21 İkincikânun 1939 CUMHURİYET PEŞTE MEKTUBLARI Macaristanın haricî Ebedî Şef 1937 Haziranında küçük Mesele, konsey içtimaınsiyasetinde tahavvül da müzakere ve kat'î Budapeşte, İtalyanın manevî himayesi altında Altan'a çok kıymetli bir saat vermişti surette hallolunacak Almanyaya yakınlık politikası yapıyor Ataturkun yadigârı Altan anlatıyor Bulgaristan Balkan paktına giriyor «îleride büyüdüğün zaman, kullanır ve beni hatırlarsın, dedi, fakat verdiğin sözü unutma: Çalışıp büyük adam olacaksın» Çocuğum.. Bilir misin, seni niçin du. Bana: çağırttım? Hadi Altan... Koş... Atatürke Ortaköydeki küçük Galatasaraylılar git! dedi amma, onunla nasıl konuşacadan Altan Gediz, gözlerinin en cesaret ğımı bana öğretmedi. Zaten vakit de siz bakışile beni tepeden tırnağa süzdük yoktu ki!.. Ben, büyük bir adam gibi, ten sonra, cevab verdi: Atamın huzuruna çjktım. Ve hemen, sanlıp iki elini birden öptüm. O, sordu: Hayır!.. En çok kimi seviyorsun bakayım. Kendisini ürkütmiyecek kelimeler icad Anneni mi, babanı mı? etmeğe çahşarak, ağır ağır: Hemen atıldım: Hele bir düşün bakalım, dedim, bir yaz gecesi.... Parkotelde... Ben en çok seni severim. Atatürk olduğum için mi? O susuyordu. Ben devam ettim: Evet!.. Hani, camm.. Geceyarısı, seni Ne yaptım ki bu kadar çok sevi uykudan uyandırmışlar. «Kalk, Ata türkü göreceksin!» müjdesini vermişler. yorsun ? Macar Hariciye Nazırı Kont Çaki'nin son ziyaretinde Berlin gannda Düşmanları denize sen döktün! Yatağından hrlayıp ağabeyinle birlikte istikbali (ikinci plânda Fon Ribbentrop görünüyor) koşa koşa Parkotele gelmişsin. Sonra o Memleketi sen kurtardın! dedim. Budapeşte, 18 ikincikânun gördüler ki Almanyanın merkezî ve şar rada...» Beni masanın üzerine çıkararak etraGerek dahilî, gerek haricî siyaset ba kî Avrupadaki siyasî nüfuzlarını tanı Belli ki, herşeyden evvel, bu tafsilâtı fındakilere gösterdi: kımından Avrupanın en hareketli, en mıyarak kendilerine İtalya tarafmda nereden öğrendiğimi merak ediyordu. Fa Ne sevimli cocuk değil mi?... canlı ve hatta en sinirli merkezlerinden kuvvet aramağa çalıştnak yanlış bir si biri de şu sırada Budapeşte'dir. Bir ta yasettir. Pek uzun zamanlardanberi Maraftan, arazi mülkiyeti meselesi üzerin caristanın Karicî siyasetini idare etmiş ode büyük bir inkılâb yapan, diğer taraf lan Von Kania'nm istifası ve yerine tan da Yahudi meselesini daha radikal Csaki'nin gelmesi, bu yanlış siyasetin değiştirilmesi zaruretinin anlaşılmış olma bir şekilde halletmek gayesini güden kasmdan başka birşey değildi. Kont Ciano nunlar hazırlanmış, müzakereye konul buraya yaptığı ziyaret esnasında Macamuş ve tatbikata aid faaliyete girişilmişristana esaslı sözler söyledi ve Berlin tir. Bunların yanlannda bir de memurRoma mihverinin yeni bir siyaset hareketi ların ve bilhassa çok çocuklu ailelerin hazırlamakta olduğunu, İtalyanm garbî himaye edilmesine aid bir kanun da var. Akdenizde, Süveyşte, Cıbutı'de mühim Bütün bu kanunlar bir araya geldiği zabazı teşebbüslere giriştiğini söyledi. Ayman, Macaristanda sosyal ıslahata aid ni zamanda Mihver her iki ağzile birden büyük bir hareket, hatta büyük bir inkıBudapeşte'ye şu sözleri de söylüyordu: lâb vücude gelmiş bulunuyor. Arazi par«Avrupanın Münih'te kararlaşan milçalanacak, küçük çiftçiye toprak dağıtıliyet esasları üzerine yeniden tanzimi işi, lacak, küçük memurlan, fakir aileleri hiMihverin esaslı siyaseti olmuştur. Şimdi maye etmek üzere metnur ve müstah bu siyasetin ileri götürülmesi için meydan dem maaşlarında yeni esaslar tatbik ediserbest kaldığmdan yakında «faaliyete» lecek, hulâsa, Macaristan bir hamlede Küçük Altan Galatasarayın ilk kısmındaki sınıfında bir ders esnasında geçilecektir. Macaristan eğer, bu esas büyük bir içtimaî hareket görmüş olacakdahilinde Avrupanın yeni bir kalıba dö kat, sözümü kesmemeği tercih etti. Ben Sonra, beni sevip okşadı: tır. kiÜmesine taraftarsa Mihvere tamamen bitirince; o da yavaş yavaş, dagılajuJıa Büyüdüğün zatnan ne olmak is Bütün bu hareket, sessiz, sadasız vu bağlanmağa, merkezî ve şarkî Avrupa fızasmın kırıntılannı birbirine ekliyerek tersin? diye sordu. kua geliyor, zannetmeymiz. Eski Macaîşlerinde birinci derecede söz sahibi olan anlatmağa başladı: Amcam Muallâ tayyareci idi. Aklıristanın Hırvatlar ve Çeklerle de mesAlmanya ile anlaşmaya mecburdur.» O gece erkenden yatmıştım... An ma geldi: kun olan parlamentosundaki gürültülü Kont Ciano son ziyaretinde bu sözleri nem, teyzesinin oğlu ile, eve dönerken, Tayyareci olacağım! dedim. mücadele günlerini hatırlatan parlamenteyid ettiği için Macaristan, bir azası Al Parkotelin önünde bir kalabalık görmüşAtatürk, o zaman; kulağıma eğilerek to sahneleri son günlerde şimdi içinde manyaya intikal etmiş olan Roma proto ler. Atatürkün orada olduğunu anlayın şu sözleri söyledi: yalnız biraz Yahudi bulunan kâmilen kolu siyasetini idame etmek fikrinden ca, içeri girmişler. Derken, annemin ak Çocuğum... Sen ne tayyareci, ne Macarlardan mürekkeb mecliste de sık büsbütün vazgeçti ve İtalya dostluğunun mühendis, ne de hekım olma! Büyük alına ben gelmişim. Ağabeyme: sık tesadüf edılen bir hal oldu. Küçük manevî himayesi altında Almanya ile ta Altanı çağıralım.. Aman Altanı dam ol! burjuva unsurunun ayaklanmış olmasın mam anlaşmaya karar verdi. Söyle bakayım: «Büyük adam ola çağırahm! demiş. dan ibaret olan son hareketler karşısında cağım!» de... Hatta Macar devlet adamlan, muhteGeceyansı, karyolamı birisi sarsıyor büyük toprak, büyük sermaye ve bunBen tekrar ettim: lif vesilelerle söyledikleri nutuklar ara du. Gözlerimi açtım. Başucumda Ethem ların müttefikleri olan Yahudilik son sında, Budapeşte'nin Almanyaya karşı ağabeyim: Büyük adam olacağım! mukavemet kuvvetlerini sarfetmekle meşaz sıcak duran eski vaziyetini haklı gös Aferin çocuğum... Çabuk Altan... guldürler. terecek tevillerle meşgul oldular. Ne var?.. Atatürk, o gece, hep benimle meşgul Fakat, çare yok, hükumet herşeye rağBu sözlerin arkasmdan, Macar Hari Seni Atatürke götüreceğim! oldu. men bu ıslahatı yapmağa karar vermiş ciye Nazırı, Macaristanın komünizm Rüya görüyorum sandım: Bilmem böyle nekadar yanında kaltir. Aksi takdirde onun yapmadığı ıslahareketine karşı Avrupada en evvel mü Atatürke mi?.. Ağabey beni alda mışım. Galiba, sabah oluyordu. Bir arahatı, arkasını, sapsaglara, Viyanaya dacadeleye girişmiş bir memleket olduğunu tıyorsun.. Atatürk