23 Mart 1939 CUMHURtYET Büyük Faşist Meclisinin Vali Osman Şahinbaşın verdiği son kararlar muhabirimize beyanatı Mussolini'nin riyasetinde toplanan Konsey, Roma Berlin mihveri politikasına tam olarak iltihakını yeniden teyid etti Roma 22 (a.a.) Faşizm büyük konseyinin toplantısı hakkında neşredilen tebliğe göre, konsey, bu toplantısında a şağıdaki karar suretini kabul etmiştir: «Faşizm büyü konseyi, demokrasilerin bolşevizmle birlik olarak, sulh değil, fakat harb getirecek bir tek cephe teşkil etmeleri tehdidi karşısında, orta Avrupada olan bitenlerin mebdeini Versay muahedesinin teşkil ettiğini bildirir ve bilhassa bu dakikada Roma Berlin mihveri, politikasına tam olarak iltihakını yeniden teyid eyler.» Resmî tebliğ, faşizm büyük konseyinin celsesini de şu suretle anlatmaktadır: Duçe, celse açılır a^ılmaz, faşizmin yirminci yıldönümü arifesinde, konseyin ölen arkadaşlara minnettarhğını ve Ro mada toplanarak faşizmin «inanmak ve itaat etmek» vecizesini teyid edecek olan arkadaşlara selâmını bildiren bir karar sureti okumuş ve şiddetle alkışlanmıştır. Duçe, müteakıben, son hâdiseleri de mevzuu bahseylemiş ve konsey, Ciano, Balbo, Debone ve Vecehi, Grandi, Farinacci, Bottai ve Starace'yi dinledikten sonra, mihvere sadakatini bildiren karar sureHni tasvib eylemiştir. edecektir. Manisada bir yılda Meseleler yapılacak işler Zamanımızın en canlı kelimesi Yazan: PEYAMt SAF A at eserinde veya işte bu kâhyanın müdahalesi azaldıkça artan ruh otomatizmi, bir cinnet ihtimalinden bir deha mucizesi fışkırtan derunî hürriyettir ki dinamizm adını alabilir. Burada hür olan nedir? Yalnız insiyaklar ve iştahlar mı? O zaman her canavar bır dâhi ve her dâhi bır canavar olur. Nietzsche'nin fevkalbeşerinde bulduğum tezad budur. Hür olan, rüyalar ve onun sayıklamaları mıdır? O zaman her dâhi bir deli ve her deli bir dâhi olur. Oyle ise güzidelerin dinamizmi nereden geliyor? Büyük insiyakları ve iştahları mutlak emri altına alan, fakat öldürmiyen kuvvetli bir sosyal şuurun (yani şahsiyetin), olanca dolgunluğu ve taşkmlığile ferd ruhunda parlamasından! İşte bu, ferdın ruhunda saklı büyük tabiat kuvvetlerini şahsiyet vasıtasile cemiyetin emrine veren iç dinamizmidir. İnsanı hayvandan ayıran dinamizm, onun sosyal oluşudur; yoksa canavarın dinamizmini kendimize tıpatıp örnek yapmamız lâzım gelirdi. Fakat sosyalin dereceleri var. Bir derecesi millî, daha ileri bir derecesi beşerîdir. Ferdî şahsiyetlerin terkibi millî dinamizmi vücude getiriyor. Muhtelif millî enerjilerin terkibi de beşerî dinamizmi yaratacaktır. Henüz insanlar, bir yandan ferdî ve sosyal idealleri arasındaki bir yandan da millî ve beşerî idealleri arasındaki ihtilâfları tasfiye devresini tamamlamadılar. Bugün milletlerin enerjileri birbirile vuruşuyor. Şüphesiz, herhangi bir veya birkaç milletin lehine ve insanlığm aleyhine bir dinamizm, haklı olarak, bir barbarlık hareketi gibi görünüyor: Bilhassa bu dinamizmin tehdidine maruz olan öteki milletlerin gözünde. Bundan daha insanca ve haklı bir endişe yoktur. Fakat neden Fransız içtimaiyatçısı M. Bougle, bu endişesini, Fransız dinamizmi Hindiçininin üstünde patlarken belli etmemiştir? O zaman bütün Fransa bu dinamizmle iftihar ediyordu. Hâlâ da en büyük gururu müstemlekelerindeki hakimiyetinden gelmiyor mu? Milletler arasındaki ihtilâfların öldürücü bir boğuşmadan yasatıcı bir rekabete yükselebilmesi için, ilkönce, ferdin iştahlarını ve insiyaklarını tam bir sosyal şuurun emri altına alan ve ferdlerden değil, şahsiyetlerden mürekkeb bir sosyete taazzuvunu beklemek lâzım. Ancak onun arkasından, millî iştahlar, beşerî bir sosyal şuurun emri altında tasfiyeye uğrıyarak, bugün bazı m'lletleri ürküten dinamizmi bütün insanlığın hizmetine verecektir. İHEM NALINA MIH1NA İkinci müntehiblerle temas ün, ikinci müntehibler topîanarak meb'us namzedliğine talıb olanlar arasında istişarî mahiyette bir seçim yaptılar. Bu istişarî seçimin mahiyeti, Partinin beyannamesinde şu suretle izah edilmektedir: «Partimizin değişmez Cenel Başkam, Millî Şef İsmet İnönü, Türk milletinin siyasî hayatmda halkçı bir idarenin bütün yüksek ve ileri tekâmüllerini tahak" kuk ettirmeğe ve devlet idaresi üzerinde milletin murakabesini en müiekâmil bir hale getirmeği millet hizmelinde takib edecekleri siyasetin ilk ve ana düsturu olarak ele almışlar ve millî hakimiyelin hakikî ve yegâne mümessili olan Türkiye Büyük Millet Meclisinin tam bir miUet hulâsası kudret ve manzarasile millet hw zuruna çıkması lüzumunu her fırsalta ilân ve ifade buyurmuşlardır. İşte bu maksadladır ki Genbaşkur, Türkiye Büyük Millet Meclisinin bu intihab devresi için, Partinin meb'us namzedlerini tespit ve ilân etmeden ö'nce, memleketin birçok kısımlarında Partili ikinci müntehiblerle temas etmeği ve müntehiblerle R.iyaset Dk'anımn görüşlerini karşılaşhrmak üzere doğrudan doğruya ikinci müntehiblerle bir istişare yapmağl kararlaştırmıştır.» Bu istişarî temas, ikinci müntehibler arasında büyük memnunryet ve sevinc uyandırmıştır. Çünkü pazar günü müttefikan rey vermekle mükellef oldukları meb'us namzedleri hakkında, bugünden düşüncelerini izhar etmek imkânını bulmuşlardır. Filvaki, dünkü istişarî seçim, birinci münıehiblerin vekâletini haiz bulunan ikinci müntehibler, namzedliklerinın konulmasını istiyen birçok kimseler meselâ İstanbulda 141 zat arasından çıkarılacak meb'usların bir misli falzasını ayırıp seçmişlerdir. Böylece son söz Parti Riyaset divanma ve Partinin değişmez Genel Başkanına aid olmak üzere ikinci müntehbiler en ziyade kimleri namzedliğe uygun gördüklerini, Parti şeflerine söylemek imkânını bulmuşlardır. Milletin siyasî hayatında ilk defa olarak tatbik edilen bu usul, namzedlerin intihab kabiliyetleri derecesinın tebarüzüne imkân vermesi itibarile gayet yerindedir. İkinci müntehibler, kendilerine yeni bir salâhiyet, yeni bir vazife ve