6 Ağustoa 1Ö38 CUMHURİYET Seyahat ve macera hikâyesi FAVDAU BÎL6SLERJ Otobüs Deve rekabeti Dünyanın en hızlı giden otobüsleri nerededir? Londrada mı, Berlinde mi, Nevyorkta mı, Pariste mi, Ankarada mı, İstanbulda mı? Bılemediniz. Bu şehir lerin hiçbirinde değil.. Arabistan çöl lerinde.. Şamla Bağdad arasmdaki bin kilometreden fazla uzunlukta olan çöl Arslanlar Vadisi MCMLCkETLERK 1000 îngiliz lirnuna bir r*dyo makine«i ÇOCUKLAPLj merakh [Ceçen defa ç r karı kısımlann hulâ«ast.* Pt'crrö Libert isminde bir framu seuuohla oğlu Andre ve kardesi Eduard Afrîkada «Aslanlar vadisi» deniUn havalide seı/ahatc çtfeıı/or* lar. Yanlannda Bengo admda bir zenci yolu, durup istasyon yapma zamanlan çocuğu vardır. Baş" da dahıl olduğu halde otobüsle 15 saat lanndan birçok teh~ içinde katedılmekte imiş. Halbuki deve likeli ve merakh maile bu rrresafe tam bar ayda almırmış! cera geçmekle beraBu vaziyet karsısında deveciler tabiî mesleklerini terkederek başka bir iş eber evvclce kararla\ İyi anuna, kendimizi ne ile mü dinmeğe mecbur olmuşlardır. tırmıs olduklan vcchile hlcbir aslana kurdafaa edeceğiz... Baban da, amcan da iun sıkmadan fakat kmmeÛi foiugraflar Sınıfta mikrofon öyle değil.. Bu makine de öîzlrn blldlzrini ahp gittiler. Arabada boş benalarak o mıntakanin son merhalesinc var tüf Cenubt Amerikada Arjantin hükumetl ğimız şekilde bir radj'o.. Yalniî âh|ab zin tenekelerınden ve tencere, tava gibi mı$ bulunuyorlar.] kısmı, nadir bir tâhtadan ve üzeri incU mutfak eşyasından başka birşey ycil.. dahilindekl hususî mekteblerden biri Tam o sırada motör İşlemeğe başler, elmaslar, kıymetli taşîarla süslü!» ' nin direktörü butün sınıflara birer mikAslanlar da gittikçc üzerimize dogru getngilterenin yeni e&ki muhtelif bahriye üniformalannı giymiş küçük ladı ve kamyon«t yürümeğe koyuldu. rofon yerleştirtmiş ve mikrofonları liyorlar... Tütüne verilen para!. İngiliz bahriyelileri sahilde dondurma yerlerken... Iki aslan da yanm sag hareketi yaparak raptettardıği oparlörlerin her biri Andre, küçük zenciye biraz cesaret Dünya üzerindeki tiryakilerin bir seuzaklaştılar. Bengo araba yürüyünce am ayrı ayrı odalara koydurmuştur. verebilmek için: nede, bir ayda, biı günde değil, hatta çıkta kalmış, lâkin vahşi hayvanların arhk Korkma, dedi, hallerinde, tavırlabir dakikada tütüne verdikleri paranın pek yakında bulunmadıklarını görünce nnda öyle pek korkuncluk yok! müthiş bir yekun tutacağma şüphe etsevinmişti: Fakat aslanların dakika ve saniye geç* memeliyiz. Şimdilik, henüz böyle bü» yük bir tetkike giri§menin güçlüğü kar Ben, diye bağırdı, kamyoneti yü tikçe ilerlediklerini gb'rünce o da vaziyerüten benim.. Altına girdiğim z*man iki tin vahimlesmekte olduğuna kanaat ge • çi\inin düşmüş olduğunu gördüm ve on tirdı. Nasıl olup da bu üç vahşi hayvanlâ mücadele edeceklerdi. Bengo, elleri, aları yerlerine koyduml yakları tiril tiril titriyerek Andre'ye so Herkes arabadaki yerine yerleşti ve Bundan maksad, heT hangi bir smıftakuluyor, Fransız çocuğu itidali elden bı" ki muallimin ders takririni ve orada kafıle sık ormanlara doğru süratle yol rakmamağa çalışarak tehlıkeyi atlatabil talebelerin yarannazlık yapıp yapma almaga koyuldu. mek için bir kurnazhk düşünüyordu. Bir dıklarını talebeye ve muallime görün Kamyonet sarp arazide mütemadiyen den gözleri parladı. Bir saniyeyi biîe boş. meden dınliyebilmektir. Çünkü kimse, mâniaya tesadüf edip durdukça Bengo geçirmemek, hemen faaliyete girişmek lâ< müdurün hangi sınıfın oparlörünün bir maymun çevikliğile hemen arabadan zımdı: bulunduğu odada olduğunu bilmediği sıçrayıp yere iniyor, taşları, kayalan kal Çabuk Bengo, dedî, tava ile tence cihetle dıkkatli ve ihtiyatlı davranmakdınp fırlatıyordu. İleride gene birtakım tadır. Fakat iyi ki müdür akıllılık edip şısmda bu hususta elimiîde müsbet blr aslanlara tesadüf ettiler. Lâkin hayvan reyi al, ikisini birbirine var kuvvetinle de bütün oparlörü bir odsya koydur rakam olmamakla beraber Alman istaUr arabaya şaşkın saşkm bakmakla bera" çarp! manSş,v yoksa T'arım faatfiT Içiflae de tistlk bürosunun neşrettiğt rakamlara Kendisi de boş benzin tenekelerine ya liye dönerdi! ber hiddet ve end>§e eseri göstermediler. istinaden Hıtlerin memleketindeki tü Pıerre Libert kardeşjnîn omuzuna vura pıştı. îkisini y,ekdiğerine bütün kuvvetini tün sarfiyatının miktarım pekâlâ öğresarfederek vurmağa başladı. Bu hareketrak: nebiliriz. Yalnız Almanyada 1937 senemunun cesedi bir dala veyahud bajka bir ler kulaklarının zarlarını patlatacak kasi zarfında günde 7 ınüyon marklık tü Bak, dedi, ju iyi kalbli hayvanlara yere takılmak dolayısile değil başı kodar müthiş bir gürultü çıkarıyordu. Üç tün içilmiştır. Bunu 360 a darbederek 8 Ankara İtfaıye meydanı Soysal Bılmeceyi doğru çözenlerden bize fosilâh atmana mâni olmakta ne kadar hakcaman bir yılan tarafmdan kapılmış ol aslan hayatlarında ilk defa olarak işittikbir senelik sarfıyatı ve yansını alarak : toğraf gönderenlerin resimlerini bas apartıman Ahmed oğlu Şemseddin. hymışım. Bize karşı hiçbir düşmanlık emak dolayısile yer nden kımıldamıyordu. leri bu gürültü karsısında evvelâ şaşınp da bizim paramızla ne miktar ettiğini 9 Mersin orta okul 317 İbrahim seri göstermediler. Yılan ağacın oyuk gövdesinin içinde çö" mıya devam edivoruz. Fakat burada bulabilirsiniz. ALman hükumeti yalnız olduklan yerde durdular, sonra yanm bir resmi çıkmak mutlaka hediye kazanmış Yokut. Eduard başını sallıyarak cevab verdi: reklenip yatmış olduğu için hiçbirisi odönüş hareketile kaçıp gitmeğe koyuldu10 Afvon lisesi 2140 Osman Lutfi. 1937 senesi zarfında tütünden vergi ve Hayatımda ilk defa böyle gözel nun mevcudiyetine dikkat etmemijlerdi. olmakhğa delâlet etmez. Mükâfat kalar. zananların ismi her aym ilk haftasında 11 Zile Cumhuriyet caddesi 30 nu gümrük olarak 1 milyar 100 milyon avları kaçırdım, fakat müteessif değilim! Aradan on saniye ya geçti, ya geçmemark almıştır. Günde üç milyon mark neşrolunan büyük listeye yazıhr. Sol marada Orhan. Bengo hâlâ tava ile tencereyi birbirine VI Vadiden dönerken di. Müthiş b;'r sılâh sesi etrafı çınlattı. dan sağa sıra ile: dçmektir. çarpmakta devam ederek: 12 Kadıköy 35 inci ilk okul 146 Artık dönüş yolunun iptidasına gelinEduard'ın tüfeğini doğrultmakla beraber 1 Karamürsel Yalakdere nahiyesi Necmiye. Bravo, dedi, gürültürri'ız aslanları Kolsuz istasyon memuru mişti. Bu gece, Aslanlar vadisinde geçireyılanı iki gözünün arasından vurup öldür Yusuf Ziya oğlu Halid Vehib. kaçırdı! 13 Bitlis Ziraat Bankası mücadele Cenubî Afrikada ElizaİDet şehrindekl rhesi bir olmuştu. Pierre, kardeşini bu cekleri son gece idi. Andre ile Bengo'yu 2 Afyon îzmir yolunda Inay istas memuru Atılâ Çakır oğlu. Bu esnada Pierre Libert ile Eduard şimendıfer istasyonunda blr kolunu vaemsalsiz nişancıhğmdan dolayı tebrik et yonu yatı okulu 76 Şevket Aslan. kamyoneti beklemek üzere bırakarak Pida ye^mişlerdi. Pierre: 14 Gaziantdb Bostancı ilk okul zifeperverliği yüzünden kaybetmiş bir ti. erre Lambert ıle kardeşi etrafı bir kola3 Çemberlitaş Karababa sokak 19 Maşallah, dedi, ne güzel konser Mehmed Örgül. istasyon memuru varmış. Olur ya, kolçan etmeğe gittnişlerdi. Zaman zaman uBengo'nun yüzü korkudan sevince in" numarada Mükerrem Köhler. bu!.. 15 încirh ilk okul 10 Ali Sami. suz ve vazifeperver bir memur, dünya4 Ayancık Kurtulus okulu 40 Kâ zaktan birtakım bağırtılar işitilmesi heAndre babasına sözle cevab vermeden tikal eden garib bir ifade içindeydi. Kü tib Gazze. 16 Yıldız birinci muhabere alayı da çok.. Fakat, durun iş öyle değil, bu nüz Aslanlar vadisinden pek uzaklaşıl evvel ufukta hayal meyal görünen üç as çük zenci: 5 Ankara Aktay sokağı 19 numara ıkinci tabur üçüncü bölük İbrahim E kolsuz istasyon memuru vaktile sirkler' tnamış olduğunu hatırlatıyordu. Andre Aslanlara a?«ş etmemeli amma, yı da îsmet. lanı işaret etti. Eduard: dıb. de çalışan bir maymunmuş. Bunu bir vaziyetten o kadar endi§e etmiyordu. Lâ Vahşi hayvanları ürkütmek için, lanları gebertmeli! 17 Beşiktaş Yıldız caddesi 32 nu Alman mecmuası yarı şaka ve yarı cid6 Afvon Gedik Ahmedpaşa ilk okin Bengo her bağırtıyı ışıüikçe yerinden Diye haykırıyordu. Pierre: marada Suna Selek. dî sütununda yazıyor, inanıp inaruna « dedi, yeni bir usul buldunuz ha! kulu 381 Kemal Tüzün. sıçrıyor ve ormana korku dolu nazarlar18 Uşak orta okul 152 Sadık Aysal. makta muhtarsınızl'ı Pierre: Yılanları gebertmek iyi amma, on 7 Hereke ilk okul 114 Ferid Oçal. la bakıyordu. Sılâh atmaktan daha iyi bir metod lara hiç tesadüf etmemek daha iyi! dedi Birdenbire küçük zenci çocuğu Andreherhalde!.. diye ilâve etti. ve sonra ilâve etti: nın kolunu dürterek: Eduard cevab verdi: < Artık bu orman yolunu bırakahm Aslanlara bak, dedi, tam üç tane.. îyi, kötü onu bilmem atnma, bu ak da gene geldığimiz yerden dönelim! Üçü de üzerimize doğru geliyorlar. Ba" şam benim usule müracaat etmek mecbuDönüşte bilhassa yoldan ziyade sivriğırahm da babanla amcan koşup gelsin riyetindeyiz... Çünkü ağzımıza koyacak sineklerden çok sıkıntı çektiîer. Bu mu" ler! tek lokmamız yok! zır hayvanlarla da en çok mücadele e" Andre sogukkanlılıginı muhafaza e Fakat burada ne karaca, ne de yaden gene Eduard'dı. Halbuki onun, hiç derek cevab verdi: bani eşek bulamayız... Çünkü gayet büşüphesiz sivrisinekler yerine vahşi hay Bağırmak para etmez.. Çünkü ba yük ağaclı sık bir ortnandayız! vanlarla çarpışmak daha ziyade hoşuna bamla amcam çok uzaktalar.. Sesimizi i Yabani eşek, karaca yoksa may" giderdi. Eduard projektörü açıp muba şitmeleri imkânı yoktur... îşitseler bile as" mun var ya! rekleri hep onun önüne topluyor, sonra lanlar muhakkak onlardan evvel buraya Karnımızı doyurmak için şirin bir gelirler... O halde, bizim kendi kendimizi maymunun canma k.ymak, ne acı şey! büyük bir aspiratörle bu muacciz musikimüdafaadan başka çaremiz yok. Ey... Tabiatin ezelî kanunu böy şinaslan toptan mahvediyordu. • llltMllitllf IIIIDltilMIIIM 1 11IIIII11111111 llllllll llllllllllllllll Neyse, kamyonet epey zedelenmesine le... Ne yapacaksm. lnsan aclıktan ölŞu görduğünüz levhada dünyanın bürağmen dört yolcuyu karargâhlanna dön" memek için kırıp dökmeğe ve öldürmeğe yük ve meşhur adalanndan 8 tanesinin mecbur... Fakat etnin ol ki tüfeğim hiç dürünciye kadar mukavemet gösterdi. Faşeklı çizılmıştir. Fakat bu adaların hep1* şaşmaz; hayvana kat'iyyen eziyet çektir kat yolda da epey'tamir gördü. Kenyasinin haritadaki duruşlan aynen muhamez... Lâhzada ruhunu göke uçurur. nın merkezi Naîrobı'ye vâsıl olunca Pifaza edılmemiş, bir kısmının vaziyetleri Eduard, gözlerini havaya kaldırarak erre ile Andre aldıklan resimleri hemen değiştirilmiştir. Üzerlerindekı numara neş'eli neş'eli daldan dala atlamakta o banyo edip kâğıdlara çekerek onları büya nazaran aşağıki cetvele o adaların lan bir maymuna nışan alıp tüfeğinin teti yük bir albüme sıra ile yerleştirdıler. Arısımlerıni vazmız. ğini çekti. Hayvarı anî bir sallantı ile tık büsbütün hizmetlerine aldıklan Ben] 2 yarı oyulmuş bir ağacın gövdesinin üze go ile üç Fransız zaman zaman bu albü3 4 rine düşüverdi. Berıgo, çevik ve çalâk mü seyrederken hem s«vinc, hem de ifti6 o oyuk ağacın gövdesine doğru seğirtti ve har duyuyorlardı. maymunu kuyruğundan yakalıyarak var Pierre: Bu bilmeceyi doğru çözüp de bize kuvvetile sürüklemeğe koyuldu. Lâkin Afrikada çok geziler yaptım, fakat yollıyacaklardan birinciye 5 lıra, ıkinmaymunun cesedi olduğu yerden kıpırdabu son seyahat kadar beni memnun eden ciye 2 lira, üçüncüye 1 lıra takdim olumamakta ısrar eden bir hal gösteriyordu. olmadı! nacak ve dığer yüz kigiye muhtelif heBuna hiçbir mana veremiyen Bengo büDiyordu. Andre: dıyeler verilecektir. Cevabların ağustün vücudünü ıleriye doğru vererek bir Ne olur babacığım, bir daha gitos sonuna kadar «Cumhuriyet Çocuk daha asıldı, gene maymunun cesedinde bir Sahifesı> adresine gönderılmesi lâzımhareket göremeyince başını geriye döndü delim! dır. Geç kalanlar hediye kazanamazlar. Diye yalvarıyor, Bengo da şu şekilde rüp baktı ve o anda müthiş bir çığlık ko~ parıp yere kapand'. Sonra tekrar doğru söze karışıyordu: Temmuz bulmacasında hedıye kalup kaçmağa başladı. Hem bağırmakta Sakın ormandan geçmiyelim, orazananların isimleri pazar günkü sadevam ediyor, hem de ağacın gövdesini da kör olası yılanlar var!.. vımızda neşrolunacaktır. 12 «ci Ilkmektebden 266 gösteriyordu. O zaman baktılar ki may Son Sebla Sarıdal Hind mfiitacelerinden biri Londranıft en büyük radyo fabrikalarının bırındeA 100Ö İngiliz lirasma bir radyo makinesi satın almıştlfv tnsan, bu fiatı işıtince acaba bu makine kîmbılir, teknık iti barde nekadar yüksektir; kaç yüüt lâınbalıdır, belki en u«aktan verilen tele vizyon neşriyatını bıle alabilmektedir, diye dü|ünüyof. Halbuki mesele hiç de Bilmeceyi çözenler 1 \ 1 < YAZISIZ HİKAYE Ajjustos Bulmacası Çocuk portreleri