5 Temmuz 1939 CUMHURİYET SON HAB Hâdiseler arasında Caz nesli iz, insanın boğazmı sıkacak kadar daralan çıtıpıtı ve diimdüz bir melodi ve ritm çemberi içinde, artık cazbandm bütün dünyaya bıkkınlık vermeğe başladığını iddia edenlerden misiniz? Mazur görmeniz şartile cevab vereyim: Aldanıyorsunuz. Çünkü siz bıkmadınız, yoruldunuz. En aşağı on beş senedenberj kulaklarınızm zarını tırmalaya tırmalaya adeta yara eden, bacaklarınızın adaleierini zıplata zıplata gevşetip tiritleştiren ve sinirlerinizi tırnaklaya tırnaklaya banco kirişi gibi eskiten o şamatah cümbüşe zevkinizin değil, cisminizin mukavemeti kalmadı. Otuzunu epeyce aşmışsanız hakkmız var. Fakat yeni nesiller? Cazbanda bayılıyorlar. Sizin on beş, yirmi sene evvel mektebde cazband takımı kurduğunuz var mıydı? Bugünün mektebcilerinden öğreniyorum ki herrren her lisede böyle bir iki takım peyda olmuş. Bir akordeon, bir banco, bir saksofon, evlerde kız erkek (muhtelit olacak, tabiî!) sık sık toplanıyorlarmış. Sabahlara kadar... Kekâh. Bu satırları yazarken, yakınımızdaki mektebin bahçesinden ağız armonikasile çabnan tango sesleri ve el şakırtılan geliyor. Tanıdığım çok fakir bir ailenin liseli oğlu, aylarca, tükenmez bir ısrarla annesini sıkboğaz etmiş, kadıncağızın hastahk, ölüm, cenaze, kefen parası olarak sakladığı 200 liradan 135 lirasmı çekmiş ve bir akordeona vermiş. Eve dolacak arkadaşlann davet masrafı da, birkaç partide, geri kalan ölümlük • dirimlik parayı da kül edecek, tabiî. Bir de imtihanlara göz atalım. Mümeyyizlik edenler haber veriyorlar: Büyük bir lisede Rübabı Şikesteyi Nedimin eseri diye söyliyenler, Namık Kemali sağ zannedenler, türkçe basit bir cümleyi birkaç yanlış yapmadan yazmayı beceremiyenler, Tiyen Çine İsviçrenin payitahbdır diyenler, ve saire ve saire, tümen tümen. Şarlonun filmine gitmeyiniz, bir ise imtihanında hazır bulununuz. Delikanh Rübabı Şikesteyi Nedime malettikten sonra imtihan odasından dışarı fırhyor, kasket yanda, perçemler dışarıda, zülüfler ayakta eve koşuyor, akordeonu yakalıyor, haydi sokağa, yallah, doğru arkadaşlarının yanına. Siz bu tarihlerinizle, coğrafyalannızla, fiziklerinizle, hendeselerinizle çocuğun kafasını şişiriyorsunuz be yahu! Allahın yaz günü çekilir mi o tıraşlar ulan be? Yuh!.. Gelsin banco, gelsin saksofon, geliin tango: Parti Grupunda Dünkü içtimada, Son Posta başmuharriri fikirlerinin yanlış olduğunu beyanla heyetten özür diledi Büyük Millet Meclisince tetkik ve kabul edılmış olan barem kanunlarının hükümlerini tenkid eden bir makalesi hakkında Büyük Millet Meclisinin umumî heyeti içtinıaında Ankara meb'usu Mümtaz Okmen tarafından sorulan bir suale cevaben Başvekil Refik Saydam verdiği izahatta başmuharririn bu makale ile ifade ettiği fikirlerin hatalı olduğu ve Cumhuriyet Halk Partisine mensub bir meb'usun böyle bir makale yazması doğru olup olmadığı anlaşılmak üzere makaleyi ParBaşvekilin bu beyanatı grup umumî ti Grupu idare heyetine tevdi ettiğini bilheyetince müttefikan tasvib olundu. dirmiştir. Bundan sonra ruznameye dahil ve Grup idare heyetinin bu havale üzeriBursa meb'usu Muhiddin Baha Parsın ne yaptığı tetkikat netıcesınde verdiği geçenlerde Yeni Sabah gazetesinin 18 karar umumî heyetin tetkikine bu celsehaziran tarihli nüshasında «Bir Arnade arzolunmustur. vudun açık mektubu» başlığı altmda ve Grup idare heyeti başmuharrir Mu Debreli Halid Koya imzasile intişar ethiddin Birgenin bu makalesini gerek bamiş bir makalesine dair vermiş olduğıı takrir üzerine müzakere cereyan etti. rem kanunları hakkında Grup umumî heTakrir sahibi bu makaleyi aynen okuya yetine evvelki müzakerelerin birinde ver'rak buna aid fikirlerini izah etti ve Da miş olduğu prensip kararlarına gerek hiliye Vekâletinden bu makale üzerine Parti nizamnamesinın neşriyata taalluk ne yapılmış olduğunu takririle soruyordu. eden maddesi hükümlerine muhalif görDahiliye Vekilimiz Faik Öztrak bu düğünü umumî heyete arzetmişti. Evvelâ makale sahibi Mardin meb'usu makale hakkında icab eden teşebbüslerin Muhiddin Birgen söz alarak bu makale tamamen yapılmış olduğunu ve makale sahibi hakkında kanunen bir muamele ve ile ifade ettiği fikirlerin hatalı olduğunu takibat yapmaya mahal olmadığını izah beyan ederek umumî heyete karşı itizar etti. Ayni mevzu üzerine söz alan hatib etti. Bununla berabej tnevzu hakkında ler makaleyi ve neşreden gazeteyi tak söz alan birçok hatibler makale ile ef bih ve tenkid edici mütalealanndan son kârıumumiyeye arzedilen fikirler hakLnra gerek makale sahibi ve gerek maka da tenkidlerini serdettiler. leyi neşreden gazete hakkında emsaline ibret olacak kajbrlar verilmesine dair teklifte bulundular. Müzakere neticesinde hükumetin bu mesele hakkında yapmış olduğu muamele ve ittihaz ettiği kararlar tasvib olundu. Ruznamede ikinci bir mesele olarak S . Posta gazetesinin 27 haziran tarihli nüshasında ve başmuharrir Mardin mebusu Muhiddin Birgen'in son gün'.erde • •• •"• ııiüimmıi! Ankara 4 (a.a.) C. H. P. Büyük Millet Meclisi Grupu bugün «471939» saat 15 te reis vekili Trabzon meb'usu Hasan Sakanın reisliğinde toplandı. İlk defa söz alarak kürsüye gelen muhterem Başvekilimiz Dr. Refik Saydam Büyük Millet Meclisinin yakında vereceği yaz tatili kararına ve bu günler zarfında Büyük Millet Meclisinde müzakere ve intacı icab eden müstaceliyeti haiz bazı kanun lâyihaları hakkında izahatta bulundu. Beynıt, 28 haziran Hatayın Türkiyeye iadesi haberleri nin kat'iyet kesbetmesi, Suriye ve Lübnan için hiç de bir sürpriz teşkil etmedi. Türkiye ile Fransa arasında cereyan etmekte olan müzakereieri büyük bir alâka ve hatta, son günlerde, heyecanla takib eden Hataydan gelen haberler, neticeyi gösteriyordu. Gerek ticarî alâkaları, mal ve mülkleri itibarile Suriyeye daha ziyade bağlı oldukları için, gerek Hatayın geçmişine aid siyasî faaliyetleri hasebile, bundan böyle^Hatayda rahat oturamıyacakları gibi bir endişeye düşmüş olduklarından dolayı Suriyeye çekılmeğe karar vermiş bulunanlar, son günlerde hicrete başlamışlardı. Sayıları çok mahdud birkaç Arab veya Ermeni ailesinden mürekkeb bulunan bu nevi unsurlar, Hama taydan çıkıp, Halebe, S a . Beyruta geldikçe, Türkiye ile Fransa arasında cereyan eden müzakerelerin bitmek üzere bulunduğunu söylüyorlardı. Hatay daki Fransız makamlarile sıkı alâkaları bulunan bu gibi aileler, işlerin gidişinden çok iyi haberdar oldukları için, temas ettıklerıne vaziyetı söylüyorlar ve bu su retle gerek Şam, gerek Beyrut, artık günün geldiğini zaten Öğrenmiş bulunuyordu. Bunun için, son haberler hiç kimse için bir sürpriz olmadı. Bununla beraber