yeni bir mesuliyet tevdi edilmiş olmasından dolayı çok mütehassıstirler ve dün, bu istişarî vazifeyi ifa ederken Partinin beyannamesinde söylenildiği gibi, reylerini «hertürlü şahsî ve rejyonalist hislerden uzak kalarak ve sadece kalb ve kafalarının mahsulü olmasına dikkat ederek» kullanmışlardır. Büyük Millî Şefin meb'us seçiminde gösterdikleri bu itina ve titizlik yalnız ikinci tnüntehibleri değil, bütün münte hibleri, bütün milleti memnun ve müts şekkir etmiştir. Amerikada tefsirler Vaşington 22 (a.a.) Havas: Büyük Faşist Meclisi tarafmdan neşredilen tebliğin Roma Berlin mihverinin bozulması ümidlerini suya düşürdüğü siyasî Amerikan mahfillerinde söylenmektedir. Bohemya ve Moravyanın ilhakmı, Versailles muahedesinin hasızlığile muhik göstermek meselesi hakkında Amerikan mahfillerinde söylendiğine göre Amerika bu muahedenin bazı sakatlıklarını daima esefle müşahede etmiş, fakat muahedenin cebir kullanılması suretile totaliter devletler tarafından tadilini hiç bir zaman kabul etmemiştir. Ayni mahfillerde hasıl olan kanaate göre, «Bolşevizmin iştirakile sözde müttehid bir demokrasiler cephesi» ihdası keyfiyeti Roma Berlin ve Tokyo tarafından takib edilen siyasetin bir neticesidir. Manisa Valisi Osman Şahinbaş Manjsa (Hususî) Vali Osman Şahinbaşı makammda ziyaret ettim. Vilâyet işleri hakkında bana şunları söyledi: « Vılâyetın 939 yılına aid olan Hususî Muhasebe bütçesi bir milyon iki yüz seksen bin liradır. 939 mesai yılına aksak vermeksizin gireceğımızi ümid etmekteyim. En çok para; vılâyetin maarif ve nafıa işlerine veriliyor. Önümüzdeki senede nafıa, maarif, ?ıhhat işlerile köylü kalkınma ve ziraî yükseltme hareketinde vilâyet azamî gayret göstererek mühim neticeler elde etmek için şimdiden tertibat almıştır. Kaza ve nahiyelerde, köy ihtiyar heyetlerine birleşik mesaide bulunmak için lâzım gelen direktifler verilmiştir. Bu sene muhtelif vilâyetler fidanlık ^mdan getirilen meyvalı ve tneyvasız onbinlerce fidanlarla, Okaliptüs ve saire sıtma mücadelesine, bataklıkları kurut mağa yarayan ağaclık yetiştirme fidan lan köylere kadar dağıtılmıştır. Ziraat hareketlerinin köylü lehine olarak elde edilmesi için çalışılmaktadır. Tohum nevilerinin ıslahı, tohumlarm ilâclanması ve temizlenmesi için makineler faal bir halde bulunmakla beraber miktarları çoğaltılacaktır. Herhangi bir yerde zuhur edecek ziraî avarızla hemen mücadeleye geçmek için tertibat alınmıştır. İlkmektebden, köy yatı okukından, eğitmen kursundan baslıyarak bir derece daha yükseği olan orta kısımlanna dayanan ihtiyacı Manisanın bütün kazalarında temin etmeği başlıca vazife edindik. Manisada 176 ilkmekteb vardır. 