CUMHURÎYET 17 îkîncikâmm 1939 TARİHDE Bliytik DENİZ Tefrika No. 67 MUHAREBELERi! Nakleden: AB1D1N DAV£R ( Şehir ve Memleket Haberleri ) Ukraynahjar ve Kazaklar ütün dünyayı ve bahusus Avrupayı en ziyade meşgul eden iki büyük meseleden biri, İtalyanın Akdenizdeki mevcud vaziyeti kendi lehine ve Fransanın zararına değiştırmeği son Roma mülâkatile de teeyyüd ettiği üzere, tasmim etmiş olmasıdır, diğeri de Almanyanın büyük Ukraynanın yaratılmasını şark politikasına esas tutmuş bulunmasıdır. Ukrayna meselesinin, Okyanusların ötesindeki memleketleri bile nekadar düşündürdüğüne misal, Amerikanm fevkalâde silâhlanmak için ileri sürdüğü esbabı mucibenin başında Ukrayna meselesinin doğuracağı tehlikelerin gösterilmesidir. Büyük Ukrayna için bir üssülhareke olarak Almanyanın teşvikile Karpat Uk raynası namı altında dahilî idaresinde müstakil bir hükumetin meydana getiril mış olması, Almanya ile Lehistanın ara sını soğutmuş ve Lehistanı Sovyetler Birliğile anlaşmak teşebbüsünde bulunmağa sevketmişti. Ancak Hitlerl'e Lehistan Hariciye Nazırı arasında yapılan mülâkat tekrar iki devletin arasını düzeltmiş tir. Lehistan Sovyet Birliğile yakınlaşmak ve Litvinof'u Varşovada müzakerede bulunmağa davet etmek tasavvurundan vazgeçmiş ve Almanya dahi Lehistanda yedi milyon Ukraynalınm yaşadığı şarkî Galiçyaya dokunulmıyacağını temin et miştir. Almanya Hariciye Nazırı ve ar kasından Mareşal Göring Lehistana gideceklerdir. Bu suretle Almanyanın, Sovyetlere karşı, Lehistan arazisi üzerinden bir harekette bulunmasma imkân kalmamıştır. Almanya için ya Litvanya ve Letonya üzerinden yahud Karpat Ukraynası ve Romanya Ukraynası üzerinden ve ayni zamanda denizden ve Finlandiye üzerinden harekette bulunmaktan başka bir çare yoktur. Şimalden yapacağı harekette köprübaşı vazifesini görecek Niemen nehrinin öte tarafmdaki Memel mmtakası şimdi tamamile rejim ve idare tarzı itibarile Almanyaya bağlanmış ve yalnız hukukî noktadan iltihakının ilânı kalmıştır. Zâhirde bu mıntaka üzerinde hükümranhk hakkını haiz olan Litvanyanın kendisi de t^marnile Almanyanın nüfuzu altına girmiştir. Bunun a'rkasmda halkı Litvanyalılarla kardeş olan Letonyada dahi Almanyanın siyasî ve iktısadî nüfuzu artmıştır. Fakat AJmanyanın bugün bariz hedefi büyük Ukraynayı yaratmak ve Sovyet Ukraynasına sarkmak olduğuna göre Romonyanın mevkii daha mühim ve naziktir. Romanya Ukraynasından geçilmesine teşebbüs edilmesi ihtimali daha kuvvetlidir. Bu halin bir neticesi olarak Yugoslavyanın Kral Naibi Prens Pol ile Romanya Kralı îkinci Karol arasında uzun görüşmeler yapılmıştır. Macaristanın Almanya ve îtalya ittifakına dahil olması ve Macarların henüz tahakkuk etmiyen millî emellerinin Transilvanyaya aid ol ması, Romanyanın Avrupa polirikasındaki mevkiinin nezaket ve ehemmiyetini bir kat daha artırmıştır. Şarkta Avrupayı derin endişeye düşüren mesele büyük Ukraynadan ibaret kalmıyacaktır. Bunun arkasından bir de kazak devleti kurmak tasavvurlan şimdiden belirmektedir. Artık tamamile Almanyanın nüfuzu altına giren Pragda bir :azak konferansı kurulacaktır. Bu konfeansta on beş milyon tutan kazak milletinin mümessilliğini iddia eden murah hasların toplanacaklan telgraflarda bildirilmiştir. Malumdur ki kazaklar Sovyet Ukraynasının şark hududile Hazer denizi ara smda ve Kafkasyanm şimalinde yaşarlar. En kalabalık bulundukları yerler Azak denizine dökülen Don nehri havzasındadır. Bu kazalkar evvelce Ukraynada yaşamakta olup Zaporj kazaklan namile mücadelede bulunmuşlardı. Osmanlı ve Kırım ordusile uzun müddet Bu kazak hareketile îngiliz mehafili ve matbuatı da son derecede alâkadaT olmaktadır. Konferansı toplıyan adam Amerikadaki kazaklar namma gelen Popof'muş. Rusyanın parçalanmasına Sov etlerle beraber olmağı tercih eden Geneal Denikin'in taraftan kazaklar bu koneransa muhalif bulunmakta imişler. Ekmek imaliye ücretinin Sehzade Süleyman, Geliboluya geçti, sahil boyunca indirilebilmesi kabil ilerliyerek Bizans Imparatorunun mıntakasına geldi Ekonomik istişare heyeti, IstanbullulaOsmanlı saltamatı fitret devrini geçi rirken Timur, 1403 te İzmiri muhasara etti. Buradaki hıristiyan idaresini kaldırmak istiyordu. On binlerce kişi kullanarak limanm ağzın: toprak ve taşla doldurttu. Sonra hüoumla kaleyi aldı. Timur, eski Anadolu Beyliklerini ihya ederek Türkiye haritasını karmakanşık efctikten sonra, dağılmış olan muaz zam ordusunu toplayıp çekildi gitti. Yıldmmın şehzadeleri herbiri bir ta rafta hükiLnet sürer ve birbirlerile mu harebe ederken Osmanlı donanması, başında Sanca Bey olduğu halde Rumeli tarafına geçmiş olan Şehzade Süleymanın emrinde idi. Nihayet, Şehzade Çelebi Mehmed ile Şehzade Süleyman karşıkarşıya kaldılar. Birincisi Anadolunun, ikincisi Rumelinin hükümdan idi. Çelebi Mehmedin donanması olmadığı için, Rumeliye taarruz edemezdi; Süleyman, bütün Rumeli ordusunu donanmaya yükliyerek Gelibolu kalesindeni Karasiye geçti. Bursaya, tzmire ve Selçuğa gitti, oradan gene Bursaya geldi. Şehzade Süleyman, zevkine düşkün bir adamdı. Onun hesabına veziri Ali Paşa uğraşıyordu. Bu sırada Şehzade Musa Eflâk v«* Sırp hükumetlerile ittifak etmiş ve Isfendiyar Beyin gemilerine binerek Sinobdan Romanyaya geçmi$ti, oradan ilerliverek Edirneyi almıştı. Bunun üzerine Şehzade Süleyman, Geliboluya geçti. Sahil boyunca ilerliyerek Bizans Imparatorunun. mıntakasına geldi. İki Osmanlı şehzadesi birbirlerile muharebe ederken biri Bizans Rumla rından, öteki Eflâk ve Sırp ordulanndan yardım görmüşlerdi. Muharebeyi Şehzade Süleyman kazandı. 1409 da veziri Ali Paşa, tekrar Edirneye kadaT sokulan Şehzade Musanın tarafına geçerek, zevk ve sefahat düşkünü Şehzade Sü leymanı b'raktı. 1410 da Süleyman tstanbula kaçarken Doğancı köyünde. Türkler tarafından öldürüldü ve Musa, •Edirnede hükümdar öldu. Donanma dâ onun emrine girmişti; fakat çok sert ve ral'm olduğu için gittikçe herkesAffldisinden soğuyordu. tstanbulu almak için veziri îbrahim Paşayı Bizansa gönderdi. Fakat, îbrahim Paşa, Bursaya giderek Mehmed Celefciye iltihak etti. Şehzade musa, 1411 de karadan ve denizden Istanbul üzerine yürüdü. Silivri önünde donanması Bizans donanmasüe karşılaştı, fakat muharebeyi kazanamıyarak Palati'ye yani Yassıadaya, oradan da mağluben Geliboluya çekildi. Musarnn or dusu, Istanbul surlanna yaklaşrise de kaleyi esaslı surerte muhasara edemedi. milerindeki hrristiyanları