23 Şubat 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 9

23 Şubat 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

23 Şubat 1939 CUMHURİYET [Bastarafı 1 inci sahıfede} mile ayni tarzda derpiş ettiklerini müttefikan müşahede eylemişlerdir. Daimî konsey Balkan Antantı azalannı birbirine bağlıyan sıkı tesanüdü bir kere daha teyid ederek gayretlerine ayni zihniyet içinde devam hususundaki müttehid azimlerini ehemmiyetle kaydeyler. Bu hususta, daimî konsey 31 temmuz 1938 de Selânikte akdolunan anlaşmadan dolayı memnuniyetini beyan etmek fırsatmı bulmuştur. Bu anlaşma, antant azası bulunan devletlerin bütün Balkan yarımadası devletleri arasında tam müsavat ve hududlarına kat'î riayet esasına müstenid itimadlı bir teşriki mesai aramak hu9usunda hiçbir şeyi ihmal etmemek azimlerinin canlı bir delilidir. Daimî konsey, son toplantısını İstan bulda 1938 nisanında yapmış olan Bal kan Antantı ekonomik konseyinin kararlarım tavsib etmiş ve 1939 nisanmda Bükreşte toplanacak olan ekonomik konseyin yedinci içtima devresi mesaisinin Balkan Antantı memleketleri arasınclaki ekonomik bağların daha ziyade sıkılaşmasına ve bu memleketler arasındaki münakalâtm daha ziyade iyileşmesine imkân vereceği ümidini izhar etmiştir. Japon Ayan Ağırceza mahkemesi dün bir idam Meclisinde yapılan Antant devletleri Franko hükumetini mühim ifşaat kararı verdi hukukan tanımapra karar verdüer (Bastarafı 1 inci sahıfedtı (Bastarafı 1 inci sahifede) ıfade eylemiştir. Markoviç, Yugoslavyaya ve onun mümessiline karşı gösterilen kabul ve alâkakadan dolayı Gafenko'ya teşekkürlerini bildirmiştir. Romanya Hariciye Nazırı da şunları söylemiştir: « Tebliğimizi dinlediniz. İki gün süren müzakerelerimiz esnasmda beynelmilel vaziyeti ve antant devletlerinin menfaatlerile alâkadar bütün meseleleri inceden inceye tetkik ettik. Mühim an larda aramızda her sahada birlik mev cud olduğunu bir defa daha müşahede etmekle bahtiyarız.» daha fazla vurmasına mâni olmak için, yerden kaptığı bir taşı kafasına fırlatmışKafasına taş isabet eden Ahmed Dola şan, bu sefer de dönmüş, kızın babasına saldırmış, ona da iki yerinden bıçak saplamış. Vak'a, bu safhada kızla babasının dahilî neziften can vermeleri suretile bitmış, Ahmed Dolaşan da İstanbul Ağırceza mahkemesine gönderilmiştir. Ahmed Dolaşan, tarlada uyurken Zülfiye ile anası ve kızkardeşi tarafından üzerine hücum edildiğini, sonra da kızm babası Alinin attığı taşla başı yarılarak akan kanm gözlerine perde indirdiğini, kendini korumak maksadile karşısındakileri görmeden rasgele bıçak salladığım müdafaa yerine söylüyordu. Müddeiu mumî muavini Übeyd, bu müdafaayı yerinde görmiyerek, suçlunun ceza kanu nunun idam cezası yazılı maddesine uygun olarak cezalandırılmasım istemişti. Reis Refik, aza Kâşif ve Salim; Ahmed Dolaşanın kızı kaçırmak için öldürmek suçundan ceza kanununun 450 nci maddesinin yedinci bendine göre ölüm cezasına çarpılmasını kararlaştırırken, Zülfiyenin babası Alinin suçluya taş atmasını, bıçaklanan kızuıı sakmmak