3 Ekim 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

3 Ekim 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

1LlinnllKI X ET S Bîrîncîtesrln İ939 Kızjmız Meliha Özkanın burun ameÇocuk Bakımî iiyatını muvaffakiyetle başarmış olan Günlerdenberi mahşeri kalabalığfile Doktor Ali Şükrii Şâvlının yirGülhane hastanesi Başasistanı kıymetfaakikî bir zevk maçına mi beş senelik bir müşahede ve li operatör Bay Dahi Ökeye alenen tesahne olnyor, (Uydurma Haberler) gazetesi mu ne iörsün ? Son sahif ede (Sinema ve ti o da (Sahnei Tuluat) kumpanyasına girşekkürü bir borc biliriz. Ailesi tetkik mahsulü olarak vücude getirdiFRED ASTAIRE mek istediğini söyledi. Faik: harrirlerınden Bay Cemil, çırak çıkardığı yfjolar) başlîklı uzun bir yazı var: ği bu eser intişar etmiştir. Eser başlanGİNGER ROGERS'ln Peki, dedi, merak etme öyleyse. dadısı Menekşe için (Sahnei Tuluat) Fu akşam K... ve arkadaşları tarafından RAŞİD RIZA gıanda da kaydedildiği gibi hastaneler yarattığı eşsiz (Riyanın encamı) Bugünlerde, o dediğin tiyatro müdürüne tiyatrosunda az maaşlı fakat çok rahat E. SADİ TEK ve pratik hayatta yapılmış olan tecrüKantolar.. Düettolar.. Varyeteler.. git. Benim tarafımdan gönderildiğini söyve eğlenceli bir yer buldu: Artistlerir TİYATROSU *** beler ve birçok analarla babalann ve le. Mutlaka sana iyi bir iş verirler. gardrobuna bakacak. Bakırköy Miltiyadide çocuk bakıcılann ve mekteb hocalanIstanbulda şimdiye kadar hiç bir «** ~ bahçesinde komiki şehir... tarafından Menekşe, tiyatroya yakın olsun ÜVEY BABA filme nasib olmayao bir muvaffanm çocuk bakımı ve büyütülmesine 8 perde 47 tablo Beyoğluna taş*ndı. Bir pansiyon kiraâdı. Vodvil 3 perde Biraz dalgın ve bir hayli (ukalâ) olan kiyetle devam ediyor* Bu zevk ir sorduklan sualleri nazan itibara Kahkahalı oyun Geceleri sekizden bir buçuğa kada (Sahnei Tuluat) müdürü, âdeti veçhile maçına siz de koşunuz. l l â v e : rak yazılmıştır. Bu kitab, gebelik zaUsküdar Hâle Sineması (Ladam Okamelya) nin başında bulunur, gündüzleri akşam yedîde tivatroya geldi. Ve hadesereSon Metro Jurnal ve Mlkl manından itibaren on dört yaşına kaTURRA serpe yatar, yahud beğendiği ye^e ge mesinden sordu: dar olan çocuklann her hususta sağORMANLAR PERÎSÎ renkli dram kumpanyası tarafından zer dolaşırdı. Öğleden sonra gelen giden oldu lam ve teıbiyeli büyütülmesi için icab (Harb baykuşlan) Pansiyonda yalnız değildi. Ev sahi HALK OPERETİ mu? eden esaslan nazan dikkate almıştır. Yahud 6 ükteşrin cuma binden başka bir kadın daha vardı: Ma Evvelâ Bay Lâmelif geldi. Ailelerin tam ve kâmil bir hayat kılaakşamı (İki ahbab çavuşlar) dam Haygazur! O da kerJi halinde ve Acemi bir müellif.. Geç... vuzudur. İlk temsü .... ilâahir.. onun gibi yaşh bir pansyoner. Tütün Sonra Bay Samit Sükuti geldi. Türkçe sözlü ve şarkılı Yeni operet Artık gözü yorulmuştu. Zaten uzun fabrikalarından bırinde ralışıyordu. Fa Bildim.. Calçene bir aktör.. Geç Büyük Şark filmi (Bu hesabda yoktu) kat tanrının giinii, vaziesi icabı, merdı uzun okumakta da mana yok. Belli ki onu da.. Fiatlar: 50, 35, 25 venleri inip çıkmaktar kendi tabirin ce hep tiyatrodan bahsediyorlar, işte mey Daha sonr? ihtiyar bir kadın.. ATürbede Belediye karşısında 19 «hellak» oluyor ve ufak bir dikkatsiziıği danda.. (Kör kör parmağım gözüne..) dı, Haygazur Tahtaburunyan. Tiyatro numaralı Sinanağa dairelerinde görülünce sürveyaıttan gene kendi ta idi. da perdecilik istiyor. (Son Saniye) de her türlü konfor, iki bahçeli ve birince «kıyak iazir» işitiyordu. Ya, Kendi kendine çıkıştı: Bay Vekil tarafından tavsiye olunduğugeniş nezaretli. tütün kokusu? Hiç çekilir şey değildi. Ahcik! Sen ne hentsin! îki saattir nu söyledi. Adresinı bıraktı, gitti. Menekşe bacının vazifesini öğrendiği bunda durmuj, olmaacak şeylerle vakit Demek, bay. . Bay Vekilden tavzaman içi htredi. O da böyle bir iş bul giçirttirmişsın. Cendeyi ki o kerte eline Bütün Istanbul halkı ve sinemamısiye getirmiş ha^ Bay... sa, ahir raktinde rahat etmiş olacaktı. aldıysan tak eksesindeki koca yazıları zın muhterem müdavimleri Bir kahkaha attı. Omuzlarını kaldır görmedin? Meğa Asfas! Ahbabbkları, lüzumu kadar ilerlediği hazırlanınız. zaman kaibinm bu gizli köşesini komşu Acele, imzaya baktı.. Allah razı ol dı: Mevslmln en bUyUk fllml Yahu, sen ne izansız herifsin? Ben suna açmakta beis görmedi: sun, işte müstakbel lutufkârmın adı: ömrümde senin gib'sine tesadüf etmedım. 7836 pazartesi Komşucuğum, ben altık zergin olKadmcağız, sana bay... bay... Neydi o / Yarın akşam saat 9 da V K. İ. L. dum, diye söze başlarken muhatabı, sömünekkidin adı?.. Hah buldum.. Bay zünü kesti: Rakamla gün ismini bıraktı. Romen 5 rakamını (v) okumak şartile, diğer üç Saminin vekili tarafından gönderildiğinı A.. A.. Zengin me oldu?.. Pi baş harfle beraber heceledi. Ve unutma söylemiş olacak. însan düşünür bir kere.. yangoma şıktı yoksam?.. sinemalarında Öyle ya.. (Son Saniye) nin tiyatro mü Ka, sus ol, boş lâf etme.. Nereden mak için, bir kâğıo üzerine, sırasile, şöyle nekkidi yinni gündüı Viyanada.. Şimdi Dünya sinemacılığının şaheseri örgendin ki bende o talih vardır deyi? yazdı: başkası vekâlet ediyor ona, dur baka VKil Zergin dediysem, senin ağnaacağın artık yım... **# horada kesildim. Teatroda beniyçin bir Hemen telefon âhizesini aldı: (Son Saniye) gazetesinin odacısı Faampluvayelik bulunabilir acab? Sizin Alo.. Alo... (Son Saniye) yazı işik, sen ve şakacı biı gencdir. Biraz evvel gazeteci b<?ye söylersin? Baş rollerde: leri müdiriyeti mi? Rica ederim, Bay Sa Neden söylemiyece?.. Sevabdır silip süpürdüğü boş, tahrir heyeti odasınNORMA A TYRONE da yorgunluk almak için masalardan bi minin yazılannı şimdi kim yazıyor? Lutayo.. SHEARER U POVER fen... Ne dediniz?... Bizzat patron mu? Menekşe, hemen o gün gitti, söyledi. rine kurulmuş dinleniyor. Bir de sigara 2 devre 17 kuım birden gösteriiecektir. Patron öyle mi? Peki.. Teşekkür ede tellendirmişti. Fakat Cemil dedi ki: Yann akşam için Melekte loca kalmamışrim. Tamam bu sırada içeriye prostelâlı, tır. Numaralı koltuklar kapışılmaktadır. Nasıl olur, dadıcığım? İki kişiyi Baş rollerde: Âhizeyi bıraktıktan sonra rejisörü çater bıyıklı ihtiyar bir hatun girdi. Odacı, Geç kalmamak için biletlerinizi birden tavsiye edemem. Hem, söylesem JOHN CARROLL MOVITA oturduğu yerden seslendi: ğırdı: hemen bugünden aldırınız. de yapmazlar. "ZORO KAMÇILI ADAM,, Derhal bu muhterem kadına bir Numaralı koltuklar mütea Ne istiyoriun, valide? Meksikanın emsalsiz güzelliği içinkib geceler için dahi şim Gişerparin. evladım! (Avcında tezkere yazınız. Madam Haygazur TahMadam H^ygazur, sıfır numara mude çevrilan heyecan, dehşet, serdiden temin edilebilir. annidlerden sayılır. Dediği dedik, inadı itina ile tuttuğu kâğıda bakarak) Bay taburunyan.. îste adresi de burada. Pergüzeşt ve macera dolu filmi şerefine decilik istiyormuş. (Son Saniye) gazeteinaddı. Kafasına ko>duğu şeyden öyle Vekil bundadır? sinin patronu kendisini bize hararetle tavGala müsameresi kolay kolay vazgeçmezdi. Faik, yanhş anladığım sandı: siye ediyor. Kabul edildiğini bildiriniz. Ne dediniz?.. Bay.. Kim? YARIN matinelerden itibaren Fabrikadan üç gün izin aldı. Bu üç Rejisör: gün içinde gecel* gündüzlü dolaştı. Bil Bay Vekil... O ki ceridenizde te Fakat, dedi, kadromuz tamamdır. d^bilmedik, hangi kapıyı gördüyse çal atrolar üzerine lâf edoorsa... Büroşupu Perdeciliğe, (Uydurma Haberler) ga dı: Bir gazeteci jle tanışmak, onun mu bana ihbar edebiiirsiniz? m Sinemasında başlıyor zetesinden Bay Cemilin tavsiyesile gelen vakkaten hizroetçiliğini yapmak istiyordu. Faik, gülmenıek için kendini zor tuttu. birini almıştık. Menekşe adlı bir zencL. İcab ederse para da almıyacak, boğazı Kendi kendine: / ' Müdür, rejisörün sözünü keserek: Salonu kahkaha tufanı ile çınlatacak... Herkesi ağlarcasına güldürecek... tokluğuna çalısacaktı. E..y bu hoş! Demek kî iclarede 3imdı ne Bay Cemili, ne (UydurBeyhude yoruldu. Hizmetçi arayan Bay Ahmed, Bay Mehmed gibi bir de ma Haberler) gazetesini düşünecek vakbunca halkın içinden tek bir gazeteci ol Bay Vekil var sanıyor, onunla görüşmek tim var. Koskoca bir (Son Saniye) patistiyor. Güzel!.. Ne desem acaba? «Bay sun çıkmadı. ronunun kırk yılda bir yaptığı tavsiyeyi Fabrikasına lekrar devama başladığı Vekil burada değil, şimdi çıktı» mı de Emsalsiz iki komlğin seferber hale gelmelerl... Şimdiye kadar geri çeviremem. Kadro tamamsa tamam, dördüncü günün akşamı, elinde bir de sem? Yoksa, «bugün gelmiyecek. Bayan gUldUremedikleri derecede katıkahalarla güldürecekleri ne yapayım? met gazete ile eve döndü. Başka çaresi Vekille beraber (Aslıyok) parkına gitti, Ha... Dur öyleyse. Bayan HaygazuTÜRKÇE SÖZLÜ FİLM kalmamıştı. Bakıp bakıp bunlardan, ga biraz hava alacak» mı diyeyim? ra, lutfen yarın gelip işine başlamasmı; zetecilerin adlannı öğrenecek ve en nü Vakarla yerinden kalktı. Kadına doğMenekşe kadına da kumpanyamızla arfuzlusuna gidip derdini yanacaktı. ru ilerledi. Önünde durdu. Resmî ve ta tık alâkasının kesildiğini yazarsmız, olur Gözlüğünü taktı. Rasgele, birini eline zimkâr bir reveransla onu selâmladıktan biter! N. TAPMAN aldı: «Son Saniye». . Başmakalesinin baş sonra: Bay Vekili sordunuz, değil mi? lığını heceledi: «Dananın kuryuğu!».. İşte benim o! T a kendisi! Ya, siz kimsiîmza yerinde üç yldız. Birşey anlamadı. BU AKŞAM Yalmz bu büyük filme mahsus "Müstesna GALA,, Sahifeyi çevirdi. Tıbbî bir makale: «Ba niz? yat yumurta ve sıcaklan>... Yüzünü bu «Son Saniye» nin yaşlı bir lectrisi, ruşturarak «he, dedi, bilirim. Yağda otur Haygazur Tahtaburunyan hizmetkârı Fransız sinemacılığının şaheseri muşu bu havada, desturun, gaz yapar..» nız! Tarihî vesaika istinaden milyonlar sarfile vücude gelen, lüks ve ihtişam içinde geçen süper filmlerin en muhteşemi îmza: Profesör: Marko.. Bu zata gidip Ya!.. Çok memnun oldum görüş ide derdini anlatsa bir tesiri olup olmıya tuğümüze. Yaflılığmıza yaşlı olduğunuzu cağını düşündü. Profesörlüğüne bakıhrsa görüyorum ama aklrisliğinizden birşey sözü üstün olacağına şüphe yoktu. Lâ anlamadım. Pekâlâ, ne istiyorsunuz benlin, bu yazıda tiyatrodan hiç bahis geç den? Akademi Fransez azasından ANDRE MAURROIS'ın eseri mediğine göre, imza sahibinin, işine ya Beyzadem! Ocağınıza düşmüşüm. İngiltere ve Fransanm son 40 senelik siyasî münasebetlari, entrikalar, kralların aşkı ve diplomatik hâdisatı bu ramıyacağına hukmetti.. Üçüncü sahife Ceridede isminizi görünces cenabınıza filmde göreceğiniz tarihî simalmr: İngiltere Kralı Edvard, Kraliçe Victorya Prens Dö Gal Lord Kiçner Çemyi açh: «Bizde tiyatro ve kabakçekirde yalvar yakar olmağa geldim. Eğerleyim berlayn Lord Balfor Fransa Reisicumhuru Başvekil Klemanso nazırlar sefirler prensler ve sair resmî ği»... H a ! Bulmuştu şimdi.. Gözlüğünü refüze ederseniz kederimden mefat olu Bu akşam için localar kalmarnışzevat. Baş rollerde: VICTOR FRANCEN GABY MORLAY PIERRE RICHARD WILM düzeltti. En önce imzaya göz atn. Aksi... rum. tır. Numaralı koltuklar pek azdır. Bunda da imza yok. Ümidsizlikle gazeteMukaddemesile ve büyük bir halecanİlâveten: E L R J R A dünya havadislerinde: En son Avrupa hâdisatı KE UNL Acele ediniz. Telefon: 42851 yi kapadı. Otekini alacağı zaman bir de la, ziyaret sebebim anîattı: Menekşe gibi KUçUk hikâye Tavslye edilen kadın ( TEŞEKKÜR ) Lâle YENI ESERLER ) Brodvay Serenadı Gülnaz Sultan KIRALIK JP •:• MELEK ve IPEK Rio Grand Giilii M A RI E ANTOINETTE ' & •"••% i' ALKAZAR Lorel Hardy: Harbe gidiyor Bu perşembe akşamı S A R A Y sinemasında l 21 de S U M E R sinemasında SAMİMİ ANLAŞMA gibi kendisine vermeyişi akıl almıyacak bir küstahlık değil miydi? Galib kadının bu cesaretine hâlâ hayret ediyordu. Genc adam gece apartımana geldiği zaman eğer Nur kendisine telefon etmeEdebl roman : 3 8 Yazan : Peride Celâl miş olsa ve meseleyi anlatmasa hiç birşeyden haberdar olmıyacaktı. Ve Nur teleKız cevab vermemişti. Ağır bir tavırla şünceler, şüphelerle dolup taşmaya baş fonda, öfkeden titriyen bir sesle: kalktı. Dans etmeğe basladılar. Ayalkarı ladığını gayet iyi farkediyordu. Bir ara Size mektub göndermiştim Galib birbirine çok iyi uyuyor, gayet ahenkli lık, kendi kendisine Bey, almadınız mı? dans ediyorlardı. Dans eden çiftlerin a« Ne ehemmiyeti var, diye, düşünmüşDediği zaman hayretler içinde kalmış: rasında dans ederken birbirlerine onlar lü. Mademki böyle istiyor, böyle olsun. kadar uygun düşen pek azdı. Birçok ba Hayatından çekiliveririm olur biter. Ben Hayır; ne mektubu? Demişti. O zaman telefonda bir an sükışlar, arkalanndan sürükleniyordu. Bil de zaten onunla beraber bu Mehmed Mü kut olmuş, sonra genc kız asabî bir sesle: hassa Mehmed Münif.. Genc adam Mı nif denen budalanın peşinde koşmaktan Her halde size vermemiş olacaklar. sıılı kıza belli etmemeğe gayret ederek bıkıp usandım.» gizliden gizliye onları tetkikle meşguldü. Bununla beraber gizli gizli derin bir ü Diye meseleyi muhtasar bir şekilde oNur, bu alâkadan memnun olması lâ züntü içinde bunalıyordu. Fakat bu üzün na anlatmıştı. Galib bunun üzerine derzım geldiği halde hiç birşeyin farkmda tü acaba yalnız Nurla arasının böyle a hal Gülistana gitmeğe hazır olduğunu söydeğilmiş gibi gayet lâkayd, hatta soğuk çılmasından mı ileri geliyordu? Şahen lemiş ve giyinip ona koşmuştu. Kız ancak yolda hâdise hakkmda Gagörünüyordu. Gahb bir aralık ona dık de Hanımla aralarında hasıl olan son vakatle baktı. Bir kere de o takib gününde, ziyetin bundan büyük bir dahli yok muy libe tafsilât verdi. Ablasmın apartımanıçiçek tarlasının kenarında böyle yakın du? Genc adam bunu ne tahlil ediyor, ne nm ihtiyar kapıcısile kendisine bir mekdan bakışmıştılar. Fakat o zaman genış de düşünmek istiyordu. Yalnız şunu ga tub göndermişti. Fakat biraz sersemce bir bir dostlukla kalbleri birbirine açıktı. yet iyi biliyordu ki Şahende Hanım başına adam olan kapıcı, avdette, doktorun hasŞimdi ise aralarında onları birbirinden a müthiş bir belâ olmuştur ve her an öfke talarından sanşın bir kadmm mektubu yıran, birşeyin, o güzel dostluğu gölgele sini, nefretini biraz aha artıracak şeyler doktora vermek üzere elinden aldığını, sanşm kadmla aralannda geçen bütün yen bir karanlığın vücud bulduğunu his yapmaktan vazgeçmemektedir . sediyorlardı. Hele Gahb genc kızın kenMeselâ onun, Nurun mektubunu, ge muhavereyi Nura anlatmıştı. Galib, bu sarışın kadının Şahende Hadisine karşı içini kapamaya, gizli dü tiren adamm elinden alması kâfi değilmiş 1 Hâlâ aklınız şu mektub meselesinnım olduğunu derhal anladı. Zaten Nur da müstehzi bir tavırla konuşuyor ve sa de, dedi. Emin olun yann herşeyi hallerışın kadın derken kelimelerin üzerine şid deceğim. Bu kadının kim olduğunu öğredetle basıyordu. neceğim, mektubu onun elinden alacağım. Kadının kim olduğunu bildiğini nedenKızın bu hâdiseye çok içerlediği muhakkaktı. Konuşurken yüzü kızarıyor, öf se genc kıza itiraf etmek istememişti. Fakeden gözleri parlıyordu. Yabancı bir kat o, dudağını bükerek: kadının, mektubunu böyle diller dökerek Neye yarar, diye mırıldandı. Sankapıcının elinden alışı ve sahibine ver ki siz onun kim olduğunu bilmiyor mumeyişi olur şey değildi. Demek açıp oku sunuz? Kapıcının tarifi üzerine ben bile muş ve alıkoymuştu. Bu ne demekti? hemen tanıdım onu... Genc adamın cevab vermesine meydan Galib onu teskin edinciye kadar neler bırakmadan, gülümsiyerek ilâve etti: çekmişti... Bununla beraber, işte kız, bir türlü düzelemiyordu. Hâlâ kırık ve neş Hem, bunun için üzüldüğümü saesizdi. nıyorsanız aldanıyorsunuz... Sevdiğim aMüzik bir an susup tekrar başlamıştı. dam biraz ötede başka bir kadını bağIkinci dansı yapıyorlardı. Galib genc kı rına basmış dans ederken bundan daha zın kulağına iğildi. Yan şaka, yan ciddî: neş'eli olmağa imkân var mı? Galib birdenbire kollannı gevşetivere Bu böyle olmaz, dedi. Mehmed Münif sizi böyle görünce: «Beni bir baş rek: Doğru, hakkımz var... dedi. ka kadınla gördüğün için üzülüp somurArtık hiç konuşmadılar. Birbirlerine tuyor» diye sevinecek. Ona bu fırsatı verdokunmak istemiyorlarmış gibi, aralarınmek doğru mu? Kız, hafif bir iç çekişle başmı kaldır da epey bir mesafe ile dans ediyorlardı. dı. Genc adamm yüzüne baktı. Gözleri Dans bitince yerlerine sükut içinde dönnemli nemli parlıyordu. Galib, bu bakı düler. Fakat masalarında oturur oturmaz şm altında birdenbire kendini kaybeder bu sefer Nur Galibe doğru iğildi. Acı gibi olmuştu. Onu şiddetle kendine doğ bir tebessümle fısıldadı: Belli etmemeğe çahşarak, karşı koru çekerek, heyecan içinde: şedeki masaya bakınız... Galib kadehini elinden bırakarak onun dediği gibi yaptı. Birdenbire sapsarı olarak hareketsiz kaldı. O zaman, kızın elinin uzandığmı ve bu elin elinin üzerine kapandığmı gördü. Onun, munis, tatlı bir sesle şöyle dediğini duydu: Benim bir Mehmed Münifim varsa, sizin de bir Şahende Hanımınız var. Ne tuhaf tesadüf! Genc adam, onun, elinin üzerindeki eline dikkatle baktı. Bu el buz gibi idi ve ince uzun parmaklar hafif hafif titriyordu. Galibin yüzünün sanlığı geçmiş, bu sefer gözleri endişe ile dolmuştu. Kızm elini avudannm içine alıp şiddetle sıkarak: Ne oluyorsunuz ? dedi. Nur derhal kendini toplamıştı. Mehmed Münifin bulunduğu masayı gözucile işaret ederek yavaşça mınldandı: Baksanıza, Mısırlı kızla babasî erkenden kalkıp gidiyorlar. Mehmed Münifin onlarla beraber gitmediğini farketmiyor musunuz? Galib, Nurun elini birdenbire adeta iter gibi bıraktı. İşaret ettiği tarafa baktı. İArkası var).

Bu sayıdan diğer sayfalar: