23 Bîrîaciteşrin 1939 CUMHURlYET ( \± Sıvas cer ve tamir 29ağustos akşamıHitlerle atölyeleri dün açıldı yapılan mühim mülâkat Muhabere ve Münakale Vekilinin nutku Bugünkü harbin içyiizü: 78 * [ 1 (Baş tarafı l tnci sahıfede) Garb cephesînde alına. tedbir çok faydalı oldu^ Fransız Başkumandanhğı tarafmdan tahliye edilen mevziler şimdi sular altında bulunuyor (Ba$tarafi 1 tnci sahifedei Almanyamn hayatî menfaatlerini feda edemiyeceğini söyliyen Führer, Ingiliz tekliflerinin kabul olunamıyacağını da kat'î bîr lisanla bildirmişti Sir Nevil Henderson'dan Hariciye Nazın Lord Halifaks'a 28 ağustosta gönderilip baş tarafmı dün neşrettiğimîz telgrafın devamı: 9 Uzun ve neticesiz bir konuşma nın teferruatmı burada tekrarlamak faydasızdır. Yalnız şunu kaydedeyim ki meselenin bir Danzig ve Koridor meselesi olmadığını ve cebir ve kuvvete karşı ayni silâhla mukabeleye azmetmiş bulunduğuRIUZU söylediğim zaman Her Hitler son derece asabileşti. Her Hitler bu münasebetle İngiltere aleyhine yeniden şiddetli bir lisan kullanmağa başladı ve Almanyanm Ren'i, Avusturyayı, Südet memleketıni muslihane şekilde ilhak ettiğini iddia elti. 10 Neticede kendisine şu iki sarih suali sordum: Lehistanla doğrudan doğruya müzakereye ve Polonyahlarla Al rr.anların mübadelesi meselesini görüşmeğe hazîr mıdır? Her Hitler evvelce hududun tadilini düşündüğü halde bu sefer ikinci sualime menfi cevab verdi. Birinci sualime gelince, îngiliz hükumetinin teblıgatını bu nevi mühim bir vesikanın lâyık olduğu ehemmiyetle tetkikinden evvel suplime cevab veremiyeceğini beyan etti. Her Hitler bu münasebetle Hariciye Nazın Von Ribbentrop'a hitab ederek: «Meseleyi müzakere elmek üzere Feld Mareşal Göring'i davet etmeliyiz» dedi. 11 Mülâkatm bidayetinden itiba ren takib ettiğim hattı harekete devamla harbe müncer olacak bir taraflı bir kararla Ingiliz dostluğunu tercih etmek mec buriyeti karşısında bulunduğunu tekrarladım ve ikinci şıkkı tercih ettiği takdirde yalnız Ingilterede değil, bütün dünyada efkân umumiyenin teveccühünü kazana cağmı beyan ettim. Hulâsa, bu hususta hfrhangi bir tereddüde mahal bırakmadım. 12 Hariciye Nazırı Her Von Ribtentrop müdahale ederek, Almanya ile uir dostluk siyaseti takib ettiği takdirde Ingiliz Başvekilinin bütün" Ingiliz milleti» ui arkasından sürükliyebileceğine dair teminat verebilecek vaziyette olup olmadığ.nı sordu. Buna cevab olarak Başvekiliınizin Almanyamn teşriki mesaisini temin etmek hususundaki arzusunun şüphe kaldırmaz olduğunu söyledim. Her Hitler İngilterenin Almanya ile bir ittıfak akdetmek isteyip istemediğini sordu. Şahsî kanaatim olarak hâdiselerin inkişafı neticesinde böyle bir ihtimali dahi derpiş etmek kabil olacağını beyan ettim. 13 İki tarafın gösterdiği kat'î metanete rağmen, mülâkat dostane bir hava içinde cereyan etti. Her Hitler, Ingiliz hükumetine verilecek cevabı dikkatle tetLk etmeden bana kat'î bir cevab veremiyeceği yolundaki noktai nazarım müda faa etti ve yarın bana tahrirî bir cevab vereceğini bildirdi. 