CUMHLKİVET 24 Birincitesrin 1938 Sağır yolcu Tren, P... istasyonundan pek az yolcu aldı. Fakat bir arkadaşımla beraber, ekspresin son vagonlarını teşkıl eden ıkinci mevkide, işgal ettiğimiz kompartimana giren iki yeni yolcu, hem keyfımizı, hem de rahatımızı kaçırmıştı. Arkadasım, uzan dığı kanapeden homurdanarak doğru'du, benim yanıma geldi ve başıni avcunun içerısme yerleştırerek yarıda kalan uykusuna devam etmek üzere gb'zlerini kapaOn beş dakika sonra hududu geçip S... topraklarına girecektik. Yeni gelen iki yolcu konuşuyorîardı: Ronald, acaba yanımdaki sigaraları hududdan geçirebilir mıyim? Kendisine bu isimle hitab edilen zat, altmış yaşlarında, şişman, gozlüklü bir adamdı. Pek fazla tütün kullandıgı sararan bıyığmdan ve parmaklârından gözü küyordu. Cevab vermeden evvel cebin den bir kutu kibrit çıkardı vs sönen pipo6unu yakmağa uğraşırken dişlerinın araeından: Evet... dedi. Evet, yalnız sana yeth sekiz misli pahalıya mal olur. Bu gibi cşyadan S... hükumeti % 80 gümrük alır... Sözde himaye sistemi! Diye ilâve etti ve nihayet yakmagâ muvaffak olduğu piposunu dişlerinin arasmda sıkarak derin bir nefes çekti, sonra çantasından çıkardığl bir gazeteyi açârak: Sen o sıgara kutularını bana ver( dedi. Benim bir fikrim var Tren hududda pek az durdu. Gümrük memurları ekspre»in en baş vagonu»".dan son vagonuna kadar sıra ile hepsinı gez dıler. Bizimkine girdikleri zamau, trenin ilk hareket düdüğü işitildi. Muayeneyi yapan gayet iri, uzun boylu, kırm.zı yüzlü bir adamdı. İlk olarak, soğukkanlılıkla piposunu içen ve gazete okuyan Ronald'a hitab etti: Efendi, gümrüge beyan cdilecek bir eşyanız var mı? Ronald işitmedi, gazetesile pek meşgul görıinüyordu. Memur tekrar etti: Efendi, gümrüge beyan rdi'ecek Vedad C. Zehirli gaz maskesi ne işlere yarıyor? Maske sayesinde bir makînist çocüklarını yangmdan kurtardı Ingilterede, son RADYO Marlene Dietrich Pariste film çevirecek Sarışm Venüft, tekrar birinciteşrinin ve mayıs 29 unda iptidasında Amerikaya gidecek Fransaya dönecektir ak^amki program ) ANKARA: 24 birincıteşrin 1938 paîartesi programı: (Oğle neşrıj<atı tecrube mahıyetinde olarafc yeni studycxia olacaktır.) 12,30 alaturka plâk nesriyatı 13 haberler 13,15 karışık plftk neşnyatı 18,30 karışık plâk neşnyatı 19,15 Türk mujıkısi ve halk şarkılan (Mustafa Çağlar) 20 saat ayarı ve arabca neşriyat 20,10 haberler 2015 Turk miisıkLsi ve halk şarkılan (Muzeyyen Senar) 21 karışık plâk nesriyatı 2115 studyo salon orkestrası 22 haberler ve nava raporu 22,15 son. İ8TANBUL: 18,30 dans muaikiai 19 konferanfi; Prol. Salih Murad (Fen musahabelerı) 19,30 halk şarkılan: Nebıl oğlu Lsmail Hakkı 19 55 borsa haberleri 20 Hamıyet Yüceses ve arkadasları tarafından Turk musikLsı ve halk şarkıları 20,40 ajarıs haberleri 20,47 Omer Rıza Doğrul tarafından arabca soylev 21 saat ayarı, şan: Bedriye Tüzün, stüdyo orkestraaı refakatile 21,30 Darüttalımı musiki heyeü: Fahri Kopuz ve arkadaşlan tarafından 23.20 hava raporu 22 23 mandolm orkestrasi: Domarmi 1da* resinde 22,50 son haberler ve ertesi günün programı 23 saat ayarı, tstilüâl mar* şı, aon. I bir eşyanız var mı? Ronald gene istifini bozmadu Sabırsızlanmağa başlıyan gümrük memuru, Ronald'a yaklaşarak omzuna vurdu: Efendi, size söylüyorurtı. Gümrüge beyan edılecek bir eşyanız var m.? Ronald memurun yüzüne baktı. Sonra gazetesini dizlerinin üzsrıne Lrakarak aranmağa başladı. İki üç dakika süren bir faaliyetten sonra, nihayet ceblerinden birinden bıletini çıkardı ve memura uzattıktan sonra, tekrar gazetesini açatak okumağa devam etti. Gümrük memuru fena halde sızrrvştı. Boynundaki damarlar şişmiş, yü^ü kıpkırmızı olmuştu. Bağırmağa başlad;: Efendi, bana burada boş ycre vakit geçirtiyorsunuz. Size bir saattir gün rüğe beyan edilecek bir eşyanız var mı diye soruyorum Ronald, sanki onun kızmış oiduŞur.un hiç farkmda degildi. Memurütı ehndeki bileti göstererek: Evet, evet, dedi. S.... e gîdîyorum. P.... istasyonundan bindim. Orada çocuklarım beni bekliyor. Zaten... Kendisini zaptedemiyecek ha'e giren memur, bileti yere attı ve asabiyetle: Sağır mısın nesin sersetn bunak, sâna çocüklarını soran oldu rau? diye hay* kırdı. Hâlâ istifini bozmıyan Rohald, soğukkanlıhkla arkadaşına db'nerek sordt: Mb'syÖ, acaba biletçi bay niçin bu kadar asabiyet gösteriyor? Sonra başıni iki yâtıa sâlhyarak ilâve etti: Hasta galiba? Zavallı. Hiddetinden#mosmor olan gümrük m e> muru, daha fazla '^ammUİ edemedi. Bizim eşValara b\ tmadan, kapıyı vurarak çıktı, gitti. Tren hareket ettiği zaman, Ronald, bir taraftan sonen piposunu Vâkrnaga ugraşıyor, bir taraftan da gânn gümrüV. muayene odası ÖnÜnde, ellerile işaretlr ya* parak etrafındakilere bir şeyler anlâtan gümrük memuruna bâkarak gülü\ ordü. Pek yakında T A K S İ M sinemasmda SAHRA K1ZI LEYLÂ TÜRKÇE SÖ7LÜ B Ü Y Ü K Ş A R K ve ŞARKILI F İ L M t gerginlik ve harb tehlikesi müna«e betile halka zehirli gaz maskeleri tev^ ri edılnıışti. Harb Paristen yâzılıyor: rıkmadığından mas Marlene Dietrich, ebedî sanşın Ve keler kullanılma nüs, ellerini birleşen dizleri 'istünüe ke miştır. Fakat ev nedlemiş, gözleri yan kapalı sigarasım lerde bulunması içiyor.. Konuştuğu fransızca, hataüz olnın favdası çöfül duğu kadar çive itibarile de hiç ParMileemi^ de^'îdif. rinkinden ayrı değil., Müstakbel fılminde Londra civannda D. W. Tomas Stondon'da bir ffece. tavyareci rhâki bir Fransız kadınını pekâlâ temMİ edebilenistlerinden D. W. Tomas'ın evinde cek.. Zaten o da böyle bir »ahMyeti yayangln çikar; ateş evin alt katından ratmak fikrinde.. bajlarnıstır. Doğru, dıyor, Holivud'dan ddnüp En vukarı kattâ tayyafecinin en bü • geldikten sonra ilk franuzca fılmi Pariste yüğü bes yaşında olan üç çocuğu uyu çevireceğim. Fakat evvelce akdetmiş oldumuştur. Bu esnada sokaktan gelen tay ğum bir kuntrat mucibince 29 teşriniev velvareci. yangını gorür görmez gaz masde Amerikaya gitmek mecburiyetindevim. kesini kafasma geçirir, kesif duman ve Mayıs iptidasında tekrar Fransaya db'ncalevlerin içine dalarak evin henüz yanceğim.. mamış olan rnerdiveninden yukarı kata Anlaşılıyor ki «Mavi Melek» artık Marlene Dietrich cıkmak suretile bağınşmakta olan ço beyaz perdedeki hüviyetinı değiştirmek euklarmı iple aşâğıya sarkıtarak kur istiyor. Bundan sonra uğursuz ve veıasız Son zâmanlarda Marlene'in Amerikada tarır. kadın yerine şuh ve neşeli bir k^dın lıp'ni çevirdığı kordelâların ekserisi eski rabğet Londrada esrarengîz bir yaratacak gibi görünüyor. Fılmin mevzu ve muvaffakiyeti kazanamadığı için men* hâdise unu ögrenmek istiyoruz. O, bu hu^usta sub olduğu Paramount kumpanyası ge çen sene onun kuntratını yenilemedîği gibi Londra pöliteknik mektebi talebe ve gayet ketum davranıyor: mualhmlerinden yedi kişi beraberce iç Müstakbe] eserimin mevzutna dair yapması önce kararlaştırılmış olan bir filtikleri çavm akab'nde kendilerinden birşey söyliyemezsem beni mazur görünüz. mi bile viicude getirmekten vazgeçerek gecmişîerdir. Mektebin di^er erkânı Çünkü esas itibarile değilse de teferruat 150 bin dolar ziyanı da göze almıştı. Bu' hâdiseden haberdar oldukları zaman, itibarile küçük bir değışıklik geçirrresi nun üzerine Marlene Amerikan radyo vedi mütefennin son nefesini vermiş muhtemeldir. Filmi vücude getirecek ser kumpanyalarına müracaat ederek oraîarbulunuvordu. mayedarlar belli i&e de reji^ör Kenüz da çalışmak istedi. Yenidiinyada teşriniYamlan tedavilere rağmen yedi âliintihâb olutımamıştır. Doğrusunu söyle sani ortasindan mayıs iptidasma kadar bu min hayatına rnal olan zehirli rnâdde • mek lâzım gelirse bir vakitler Fransız fı işle meşgul olacaktır. nin içilen oayda bulünan atfopine ol Keza Grace Moore'un «Bir a«k gecelimleri pek o kadar nazarı dlkVati cel'ietŞü anlâşılmıştır. si» nden sonraki filimleri onunla k'yas miyordu. Son senelerde Fransada sinema Atropine, bellodunna nebatının hulââleminde epeyce tekâmül vukua geldi. O kabul etmiyecek derecede t&yd oiarak sasından çıkaftlan gayet rnühlik bir zeterakkidir ki bana Pariste filim çeVİrmek meydana çıktı. San'atkâr da bir müddet hîrdir. için muhitini ve seyircilerini de|i§tirmegi Meşhur îngiliî «âbıtasmın taharri teklifini yapanlara cevabı itd \ermek münasib gördü. memurları ve mektebin kimvagerleri bu imkânını bırakmadı. Rahatsız olanlara nasıl doktor'ar taraMarlene'in bu sb'zlerinde yüzde elli müthis zehırin nasıl öîup da çaydanın fından hava değiştîrme tavsiye olunuyorsa çifie girdiğini anlıyamamisl&rdır. hakikat me\cudsa da o ve onun gibi seneBunun bir kaza eseri mi, yoksa fena lerdenberi Amerikada çalışmış yabancı sinema artistleri de rağbetsizlık hastalığıbir şaka ve ovun faciası mı olduğu belli artistlerin yahud aslen Amerikalı san'at na uğrayınca ayni usulü takib etmek yoolmamıştır. Zabıta. mektebin talebesine kârlann Avrupada kordelâ yapmak te lunu tutuyorlar. Acaba bu tarz kendi'eriharicde bu eerarengız hâdiseyi müna şebbüjüne girişmelerinin sebebi büsbütün nin mu\affakiyetıni temın edebıliyor nıu? kasa ve Söz mevzuu yapmamalarmı şid başkadır. Nitekim, güzel seslî Gıace Bu suale bazıları için «evet» ve bazıları Jctle tenblh etıniştir. Moore da ayni sevdaya düşmüş ve Fran için «hayır!» cevabt verilebilir. Marlene sada «Louise» isminde bir filim vücude ile Grace Moore vaziyeti ise filimler yapılıp biterek gösterilmeğe başlandıktan getirmeğe koyulmuştur. Daima ayni zihniyetin tesiri altında fi sonra münakkidler ve efkârı umumıye ta* lim yapmak birçok artistleri yıpratıyor. rafından tavin edilecektir. NÖBETÇİ ECZANELER Bu gece şphrimızin muhbelif semtlerlndekı nobe:çı eczaneler şunlardır: Iatanbul cıheti: Emmonunde (Mehmed Kâzım). Küçükpazarda (Hıkmet Cemıl), Kumkapıda (Belkisi, Alemdarda t,All Rıza), Bakırköyde (Merkez), Patlhte (Asaf), Eyubde (Arir Beçer) eczaneleri. Beyoğlu cıheti: Tunelde (Matkoviç), Vüksekkaldırunda (Vingepulos), Oalata Topçularda (Yıçepulos), Parmakkapıda (Kemal Rebül), Şlçll Osmanbeyde (Şark Merkez), Halıcıoğlunda (Barbud), Kasımpaşada (Vasıf), Beşiktasta (Vidln\ Sarıyerde (Asaf) eczaneleri. Kadıköyde (Moda), Altıyolda (Namık), Buyukadada (Halk), Heybelide (Tanaş), Üsküdarda (Selimiye) eczaneleri. Nlşanlanma ^ Nişan Ankaranın tarihî ailesinden ve mütekaidini mülkiyeden Bay Hüsrev Karacabey kızi Bayan doktor Bedia Karaca ile müteka dinden Bay Şerif Bilhanın oğlu etıbbayi askeriyeden ve sevgıli arkadaşlarımızdan doktor Mus tafa Bilhanın nişan törenleri geçen cumartesi Beyoğlunda Turing Palas sa lonlârında icra edilmistir. Sevgıli dok torlara saade f ler dıleriz. Ç Yeni eserler Varhk ^ Tarihî hafriyat S Ü M E R D E AN AA DVEBty Sinemasmda eınsalsiz yıldız en son ve en güzel fılmi Bu Çarşamba Aksami Mersin havalisinde AmerikaMar araştırmalar yapıyor Mersin (Hususî) Geçen yıl, Mersinin garbi şımalİBinde bulunan Yömük * tepe mevkiinde Amerikalı arkeolog Jon Garstang'ın riyasetihdek, heyet ta* rafından hafriyat yapılmış ve bazı en teresan eserler bulunmuştur. Buradaki hafriyata bu yıl da devarn edilecektir. Ayni şekilde başka bir Amerikalı hevet tarafından Tarsusun Gözlükule mevkiinde dört yıldanberi vapılan hafriyata da devam edilmektedir. Adanâ mü ze müdürü Yalman Yalgının komiser bulunduğü bü iki hâfriyattan dâ tarih ve arkeoloji bakımından çok mühim netıceler alınmaktadır. Ybmüktepe hafriyatım idare eden hevet. birkaç gün önce Mersinin Kara duv&r. Kazanlı Yeniköy. Adanalı köy lerile d ğer bazı köyleri gezerek tetki katta bulunmuşlar, başladıkları hafri vatı bitirdikten sonra buralarda da bazl sondajlar yapmağı muvafık g3rmüş * lerdir! 1938 39 mevsimi filimlerinden sahneler 15 birinclteşrin 1938 taMhll 127 ncl saylsı Yasar Nabî. Muammer Necib Arda. Talât Mümta^ Yaman, Halll Fikret Kanad, Türker Acaroğlu. Naki Tezel, N. İlharî Berk, Cahid Saffet, Şahab Sıtkı, Servet Dındoruk, N. Denlinin makale, hikâye va ?iirlerile, ru^ça ve fransızçadan tercümelerle çıkmıştır. Behçet Sabit Erduran Ürolog, Operatör Hast&larlnı bugünden itibaren pazartesi, çarşamba, persembe ve cumartesi günleri olmak üzere haftada dört gün görebilecektir. Adres: Taksim Bahçesi karşısmda Ceylân apartımanı. Dördüncii kat. Telefon: 49323 Profesör Doktor NE SEKER Ş E Y! Fransızca sözlü şaheserlni görünce, ( 3 Modern K ı t ) ve ( 100 Erkeğe Bir Kız) filknleHni unutturacaktır. GÖZLERt KAMAŞTIRAN BtR LÜKS YÜZLERCE DANS YILDI2I YÜZLERCE SES İLÂHESt GÖRÜLMEMİS DERECEDE ZENGİN SAHNELER İÇİNDE NEFİS BİR AŞK HİKÂYESİ Urolog Operatör Pr. Behaeddin Lütfi Varnalı Böbrek, mesane, idrar ve tena* sül vollafı hastalıklârı mütehassıSL Bevoğlu • İş Bankası karşısı Emirnevfuz sokak 10 Pananiya | p . No 2 Telefon: 42203. LfeWİS Stoöe, Oljrme Bradna ve Gene Raymond « Çahnnuş cennet » kordelâsında. Nöroşirürji bahisleri Güzide operatörlerimizden Nöroşirürjiyen Dr. Cemil Şerif Baydur tarafından neşredilen bu ki tab, memleketimiz tababetinde daha yeni yer tutmakta olan bu bahis hakkında çok miikemmel bir eserdir. Biitün meslek mensub lanna ve tıb talebesine tasviye olunur. İkbal kütübhanesinde satılmaktadır. Bulgaı'İRtanda bir Türkün fabrikası yandı Cumhuriyet Bayramı Şerefine NELSON EDDY ELEAKOR POVTELL M EL EK sinemasinm önümüzdeki Çarşamba akşatnmdan itibaren CUMHURİYET BAYRAMI haftası için seçtiği EN ŞIK YAŞAMAK GÜZEL FİLMİDİR Numarah koltuklar bugünden itibaren satılrrtnktadır. Sofya (Hususî) Bulgaristanın Karlovu kasabasında Hüseyin oğlu Musta fanm doğrama fabrikası tamamen yan mıştır. Fabrikada uyuyan 17 yaşında bir genc de ateş içinde kalarak ölmüş * tür. Maddî zarar çok büyüktür. S A R A Y sineması 2 nci bÜyük TÜRKÇE SÖZLÜ KARA KORSAN Filmini önümüzdeki Persembe âkşamından itibaren tâkdirh ediyor Baş rollerde: Beş devlet arasmda Tuna bloku yapılacak Belgrad (Hususî) Avalâ ajansının gazetelerden naklen bildirdiğine göre. geçen sene, Çekoslovakya, Almanya ve İtalya hükumetlerinm mühalefeti üzerine akim kalan Tüna bloku teşk li prol'esi, günün meselesi haline gelmiştir. Zirâât memleketi olan Yugoalavyö, Ro' manya, Macaristan, Bulgaristan ve ÇekoBİOvakyanıft bir blok teşkü etmesine Almanyâ muvafakat edecektir. Çünkü. Çekoslovakyanın tâksiminden sonra orta Avtupa siyasî vaziyeti baştanbaşa değişmiştir. Bu mernleketler'in zîraî İ9tihsalâtinin yüzde ellisini Almanya almakta olduğu gibi bu rniktâr ilerlde daha dâ ârtacaktıT. FREDRtC MARCH FRANS1ZKA GAAL M E L E K Sineması Makineleri Değiştiriyor Amerikanın ve Avrupanm YALNIZ en büvük siftemalarmda bulunan ve sinemanın en son icadl olan ve • RADYOFONİK ERTUĞRUL SADİ TEK Tivatrosu TAKSÎMDE Bu gece Karmakarışık Vodvıl 3 perde Yakında La Dam O Kamelya HALK OPERETİ Beyoğlunda Büyük kadro ile yakında bâşlıyor. Tel: 40335 SİNEMASINDA BugUh rnatinelerdcn itibaren İki büyük filim birden H A K K 1 M D 1 R ÇOCUĞU SİLVİA SİDNEY HANRY FONDA Aşk, heyecan ve sergüzeşt filmt WESTERN ELECTRİC ESKİSEHİRDE Ses Işık 'CitRbevi. Bahaeddin Emin Cumhuriyet «azetesinin Eskişshirde tevzi merkezidir. Kırtasiye, Filips radyoları ve bilumum mekteb kitabları ve levazımını da en ucu2 fiatla bur&da bulabîlireînJa. ORMANLAR R U D Y A R D K İ P L İ N G Ormanlar içerisinde geçen bâştan başa heyecan dolu bir sergüzeşt fılmi m a k i r e l e r i şehrimizde i l k defa olarak M E L E K sinema3ina konulmıyâ başladi. M E L E K sineması makineleri değiştirerek b u % 100 tab^î s e s l i R A D Y O F O N İ K sistemile techiz ediliyor ve p e k yakında b u makinelerle projeksiyonlâra bâşlıyor.