gözle görülür mü hk: yamış olan Macar nazileri daha geniş hatırlatarak, eğer Mihver de^letleri arzu hiç?... Duı, dedi, sana bir hediye vereve daha derin yapacaktır. Bunun için, ederlerse Macaristanın da komintern ayim!.. Daha o zaman, altı yaşındayım. MekMacaristanın millî varlığını millî bir is leyhindeki pakta iştirake hazır bulundutebe bile gitmiyorum. Anneme, bazan soAnnemin: «Kimseden birşey alma!» tiklâl kadrosu içinde tutmak istiyen nas ğunu ilân etti. Bu mühim kararı ilân eden rardım: «Anne.. Atatürk Allah mı diye sıkı sıkıya ettiği tenbih aklıma gelyonalistler, nasyonal sosyalizm progra nutuktan bahsederken Macar matbuatı, dır?..» «Allah değildir.. oğlum..» di: mını biraz hafif bir şekilde bizzat tatbik ayni günde, Hariciye Nazırının Berline «Ya, nedir?..» «Büyük adamdır...» Teşekkür ederim... Ben birşey isetmek istiyorlar. Acaba bu kadan kâfı bir seyahat yapacağını haber verdiler ve «Büyük* adamlar, bizim gibi yer içerler temem, sonra annem darılır... dedim. gelecek mi? Yani İmredi hükumetinin bu habere hemen yeknasak bir şeküâe, mi? Bizim gibi konuşurlar mı?» Ben bunu söylerken, Atatürk de elini tatbik ettiği ölçü dahilinde yapılan ısla mealen şu sözleri ilâve ettiler: Ağabeyim, böyle geceyansı, «seni cebine sokmuştu. Oradan çıkardığı bir hat, Macar ve Alman nazilerini tatmin «Bu nutkun uyandırdığı sıcak dostluk Atatürke götüreceğim» deyince, anneme saati, kordonundan tutarak boynuma geedecek mi? havası içinde yapılacak bir ziyaret, Al ı sorduğum şeyler, birer birer aklıma gel çirdi: Bu mühim suale cevab vermek için manya ile Macarjstan arasındaki dostlu ; di de onun için inanmadım: İleride büyüdüğün zaman kulla Almanyaya bakmak icab ediyor. Eğer, ğu büsbütün kuvvetlendirecek ve iyi ne \ Hiç Atatürk gözle görülür mü? nır, beni hatırlarsın! dedi. kaynağı Almanyada olan hareket, bu ticeler verecektir.» Fakat ağabeyim: Ayrılırken, tekrar alnımdan öptü: kadarını kâfi görürse Macaristan bu ısBu satırlan yazdığım dakikada Hari Vallahi aldataıyorum, kalk! de Bugünden sonıa, sen benım çolahatla bir müddet gider; kâfi görmezse ciye nazırı Berlinde bulunuyor. cuğumsun, verdiğin sözü unutma: Çalıyince, fırladım: muvaffakiyet sahasını bu derece hazır Fakat, bu ziyaretten evvel ve bahset Şimdi Ata türkü görecek miyim? şıp çabalıyacak, büyük adam olacaksın ladıktan sonra İmredi hükumeti de yu tiğim nutuktan sonra bir hâdise daha ceha!.. Göreceksin! varlanır ve yerine arkasını tamamen nareyan etti. O da Macaristanın Mançuko Artık iyice inanmıştım. Çabucacık gizilere bağlamış olan bir hükumet gelir. devletini resmen tanıması keyfıyetıdır. yindim. Parkotele gittik. Gittik amma, Küçük Altan, Parkotelde geçen bir * * * Bu münasebetle Macaristanla Japonya Atatürkü hemence göremedim. Birçok «Atatürk gecesi» nin bu paha biçilmez Dahilî siyaset sahasında bu hararetli ve Mançuko Başvekilleri ve Hariciye adamlar etrafmı sarmışlardı. Annem, be yadigârını, ballandıra ballandıra anlalıve heyecanlı hareket böylece devam edip Nazırları arasmda teati edilen telgraflar ni kucağına alarak, kalabalık arasında, yordu: Kalın, beyaz bir kordonu var gider ve Macar matbuatı baştanbaşa de çok dikkate lâyıktır. Fevkalâde dostane Onu bana göstermeğe çlışıyordu. mış. Kordonun ucunda minimini bir kağişirken haricî siyaset bakımından da bir dille yazılan bu telgraflar arasında, En nihayet, iki kişinin omuzları ara lem sarkıyormuş. Onu, büyüdüğü za Macaristanda son kararlar verilmiş ve bu hâdisenin «Macaristanla Japonya ve smdan başımı uzatarak baktım. Bakar man, annesinden ahp kullanacakmış! herşey kat'î surette yeni bir kalıba dö Mançuko arasındaki müstakbel münase bakmaz da: Sordum: batm inkişafı bakımından hayırlı bir başkülmüştür. A... Anne, işte Atatürk! diye ba Atatürke verdiğin sözü unutmu Son kararlar, İtalya Hariciye Nazırı langıç» olarak zikredildıği görülüyor. Bu ğırdım. yorsun değil mi?.. Kont Cıano'nun buraya yaptığı son zi hâdise bir başlangıc olduğu takdirde buDerken, Atatürk, elile bir işaret yap Unutmuyorum. Mutlaka büyük ayaretten sonra verildi. O tarihe kadar nun alttarafı da var demektir. Küçük tı. Bu işareti yaparken, anneme doğru dam olaca&ım. Karnemde, hiç kırık nuMacaristan, Almanya ile sıkı bir dost Macaristanla uzak Japonya ve Mançu bakıyordu. Fakat annem, dalmıştı. Far maram yok! luk münasebatı tesis etmek veya etmeğe ko aralarında ne tarzda münasebetler o kında olmadı. Atatürk, bir daha, bir daHem saati ziyaret etmek, hem de taraftar olduğunu söylemekle beraber, labilir ki bu suretle kaydedilecek bir ha işaret etti. Annem, bu işaretleri de mümkünse fotoarafmı gazeteye yetiştirdaha ziyade arkasını İtalyaya dayayıp ehemmiyeti haiz bulunsun? Bu sual, bu görmeyince yüksek sesle; yaverlerine mek için; küçük «Altan» ın Taksimde, Alman siyasetinin nüfuz dairesine girme rada bütün diplomasi mehafilinin zihni emir verdi: Kanarya apartımanınm 9 numaralı dameğe çalısıyordu. Bu siyaset, ona, Çeko ni tırmahyan bir hâdisedir ve bundan do Hanıma söyleyin... Lutfen yanın iresinde oturan annesi Bayan Bidarla goSlovakya hududlarınm değiştirilmesi es layı Budapeşte, haricî siyaset bakımm daki çocuğu, buraya göndersin! rüşmem lâzımdı. nasmda Macaristana düşen hissenin az dan türlü türlü dedikodularla dolup taşGenc kadın, beni çok nazik karşıladı. A... Gösterdiği çocuk bendim. Atave Macarlık bakımından natamam kal mış bir halde bulunuyor. Parkotel gecesini bir de onun ağzmdan türk, beni çağırıyordu... Annem, ne ya*** masına mal oldu. O esnada Macarlar pacağını şaşırmıştı. Her tarafı, titriyor dinledim. Bayan Bidar diyor ki: Atatürkün hediyesini, o gecedenberi, canımız gibi saklıyoruz. İlk zamanlar, maddî kıymeti hakkında bir fikrımiz yoktu. Sonra, onu bir kuyumcuya gösterdik: On beş bin lira paha biçti. Saat burada mı?... Hayır! Ziraat Bankası kasasındadır. Akşama doğru onu size gösterebi lirim! Geç vakit Bayan Bidarın, apartımanına bir daha uğradım. Saat, masamn üzerinde duruyordu. İki buçuk milimetre kahnlığında, som plâtın bir saatti bu... Gene plâtinden yapılmış kordona takıh iki ucu mor yakutla kaplanmış plâtin bir kalemi de vardı. Saatin üzerinde gayet ince bir yazı ile şu ibare okunuyordu: «Turhal şeker fabrikası». Arkasında da (Gazi Mustafa Kemal) in ilk harfleri: G. M. K. Saatin markası: Audemars Piguet ve Atatürke hediye edildiği tarih: 19/10/ 934. Bayan Bidar izahat verdi: Fabrikası, bu