8 Nisan 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

8 Nisan 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 8 Nisan 1940 Felsefe ıstılahları ı Yazan: MUSTAFA NAMIK ÇANKİ releri tutmuştur. Alman ve İtalyan ittihadlan, Islâv birliği düşüncesi, Balkan ve orta Avrupa uluslarının istiklâlleri, milliyet fikrinin Asyaya doğru hergün biraz daha genişlemesi bunun tabiî neticesi bulunmuştur. Halkın iradesi hakkm ifadesi olmak düsturu, mahdud reyli, vergili intıhabdan, kadın ve erkeğin, köylü ve kasabalınm, fakir ve zenginin aynı derece ve salâhiyetle seçim hakkına doğru tekâmül ettiği gibi, milliyet mefhumu da, mazi ve halde olduğu kadar, istikbalde de müşterek tezahürünü, kemiyet ve keyfiyet itibarile, tek ve öz bir dilin yayılmasında bulmuştur. Garbda Lâtin Cermen, lslâvBalkanlarda Islâv Lâtin Yunan dillerî arasmda toprak mücadelesi, seksen, doksan senedir millî dilin dahilî ve haricî siyasette ana hattı teşkil etmesi, millî tarih ve coğrafyanın, yurd bilgisinin tedrisatta ve terbiyede gittikçe daha üstün mevki tutması bunun eseridir. Bineanaleyh Türk diline millî hakimiyetin tecelli ve tezahürile muvazi bir mevki ve kıymet vermek, yazıda daha geniş halk tabakalarını temsil edecek ve içine alacak kelimeleri bularak ve kullanarak, bilgiyi kemiyet ve keyfiyet itibarile aşağıya doğru daha iyi ve daha çok yaymak, her sınıf vatandaşlar arasında fikir bakımından temas hatlarını hergün biraz daha cöğaltarak vasatî seviyeyi yükseltmek, arabî ve farisî sözlerin sayısını gittikçe azaltmak, diğer taraftan garbdan hücum eden, türkçenin simasını ve güzelliğini bozan yabancı ve aykın tabirlerin devamh akınına karşı koymak, her birinin başka başka ve daha sarih mukabili bulunacak, nihayet millî şive ve ahenkle muvazi gelecek ilim ve felsefe ıstılahları yaratmak. en büyük zaruretlerdendir. Bu, istiklâl harbile kendine şuur kazanmış Türk varlığının ayak üstünde durmasında, her türlil fırtınalara mukavemetinde, nihayet muasır hayatın manevî ihtiyaclarına intıbakında en mühim şartlardan biridir. Türkçe, dün arabî ve farisinin akınile, yazıda kendi hüviyetini kaybettiği gibi, bugün de, her adımda biraz daha çoğalan fransızca bozması kelimelerle aynı tehlikeye koşmaktadır. llk Türk Dili Kurultayı toplandığı vakit, bu sütunlarda, öz dil ile felsefe ıstılahlarını bulmak gerekliğini öne sürmüştük. Bugün de yolumuz da yürürken, aynı ihtiyacı, talebe ve okuyucu karşısında, daha ziyade duyuyoruz. Tabiat ve cemiyet âlimlerinin yürüdüğü tavsif ve mukayese yollarından geçerek, benzeyişlere, denk oluslara, bunlar olmazsa, fikirler arasında tabiiyetlere bakarak hedefimize doğru nasıl gidileceğini göstermek isteyorur. Kendi hissemize düşen miktarda medenî bir dilin teşekkülüne yarayacak temelleri atrrıaya çalışıyoruz. İlim indî mülâhazaların. keyfî görüslerin değil, hâdiseler arasında devamlı münasebetler bulan, bunlan kanunlar şeklinde ifade eden, Comte'un dediği gibi, basiretten harekete geçen düşüncelerin mahsnlüdür. Türkler ilk medeniyetlerini orta Asyada kurmuşlardır. Şarklannda Çin, cenublarında Hind, garblarında İran memleketlerinin kendilerini denizlerden ayırması, onları tarihin huzurunda öz simalarile gözükmekte geciktirmiştir. Yahud da başka isimler altında görünmelerine sebeb olmuştur. Bir azlık bir çokluk içinde eriyerek, tabiat ve cemiyet kanunu keyfiyeti kemiyet içinde boğmuştur. Garb medeniyetinin doğrudan doğruya Romalılar ve Yunanhlardan ahnması, Orta zamanlarda Arab tesiri altında bulunması bu ayrılığın devamında pek ziyade müessir olmuş, lstanbulun fethile Italyaya göç edenler de husumetlerinin izlerini taşımıştır. Bunlara din ayrılığından gelme Orta zaman zihniyeti de ilâve olunabilir. Çinde Mandarin, Hindde Brahmen. lranda yüksek kabiliyetle mubid olan Türk, Orta zaman akınlarile yeniden yayıldığı Hindde, Efganda, lranda, Irakta, buraların hâkim dinine girerek, Anadolu yaylalarında, Suriye ve Mısır yalılarında islâmın en büyük müdafii olmuş, böylece onun tabiî hududu olan samî kavimlerin sahasından daha geniş ufuklarda yayılma»ına ve yerleşmesine imkân vermiştir. Fakat kendi dilınin bir ilim ve san'at ifadesi olmak mevkiini elinden kaptırmış, en büyük evlâdlarından Farabi ve lbni Sina gibi filozoflar, Ebureyhan ve Kadızade gibi riyaziier siyeseten hâkim, fakat nüfus kesafctile, yeni dahil oldukları dinin tesirile, arabî ve farisî olarak yazmak mecburiyetinde kalmışlardır. Ayni içtimaî hâdiseyi, hıristjyanlaşmış Roma medeniyetinin nüfuzile, Fransızlarda, lngilizlerde, Almanlarda da görıiyoruz. Bacon'un, Descartes'in, Leibniz'in, bundan iki iiç yüz sene öncesine kadar hatta bütün âlimlerin eserleri hep lâtincedir. Fakat haçlı seferlerinin verdiği neticeler. şarkla temaslar, Amerikanın keşfi, ilk seyyahların Çine, Hinde, Japonyaya, simalî ve cenubî Amerikaya dair getirdikleri malumat ve rivayetler, katoliklik ve protestanhk münakaşaları, eski yunanca ve lâtinceden yeni dillere başlamış ve devam etmekte bulunmuş tercümeler, derece derece kilisenin ve bunun ifade ilhamı olan lâtincenin mevkiini sarsmıştır. Yakınşark ve Arab âleminde süryanice vasıtasile doğrudan doğruya yuancadan, lranilerin delâletile hindceden çevrilen eserlerin yarattığı Abbasiler devrinin yeni zihnî şartları gibi, burada da, düşiinme kabiliyet ve şekilleri bilhassa müspet ilimlerin ilk hamlelerile medreseciliğin çerçevesinden sıyrılmağa başlamıştır. Hatta kökünden değişerek bütün içtimaî müesseseleri kendi içine almış ve kalıbına sokmuştur. Garb âleminin sonradan şarkta da kendini gösteren bu inkişaf şartları Fransız inkılâbile. milletlerin kendi kendilerine hakimiyetlerini, aynı dili konuşanların aynı bayrak altında toplanma emellerini ortaya çıkarmıştır. Bunun tabiî neticesi, Avrupada ferdî hakimiyetin ve imparatorlukların yerini derece derece halk ida FIKIRLER r ş e h i r ve Memleket Habeçleı&j lstanbulun yol programı Belediye, yapılacak yolları tespit ediyor Siyasî icmal Müttefiklerin notası blukanın şiddetlendirilmesini ve bitaraf memleketlerden veya buralar tarikile Almanyaya ham madde gönderilmesine mümaneat edilmesini Ingiltere ile Fransa kararlastırdıktan sonra Norveçle Isveçe birer nota vermişlerdi. Notaların metni ve muhteviyatı gizli tutulmakta ve ne zaman cevab verileceği belli olmadığı gibi esasen cevab verileceği de kat'î bulunmamaktadır. Maahaza bu notalarda Isveçle Norveçin haricden aldıklan ham maddeleri Almanyaya vermemeleri, ve karasularının Alman gemilerine güzergâh olmasına müsaade etmemeleri ve Almanyaya kendi memleketlerinde yetişen demir ve emsali ham maddeleri göndermemeleri taleb edildiği şüphesiz