müslümanîara hizmet ettikleri için gemilerinin direklerine astılar. Sonra gemilerini tamir ettirip temmuzda tekrar geldi. Donanma kumandanı Lorando Gelibolu önüne demirleyip muharebenin bir yanlışhk neticesi, olduğunu, tazminat vereceğini söyledi. Hazırlanan muahede 1419 da Venedikte tasdik edilip Edirneye geldi. O vakte kadar denizde vaziyet öylece kaldı. Bu hâdisede Türk donanmasına indirilen darbenin tesiri, devletin birliğini yeniden tesise çalışan Çelebi Mehmedin deniz kuvvetini ikinci derecede telâkki etmesi yüzünden, epey devam etti. Çelebi Mehmed Samsumı zaptederek Karadenizde bir limana sahib olduğu gfbi 1419 da izmiri de almıştı. 1425 te İkinci Muradın zama nında Amtalya deniz üssü de tekrar Osmanlı devletinin eline geçti. ra ucuz ekmek yedirmek için mühim bir nokta üzerinde meşguldür. Belediye, ekmek narkmı tesbit ederken bir çuval için imaliye ücreti olarak 190 kuruş kabul etmiştir. Bu imaliye ücreti adeta kökleşmiştir. Ekonomik istişare heyeti bu miktan çok görmektedir ve fiatı 190 kuruştan 125 kuruşa indirmek için teşebbüslerde bulunmaktadır. Fırıncılar cemiyetile belediye arasında bu mesele üzerinde temaslar yapılıyor. Fınncılar cemiyeti imaliye ücretlerinden bu şekilde bir tenzilât yapılmasma razı değildir. Halbuki bir çuval unun imaliyesinin 190 kuruştan çok aşağı ol duğu ve 125 kuruştan fazla olamıyacağı hakkındaki kanaat umumî ve kat'idir. Fırmlarda çalışan işçilerin ücretleri de azdır. Fırmcılarla yapılan temaslar henüz neticelenmemiştir. Fırıncılar bu imaliye fiatile işe devam imkânını görmediklerini bildirmişlerdir. Fakat, belediye fınncıları haksız bulmuştur. İmaliye ücretleri, çuval başma 65 kuruş inerse bir ekmeğin fiahnda 30 paralık tenzilât yapılması imkânı bulunacaktır. Bu suretle ekmek bir kuruş ucuzlamış olacaktır ki birinci nevi ekmek 8 kuruş 30 para, ikinci nevi ekmek de sekiz kuruş 10 paraya inecektir. ikinci nevi ekmek fiatı da, fazla gö rülmüştür. îkinci nevi ekmeğin birinciden hiç değilse bir kuruş farklı olması üze rinde etüdler yapılmaktadır. Denizde Osmanlı Türkleri Fırıncıların razı Mersin limanından Ortaya bir çuval yapılan ihracat meselesi çıkıyor olmadığı tenzilât 93S senesi ihracatı bir rökor oldu Mersin (Hususî) Limanımızın 1938 yılına aid ithalât ve ihracatı, Ticaret ve Sanayi odamızca tespit edılmistir. Buna nazaran, 1938 yılı ihracatı, rekor teşkil eden 1930 yılmdan kıymet itibarile daha yüksektir. 1938 yılmda limanımızdan yapılan ithaîât ve ihracat mikdar ve kıymeti, 1937 ve 1936 yıllarile mukayeseli olarak şudur: İthalât Yıl Ton T.L. 1936 32.349 5 421.771 1937 57.579 5.561352 1938 82.173 10.180.053 Ihracat 1936 65.465 10 003.440 1937 156 298 9.757.021 1938 215.475 16.946,693 1938 yılı ihracatımızı teşkil eden başlıca maddelerin mikdar ve kıymetleri de söyledir: Maddenin adı Ton T.L. Pamuk 15.071 5.243.227 Krom 70.593 1.828.754 Hububat 84.025 4.217.114 Kuru meyva 7.991 1.404.442 Kunı sebze 9.542 702.010 Küsbe 12.279 384.383 Kereste 2.203 30.620 Geniş hinterlandı olan Mersinin, son yıllarda genişleyen bu faaliyeti, umumî haricî ticaret bilânçomuza müessir olabilecek bir seyir takib ettiği için bundan sadece memnun oluruz. Her değirmende yeni çuvallar kullanılacak İttıhaz edilen yeni bir karar son gün lerde değirmencileri müşkül bir vaziyet düsürmüştür. Maliye Vekâleti, un dol duktan sonra ağızları buğday koruma vergisinin alındığına dair olmak üzere kurşun mühürle mühürlenen çuvallarm fırınlarda unlann çuvalın altı açılarak bo şaltılması ve değirmende tekrar dolduru larak kapatılmak suretile bir vergi kaçak çılığı yapılması tehlikesine karşı değir • menlerin kullanılmış un çuvalı içine un koymalarını menetmiştir. Her değirmen, yeni çuval kullanmağa başlamıştır. Fakat çuval haricden geldiğ için daima yeni çuval tedariki müşkül olduğu gibi bu yüzden arada bir fiat fark da hası! olmaktadır. 5imdilik bir çuva buhranı olmasa bile ileride bir buhran baş göstermesi ihtimal dahilindedir. Bizans lmparatorile Çelebi Mehmed ittifak ettiler. Anadolu ordusu Üsküdara geldi. Bizans donanması Anadolu ordusunu Rumeliye geçirdi. Istanbul surlan önünde, iki Türk ordusu çarpıçblar. Biranslılarla beraber hareket eden Çelebi Mehmedin ordusu, muvaffak olduysa da kat'î bir muharebe kazanamadı. Çelefci Mehmed, Izmir ve Atfkara taraf lanndaki ayaklanmalar üzerine Anadohıya döndü; 1413 yaztnda tekrar geldi. Bizans filosu 15,000 kiştlik Türk ordusunu Beykozdan Rumeliye geçirdi. Mehmed Çelebi bu defa, artık Musa Çelebiyi mağlub etti ve vaziyete hâkim olarak Edirnede tahta çıktı. ti ( 1 ) . *** Çelebi Mehmed Padişah olduktan Bundan sonraki mezheb mücadeleleri sonra, iki yıl içinde deniz kuvvetini, on ve isyan hareketleri esnasında Osmanlı üçü kadırga olmak üzere 112 gemiye çıkardı; fakat Ege kıyılarında'ki beylikler, donanması, deniz üssü Gelibolunun RuAnkara muharebesinden sonra tekrar meli tarafında olması yüzünden, hep maydana çıktıklarından, Osmanlı salta Rumelive hâkim olan tarafa hizmet etnatmın artık Ege ile alâkası kesilmişti. mi«tir. Meselâ, düzme Şehzade MustaÇelebi Mehmed, dağılan birliği yeniden fa Çelebinin bütün Rumeliye hâkim olduğu zaman Gelibolu ve donanma onun tesise başladı. 1415 sonbahannda Çalı Bey kuman emrine gecmisti. İkinci Murad da Türk dasında 42 gemiden mürekkeb bir Türk gemilerile Anadoluya geçen Mustafa Çelebiyi mağlub ettikten sonra, onu taki filosu Eçe denizine çıktı. Nakşe DukalıSen Ceneviz fiîosile Rumeliye çıkmıştı. ğına tâbi bazı adalan tahrib etti. 1416 Padişah galib gelince, Gelibolu kalesi mayısında Amiral Lorando kumandamuhafızlarile donanma mürettebatım kısmda, kü^ük toolarla mücehhez 15 gelıcdan geçirdi. Bu yüzden gemice zayıf nilik bir Venedik filosu Gelibolu önüne olan Tü'k filosu mürettebat bakımından demirledi. Önce müzakere olurken sonda fena bir vaziyete diistü. Osmanlı devra mu'harebe oldu. Bizim gemilerde o leti senelerce Ceneviz gemilerine muhtac zaman henüz top yoktu. Türk amrialı Çalı Bey şehid düstü. Venedik amirali 1422 hazrranmda îkinci Murad îs yaralandı. Her iki filo da mühİTn zayiat tanbulun muhasarasına başladıysa da doverdi. Türk gemicileri arasında Rumlar, îtalvan'ar, Ispanyollar ve Fransızlar nanmasız, yalnız kara ordusile îstanbulu vardı. Bu, bir zaaftı, bunlarm ihanetleri almanm imkânı yoktu. Orduda ikinci yüzünden 13 çektiriden 6 sı harab bir Kosova muharpbeîinde ilk defa kulla nılmış ve o vakrrtenberi epeyce ıslah ehalde düşmanın eline geçti; birkaçı batdilmis olan toocu kuvvet' de vardı amma tı. Düşman, diğer hafif gemilerden 21 henüz bu silâhm tesiri îstanbulun kalm tanesini zaptetti; fakat Venedik filosu da surlarım yıkacak dereceye gelmemişti. Gelibolu önünde duracak bir halde de(Arkasi var) pldj; 519 kısi zayiat vermişti. O gece (1) Akdeniz Hakimlyetl ve Türkler: DeBozcaadaya ric'at etti. Orada Türk ge niz albay ErtuğruL Biraz da bu tarihlerde Akdenizin öteki Türk ve islâm devletlerinin denizciliklerine bakalım: Kıbrıstakı hıristiyan donanması bütün Suriye ve Mısır sahillerini taciz ve yağma etu'ğinden Mısır Kölemenleri bİT donanma tertib ettiler. 1423 te bu donanma bilmukabele taarruza geçerek Magosa'yı yağma ve KJbns ordusunu da mağlub etti. Mısırhlar, Kıbns donanmasınm bir kısmuıı yakarak Mısrra döndüler. 1425 te Mısır donanması tekrar faaliyete geçti. 40 gemi Magosayı aldı Diğer mevzalar ve 10 gemiden mürekkeb bir Kıbrıs fiîstişare heyeti, ekmek meselesinin hallosunu inhizama uğrattı. MısırlılaT, Kıblinden sonra sırasile yağ ve süt işlerini ele rıs ordusunu da mağlub ettikten sonra, alacaktır. Yağ meselesinin halline esas bircok esir ve ganaim alarak Mısrra dönolmak üzere şimdiden bazı tetkikler yadüler. pılmaktadır. îlk iş olarak mağşuş yağ ti1426 da Emir Inal ve Kara Murad caretinin önlenmesi mukarrerdir. kumandasında Mısırdan Kıbrısa hareket eden donanma Reşid sulannda bir Frenk ŞEHİR İŞLERÎ donanmasını iki günlük muharebeden Valinin takdire değer bir sonra kaçırdı. Mısırhlar, Limasol Iimakararı nile Krbrısın payitahtı Lefkoşayı zapt ve Sular îdaresi Meclisi Idare Riyaseti Mı«*r Kralile maivetinr esir ettiler. Karaman oğlu Ali Beyin Kıbrıs Kralına Vali ve Belediye Reisi tarafından ifa eyard*ma gelmif olan kuvvetini imha et dilmekte ve bundan dolayı da kendisiT tiler. O sırada taarruza geçen 14 Frenk ne ikî yüz lira hakkı huzur verilmektedir. Yeni Vali ve Belediye Reisimiz gemisini de Perişan ederek Kıbnsı haraLutfi Kırdar bu vazifeden dolayı kenca bağladılar. disine verilmesi lâzım gelen iki yüz liOsmanlılann bir sene evvel aldıklan ra hakkı huzuru Sular îdaresine terketArttalya Iimanı 1426 da Karaman oğlu miştir. Meclisi îdare Riyasetini fahriyen Mehmed Beyin taarruzuna uğradıysa da yapacak ve hakkı huzur namı altında Hamza Beyin şiddetli müdafaası ve ayrılan para başka ihtiyaca sarfedileMehmed Beyin bir top güllesile şehid cektir. Kırık sokak levhaları düşmesi üzerine Karamanlılar çekilmeğe Yapılan kontroller sırasında cadde ve mecbur oldular. 1432 de Kıbns Kralı Jan Mısır tabiiye sokak levhalarından bir kısmının kırık tini kabul ederek vergisini verdi ve Kıb olduğu ve bazı yerlerde de hiç levha bulunmadığı görülmüştür. Eskilerin değişrısa Mısır Valisi tayin edildi. tirilmesi ve hiç olmıyan yerlere de yeni1427 de TüTkler, Maltayı yağma e den levha konması suretile bu noksanm derek birçok esir almışlardı. Bunun üze sür'atle ikmali hususunda alâkadarlara rine Maltalılar 1432 de Cerbe'ye hü emir verilmiştir. cum ettilerse de munhezimen çekilmeğe Belediye Teftis Heyeti Reis mecbur oldular. Türk korsanlığı AkdeVekilligi nizde gene inkişafa başlamıştı. 1400 seUzun müddettenberi rahatsız bulunan nesindenberi Trablus, Cerbe, Tunus, BeBelediye Teftiş Heyeti Reisi Tevfiğin caye, Tetvan islâm korsanlannm yatağı yerine Belediye Mektubcusu Necati veolmuşlardı. Hatta Ispanyollar bu esna kâlet etmekte idi. Belediye Riyasetinden da Tetvanı tahrib etmişlerdi. 1444 te verilen emir üzerine bundan sonra TefAlâiye Emiri Lâtif Bey, Kıbns ile mu tiş Heyeti Reis Vekâletini Memurin Müharebe etmek için bir filo hazırlamıştı; dürü Samih yapacaktır. fakat Mrenhların Rados önünde mağlu Muhasebe memurlarî saat on biyeti üzerine taarruzdan vaz geçmiş MÜTEFERRÎK Atatürkün hayatını kurtaran saati arıyorlar Merkezi îsviçrede bulunan bir saat fabrikası Izmirdeki acentesine gönderdiği bir mektubda, Çanakkalede Atatürkün hayatını kurtaran saati bulana 250 bin frank vereceğini vadetmiştir. Kumpanya, ayrıca bu saatin kimde olduğunu bildirene 1000 frank verecektir. Yüksek iktısad ve ticaret mektebi 56 yaşında Yüksek İktısad ve Ticaret mektebinin kuruluşunun 56 ncı senesi mezunlar tarafından diin merasimle kutlulanmıştır. 56 senelik bir maziye malik olan bu müessese eskilikte üçüncü olarak gelmektedir. Müessese, bu müddet zarfında bir çok nezaret ve vekâletlere bağlı kalmış, nihayet Maarif Vekâletinin idaresine geçmiştir. Mekteb hakikî inkişafa Cumhuriyet devrinde kavuşmuştur. Bilhassa son senelefdte !kfısadî riatrflefere uyatak; 'Üzım gelen elemanı yetıştırmek üzere mekteb fccfcs.fcihetindeırmükienHBek bic İ¥il*ger tirilmiştir. Üç senelik tahsil devresinde nazariyatla beraber partiğe de ehemmi yet verilmiştir. İki sene evvel maliye ve muhasebe şubelerine ilâveten konsolosluk kısmı açımıştır. Bu suretle mezun olanlar maliyede, hariciyede, ofiste ve banka teşkilâtlarile her türlü iktısadî ve ticarî müesseselerde kolayca iş bulabileceklerdir. Talebe mevcudü günden güne art maktadır. Bugün birinci sınıfta 541, ikinci smıfta 268, üçüncü sınıfta 144 talebe mevcuddur. Bu 144 talebenin 34 ü muhasebe, 37 si konsolosluk, 73 ü maliye şubelerindedir. Mekteb, 934 te 30, 936 da 60, 937 de 77, 938 de 94 mezun vermiştir. Yumurta fiatları yüksek Yumurta fiatlan son günlerde gene yükselmiştir. Bu yükselişe sebeb müvaredatın ancak dahilî ihtiyaca yetecek kadar oluşudur. Fiatlar 31 32 lira arasındadır. Bakırköy ve Eregli fabrikalarının takviyesi Sümer Bank fabrikalannda fazla istihsal tedbirleri alındığını, bu cümleden olarak Bakırköy ve Ereğli bez fabrikalarmda iğ adedlerinin arttırılacağını yazmıştık. Haber aldığımıza göre her iki fabrikada iğ adedleri yazdığımızdan daha fazla arttırıîacaktır. Bakırköy fabrikasının 9.496 olan mevcud iğ adedi 18 bine çıkarılacaktır. Ereğli fabrikasının iğ mevcudu ise 15.200 den 7000 ig ilâvesile 22,200 e iblâğ olunacaktır. Bu suretle Bakırköy fabrikası bir misîi, Ereçli fabrikası ise takriben yarım misli takviye edilmiş olacaktır. MALİYEDE Defterdar Ankaraya Defterdar Şevket dün Ankaraya gitmiştir. Orada Maliye Vekâletile temaslarda bulunacak, aynca, bayram tatili dolayısile tediyesi beş gün teahhür edecek olan şubat aylıklarınm evvelden verilmesi işile de mesgul olacaktır. KÜLTÜR İSLERİ Maarif Vekilinin bir tamimi Maarif Vekili Hasan Ali Yücel, alâkadarlara gönderdiği bir tamimde, bazı memurların yapılacak kanunî muamele GÜMRÜKLERDE ve mevzuatı bildikleri halde eshabı mesalihin işlerini talik ettiklerini, veya lüKaçakçılık tahkikatı zumsuz yere başka dairelere havale eyGeçen hafta, îstanbul gümrüklerü^ ediklerini. binaenalevh bu halin kanunî gelen Hatay menşeli mallann menşein takibatı mucib Aİacağmı bildirmiştir. den şüphe edilmiş. tahkikata başlanmışTebligat dergisi çıkıyor tı. İşe büyük bir ehemmiyet verümekteMaarif Vekâletinin neşrine karar verdir. Bu vaziyetin dahilde olduğu gibi, haricde de.tahkiki münasib görülmüş ve diği tebligat dergisi intişara başlamıştır. tahkikat bu yoldandaderinleştirilmiştir. Dergi. her pazartesi günü çıkarılacaktır. Mekteblere de gönderilecek olan dergi, 1 numarah Yahudi düşmanı muallimler tarafından okunacak, imzadokuzbuçuğa kadar çalısacak andıktan sonra muhafaza edilecektir. Yeni Belediye Muhasebecisi Muhtar, mahkum oldu muhasebe işlerinin salim bir şekle girİzmir, (Hususî) Kasab Hüseyin naEski ıstılablar da mesini temin maksadile çalısmaktadır. mında bir gene, bundan birkaç ay evkullanılabilecek Bu netice elde edilinceye kadar gerek vel, iplik taciri Gobaya (1 numarah merkez ve gerek şubelerdeki muhasebe Yahudi düşmanı) imzasmı taşıyan bir Lise bitirme imtihanlanna haricden teskilâtma mensub memurların akşam tehdid mektubu gönderip para istemiş, firenler, imtihan suallerine eski ıstılahları saat 19.30 a kadar mesaiye devam fakat yakalanmıştı. arla da cevab verebileceklerdir. İmtietmelerine lüzum görülmüş ve bu huHenüz yirmi, yirmi iki yaşlarmda o hanlara girenlerin bu hususta serbest susta alâkadarlara tp^'^at vaDilmı^tır lan bu kahraman, bir sene, sekiz ay olduklarını bildiren emir, bütün liselere ebliğ edilmiştir. VtLÂYETTE hapse mahkum olmuştur. Komisyonculuğun ilgası hakkında kararname Başvekâlet. dairelere gönderdiği bir tamimde, komisyonculuğun ilgası hakkındaki kararname esaslarma derhal uyulması için tedbir almmasım istemış, Maliye Vekâletinin aynca bir kanun projesi hazırlamakta olduğunu bildirmistir. pek iyi derecede mezun olanlara çay) Nusret hakkındaki evrak tetkik ediliyor Vilâyet idare heyeti işten elçektirilmiş olan Belediye makine şubesi müdürü Nusret hakkındaki tahkikat evrakını tetkike başlamıştır. Bir sabıkalı Bu ayın dördünde Hüseyin isminde birisinin bilet almak bahanesile 5 lirasını, Gülhane hastahanesinde yatan Ziyanın da gene 5 lirasını dolandıran sabıkahlardan [Mehmed Çavu§ yakalanmıştır. Sovyetlerin Prag sefiri, kazak serkerdelerinin hareketi Sovyet Birliğinin mülkî tamamiyeti aleyhinde bir entrika olduğunu ve böyle faaliyetlere meydan verilmesi iki devlet arasındaki dostluk muahedesine münafi bulunduğunu Çekoslovaka hükumetine bildirmiş ve malumat istemiştir. Popof, Çekoslovakyadan sonra Yugoslavyaya gideceğini de İngiliz ga Üniversite Rektörü Cemil Bilsel, saat 19 da, bu sene liselerden eteleri ilâve ediyorlar. Ukraynanın ar pek iyi derecede mezun olarak Üniversite ailesine katdan talebele casmdan bir de kazak davası çıkarmak isre de çay ziyafeti vermiştir. Yukarıdaki resim, bu çay ziyafetinde iyorlar demektir. bulunanları göstermektedir. Muharrem Feyzi TOGAY,