26,407 talebe okumaktadır. Köylünün; bilhassa nüfusu az olan köylünün okuma ihtiyacım karşılamak maksadile birleşik köylerde, köy yatılı okulları açılması faydadan hâli değildir. Köylerde açılacak olan yatılı okullarla, maarif işlerine verilecek olan hızda köylüye kat'iyyen yük olmamağa ve köy bütçesi haricinde kendilerine tekâlifte bulunulmamağa kat'iyyen karar verilmiştir. Bu sene Manisa Köy Eğitmen kursundan, 60 eğitmen çıkmıstır. Bunlar köy lere dağılmışlar, oralarda ellerine verilen programla faaliyette bulunularak kendi erinden beklenen hizmeti yapmaktadır İar. Yeni sene Eğitmen okulunda Balı kesir vilâyetile birleşik olarak 125 eğitmen yetişecektir. Kız San'at mektebin den de, Manisalılar gece ve gündüz derslerile büyük istifade yapmaktadır. Vilâyetin yolları '105 kilometredir. Bunun 273 kilometresi hertürlü nakil vasıtasınm muntazaman ve emniyetle sececeği şosedir. 110 kilometre şose de bu yekuna ilâve edilmesi icab eder. Ancak bunlar esaslı tamire muhtac olduğundan bu tamirat da ehemmiyetle yapılmakta dır. Bundan maada 129 kilometrelik derdesti inşa şose vardır. Bunların imalâtı sınaiyesi ve tesviyei türabiyesi yapıl mıstır. 407 kilocnetre de kadim yol ki, bunlar araba yoludur. Bunlar da zamanla ve bütçe müsaadesi nispetinde şose haline getirilerek Manisanın iktısadiyatına aid olan ehemmiyetli bir iş yani yol işi basarılmıs olacaktır. İzmirle olan yollarınv.z iyidir. Yeni vapılmıs olan Menemen yolu üzerinde bazı menfez açılması zarurî görülmuş tür. Bu menfezler de yapıldığmdan hertürlü vesaiti nakliyenin gelıp gitmesi temin edilmistir. Akhisar Kırkağac ve Manisa Turgudlu yollarının inşaatına bu sene devam edilecek, önümüzdeki malî yıhnda bu yollar da hertürlü vesaitin geçmesine açılmış bulunarak vilâyet merkezile kazaların irtibatı doğrudan doğruya temin edilmiş olacaktır. Bu sene Manisada ihtiyacı karsılıya cak büyüklükte bir otel yapılacaktır. Projesi Nafıa Vekâletinden tasdik edilmiş bulunmaktadır. Manisanın türistik va ziyetinde gelen yolcularını barındıracak bu otelle bu ihtiyac tatmin edilmiş ola Jurnala Ditalya'nın bir makalesi Roma 22 (a.a.) Altnan ajansı bildiriyor: Büyük faşist meclisinin kararından bahseden Giornale d'ltalia gazetesi, İtalyanın yeni Avrupa ihtilâfmdaki vazıyetinin bu suretle kat'î olarak tespit edil miş olduğunu müşahede ve tespit eyle mektedir. îtalya ile Roma Berlin mihveri arasındaki mutabakat yalnız diplo matik işlere taalluk etmekle kalmıyarak ayni zamanda vuku bulacak askerî hâdiselere de şamil bulunmaktadır. Bu vaziyet, İtalyanın vaziyeti hakkındaki İngiliz ve Fransız tefsirlerine susturucu bir cevab teşkil eder. Londra 22 (a.a.) Avam kamarasında Dahiliye Nazırı Sir Samuel Hor, Milletler Cemiyeti konseyinin fevkalâde bir içtimaa davet edilip edilmiyeceği hakkında sorulan bir suale cevab vererek, halen bütün imkânların tetkik edilmekte olduğunu bildirmiştir. Müsteşar Butler de, diğer bir suale cevab olarak ÇekoSlovakyanm diplomatik ve konsolosluk mümessillerinin şimdi'ik statülerini muhafaza etmekte olduk'.arını söylemiştir. Musiolinınin söyliyeceği nutuk ehemmiyetle bekleniyor Roma 22 (a.a.) Havas Ajansından: Büyük faşist meclisinin tebliğinde, haricî faşist