gerek Şamda, gerek Beyrutta bütün Arab matbuah, hâdiseyi sükunetle karşıladı. Bazıları «kuvvetin hakka mağlubiyeti» ve yahud «şehid Sancak» gibi serlevhalar yaptılar; fakat, Türkiyeye hücum tarzında makaleler yazmadılar. Halbuki, bu meselenin münakaşalara ilk defa mevzu teşkil ettiği devirde bu matbuat Türkiyeye karşı çok ağır şeyler yazmaktan çekinrmezlerdi. Arada geçen zaman, Suriyelileri daha sakin olmaya ve daha sakin düşünmeğe alıştırmış olsa gerektir. Hatayın Türkiyeye iadesi haberleri neşredilirken Halebin bu anlaşmalarda dahil olmadığmın da kat'î surette mey dana çıkması, belki de Suriyenin bu işleri sükunetle karşılamasını mucib olan sebeblerden birini teşkil etti. Bununla beraber, Haleblilerin bu neticeden mem . nun olmadıkları muhakkaktır. Çünkü Haleb, Hatayda kalmış olduğu takdirde iktısaden pek çok kazanacaktı. Şimdi ue bütün inkişaf imkânlarını kaybetmiş bulunuyor. Hatayın ilhakını Suriye nasıl karşıladı ? BEYRUT MEKTUBLARl j Yazan: Türk İngiliz münasebatı Middlescks kulübü reis? Türkiyeden sitayişle bahsediyor 1 temmuz tarihli Taymls gazetesi; MMdlesex futbol kulübü reisi H. G. Alaway tarafından gönderilen aşağıdaki mektubu «Türkiye ve İngiltere dostluğunun temelleri ve Türkiyeyi ziyaret eden bir İngilizin intıbaları» serlevhası altında neşretmiştir: Middlesex takımile Türkiyeden Londraya şimdi avdet ettim. Türkiyeyi ilk defa ziyaret eden İngiliz kulübü biziz. Buradan getirdiğim intıbaların başlı cası Türklerin İngiltereye ve İngiliz mılletine karşı çok hararetli dostluk beslemekte olmalarıdır. Bu dostluk yalnız İngıiizTürk paktından ileri gelmiş değiidir. Türkiye efkârı umumiyesindeki bu dostluk duygusu pakta takaddiim eden uzun iamanlarda dahi mevcuddu. Şüphesiz misakın akdile bu duygu ehemmiyetli derecede genişlemiştir. Her Türk bize sa mimî misafirperverliğin son haddini gösterdi. Nereye gittikse söylenen nutuklann mütebariz noktası; iki memleket arasında sıkı bir rabıta tesisi arzusu olmuştur. Tabiî biz en ziyade ziyaretimizin spor cihetile alâkadar olduk ve pek çabuk öğrendik ki futbolda Türkler oyunlarını İngiliz hututu esasiyesi üzere inkişaf ettirmeği ziyadesile arzu ediyorlar. Maahaza Türk hayatınm diğer cihetlerinden bir çoğunu da müşahede ve tetkik etmeğe fırsat bulduk. İngilizce konuşan Türklerin beklediğimizden daha çok olduğunu gördük. Türkiye mekteblerinde ecnebi bir dil öğrenmek mecburidir. Öğrendiğimize göre talebenin çoğu ingilizceyi tercih etmiştir. Birçok iş adamları ve meslek sahibleri ingilizçeyi hususî surette öğreniyorlar. Son birkaç sene içinde Türkiye ehemmiyetli derecede değişmiştir ve bu tahavvül ilerlemektedir. Birkaç seneye kadar Türkiye şimdi • kinden daha mühim bir sanayi ve fâbrika memleketi olacaktır. Cumhuriyetin heı tarafında muazzam yeni fabriklar kurulmaktadır. Türkiyenin binaya ve fabrikaya ihti • yacı büyük olduğundan İngiliz sanayii için burada şayanı hayret fırsatlar var dir. Türkler İngiltereye karşı temayüllermde samimidirler. Yeni sanayi tesisatından bir çoğu İngiliz firmaları tarafından te min edilmiştir. Türklerin gösterdiği bu dostane hissiyatın karşısında îngiltere ile sanayi rabıtası bir kat daha takviye edilebilir. Türkiyenin sanayiini tekemmül ettir mek için muhtac olduğu levazımı îngil tere temin edebilir. îngiliz iş müesseselerini Iâzım gelen makamlarla sıkı temasa getirmek için icab eden tedbirlerin alm masmda ihmal gösterilmiyecektir. Benim şahsan hasıl ettiğim kanaate göre İngiltereden Türkiyeye gidecek zi varetçilerin hepsi de bu memlekette hoş karşılanacaklardır. İsle gidenlerin müra caatleri dostane telâkki edilerek işbirliği gösterilecektir. Yeni Türkiyeyi, dünya işlerinde bir kuvvet olmak yolunu tutmuş olduğunu kdir etmeğe kâfi gelecek kadar öğren dim. Türkiyenin fetanet ve kiyaset sa'nıbi iderleri vardır. Bu hususta her memle • ketten ziyade Tngiltereye bakıyorlar. Türkivede İngilizler için güzel fırsatlar olabilir. Bu fırsatları en geniş huHııdlar dahilindp tpVıoiclcrlc etıî"»';^^. \T. CEMİL her nev'i çıkar ve zaman zaman, etrafı dolaşıp durur. Meselâ, son günlerde, Irak hükumetinin Hatay meselesi hakkında Fransa ile Türkiye arasındaki anlaşmayı Ankara hükumeti nezdinde protesto ettiğine dair de bir şayia çıktı ve bura matbuatında akisler yaptı. Şimdi, dillerde dolaşan mühim havadislerden biri de şudur: İngiltere ile Türkiye arasında akdedilmiş olan aniaşmanın bazı gizli tarafları varmış. Bu gizli anlaşmaya göre: 1 İngiltere, Hatayın Türkiyeye iadesine muvafakat edecekmiş. 2 Haleb ve havalisinin Türkiyeye ilhakı. 3 Yukarı Elceziredeki petrollar dan Türkiyenin de istifadesi. 4 Türkiyenin Musul üzerindeki emeHerinden sureti kat'iyede feragat etmesi. Buna aid olan haberler, Daitsche Nachrichten adlı bir Münih gazetesinin Atinadaki muhabiri tarafından verilmiş ve mezkur gazetede neşredildikten sonra Roma vasıtasile bu taraflara da yayıl mıştır. Hâdiseler tarafından teyid edil memiş ve bu suretle bir mihver propagandasından ibaret olduğu kolayca anlaşılmış bulunmalarına rağmen bu haberleri burada ciddî gibi telâkki edenler de yok değildir. Bu memleketlerin yegâne eğ lenceleri, haber, şayia ve rivayet üzerinde mütemadiyen çene yormaktır! Başvekil son söz olarak mevzuun birçok arkadaşlar tarafından umumî heyette tebarüz ettirildiğini ve esasen muharrir itizar beyan ettiği cihetle başka bir muamele yapılmasına mahal olmadığ'.nı beyan etmiş ve bunun üzerine bu meselenin de müzakeresine nihayet verilmiştir. Ruznamede başka mevzu olmadığın dan saat 18 de içtimaa nihayet verilmiştir. Bulgar Başvekili Berline gitti Köseivanofu bizzat Hitler karşılıyacak Berlin 4 (a.a.) Havas: Bulgaristan Başvekili Köseivanof'un yarın (bugün) buraya gelmesi beklenmektedir. Başvekil, Hitler tarafından karşılanacaktır. Köseivanof, birkaç kere Fon Ribbentrop ile buluşarak kendisile iki memleketi alâkadar eden siyasî ve iknsadî meseleler hakkında görüşecektir. Herhangi bir mukavele imzası tahmin edilmemektedir. Nazi kongresi toplanıyor Nasyonal sosyalistler bir müddet istirahat edecek Berlin 4 (.a.) Havas: Geçen haftanm hummah günlerinden sonra bir sükunet devri başlıyor. Her sene olduğu gibi bu sene de Nazi partisinin tezahüratı temmuz ve ağustos aylarında yapılmıyacağı için nasyonal sosyalist mahfilleri bir müddet istirahat edebileceklerdir. Alman matbuah, demokrasi mahfillerini bir buhran havası yaratmakla itham ettikten sonra şimdi de nizam ve aMumaileyh, bu sabah Belgraddan sayişin avdet ettiğini yazmakta, bunungeçmiş ve istasyonda Yugoslavya Hari la beraber Almanyanın bir metod daiciye Nazın Markoviç tarafından karşı resinde hedeflerine varacağım ilâve eylanmıştrr. lemektedir. Markoviç, Bulgar Başvekiline SremsAmerikadaki Nazi teşkilâtları ka Mitroviça istasyonuna kadar refakat faaliyette etmiştir. Nevyork 4 (a.a.) Fritz Kuhn, dan Almanyaya hicret etmişlerdir. dün «Alman Amerikan» cemiyetinin Harman tahtasile öldürdü millî konvansiyonu tarafından tekrar ceİzmir 4 (Telefonla) Manisada Te miyetin reisliğine intihab edilmiştir. yenli kyünden Sabri, Örfi nammda bir Cemiyetin garb devletleri kısmı âmiarkadaşını bıçakla öldürmek üzere olan ri Hermann Schvvinv'in verdiği maluHasanı, başma harman tahtası vurmak mata göre 550 murahhasın iştirak ettiği suretile öldürmüştür. bu konvansiyonun taplantısı gizli tutulGüneş çarpmasile öldü muştur. İzmir 4 (Telefonla) Şiddetli sıcak Toplantı esnasında bilhassa Ruzvelt'in devam ediyor. Bugün Halkapmar mevkiinde şayak fabrikasında çalışan İsa yeniden intihabına muhalefet edilmesine isminde bir amele, güneş çarpmasile öl ve cemiyetin Amerika kanunu esasisine müştür. sadık kalmasına karar verilmiştir. Mısır Hariciye Nazırı Abdülfettah Yahya Paşanın Ankaraya vaki olan ziyareti bu tnuhitte büyük bir alâka ile takib edildi. Bu alâkayı uyandıran sebeblerden biri de muhtelif Avrupa ve Mısır mehafilinde dolaşmış oİan bazı haberlerdir; bu haberlere göre, guya Suriye ve Filistin meselelerinin halli esnasında Filistin mandasının Mısıra ve Suriye marKemammla ona bir ses dasının da Türkiyeye verilmesi düşünülverebilseydim eğer melcteymiş. Bu rivayetler etrafta pek çok Tirilâm, tirilâmlâm, tirilâmlâm, dolaşmış olduğu için, Beyrut ve Şamda, Arab muhitleri şayialara karşı alâka göstirilâmlâm. terdiler. Ancak, bu muhitlerde çıkan her PEYAMt SAFA haber doğru olsaydı, dünyanm şimdi büsbiitün başka bir dünya olması iktıza ederdi! Burada şayianm ve rivayetlerin Mısır Hariciye Nazırı Sofyada En taze haberlere göre, Suriyenin alacağı nihaî şekil, yakında kararlaştnış bulunacakmış. Fransa, Suriye hakkında tasavvur ettiği yeni rejimi tayin için cvvelâ Türkiye ile olan müzakerelerini bitirmek, Hatay hakkındaki anlaşmayı tatbik edip sona erdirmek istiyormuş. Ha len her tarafı halledilmiş olan bu meselenin yalnız tatbik ve icra tarafı kalmış buIunuyor ki bu da nihayet, temmuzun üçüncü haftası sonuna kadar ikmal edilmiş olacaktır. Bunun için, Paristen, mevsuk görünerek gelen malumata göre, temmuz nihayetlerinde Suriye hakkındaki kararlarmı Fransa ilân edecekmiş. Bu kararların başında Suriyenin bir krallık şekline konulması hakkındaki proje vardır. Paristen gelen haberler, Suriyeye Arab pren«lerinin ilerigelenle rinden birinin kral tayin edilmesile Suriye vahdetinin daha iyi muhafaza edileceğine kanaat getirildiğini göstermekte dir. Yüksek Komiser Puaux tarafın dan ileri sürülmüş olan bu fikre sabık Yüksek Komiser Kont dö Martel bidayette muhalefet etmişse de bilâhare o da projeye muvafık bir rey vermişmiş. Herhalde, aylardanberi buralarda dedikodu mevzuu olarak dilden dile dolaşan bu tasavvur bu defa tahakkuk edecek gibi görünmektedir. Suriyenin umumî vaziyetinde hiçbir değişiklik yoktur. Şamda hükumet hâlâ müstafa mevkiinde bulunuyor ve bununla beraber cari işleri idarede devam ediyor. Bu işlere Fransanın gösterdiği alâkasızhk da ispat eder ki, Paris, bütün Suriye işlerini bir hamlede ve toptan hal ve fasletmek niyetindedir. T. CEMİL Yahya Paşa merasimle karşılandı, şerefine ziyafet verildi Sofya 4 (a.a.) Mısır Hariciye Veziri Yahya Paşa, resmen Bulgaristanı ziyaret etmek üzere Bükreşten buraya gelmiştir. Yahya Paşa, dün Tuna üzerinde Rusçuk iskelesinde Mısırın Sofya elçisi, Hariciye Nezareti mümessilleri, mahaüî yüksek memurlar, polis ve Bulgar demiryolları direktörleri tarafından karşılanmıştır. Bu sabah hususî trenle Sofyaya vanşında istasyondaki merasimde Başvekil ve Hariciye Nazırı vekâletini ifa eden Dahiliye Nazm Nedev, Kral mümessilleri, hükumet azası, yüksek devlet memurlan, Türkiye, Yunanistan, Yugoslavya, İngiltere ve Rumanya diplomatik mümessilleri ve Mısır elçiliği erkânı bulunmuştur. Başta mızıka olmak üzere bir kıt'a asker, selâm resmini ifa etmiş ve mızıka millî marşı çalmıştır. Mübadil Rumlar Yunan Başvekiline ziyafet verdi Manisada bir cinayet İzmir 4 (Telefonla) Manisada Ufakkâtibliği tekke köyünden Ahmed isminde birisi, Ankara 4 (Telefonla) Liman İşkansile birlikte yakaladığı Mustafayı öldürmüştür. Katil, kaçmış, fakat yaka letmesi Umum Müdürlüğü Umumî Kâlanmıştır. tibliğine tayin edilen Fahreddin Tekin yarın İstanbula hareket edecek ve yeni Türkiye serbest güreş vazifesine başlıyacaktır. Fahreddin Temüsabakaları kin, İktısad Vekâleti başmüşaviri olarak İzmir 4 (Telefonla) Beden terbiyesi memleketimize beş sene evvel celbedilmiş umum müdürlüğü tarafından Ankarada yapılması kararlaştınlan Türkiye ser olan ağır sanayi mütehassısı Vonder best güreş müsabakaları, fuarda, eylu Porten'in yanında asistan olarak bulunmuş değerli mütehassısîarımızdandır. lün ilk haftasm içinde yapılacaktır. Liman İsletmesi umumî Erzurumda Atatürk günü Erzurum 4 (a.a.) Ebedî Şef Atatürkün Millî Mücadele esaslarmı hazırla mak üzere Erzurumu şereflendirmelerinin yirminci yıl dönümü dün burada bütün Erzurumlular tarafından büyük bir sevincle kutlulanmıştır. Gene dün 1877 harbinin 62 nci yıldö nümü münasebetile Aziziye tabyasmda kalabahk bir halk tarafından muazzam tören yapılmıştır. Yahya Paşa, Kral sarayına giderek Bükreş 4 (a.a.) Polonya sefareti hususî defteri imzaladıktan sonra Nedev transit suretile Gdynia'ya geçmesi için ile ziyaretler teati etmiştir. Yahya Paşa, Kral Zogo'nun pasaportlarını dün vize öğle yemeğini hususî olarak Mısır elçilietmiştir. Kral, Londraya gitmek üzere ğinde yemiştir. Bu akşam Başvekil ve Hariciye NaGdynia'dan vapura binecektir. Kral Zogo, bundan sonra seyahatıne zırı vekâletini ifa eden Dahiliye Nazırı devam ederek Londradan Parise ve Ver Nedev, Yahya Paşa şerefine büyük bir p saüles'a sidecek ve orada yaz mevsimi 7i'vafet vermp's; d'r. Bu ziyafeti bir kaiçin kiıaladığı sayliyede yerleşecektir. ibul resmi takıb edecektir, Kral Zogo, Londra yolunda Atina 4 (a.a.) Atina ajansı bildiriNevyork 4 (a.a.) îstiklâl gününün yor: Dün akşam Atina . Pire ve civa hafta sonu tatili esnasında Amerikada rında iskân edilmiş olan mübadil ve kaza neticesinde ölenlerin adedi 357 yi göçmenler, Panatinaikos spor kulübü bulmuştur. Bunlardan 172 si seyrüsefer nün geniş sahasmda, Başvekil General kazalan neticesinde ölmüştür. Diğerleri Metaksas şerefine 5000 kişinin iştirak et şimendifer, av, balık avı, tayyare ve yüztiği büyük bir kır ziyafeti vermiştir. me kazalan neticesinde ölmüşlerdir. Ziyafete başlamadan evvel, göçmen ler adına bir göçmen papas tarafından, Von Ribbentrop'un seyahati Berlin 4 (a.a.) îyi haber alan meBaşvekile, Elen milleti arasında vücude getirdiği birliğin ve kurduğu sulhun hafillerde söylendiğine göre, Von Rib timsali olmak üzere, san'atkârane ^ir su bentrop yakında Letonya ve Estonyayı rette cildlenmiş bir İncil takdim edil ziyaret etmek tasavvurunda değildir. Hatırlarda olduğu veçhile Berlini zimiştir. yaretleri esnasında Estonya ve Letonya Ziyafet esnasında, Atina valisi Nazır Kotziyas ve bütün sınıf ve san'atkârlan hariciye nazırları Alman nazınnı memtemsil eden diğer 15 hatib söz söylemiş leketlerine davet etmişlerdi. Von Ribbentrop'un bu ziyaretleri ne ler ve bugün Yunanistanda mübadil vezaman yapacağı henüz malum değildir. ya gayrimübadil, göçmen ve yahut yerli mevcud olmayıp yalnız Krala ve millî tngiliz Harbiye Nazırının Pahükumet reisine ayni sadakatle merbut, riste söylediği nutuk Metaksas'ın vücude getirdiği sulh çerParis 4 (Hususî) İngiltere Harçevesi içinde memleketin nef'ine hâdim ve nihayet vatanın müdafaası için her biye Nazırı Hoare Belisha İngiliz türlü fedakârlıklara hazır Elen vatan Fransız dostluk cemiyetinde bir nutuk daşlan mevcud bulunduğunu tebarüz irad ederek, İngiliz ve Fransız ordulaettirmişlerdir. nmn kuvvetini tebarüz ettirmiş ve ayni Bu nutuklara cevab veren Metaksas, ideallerden mülhem olan iki milletin her zavallı ve fakir bir halde gelen göçmensahada yekdiğerile teşriki mesaiye azlerden semereli iş ve terakki unsuru çıkaran Elen milletinin hayatiyetini te mettiklerini söylemiştir. barüz ettirmiş ve 4 ağustos 1936 inkılâ ttalya ile Almanya arasında yeni bir anlaşma bınm, memleketin nef'ine çalışan ve Kralın yüksek idaresi altmda millî hüLondra 4 (Hususî) Almanya ile kumetin etrafında birleşmiş yeni ve ceİtalya arasında imzalanan yeni bir ansur Elen vatandaşları olduğunu söyle laşma mucibince, Alman hükumeti ce miştir. Metaksasın nutku millî hükumet re nubî Tirol'u Almanlaştırmaktan sarnna;ç:ir.p kar«ı bsSiıhğı gösterpn hararetli ve ynr e*Tnı'«tir. Anlasmanın akdi üzerine İ beş alü bin Alman ailcşi ceaubî Tiroi * uzun tezahürlere se'oebiyet vermiştir. Amerikanın istiklâl bayramında ölenler Erzurum demiryolu Erzincandan gelen hat, vilâyet hududuna girdi Erzurum 4 (a.a.) Erzincan Erzurum demiryolu dün Erzurum vilâyeti hududuna girmiştir. Ray ferşiyatma gece gündüz devam edilmektedir. Bütür vilâyet halkı demiryolunun vilâyetler hududuna varmasından dolayı bir bayram sevinci içindedirler. Demiryolu Aşkaleye ayın 20 sinde varmış bulunacaktır. Vali Haşim İşcanm reisliğinde muhtelif teşekküller mümessillerinden teşkil edilmiş bulunan komisyonlar Erzurumun demiryoluna kavuştuğu gün yapılacak büyük merasim hazırlıklarile meşguldür. Demiryolu güzergâhma düşen kasabalarda da şimdiden bu büyük gün için hazırlıklar başlamışhr. tnf az edilen bir idam hükmü İzmir 4 (Hususî muhabirimizden) Manisada kayınbiraderile birleşerek kocası Osmanı öldüren 25 yaşında Fatma, bugün idam edildi. Maraşa yakın bir ormanda yangın Maraş 4 (a.a.) Merkeze bağlı Bertiz mmtakasında Keş civarındaki ormanda dün bir yangın çıkmış ve etrafa siraye tine meydan verilmeden fen memuru ve köylüler tarafından söndürüJmüştür.