18 Mayıs 1939 CUMHURİXET SOM HABHR Hâdiseler arasında Diktatörler hudutları teftişe devam ediyorlar Fakat, Berlin ve Roma gazetelerinin mütemadiyen sulhdan bahsettiklerini işitiyoruz Roma, 17 (a.a.) Parlâmento 19391940 askerî bütçesini kabui etmiştir. Harbiye Müsteşarı Pariani geçen bütçe scnesinde İtalyan ordusunun bilhassa topçuluk sahasile motörleşme ve hava müdafaasmda muazzam terakkiler elde ettiğini ve harb levazımı imalâtının dört misli arttığını söylemiştir. Yiyecek meselesine gelince, bugiin îtalyadaki konserve fabrikalarının bir ayda 7 milyon kutu et ve bir milyon kutu sebze hazırlayabilmekte olduğunu ehemmiyetle kaydetmektedir. İtalyanın silâh altmda bulunan kuvvet' lerinden bahseden Pariani, îtalyanın 76 fırkaya malik bulunduğunu söyledikten sonra, hudud muhafaza kıtaatının takviye edilmiş olduğunu, yeniden bir zırhh fırka teşkil edildiğini bildirmiştir. Harbiye müsteşarmın izahatına göre, îspanyada 7,000 İtalyan lejiyoneri ölmüştür. Alman ittifakının imza ve tasdikmdan sonra ciddî bir harekete girişilmiyeceğine kani bulunmaktadırlar. «Yeni Mecmua» nın bir anketi eni Mecmua, en çok beğendikleri muharrirleri ve sahne artistlerini tayin edebilmek için 100 Üniversiteli gencin reylerini toplamış. Neticesini ikinci sayıda gördüm. Neşredilen listede isabetler ve isabetsizlikler var; fakat ıkincisi birincisinden fazla. ö y l e ki, bu seçi" me hâkim olan kültür ve zevk seviyesi, bazı noktalarda en yüksek de* recelere tırmanabildiği halde, birçok noktalarda da, Nuruosmaniye camiinin avlusunda niyet çeken kanarya kuşunun gagası gibi, kör tesadüfıin emrinde en kepaze kur'a neticelerine düşmüş. Isim yazmıyacağım. Fakat mecmuayı görmemiş olanlara şu kadarını söyliyebilirim ki isabetsizlik, beğenilenlerden ziyade beğenilmi yenler ve ihmal edilenler arasında. Böyle bir anketin verdiği istatistik neticesi, bir dereceye kadar, Türk muharrirlerinin ve sahne artistlerinin kıymetlerini tayine mi yarar, yoksa Üniversite gencliğinin kültür ve zevk seviyesine mi işarettir? Ne biri, ne öteki. Bu 100 genc, seviyeleri birbirine riyazî olarak müsavi 100 vahid değildir. İçlerinde, ya Edebiyat Fakültesine mensub olduklan için veya başka sebeblerle san'at zevki ve kültürü en iyi derecelere varanlar bulunduğu gibi aksi de pek çoktur. Nitekim Fen, Iktısad ve Tıb talebeleri arasmdan cevab verenler, Edebiyat Fakültesindekilerden çok fazla. Edebiyat kültürü aşağı olanlann cevab verenler arasında ekseriyeti teşkil ettikleri bundan da belli. Beş yüz mumluk bir ampul, beş mumluk bir ampule müsavi değildir. Hatta kırk tane beş mumluk ampul bir tane beş yüz mumluk ampuliin ışığını vermez. Bir san'at kıymetini aydınlatmak için, kültür, zevk ve şahsivet voltajı yüksek bir gencin verdiği tek rey de, kırk talebenin verdiği reylerden üstün bir tercih miyarı olabilir. Hiçbir halis muharrir ve saır atkâr yoktur ki bu tek reyi daha aşağı seviyede bir kalabahğın çok reyine tercih etmesin. Ferdleri birbirine müsavi kıymette şahsiyetler farzederek reylerini toplarsak daima bu yanlış neticeyi alr rız; çünkü daima keyfiyetle kemiyet arasında bir muvazilik tesisini güden yanlış metoda başvurmuş oluruz. Başka bir misal: Otuz kıymetsiz reye sahib bir insanm tek bir kıymetli reye sahib insandan üstün farzedilmesi, otuz karpuza sahib bir adamın bir tek pırlantaya sahib adamdan daha zengin telâkki edilmesinden farksızdır. Maksadım anketi değil, metodu tenkid etmek. Türk muharrirlerine ve san'atkârlarına derece veya Univer" site gencliğine seviye tayin etmekten pek başka bir hedefe nişan alan bu nevi anketlerin bize mühim birşey öğrettikleri de muhakkak: Muharlirlerimiz ve san'atkârlarımız arasmdan hangilerinin muayyen bir zümre içinde kalabalığı fethedeJbildiklerini gösterivor. ki bu da birşey ve yerine göre büyük birşeydir. Çemberlayn'e: "HaziriZ,, dedirten büyük kuvvet Ingiliz donanması O donanma, yalnız memleketi yabancı istilâlarına karşı korumakla kalmamış, 40 milyon Ingilize, 450 milyon nüfuslu muazzam bir İmparatorluk da temin etmiştir. İngiltere Hariciye Nazırlarından Sir Edvvard Grey, 3 ağustos 1914 tarihinde Avam Kamarasmda irad etriği tarihî nutkunda Ingilterenin, Fransa ile Belçikaya karşı deruhde ettiği namus taahhüdlenni yerine getirmeğe karar verdiğini beyan ederken şunları ilâve etmişti: « Ingiltere hazırdır. İngiltere, takib ettiği hattı hareket neticesinde tahaddüs edecek her nevi ihtimalleri karşılamaya hazırdır. ingiltere, kendisine terettüb eden hisseyi ifaya hazırdır.» Alman ordularınm Belçikaya girerek bu küçük devletin bitaraflığmı ihlâl ettikleri anda Sir Edward Grey tarafından vaki olan tarihî beyanatla, son hâdiseler münasebetile İngiltere Başvekili Çem berlayn ve Hariciye Nazın Lord Hali faks tarafından vaki olan beyanat arasında hiçbir fark yoktur. 1914 te îngiltereyi harekete sevkeden sebebler bugün teker rür ettiğinden, Çemberlayn, Sir Edvvard rey'in izini takib etmek mecburiyetinde lcalmıştır. Sir Edvvard Grey 1914 te «hazırız» dediği zaman îngiliz donanmasına güveniyordu. Bugün de Çemberlayn'e «hazırız» demek cesaretini veren amil hiç şüphesiz gene Ingiliz donanmasıdır. Ingiliz Kralı Vilyam'm Normandi'den Britanya adalanna ayak bastığı 1066 tarihinden bugüne kadar ingiltere herhangi yabancı bir istilâya maruz kalmamıştır. İngiltere dokuz asırlık bu mazhariyeti münhasıran kuvvetli donanmasına med yundur. Donanma, yalnız îngiltereyi yabancı istilâlarına karşı korumakla iktifa etmiyerek, Britanya adasında yaşıyan 40 milyon İngilize 450 milyon nüfuslu muazzam bir imparatorluk da temin etmiştir. Umumî Harbde Ingiliz donanmasının ifa ettiği roller zannedildiğinden çok daha mühimdir. Bu donanma sayesinde 1918 senesi nisanının birinden haziranın birine kadar Amerikadan Fransaya 900,000 asker nakledilebilmişti, yani ayda üç yüz bin yahud günde on bin kişi am bir emniyet içerisinde Atlantiği aşarak Fransaya nakledilmişti. Bu muazzam rakama nazaran, Alman tahtelbahirleri tarafından batırılan Lusitania nakliye gemisile denizde can veren 291 Amerikalı askerin zıyaı büyük bir kayıb sayılamaz. harbi tahtelbahirle kazanmak hususundaki Alman ümidi kat'î surette suya düş müştür. 1917 senesi ilkbaharmda Alman tahtelbahirleri bir milyon tono hacminde gemi batırmaya muvaffak olmuşlardı, fakat bir müddet sonra, açık denize çıkan Alman tahtelbahirlerinden hiçbiri bir daha üssübahrisine dönemiyordu. Ingiliz donanması tarafından alınan tedbirler sayesinde tahtelbahir tehlikesi izale edildi ğinden, İngiltere Başvekili, Avam Kamarasmda resmen şu beyanatta bulunmuştu: « Tahtelbahir artık bir tehlike de ğil, sadece bir zarardır.» Ingiliz donanması, tahtelbahir harbine nihayet vermekle beraber aşağıdaki rolleri de muvaffakiyetle ifa etmiştir: 1 Almanyayı muhasara ve Alman donanmasmı Alman sulannda hapsetmek, 2 Alman deniz ticaretini durdur mak, 3 îngiliz Imparatorluğunu istilâdan kurtarmak, 4 Almanyayı açlığa mahkum et mek, 5 Ingiltereye muhtelif cephelerde harbetmek imkânını temin eylemek, 6 Denizleri insaniyetin meşru servislerine açık bulundurmak, 7 Almanyamn kat'î mağlubiyetini hazırlamak... Ingiliz donanması, bütün bunlardan maada Umumî Harb senelerinde 20 milyon asker, 2 milyon at ve kısrak, yarım milyon kamyon, 25 milyon ton cepane ve mühimmat, 51 milyon ton benzin ve yağ ile 130 milyon ton erzak nakletmiştir. İngiliz donanması, ayni zamanda 3500 muavin gemisinin teçhizat ve iaşesini temin etmiş, îngiltere ile İrlandanın 46 milyon nüfusuna bol yiyecek temin etmiş, Fransa ile İtalyanın 75 milyon nüfusuna, ordu larına ve donanmalarına iaşe, erzak ve cepane yetiştirmiştir. İHEM T NAUNA MIH1NA İki tarafın kazancı ürkiye ile İngiltere, Akdeniz sulhunu muhafaza için elele verdiler. Akdenizde patlayacak bir harbin evvelâ, bütün Avrupayı, sonra da bütün dünyayı saracağmı söylemege lüzum yoktur. Bu itibarla Akdeniz sulhunu korumak demek, dünya sulhunu korumak demektir. Türkiyenin müstesna coğrafî sevkülceyşî vaziyeti ve kuvvetli ordusile Avrupadaki siyasî ve askerî muvazeneyi suİh lehine değiştirecek bir devlet olduğu bir daha anlaşılmıştır. Türkiye, kim ne derse desin, ingiltere ile işbirliği yaparken yalnız ve sajdece kendi emniyetini ve sulhu korumak emelinden ilham almıştır. Esasen, burada emniyet ve sulh ayni manayi ifade eder. Çünkü, Türkiye, ne Arnavudluktur, ne ÇekoSIovakyadır. Türkiyeye vâki olacak bir taarruz derakab silâhla mukabele göriir. Şu halde Türkiyenin emniyeti tehlikeye girince sulh da tehlikeye girer; birinin korunması, ötekinin de korunması demektir. Devletler, yalnız harb ve gasb için ittifak etmezler; bazan sulh ve sükun için de birleşirler. Türkiye ingiltere anlaşması, işte bu ikinci nevi birleşmelerdendir. Türkiye ile Ingilterenin anlaşmasından hoşnud olmıyan bazı memleketlerin gazetelerinden birtakım falsolu sesler çıkıyor: Türkiye, yanlış bir harekette bulunmuş, hakikî dostlarının kimler olduğunu tefrik edememiş imiş vesaire... Türkiye kendi emniyetinin kknler tarafından taarruza uğrayabileceğini elbette herkesten daha iyi takdir eder. Türkiye Cumhuriyeti, seneerdenberi takib ettiği sağlam ve dürüst politika ile siyasî rüşdünü ispat etmiştir. îngiltere, Sovyet Rusya ile yaptığı müzakerelerde de görüldüğü gibi, güç dost olan, fakat bir defa da dostluk için söz vcrdikten sonra sözünden dönmiyen, tükürdüğünü yalamıyan bir memlekettir. ingiltere, sözünden döranediği gibi, ittifaklanna ihanet de etmemiştir. Yıllar süren irtifakları hiçe sayarak müttefiklerini «mukaddes hodkâmlık» prensipile arkadan vuran, herhangi bir memleketi işgal etmiyeceğine dair söz verdiği halde 24 saat sonra oraya asker çıkaran devletlerin mevcudiyeti, Türkiyeyi haklı bir teyakkuz ve intibaha sevketmiştir. Eski zamanarı bir tarafa bırakıyoruz. 30 senelik tarihimiz bizim için ibret ahnacak derslerie doludur. Bizim şüphemiz, vehhamhğımızdan değil; son zamanlarda söze ve imzaya riayetsizliklerin çoğalmış olmasından* dir. Bugün Akdenizde, sulh ve emniyetin muhafazası bakımından vaziyet şöyle hulâsa edilebilir: Dünkü ziyaretler Torino, 17 (a.a.) Mussolini yeni açılış resimlerinde bulunmak üzere trenle Alesandria'ya hareket etmiştir. Mumaileyh, hareketinden evvel otomobille sokaklardan geçerken alkışlanmışnr. ttalya sulh istiyor Roma, 17 (a.a.) Giornale d'îtalia yazıyor: «Fransız gazetelerinin ekserisinin Duçenin Torinoda söylemiş olduğu nutka vermekte olduklan cevab, Fransanın kendisine arz ve teklif edilmiş olan anlaşma ve sülh hedefine götürecek yoldan inhiraf etmek niyetinde olduğunu bir kere Jaha göstermektedir. Fransanın itilâfgirizliğinde sabiti kadem olduğu aşikârdır. Fransa, muallâk bir halde bulunan meseleleri halletmek istememektedir. Bundan başka Ingilterenin ihata siyasetinin ihdas etmiş olduğu yeni vaziyetlerden istifade eden Fransa, tahrikâamiz bir tavır takınmakta ve hatta îtalyan hukukuna tecavüz etmektedir. Avrupanın sulhu, mihver devletlerine değil, kuvvet ve tehdid sayesinde Fransız ve Ingiliz fütuhat devrinin vücude getirmiş olduğu vaziyeti yeniden sulhcuyane bir surette gözden geçirmeği reddeden emperyalist iki demokrasiye bağlıdir.» Mussolini'nin ziyareti Asti, 17 (a.a.) Asti'ye doğru seyahatine devam eden Mussolini, dün Santene'de durmuş ve İtalyan birliğini vücude getirmiş olan Kont Cavour'un mezarını ziyaret etmiştir. Mussolini, bundan sonra seyahatine devam ederek eyaletin hududunda bulunan Villanovi Asti'ye gelmiş ve burada Mareşal Badoglio ile Vali ve Federasyonun sekreleri tarafından karşılanmıştır. Duçe, baştan başa donatılmış olan Villafranco'dan geçerek saat 16,15 te Asti'ye vasıl olmuş ve milis lejyonu tarafından karşılanmıştır. Mussolini, Liktör evini ziyaret ettikten sonra Podium'a çıkarak sıra ile dizilmiş olan Faşist teşekküllerine, genclik teşekküllerine, eski muhariblere ve halka hitaben bir nutuk söylemiştir. Podium'un önüne, 2,000 ziraat makine si konmuştu. Mussolini, bundan sonra Asti'den hareket ederek Torino'ya dönmüştür. Mumaileyh, saat 19,da Torinoya gelmiş ve derhal hükumet sarayına gitmiştir. italyadan ayrılanlar Roma, 17 (a.a.) Statistik Ençtitüsü tarafından neşredilen rakamlara göre bu senenin ilk iiç ayı zarfında 10,837 italyan, ecnebi memleketlerine gbmiştir. Geçen sene ayni devre zarfında memleketten hicret edenlrin mikdarı 19,000 dir. MPmlekete dönen Italyanların adedi ise bu senenin ilk iiç ayı zarfında 6,200 dür. Geçen sene ayni devre içinde bu miktar 4,800 den ibaret idi. Yeni istihkâmlara yerleştirilen Alman ktt'aları . Berlin, 17 (a.a.) Belçikada çılcan «Le Soir» ga,zetesi Verviers.'deıvaldığ. bir telgrafa istinaden aralarında motörlü kıtatın da bulunduğu kuvvetli Alman müfrezelerinin dün Achen ile Montjuif uasında harekâtta bulunduğu ve yeni ikmal edilen istihkâmlara yerleştiğini yazmıştır. lyi malumat alan mehafilde kat'iyyen temin edildiğine göre, garb hududîannde gayritabiî hiçbir hareket olmamıştır. Istihkâmlar ancak mütehassıslar tarafından işgal edilmiştir. Bundan hususî bir netice çıkarmağa mahal yoktur. Teftişlere devam ediliyor Roma, 17 (a.a.) Mussolini, Torino civannda ve Vilâyetin muhtelif merkezlerinde birçok teftişler yapmış ve halk tarafından tezahüratla karşılanmıştır. Mussolini, Bardonecchea'ya kadar giderek hududdaki kıtaat ile temas etmiş ve müdafaa tertibatını gözden geçirmiştir. Teftiş bütün gün devam etmiştir. Mussolini, teftişlerine Piemonte'nin diğer taraflannda da devam edecektir. Teftişlerin gayesi Paris, 17 (a.a.) 22 mayısta italyan Alman askerî ittifakının imza edilmesi, Almanyamn garbî hududlarının taftişi ve Mussolini'nin Fransız hududlanna seyahati burada bir korkutma teşebbüsü mahiyetinde telâkki edilmektedir. Maama fih salâhiyettar Fransız mehafili, tlalyaniHfMmımtiTitllllll Hitlerin teftişleri Sarrebruck, 17 (a.a.) Hitler, Sarre ve Platinat'daki Siegfried hattı istihkâmlarını teftişe devam etmekte, General Brauchitsch tarafından davet edilmiş olan Nazi şefleri ise Wuerzbach vadisindeki istihkâmları ziyaret etmektedirler. Umumî Harbde, tahtelbahirden ümidlerini kesen Almanlar Zeplinler vasıtasile hava yolile îngiltereyi tehdid etmek Istediler. Donanma derhal faaliyete geçerek mukabil tedbirler aldı, tayyarelerle teçhiz edilen harb gemileri hava tehlikesine de karşı koymaya başladılar. Nitekim meş hur Alman tayyarecisi Von Strasser'in kumandası altında olarak Londrayı bomİngiltere, bir buçuk, iki milyon süngü bardımana hazırlanan Alman hava filosu, Alman donanması yalnız bir defa In kazanmışhr, İngiliz donanmasına mensub tayyareler giliz donanmasile karşılaşmak teşebbü Türkiye, 1,250,000 tonluk bir donantarafından takib edilerek alevler arasında sünde bulundu. Kaysejin donanması, 31 ma kazanmışnr. mahvedildi. mayıs 1916 da üslerinden çıkarak Ska Birbirini tamamlıyan kuvvetlerin birleşTehlike anında îngiliz donanması dagerak'ta İngiliz donanmasına saldırmak mesini temin etmiş olan bu anlaşmanm suretile muhasara zincirini kırmak istemiş ima hazırdır. Donanma hazır oldukça da ti, fakat bu tecrübe Almanların hezimeti İngiltere harekete geçmekten asla çekin sulh ve emniyet için ne kadar hayırlı olduğunu, uzun bir sulhun milletler için zale neticelendi. Skagerak teşebbüsünden mez. arlı olduğunu iddia edenlerin hırçın tehsonra Alman donanması bir daha açık de1914 te böyle olmuştu, bugün de vazi didlerinden anlıyoruz. nize çıkmak cesaretini gösteremedi. yet aynidir. Ingiliz donanması sayesinde, Umumî s.s. Şimal devletleri Sigorta tarifasinde tenzilât yapıldı cevab verdiler Finlândiya İsveç arasında tesriki mesai Stokholm 17 (a.a.) Finlândiya ile İsveç arasmdaki askerî mesai birliğini takviye etmek maksadile hususî bir kumandan heyeti ve hususî bir erkânıharbiye ile bir F'nlandiya İsveç askerî mıntakası ihdası için bir proje tanzim edilmiştir. Bu askerî mmtaka, İsveçin Oesterbotten vilâyetile Finlandiyanm Nylame ve Abolad vilâyetlerini ve A land adalannı ihtiva edecektir. Berlin 17 (a.a.) İsveç, Danimarka ve Norveç elçüeri bugün öğle vakti topIu olarak Hariciye Nezaretine gitmişler ve bir ademi tecavüz misakı akdi için Hitler tarafından yapılmış olan teklifin cevabmı tevdi etmişlerdir. Finlândiya sefiri, hükumetinin bir hatası yüzünden Finlandiyanm bugün tevdi edilmesi lâzım gelen cevabmı dün vermişti. PEYAMt SAFA Yeni buhrandan harb çıkar mı? IBasmakaleden devam\ yeni safhası üzerine çaprazlama koridordan vazgeçileceğini ve Danzıg'in serbest şehir olarak (yani Polonyanın oradakı mükîeseb haklarını tanımak şartile) kendi kendini Almartyaya birleşmiş ilân edeceğini tahmin edebiliriz. Böyle bir hâdise vaki olduğu takdirde, Polonyanın ve müttefiklerinin silâhlı bir müdahaleye girişeceklerini düşünmek güçtür. Çünkü, serbest şehir olarak Almaryaya iltihak etmekle Danzig'in umumî kuruluşunda Polonya menfaatlerini baltalıyacak, esaslı bir değişiklik olmıyacaktır. Bu şehri Almanyaya bağlıyan çaprazlama koridora müsaade edilmedikçe, Polonya, askerî cihetten oraya daima hâkim sayıhr. Binaenaleyh hayatî menfaatleri bakımından, kendini büyük bir emniyetsizlik içinde hissedemez. Eğer biraz tetkik edecek olursak, meselâ: ÇekoSlovakyanın lâğvı, Polonyayı daha büyük bir emniyetsizlik havası içine atmıştır. D'yebiliriz. Şu da var ki, Südet ve ÇekoSlovak hâdisesinde emrivakii kabul eden demokrasilerin (yukanda anlattığım şekilde yapıldığı takdirde) birinci derecede ehemmiyeti haiz olmıyan Danzig yüzünden şimdi çok daha kuvvetli bulunmalarına rağmen silâhlı bir müdahaleyi göze alacaklanna kolay kolay inanılmıyor. Efkârı umumiyelerin de bu meselede fazla şiddet taraftarı olmamalan, sırf Danzig yüzünden bir harp patlamıyacağını ihsas eden kuvvetli bir delildir. Yalnız unutmıyalım: Danzig işi halledilmekle, Avrupa işi hall(?dilmiş sayılamaz. Bilâkis serbest şehrin, lâfzen de olsa, Almanyaya geçmesi, totaliterlere yeni bir öğünme vesüesı teşkil edecek, belki onların cür'etlerini artıracak, herhalde aradaki uçurumu biraz daha kazacaktır. Etraf o kadar karanlık ki, bilmem ışığı nerede aramalı? Beyaz kitab neşrediîdi (Baştarafı 1 tnct sahifede) hallere emniyetle serbestçe girilmesi taahhüd ve akid tarafların sevkulceyşî ihtiyatlan temin edilecektir. Mısır Veliahdi Pariste Paris 17 (a.a.) Mısır Veliahdi Prens Muhammed Ali her sene olduğu gibi birkaç hafta kalmak üzere dün akşam Parise gelmistir. Bu tarife 1 hazirandan itibaren tatHik edilecek Ankara 17 (a.a.) 1931 senesinden beri tatbik edilmekte olan yangın si gortalan temel tarifeslrde Ticaret Vekâleti tarafından geniş mikyasta tenzilât icra edilmiştir. Genpl tarifede muhtelif nisbetlerle yapılan bu tenzilât, bazı sınıfiarda yüzde otuza kadar yükselmekte ve vasatî olarak yüzde on beşe tekabul ef.mek.edir. Bilâmum binalarla ikametgâhlar ve mobılyalar gibi halkı bilhassa alâkadar eden smıflarda ise tenzilât nisbeti vasatî y'Jzde yirmiye baliğ olmaktadır. Bu suretle yapılan ten7 lât netice sinde, yangm sigortalannda ehemmi yetli nisbette ucuzluk temin edilmiş olacaktır. Millî servet ve iktısadt faaliyetlerin emniyet ve selâmetle ink'şafınm baş lıca âmilleıinden olan yangm sigorta îannda temin edilen bu ucuzluk halk ve millî ekonomimizi ehemmiyetli surette müstefid edecgi gibi, sigorta muamelelerinin artmasını tahrik eylemek suretile, bu tenzilât, sigort? sanayiimizin inkişafma da hizmet eyliyecektir. Tenzilâth tarife 1 haziran 1939 tari hinde mer'iyete girecektir. Yahudiler grev yapacah Kudüs 17 (a.a.) Yahudiler, İngiltere tarafından Filistin hakkmda ittihaz edilmiş olup «Beyaz Kitab> da münderiç bulunan kararlan protesto etmek üzere yann umumî bir grev yapmağa başhyacaklardır. Amerikadaki Alman elçileri konferansı Meksika 17 (a.a.) Almanyamn Meksikadaki orta elçis Nevyorka hareket etmiştir. Merkezî Amerikadaki bütün Alman elçileri Nevvorkta bir konferans akdederek Almanyamn bu memleket lerle olan ekonomik münasebetleri ve Alman nüfuzunun srtırılması hususlannı tetkik edeceklerd;r. Almanyamn Mek s;kadan petrol alması işi hususî bir' tetkike tâ>>i tutulacaktır. NADİR NAD1 İngiliz hükümdarları Kanadavâ muvasalat ettiler Londra 17 (Hususî) İngiliz hükümdarları bugün Kanadaya varmışlar ve muazzam tezahüratla karşılanmışlardır. Kanada Başvekil; Makenzie King, hü kümdarlan Kanada kara sulannda karşılamıştır Kralla Kraliçeyi selâmlamak üzere 21 pare top atılmıştır Hükümdarlar Quebek şehrine çıkarak parlamentoyu ziyaret etmişlerdir. Bü tün Kanada baştan başa İngiliz bayraklarile donanmıştır tngiliz projesinin muhteviyatı Ademi tecayüz paktt Bir Amerikan balonu parçalandı Nevyork 17 (a.a.) Amerika donanmasma mensub ufak bir kabili sevk balon. Lakehurst tayyare meydanmda yere inmekte olduğu sırada bir ağaca takılarak yırtılmış ve parçalanmıştır İçinde bulunan b kişiden hiçbiri yaralanmamıştır. Balon, heliumla şişirilmişti. Bu da infilâk vukua gelmemiş olmasını izah eder. Aland adalartnda tezahürat Stokholm 17 (a.a.) Dün, Aland ada^arında mecburi askerlik hizmetinin kabulü lehinde nümayişler yapılmıştır. Arnavudlukta silâhlar toplanıyor Müdafaa bütçesi Oslo 17 (a.a.) Storting, millî müdafaaya aid yirmi milyon kron miktann daki fevkalâde tahsısatı kabul etmiştir. Fransız deniz tayyaresi Lizbonda Lizbon 17 (a.a.) <Lieutenant'de Vaiesseau Paris» tayyaresi dün öğ leden sonra L'zbona muvasalat etmiştir. Roma 17 (a.a.) Tiranadan gelen haberlere göre, nazırlar meclisi, elinde sılâhı bulunanlarm bu silâhlan otuz günlük mühlet zarfında resmî makamlara teslim etmesi hakkında bir karar almıştır. Londra 17 (a.a.) İngiltere hüku meti, Filistin meselesini hal için tatbik etmek istediği usuller yüzünden yalnız Yahudilerin değil, ayni zamanda Arab devletlerinin de muhalefetile karşılaşacağa benziyor. Bağdaddan alman ha berlere göre, gerek İrak hükumeti, gerek Süudî hükumeti İngiliz tekliflerini Arab taleblerinin reddi suretinde telâkki ettiklerini Londrava bildirmişlerdir. Daily Herald gazetesi, Kudüsten alarak verdiği bir haberde İngiliz tekliflerinin bir hulâsasmı neşrediyor. Bu yazıya nazaran İngiliz Beyaz kitabında Filistinin 10 sene sonra bir müstakil devlet haline getirilmesi, Yahudi muhaceretinin gelecek beş sene içm 75 bin kişiye tahdid edilmesi ve Yahudi lerin Filistinde satm alabilecekleri topraklara bir had konulması derpiş edil mektedir. Kruvazörlerin tamiri Stokholm 17 (a.a.) İsveç, bahriye makamlan, <Beşinci Güstav> sistemindeki eski 8 kruvazörden 3 ünü, silâhlarını ve süratlerini mühim miktarda arttırmak maksadile esaslı bir tamire tâbi tutmağa karar vermişlerdir. Alman filosu döndü Berlin 17 (a.a.) Bu sabah ecnebi Kiel 17 (a.a.) Geçen hafta Portekiz bir devlet menfaatine hiyanet etmiş olmakla itham edilen Emil Züdler admda ve İspanyol l'manlannı ziyaret eden ki duvarcı ile Richter admdakı maran Alman filosu, mensub olduğu limanlara avdet etmiştir. goz balta ile idam cdılmişlerdir. tki Alman casusu îdam edildi İngiliz hükumeti Yahudilerle Arablann yanyana yaşıyabilecekleri bir dev let kurmak fikrindedir. Bu neticeye Londra 17 (a.a.) Bu sabah Woolvich mandater devletin idaresi altmda elde tersanesinde vuku buian şiddetli bir in edilecek bir tekâmül sonunda vanla f'lâk neticesinde biı arnele ağır surette cakür. Yeni müstakil Filistin devleti yaralanmıştır. tnfilâkı müteakib husul kurulduktan sonra bu devlet İngiltereye bir takım anlaşmalarla bağlanacaktır. gelen yangm si»ratle söndürülmüştür. Ingiliz tersanesinde bir infilâk