endişesile olduğundan, cezayı hafifletici se beb saymamışlardır. Diğer taraftan, kızın babasını tehevvürle kasden öldürmekten on sekiz sene ağır hapis kararı verilmişse de, artık bir kere ölüm cezası verildiğine göre, içtima hükümlerinin tatbikına im kân kalmamıştır. Temyize tâbi ve temyizi kabil olmak üzere ittifakla verilen karar mucibince, Ali Dolaşana muhakeme masrafları ve davacı yerindeki Fatmaya iki bin lira ölüm tazminaü ödetilecektir. Ahmed Dolaşan, ortayaşlı, tıknazca, dinc, tavırlı bir adamdır. Gayet soğuk kanh görünüyordu. Kâtib Necmi tara fından idam kararı okunduktan sonra dışarıya çıkanlırken, hafifçe gülümsüyor du. Lâkin, dışarıda jandarmalar bileklerine kelepçe geçirdiği sırada, asılma kararı verildiğini anlamadığı anlaşıldı, jandarmalara şöyle soruyordu: Bükreşte neşredilen tebliğ Yeni ın^iliz sefiri sehrimizde General Franko hükumeti hukukan tammyor Bükreş 22 (Hususî) Balkan Antantı konseyi bu sabahki son celsesinde General Franko hükumetini hukukan tanımaya karar vermiştir. Konsey reisi Romanya Hariciye Nazın, Gafenko bu hususta gazetecilere şunları söylemiştir: « Konsey, General Franko hüku metini hukukan tanımaya prensıp itibarile karar vermiş ve bu kararın münasib addettikleri zaman tatbrk etmeleri hususunda dört devleti serbest bırakmıştır.» Daimî konseyin senelik alelâde irtimaı Hükumetimiz Belgradda şubat ayında yapılacaktır.» Hariciye Nazırlarının beyanatı Franko hükumetini hukukan tanıyor Bükreş 22 (a.a.) Balkan konfe ransı tebliği okunduktan sonra, Metak sas söz alarak azanm Balkan Antantı fikrine ve barış davasına hizmet edıldiği hissiyable ayrıldığmı kaydeylemiş ve «antant bidayette kendisine tahsis edilen vazifeye ehil olduğunu göstermekle müftehirdir» demistir. Yunan Başvekili memleket için ve memleketi dost ve müttefik Yunanistanı sevindiren parlak millî itilâya sevket mekte olan Kral için takdir ve hayran lığım bildirmiştir. Müteakıben Saracoğlu aşağıdaki sözleri söylemiştir: « Gösteriler kabulden dolayı Ro manya hükumetine minnettarlığımı bil dirmek ve mümtaz devlet adamlan Me taksas, Gafenko ve Markoviç'le çalış maktan mütevellid sevincimi bilhassa kaydetmek isterim. Şurasını da büyük memnuniyetle ilâve ederim ki, Bükreş toplantısı, Balkan paktının barışı ve antantı teşkil eden devletler istiklâlinin zamanı olarak kalmakta olduğunu bir kere daha göstermiştir. Sözlerimi bitirirken, müteyakkız Balkan matbuatınm antantm aleyhine müteveccih hertürlü katnpanyayı müşterek bir surette reddetmesini ve paktm milletlerimizin millî şuurunda daha ziyade kuvvetle yerleşmesi için çalışmasını rica ede Türkiye Cumhuriyeti hükumeti, Bal kan Antantı konseyi tarafından verilen karar üzerine, General Franko hükume tini hukukan tanıdığını bugün resmen Burgos'a bildirmiştir. Bu suretle, Türkiye, General Franko hükumetini tanıyan Balkan Antantına dahil ilk devlet olmuştur. Majeate Karol'un Hariciye Nazırlarına iltifatı rim.» Markoviç de zıddiyetleri bertaraf et mek arzusundan mülhem banş ve iyi komşuluk politikasına olan inanını ve Romanyanın ve onu sevkeden hükümdannın muazzam faaliyeti karşısındaki hayranlığım Bükreş 22 (a.a.) Dün gece, Sarayi Kralide senfonik konseri müteakıb davetlilere büfeden şampanya ikram edihrken, Kral Karol, Elen Başvekili ve Hariciye Nazırı Metaksas'ı, Türkiye Hariciye Vekili Şükrü Saracoğluyu ve Yugoslavya Hariciye Nazırı Cincar Markoviç'i yanına almış ve kadehini «Memleketleri Müdafaam doğru çıktı da, on semizin saadetine ve antantımızın ebedî ol kiz sene ceza verdiler bana, değil mi? masına» kaldırmıştır. Kendisini orada halecana uğratmamak Bükreşteki Bulgar elçisi Rumen düşüncesile, etrafmdakiler. baş salladı i Hariciye Nazırıntn nezdinde lar ve Ahmed Dolaşan,. prada, biç :ı©üdL K det'i&kiri sâkin oturdu. Bükreş 22 (a.a.) Gafenko, dün İdam yerine beraet öğleden sonra Bulgaristan elçisi SevakiDün akşam, saat on dokuzda, îstanbul rof'u kabul etmiştir. Öğrenildiğine göre, Gafenko, elçiyi, Balkan Antantı azası Ağırcezasınm verdiği bir kararla da, devletlerinin Bulgaristanla yaklaşma ar idam talebile mahkemeye verilen bir a dam, beraet etmiştir. Yarım saat evvel zusunu haberdar eylemiştir. idama mahkum edilen adamın durduğu Matbuat konferansı da mesaisini suçlu bölmesinden beraet kararile çıkan bitirdi ve kararı müteakıb serbest bırakılan, HiiBükreş 22 (a.a.) Balkan Antantı seyin Çavuş isminde birisidir. Çatalcanın matbuat konferansı bugün mesaisini bitirÇiftlik köyünden Muradı, kendi çayırma miştir. sürü salmaktan dolayı baltayla öldür Siyasî, kültürel ve teknik komisyon mekten muhakemesinde, mevcud delil ve lan raporları rttifakla kabul edilmiştir. emareler, suçun sübutuna yetmemiştir ve Bu münasebetle dört heyetin şefleri nu maznunun beraetine karar verilmiştir. tuklar söylemişlerdir. Mutediller mehafili, Hiranuma'nın beyanatını, bu mehafile mensub yüksek IBastarafi 1 tncı iah.ıie<le\ bir şahsiyetin tabirile şimdiki Dietin si soloshanesi erkânı tarafından karşılan yasî sahadaki beyanatlarının en mühim mıştır. Yeni elçı, ıstasyondan doğruca lerinden biri addetmektedir. Park otehne gıtmış ve öğleden sonra şeBundan başka mutedil mehafil, ko hırde bir gezınti yapmıştır. mintern aleyhindeki misakın takviyesine Yeni elçinin muharririmize aid müzakerelerın muhtemel neticeleri mühim beyanatı hakkında tam bir emniyet beslemektedir. Sir Knatchbull Hugessen, dün Park Bu mehafilin almış olduğu emin malu otelinde bir arkadaşımızı kabul ederek, mat, Koncye kabinesinin geçen birinci muhtelif meseleler hakkında cnühım bekânun ayında Von Ribbentrop, Kont yanatta bulunmuştur: Ciano ve ilkteşrinde Tokyo'ya gelmiş o« Türkiyeye, bu memleketi seven lan ve bir itilâf projesi hakkında müza ve uzaktan uzağa bütün terakkilerini kerelerde bulunmak üzere eylul ayında hayret ve takdirle takib eden bir adam Konoye'den mezuniyet almış bulunan sıfatile geliyorum. Bu itibarla Ankaraya Oshima'nın teklif etmiş oldukları çok tayinimden dolayı büyük bir sevinc duygeniş bir projeyi imzalamağa amade bu maktayıım. lunmuş olduğu suretindedir. Türkiye ve Türklere karşı sevgi ve aKonoye'nin yapılacak itilâfm Japon lâkam yeni değildir. Meşrutiyetten bir yayı hatta Fransa ile İngiltere aleyhine yıl sonra, yani otuz sene evvel, sefaret müteveccih bir ihtilâfa sürükliyeceği an ataşesi olarak İstanbulda bulundum. O laşılır anlaşılmaz, bu itilâfa imzasını koy zaman Hüseyin Hilmi Paşa Sadrıazammağı tehir etmiş olduğu söylenmektedir. dı. O tarihtenberi daima Türkiye ile alâKonoye'nin misak etrafındaki ihtilâf. kadar oldum ve daima Türkiye hâdiseların üzerinde mühim bir rol oynamış o lerini büyük bir alâka ile takib ettim. lan istifası «yeni diplomasî» taraftarları Birkaç sene evvel, Tahran elçiliğim esnın ümidlerini canlandırmıştır. Fakatj nasında buradan geçerken birkaç giin Hiranuma, şarta bağlı olmıyan umumî İstanbulda kaldım. Bu kısa tevakkuf, bir ittifakm aleyhindedir. bana eski Türkiyenin tanınmıyacak ka Siyasî mehafilden ahnan malumattan dar değiştiğini öğretti ve yeni Türkiyeyi şu cihet anlaşılmaktadır: daha yakından tanımak hususundaki ar1 Prensip itibarile komintern aley zumu artırdı. Bugün bu arzumun tahakhine müteveccih bir askerî yardım itilâfı kuk ettığıni görmekle kendimi bahtiyar yapılacaktır ki, Tokyonun muhtelif lema addediyorum. yüllerdeki mehafilinin taleb ettiği asgarî, Emin olunuz ki, bu söylediklerim yalbudur. nız benım şahsî fikirlerim değil, ayni za2 Bazı mahdud ahvalde Roma ve manda umumiyetle İngilizlerin düşünceBerlinin Tokyodan bekliyebilecek'eri leridir. müzahereti tasrih edecek olan bir uzlaş Ebedî Şefin Ingilterede yarattığt ma metninin tanzimi için Tokyo, Roma ve sempati Berlin arasında müzakerelere devam oBugün îngilterede, ufulü büyük bir lur.acaktır. kayıb olarak telâkki edilen Atatürkün Muhtemel bir itilâfın imzasına müte yarattığı genc ve müterakki Türkiye allik olarak mutedil mehafilin ihtivatkâ hakkında hakikî bir sempati mevcuddur. rane hareketleri, iyi malumat almak'a o Atatürk, İngilterede umumî hayranlık ve lan mehafile nazaran, Japon zimamdir takdir hisleri uyandırmıştı. lannın Avrupadaki vaziyeti çok ciddi te«İsmet İnö'nü, İngilizleri teshir lâkki etmekte oldulclannın v etmiştir.» Sir Hagesse*nin gazetemize beyanatı kuvvetimle çahşacağım. İki memleket arasmda her sahada teşriki mesai imkânlarının artınlabilecegine kani bulunuyorum. Şinıdilik en büyük arzum, tabiate karşı insan zaferinin timsali olan Ankarayı görmektır.» Beynelmilel siyasî vaziyet Yeni elçi, beynelmilel siyasî vaziyet hakkında arkadaşımızın bir sualine cevaben şunları söylemiştir: « Bu hususta kat'î birşey söylemek kabil değildir. Ancak şurası muhakkaktır ki, insaniyet, şimdikine nazaran çok daha rahat vaziyetlerle karşılaşmıştır. Bugün birçok zorluklar mevcud ol duğunu kımse inkâr edemıyeceği gibi, tahmınde de kımse daha ılerıye gıdemez. Akdenizdeki vaziyete gelince: Bu vaziyet, Türkiye ile îngiltere için ayni mahiyeti haizdir. Bununla beraber, ben şahsan mütekabil hüsnü niyet sayesinde zorlukların halledilebileceğine kani bu l lunuyorum. İngiltere Başvekili Çember layn'in sulh lehine hizmetleri bilhassa bu bakımdan çok büyüktür ve bütün dünyaya samildir.» Rüştü Arasın memnuniyeti i Ekselans Knatchbull Hugessen, bilâhare yeni Londra büyük elçimizden bahsederek demistir ki: « Türkiyenin yeni Londra büyük. elçisini sefarethanede ziyaret ettim. Lon. draya tayininden dolayı son derece memnun olduğunu açıkça söyledi. İngiliz mehafili de Rüştü Arastan müsaid tesir aL ı mıştır. Ekselans Rüştü Aras Londrada ayrıldığım zaman ben: teşyi için istasyna gelmek lutfunda bulunmuştu. Türkiyenin eski Londra elçisi Ekselans Fet Okyan da tanımak şerefine nail oldum Kendisine ilk defa on sene evvel Pariste tesadüf etmiştim.» Elçinin Çindeki macerası Ismet Inönünün Amerika halkına yapacağı mesaj (Bastarafı l tnct sahıjeds) mahsus .yapılacak radyo neşriyat pro^ramı hazırlandı. Saat 20,30 da kısa dalga 31,75 metre üzerinden çalışmakta olan posta tatil edilecek ve 19,75 metrelik posta çalıştırılacaktır. Spikerler Amerikaya hitab ettik ten sonra Amerika ve l ü ı k İstiklâl marşlan çalınacak, bundan sonra Cumhur Reisi mesajlarını irad edecektir. Bunu modern Türk musikisinden bir koaser takib edecek ve genc bestekârların bazı eserleri çalınacaktır. Reigicumhurumuzun dünkü çayı Ankara 22 (Telefonla) Reisicumhurumuz înönü ve r«fikalan tarafından bu akşam saat 17 de Çankayadaki Riyaseticumhur köşkünde Vekâletlerin altmcı dereceye kadar muhtelif memurlarına ve ailelerine bir çay verildi. Başvekil Refik Saydam, Hariciye Vekâleti Vekili ve Gümrük înhisarlar Vekili Ali Rana Tarhan, İktısad Vekili Hüsnü Çakır, Nafia Vekili Ali Çetinkaya, Ziraat Vekili Muhlis Erkmen, Adliye Vekili Teyfik Fikret Sılay, Dahiliye Vekili Faik Öz trak, Sıhhiye Vekili Hulusi Alataş, Parti Genel Sekreteri doktor Fikri Tuzer, eski Başvekil İzmir meb'usu Celâl Bayar, eski Londra sefiri Fethi Okyar, Hariciye Umumî Kâtibi Numan Menemencioğîu, Ankara Valisi Nevzad Tandoğan, İstınbul Valisi Lutfi Kırdar da bulundular. Davetliler, Reisicumhur tarafından kabul edildiler. Resmikabulü takib eden danslı cav 19.30 a kadar devam etti. Malum olduğu veçhile Ekselans Sir Hugessen Çinde bulunduğu zaman Ja pon tayyarelerinin hücumuna uğramış ve ağır surette yaralanmıştı. Arkadaşımızın Yeni Cumhur Reisi İsmet Inönüne bu husustaki sualine cevaben Ekseians gelince, onun da îngilterede çok takdir Sir Hugessen: « Evet demistir, otomobille Nan edildiğini yakından bıhyorum. îsmet km'den Şunghay'a giderken Japon tayİnönü, İngilizleri Lozanda teshir etmişti. ir.ozan. konferansına iştirak eden Ingıliz yarelerinin hücumuna uğradık. Tayya * murahhasları, İsmet İnönünün müstesna relerden atılan bombalardan ben de yaralandım, fakat bu mesele de halledilmeziyetlerini takdirde müttefiktirler.» Ekselans Hugessen, bundan sonra di. Geçmiş ve kapanmış bu mesele hakTürk îngiliz münasebatına temas ede kında fazla birşey söylememeği tercih ederim.» rek demistir ki: Memleketimiz hakkında samimî bir « Türkiye ile İngiltere arasındaki dostluk besledığini açıkça beyan eden münasebat son derece dostanedir. Sele fim Sir P,ersi Loren bu sahada büyük Ekselans Sir Hugessen, itimadnamesinî hizmetler ifa etmiştir. Ben de ayni yolu Cumhur Reisimize takdim etmek üzere takib ederek, mevcud münasebatın, iktı pazar akşamı Ankaraya Kareket edeceksadî, ticarî velhasıl her sahada daha zi tir. S. Şamlı yade terakki ve inkişafını temin için var Çabşkan bir memleket IBaşmakaleden devam} lî karakter sayesinde Bulgar milleti uğraterettüb eden vazifeyi görüyor ve iyi gö dığı ısurabı yeis derecesine götürmekten daima masun kalmıştır. Bugün de selâmerüyor. Nesiller imtidadınca böyle bir çalışma ti gene telâşsız ve denilebilir ki endişeyolu takib eden Bulgar milletinin bugün siz bir çahşmanm devam ve ısrarmda buotuz kırk yıl evveline nisbetle artık ntti luyor. Yalnız çalışmada zevk bulmak, celeri gözle görülebilen terakki adımları hergün daha temiz iş görmeği şiar edinatmış olduğu meydandadır. Halkınm ek mek: İşte Bulgarm adeta millî olmuş içseriyeti itibarile çiftçi bir memleket olan timaî karakteri. Bulgaristanda ziraat şüphesiz surette ileri bir merhaleye götürülmüştür. Bu hususta hükumetin çalışkan Bulgar çiftçisile elele yürüyerek ona rehberlik ettiğini takdirle kaydetmek lâzımdır. Ziraatin terakkisi behemehal ilmî esaslara ve onların tatbikatına istinad edebilmelidir. Yıllardan ve yıllardanberi Bulgar hükumetlerinin çalışmaları bu gayenin böylece teminini gözönüne almış ve bütün ziraat işlerini gittikçe genişliyerek hep tekemmül etmeğe doğru giden teşkilâtın tenvirine ve kontroluna bağlamıştır. Mahsulün kıymetlendirilmesi bilhassa ve son yıllarda Bulgaristanı ehemmiyeti gittikçe artan bir mesele halinde işgal edegelmiştir. Burada hububat ofisinden başka taze meyva ve sebze ihracmda gösterilen gayretler büyük semereler vermekte devam ediyor. Bu meyanda Bulgaristandan Avrupaya ihrac edilen taze üzümün geçen yıl on bin vagonu geçtiğini, çilekle taze sebze ihracınınsa her yıl şaşılacak kadar artıp gittiğini zikredebiliriz. Şu hallerile takdir ve muhabbetlerimire daha liyakat kazanan Bulgaristan, artık sulh içinde yaşamak saadetini hakketmiş bir memleket manzarasile görülüyor, ki bu da kendisinin Balkan Antantındaki mevkiini almasile mümkün olabilir. Acaba Bulgaristan dahilî işlerindeki isabete ilâveten haricî siyasetinde dahi bu ak:l ve hikmeti ispat ve ibraz edebilecek midir? Şimdiki zimamdarlannın şuurlu ba'îiretlerine bakılarak suale müspet cevab vermek mümkündür. Diğer Balkanlılann bu hususta Bulgarietanm atacağı adımı memnuniyetle beklediklerini söylemeğe lüzum bile yoktur. Balkanlılan alâkadar eden ufaktefek meselelerin binnefis Balkanlılar arasında ve içinde çok samimî konuşmalarla her tarafın izzetinefsine hürmet eden hal neticelerine kolaylık'a götürülebileceği bizce şüphesizdir. İdam yerine on sekiz sene İmpeks meselesi IBaştaraft 1 inci sahitedei lo Türkiş namında bir şirket tesis etmiş ve İmpeks vekâleti umumiyesini Anglo Türkiş'e vermek, Anglo Türkiş umumî vekâletini İmpeks'e tevdi etmek suretile yekdiğerini Türkiye ve İngilterede temsil etmek salâhiyetini iktisab eylemişlerdir. Anglo Türkiş vekâletini İmpeks'e tevdi ederken İmpeks'i temsil etmek üzere o sırada Londrada bulunan Şakir Sedenden kendisi ve kardeşinin Türkiyede kimler marifetile tezkiye edilebileceğini sormuş, Şakir Seden de, Türkiyede tanıdığı Etibank, Denizbank, Merkez Bankası ve Havzai Fahmiye gibi yerlerde mevki işgal eden zevattan kendilerinin sorulabileceğini beyan ve ifade ederek bu zevatm isimlerini tasıyan bir listeyi mezkur şirkete tevdi eylemiştir. Şakir Seden bilâhare Türkiyeye avdetini müteakıb Anglo Türkişten İtrr)f.k?e gelen bir mektubun metninde An glo Türkiş şirketlerile birhkte İn>ck.ç şerikleri diyerek evvelce tezkiye için kendilerine verilen isimlerden beşinin şenk imiş gibi yazıldığı görülmüş ve bu yanhslığı izale için îmneks müessisleri devhal 20 ikinciteşrin 1938 tarihli telgrafla ve bilâhare de 26 ikinciteşrin 938 tarlhü mekubla müracaat ederek: «Bu isinaier hakkımızda tahkikatta bulunulmak iste nildiği takdirde müracaat edeceğiniz kimseîer olarak size irae edilmiştir, mevzuubahs mektubunuzu alınca ingilizcesi zayıf olan şerikimiz Şakir Beyin size noktaı nazarını doğru olarak izah edemediğ; zannma düştük» demek suretile isimleri mevzuu bahsolan zevatm şirketle hiçbir alâkaları bulunmadığını beyan eylemiş ve vaki sehvi böylece ortadan kaldırmıştır. Anglo Türkişin mezkur mektubu Londradan îstanbula gelip yanlışlık tashih edilinciye kadar geçen müddet zarfında mezkur şirketin referans için verilen isimleri şerik imiş gibi gösteren antetli kâğıdları İmpeks'te, Etibank, Denizbank, Merkez Bankası havzai fahmiye gibi müessesat memurlarının da ortak bulun duğu kanaatini tevlid etmiş ve tahkikata mevzu olan ihbar, bu kanaatin muhassalası olarak ortaya atılmıştır. Yukarıdanberi söylediğim vaziyet memuriyetimizin elde etmiş olduğu tahrirî vesikalar ve bu vesikaları teyid eden diğer delillerle tesbit edilmiş, hâdisede cürüm vasfını gösteren bir hal mevcud olmadığı için hukuku âmme davasının açılmasına mahal görülmediğıne karar verilmiştır. Samatya iskelesi açıklarında kömür kayığında kömür işçisi Kemali, önce kömür karıştırma aletile sersemletmek, sonra denize atmak ve bu suretle öldürmek ten suçlu İbrahim Çetin, on sekiz sene ağır hapis cezasına mahkum olmuştur. öldürdüğü kimsenin ailesine bin lira ölüm tazminatı ödemesine de karar verilmiştir. Bir lira için işlenen bu cinayetten do layı, müddeiumumilik, suçlu İbrahim Çetinin idamını taleb etmişti. Bu istek, mahkemece reddolunmustur. Bükreş konferansları (Bastarafı 1 inci sahifede) şam saraydaki konserde Balkanlılar arası matbuatmın Türk millî komitesi şefi olan Majeste Romanya Kralının huzuruna kabul olunmuştur. Majeste Kral, Türk millî komitesi reisine Türkiye hakkmda beslediği derin ve samimî muhabbet hislerini bildirmiştir. Majeste İkinci Karol yarın (bugün) öğle üzeri Balkanlılar arası matbuatı mümessillerini ayrıca mahsus surette kabul buyuracaklardır Hariciye Vekilimiz Şükrü Saracoğlu bu gece (dün gece) Romanya Hariciye Nazırı M. Gafenko'nun verdiği hususî bir zivafette hazır bulunduktan sonra saat yirmi üçte trenle Belgrada müte veccihen hareket etmiştir. Dün de haber vermiş olduğum gibi Hariciye Vekilimiz Belgradda bir gün kaldıktan sonra Niş üzerinden Selâniğe inecek ve orada kendisini beklivecek olan Yunan Başvekili General Metaksasla birlikte Atinaya gidecektir. Şükrü Saracoğlu memlekete deniz yolile dönecektir. Ankara Borsası 22/2/939 K A P A N 1 S 1 Açılıs Kapanış ı ] Bir misafir yüzünden çıkan hâdise Bursa (Hususî) Gölcük köyünde garib bir hâdise olmuştur. Eyüb oğlu Ali Çavuşun evine bir gün Mehmed Emin isminde birisi misafirliğe gelmiştir. Fakat Mehmed Emirrn köyde birçok düşmanı olduğundan bunlardan Halil İbrahimle arkadaşlan gelip Ali Çavuşun kapısma dayanmışlar ve Mehmed Emini istemişlerdir. Bittabi Ali Çavuş evine gelen Tanrı misaf rini onlara teslim etmemiştir. Bunun için aralarında şiddetli bir münakaşa başlamış, derken iş kavgaya binmiştir. Ali Çavuş bu mütearnz lardan Halil îbrahimi yaralamıştır. Bu yara Halil İbrahimin beden kabiliyeti nin yüzde yetmiş beşi nisbetinde tatil uzvuna sebeb olmuştur. Ağırcezada görülen muhakeme neticesinde Ali Çavuşun evine yapılan bu haksız tecavüz ağır ve şiddetli bir tahrik mahiyetinde kabul edilmiş ve tazminat talebi reddoluna.ak Ali Çavuş on ay hapse mahku | edilmişt:r. Dört beygir kuvvetinde AEG markalı az kullamlmış motör tezgâh testeresi, kayış ve tel kablosile beraber »>cele satıhktır. Eyüb vapur iskele«»nde kazinocu Ramize müracaat. Satılık motör 5.93 1 tnçiliz lirası 126.45 100 Dolar 3,35 100 Fransız frangı 6,655 100 Liret 28.805 100 İsviçre frangı 67,67 100 Holanda florini 100 Ravhişmark 50.76 21,305 100 Belçika frangı 1.0825 100 Drahmi 1,56 100 Leva 4.3350 100 Cekoslovak 5.93 kronn 100 Pezeta 23,845 100 Zloti 24.9675 100 Pengo 0,905 100 Ley 2,8375 100 Dinar 34,62 100 Ten 30.5325 100 tsveç kronu 23.8725 100 Ruble U E S H A M ve T A H V İ I 19,40 T. B. I peşin 19,70 19,80 Ergani 19, Sıv. Erzu. I [ | 1 j YUNUS NAD1 Bulgaristanın mahdud olsa bile kendine göre endüstrisi de vardır, ve bunların hepsi burada çoktanberi sessiz sadasız te1 sis edilmiş ve ileriletilmiştir. Maliyet fiatlarile hayat ucuzluğu Bulgaristanın bilhassa itina ve bizce aşağıyukarı muvaffakiyetle intac ettiği mevzulardır. Dünyanm çiftçi memleketlerini kasıp kavuran buhramn tazyik ve iz'aclanndan Bulgaristanın haric kalmış olduğu iddia olunamaz. Fakat buhrana rağmen daha iyi iş görmeğe çalışmaktan usanmıyan mil | Avam Kamarası millî müdafaa kanununu kabul etti Londra 22 (a.a.) Çemberlayn'in nutkunu müteakıb müteaddid hatib söz almış ve nihayet Avam Kamarası mu halefetin tadil takrirmi 127 reye karşı 310 reyle reddettikten sonra hükumete millî müdafaa için fevkalâdeden 800 milyon İngiliz liralık istikraz akdetmesi için salâhiyet veren takriri fevkalâdr usulle kabul etmiştir. Reis, muhaliflerirç ayağa kalkmasını söylemiş ve ancak bet kişi ayağa kalkmıştır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: