 1 mağlub bitiren Gencler Ankara 7 (Telefonla) Bu gün 19 Birliği, ikinci devrede ikisi penaltıdan olMayıs stadyomunda on beş bin seyirci mak üzere üç gol atarak maçı 4 2 kakarşısında millî küme maçlarına devam zandı. edildi. İlk maç Vefa ile Muhafızgücü takımları arasında idi. Maçı Ziya Ozan Dün şehrimizde yapılan idare etti. Dünkü maçta Vefalı Sulhi hamaçlar kem kararile oyundan çıkarılmış olduğu Dün şehrimizde de müteaddid futbol için hakem Ziya millî küme talimatnamesi mucibince Sulhiyi oynatmadı. Ve maçları yapılmıştır. Beyoğluspor Karafa da başka oyuncusu olmadığı için on gümrük arasındaki maç hakem tarafın dan tatil edilmis, Davudpaşa Galatakişile oynamağa mecbur kaldı. Kipr maçını .Davudpaşa 60 kazanmıştır. Fakat Vefalılar dünkü maçtan sonra Beyoğluspor Şişli arasındaki maçı da alâkalı makamlara şifahî müracaatte bu Şijli 32 kazanmıştır.^ . ^ ^ ; ^ . # lunmuşlar ve cezalı oyuncuları hakkında Atletizim müsabakaları af karan istihsal etmişlerdi. Esasen doğrusu da bu idi. Çünkü Sulhinin Vefa » İki hafta sonra Mısıra gidecek atletle Gencler Birliği maçında kasdî olmıyan rimizin formlarını kontrol için yapılan hareketinden dolayı hakem tarafından dünkü müsabakalarda şu dereceler elde çıkarılması Ankara şampiyonunun koyu edilmiştir. 100 metro Muzaffer 11,2, Cezmi taraftarı seyircilerce bile hoş görülmemişti. Nihayet bu günkü maçın onuncu 11.6. dakikasında futbol ajanı Ferid Karslı, 400 metro Gören 52,2, Zare 54.9. Sulhi hakkında verilen af kararını yazılı 1500 metro Rıza Maksud 4.14.7, olarak hakeme tebliğ etti. Bundan sonra Kemal 4.40. Vefalılar on bir kişi olarak oyuna devam 5000 metro Artan 16.44.1. ettiler. Üçüncü kategori müsabakaları: 100 metro Ferid 12.2, Sezai 12.3. Yedek Subay okulunda imtihanları ol200 metro Sadun 25.1, Orhan 25.2. duğu için Vefa takımı Ankaraya bazı oyuncularından mahrum olarak gelmişti. 8U0 metro Hüseyin 2.17.2, Hasan Vefalılar bu karşılaşmada adeta dişleri 2.21.9. ni canlarına takarak oynadılar. Buna muSaha çok bozuk ve ıslaktı. 400 metroda kabil dün çok güzel bir oyun çıkrarak bir kronometro 49, biri 52, biri de 52.2 Beşiktaşı yenmiş olan Muhafızgücü bu saniye göstermiştir. gün biraz da şanssız görünüyordu. İlk Stad mecmuası devresi 1 1 berabere biten maçı halkın büyiik takdiri arasında Vefa 2 1 kaStad mecmuasının 22 nci sayısı bugün zandı. büyük boyda 8 sahife olarak haftanın bütün spor haberlerile çıkmıştır. Pirinçunu Mercimek Bezelya Yulaf ve s a r HUBUBAT UNLARI kuvvet kayna?ıdır. ÇAPAMARKA MUSTAHZARATI M. Nuri ÇAPA Kuruluş tanhi 1915 Istanbul Defterdarlığından: Eyüb Gümüşsuyu Şahbaz sokak 19/1 numarada Çelikbaş zade tuğlacı M. İzzetin Hazineye olan borcundan dolayı outz bin aded delikli ve pişirilmis tuğlası 11/3/940 tarihinde saat 10 da tahsili emval kanununa tevfikan satıhğa çıkarılmışsa da talib zuhur etmediğinden bu kere ikinci defa olarak 10/4/940 günunde saat 10 da tekrar müzayedeye çıkarılmıstır. Taliblerin muayyen gun ve saatte mahalli mezkura gelmeleri ve fazla malumat almak isteyenlerin Eyüb Maliye şubesi tahsü