saatin bir eşini daha vücude getinnemeği kabul ederek, yapmıştır. Makine aksamma yerleştirilmiş olan 19 pırlanta, saatin hassasiyetini ga ranti ediyormuş. Fakat, bizce onun en Antalya (Hususî) Bu yıl Antalya büyük kıymeti, Atatürkün yadigârı oluşudur. «Altan» m üstüne nasıl titrediğini ve köylerindeki pirinç mahsulü çiftçi nin yüzünü güldürecek derecede iyidir. bir görseniz.. Geçenlerde bir gece için, Mmtakamızda ancak 5 sene evvel başsaati evde alıkoymuştuk. lamış olan çeltik ziraati, pirinç ekmeye Çocuğumun adeta uykusu kaçtı. Ya, müsaid arazisi olan köylüyü alâkadar bjrisi gelirse, ya saati çalarsa... diye, etmektedir. sabahlara kadar, yatağında sıçradı, durBilhassa Antalyanın sahil ovalarında su gören tarlalar prinç ziraatine tahsis du. edilmeğe başlanmıştır. Şimdiki halde Bazan onunla şakalaşırım: Manavgad, Çalcş, Aksu. Dumanlar ve Altan, senin tahsil masrafm pek Onbalıda ziraat makinelerile modern ağırlaştı... Şu saati satalım bari... de surette yapılan çeltik ziraati Antalva rim. ve havaîisinin en beklenilen kalitede Hemen ağlajnağa başlar: mahsul veren yerleridir. Ziraat kongre Ben ölürüm de, Atatürkün saatini sinin her ziraî mmtakava bahşettiği satmam! büyük imkânlardan Antalya celtikçileri Apartımandan ayrıhrken; «Altan» m de istifade edecektir. Bu cümleden ol annesi, on beş bin lirahk tarihî saate göz mak üzere mıntakamız için bir kalkmma ve yardım programı hazırlanmaktaucile baktı: dır. Haber aldığıma göre mmtakamn Aman, dedi, vakit geçiyor.. Ben ihtiyacını karşılıyacak şekilde bir çelde bir otomobile atlayıp bankaya kadar tik fabrikası inşa edilecektir. Şehirde gideyim!.. Neredeyse kasa dairesi kapa mevcud çeltik fabrikası ihtiyacı tama Belgrad 20 (Hususî) Belgrad radyosunun dün akşamki neşriyatı arasında. şubat ayı içinde Bükreşte toplanacak Balkan Antantı konsey içtimaında Bulgaristanm Balkan Antantma gir mesi keyfiyetinin kat'î olarak halledileceği ve Bulgaristanm Balkan Paktı devletleri arasmda lâyık olduğu mevkii ışgal edeceğini bildirmiştir. 19 tarihli Vreme gazetesi Bükreş hususî muhabirinden aldığı bir telefon haberini neşrederek. Bulgaristanm Bal kan Paktına girmek üzere olduğunu yazmaktadır. Vremeye göre: Şubat ortalannda Bükreşte içtima edecek olan Balkan Antantı devletleri nin dört Hariciye Nazın Avrupada vuku bulan büyük değişiklikleri ve beynelmilel mühim hâdıseleri gozden ge çirecekve Selânik anlaşmasile komşularma çok yakınlaşan Bulgaristanm Balkan Paktına girmesi keyfiyetini müzakere edeceklerdir. Bu arada, Bulga ristanın Romanya ile olan münazaalı işleri görüşülerek dostça bir hal şekli bulunmasına çalışılacaktır. Diğer taraftan öğrenildiğine göre, Bulgar Başvekili Köse İvanof, Ankaraya yapacağı ziyareti Bükreş konferansından sonrava tehir etmistir. Antalyada çeltik ziraati mr! SALÂHADDİN GÜNGÖR men karşılıvamamaktadır. BUGUN ÇIKTI Ebedî Şefimizin en yakın dostlarının ve mücadele yıllarında kendisile beraber bulunan zevatın koleksiyonlarından istifade edilerek, senelerdenberi hâdisatı adım adım takib eden 5 gazete f otoğraf çısı taraf ından vücude getirilen ve Tabı müesseselerinde titiz bir itina ile basılan büyük tarihî albüm. CUMHURİYET Bugün heryerde arayınız