sayılıyor. Almanya bugünkü demir ihtiyacının yüzde kırkını Isveç ve Norveçten, mütebaki kısmını Rusya ile Balkanlardan temin etmektedir. Norveç Hariciye Nazırı Koht Ingiliz ve Fransız notalarını aldıktan sonra bu hükumetin şimdiki harbe karşı takibine karar vermis olduğu siyaseti uzun uzadıya izah ederek notalara şifahen cevab vermiştir. îngiliz ajansı Röyter tarafından metni bütün dünyaya bildirilen bu nutkun Nor/eç ve dolayısile Isveçin haricî politikasının esas noktalan şunlardır: «1 Norveç ancak kendi istiklâl ve hürriyetini müdafaaya mecbur olduğu zaman harbe girecektir. 2 Harbe girmemesi için en sağlam çare gerek müttefiklere gerek Almanyaya karşı hukuku düvelin ahkâmı dahilinde tam bitaraflığa riayettir. 3 Norveç iki tarafla da normal ticarî münasebetini muhafaza edecektir. 4 Müttefiklerin Norveç muvasala vasıtalarına müdahalesi kendileri için vahim zararları ika edecek ve bu müdahale yalnız bir hasım tarafına tevcih edilirse harbin başlamasını müteakıb Norveçin resmen deruhde ettiği bitaraflığı ihlâl edecektir. 5 Norveç karasularında ticaret gemilerinin serbestçe seyrüsefer etmek hakkı Almanya kadar müttefikler için de faydalıdır. 6 Şimdiye kadar Norveçin havaya aid hakimiyet hakkını ihlâl eden hâdiselere karşı protesto etmekle iktifa etmiştik. Bundan sonra Norveç toprakları üzerinde uçacak ecnebi tayyareleri düşüreceğiz. 7 fngiltere tarafından Norveçin hukuku düvele aid vaziyeti ve bitaraflığı arhk ihlâl edilmiyeceğine kavi ümidim vardır.» Norveç nazırı açık denizlerde Norveç ticaret gemilerine Alman müsellâh kuvvetleri tarafından yapılan hücumları şiddetle tenkid etmiştir. Bütün bu sözler Norveçle Isveçin herhangi suretie muhariblerden bir tarafa müsaadekârlık göstermeyip lüzumu halinde silâhla bitaraflığını müdafaa edeceğine şüphe bırakmıyor. Ihtimal bu sözler müttefiklerin notasına cevab teşkil ettiğinden tahrirî cevaba hacet kalmamıştır. Belki yalnız Isveç tahrirî cevab verecektir. Eğer bu cevablar Ingiltere ile Fransayı tatmin etmiyecek olursa vaziyet çok karışacaktır. Çünkü o zaman Îngiliz harb gemilerinin Norveç ve Isveç karasulanna girerek sryrüseferi menetmeleri muhtemeldir. İsveçNorveçin buna filen mukavemet etmeleri lngiltere ve Fransa ile harbe sürüklenmeleri olacaktır. Mukavemet etmemeleri ise Almanya ile harbi intac edecektir. Avrupanm şimali, Finlandiya harbi bittikten sonra ikinci defa çok vahim zorluk ve tehlikelere sahne olmaktadır. Konyada ağaclara Dün üç kişinin yaralan gösterilen sevgi masile neticelenen bir kavga oldu Belediyenin yeni diktirdiği çam fidanları çalmdı Konya (Hususî muhabirimizden) Konya Belediyesi şehrin güzelleşmesi için çahşıyor. Bunun için de işe muntazam caddelerini ağaclandırmak gayretile başladı. Esasen şehir içinde belli başlı caddeler Hükumet meydanından İstasyona giden ve iki kola ayrılan cadde ile iki sene evvel parke kaldırım haline getirilmiş bulunan lstanbul ve Türbe caddeleridir. Buna ikinci sınıf olarak Lârende ve Kışla caddelerini de ilâve edebilirz. Belediye şimdi bilhassa iki koldan istasyona uzanan caddeleri ağaclandırmağa çahşıyor. Bu caddelere şimdiye kadar iki kere ağac dikildi. Bunlar nevi nevi okaliptüslerdi. Şimdi de çam fidanları dikiliyor. Bu cam fidanları tstanbuldan getir tilmektedir. Belediyemiz, bu çam fidan ları yüzünden müessif bir hâdise ile karsılastı. Gündüz dikilen çam fidanlarından beş tanesi gece asırılmış. Konya için verilen emeğe ve gösterilen gavrete karşı Konyada oturanlardan velevki bir tanesinin olsun hürmetsizlik göstermesi Belediyemizi çok sinirlendirmis olacak. Bu gün Konyada cıkan eazetelerde Beledive tarafından yamlan bir ilânla bu cam fidanlarını kimler asırmışsa, onları biIİD Belediveye bildirenlere yirmi lira mükâfat verilece^ini bildirivor. Simdi. Konyada en büyük merak, böyle bir muhbirin meydana cıkm cıkmıvacağıdır. 40 kuruş için I Mahmudpaşada Saraçcılar caddesindeBelediye Fen müdürlüğü yeni sene büt ki medresede, dün sabah bir kavga çesile yapılacak yolların programını ha sırasında ağır yaralama hâdisesi olmuş, zırlamaktadır. Bu sene yapılması kararlaş üç kişi yralanmıştır. mış olan yollar şunlardır: Medresenin bir cdasmda yatıp kalkan 1 Sultanahmed, Ayasofya meydanı. Mehmed oğlu Mahrr.ud, bundan bir kaç Bu ıki meydan asfalt olarak inşa edüecekgün evvel, aynı yerde oturaıı Arabkirli ir. Bu suretie turistik noktadan ?ehrin en Ibrahim kızı Şahendeye 40 kuruş ödüııc mühim bir meydanı asfalta çevrilmiş olapara vermiş. Aralarında geçen konuşmacaktır. 2 Lâleli Şehzadebaşı Vefa Un ya göre, bu ödünc parayı, verdiğinin ertekapanı yolu. Bu yol parke olarak inşa edi si gün geriye alacakmış. Bir kaç çün geçtiği halde parasım aJamıyan Mahmud; ecektir. 3 Boğazkesen Türkgücü, Sıraser dün sabah Şahendenin karşısına çıkrmş, •iler Taksim yolu. Bu yol kısmen parke, «haydi artık, bugün olsun ver, benden aldığın parayı!» demiş. Lâkin Şahende; ;ısmen asfalt olarak inşa edilecektir. 4 Dolmabahçe Taşkışla /olu. Bu parayı daha tedarik edtmediğini söyleyinol katranlı kaplama olarak yapılacaktır. ce, zaten hiddetli olan Mahmud, büsbü 5 Yedikule Balıkh hastanesi. Bu tün öfkelenmiş, «vay, sen beni savsakladıkça savsaklayorsun, ha!» diye şiddetle ası da katranlı kaplama olacaktır. 6 Koca Ragıbpaşa Ağaçesme yolu. çıkışmğaa başlamış ve karşılıklı ağız kavgası esnasında, birdenbire bıçağınl çek Buraya parke döşenecektir. Bunlardan başka bir iki yol daha yapı miş, Şahendenin sol memesi altına saplalacaktır ki bunlar etrafında henüz kat'î mıştır. Bunu gören Şalıendenin on iki yaşındaki oğlu Bürhan; anasının imdadına karar verilmiş değildir. Şehrimizde inşa edilecek yolların par koşmuş, elinde çakı araya atılmış, bu vake, asfalt ve mozaik parkeden hangisile ziyet karşısında ateş püsküren Mahnud, inşası muvafık olacağı mütalea mevzuu ol elindeki kanlı bıçağı bu sefer de Bürhanın sağ memesi altına sokmuştur. Bürhan da maktadır. bu sırada, canhevlile elindeki çakıyı kalŞEHtR İŞLERİ dırmış, ucunu, o aralık kaçmak üzere arkasını dönen Mahmudun sırtına indirmişFlorya civarında güzel bir tir. orman vücude getirildi Floryanm şimal rüzgârlarından muhaazası için eski Kalikıratya köyü civarında bir ormanlık tesis edilmekteydi. Üç senedenberi yapılan mütemadi çalışma lar neticesinde burada 150 dönümlük saha dahilinde 40,000 den fazla fıstık, çam ve saire fidanlarını ihtiva eden güzel bir ormanlık vücude getirilmiştir. Evvelce dikilen ağaclar büyümüş ve Floryanın hemen yanıbaşında manzarası çok cazib bir ormanlık vücude gelmiştir. Etraftan yetişilmiş, her üç yaralı da sıhhî imdad otomobilıie Cerrahpaşa hastanerine götürülmüştür. Bunlardan ana, oğulun yaraları ağırcadır. Polis ve adliye tahkikata el koymuş, nöbetçi müddeiu mumî Cevad, yaralıların ifadelerini almak üzere derhal hastaneye gitmiştir. Diğer taraftan, hâdise cereyan ederken medresede ve civarda bulunanların şahid olarak fadeleri alınmıştır. Hâdise etrafındaki tahkikat devam etmektedir. Et fiatlarının kontrolü Belediye, muhtelif vaziyetleri gözönünde tutarak et fiatlarının normal hadde inmesi için çalısmakhtadır. Kasablar, etlerin üzerine koymağa mecbur olduklan fiat etiketlerini son zamanlarda kaldırmışlardır. Pazarlıksız satış kanununa aykırı olan ve fiatların kontroluna imkân bırakmıyan bu vaziyet alâkadarlann nazarı dikkatini celbetmiştir. Bu hareket üzerinde Belediye takibata geçmiş bulunmaktadır. MÜTEFERRİK Devlete ait kırtasiye hususî işlerde kullanılmıyacak Dahiliye Vekâleti vilâyetlere gönder diği bir tamimde bazı hususî eşhasın ve mekteb çocuklarının, resmî daierelere aid ve devlet işlerinde kullanılmak üzere temin edilmiş olan evrak ve saire kırtasiye malzemesini hususî işlerde kullandıkları görülmüş olmakla buna meydan veril memesi ve bu kabil şeylere tesadüf edildiği takdirde bunu verenlerin tecziye edileceklerini bildirmiştir. Mustafa Namık Çanki ( Yüksek Mühendis mektebinde verilen konser J i Mekteb korosu şarkı söylerken ve solo keman Yeni stadın inşası dolayısile Dolma Maden aramak icin yapılan bahçe Istablıâmire binasında bulunan müracaatler Bir seyyar satıcı mahkememaliye kırtasiye deposunun nakline başHükumete vaki olan bir müracaatte lanılmıştır. Yeni stadyomun temelatma ye verildi Kartal ve civarında manganez madeni merasimi 19 mayıs genclik bayramında aharriyatına müsaade istenilmiştir. Sa Seyyar satıcı Fatma, dün Köprünün yapılacaktır. rıyer kazası dahilinde altın madeni ta Kadıköy iskelesi tarafından ayna, tarak ve saire, öteberi satmak üzere vapura ÜNİVERSÎTEDE harriyatı için müracaatler vardır. girmek isterken, iskele memurları bunun Sipahi Ocağında çay Üniversitelilerin İzmir yasak olduğunu söylemişler, Fatma buna Beyoğlu Halkevi sosyal yardım kolu kızmış, iddiaya göre bir memura haka seyahatı tarafından dün akşam Sipahi Ocağında rette bulunmuştur. Meşhud suç kanununa Muhtelif fakülte talebelerinden 500 bir danslı çay ziyafeti verilmiştir. göre takibata geçilmiş, kendisi, nöbetçi genc, 23 nisan bayramını İzmirde geçirlstanbul dördüncü mahkemeKimsesiz çocukları kurtarma sine gönderilmiştir. asliye ceza muhakeme meği kararlaştırmıştı. Başlayan İzmir mektebleri henüz tatil olmadığı yurdu bir cihetin istilâmı için kalmıştır. için buradan gidecek 500 Üniversiteliyi Kimsesiz çocukları kurtarma yurdu ihbarındırmak güç olacağı tarzındaki cevab Bir kamyon kazası üzerine bu seyahatten vazgeçildiği bize tısas heyeti bugün saat 1 6 da Partide bir toplantı yapacaktır. Bugünkü toplantıda Şoför Saminin sürdüğü 3989 sayılı haber verilmişti. Dün öğrendiğimize göre gerçi İzmir Kâğıdhanedeki lmrahor köşkünün tamir iamyon, Kuruçeşmede tramvay cadde vilâyeti 500 talebenin mekteblerde mi edilerek kimsesiz çocuklar için bir mek sinde tütün amelesinden Ibrahim Hak safir etmeye imkân olmadığını bildirmiş :eb haline konulması, ihtiyac görülürse kıya çarpmış, işçi başından yaralanmış se de Üniversiteliler kendi masraflarile Jağlayan köşkünün de mektebe ilâvesi tır. Ibrahim Hakkı tedavi altına alınmış, şoför yakalanmıştır. gitmek kararını verdiklerinden ona göre görüşülecektir. tedbir alınarak seyahat icra edilecektir. Yeni stadın temel atma merasimi Maçkada, dört yol ağzında, bundan üç sene evvel bir motosiklet kazası olmuş, Teşvikiyede Modern apartımanda oturan tüccardan Vitali Amram moto siklet çarpmasile yaralanmıştı. Muhake me safhalarında, muhtelif şahidler din lenilmek ve muhtelif cihetlerden tahki kat yapılmak suretile kazanın ne suretie vukua geldiği tespit edilerek, motosik leti süren Abdurrahmanın bu kazada tedbirsizlik, dikkatsizlik, seyrüsefer nizamlarına riayetsizlik gösterdiği anlaşıl mıştır. lstanbul ikinci asliye ceza mahkemesi, Abdurrahmanın gıyabında ve davacı vekili hazır bulunduğu halde görülen bu davada, kararını bildirmiştir. Abdurrahman, iiç ay hapse, yüz lira para cezası, elli lira tazminat ve ayni zamanda mahkeme masraflarını ödemeğe mahkum edilmiştir. Müştekinin, tedavi için har cadığı hekim, ilâc parasını istemek üzere hukuk mahkemesine müracaatte muhtar bulunduğu da ayrıca karar altına alın mıstır. ADLİYEDE Bir motosiklet kazasının davası bitti ı Muharrem Fevzi TOCAY İKTİSAD Yumurta fiatları düştü İki gündenberi, yumurta ihrac piyasasına bir durgunluk ârız olmuş ve yumurta fiatları birdenbire ehemmiyetli şekilde düşmeğe başlamıştır. Bu halden yumurta tacirlerinin ve bizzat yumurta müstahsili olan köylünün gösterdiği telâş ve endişe, alâkadar makamları da harekete getirmiş ve derhal tahkikat yapılarak mesele Ti caret Vekâletine bildirilmiştir. Öğrendiğimize göre, bu vaziyetin başlıca sebebi, İtalyan klerinğinin 1,5 milyon lira kadar borclu vaziyette olduğu yanlış olarak işae edilmesi ve bu hususta ya. pılan neşriyat üzerine bir bankanın Italyaya ihrac olunacak yumurtalar için muamele yapmak istememesidir. Hassas olan piyasada bu vaziyetin derhal tesiri görülmüş, ve fiatlar da düşmüştür. Maamafih yarın vaziyetin aydınlanacağı muhakkak görülmektedir. Yüksek Mühendis mektebi talebeleri nüzik kolu tarafından; Gümüşsuyundaki nekteb binasında dün saat on dörtte bir konser verilmiştir. Keman, çello, piyano İle verilen konserde; talebe tarafından garb musiki üstadlannm seçilmiş parçaları çalınmış, konser, «Mühendisler marşı» ve mekteb korosunun tegannisile nihayetlenmiştir. Genclerin gösterdiği muvaffa kiyet, takdirle karşılanmıştır. Arnavudluk işgalinin yıldönümü I Azgın farelerin marifeti Istanbulda bir yandan kediler azaldıkça azahrken, bir yandan da fareler ço ğaldıkça çoğalıyor; bu hal, muhtelif semtlerde şikâyetleri mucib olmaktadır. Meydanı boş bulan fareler, işi azıttıkça azıtmaktadırlar; bu yüzden evvelki gece Fındıkhda bir hâdise ile karşılaşılmıştu. Fmdıkhda 62 numaralı dükkânın üstünde yatan seyyar satıcı Ismail, uyurken farelerin hücumuna uğramıştır; bunlar dan iri bir fare, cür'etini artırmış, uyu yan adamın vücudünün muhtelif yerlerini ısırmış, Ismailin sol elinde de derince bir yara açmıştır. Canhavlile ve acı duyarak uyanan Ismail, saldıran fareyi güçlükle kovmuş, lâkin bütün gece ardı arkası kesilrpiyen takırtı ve tıkırtılar uykusunu kaçırmıştır. I fAmerikan Kollejinde verilen müsamere j Konyaya faydalı yağmurlar yağıyor Konya (Hususî muhabirimizden) Nisanın birinci günündenberi mıntaka mızda yağmurlar yağmaktadır. Ziraî mahsulâtımız için çok faydalı olan bu yağmurlar muhitte umumî bir neş'e yaratmıştır. Konyada nisan ayları yağmursuz geçecek olursa, o sene idrak olunacak mahsul, kuraklık tehlikesine maruz bulu. «Sırat köprüsü» temsilini oynayan talebeler lstanbul Amerikan Kolleji kız ve erkek Bu temsilde, «Sırat köprüsü» isimli nur. Bu sebeble artık mahsulâtımızın bu kısmı Türk talebe birlikleri tarafından, eseri talebelerden Ferdi Safi Tuğman seneki veriminden endişe edilmemektedir. Arnavudköyündeki Kız Kolleji toplantı sahneey koymuş, Arif Gürgül sahneyi Çocuk haftasmda Çocuk Esirgeme salonunda dün akşam saat on altıda temyapmış, Haydar Sözer kostümleri hazırla kurumunun sizden göreceği alâka ve sil ve konser verilmiştir. Programa lstiklâl sahne ışık işierine yardım memlekette kuvvetli bir nesil, marşile başlanmış, «Sırat köprüsü» isimli mış, Ferdi Özmen çalışkan ve muktedir bir genclik vücuüç perdelik eser temsil edilmiş, muhtelif bakmıştır. Sara Ertuğrul, Nezih Ohri, In de getirecektir. musiki eserleri çalınmıştır. Verilen temsil liya Aleryadis, Sevinc Deblan, Ferdi Safi Çocuk Esirgeme Kurumu ve konser, muvaffakiyetli olmuş, gencler Tuğman, Armağan Yener, Sevim Orsal, Genel Merkezi alkıjlanrnışlardır. temsilde onnıyanlajdır. Fakat; iş bu kadarla da kalmamıştır. Önce saldıran farenin ısırma izlerine azla ehemmiyet vermiyen seyyar satıcı Ismail, ertesi gün kendisinde bir rahatsızlık hissetmiş, fenalaşmış, zehirlenme Dünkü merasimde bulunanlardan bir grup alâimi göstermiştir; bunun üzerine de Şehrimizde, italyan tabiiyetinde olmı yük misafirperverliğini tebarüz ettirerek Beyoğlu Belediye hastanesinde tedavi yan Arnavudlar, Arnavudluk işgalinin şunları söylemiştir: altına alınmıştır. yıldönümü münasebetile dün Ayaspaşa« Bu toplantımızda vazife telâkki daki Kunt apartımanında bir toplantı ettiğim bir vecibeyi ifade etmek isterim. yapmışlardır. Bizleri Türklüğe has olan büyük misafirIçtimaa saat 15,30 da başlanmış ve perverliklerile memleketlerine kabul eden Arnavudluğun işgali esnasında memle büyük Türk milletinin gösterdiği yüksek Nüshası 5 kuruştur. keti terkederek şehrimize gelmiş bulunan âlicenablığa ebedî minnettarlığımızı ve T ye c Arnavudların hemen hepsi iştirak etmiş derin şükranlarımızı alenen beyan edeYaşasın asil Türk milleti, yaşasın tir. Bunlar arasmda Kral Zogo'nun kar rim. Senelik 1400 Kr. 2700 Kr. onun asil Millî Şefi!» deşi Prens Celâl, Dahiliye Nazırı Musa Altı ayhk 750 » 1450 » Bundan sonra koloniden Mahmud bir Yuka, Meclis reisi Hikmet Dergina, Ma400 » 800 » hitabede bulunmuş ve onu takiben de Uç ayhk arif Nazırı Abdurrahman, Arnavudluğun 150 > Yoktur Arnavudluğun lstanbul konsolosluğunu Bir ayhk Türkiye elçiliğini yapan Asaf Cacuni ve stanbul konsolosluğunu yapan Şakir gö yapmış olan Şakir, toplantıda hazır bulunanları işgalin senei devriyesi dolayıze çarpıyordu. sile bir dakika sükuta davet etmiş, bunu Gazetemize gönderilen evrtL ve yazılar Toplantıda ilk söz alan Asaf Cacuni müteakıb da kısa bir hitabede bulunmuş nesredilsin, edilmesin iade edilmez ve arnavudca bir hitabede bulunduktan son ve bu suretie toplantıya nihayet verilmişzıyaından mes'uliyet kabul olunmaz. ra türkçe olarak da Türk milletinin bü tir. CUMHURIYET Abone şeraitıj t £ "^ Dikkat *

Bu sayıdan diğer sayfalar: