IBastaraîı 1 tnct sahltedei Sözlerine, son aylar zarfında Avrupanın geçirdiği siyasî buhranların ehemrriyetini tebarüz ettirmekle başhyan Kolonel, İngiliz Leh anlaşmasından, bu anlaşmanın dünya sulhuna olan faydasmdan bahtestikten sonra Leh Alman münasebetlerine geçmiş ve demiştir ki: « Alman Devlet Reisi, Leh îngiliz anlaşmasını bahane ittihaz ederek bizzat kendisinin 1934 te bizimle akdettiği itilâfın mevcud olmadığmı bir taraflı olarak ilân etmiştir. Bu meselenin halihazırdaki safhasma geçmeden evvel, müsaadenizle kısa bir tarihçe yapacağım: Bu itilâfın akdine ve tatbikma iştirak etmek şerefine nail olmuş bulunmakhğım bana itilâfı tahlil etmek mecburiyetini yüklemektedir. 1934 itilâfı o sene büyük ehemmiyeti haiz bir hâdise mahiyetini almıştı. Bu itilâfla iki büyük millet arasındaki münasebetlerin tarihine daha müsaid bir cereyan vermek, her günkü ihtilâflara ve hasmane mak?adlara hâkim olan muzır havayı ortadan kaldırmak, asırlardanberi birikmiş olan diişmanlıkların fevkine yükselmek ve mütekabil bir hürmetin derin temellerini atmak teşebbüsünde bulunmuştu. Fenahğa mâni olmak için yapılan her teşebbüs, daima siyasî hareketin en güzel imkânını teşkil etmiştir. Son zamanlarm en tehlikeli anlarında, Polonya siyaseti, bu prensipe riayet ettiğini ispat etmiştir. Bu zaviyeden bakılınca, bu itilâfın feshedilmesi az ehemmiyetli bir hâdise değildir. Bir itilâfın kıymeti o itilâfın verdiği neticelerle ölçülür. Tarafeynden birinin takib ettiği siyaset veya hareket tarzınm itilâfın prensiplerinden ayrılmış olması bizim bu zaafm veya bu gavbubetin matemini tutmaklığımızı icab ettirmez. Beck'in dünkü nutku 6 Mavıs 1939 CUMHURtYET 1934 tarihli Polonya Almanya itilâfı bir mütekabil hürmet ve iyi komsuluk itilâfı ve bu itibarla devletlerimizin hayatına, Almanyanın hayatına ve bütün Avrupanın hayatına faydalı bir yardımı dokunmustur. Fakat, gerek siyasetimizin hürriyetini tahdid eden bir manada, gerek bizden bir taraflı ve hayatî menfaatlerimizle telifi kabil olmıyan fedakârlıklar talebinde bulunmak için bir amil gibi tefsir edilmeğe başlanıldığı andanberi hakikî mahiyetini kaybetmiştir. Şimdi, halihazırdaki va7İyete geçelim: Almanva, Polanya îngiltere anlaşmasını 1934 itilâfını fesh için bir sebeb addetmiştir. Almanlar tarafından hukukî mahiyette muhtelif itirazlar ileri sürülmüştür. Müsaadenizle, hukukşinaslara Alman hükumetine bugün tevdi edilecek olan ve Alman muhtırasına vermiş oldugumuz cevabm metnine müracaat etmeleri tavsiyesinde bulunacağım. Bu hâdisenin diplomatik eşkâli üzerine uzun müddet nazan dikkatinizi celbetmek istemem. Yalnız, bu hâdisenin bazı safhalan bir hususiyet arzetmektedir. Alman muhtırası metninden de mücteban olduğuna göre Alman hükumeti, kararını, akdedilmiş olan itilâfın mahiyeti hakkında ne İngiltere hükumetinin, ne de Polonya hükumetinin mütalaalannı tetkik etmeksizin gazete haberlerine isfinad ederek, ittihaz etmiştir. Halbuki bu cihet. bir guna mü'külât arzetmemekte idi. Nitekim Londradan avdet eder etmez, Alman sefirini kabul etmeğe amade olduğumu beyan ettim. Mumaileyh, bugüne kadar bu fırsattan istifade etmeğe lüzum görmedi. Bu hal, neden dolayı haizi ehemmi yettir? Sadece muhakeme eden herkes için açık olan birşey varsa o da bu karann ittihazında amil olan şey, Polonya İngiltere itilâfınin ne eayesi ve ne de çerçeveleri olmayıp, belki bizzat itilâfın akdedilmiş olması keyfiyeti olduğudur. Bu da, Almanyanın sivasetinin maksad ve tasavvurları hakkında hüküm vermek bakımmdan mühimdir. Filvaki, Almanva hüVumetinin, mukaddem bevanatları hilâfına olarak Polonya ile Almanya arasında 1934 senesinde akdedilmiş olan ademi tecavüz beyannamesini, Lehistanı tecrid etmek ve devletimizin garb devletlerile normal ve dostane teşriki mesaide bulunmasını gay ri mümkün kılmak arzusundan mülhem gibi tefsir etmek istediğini bilmiş olsa i dik, bu tefsiri bizzat kendimiz reddeder dik. Vaziyet hakkında sahih bir fikir edi ne bilmek için herşeyden evvel «nihaye tül'emir mevzuubahs olan mesele nedir?>: suaÜni irad etmek muvafık olur. Bu suali sormadan ve buna cevab ver meden Almanyanın Polonyayı alâkada eden meseleler hakkında bevanatının e sasını lâyıkile kavrıyabilmekliğimize im kân yoktur. Garba karşı hattı hareketimizden evvelce bahsettim. Şimdi Danzig serbes sehrinin istikbaline dair Almanya tarafından yapılan teklif meselesine, Pome Gene bunun gibi ademi tecavüz misaranya Voyvodalığı vasıtasile Almanya ile şarkî Prusya arasındaki muvasalaya ve kının 25 sene için temdid edilmesı huPolonya ile Almanyayı müştereken alâ usu, son görüşmeler esnasında bize müskadar eden meselelere temas eden mev >et hiçbir şekilde teklif edilmiş değildir. jene bu hususta yarıresmî birtakım telzulara sıra geldi. mihlerde bulunulmuştur ki, bunların AlDanzig meselesi Danzig hakkında bazı umumî mülâ man hükumetinin mümtaz mümessilleri hazalarla söze başlıyacağım. Danzig ser aarfından yapılmış olduğu muhakkaktır. best şehri Versailles muahedesile icad e akat bu görüşmeler esnasında görüşüdilmiş değildir. Asırlardanberi mevcud [en mevzulardan cok daha ileri giden birbir hâdisedir. Doğrusunu söylemek lâzım takım telmıhler daha yapılmıştır. İcabında bu mevzua yeniden avdet etelirse, esbab ve avamil bertaraf, bu hâmek hakkını muhafaza ediyorum. dise Leh ve Alman menfaatlerinin müsAlman şansöliyesi, söylemiş olduğu pet bir şekilde tefsirinin neticesidir. Dannutukta, kendi tarafından bir fedakârlık zig'teki Alman tacirleri Polonyanın deniz aşın ticareti sayesinde bu şehrin inki Dİmak üzere, Polonya ile Almanya arasında mevcud olan hududu kat'î olarak şafını ve rahatını temin etmektedirler. Mazide bu şehrin yalnız inkişafı de tanımak ve kabul etmek teklifinde bulunğil, hikmeti vücudü de yegâne büyük maktadır. Burada itiraz kabul etmez oolonya sehrinin munsabında kâin olma lan malikiyetimizi hukukan ve filen tanımak mevzuubahs olduğunu tebyin etma kat'î surette bağlı idi. Bugün de bu şehir Baltık denizile ir meğe lüzum görmüyorum. Şimdi bunibatımızı temin eden nehir yolunun ve dan şu netice hasıl olur ki, bu teklif dahi, aşlıca şimendifer hattının üstünde bu Almanyanın Danzig ve otomobil yolu lunmaktadır. Bu, hiçbir yeni formülün meselelerindeki taleblerinin bir taraflı oarak kalması keyfiyetini değiştiremez. değiştiremiyeceği bir hakikattir. Bu mülâhazaların ziyası altında benDanzig halkının hâkim ekseriyeti, buden Alman muhtırasınin son fıkrasına dagün Almandır. Fakat bu şehrin mevcudiyeti ve refahı, Polonyanın meknî iktı r cevab vermemi, hem de haklı olarak sadiyatına bağhdır. Bundan ne gibi bir >eklersiniz. Bu fıkrada şöyle denilmektedir: netice çıkardık? Biz daima kat'ayyetle «Eğer Polonya hükumeti, Polcnya deniz ticaretimizin ve Danzig deniz siAlmanya münasebatının yeniden mukaasetimizin hak ve menfaatleri sahasında durduk ve bu sahada azimle duraca velevî olarak tanzim edilmeisne ehemmiğız. Makul ve uzlaştırıcı hal çareleri a et atfediyorsa, Alman hükumeti, bu huamakla serbest şehirdeki Alman ekseri ;usa meyyaldir.» Zannıma kalırsa, hattı hareketimizi retinin millî, ideoloijk ve kültürel inkiafı üzerinde bilerek hiçbir tazyik icra •esas itibarile tarif ettim. Beyanatımın razuhu için işte bir hulâsa yapıyorum: ıtmek istemedık. «Böyle bir itilâfın akdine amil, AlMisal zikretmek suretile nutkumu uman şansöliyesinin nutkunda ısrarla zikzatmak istemiyorum. Çünkü bu misaller, hangi sıfatla olursa olsun bu me«ele retmis olduğu kelime, «sulh» olacaktır. Sulh, şüphesiz, Polonya siyasetinin çeye karşı alâka göstermiş olanlarca kâfi tin ve büyük gayretlerinin hedefidir. Bu derecede malumdur. Fakat mademki hattı hareketimize ri kelimenin hakikî kıymetini tamamile ikyet edeceklerini bevan ve «bu eyalet :isab edebilmesi için, iki şartın yerine geşehri, hiçbir zaman Polonya ile Alman :irilmesi lâzımdır: 1. Sulhcuyane emeller, ya arasında bir ihtilâf mevzuu teşkil etmiyecektir» mütaleasını serdeden Alman 2. Sulhcuyane hareket metodlan. devlet adamlarının müteaddid beyanat«Müzakereye hazırız» arından sonra Danzig'in Almanyaya ilEğer Almanya hükumeti, memleketihak edilmesinin istenildiğini öğrenmiş bumizle olan münasebetlerinde bu iki prenunuyorum. Mademki serbest şehrin mevsipi tatbik edecek olursa, tabiî biraz evcudiyet ve hukukunun müşterek garanti vel izah ettiğim prensiplere riayet ediledilmesine dair olan 26 mart tarihli tekmek şartile, her türlü müzakereye girişifimiz cevabsız kalmıştır, ve mademki, bilâkis bu teklifin müzakereden imtina mek imkânı elde edilmiş olur. mahiyetinde telâkki edilmis olduğunu Şeref ve namusun pahası yoktur! Bu şekilde müzakerelere girişildiği öğrenmiş bulunuyorum, hakikati halde mevzuubahs olan nedir? sualini irad et îakdirde Polonya hükumeti, âdeti veçhimek için kendimde bir mecburiyet his le, son zamanlann tecrübelerinden de issediyorum. Asla tehdide maruz olmıyan tifade ederek, büyük bir hüsnüniyetle meDanzig'in Alman halkının hürriyetleri jeleyi objektif bir şekilde tetkik edecekmi, bir nüfuz meselesi mi, nihayet Po tir. Sulh kıymetli ve arzu edilen birşeylonyayı Baltıktan sürüp atmak meselesi dir. Harblerle kana boyanmıs olan neslimi mevzuubahstir? Halbuki Polonya, miz, şüphesiz sulh devresine lâyıktır. Fakendisinin Baltıktan sürülüp atılmasına kat sulhun da dünyadaki hemen bütün asla müsaade etmiyecektir. Pomeranya seyler gibi, fiatı yüksektir, fakat ölcüsüz voyvodalığımızın içinden yapılacak mü değildir. Biz Polonyalılar icin her ne panakalât hakkında da ayni mülâ^azalar hasına olursa olsun, sulh fikri mevcud dermeyan olunabilir. deeildir. İnsanlarin, milletlerin ve devletlerin Koridor meselesi Bu, «Pomeranya Voyvodası» kelime hayatında paha biçilemiyecek olan bir tek Ieri üzerinde ısrar ediyorum. Zira «ko şey vardır: O da, şeref ve namustur.» ridor» tabiri sun'î bir icaddır. Çünkü, ötedenberi Polonyalı olan yalnız yüzde nispeti pek ciiz'î Alman kolonlarına malik bulunan bir eyalet mevzuubahstir. Almanyaya demiryolu münakalâtında her türlü kolaylıkları gösterdik. Alman vatandaşlarınin gümrük ve hava pasaport muamelelerine tâbi olmaksızm şarkî Prusyaya geçmelerine müsaade ettik. Otomobil münakalâtı için de mümasil kolaylıkları tetkik etmek teklifinde bulunduk. Burada mesele, tekrar meydana çıkıyor. Hakikatte mevzuubahs olan nedir? Bizim, şarktaki eyaletlerile muvasalalarmda Alman vatandaşlanna müşkülât çıkarmamız için hiçbir sebeb yoktur. Kendi arazimizde hakimiyetimizi de tahdid etmemiz için de bir sebeb göremiyoruz. Birinci ve ikinci meseleye, yan Danzig'in istikbali ve Pomeranya vasıtasile muvasala meselelerine gelince, Alman hükumetinin bizden daima bir taraflı imtiyazlar taleb ettiğini görüyoruz Kendine hürmeti olan bir devlet, hiçbir zaman tek taraflı imtiyazlar vermez. Bu mütekabiliyet nerede kaldı? Alman teklifleri bu hususta sarahatten mahrumdur. Alman Devlet Reisi, nutkunda, SIo vakyada üç taraflı bir condominiumdan bahsetti. Böyle bir tekliften bahsedildiğini ilk defa olarak Alman Devlet Rei sinin 28 nisanda söylediği nutukta gördü ğümü beyan etmek mecburiyetinde bu lunuyorum. Bir yazı üzerine [Basmakaleden devam'i etmek üzere çizidiği hareket hattından dolayı kimseye hesab vermeğe mecbur değildir. Eğer biz falan veya filân cepheye girmek istemiyorsak bunu sadece, millî menfaatlerimize öyle uygun geldiği için istiyoruz. Bu istek, İngiltere, Fransa, Almanya veya Rusya ile müzakerelerde bulunmamıza mâni olamıyacağı gibi, fikrimizi değiştirdiğimiz takdirde bu devletlerden biri veya birkaçile esaslı anlaşmalar yapmamıza da engel teşkil edemiyecektir. Deutsche politisch diplomatische Korrespondenz'm muharriri demek istiyor ki, şayed biz Türkler garb demokrasileri cephesine girersek bizim hesabımıza çok yazık olurmuş. Evvelâ kendi menfaatlerimiz, sonra dünyanın menfaatleri bizim bu cepheye iltihak etmememizi âmirmiş. Bir Türk ve dünya dostu olduğu anlaşılan bu muharrire, hakkımızdaki endişelerinden dolayı teşekkür eder fakat bunların lüzumsuz olduğunu, bizim için hiçbir üzüntüye düşmesine yer olmadığmı kendisine hatırlatınz. Genc Türkiye Cumhuriyetinin başında tehdidden korkan, yahud birkaç kuruşluk menfaat karşıhğı olarak milli kudretini kiraya veren bir hükumet tasavvur etmek, genc Türkiye Cumhuriyetini tanunamak demektir. Kendi varlığımızdan sonra korumaya çalıştığımız en büyük nimet dün• sulhu olduğuna göre münasebette bua lunduğumuz bütün milletlerin ayni gaye uğrunda çalıştıklanna inanmak isteriz. Bu itibarla diğer milletlerle olduğu gibi Almanya ile olan dosluğumuzda da samimiyiz. Ancak, beynelmilel siyaset dünasındaki vaziyetimizi Almanyanın keyif ve arzusuna göre tanzim etmeğe ve kendi menfaatlerimizi Aknanyanın menfaatlerinde aramaya mecburmuşuz gibi neşriyatta bulunmak, iki devlet arasındaki dostluk hesabına faydalı bir hareket saılamaz. Diplomatische Korrespondenz muharriri bu noktayı gözönünden uzak tutmamalıdır. ) deniz silâhları için yeni tahsisat verdi Yeni sene bütçesine donanma için ayrılan 770,000,000 dolarla 121 harb gmisi yaptırıîacak Vaşington 5 (a.a.) Parlamentonun bütçe encümeni 1 temmuz 1939 da aşlıyan malî sene için donanmaya 70,473,241 dolarlık bir tahsisat ayrılması teklifını kabul etmiştir. Bu suretle bahriye bütçesine 1939 senesine nazaran takriben 50 milyon dolar ilâve edilmiş oluyor. Bu tahsisat talebini tetkik etmeğe memur komisyonda geçende beyanatta bulunan Amiral Willıam Leahy, «yakın bir tikbalde beynelmilel karışıklıklar zu hur etmesi ihtimaline mebni» yeni prog•amın sür'atle tatbikı lâzım geldiğini :hemmıyetle kaydetmıştır. Amiralin bu beyanatı ancak dün ef Lânumumiyeye bildirılmiştir. Amiral Leahy, Amerikanın Berlin Roma Tokyo müsellesi tarafından ittiaz edilen tedbirleri nazan itibara alması lâzım geldiğini söylemiş ve bu üç devletin plânını şu suretle tarif etmiştir: 1 Almanya: Avrupanın merkezine ve cenubu şarkisine tahakküm etmeğe devam edecektir. Lâkin Amerikaya iktusadî ve kültürel sahalarda nüfuz etmeğe çahşacaktır. 2 İtalya: Cenubî Amerîkada ve merkezî Amerikada kültür, ticaret ve si!âhlanma sahalarında gösterdiği faaliyeti inkişaf ettirecektir. Bu memleket, 1939 941 senelerinde zırhhlarını çoğaltarak deniz kuvvetlerini sür'atle artıracaktır. 3 Japonya: Bu memleketin askerî taahhüdlere dahil olduğu halde İtalya ve Almanya ile arasındaki bağları kuvvetlendırmesi ihtimali vardır. Ruzvelt'ın cevabına resmen cevab vermemiş olduklan mütaleasındadır. Şu halde Ruzvelt'ın serdetmiş olduğu teklifleri, kıymetini muhafaza etmektedir, fakat Hıtler, kuvvet ve korkutma usullerinden feragat etmek nıyetinde olduğunu gösterecek hıç bir söz söylememiştir. Bu şerait altında Ruzvelt, infiradcılarla Reisicumhurun rakibleri tarafından ihtimamla işlenmiş olan Amerikan efkârı umumiyesini heyecana düşürmeksizin daha ileri gıdemezdı. Bundan başka kongrenin müzakerat ruznamesinde bulunan dahilî siyasete müteallik meseleleri halle muvaffak olamaması ve^ bu suretle vakit geçmesı nıspetinde siyasî mahafilde bir nebze asabiyet görünmeğe başlamıştır. Beynelmilel vaziyet ve 1940 intihabatının yaklaşması bu ataletın esbabı addedilmekte olup neticesi gerek işler, gerek millî hayat ıçın meş'um olacaktır. Şimdiki halde hiçbir dahilî veya haricî siyaset lehine veya aleyhine olmak üzere hakikaten teşkılâtlandırılmış ne ekseriyet vardır, ne de ekalliyet... bu da dahilî siyasetin heyeti mecmuasını müteessir eden bir müphemiyet ve kararsızlık havası tevlid etmektedir. Bu vaziyet müvacehesinde Amerika hükumeti, bir intizar vaziyeti kabul etmeğe karar vermiş görünmektedir. \ 350 bin amele grev ilân etti Nevyork, 5 (a.a.) Sendika ile Appalaches mıntakası madenlerinin sahibleri arasında 8 haftadanberi devam eden ve muvaffakiyetsizlikle neticelenen müzakerelerden sonra yağlı kömür madenlerinde umumî grev ilân edilmesine karar verilmiştir. 350,000 maden amelesi, daha şimdiden grev halinde bulunmaktadır. Umumî grev emrı verıldıkten sonra 150,000 amele daha grevcilere iştirak edecektir. Vaziyetin vehameti karşısında Nevyork Belediye Reisi Laguardia, şehrin iki mühim metrosunun bu sabahtan itibaren servislerini yüzde 25 nispetinde azaltacaklarını beyan etmiştir. Madencılerle patronlar arasında seri bir anlasma husule gelmediği takdirde Nevyork metrolarının ve ağlebi ihtimal birkaç şimendifer kumpanvasının faaliyetlerini tamamile tatil edecekleri zannedilmektedir 121 gemi yapılacak Nutuk tasvib edildi Varşova 5 (Hususî) Parlâmento, Hariciye Nazırı Bek'in nutkunu alkışlarla tasvib etmiştir. Lnndradaki akisler Londra 5 (Hususî) Lehistan Hariciye Nazırının nutku son derece mutedil olduğundan her tarafta müsaid tesirler doğurmuştur. Polonyanın havatî menfaatleri ve Fransa Almanyanın teklifleri Evvelce yapılan bazı görüşmeîerde u mumî bir itilâfa varıldığı takdirde, Slo vakya meselesinin görüsülmesi ihtimalinı telmih edilmekle iktifa olunmuştu. Başkalarının menfaatlerini pazarlık mevzuu yapmak itiyadında olmadığımız dan, bu kabil görüşmeleri derinleştirme ğe uğraşmadık. Pari* 5 (a.a.) Bone ile Polonya Büyük Elçisi arasında yapılan konuşmalar hakkında, salâhiyettar Fransız mehafili, Fransanın Polonyaya karşı olan vaziyetini gayet açık olarak şöyle ifade etmektedir: «Meb'usan Meclisi Hariciye encümeninde serek Başvekil Daladve, gerek Hariciye Nazırı Bone'nin de söylemiş olduknümayişler ları üzere, Polonyanın hayatî menfaatPosen 5 (a.a.) D. N. B. ajansı leri mev7uubahs olduğu her v ak ada bıldiriyor: Fransa, Polonyanın vanmdadır. Bu haLehliler dün burada bilhassa Alman vatî menfaatlerin takdiri münhasıran Po kitabcılan aleyhine müteveccih olmak ülonya hi'kumetine aiddir.» zere Alman aleyhtarı tezahüratta bulunGar.etecilerin b"camu muşlar ve Hitler'i temsil eden bir maketi Varsova 5 (a.a.) Beck'in beyanat Şato ile Üniversite arasındaki abidenin münasebetile, Avrupa ve Amerika mat önünde ateşe vermişlerdir. Müteakıben buatının 40 kadar hususî mümessili Var tezahüratçılar, Alman Başkonsolosluğu binasına yaklaşarak «Kahrolsun H:tler!^> şova'va selmistir. diye bağırmışlarsa da biraz sonra polis İnsilir. elcisînin r"''racaa*î Var«ova 5 (a.a.) Haricive Nazır tarafından dağıtılmışlardır. Danzig'de Beck, İngiltere sefiri Kennard'ı kabul et Danzig, 5 (a.a.) (Havas) Bek'in miştır. nutku burada dikkatle dinlenmiştir. Kah Varsova 5 (a.a.) Dün milletle or velerde halk nutkun radyo makineieriîe verilmesini istemiştir. Danzig'i Nasyonal du ara«ındaki tesanüdü gösetren heye canlı bir nümayis vapılmıs ve Varsova Sosyalist olmıyan mahfilleri nutkun sakin mrkteblerinin cocuklan aralarında topla ve mutedil mahiyetini bilhassa kaydedi dıkları ianelerle orduva dört asır mitral yorlar. Nasyonal Sosyalist mahfiller ise Polonyanın denizle irtibatınm kesilmeîi VÖ^ÎP 64 bisikW hedive etmislerdir. ne müsaade etmiyeceği hakkındaki parMera^im, Maresal SmydvRidz'iı huzurunda cerevan etmis ve Maresal çayı bir tahrik mahiyetinde telâkki etmektedirler. toplanmış olan 25,000 mektebliye ord Vaşington, 5 (a.a.) Dün kabul edilen 1940 senesi bahriye bütçesinde 254 milyon 204 bin 712 dolarlık yeni harb ;emileri inşası derpiş edilmektedir. Halihazırda 121 gemi inşa edilmektedir. Bundan maada 23 gemi daha tezgâha konacaktır. Bu gemiler şunlardır: NADtR NADt 45,000 tonluk iki zırhlı, 2 kruvazör, 8 destroyer, 8 tahtelbahir, 1 atelye gemisi namına samimî teşekkürlerini bildirmiştir. e deniz tayyareleri için 2 refakat geAlman Leh ticaret münasebatı misi. Amerika, Almanyadan cevab Varşova 5 (a.a.) Polonyadan ihrac edilecek buğday, odun ve hayvanata bekliyor mukabil Alman makinelerinin fazla mıkVaşington, 5 (a.a.) Amerika hükutarda irhalıni derpiş eden Leh Alman meti, ne Hitler'in, ne de Mussolini'nin ticaret itilâfınin tatbikında ciddî güçlüklere tesadüf edıimektedir. Polonyalı tüccarlar Almanyanın smaî [Baştarafı l inci sahifede] mamulâtına karşı alâka göstermemekte de bulundurmaktadır. Müzakerelerin dirler. Almanya ise Polonyadan verilen si memnuniyeti mucib bir netice vereceparişleri sür'atle yetıştirmeğe hazır gö ğini ümid etmiyecek bir sebeb yoktur.» Salâhiyettar mehafilde temin edildi rünmektedir. ine göre, kabinenin hariciye komisyoFinlandiya ile hava anlaşması nu bugünkü toplantısında Sovyet plânı Varşova 5 (a.a.) Hariciye Nazır hakkında İngiliz hükumetinin hazırladımuavini Szembek ile Finlandiya elçisi ğı cevabı tasvib etmiştir. Kivikovski, 29 temmuz 1938 de Helsintttifak teklif i reddedildi ki'de imza edilen muntazam bir hava Londra 5 (a.a.) İngiliz Sovyet mümünakalât hattı işletilmesine dair Polonzakereleri Fransız hükumeti tarafından ile Finlandiya arasında imza edilen mutasvib edildikten sonra dün gece tel kavelenin musaddak nüshalarını teati et grafla Moskovaya bildirılen İngiliz ce mıslerdır. vabî notası üzerine devam etmektedir. Lehistanın Almanyaya verdiği Londra Paris ve Moskova arasında evvelce teati edilen notalarda olduğu gibi cevab Varşova 5 (Hususî) Leh hükume yeni vesika hakkında da sıkı bir gizlilik ti, Alman Leh ademi tecavüz paktınm muhafaza ed;lmektedır. Bununla beraber ajans muhabirleri feshi hakkındaki Alman muhtırasına resmen cevab vermiştir. Berlindeki Leh el nin öğrendiğine göre, İngiliz notası he çisi bugün Lehistanın cevabî muhtırasını yeti umumiyesi itibarile Sovyetlerin bir Alman Hariciye Nezaretine tevdi etmiş ttifak muahedesi hakkındaki teklifini reddetmekte, fakat her hangi bir taar tir. ruza maruz kalacak devletlere derhal Muhtıra, Alman Lehistan paktının yardım edeceğini bildiren üç deklarasfeshini icab ettiren sebebleri reddederek, yon neşrini teklif eylemektedir. Bu muLeh noktai nazarını izah etmekte ve mezhabire verilen malumata göre, Londra kur noktai nazar kabul edildiği takdirde hükumeti üç taraflı bir itt fakın bir muLehistanın Danzig ve koridor meseleleri kabil ittifak teşekkülüne zarurî olarak hakkında Almanya ile müzakerelere gi sebeb olacağı ve bunun da dünyayı iki rişmeğe hazır olduğunu bildirmektedır. muhalif bloka ayıracağı mütaleasında Almanya aleyhine yapılan bulunmuştur . ingiltere, Sovyetlerin ittifak teklifini reddetti usta konuşmalar yapılmıştır. Fransız mehafilinm intibaı şudur ki, Litvinof'un istifası Sovyetler Birliğinin haricî siyasetinde ana hatlar itibarle mühim bir değişiklik yapmıyacaktır. Londra 5 (Hususî) Sovyet parla mentosu beynelmilel vaziyeti müzakere etmek üzere bu ayın 25 inde fevkalâde toplantıya çağırılmıştır. Sovyet Parlamentosu toplanıyor İngilteredeki Naziler Londra 5 (a.a.) Avam Kamarasmda iberal meb'us Mander'e cevab veren DahiLye Nazırı Samuel Hoare, İngilteedeki nazi teşkilâtlannm daimî bir taassud altında tutulduğunu söylemiş ve bunun neticesi olarak dokuz Almandan memleketten çıkmalarının rica edildiğini söylemiştir. Almanyadan çıkarılan İngilizler Berlin 5 (a.a.) Dün aksam yeniden bir İngiliz tebaası hakkında Almanya dan ihrac kararı verilmiştir. Daily Te legraph gazetesinin Berlin bürosu sek reter: Bayan Henanan'a on beş gün içinde Almanyayı terketmesi için tebligatta bulunulmuştur. Alman polisi bu tedbir çin hiçbir sebeb göstermemiştir. Fransa hükumetinin teşekkürü Paris 5 (a.a.) General Veygand'a Türk makamatı tarafından yapılan çok hararetlı kabul resmi, Fransız mehafi linde derin bir memnuniyetle kaydedilmektedir. Fransa Hariciye Nazırı Bonnet, bu hususta Fransanın teşekkürlerinin Ankara hükumetine iblâğma Fransanın Ankara büyük elçisini memur etmıştir. Londra Elçimiz, Halifaks'la görüştü Londra 5 (Hususî) Büyük elçimiz Tevfık Rüştü Aras, bugün Hariciye Nezaretine davet edümiştir. Lord Halifaks elçimizle uzun bir mülâkatta bulunmuştur. Başvekil Çemberlayn, bugün Avam Bükreşteki temaslar Kamarasmda beyanatta bulunarak İn Bükreş 5 (Hususî) Kral Karol bugilterenin, Fransa, Lehistan, Romanya, Yunanistan ve Türkiye ile sıkı temasta gün General Veygand'ı kabul etmiş ve onu öğle yemeğine alıyokmuştur. olduğunu söylemiştir. Litvinof'un istifası meselesi Paris 5 (a.a.) Havas ajansı tebliğ edıyor: Litvinof'un istifası sebebleri hakkında sarih malumat mevcud olmadığmdan bu hâdisenin siyasî şümulünü ölçmek hususunda ihtiraz gösteriliyor. Moskova haberleri alâkadar mehafiller arasında noktai nazar teatilerine mevzu olmuş ve keza Hariciye Nezaretinde dün Bonnet'nin verdiğ: ziyafet mü nasebetile ki bu ziyafette Sovyet bü yük elçisi Suriç de bulunmuştu bu hu Romanya Kralı Veygand'ı kabul etti Bükreş, 5 (a.a.) Kral. General Veygand'ı kabul etmiş ve kendisinı Kalinesku da hazır olduğu halde öğle yemeğine alıkoymuştur. Belgradın tekzibi Belgrad 5 (a a.) Başvekâlet matouat bürosu, Naıbin 27 nisan tarihli Sırb * Hırvat anlaşmasını reddettiği hakkm * daki haberleri kat'î surette yalanla makta ve bu hususta bir tebliğ neşredılmek üzere olduğunu ilâve etmektedir.