siyasetinin devam etmekte olduğu teyid edilmektedir. Roma siyasî mehafili, İtalyanın Ro ma Berlin mihverine tamamile merbut olduğunun bu sıralarda teyid edilmesinin bilhassa manidar olduğunu beyan etmektedir. Bu mehafil, bunun şimdiki ahval ve şerait dahilinde İtalyayı Almanyadan ayırmak imkânını derpiş eden ecnebilere bir cevab olduğunu beyan eylemektedirler. Tebliğin kısa olması, Mussolini'nin yakında irad edeceği nutku büyük bir alâka ile beklemektedir. Zira tebliğdeki işaretlerden sonra bu nutuk herhalde îtalyanm Avrupada halihazırda mevzuu bahsolan büyük meseleler muvacehesindeki hattı hareketi hakkında yeni tasrihleri ihtiva , ı.iMiımımıllMII Fransız içtimaiyatçısı Bougle, Marionne gazetesinde, zamanımizm en dinamik kelimesini tahlil ediyor. Bu, bizzat «dinamik» mefhumudur. Fransız âlimi soruyor: «Dinamizmi seviyor musunuz? Bunu her yerde önünüze koyuyorlar. Bir Italyan, Alman, hatta Fransız gazetesinin tek sahifesinde, bu erkekleştirici bir elektrikle dolu büyülü kelimeyi on defaya kadar tekrarlanmış bulacaksınız. Bir gülümsemeden bahsederken onun olduğunu söylüyorlar, çünkü o bir kuvvet fazlalığını belli ediyor, yahud uyumuş kuvvetleri uyandırıyor. Bir bas tuvaletinin dinamizmi olduğu ileri sürülüyor, çünkü o size fatihlere lâyık bir yürüyüş veriyor. Bır sulh muahedesı de dinamik olabilir. Bunun manası da, galiba, o muahedeyi imzalıyanların, maddeleri diledikleri gibi tekmeliyebılmeleridir. Bu her işe yarar kelime nereden geliyor? Esasını hangi felsefeden almıştır?» Fransız âlimi bu kelimenin Alman felsefesinden geldiğini, fakat Aristo'dan Bergson'a kadar bütün Avrupa düşüncesinde kendi başına bir dinamizm an'anesi oîduğunu anlatıktan sonra tekrar soruyor: «Peki, dostumuz İtalyanlar bu çok şekilli dinamizm mefhumundan ne mana çıkarıyorlar? Rejimin müteıekkiri bunda iki veya üç tez buluyor: 1 Değişikliğin müdafaası, 2 Kuvvetin müdafaası. «Mademki değişiklik tarihin kanunudur, bu, Avrupayı da, Afrikayı da değiştirmelidir; hududlar tashih ve hakimiyetler tadil edilmelidir. Fakat, kimin menfaatine? Bizim menfaatimize: Benim menfaatime. Peki, niçin? Çünkü benim arkamda süreksiz artan bir millet var ve ben onun taşkın hayatiyetinin emrine tayyareler, toplar, hududsuz malzemeler verebilirim.» Fransız âlimi, böyle bir mantığın çok ileri gidebileceğıni ve medeniyetin şiddete karşı yükseltmeğe muvaffak olduğu nazik sedleri de yıkabileceğini anlatarak bugünkü Avrupayı sarsan ve kanştıran dinamik hamleleri ayıblıyor. Lalande'm felsefe kamusu itiraf ediyor: Bütün doktrin isimleri gibi bu dinamizm tabiri de kolayca belirsiz ve lâstikli manalara bürünebilir. Felsefede bu kelime, mekanizmin zıddı olarak, herşeyin prensipinde harekete ve kitleye ircaı mümkün olmıyan kuvvetler bulunduğunu kabul etmiş sistemleri bildirir. Fakat bir çok muharrirler, bilhassa gazeteciler bu kelimeyi «çok canhlık, ateşlilik» diye tercüme edilebilecek manalara bağlıyarak sık