4 Eylul 1938 CUMHURtYET Serin günlere hazıı lıklar Okuyucu • ^ diyor ki: Pahalılıkla mücadele Yazan , SAFAEDD1N KARANAKCI Nüfusumuzun yüzde 76 buçuğu köylüdür. İstihsali pek iptidaî ve toprak mahsullerine bağh olan köylülerimizin istihlâki de pek iptidaî ve toprak mahsullerine bağlıdır. Köylümüzün yediği maddeleri, giydiği elbise ve kundurayı tetkık edecek olursak pek basit ve iptidaî olduklarını görürüz. Gıda maddeleri işlenmemiş bir iki toprak mahsulünden, giydiği elbise ekseriya kendisi tarafından dokunmuş kumaşlardan, kundurası gene kendisi tarafmdan yapılmış çarıktan ibarettir. İktısadî mânada istihsal şartları teşekkul etmemiş, teknik müessese ve vasıtalardan mahrum olan köy lümüz yeni rejimin bütün gayretle rine rağmen, henüz, iktısadî ba kımdan kuvvetli bir istihlâk un suru olmaktan uzaktır. Çünkü köylü müzün ihtivacları henüz taayyün et memiş, tıpleşmemiştir. Şeker girme miş, petrol lâmbası yerine yağ veya çıra ,'akan köylerimiz vardır. Bu şartlar dahilinde Türk köylüsünü bir müstehlik olarak kabul ederek istihlâk maddelerile olan münasebetlerini tetkik etmeğe bugün imkân yoktur. mak düşünülebilir. Buraya sarfolunan para, her sene memurlara verilmekte olan mesken zamları ile amorti edilebileceği gibi ileride bu evler Hazine için bir varidat membaı da olabilir. ) B Yiyecek meselesi: ' Bu meseleyi iki kısma tefrik ederek tetkik edebiliriz. İlk plânda akla ekmek gelır. Ekmek bir kısım halkımızın başlıca gıdasını teşkil eder. Nüfus başına yevmî ekmek istihlâkımiz 875 gram dır (2). Bu miktsr ekmek. mevcud narka nazaran sekiz kuruş otuz paradır. . Memleketimizde vasatî olarak senede iki buçuk milyon ton buğdah istihsal edilmesine ve vasatî gelirimiz 75.61 lira olmasına göre, bu fiat pek yüksektir. Binaenaleyh herşcyden evvel ekmek fiatını ucuzlatmak icab eder. Bunun için de ekmeğin maliyet f.atını azaltmak ça« relerini bulmak, fırıncılara, değirmen a cılere aid olup dolayısile müstehliklere • tahmıl edilen bazı vergüeri indırmek lâ* " zımdır. 24/6/938 tarihli ve 3491 sayılı toprak mahsulleri ofisi kanununun 4 üncü mad^ desine göre ofis, İktısad Vekâletinin muvafakatile lâzım gördüğü yerlerde un ve ekmek fabrikaları kuracak, mev «1 cudları satm alacak ve ışletecektir. Bu ofisten küçük ve orta halli müstehlik* ler lehine müspet işler temenni edebi* liriz. Küçük ve orta halli rrüstehliklerin" katığını teskil eden ve onlara muhtaa oldukları kaloriyi temin eden fasulye, nahud, mercimek, pirinç, yağ, zeytin, pevnir ve helva gibi mevaddın maliyet fiatlarını azaltmak ve bunları müstehlıke ucuz vermeği temin edecek teşek* küller düşünülebilir. C Elbise meselesi: Bugün memleketimizde bir elbise me« selesi yoktur denilebılir. Küçük ve orta halli müstehlik taksitle yaptırdığı elbiseyi bir müddet giydikten sonra tersinî vüz yaptırmakta ve bir zaman da böyle kullandıktan sonra kesip çocuklarma giydirmekte veya altı yedi liraya eskiciye satmaktadır. I D Mahrukat meselesi: Mahrukat meselesi vatandaşm sıhha» tile alâkadar olması itıbarile mühimdir. Tasarruf kabilivetinden mahrum olan müstehlik yazın odun ve kömür ucuz» ken kışlık tedarikini yapamamakta. kışm esnafın insafsız pençesinde inlemek* tedir. İstanbul ve Ankara gibi büyük istihlâk merkezlerinde Belediyelerin yaodun ve kömür ucuzken külliyetli miktarda mübayaatta bulunarak bunları depolarda muhafaza etmeleri ve kışm kimsevi dovurmaksızm yalnız zaruri masrafları karşılıvacak ufak bir kârla vatandaşlara satması pek o kadar güç müdür? Nevyork sergisinde bir Hayatı ucuzlatmağa çalışırken ölçümüz, küçül Kütahya çeşmesi yapalım ve ortahalli müstehlikler olmalıdır 4 İzmir Fuarında teşhir edilen Kütahya cinsinden yapılmış bir çeşme Önümüzdeki nisanda Nevyorkta açılacak beynelmilel sergide Türk paviyonu nasıl olmalıdır, burada tarih, sanat, ınkılâb, turızm bakımlarından neleri teshir edelim? Gazetelerimizdeki salâhiyetli kalem ler zaman zaman bu soru üzerinde durdular. Ben, ışin umumî cephesi üzerin de sözü mimar, dekorcu, tarihçi ve iktısadcılarımıza bırakarak Ijurada sadece Kütahyayı ilgılendiren bir noktada bir mütalea ileri süreceğim: Yıldan yıla daha olgun, daha ileri bir çehre gösteren İzmir fuarında bu yıl, Kütahva Vılâveti bir çesme yaptırdı. 8 metre yükseklikte, sekiz cepheli ve kubbeli olan bu çeşme. millî üslubu muzdaki stili ve bu Kutahyah san'atın en muvaffak motiflerini taşıyan cini lcrile verli, yabancı bütün zıvaretçi lerm dıkkatini üzerinde topladı. Bu çeşmeden su içen her Türkün kafasmda Kütahva, bir san'at halesi icinde yer etti. Her yabancı. Turkün bediî zevki önünde takdirle eğildi. Amerikalılar, çinılerimize öteden beri meraklıdırlar. Holivudda bundan on yıl evvel büyük bir Kütahva çeşmesi vaptırdılar. Topkapı sarayındaki şöminenin Kütahyada vapılan ömeğini bfr vıl evvel İstanbul Belediyesi Amerikada açılan milletler sergisine pönderdi. Bu değerli metaımızı tedarik husu sundaki güçlüklere ragmen hususî te şebbüslerle çini alıp salonlarını süsli venler eksik değil. Bu geçmişlerden, bu tecrübelerden cesaret alarak demek istiyorum ki. Nev york sergisinin Türk paviyonile alâ kadar münasib bir mevdamna bir Kütahya çesmesi yapalım. Ce^me, İzmir sergisindekinin birkaç misli büyüklü ğünde olsun ve sekli, tarzı insası, cini tezyinatı, renkli ışık ve su tertibatı mütehaspıslarımızca ayrı avrı tesbit olunsun. Resmini gönderdiğim İzmir fua rmdaki çeşmeden kat kat mükemmel olmasına rağmen ehemmiyetli bir maddî fedakârlığa mutevakkıf olmıyacağmı tahmin ettiğim bövle orıjinal bir eser fikrimce oradaki pavivonumuza hususî bir değer verir. Bu millî ve mahallî san'atımızın yarım için kuvvetli im kânlar hazırlar. Avni zamanda turistik kıvmet ve ehemmiveti de söz götürmez. Yalnız bu anıdm istenilen itina ile. zamanmda kurulabilmesi icin sergi ko mitesinm hemen işe baslaması, seklini, projesini, dekorlarını hazırlavıp cini lerini simdiden ısmarlaması lâzımdır. Çiniler için nekadar uzun zaman bı rakılır, bunîar teknik ve artistik bakımlardan nekadar iyi bir murakabe al tmda hazırlamrsa, o derece muvaffak bir eser mevdana cıkar. Burada temas ettiğim Kütahva cini san'atkârları bövle bir teşebbüs için bütün san'at kabi liyetlerini harcamaya harır bulunuvor. Kütahva: H. Kadri Erdem Soldan itibaren: 1 Su geçmez kumaştan klâsik bir seyahat mantosu. Garnıtürleri tek renkli kumaştan. 2 Karelı yün'uden geniş yakah bir seyahat mantosu. 3 Orıjinal bir sonbahar tayyöru, etekleri genış, tezyinatı astragandan, yalnız önde bir diiğme. 4 Redingot i bir manto, yaka ve ceb kapakların da Hind kuzusu kürkii tezyinat. 5 Yünlü kadıfeden zarif bir manto, yakadaki garn'tıir tilki kürkünden. 6 Diyagonal yunlüden redingot biçimi bir manto, yaka ıe ceblerin üstü kürklerle süslenmiştir. 7 Mat krepten bir öğleden sonra elbisesi, korsaj kısmmın üstündc bir korselet ve onun üzennde orıjinal Yollu krepten bir elbise, tezyinat. korsaj ve belin üstündeki kısım kadıfeden. Omuzda kıvrılmış ve katlanmış kısımlar. 9 Kadifeden şık bir tayyör, ceketin kenarları kiirkle süslü ve kollar omuzda kısmen yiiksek. 10 Diyagonal kumaştan bir tayyör. Üst kısmında önü kürklerle süslü bir jile. Şık lâmbalar Eylulde neler y apmalıy ız? Yazın güneş, açık hava, deniz suyu ve sairenin vucudumüzün ekseri kısımlarına faydalan dokunduğu muhakkak olmakla beraber, saçlarımıza epeyce zarar vermiş olduğu şüphesizdir. Mademki sonbahar geldı, sayfıyeden şehre avdeti beklemeğe lüzum görmeden bu hususa aid kış tuvaletlerinize başhyabilirsiniz. Saçlarınızı her defa yıkamak istedığiniz zamanlar mutlaka onları evvelâ zeytınyagile iyıce ıslatıp ovalamak lâzımdır. Zeytinyağı saçlara en ziyade bu ayda faydahdır. vücudünüzün diğer taraflarına yağlıca Onun için kat'iyyen ihmal etmeyiniz. besleyici bir kremle masajlar yapınız. Sıhhatınıze gelınce, son sıcak günlerSayfiyede geçirdiğiniz açık hava haden istifade ediniz. Eylul geçtikten sonra yatında daima spor yaptığınız, yüzdü havalar büsbütün soğııyacağı için acık havada pek o kadar dolasamazsınız. He ğünüz, yürüdüğünüz için tabiatıle karnıle müsaid bir zaman buldunuz mu, he nız çok acıkıyordu. Onun için takib etti men kırlara, acık yerlere çıkınız. Çünkü ğiniz şişmanlamama rejimine pek dikkat önümüzde sonbahardan maada, bir de edemediniz. Rasgele aburcubur ne bul uzun kış var, epey müddet bu zevkten dunuzsa yediniz. Fakat mütemadi hare mahrutn kalacaksınız. Son denız banyo kette bulunduğunuz, sonra yaz mevsimirr larınızı yapmak için de fırsat kaçırmayı de olduğumuz için bu tarz gıda alış vünız. Eğer şehre indiniz de diğer günler cudünüze fazla bir semen vermedi amma, vaktiniz yoksa cumartesi öğleden sonra hele denize girmiş olanlar için vaziyet ve pazar günleri muhakkak gene gezme epeyce endişe verici bir netice husule gelere gidiniz, bünyenize kâfi derecede ha tirebilir. Kışın dehşetli kilo almanız muhva ve günes iddihar etmelisiniz ki gripsız temeldir. Onun için simdiden kendinizi \e nezlesiz bir kış geçirebilesiniz. yağh yemeklerden, hamur işlerinden ve Yazın sıcaktan ve güneşten kurumuş saireden mahrum etmeğe başlamalısınız. olan cildinizin yumu;amağa ve yağlan Bu ayda bilhassa pek az yemek yiyerek mağa çok ihtiyacı vardır. Vaktile yüz üzüm ve meyva kürü yapabilirsiniz. U tu\aletlerine aid yazdığımız yazıları ke züm mideniz ve barsaklarınız, dolayısile sip sakladınız=a ondan bu hususta büyük umumî sıhhatiniz üzerinde çok iyi tesır i'tifadeler edebilirsiniz. Yüzünüze ve yapar. Yapılması kolay papatya Saçlarımıza, sıhhatimize, tenimize ve vücuve lâle biçimi abajurlar dümüzün tenasübüne göstereceğimiz dikkat ve ihtimamların baslıcaları Günler oldukça kısal dı, akfam yemeğine oturu luncaya ka dar ortalık kararıyor. Lâmbaları muhakkak yakmak lâzım. Fa kat bakıyor sunuz ki ge çen seneden kalma abajurlarınız kirlenip bozulmuş, îşte size küçük lâmbalarınızı süsliyecek iki abajur nümunesi.. Yukarıdaki büyük bir papatyayı, aşağıdaki çift sıra yapraklı bir lâleyi temsil ediyor. Bunları nümunelere bakarak ziyada görünüşü güzel, ince bir ipekliden kesebılirsiniz. Bu hususta eski karkasları da kullanabilirsiniz. Yaprakların her birinin kenarlarında güzel fistolu tezyinat ^ c u d e getirılmişü'r. Çiçeklerin göbeğinı teskil eden kısım istinad noktası olduğundan oralara tekerlek bir mukavva konmaktadır. Yaprakların ucları buraya dikilmektedir. Yukarıdaki model için altta ka'an kısım renkli, yapraklar beyazdır. A'ağıki modelde isc alt ve üstteki yaprak'ar kâmilen beyazdır. Ev kadım neler bilmeli? Evlerde ansızın vukua gelecek bazı hâdiselere karşı ahnacak tedbirler Boynuz eşyalar Boynuzdan yapılmış şeyleri temizlemek için ılık su içine birkaç damla gaz damlatınız, eş\a>ı or.un içine batınnız. O 5 ~k!ar geçmek üzere ama, yavrula suyun içerisinden cıkarıp da kuruladınız rınız eğer o taharnmül olunmaz günlerde m; derhal lekeler kaybolmağa başlar. mide ve barsak bozukluklarına uğradılarMutfak levazimatı sı a"n şu hususları ihmal etmeyiniz! Mutfakta kullanılan kaşık, oklava ve JT Eğer meme emiyorlarsa hemen saire gibi tahta eşyayı temizlemek için meT,ed°n kesmeyınız. sonsuz ve faydasız zahmetlere girmeğe •fc Şayed biberonla besleniyorsa sütü lüzum yok. Onları iyice kumla ovduktan gözünüzün önünde muhakkak kaynattırı sonra içine hafifçe amonyak akıtılmış nız! sıcak suya batırdmız mı temizlenirler ve •T Yavruya kutu sütleri veriyorsanız beyazlaşırlar. ^ aman onları ser.n, tozdan ve sinekten arî Hamız lekeleri yerlerde saklayınız. Hamız lekeleri yarım soğanla oğul ~jç Küçüğe süt verilmeğe yarıyan kasık dukları zaman hiç ısrar göstermeden zail kaşık, tabak ve saire gibi vasıtalar iyi temizlenmeli, kaynatılmalı, sonra soğuk su olurlar. Fakat sonra iyıce kurlanmaları dan geçirilmelidır. Ondan sonra da gayet lâzımdır. Bilhassa madenî eşyaya bu muamelcden sonra parafin sürmek uzun temiz ellerle tutulmalıdır. zaman temiz kalmalannı temin edebi •jf Miniminiyi bir kere de doktora gölir. türerek muayene ettirmeli ve bu husustaki Tozlu halılar fikrini almalısınız. Hele eğer iştiha ıle Halılar fazla tozlandılar mı, kaldırıp süt içmiyor ve ishal geliyorsa sanıye kayIjetmeden doktora müracaat etmelisiniz! silkmeden veya üzerlerini süpürüp fazla Anneler dikkat Hiç yoktan işlenen bir cinayetin muhakemesi Bursa (Hususî) Orhangazinin Yeniköyünde İffet admda ve 11 yaşında bir kız, bahçesindeki armud ağaclannı beklerken dayısı Rasim burava gelmis ve ağaclardan birine cıkarak armud toplamıya başlamıştır. Kızcağız buna bizzat mâni olamıyacağmı anlıvarak civarda gördüğü ayni köyden Süleymanı çağırmış ve hali hikâye etmıştir. Sü leyman, bahçeve gelerek Rasime (ayıb değil mi? Yetim malmı toplamaya utanmıyor musun?) diye ihtarda bulunmuş ve onu taş atmak suretile ağacdan indirmiştir. Buna kızan Rasim, sırf bir armud toplama meselesinden cinayet işlemiş ve Süleymanı tabanca ile evinin önünde öldürmüştür. Şehrimiz Ağırceza mahkemesinde görülmiye başlanan bu cinayetin muhakemesi hayli meraklı olmuştur. Davacı mevkiinde bulunan Süleymanın karısı Huriye, katılden 1000 lira, oğlu da 500 lira ölüm tazminatı istemişlerdir. Cinayet mahallinde keşif yapılmasına karar verilerek muhakeme 7 eylule bırakılmıştır. < B J M . Nüfusumuzun yüzde virmi üçünü teşkil eden kasaba ve şehirlerdeki müstehliklerimiz de üç kısma ayrılabilir: A Büyük ve zengin müstehlikler, B Orta halli müstehlikler, C Küçük müstehlikler. Büyük ve zengin müstehlikler, mevuumuzla alâkadar değillerdir. Dünyanın her tarafında olduğu gibi bizde de bu sınıf havat pahalılığile, vergilerle pek alâkadar değildir. Orta halli müstehlikler, 30 liradan başlavıp 55 lira aslî maaş ve 80 liradan baslayıp ücreti 150 liravı geçmiyen memur sınıfile kazancları bu miktara muadıl bulunan serbest meslck erbabıdır. Küçük müstehlikler, maaşı 30, ücreti 80 liradan asağı olan memurlarla ka zancları bu miktara muadil olan ser best meslek erbabıdır. Binaenaleyh ha,'at pahalıhğında bizım için tetkik mevuu, orta halli ve kücük müstehliklerle bunlann istihlâk ettıği maddeler olmalıdır. Belediye; sinemaları. barları, plâjlaı ucuzlatmağa karar vermiş. et fiatlannı indirmiştir. Bu tedb ! rlerin yukarıda işaret ettiğimiz son iki müstehlik sınıfile alâka ve münasebetlerini tetkik delım. Aklıbaşında ortahalli bir müstehlik ilesinin bara gitmesine imkân yoktur. Her tarafı denizle kuşatılan memleke timizde plâj ve plâja bitmek de bir lüksür. Şehzadebaşında oturan karı koca ve bırde vet.şmiş evlâddan müteşekkil bir aile tasavvur edelim. Bu aile bir gün loryaya gitmek icin şu masrafları yapmak mecburiyetindedir: Tramvay ikinci mevki gidip gelme 11,50X3 = 34,50 1580 numaralı Belediye kanununun 15 Tren > > 23 X3 = 69 inci maddesinin 62 nci bendinde Beledin Plâj 30 X3 = 90 yenin mahrukat pazarları ve ardiyeleri nunun 12 nci maddesinde bu vazifenin 193.50 yapıp idare edeceği vazılıdır. Avni kaYüz doksan üç buçuk kuruş!.. Bir bar Belediye için ihtiyarî olduğu yazılı ise dak su bıle içmeden, karı koca ve bir de bunu istemek ve beklemek bilmem çocuktan mürekkeb bir ailenin bir gün kı çok mudur?.. ı ük Florya masrafı... E Nakliye vasvtalan meselesi: I Şimdı ayda eline 77,89 lira geçen bir Bu mesele bilhassa İstanbulda mü lilenin kaç defa plâja gidebiltceğini dü himdir. Kalamıştan Sişlive gidecek bir ününüz. vatandaş, ikmci olmak üzere, 13 kuruş Et de bizim için bir lüks gıdadır. Bir Kadıköyündeki tramvaya, 11 kuruş İsçok küçük müstehlikler vardır ki, Kur tanbul tarafmdaki tramvaya, 22 kuruş ban bayrammda zengin komşuları ta da vapura ki, ceman 46 kuruş vermek afından gönderilen etler istisna edile mecburiyetindedir. ek olursa senenin on bir aymda et yeBılhassa Kadıköy tarafmdaki tram mezler. Orta halli müstehlikler arasın vavlar, kıt'a mesafelerine nazaran çok da da et sarfiyatı azdır. Memleketimiz pahalıdır. Şehir banliyösünde işliven de 19351936 senesi zarfında nüfus ba diğer vapur ücretleri de yüksektir. İş • < ına istihlâk edilen et miktarı 11,1 kilo letme masraflarmı azaltmak, lüzumsuz ;ramdır (1). Demek oluyor ki, nüfus personel kullanmamak suretile yapıla* >aşına aylık et sarfiyatımız bir kıloya cak tasarruflarla tarifelerde va^andaş * bile varmamaktadır. Binaenaleyh et fi lar lehine tenzilât vapmak veya hiç olatının on kuruş tenzili, kücük ve orta mazsa her iki taraf tramvaylarile trefl halli müstehliki pek fazla alâkadar etve vapurlarda muteber olmak üzere memektedir. Zira bu sınıflarda et sarfikombine biletler vapmak lâzımdır. atı kısmen mefkud, kısmen de bir lüks Unutmamak lâzımdır ki, nakliye vahalindedir. sıtaları herşeyden evvel ârrme müessö< Bence, hayatın ueuzlatılmasına müteseleridir ve âmme menfaatleri için ku1lık gayret ve çalışmalarımızda küçük ruîmuslardır. e orta halli müstehliklerle bunların Hulâsa; hayat ucuzlu^una matuf t"etistihlâk etmekte oldukları mevad tetkik kiklerimizde ölçü. küçük ve orta halli mevzuu ve bir ölçü olmalıdır. Bunun için şöyle bir tasnif yapmak ge vatandaslar olmalıdır. ektir: A Mesken meselesi. Ankara, İzmir, Edirne gibi bazı sehir[erimizi istisna edecek olursak memleketimizde küçük ve orta halli müstehlikleri tazyik edecek kadar şiddetli bir mesken buhranı yoktur. Faraza İstanbulda apartıman veva kübik evde oturmak sevdasında bulunmıyan küçük ve orta halli müstehlikler ucuz ev veya büyük konaklardan müfrez daireler bulabilirler. Mesken buhranı bilhassa Ankarada hâd bir şekildedir. Hükumet 1452 numaralı maaş taadül kanununa tevfikan Ankaradaki memurlanna her sene bütçeden yüz binlerce lira mesken zammı vermektedir. Bir kanunla ve Maliye veya İktısad Vekâletine verilecek salâhivetle birkaç milyon lira sarfı suretile lüks olmamak şartile kullanışlı evler nşa edilip bunları memurlara kirala 4 SAFAEDDİN KARANAKCI toz kalkmasına sebebıyet vermeden onları şöyle kolay bir usulle temizliyebilirsiniz. Her tarafı kaplıyacak miktarda talaş nemlendirip boylu boyuna üstüne yayınız. Bir müddet öyle kalsm, sonra bir fırca, küçük bir süpürge, yahud bir mala ile onu kaldırabilirsiniz. Eğer halının rengi solmuşsa amonyaklı suya batırılmış bir tamponîa rengi iade olunabilır. <1) Turkiye Mılli Geüri Sahife 67 Ekonomi Bakanlığı konjonktur servisi n^sri yatmdan. <2) Türkiyede ekmek ve Türk buğdaylarınm ekmekçilik kabiliyeti, sahife 7. Os: man Arat. Mersin Türkofis müdürlüğü Mersin (Hususî) İki yıldan fazlaj bir zamandanberi şehrimiz Türkofis müdürlüğünü liyakatle ifa eden Mu ammer Alakant, Ankara Türkofis merkez müşavirliğine tahvil ve verine de eski Roma Ticaret konseyyesi Halil Mithat Karagülle tayin edilmiştir. Yeni Türkofis müdürü İzmirden sihrimize ] gelmiş ve işe başlamıştır. Devir ve teslim muamelesinin bir iki gün içinde ikmalinden sonra Muammer Alakant yeni vazifesi basma hareket edecektır. Duvar kâğıdlari Duvar kâğıdlari üzerinde kalorifer radyatörlerinin ve sairenin siyahlanma suretıle vücude getirmiş oldukları lekeler ekmek içiîe silinirte kolaylıkla çıkarülabilirler.