CUMHURÎYET 5 îkinciteşrîn 1939 Bu hafta S A R A Y sinemasmda BARBARA STANWYCK ve JOHN BOLES tarafından yaıatılan hissî, müessir, ve heyecanlı sahnelerle dolu emsalsiz GUrülmemiş blr muvaffaklyetle göstermekte olduğu ve sinemanın Ideal çift artlstl ŞEHZADEBAŞI TURAN TİYATROSU San'atkâr Naşid ve arkadaşlan Okuyucu Semiha ve Mişel varyetesi LEZAİZİ AŞK komedi 3 perde Sinemada üç filim birden: Aşka tapan kadın, Esrarengiz süvari ve Canavarlar RAŞİD RIZA E. SADİ TEK TİYATROSU Bu gece Edirnede son temsil Yann akşsm Üsküdarda (NURBABA) Salı akşamı Kadıköyünde (BEŞTE GELEN) EVLENME Dün, Kadıköy Belediye dairesinde Deniz hastanesi kulak ve boğaz müte hassısı doktoru yarbay Mustafa Pina rın kızı Nuranla İstanbul Vilâyeti maiyet memurlanndan ve kıymetli genc muharriıierden Hikmet Tongurun nikâhları kalabalık bir dost ve akraba huzurile icra ve tes'id kılmmıştır. Tarafeyne saadetler dileriz. RADYO aksamki program ) RADYODİFÜZYON POSTALARI Dalga uzunlugu: Türkiye Radyosn 1648 m. 182 Kc/s. 120 Kw. Ankara » T. A. P. 31.70 m. 9465 Kc/s. 20 Kw. 12.30 Program ve memleket saat ayan, 12.35 Ajans ve meteoroloji haberleri. 12,5u Türk müzıkli yurd panoraması. Okuyanlar: Ankara Radyosu Küme okuyuculan. Üç kemençe, tanbur ve saz refakatile. İdare eden: Mes'ud Cemil. I3,3(i14,30 Müzik (Küçük Orkestra Şef: Necib Aşkın) 18,00 Program, 18,05 Memleket saat ayan, ajans ve meteoroloji haberleri, 1S.25 Müzik (Radyo Caz orkestrası) 19,00 Çocuk saati, 19,30 Türk müziği (Fasıl heyeti) 20,30 Konuşma (Türk tarihi) 20,45 Türk müziği. Çalanlar: Vecihe, Reşad Erer, Ruşen Kam. Cevdet Kozan. I Okuyan: Sadi Hoşses. 1 Evic peşrevi. 2 Dede Evic şarkı: (Bülbülü asa ruzi şeb) 3 Sel. Pınar Evic şarkı: (Göz yaşlarınız) 4 Zeki Rif Ferahnak şarkı: (Küçüksün goncalar açmış) 5 Halk türküsü: Alişimin kaşlan kara. Köşküm var. n Okuyan: Semahat Özdenses. ı Sadeddin Kaynak Hicaz aşiran şarkı: (Açıldı gün) 2 Hamdi Tokay Garib Hicaz şarkı: (Şu dağlar ulu dağlar) 3 Suzinak şarkı: (Ben gülşeni aşkında) 4 Udî Ahmed Karcığar şarkı: (Nazirin yok senin) n i Okuyan: Mustafa Çağlar. 1 Dede Ferahfeza şarkı: (El benim için seni sarmış) 2 Uşşak şarkı: (Salıp sevdalara zülfün) 3 Uşşak türkü: (Sabah olsun ben bu yerden gideyim) 4 Uşşak türkü : (Ali dağıdır dağların hası) 21,30 Müzik (Dans müziği Pl.) 22,00 Memleket saat ayan ve ajans haberleri, 22,15 Ajans, spor servisi, 22,25 Müzik (Cazband Pl.) 23,25 23,30 Yannki program ve kapanış. TÜRKİYE (STELLA DALLAS) filmini mutlaka gidip görü.üz. Butun annelerle kadınların görmeleri lâzım gelen bir fllmdlr. Annelik aşkı mı? Yoksa... Aşkı mı dah» büyük? Seyircilerin kalblerini titreten bir şaheser... Uâveten FOKS JURNAL v« Avrupa harbi. Busjün saat 11 ve 1 de tenzilâtlı matineler Halk Opereti Bugün matine 16 da akşam 9 da İVATAN KURTARAN A RS LA N ERROL FLYNN OLİVİA de HAVİLLAND Romeo Juliete'in aşkından daha içli, Keşif alayının azametinden daha kudretll, Ben Hur'un ihtişamından daha lüks, Amerikanın milyon kalesi, san'atın zafer abidesi Mj? I Sinema dtnyasının son mucizesi Sevda Oteli Yazan: Yusuf Süruri Türkkuşu Genel Direktörlüğünden: İkinciteşrin ayı içinde İstanbul ve Ankarada Türk Hava Kurumu tarafından amatör tayyare modelcileri arasında teşvik müsabakaları tertib edilecektir. Müsabakalarda üç esas göz önünde tutulacaktır : 1 Beynelmilel havacüık teşekkülünün şartlarına uygun lâstik motörlü modeller arasmtia, el ile havalandırma ve modelin kendi kendine yerden kesilerek hava!anmasma göre iki seri. a Mesafe b Zaman müsabakaları. 2 Eeynelmilel havacılık teşekkülünün şartlan dışında kalan küçük ve büyük olarak tasnif edilecek iki seri lâstik motörlü modeller arasında. a Mesafe b Zamau müsabakaları. 3 Modellerin iyi yapılmaları yani işçilik bakımından müsabaka. 4 Her müsabakada birinci, ikinci, üçüncü seçilecek ve bunlara kıymetli mtkâfatlar verilecektir. 5 Faz'a malumat istiyenler İstanbul Türk Hava Kurumu Şubesinde Türkkuşu İspekterliğine müracaat etmelidirler. (8682) ı LÂLE sinemasmda ' I ^ Bu Perşembe akşamı f j ÖLÜM Bu sene Tıb Fakültesinden me zun olan Amasyaı doktor Reşad jükrü Saka kısa bir zamanda müp;elâ olduğu hasta ıktan kurtulamı yarak dün sabaha karşı hayata göz erini kapamıştır. Pek iyi derece ile mezun olmuş olan bu genc doktorumuz intizam ve çalışkanlığile hocala nnın ve arkadaşlarının derin sevgisini kazanmıştı. Ailesine, hocalanna, arkadaşlanna acı kayıblarından dolayı beyani taziyet ederiz. Cihan tarihini sarsmış olan bütUn maceralariyle dUnyanın milyonlarca insan larını hayran etmi? olan 1 9 3 9 un en büyük filimlerinde MARi ANTOiNETTE ikl devre birden TUrkçe sözlü Senenin ikinci buyük TURK filmi Dünyanın Kadın Napolyonu Sakarya Sinemasmda HARRY Sinemacılığın yaratabileceği en buyük bir eseıile başladı. BUyUk ve görülmemiş filimler serisi ALEMDAR ve MiLLî **«**«»*** Mümessilleri: NORMA SHEARER ve TYRON POWER Aşk ve Şöhret Bugiln saat 11 ve 1 de tenzllâtlı matineler İle beraber çevirdiği muazzam, hlssl ve müesslr BAUR'un PR1NCESSE PALEY "Alemdarda: Pazar matineleri: Saat 11 13.5 16 18,5 • Gece: 21 de ^ H H ^ H M I l ^ H l H a B " M i l l i d e : pazar matineleri:,, 10 12,30 • 1517,5 • Gece 20.15 t e ^ ^ ^ B i Şaheserini bugün bütün İstanbul balkt görmeğe koşacaktır. Uâveten : FOKS JURNAL son dünya havadısteri. Bugün L Â L E HENRY BATAİLLE'in Sinemasmda en büyük piyesi VİCTOR FRANCEN ANNİE DUCAUX'un AMASYADA Cemaleddin Kitabevi Cumhuriyet Gazetesinin ve bütün mekteb kitablan, kırtasiye ve mecmualann tevzi yeriidr. Filminde neş'eli bir gençlikle eğleniniz. Bakir bir sevgilt ile aşk ve heyecan duyunuz. Saadeti kaybeden bedbaht bir kadınla ağlayınız. îlâveten: Karada, denizde, havada bir haftalık son harb raporu ve RENKLİ Mt Kİ ÇILGIN BAKİRE ~,~ J\"Bugün saat 11 ve 1 de tenzilâtlı matineler Dayanılmaz derecede eğlencell bir kahkaha tufanıdır Bugfln : 3 U I / E R sinemasmda VI Bütün hasılat rekorunu kıran ve görülmemiş bir muvaffakiyetle gösterilea Genç, şirin, sevimli ve glizel yıldız D E A N N A DL En son, en mUkemmel ve en fazla alkışlanan ve takdlrle seyredilen DURBIN'in MELEK l Sinenasının gösterdiği ve bütün tstanbul halkının zevkle seyretitği senenin en güzel ve en nefis şaheserlerinden D Çıkmaz Sokak Filmini henüz görmemişseniz, acele edin Baş rollerde: HARB TÜRKÇE TAKSİM Sineması Charles Boyer Anna Bella Neş'e, gençlik, musiki, şarkı ve dans kaynağını siz de mutlaka gidip gorünüz. Keyif ve zevkle eğleneceksiniz. CORRINE LUCHAIRE ANNIE Filme ilâve olarak: ANKARADA DUCAUX llfiveten: EKLER JURNAL son dünya havadlslerl ^ g ^ p g ^ ^ ^ B B H I Bugün saat 11 ve 1 de tenzilâtlı matineler HİH^HHM^HBBHİ^HI^HH CUMHURİYET BAYRAMI Bugün saat 11 ve 1 de matineler tenzilâtlıdır. Görülmemiş muvaffakiyetle devam ediyor. Avrıca : Yenl Ekler Jurnal Bugiln saat 11 ve 1 de ucuz Halk matinelerl ALLAHIN Memleketimizde hiç bir filmin kazanmadığı muvaffakiyeti kazanan, Hiç bir filmin göremediği muvaffakiyeti gören büyük TUrk filmi Yalnız İ P E K sinemasmda devam ediyor. tlâve olarak : ANKARADA CUMHURİYET BAYRAMI CENNETİ Pek yakında MELEK sinemasmda MacDOHALD * EDDY gece içinde nekadar çökmüş, nekadar ra da merdivenlerden aşağıya isteksiz İS' göçmüştü. Gözlerini alamadı. Uzun uzun teksiz inen ayak sesleri duyuldu. kendi kendini süzdü. Sonra başını iğdı. Muzaffer, kendi kendine: Ellerine, ayaklanna bakmdı. Demek ki bu İster misin, diye düşündü; kapıyi varlık yann birdenbire yok oluverecek; kapalı bulup da tersyüzüne dönüp giden bu eller, bu kımıldıyan parmaklar, bu ge şu adam, beni kurtarmak için gelmiş olniş göğüs, bu boğmak boğmak şişkin, tut sun?.. Açmaya üşendiğim için sakın, gütuğunu koparan kollar hep çürüyecek, nün birinde pişman olmıyayım?. toprak olacaktı. Düşünmesi bile acı geldi. Sonra, acı acı güldü. Bu saatte gelecek Ölecekti. Bunu iyiden iyiye aklına koy ya bakkal, ya zerzevatçı olabilirdi; ya muş, önündeki son parayı yeşil çuhalı ma hud da yanlışhkla onların kapısını çalan senın ortasına doğru sürerken hepsini gö bir yabancı... Hem zaten, onu bu sıkın ze almıştı. Öyle iken gene de inanamı tıdan kim kurtarabilirdi, onu kurtarmak yor gibiydi. Nasıl ölecekti?.. Bu k?.n kimin elindeydi?. nasıl donacak; bu düşünen kafa nasıl bo Buyurun efendim, dün akşam kuşalacaktı?.. Hiçbir yerden kurtuluş bek marda bin dokuz yüz lira borclanmışsı lcmiyordu. Gene de ölüm, bugün yaşar nız. Zahmet olmazsa alır mısınız?. ken yann birdenbire sönüvermek, bunu Diye ayağına kadar para getirmezlerdi bir türlü kafası almıyordu. ya... Fakat insanlar, böyle uyku ile uyanıklık, ölümle sağlık arasında neler dü Kapı çalmdı. Muzaffer aldırmadı. Kapı bir daha şünüyor, akıllarına neler geliyor!. çalmdı. Biraz durdu; gene çalmdı. O zaArası çok geçmedi. Merdivenlerde geman aklına geldi. Sadakat kalfa maden ne ayak sesleri oldu. Daha sonra, sokak suyu almak için sokağa çıkmıştı. Kapıyı kapısı dışandan açıldı. Sadakat kalfa, açacak başka kimse de yoktu. Öyleyken madensuyunu almış, gelmiş olacaktı. A gene aldırış etmedi. Şimdi de kapıya ka rada konuşmalar da duyuluyordu. Sesledar gidip açmaya üşeniyordu. Arası biraz rin birisi o emektar kalfanmdı. Öteki kigeçti. Üstüste iki kere daha çalındı. Sonra mindi acaba?. O da bir kadın sesi ama... [Arkası va.r] kapınm dısmda bir homurtu, ondan son l Bugün seanslar saat 11.15 2 4.15 6,30 ve 9 da ( Dikkat : 11,15 matinesi tenzilâtlıdır. ) yattığı yere gidecek, onlara son bir fatı öyle bir ağırlık, her yerinde o kadar kıha daha okuyacak: rıklık, kesiklik vardı ki... Olmadı!.. Yaşamak, meger çok Kapı tıkırdadı. Muzaffer bu üç odalı güçmüş; bunun için çök ustalık istermiş. küçücük apartımanda, ta annesimn sağlıbeceremedim, ben... Arük sizin yanımza ğından kalma, yaşlı bir kadınla yalnız geliyorum!.. yaşıyordu. Çok geçmedi, kapı yavaş yaDiyecek, sonra çocukluğu nerelerde vaş açıldı. Arasından yazma yemenili b.r geçmişse biraz da oraları dolaşacak, geç baş göründü. Sadakat kalfa, işte o emek Şimdi ne yapacağım?.. Gidip yat içindeki kâğıdlar d.a şuraya buraya dağılmiş günleri şöyle bir kere daha gözönüne tar kadın: sam sabahı nasıl bulacağım?.. Bu kadar mış, bomboş, masanın üstüne serilmişti... getirecek, ondan sonra da buraya döne Uyandın mı oğlum, diye seslenclı. uzüntüden sonra insanın gözüne uyku gi Onu görür görmez dün gece kulübde bacek, gene bu yatağın içinde gözlerini büs Bir tıkırtı duydum da... şmdan geçenler bir daha gözünün önüne rer mi hiç?.. bütün kapayacaktı. İçeriye girdi: geldi. Göğsünü sıkıştıran soluğunu kesen Diye uğunuyordu. Kimsesi yoktu: Kahvaltmı getireyim mi?.. Yoksa Yılbaşı diye şirket üç gün kapalı ola bir iniltiyi kimseye duyurmamak istiyorgene her günkü gibi, yıkandıktan sonra Benim arkamdan acaba ne olurcaktı. Bu üç günün içinde, nasıl olsa hiç muş gibi başını yastığın altına soktu. mı yersin?.. Iar?.. Bu sabah yatağa girerken, o kadar yorbir yerden para bulamıyacaktı; bunu akAkşamki içkilerden Muzafferin içi yaIına bile getirmiyordu. Fakat hiç olmaz gunluktan, üzüntüden sonra bol bol ge Diye hiç kimseyi düşünmüyordu. Onu nıyordu: sa hemen bugünden ölümün karanlıkla zip dolaşmak, uzun uzun uyumak için ö düşünecek, onun için gözyaşı dökecak nna saklanacak kadar acele etmeğe de nünde birkaç gün daha var, diye hemen hiç kimse de bulunmıyacaktı. V a h vah Sonra yerim. Yalnız, kuzum kalfademektense, oh olsun demek insanların cığım, sana zahmet olacak ama şuraddiı değmezdi. Şirketin açılacağı güne kadar hemen seviniyordu. Şimdi: diline daha kolay gelir; onun için tanı bana bir şişe maden suyu alır mısın? O güne kadar ne yapacağım, diye gezip tozacak, yatıp bol bol uyuyacak Nen var, hasta mısın yoksa?.. vakti vardı. Buna da sevindi. O sevinc düşündü. Nerede vakit geçireceğim?.. Ne dıklarının arasında acıyanlar: Yazık oldu şu çocuğa!.. Hasta değilim ama midemde bir tu yapsam, nereye gitsem tadını alamıyacak \p yatağa uzanmak pek tatlı geldi. Diyenler çıksa bile pek çoğu d a : haflık var da onun için... olduktan sonra... Ertesi sabah, öğle düdükleri çalınır O kadar parayı, bir gecede kumarSadakat kalfa: Acı acı başını salladı: ken gözünü açtı. Belki bir saat, belki dada yiyince insanın başma gelecek budur Şimdi gider, alırım, dedi. Kapıyı îyisi mi?.. ha çok, yatağın içinde oradan oraya yuişte!.. çekti. Biraz sonra da sokak kapısının açıDedi. varlandı. Dün gece olup bitenler bir rü Diye başlannı çevireceklerdi. lıp kapandığı duyuldu. îyisi mi, ne yapacaksa şimdiden yapıp ya değıldi. Buna artık iyiden iyiye inanNe olursa olsun, Muzaffer bunların Muzaffer, yavaş yavaş yataktan inc'i. mıştı. Geceyansına kadar cebine şişkinlik bitirmek daha doğru olacaktı. Birazdan \eren cüzdan, şimdi ortayerinden açılmış, kalkacak, giyinecek; annesinin, babasuıın hiçbirini düşünecek gibi değildi. Başmda Aynada kendi kendini tanıyamadı. Bir Tefrika No. 5 Nakleden: KEMAL RAGIB