sık kullanmağa başladılar. Her mefhum, kendi kelimesile ihtilâf halinde bulunduğu için, felsefe ümmisi muharrirler elinde sayısız mecazî istihalelere uğrar; fakat, bu kelime üstünde her mefhumda olduğu gibi amatör veya profesyonel filozoflar da anlaşamamılşardır. Psikolojiye yakışır bir izah denemesi yapmamız lâzım gelirse, diyebilirim ki, insanın tabiate intıbak vetiresinde hiçbir rolü olmıyan şuur ve onun sosyal bir taazzuvu olan akıl, ruhun iç dinamosunu hareketsiz bırakan, yanaşma, fuzuli, ukalâ ve zevzek bir kâhya gibi görünür, San Maarifte yeni tayin sistemi Ankara 22 (Telefonla) Yüksek Muallim mektebinde bu sömestrde imtihanlarını bitirip mezun olan 5 talebenin, ders şubeleri olan edebiyat, fizik kimya öğretmenliklerine mevcud münhallere göre tayinleri için Maarif Vekilliği Yüksek Muallim mektebi müdürlüğüne namzedler arasmda kur'a çekilerek tayin edileceklerini bildirmiştir. Namzedler arasmda iki tarafın arzu ve muvafakatıle becayiş yapılabilecektir. Bundan böyle muallim tayin edilirken kur'a usulünün esas tutulmasını temin etmek üzere yeni bir talimatname hazırlanmaktadır. Devlete mecburî hizmeti olanlar bu suretle gayrişahsî bir usule tâbi olarak vazifeye tayin edilecekleri gibi mecburî hizmeti olmıyanların da müracaat tarihleri, şehadetname dereceleri ve diğer muallimlik vâsıfları nazara ahnarak bir lıste tanzim olunacak ve ilân edilecektir. Bu liste bütün alâkadarlarca bilinip münhallere listedeki sıra ile tayinler yapılacaktır. Bu husus için de yeni bir ta'imatname hazırîanmaktadır. Yeni iki buçuk liralıklar tabettiriliyor Ankara 22 ( Telefonla ) Londrada basılmakta olan yeni iki buçuk liralık kâğıd paralarımızın tabı bit miştir. İki buçuk liralıklardan mühim bir kısmı Cumhuriyet Merkez Bankasına gelmiş bulunmaktadır. Diğer bir kısım paralann da bugünlerde şehrimize gelmesi beklenmektedir. Cumhuriyet Merkez Bankası bu iki buçuk liralıklarımızın tedavüle çıkarılması için banka umum müdürüne salâhiyet vermiş bulunmaktadır. Umum müdürlük önümüzdeki günlerde nümune iki buçuk liralıkları bankalara gönderecek ve müteakıben paralann ebad ve şekilleri ilân olunacaktır. İki buçuk liralık kâğıd paralarımız çok kısa bir zamanda çıkarılmış bulunacaktır. Beş yüz ve bin liralık kâğıd paralarımızın Lon drada basılmasma devam olunmaktadır. Bu paralarımızın tabının da yakın bir zamanda biterek memleketimize gelmesi beklenmektedir. M. Bougle'nin dediği gibi Aristo'dan Bergson'a kadar Yunan, Alman, Fransız, İtalyan bütün milletlerin düşüncesinde bir dinamizm an'anesi vardır ve kartezyanizm an'anesi, karanlık iştahları teşvik eder görünen bu düşünce tarzını değiştirememi'itir. Marifet bu iştahlann dinamosunu ferdın elınden alarak millete ve milletin elinden alarak insanlığa vereGiresun, 22 (a.a.) Bugün Valmin cek tekâmü'ün yolunu bulmaktır. Bu yol, başkanlığmda son toplantısını yapmış oilkönce ferdin iştahlarına bir hudud çiz lan umumî meclis, hususî muhasebe bütmekten başlar. çesini 522.731 lira olarak kabul etmiş ve J PEYAMt SAF A daimî encümene dört aza seçldikten son | ra mesaisine nihayet vermiştir. Vilâyet Umumî bütçeleri îzmirde kadın yüzünden işlenen cinayet İzmir, 22 (Telefonla) Tepecikte Alman kulesi mevkiinde Naime adında bir kadın yüzünden Muslu seyyar satıcı Yılmaz, sabıkalılardan Sıtkı tarafından bıçakla varalanarak öldürülmüştür. Ucuz radye kanun projesi Ankara, 22 (Telefonla) Hadyolann ucuzlaması hakkındaki kanun projesi hazırlanmıştır. Proje, açılır açlmaz Meclise verilmek üzere bugünlerde Nafıa Vekâletinden Başvekâlete gönderilecektir. Yeni proje ile, evvelce de yayzdığımız gibi. ucuz halk tipi radyoylann alım ve satımını idare etmek üzere Posta, Telgraf ve Telef on Müdürlüğü bütçesine 500 bm lira miktannda bir tahsisat ilâve edilecektir. Satıs işlerinin Posta Telgraf ve Telefon ıdaresinden doğnHan doğruya yapılması veva satıcılara ysptınlması hususlan henüz tetkik edilmektedir. Bu iş için de yakmda bir karar verileceği anlaşılmaktadır. Cenub mıntakasında saf pamuk tohumu tevziatı Ankara, 22 (Telefonla) Memleketimizde yetiştirilmekte olan yüksek randımanlı pamuklann evsafını muh tfazı için Ziraat Vekâleti esaslı bir programla dört senede bır, bir mıntakanm bütün tohumluklarını tebdil etmektedir. Bu cümleden olarak bu yıl İçel vilâyeti klevland tohumlannm saf tohumlarla tebdiline girişilmiştir. Bütün tohumluklar Amerikadan getirilmiş, hususî selektör makinesinden geçirilerek çiftçiye dağıtılmaktadır. Bu yıl İçel vilâyetine ta ısis olunan 830 ton klevland tohumjncan baska, 110 ton Ankara çiftçiler;ne. 25 ton devlet ziraat işletmelerine, 40 ton Malatya'ya 10 ton G. Antebe ve 40 ton liaraşa olmak üzere cenub bölgesin le p.muk müstahsillerine tav.z suretPe dağıtılan tohum miktarı 1095 tonu oulmuştur. Ziraat Vekâletinin bu progrımlı tevzi sistemi çiftçiyi çok memnun b rakmıs. bircok köyler ve çiftçiler telgrafla Vekâletin alâka ve yardımına teşe^kürlerini bildirnnişlerdir. însriliz ticaret heyeti M^skovaya critti Varşova, 22 (a.a.) Hudson, İngiliz Polonya iktısadî müzakerelerinin memnuniyete şayan bir safhada olduğunu beyan etmiştir. Mumaileyh müstemleke ve iptidaî maddeler gibi sivasî meselelerin mevzuu bahsed Imedisini ilâve etmiştir. Bu meselelerin nisanda Beck'in Londra seyahati esnasmda müzakere edilecegi zannedilmektedir. Robert Hudson. ticaret heveti azalarile beraber bu sabah Mo«kovava hareket etmiştir. caktır. Umran işlerinin başında Ebedî Şef Atatürkün heykelinin dikilmesi gelmektedir. Bu yıl bu iş başarılacaktır. İcab eden tahsisat konmuştur. Manisada dört tane muhtelif semtlerde Parti ocağı yaptırılacaktır. Vilâyetin sıhhat işleri de çok iyidir. Yeni yapılacak olan doğum, bakım hastanesi Manisanın ihtivaclarından birini de gidermiş olacaktır. Memleket, Moris Sinasi hastanelerinden azamî randıman alınmaktadır. Akliye hastanesinde bulunan hastalar da büyük ihtimamla ba kılmaktadır. Kıymeth doktorlarımızın gayretleri zikre şayandır.» Çorum, 22 (a.a.) Vilâyet umumî meclisi dün toplantısına son vermiştir. 559.752 lira olarak kabul eylediği varidatın en mühim kısmmı Maarif. yol ve yapı işlerine ayırmıştr. Kabul edilen büt çe vaziyetine göre, 1939 yılı yol yapı işleri faaliyetleri geçen yıllarm çok fevkinde olacağı anlaşılmaktadır. Çorumda Kore'de ihtilâlcilerin yaptıkları Hongkong 22 (a.a.) Çin ajansı bildiriyor: Yabancı mahfillerden alınan maîumata göre Kore ihtilâlcileri Japon a!eyhtarı harekeflerine devam etmekte ve her hrsatta Japon efrad ve subaylarını Öldürmektedir. İhtilâlciler 13 martta Korenin merkezi olan Seulîe girerek bir pamuk deposunu ateşe vermişler ve depo ile birlikte Japon kıt'alarına aid bazı binaları da yakmışlardır. Hasar mühimdi. Terfie istihkak kesbeden hâkimler Ankara, 22 (Telefonla) Terfıe istihkak kesbeden hâkimlerin isimlerini havi defterler, Adliye Vekâletince hazırlanmış ve alâkadarlara bildirilmişti. Neşredilen bu listeler dolayısile itiraz Ankarada kar müddeti bu aym sonunda biteceğinden Ankara, 22 (Telefonla) Ankarada terfiler ve nakillere aid kararnamenin bugün yeniden kar başladı. öğleye doğnisanm ortasma doğru çıkacağı anlaşılı ru şiddetli tipi yaptı. Akşam üzeri de geyor. Lne gıddetli bir yağmura çevirdi. Aydın, 22 (a.a.) Vilâyet umumî meclisi dün son bir toplantı daha yaparak hususî idarenm 1939 malî yılı adî ve fevkalâde bütçelerini müzakere ve kabul etmiş. encümen azalarmı seçerek dağılmıştır. Kabul edilen Vilâyet bütçesinin yekunu 789 687 liradır. Bütçeye, Vilâyet yolları, mektebler ve ziraî faaîtalyaya verilen müşterek liyetin inkişafı için mühim tahsisatlar konulmustur. Meclisin dağılması münabir muhtıra Roma 22 (a.a.) Bugün İngiliz sebetile Vali tarafmdan azalsr serefine maslahatgüzarile Mısır orta elçisi, Harici Parti salonunda bir 7ivafet verildi. ye Nazırı Ciano'yu ziyaret ederek ken Neptün tezffâhlarına ısmardisine paskalya anlaşması ile derpiş edi lanan vapurların rrmkavelelen hudud tashihlerine aid iki muhtıra verleri fesher^îldi mişlerdir. Ankara, 22 (Telefonla) Denizbank Birinci muhtıra, İtalyan doğu Afrikası tarafmdan Almanvada Neptün tezgâhile İngiliz müstemlekeleri arasındaki hu lanna ısmarlanan Karadeniz tipi üc geduda aiddir. minin mukavelesinin feshine dair muaİngiliz ve Mısır hükumetleri atarafın meleler bitmek üzeredir. Mukavele mudan müştereken verilen ikinci muhtıra ise cıbince ısmarlanan semilerdpn birirm İtalyan doğu Afrikası ile Sudan arasın şimdiye kadar mezkur tezgâh tarafmdan teslim edilmesi icab ediyorken hedaki hudud hakkındadır. nüz hiçbirinin inşasma başlanmamıştır. Tapu ve kadastro müf ettişliği Fabrikada bu gemileri yapamıyacağı kaAnkara, 22 (Telefonla) Tapu ve ka naati olduğundan mukavele mucibince dastro müfettiş muavinlerinden Emin hükumetimize 2,500,000 mark tazminat verecektir. Cevdet müfettişliğe tayin edıldi. Aydında