14 Mütareke meselesine temas etmedim. Yarınki cevabmda îngiltere ile bir anlaşmayı harbe tercih ettiğine dair hakikî bir delil görüldüğü takdirde bu meseleve temas edeceğim. Saygıîarla N. Henderson Berl'mdeki îngiliz büyitk elçisi Sir Nevil Henderson'dan Hariciye Nazırı Lord HaVfaks'a nin tercümes! mümkün olduğu kadar süratle bu telgrafımı tak'b edecektir. 2 Doğrudan doğruya Lehistanla müzakereye girişmek vc elde edilecek neticeyi beynelmilel garantiye bağlamak hususundaki Ingiliz tekliflerine cevaben Alman hükumeti şunlan beyan etmektedir: 1 Almanya, muvaffakiyetle neticeleneceğini ümid etmemekle beraber sadece İngiltere ile dostluk arzu ettiğini ispat etmek üzere doğrudan doğruya müzakereye girişmeği kabul eder, 2 Artziye müteallik herhangi bir tadilât münasebetile Almanya, Sovyet hükumetile istişarede bulunmadan ne taahhüd altına girebilir, ne de herhangi bir garantiye iştirak edebilir, 3 Nota, Alman tekliflerinin hiçbir zaman Lehistanın hayatî menfaatlerinin azaltılması gayesini takib etmediğini ve salâhiyettar Leh murahhaslarının Berlini ziyareti için Almanyamn îngiliz tavassutunu kabul ettiğini bildiriyor. Nota, Al man hükumetinin mevzuubahs Polonya heyetini yann (30 ağustos) Berlinde beklediğini aynca bildiriyor. 4 Bu satırın ültimatom mahiyetîn de olduğunu tebarüz ettirdim. Bunun üzerine Her Hitler'le Her Von Ribben trop, iki müsellâh ordunun karşı karşıya bulunduğu bir sırada münhasıran vaziyetin müstaceliyetini tebarüz ettirmek maksadile bu yolda hareket ettiklerine dair kat'î teminat verdiler. 5 Bunlan derhal Ingiliz hükumetine bildireceğimi beyan ederek, PolonyaIı murahhaslar Berline geldikleri takdirde hüsnü kabule mazhar olacaklarından ve müzakerelerin de tam müsavat dairesinde cereyan edeceğinden emin olabileceğimizi sorunca Her Hitler derhal «tabiî» diye cevab verdi. * 6 Alman taleblerinin şunlardan ibaret olduğu beyan edilmektedir. " Venira^nSftıaÜedesinift yenidWtet!ukî, Danzig'le Koridor'un Almanyaya iadesi, Lehistanın diğer taraflarmdaki Alman ekalliyetinin hayatîarının garantisi... Notada Alman hükumetinin derhal kabul edilebilecek bir sureti halli temin edecek teklifler hazırhyacağı ve mümkün olduğu takdirde bunlan Leh murahhaslannın Berline muvasalatından evvel Ingiliz hükumetine bildireceği ilâve edil mektedir. Saygıîarla N. Henderson Berlindeki Ingiliz büyük elçisi Sir Nevil Henderson'dan Hariciye Nazırı Lord Halifaks'a lere (hoş geldiniz) dediler. Biraz sonra davetliler atölyelere gittiler. Günde bin beş yüz işçinin çahşacağı bu muazzam fabrikanın dış kapısı önündeki meydanda tevakkuf edildi. Küşad merasimine tam saat dokuzda başlandı. Evvelâ Devlet Demiryollan namma atölye müdürü Sedad kürsüye gelerek bu yeni tesisatın mahiyet ve ehemmiyetini izah etti. Müteakıben Münakale Vekilimiz Ali Çetinkaya kürsüye gel di. Şu nutku söyledi: « Büyük Millet Meclisinin muhterem mümessilleri, vekil'eri, sayın arka daşlar, muhterem yurddaşlar, Erzurum istasyonunu açtıktan sonra Sıvas atölyesini açabilmek fırsatını bulduğumuzdan dolayı kendimizi bahtiyar addederek davetimizi kabul ile teşrifinizden dolayı cümlenizi hürmetle selâmlarım. Demiryolu inşa siyasetini, şüphesiz başta Ebedî Şef Atatürk olduğu halde Millî Şefimiz, Cumhur Reisi İsmet İnönünün sarsılmaz karar ve iradelerine borcluyuz. Demiryolu siyasetimiz, Cumhuriyetin iptidasmdanberi her sene mun tazam program dahihnde ve esaslı bir surette inkişaf etmiş ve en büyük merhalesini elde etmiştir. Türkiye demiryollan, şirketlerden satın alınmak suretile milli leştirdiğimiz demiryollarile beraber 7000 küsur kilometreye varmıştır. Malumunuzdur ki, demiryolu toprağa tespit edilen ray ve sair binalar ve köprülerden ibaret değildir. Bir takım sabit tesisatla birlikte müteharrik ve muharrik vasıtalar vardır ki bunların biri, diğerini tamamlar. Bunlardan herhangi birisinin eksikliği diğerinin işlemesne halel verir. Binaenaleyh binalarm inşası ve rayların toprağa döşenerek şu veya bu vaziyette uzanmış olması maksadı temin etmez. Evvelce Nafıa ve bugün Münakale Vekili olarak bu vazifenin ehemmiyetini nazarı dikkate alıp iş üzerind musırrane çalışmağa devam etmiştim. îzmir havalisinde şirketlerden alınan iki ve Eskişehirde bir atölyemiz olduğunu bilirsiniz. Eskişehirdeki Bağdad hattı ihtiyaqîarını karşılamak üzere şu veya bu suretle vücude gelmiş, bugünün ihtiyaclarını karşılamağa nakâfi bir fabrikadır. 4 Büyüklerimizin emir ve müsaadelerile Sîvâstaki fabrikayı kurmaga h beş sene evvel basladık. İleride penHetebilmek ve her türlü tesisatı yapabılmek esası göz dnünde tutularak kurulan bu fabrika, lokomotif ve vagonların tamirini şimdiden yapacaktır. Gene bu fabrika, yurd va gonlarını yapmak suretile işe başlamaktadır.» Ali Çetinkaya, bu fabrikada çalışacak elemanlan yetiştirmek yolunda esaslı tedbirler alındığını ve şimdiden Eskişehirdeki mektebde yetiştirilmiş olan ilk gru pun Sıvasa geldiğini, memur ve müstah demlerin kabiliyet, kudret ve bilgilerini artırmakla beraber geçimlerini ve istikballerini kâfil kanunî' tedbirler de alınmıs olduğunu ve bu suretle hazırlanan ve Türk demiryolları mekanizmasmı tamamlıyacak olan bu müessesenin memleketin takdir ve muhabbetine lâyık bir şekilde olduğunu beyan etti. Asıl müessesenin kuruluşunda ça lışanlarm mesaisini sitayişle kaydeden Vekil dedi ki: Maamafıh dün hava bıraz iyileşmiş ve havalar yüzünden mecburî olarak birkaç gün âtıl kalan Fransız İngiliz hava kuvvetleri dün tekrar hava'anmi'lardır. petrol gemisinin 23 kişiden mürekkeb tayfası bir İngiliz gemisi tarafmdan kurtarılmış ve Great Yarmouth'a götürül müstür. « Bu müessese, ayni zamanda vazifemizde sadakat ve ısrarla çalıştığımızın da bir delilidir. Bızi, daima çahştırmağa, inkılâbımızı ve Cumhuriyetimizi takviye gayesine sevk ve idare eden Millî Şefi miz înönüne huzurunuzdd eğilerek tazimlerimi ve sadakatlerimi arzeylerim.» Ali Çetinkaya, bundan sonra, atölyenin Sıvasta kurulmasındaki sebebleri izah ederek bu sebeblerin başında mütareke den sonra millî hak ve istiklâl davamızı burada bağırmak fırsatını bulduğumuzu söyledi ve şarkın kapısı olan Sıvasta, nıuhtelif istikametlerden gelen hatların birleştiği yerde yapılan bu tesisatın milletın refah ve saadetine vasıta ve memlekete de kutlu olmasmı dileyerek hitabesini bitirdi. Bundan sonra fabrikanın kapısına gerilmiş olan kordelâ Adliye Vekili Fethi Okyar tarafmdan kesildi. Vagon ve lokomotif atölyeleri, elektrik santralleri gezildi. Kazan temizleme yeri, kum kurutma dairesi, asetilen, oksijen, kaynak atölyelerile diğer binalar görüldü. Vekiller ve davetliler, tarihî Sıvas kongresinin toplandığı şimdiki lise binasına gittiler. Ebedî Sef Atatürkün odası tazimle ziyaret edildi. O yüce hatıralan bugünkü gibi yaşjyan tarihî Sıvas, kavustuğu yeni eser dolayısile sevinc içindedir. ^?«7 ıjrT? ' Mekki Said Erkânıharbiye görüşmeleri bitti (Baştarafr 1 tnci sahifede) Almanya, Türkiyeye fevkalâde kızgınmış! Roma, 22 (a.a.) «Havas» Ankara muahedesi İtalyan matbuatının bütün dıkkatini celbetmekte devam ediyor. Gazeteler, bilhassa bu mühim vesikanın imzasının Moskova ve Berlinde yaptığı akisler arasından bu iki memleketin hattı hareketini kestirmeğe çahşmaktadır. Romada Rusya ve Almanyamn bu hâdisey. telâkki hususunda beraber yürümedıkleri tebarüz ettiriliyor. Türkiyeye karşı fevkalâde kızgın olan Almanya Rusyanın Türkiye aleyhinde son vasıtalara müracaata hazır olduğuna inandırmak istiyor. Halbuki Rusyadaki akisler îtalyan müşahıdlerine göre bu kadar şiddetli değildir. İtalyan mehafili Moskova ile Ankara arasında bir ihtilâf çıkmasını muhtemel görmemektedir. Bu gazeteye göre, mezkur muahede, ötedenberi sulh ve halisane bir bitaraflık siKurtardan tayfalar Gün sükunetle geçmiştir. Cephenin yaseti takib eden Rumanyanm, haric* siLondra 22 (a.a.a) Bir infılâk ne muhtelif noktalannda keşif kollan ve puyaseti üzerinde müessir olamıyacaktır. Universul ve Urentul gazeteleri de keza ticesinde batan Oteodaten isimli Norveç su faalıyetleri olmustur. Rumanyanm şaşmaz bitaraflık siyaselini tebarüz ettiriyorlar. Diğer bir Alman esiri, Fransızlar ta da malumat almağa uğraşıyorlar Paris, 22 (a.a.) Askerî vaziyet rafından esir edıldiğı ane kadar harbden hakkında Havas Ajansı şunu tebliğ etkat'iyyen mdumatı olmadığmı itiraf et mektedir: miştir. Almanlar yeni mevzi'erine yerlesme Belçika üzerinde üçan tayyareler safhasından sonra Fransız hatlarının ha* Brüksel 22 (a.a.) Dün öğleden kikî vaziyeti ve kuvveti hakkında geniş sonra yüksek ırtıfada uçan \e Fransaya ma'umat elde etmeğe çalışıyorlar. Almandoğru gitmekte olan bir ecnebi tayyaresi görülmüstür. Bu tayyare, derhal Belçika lar bu hatların şimdiye kadar ancak çevtayyarelcri tarafmdan Fransa hududuna resini anlayabılmişlerdı. Fransızlar tarakadar takib edilmi«tir. Bu tayyare, yolu fından da ayni maksadlarla küçük keşif na devam etmiş ve bu esnada Fransa tay kolları ve pusu hareketlerine tevessül olunyare dafiı kuvvetlerinin top ateşlerinm se maktadır. Hususile k' bu haftanın muhtelif siyasî hâdıselerinden sonra Alman si isitilmiştir. rüesası askerî sahada mühim kararlar itBir Alman muhafaza gemisi battı tihaz edebilirler. Kopenhag 22 (a.a.) Bir Alman saFransız tebliği hîl muhafaza gemisi dün öğleyın Falstena Paris 22 (a.a.) 22 teşrinievvel taile Moen arasında bir mayne çarpmıştır. 69 kişilik mürettebatından beşi bir sala rihli Fransız gündüz teblığı: Gece, bütün cephede, oldukça sükusığınmışlar ve öğleden sonra Danimarka net ıçınde gecmistir. tayyaresi tarafmdan görülerek Moen adasma nakledılmişlerdir. Beş kişıden biri Fransız akşam tebliği sal üstünde ölmüş, diğer dördü hastaneParis, 22 (a.a.) 22 ilkteşrin akşam ye yatırılmıştır. tebliği: Londra 22 (a.a.) Bu sabah İngilterenin şark sahilleri üzerinde şimale doğru giden meçhul bir tayyare görülmüş ıür. Tehlike isareti verilmis ve İngiliz avcı tayyareleri hemen takibe çıkmışlardır. Kiliselerde yapılmakta olan ruhanî Bahriyeli efrad, harbi polihkacıların âvinler yarıda bırakılmış ise de halk kiliortaya atmış oldukları bir is addetmekte se'°rde kalmıştır. ve Almanlann denizlerde faikivetine aid Bir Alman tayyaresi düşürüldü mutalebatı meselesınden bahsedildiği zaLondra, 22 (a.a.) İstihbarat Neman omuz silkmektedirler. zareti bildiriyor: Kara ordusu efradına gelince bunlar, Bugün öşleye doğru cenubu garbî sadaha ziyade saskınlık gbstermektedırler. hillerinde iki düsman tayyaresi görülmüş Geçenlerde garb cephevinde esir edilmiş ve bunlar avcı tayyarelerımiz tarafmdan olan bir mitralyöz neferi, mensub olduğu durdurulmuslardır. Tayyarelerden biri müfrezenin geceleyin telbrgü vaz'ına medüşürülm'i«tür. mur edılmış olduğunu ve bu vazifenin Bir deniz muharebesi kendilerine gece atışı talimi yapmak için Londra, 22 (a a.) Röyter ajansıtahmil edilmiş olduğu zannında bulunmus nın Stokholm'den öğrfndığine göre. simal olduklarını söylemiştir. Yalnız görünmi>en bir düşrnan tarafmdan ateşle muka Jutland'da kâin Hirtshals'deki bahkçılar beleye maruz kaldıkları zaman hayretleıi Danimarka acık'annda bir takım harb gefevkalâde artımstır. Bu esnada müfreze, mileri arasmda bir deriz muharebesi ol bir çalılığın arkasına saklanmıs ve niha duğunu bildirmislerdir. Bu harb gemileri yet Fransızlar tarafmdan meydana çıka nin hüviveti tespit edüememistir. Almanlar, Fransız cephesi hakktnrılmi'tır. Londra 22 (a.a.) Reuter Ajansın:n askerî muhabiri, Almanlann kara ve deniz ordulanndan esir ediîmis olan efradın mukayeseli beyanatını neşretmektedir. Alman esirlerinin ifadeleri İngilterede verilen tehlike işareti f Misafir Sovyet zabitlerine verilen çay ziyafeti j Yunanhtanda Atina, 22 (a.a.) Atina ajansı bildiriyor : Bu sabahki bütün Yunan gazeteleri basmakalelerini Ankara muahedesine tahsis ediyorlar. Gazeteler, bu muahedenin nizam ve sulhu tarsin hususunda bütün Akdeniz milletlerinin iyi niyetini kuvvetlendirecek mühim bir âmil teşkil ettiğinde müttefiktir. Katimerini diyor ki: «Yunan efkârıumumiyesi pekâlâ bilir ki Avrupanın şarkmda ve yakınşarkta sulhun muhafazası mühirn millî menfaatlere hizmet edecektir. Keza, şarkî Akdenizde sağlam ve devamlı bir sulh duygusunu Rus denizcileri, dün şehri gezmek kuvvetlendirmek yolunda Türkiye ile Yunanistanm sarfedegeldikleri gayretler de Limanımızda bulunan «Moskova» Yunan efkârı umumıyesince malumdur. bay ve erleri. dün şehri gezmişlerciir. Binaenaleyh, Ankara muahedesini mem leri şerefine Harb Akademisinde bir nuniyetle karşılar. Hususile ki bu muahe hava içinde geçmiştri dede bütün büyük devletlerin şimdiye kadar tasvib ettikleri sulh arzusunun bir ifadesini görmektedir.» Berlin, 29 ağustos 1939 (Telgraf) 1 Bu geceki mülâkat gürültü lü mahiyette idi ve Her Hitler dünden çok daha az makuldü. Bu akşamki gazeteler Lehistanda beş Almanın daha kaıledildiğini bildiriyorlar. Diğer taraftan, Polonya seferberliği hakkındaki haberlc Her Hitler'i son derece tahrik et mıştir. 2 Dünyada herseyden ziyade îngiliz dostluğunu arzu ettiğini, fakat bunun içın Almanyamn hayatî menfaatlerini feda edemiyeceğini ve pazarlık yapmak hususunda İngiltere tarafmdan yapılacak bir teklifi kabul edemiyeceğini tekrarladı. Bu yanhş fikirleri düzeltmek üzere sar fettiğim bütün gayretlerin bir tesir yapmadığmı zannediyorum. 3 Her Hitler Lehistanla doğrudan doğruya müzakereye girişmeği kabul ettiği halde bu müzakerelerden bir netice çıkmıyacağına emin olduğunu tekrarlaymca herşeyin bizzat kendisinin göstereceği hü^nüniyete baglı oHuğunu bir defa daha tebarüz ettirdim. Bu münasebetle. arzularmı zorla Lehistana kabul ettirmek maksadile yapılacak herhangi bir tecrübenin Almanvavı doğrudan doğruya İnpiltere ile ihtilâf haline eetireceğinden <=üohe etmemesi lâzım geldiğini bey?n etmek vazifem olduğunu münasib bir lisanla tekrarladım. 4 Mütarekeden bahsetmeği faydasu addetti'm. zira bu mesele M. Beck'in ve yahud diaer L eh murahhaslannm Berlini ziyaretlerine bağlıdır. Saygılarla N. Henderson edecek) Yugoslav mathuatının mutaleaları Belgrad, 22 (a.a.) Yarıresmî Yugoslav gazetesi Politika, diyor ki: «Balkanlarda ve Akdenizde bugün mevcud vaziyete nazaran Ankara muahedesinin hükümlerinden hiçbiri tatbik mahalli bulamıyacaktır. Çünkü îtalyamn ve Balkan memleketlerinin muslihane hattı hareketi sayesinde Avıupanın bu kısmında tam bir sükunet hüküm sürmektedir. Berlin 29 Agustos 1939 (Telgraf) 28 ağustos tarihli telgrafıma ilâve edilmek üzere aşağıdaki mütemmim malumatı arzederim: Her Hitler blöf yapmadığmı ve böyle zannedenlerin büyük bir hata işlediklerıni ısrarla beyan etti. Hâdiselere tamamen vâkıf olduğumu, iki tarafın da blöf yapmadıklarını bildiğimi söyledim. Her Hitler kendisinin de ayni fikirde olduğunu tekrarladı. Her Hitler îngilterenin hüsnüniyetine delil olmak üzere müstemlekeler hakkında derhal birşey teklif etmesini taleb edince fedakârlıklann gayrimüsaid sartlardan ziyade müsaid şerait altında tahakkukunun çok daha kolay olacağını izah ettim. Saygıîarla N. Henderson Berlindeki Ingiliz elmi Sir Nevil Henderson'dan Harici'ie Nazırı Lord HrKfaks'a üzere Köprü üstünden geçerlerken ve «Çucurief» Sovyet destroyerleri suSaat 18 de misafir kumandan ve zabitçay verilmiştir. Çay çok samimî biı < Rumanyadaki akisler Bükreş, 22 (a.a.) Hariciye Nanrının gazetesi olan Timpul, Türk Fransız İngiliz muahedesi hakkında neşrettiği başmakalesinde Rumanyanm resmî noktai nazarını aksettirmektedir. Makalede deniliyor ki: «Bu muahedenin Rusyaya aid olan kısmı şarkta sulhu tarsin edebilecek mahiyettedir. Türk Rus müzakerelerinin inkıtamdan sonra bıle iki memleket arasmdaki dostluğun bozulmadığını teyıd eylemektedir. Bu cihet ise Rusyanın ve Türkiyenin bütün komşulannı tatmin edebilir. Muahedenin imzası Türkiyeyi cenubu şarkî Avrupasının sulhünde faal bir rol oynamaktan menedemez. Bilâkis, bir sulh ve bitaraflık siyaseti takib eden bütün Balkan ve Tuna memîeketlerinin tesanüdü ve dostluk münasebetleri hususunda Türkiyenin iştirakini pek tabiî kılmaktadır.» Rumania gazetesi, bu muahedenin Akdenizde emnıyetı ve sulhu muhafaza için bir tedafüî pakt olduğu mütaleasındadır. f îzci grupları Ankaraya gidiyorlar j Messager d'Athenes, Eleftron Vima, Proia ve diğer gazeteler de ayni mealde neşriyatta bulunmakta ve Balkan devletlerinin hedefi sulhun muhafazası olduğunden, bu devletler Ankara muahedesini ancak memnuniyetle karşılıyabilirler. Çünkü büyük Avrupa devletleri harbinde, sulhun ve kendi bitarafhklarının müessir bir tarzda muhafazasına hizmet edecektir. İşte Yunan efkârı umumiyesi bu bakımdandır ki Üçler muahedesini derpiş eylemektedir. tspanyada tefsirler Madrid 22 (a.a.) Arriba gazetesi enternasyonal vaziyete tahsis ettiği makalesinde, Türk Fransız İngiliz muahedesi hakkında diyor ki: «Fransa ve îngiltere Akdenizdeki vaziyetlerini emniyet altına almakla meşgul bulunuyorlar. Alman Rus anlaşmasmm bir mukabelesi olan bu muahede dünya siyaset borsasında oynanan ikinci büyük oyunu olmuştur.» Berlin, 29 a^ustos 1939 (Telgraf) 1 Her Hitler, bu akşam saat 7,15 t* Alman cevabını bana tevdi etti. Met[•] Bundan evvelki yazılar, 30 eylul, 1, 2, 3, 4. 5, 6, 7, 9, 11, 12, 16, 17. 18, 19, 20, ve 22 bırıncıtesrin tarihli nushaiarımızda çıkmıgtır. BUyUk Millet Meclisi TUrk iradesinin kaynağıdır. Cumhuriyet bayramı münasebetile Ankarada yapılacak merasime iştirak etmek üzere ayrılan izcilerin bir kısmı, dün trenle şehrimizden ayrılmışlardır. Diğer izci gruplan, Edirne mekteblerinden gelen 156 izcile birlikte bugün Ankaraya hareket edeceklerdir. Yukarıdaki resim, bir izci takımını Beyoğlunda İstiklâl caddesinden ge~ çerken gösteriyor.