şefliğine müracaat etmeleri ilân olunur. (2610) I Devlet Deniıyoilan ifletme ü. ilânlanl Taksimde Stadyom etrafındaki Tuğla, Marsilya kiremidi, battal kalas ve keresteler, de. mir ve saire ucuz fiatla satıl maktadır. Müracaat yerleri: Zindankapı 23 müteahhid Rasim Eskin. Telefonu 225 74, Sirkeci Orhaniye caddesi 28 Sabri Arca, telefon: 20992. Mahallindeki satış memurumuzdan daha fazla izahat alınır. Kışla yıkılıyor Salı 12 de f Cumhuriyet), Perşembe 12 de (Ankara) ve Pazar 16 la (Guneysu) Galata rıhtımmdan. BARTIN HATTINA Salı 18 de (Ülgen) Cumartesi 18 de (Antalya) Sirkeci rıhtımmdan. İZMİT HATTINA Salı, Perşembe ve Pazar 9,30 da (Uğur) Tophane rıhtımından. MTJDANYA HATTINA Pazartesi, Suiı ve Pazar 9,50 de, Çarşamba, Perşembe ve Cuma 15 te (Marakaz). Cumartesi aynca 13,30 da (Sus) Galata rıhtımından. BANDIRMA HATTINA Pazartesi, Çarşamba ve Cuma 8,15 te (Sus) Galata rıhtımından. Ayrıca Çarşamba 20 de (Antalya). Cumartesi 20 de (Ülgen) Tophane rıhtımmdan. KARABİGA HATTINA Salı ve Cuma 19 da (Bartın) Tophane rıhtımından. İMROZ HATTINA Pazar 9 da (Tayyar) Tophane rıhtımmdan. AYVALK HATTINA Çarşamba 15 te (Kemal), Cumartesi 15 te (Saadet) Sirkeci rıhtımından. ÎZMİR SÜR'AT HATTINA Pazar 11 de (Izmir) Galata rıhtımmdan. MERSİN HATTINA Salı 10 da (Çanakkale), Cuma 10 da (Etrüsk) Sirkeci rıhtımından. NOTı Vapur seferleri hakkında her türlü malumat, aşağıda telefon numaralan yazıU acentalarımızdan öğrenilebilir: Galata Baş Acentahğı Galata nhtımı, Limanlar Umum Müdürlüğü binası altında 42362 Galata Şub« Acentahgı Galata nhtımı, Mmtaka Liman Reisliği binası altında 40133 Sirkeci Şube Acantahğı Sirkeci yolcu salonu 22740 KARADENİZ HATTINA 8 Nisandan 15 Nisana kadar muhtelif hatlara kalkacak vapurların isimleri, kalkış gün ve saatleri ve kalkacakları rıhtımlar Beşiktaş Gencler Birliği meçı İkinci maç Beşiktaş Gencler Biıligi arasında oldu. Beşiktaşlılar üçüncü dakikada sağdan bir hücumla ilk gollerini ve onuncu dakikada ikinci gollerini yaptılar. Bu ikinci sayı Şeref ile Eşref arasında yapılan çok güzel bir paslaşmadan sonra Şerefin şütile oldu. Bu iki sayı Ankaralı Çocuk sahifemiz Bu haftaya münhasır olmak üzere yarın neşredilecektir. Okuyuculan*mza haber verir ve itizarlarımızı arzederiz. Taksim (eski Talimhanede) Abdülhak Hâmid caddesi. Sabiha apart. No. 12, daire No. 4 Dr. Y. Hallacyan Mide, Barsak ve Ic hpstalıklan muayenehanesi C öksüreniere. Katran Hakkı Ekrem Hakkı Katran pastilleri de vardır. 1 İtfaiye için 10 kalem hortum vesair malzeme pazarlıkla alınacaktır. 2 Muhammen bedeli 7130 liradır. 3 Teminat 1066,5 liradır. 4 Şartnamesini görmek istevenlerin hergün Encümen Kalemine ve isteklilerin de 9/4/940 salı gunu saat 10.30 da Belediye Encümenıne muracaatleri. <1540» (2622) Ankara Belediye Reisliğinden: AŞK VE MACERA ROMANl İLK ve SON YAZAN: ESAD MAHMUD KARAKURD Rica ederim Mecdi Bey; ben çiftliğimin müdürünü, yalnız çiftliğim ve çiftliğimin vaziyeti hakkında görüşmek için buraya çağırmış bulunuyorum. O kadar!.. Müdürün şahsma taalluk eden ahlâk ve karakteri, huşunet ve nezaketi beni alâkadar etmez!.. Sizi henüz şimdi tanımış bulunuyorum ben!.. Ne eskinizi biliyorum, ne de geleceğinizle alâkadarım! Yalnız işiniz beni ilgilendirir!.. Teşekkür ederim hanımefendi; çok naziksiniz!.. Çok nezaket de hoşuma giden bir şey değildir. Mecdi hiç istifini bozmuyor. Hemen cevab veriyor: Ne güzel tabiat diyor; muhterem patronile âciz memurunun bir noktada hemen birleştiklerini görüyorum şimdi. Bendeniz de tıpkı hanımefendi gibi çok nezaketten hoşlanmam. Bilhassa insanın içi ile dışını başka başka gösteren nezaketlerden!.. Olduğu gibi görünen, düşündüğünü söyleyen insanlara bayılırım!.. Kadın birdenbire gözlerinin içine kadar kızarıyor, hiddetleniyor. Rica ederim, alâkadar olduğumuz mevzu etrafında konuşahm. Ben sizi tekrar ediyorum; çiftliğim hakkında görüşmek için çağırdım. Mecdi, ayaklarındaki mahmuzları şakırdatarak masaya doğru bir adım daha ilerleyor. Dudaklarında hep ayni müstehzi güîüş... Yalnız alnının çizgileri biraz daha derinleşmiş, kaşları biraz daha çatılmıştır. Hanımefendi diyor; çiftliğiniz hakkında göriişemiyeceksiniz benimle! Çünkü artık çiftliğinizle alâkadar değilim ben! Ne müdürünüzüm, ne de memurunuz!.. lstifa ediyorum. Fakat... lşte sizinle, evvelki gece Alemdağı yolunda tesadüf ettiğimiz gibi, gene ayni müsavi hak ve şartlara sahib olarak karşı karşıya bulunuyoruz şimdi!.. Bu dakika da ne ben sizin maiyetinizde çalışan aylıklı bir memurunuzum, ne de siz benim, emirlerini icraya memur olduğum bir patronumsunuz!.. lkimiz de o gece yıldızların altında nasıl bulunuyorsak, şimdi de ayni haklara sahib olarak bulunuyoruz!.. Kadın onu susturmak isteyor. Fakat adam bırakmıyor: Durun diyor; söylemek sırası şimdi bana geçti. Acele etmeyin!.. Hâlâ mı söylemek sırasının sizde olduğuna inamyorsunuz? Mecdi dudaklarını bükerek acı acı gülüyor. Çok yazık. Beni bir parçacık olsun tanıyamamışsınız! Karakterim hakkında en ufak bir malumat bile edinemediğiniz için acıyorum. Duruyor. Bir dakika düşünüyor. Sonra gene ayni soğukkanlıhkla: Ne yalan söyleyeyim; bu intikam alma hareketinizi hiç de nazik ve asilâne bulmadım. Fakat Mecdi Bey!.. Dinleyin beni!.. Derhal şunu itiraf etmeğe mecburum. Saklamıyacağım: Şu anda karşınızda dünyanın en büyük hicabını, ıstırabını duyuyorum. Şakaklarımı ıslatan ter damlalarının beynimi üşüttüğünü hisseder gibiyim şimdi!.. Utanıyorum. Urperiyorum. Mahçub oluyorum Çok ağır ve çok acı konuştum sizinle!.. Evvelki gece ben söylerken gözlerinizden yanaklarınıza doğru düşen küçük yaş damlalarının manasını şimdi daha iyi anlayorum. Terbiyesizce hareket ettim. Zalimane bir iş yaptım. Vakıâ sizi tanımıyordum ama, tahkik etmeden her söyleneni de tekrarlamağa hakkım yoktu. Belki o gece içinde bulunduğumuz vaziyet, beni bu şekilde konuşmağa sevkediyordu. Elhasıl ne de olsa haksızdım. Onun için işte şimdi huzurunuzda bu çirkin hareketimden dolayı özür dileyorum. Bunu kabul edip etmemek hakkı sizindir!.. Gene bir an susuyor. Siyah gözlerini biraz daha açarak kadının gözlerinin içine bakıyor: Fakat işte o kadar diyor... Bu müessif hâdise karşısında şimdi duyduklarımı nasıl hiç bir şey saklamadan olduğu gibi itiraf ediyorsam, şunu da o şekilde söylemekten kendimi alamıyacağım ki, sizin bu gün bana yaptığınız bu hareket de, en aşağı benim evvelki gece size yaptığım hareket kadar kaba ve iğrencdirl.. Kadın hiddetle ayağa kalkıyor. Fakat Mecdi Bey. Durun sözümü bitirmedim. Evvelki gece beni tanıdıktan sonra kim olduğunuzu söyler ve beni susturabilirdiniz! Verdiğiniz ücretle hayatını idame etmek bedbahtlığına katlanmış bir adam olduğumu, suratıma tükürür gibi haykınr ve sadece bana emredebilirdiniz! Böyle yapmış olsaydınız, hareketinizi daha asilâne bulurdum. Fakat öyle yapmadınız. İntikam almak için sustunuz. Ben söylerken siz için için gülüyor, ve bana yaşatacağınız bu dakikayı düşünerek seviniyordunuz değil mi? Mecdi, dudaklarını ısırıyor... Ulüvvü cenab gösteriyorsunuz, büyüklük yapıyorsunuz şimdi değil mi? Devlet kapısından kovularak, ihtiyar anasile sokakta kaldıktan sonra, her nasılsa tesadüfen, sahibi bulunduğunuz binbir malikâneden bir tanesinin damı altına sığınmış bir bedbahtı, bu sefer de siz kendi kapmızdan kovmak suretile büsbütün acınacak bir hale gelmesine meydan vermek istemiyorsunuz!.. Çok asilâne, çok necibane bir hareket bu doğrusu!.. Mecdinin şakaklanndan yanaklanna doğru şerid halinde ince ter damlalarının döküldüğünü görüyoruz. Dizleri titreyor. Bana bakın diyor; ben tam otuz altı yaşındayım! Bu otuz altı yılın bildiğim senelerini, sadece bitmek tükenrnek bilmiyen uğursuz bir mücadele ile geçirdim. Istırab çektim. Acı çektim. Yoksuzluk çektim. Fakat asla alçalmamış, hakaret ve zillet yüzü görmeğe alışmamıştım!.. Yumruklarını sıkıyor. Hayatımda işte şimdi ilk defa yenildiğimi, ilk defa küçüldüğümü, ve ilk defa bu gün hakir bir vaziyete düştüğümü hisaediyorum... Yumruklannı dişlerinin arasına götürüyor: Tebrik ederim sizi, beni en hassas yerimden vurdunuz!.. Intikamınız çok zalimane ve dehsetli oldu. Başını döndürüyor. Tek bir kelime daha söylemeden kapıya doğru yürüyor. Tokmağı çeviriyor. Çiftliğinizin anahtarını yann kâhyanızı gönderin de gelip benden alsın!.. Lutfunuza da, inayet ve nezaketinize de teşekkürler ederim!.. Allah bir daha yüzünüzü göstermesin bana!.. Kapıyı açıyor ve dışarı çıkıyor... Ayni gece... Çiftlik... Mecdi annesinin ayakları ucuna oturmuş, başını onun dizlerinin üzerine koymuş öyle duruyor. Odada lâmba yok. Pencerelerden giren ışıklar, ikisinin de yüzünü dumanlı bir ziya huzmesi içinde titrek iki gölge gibi gösteriyor. Kadın ihtiyar ellerini oğlunun saçları arasında dolaştırmaktadır. Dışarıda bülbül ve kurbağa sesleri... Bu kadar üzülmeğe değer bir şey mi bu yavrum; ne yapalım, çaresi yok artık I Yalnız yarın sabah nasıl toplanacağız, nasıl gideceğiz, onu düşünüyorum. Bir iki gün daha kalsak olmaz mı yavrum! Hayır anne olmaz I Yarın Sğleye kadar muhakkak buradan kalkıp gitmeliyiz. Bu uğursuz kadının evinde bir saat bile fazla durmağa tahammülüm yok. Peki peki oğlum gideriz. Sen üzülıne!.. {.Devam edtyor)

Bu sayıdan diğer sayfalar: