5 Temmuz 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

CUMHURtVEÎ 5 Temmaz 1938 Sana değil Hamdi Varoğlu Gün kavuşürken hasta ihtiyarın ağrılan da, bir saat evvel aldığı ilâcııı tesiri biraz hafifler gibi olmuştu. Sabahtanberi ilk defa olarak rahat bir nefes aldı; hasır koltuğunda biraz doğruldu. yahatinde görmüşler, orada tanışmışlar v< sevişmişlerdi. îkisi de hayatta yapyalnız dı; ikisi de içtimaî kayıdlarm sıkılığı için de yaşamaktan hoşlanmıyan serazad in sanlardı. Yerli koyunların Merinosa tahvili Bu sene 90 bin koyuna aşı yapılacak Büyük bir artist, kurnaz bir kadın Davis kocasımn kendisine hiyanet etmek üzere olduğunu hissettiği gün onu otomobille kaçırdı Si'M EM A f : RADVO akşamki program) İSTANBUL: 12,30 plâkla Türk musiküi . 12,50 havadis 13,06 plftkla Türk nıusikisi 13,30 muhtellf plâk neşriyatı 14 son 18,30 Tepeba§ı Belediye bahçesinden nakil: Hafif müzik 19,15 konferans: Fatih Halkevi namma: Sellm Nüzhet (Kitab mevzuu). 19,55 borsa haberleri 20 Orlnvlç rasadhanesinden naklen saat ayarı, Vedia Rıza ve arkadaşlari: Nehavervd, hicazkâr ve halk türküleri 20,45 hava raporu 20,48 Ömer Rıza Doğrul tarafından arabca söylev 21 orkeatra 21,30 Cemal Kâmil ve arkadaşları: Hüzzam ve halk şarkıları . 22,10 Tepeba^ı bahçesinden nakll: Varyete, mü • zik 22,50 son haberler ve ertesi günün progrsum 23 son. Bursa (Hususî) Merinos yetiştir me teşkilâtınm bu sene yapacağı sun'î ve Aşklarını, bu köşkün içine, nadide bir Vakit vakit vücudünü kaplıyan bu tabiî tohumlama işi etrafmda son günlerağnlar onu gene bir haftadır ödasına hap inciyi mahfazasına yerleştirir gibi sakla dekı faaliyeti şu merkezdedir: settiği için, sızıdan göz açabildikçe bah mışlardı. Orada, bütün yabancı gözlerden Holivud'dan yazllıyor: Bursa mıntakasında ve Karacabey iie çeyi, ağacları, denizi seyrederek vakit ge uzak yaşıyorlardı. Biribirlerini görmeden Amerikanm en büyük facia artisti M. Kemalpaşa kazalannda 22 Merinoı çireceğini düşünmüş, yatakta bunalmak evvel nasıl olup da yaşıyabildiklsrine sun'îî tohumlama istasyonu açılmış bulun Bette Davis'le tesadüfî, fakat güzel bir tansa, pencerenin yanına koydurduğu kol kendileri de hayret edecek kadar biribirmülâkat yaptım. Fakat zannetmeyiniz ki lerini itmam ediyorlardı. Erkek bir söz maktadır. Bu istasyonlara birer mütehas tukta oturnaağı tercih etmişti. bu mülâkat diğerleri Rİbi klâsik bir «ö söyliyecek olsa, kadın, ayni dakikada o sıs baytarla birer de hayvan sağlık memurüşmedir. Hayır.. San'atkâr bana, ne Yerinde bir parça doğrulunca dışarıyı sözü söylemeğe hazırlanmış bulunuyor; ru verilmiştir. M . Kemalpaşa mıntakasınküçük yaştanberi aktrislige olan heves ve daha iyi görebiüyordu. Derin bir daki istasyonların çalışmasını murakabe kadın bir arzu gösterecek olsa, erkek onu Yabancı merkezlerden geçirdi; ilâcm verdiği muvakkat sükunet ve organize etmeğe yetiştirme şefi Veli istidadından, ne de tiyatro ve sinemadadaha evvel hissediyordu. İki vücud de bir müntehab parçalar sayesinde içinde biraz ümid ışığı beüren yeddin Ozkır, Karacabey mmtakasının is ki muvaffakiyetlerindcn, ne de oynamak tek ruh, bir tek kalb, bir tek dimağ gibi arzu ettiği rollerden ve istikbâle aid progözlerile bahçeyi seyre koyuldu. tasyonlarına da hastalık mütehassısı CevOperalar her duyguda müşterektiler. Sevişiyorlardet memur edilmişlerdir. Bu mıntakalar jelerinden bahsetmedi: Güneşin son ışıklan, pencerenin per 21,36 Stnusburg: Zadlg (Duperrler'nln) dı... T a m iki sene seviştiler. Biliyorum ki, dedi, bunlar artık da sun'î surette tohumlanacak koyun mikvazmda mecalsiz bir sürüklenişten sonra 23,05 Milâno X; Çingene (Leoncavalloalâkadar Sonra, bu benzersiz saadetin üstünden tarı 65 bin kadar tahmin edilmektedir. harcıâlem olmuştur. Kimseyi nun). yorgun argm çekilrhişti. Renkleri biribiribir kasırga geçmişti. Nereden, niçin geldi Bu 65 bin koyun için sun'î tohumlama etmez. Çünkü aşağı yukan bütün san at1,05 Frankfurt: Götz'in bir operasmm ne karışan, yekpare ve koyu bir gölge hatemsili. ği belli olmıyan bu kasırga, kadını alıp yapmak üzere 176 Merinos koçu ayrıl kârların hal tercümeleri ve arzuları bir line gelen yaprakların arasında, şimdi cıbirlerininkine çok benzer. Hepimiz mümBüyük konserler götürmüş, erkeği, çöken yuvada yapyalnız mıştır. vıltılı bir âlem doğuyordu. Meçhul semtkün oldul*u kadar uzun müddet seyircibırakmıştı. 20.25 Laypzig: Südet Almanlarının besBursa mmtakasının şark kısmında ve erin takdir ve rağbetini kazanmakta delerden birer ikişer gelip orada toplandık tekârlanndan parçalar. Yirmi sene evvel, tıpkı böyle bir ak 21.05 Doyçlandzender: 16 ncı aatrdaki Yenişehir kazasında tabiî tohumlama ya vam etmek isteriz. Bazan da kılıgımızi tan sonra gene meçhul semtlere doğru şamdı. Erkek, tıpkı bu akşamki gibi, bu Fransız balet musiklsi. pılacaktır. Bu iş için de 700 Merinos ko amamile degistirerek yeni bir hayata uzaklaşan kuşların keskin ötüşleri, esmer21,20 Königsberg: Çaykovskl ve Mu pencerenin önünde oturmuş, dudaklarmçu tahsis edilmiştir. Tabiî tohumlama ile mazhar olmak arzu ederiz. Heyhat muleşen havayı dolduruyordu. sorgski'nin eserleri. da bugünkü sızının acı ifadesi değil, saa22.06 Stuttgart: Straaser'ln 4tincü«entelkih yapılacak koyun miktarı 25 bin ka vaffak olamayız.. Beni hiç beyaz perdeEvin alt katmdan gelen damla damla detinin verdiği canlı bir tebessümle, gene fonlsi. dardır. masum kız rolünde gordünüz mü? piyano sesine, bahçenin uzakça bir köşe ağacları, denizi, dağları 22,30 İsviçre Lstasyonları: İsviçre musL seyrediyordu. araza Ledi Macbeth olabilir miyim? Balıkesir mıntakasında 6 istasyon açılklsi. sinde çekilen rulumbanın paslı sesi kanş O akşam da gök tıpkı şimdiki gibi ağar1,06 Veber r e Haydn'ln eaerlort. Hayır.. Ben Bette Davis'im, Bette Datı. Ağaclann altında koşuşan çocukların mış, dağlar ayni mor rengi almıştı. Uzak mıştır. Orada tamamen sun'î tohumlama Bette Davis Oda munkileri yapılacaktır. Bandırma mıntakasında da vis kalacağım! haykırışmaları da işitiliyordu. tan geçen boş bir yük vapurunun denizi Cok gene oldugu halde bu kadar « mon O Nelson'dur. O da hpkı karısı gi14 istasyon faaliyete geçmiştir. Bu istas22,35 Prag II: Dittersdorf ve Beetho Ta ileride, mavi gök derece derece so döven pervanesi, etrafta gene böyle kas ven'in eserleri. kıllıca söz söylemesi hayret! Mis Davis, bi düşünmektedir. Yalnız son şarta, yani yonlara da birer mütehassıs baytarla biluklaşıyor, dağlann dalgalı kıvrıntılan, bu vetli bir gümbürtü yapıyordu. 23.26 Saarbrücken: Gieaeking: Sonate: inema ve hal tercümesi bahsinde çok çe mesleğini terketmek teklifine gelemez rer sıhhiye memuru verilmi}tir. D = dur. ağaran zemin üzerinde silik, dumanlı bir O akşam da evin alt katmdan, damla Hırap (kızgınlık) zamanı başlamak kingen davrandığı halde söz aile saade zannederim. Muziblik olsun diye kıy Operetler morlukla irtisam ediyordu. Uzaktan, bir damla bir piyano sesi geliyordu. Erkek, tine intikal edince adeta bülbül kesildi: metli san'atkâra şu suali sordum: üzere olduğundan tohumlama hazırlıkları 21,20 Kopenhag: Şen dul (Lehar'ıa). kırlangıc sürüsü, çığhklar içinde, batıya tuşların üzerinde dolaşan parmaklann Bilmem hangi fclim »öyle bir vecize Peki evlendiğinizdenberi kocanızla istasyonlarda çok ilerlemiş bulunmakta 21,35 ParLs (P. T. T.): Dreimadeılhaufi doğru süzüldü; onu bir başka sürü takib ahibini, karşısmdaki manzara ile kendi meydana atmış: «Herhangi bir kadın fi hiç kavga etmediniz mi? Ondan hiç ?üpSchubert Verte). dır. Temmuz ve ağustos ayları tohumlaarasına getirerek bu sesi dinlerken piyano etti. ân veya falan meslekte temayüz ederse helenmediniz mi? Askerî bandolar ma için en müsaid ve en hummalı faaliyeKaşlarmı çatarak, dudaklannı büze Mor dağlann eteği hizasında boş bir birdenbire susmuş, biraz sonra kapı aç;l te sahne olacak aylardır. Bunun için halk mutlaka saadetinden bir kısmmı kaybe20,15 Hamburg: Mar&lar. yük vapuru, suyu döven pervanelerinin mıştı. îçeri giren, o gene kadmdı. O ak elindeki yerli koyunların Merinosa çev der.» Ben bu nazariyede pek de hakika rek cevab verdi: 21,35 Frankfurt: Muhtellf htvalar. Kavga.. Hayır, hiç etmedik. Fa Şarkı konterleri gümbiirtülerile denizi inleterek, duruyor şam, aralarında, hiç yoktan bir kavga çık rilmesi yolunda tatbik edilmekte olan e uygun bir taraf görmedim. Yani kenzannedilecek kadar ağır bir yürüyüfle mı§, kadın, bu köşke geldiği gibi anî bir programın bu üçüncü yılında da yalnız di hesabıma.. Çünkü eğer gordüm der kat ne yalan söyliyeyim, bir defa bana 21,35 Kolonya: R. Seegera (Boprano), em, aktrislikte temayüz ettigime inan hiyanet etmek üzere olduğundan şüphegidişle ayrılmış, iki sene süren bu aşk maBoğaza doğru çıkıyordu. H. E. Groh (tenor). Bursa mıntakasında 9 0 bin koyun tohummamaklığım lâzım. Çünkü bir mesleğim lendim. O vakit ne yaptım, biliyor mu Hasta ihtiyar, hasır koltuğunda, hiç cerasl, başladığı gibi anî bitmijti. anacağına nazaran bu mesai iki ayın içilmasma rağmen aile hayatımda çok mes sunuz? Bir takım sahnelere, sitemlere fiErkek, saadetin çok yüksek zirvesin ne sıkışacak demektir. kımıldamadan bakıyordu. Çocukluğunu, udum. Daha dogrusu ben şuna kajlim. lân lüzum görmedim. O hıyaneti bana gencliğini, hulâsa bütün ömrünii içinde den düşmenin verdiği sersemliği, faaliyet Bütün bu işleri yakından takib için Veadının asıl meslepi saadet peşinde koş yapmağa muvaffak olamaması için tam Bu gece şehrimizin muhtelif semtleringeçirdiği bu manzarada, bu akşam bir dolu bir hayatm gürültüleri arasında an kâlet şube müdürlerinden Fahri Arasla, maktır. Lâkin bu düşüncelerimle size randevuya gideceği zaman kendisini ka deki nöbetçi eczaneler junlardır: cak avutabileceğini düşünerek yabancı Fahri Savron şehrimize gönderilmişler ve başkalık görür gibi olmuştu. Şimdi önüniraz eski kafada bir kadın gibi görünü çırdım. Otomobilime aldım, arzusuna, İstanbul ciheti: de oturduğu şu pencereden, tabiatin bu fuklan senelerce dolaşmış, nihayet gene ohumlama mıntakalarını gezmeğe baş forum galiba.. H e r ne oluna olsun ben muvafakatine bakmaksızın hızla onu şe Eminönünde (Be^ir Kemal), Alemdarda dinlenme hazırlığmı yüzlerce defa seyret buraya dönmüş ve evlenmişti. amışlardır. ıerhangi bir sahne veva sinema muvaf hirden uzaklajtırdım. Arabayı ancak üç (Sırrı Rasim), Küçükpazarda (Hüseyin Hulusi), Kumkapıda (Haydar), ŞehzadebaŞimdi, çocukluğunu ve gencliğini içinmişti. Denit her zaman böyle durgunlaakiyetimi aile saadetine değis«cek bir yüz kilometre ileride bir köyde durdut şında (Asaf), Karagümrükte (Arif), Aksaşır, karşıki dağlar her zaman böyle solar; de geçirdiği, hayatının en büyük saadeti Kapıyı açık bırakarak gelin (arakterde dcğilim. Kocam, bugün bana tum.. Kendisine ancak ;u sözleri söyle rayda (2. Nurl), Fenerde (Emilyadl), Samatyada (Rıdvan), Bakırköyde (İstepan), smesleğini terket!» dese zerre kadar te dim: kuşlar her zaman böyle telâşll uçuşlarla larak bellediği iki senelik maceranın en * görmeğe gitmiş! Şehremlnlnde (Nâzun), Eyübde (Arlf Beeddüd etmeden tiyatrodan ve sinema Çılgınlığa bcnziyen bu hareketi nî şer) eczaneleri. toplanıp dağılırlardı. Tabiat, gecenin büyük felâkete inkılâbını gördüğü bu evTaksimde Çorbacı sokağında 9 numaçin yaptığımı tabiî biliyorsunl koynuna, böyle süzvlürdü. Fakat bu ak de, ihtiyarlık günlerini tüketmeğe çalışı alı evde ohıran Petro kızı Izmaro, ci dan çekilirim. Beyoğlu ciheti: Nasıl? Mülâkatımız oldukça orijinal Başını önüne eğdi, hiçbir söz söyle İstDdâl caddesinde (Dellasuda), PangaL şam, hasta ihtiyarın karşısına serilen bu yordu. vardaki düğün evinde gelin görmek iGözleri, hâlâ kapalı, yirmi sene evvîl çin evinin sokak kapısmı açık bırakıp 3İr mevzuda ccreyan etmiş değil mi? T a medi. O geceyi mütevazı köy misafirha tı Hal&skârgazi caddesinde (Nargileciyan), canlı levhada bir başkalık vardı. Taksim İstiklâl caddesinde (Limonciyan), iî san'atkârın bu kadar iftiharla ve mem nesinde geçirdik. 24 saatlik ikinci bir Karaköyde (Hüseyin Hüsnü), KtusımpasaBu akşamı ötekilerden farklı gösteren ki akjamm alaca karanlığı içindeydi. sokağa çıkmış, fırsatı kolhyan sabıkalı yüksek balayı yaşadık. Bu ve buna benzer hâ da (Müeyyed), Hasköyde (Neslm Aseo), OrYaprakların arasında dolaşan kuşlann se hırsızlardan Agob oğlu Civan Mazlum luniyetle bahsettiği yuvasındaki değişikliğin ne olduğunu tayin edemiyortaköy, Arnavudköy, Bebek eczaneleri. sini, karşı kıyıdan geçen vapurun perva yan da içeriye girerek eline geçirdiği aadeti temin edenin kim olduğunu da diselerde bütün kadınlar beni taklid ederdu. Lâkin o farkta bir benzerlik seziyorKadıköy Moda caddesinde (Nejad), Al lcrse çiftler arasında fazla gürültü çık ne gürültüsünü, yirmi senenin içinden din eşyayı bir bohça yapıp kaçarken bekçi iğrenmek istersiniz değil mi? Bette'in ıyolda (Namık), Büyükadada (Şinasl Rıdu. Seması, denizi, dağları, kuşlan ve ler tarafından suç üstünde yakalanmış ocası meşhur orkestra seflerinden Har maz zannederim. za), Heybelide (Halk), Üsküdarda (İtti liyordu. A l t kattaki piyanonun, yirmi seağaclarile karşısında serpilip genişliyen ;ır. had), Beşiktaşta (Süleyman Receb), Beyne evvelki maziyi anlatan billur sesi, ku bu manzara ona birçey hatırlatıyordu. koz, Paşabahçe, A. HLsar eczaneleri. aklarında dolaşıyordu. Doğum Sanki, çok eski bir tarihte nerede gb'rdiiHasta ihtiyarın dudaklarında, yavaş Çocuk muharrirleri Nimet ve Rakım ğünü hatırlıyamadığı bir tablo, atıhp unuÜstad Muhlis Sabahaddinin TAT Paris sahnelerinde büyük muvaf"İc Almanyada yakmda çevrilemsine tulduğu köşeden çıkarılmış, üzerine biri yavaş bir tebessüm belirdi. Başını hasır ^alapalalarm dün Cağaloğlu Sıhhat idaresinde koltuğun yastığına dayadı. Kapalı gözleri mrdunda bir kızları dünyaya geldi. akiyetler kazanan «Üç vals» opcreti fil başlanacak olan yeni filmlerden bazıları ken tozlarile, onun karşısına getirilmişti. favruya uzun ömürler diler, ailesini me çekilecektir. Başrolleri, ayni vazife şunlardır: «Hamburg ile Haiti arasında», nin içinde, beyaz tuşlara ses veren bir çift O, bu tozlanmış, rengi uçmuj, tabloyu, eri sahnede de ifa etmiş olan îvon Prin «Albn sahilindeki kadınlar», «İhtiyar kadın eli ve solgun bir kadın yüzü vardı. ebrik ederiz. Salı: Üsküdar Salacak parkı; Çarşamsenelerin indirdiği nisyan perdeleri arkaemps'le Pierre Fresnay oynıyacaklardır. kalbim seyahate çıkıyor!». Piyano sustu. Biraz sonra kapı açıldı. ba: Bebek Belediye bahçesi; Cuma: sından belli belirsiz seçiyor gibiydi. Bu eserin rejisini Ludvig Berger idare Bir etek fışırtısı ve hafif bir ayak sesi oda•T Fransızlann meşhur facia artisti Şehremini înşirah; Oumıart€si: Suadiye ^ Yorgun gozlerini, manzaranın hepsini decektir. Ludvig vaktile Amcrikada ERENKÖY KIZ LÎSESİ nın içinde dolaştı. Jean Gabin'in de vaktile babası aktördü. Şenyol. (GÜL FATMA) birden kavramak istiyen bir dikkatle açaDenis King'le Jeannetto Mac Donald'ın MEZUNLARINI DAVET Perşembe: Kadıköy Süreyya: Pek küçük yaşında oğlunu sahneye çı İhtiyar, gozlerini açmadan, hafif, nerak biraz daha bakınca, zihninde, çok Olgunluk sınavlarımızın sona erdigi tem aşrollerini oynadıklan «Serseri kral» ı kardı. Minimini Jean bir sabah kims^ye (HATIRIM İÇİN) es kadar hafif bir sesle sordu: muzun on birinci pazartesi gunu saat 15 te apmış, Avrupada da almanca ve franeski bir hayalin canlanmağa başladığını Sen misin Leylâ? hazırladığımız çayda hazır bulunmakla bi >ızca olarak iki versiyonda «Vals mu haber vermeden evden kaçmış ve istasyo8 temmuz 938 cuma hissetti. Bu akşam, yirmi sene evvelki bir zi sevindirmelerlni okulumuzun bütün mena giderek trenlerin geliş gidişini seyre Bir kadın sesi cevab verdi: günü akşamı larebesi» ni çevirmiştir. Ayni rejisör «Uç mnlarmdan rlca ederiz. akşamın ayni idi. koyulmuştur. O günden itibaren çocukta San'atkâr Naşid ve Birçey mi söylediniz? Erenköy kız lisesi 19371938 ders yüı als» ten sonra «Kızıl haç» müessisi J. makinistliğe geniş bir heves uyanmıştır. 'îhtiyar, şimdi gözlerinî kapamış, yirmi arkadaşlan mezunları H. Dunant'ın hayatını tasvir eden bir ihtiyar birden ürperdi. Gozlerini açtı. Fakat talih ve tesadüf Jean'ı gene ak senenin biriktirdiği küllerin altmdan birAzak sineması yazlık" Kongreye davet ordelâ vücude getirecektir. Bu eserde Çaktığı kibriti lâmbaya tutan karısına bir tör yaptı. Aktör ancak senelerden sonra bahçesinde denbire meydana çıkan o akşamın habraFener Yılmaı spor kulübü başkanlığın Dunant'ı keza Pierre Fresnay temsil müddet baktı; sonra, başını çevirdi, ağacİlk temsilini bekleyiniz bu arzusuna kavusabildi. Geçenlerde son sını, bütün tazeliği, bütün parlaklığı ve dan: decektir. lara, denize, karşıki dağlara uzun uzun çevirdiği bir filmde Parisle Havre ara10 temmuz 938 pazar günü saat 10 da diriliğile görmeğe başlamıştı. • T Joan Crayford'un kocası aktör sında is.liyen bir trenin lokomotifini tek ^ göz gezdirdikten sonra: Halic Fener C. H. P. salonunda kulübümiL O zaman, bu evde gene bir erkekle ;ün yıUık kongresi yapılacağmdan kulüb Franchot Tone İrlandanın kibar ailele başına idare etti. Hayır, sana değil! dedi. gene ve çok güzel bir kadın yaşıyordu. üyelerimizin gelmelerinl rica ederiz. rinden birine mensubdur. Sülâlesinin içinHAMDİ VAROĞLU ^ Norma Shearer ile Tyrone P o Evli değillerdi. Biribirlerini bir vapur sede 1790 da gcneral olan Volf Tone is Dördüncu Vaktf Han dörduncu ver'in çevirmekte oldukları Marie An minde bir zat vardır. kat, 18 numara. Teleion: 23428 toinette filmi bitmiştir. Temmuzun 8 inHerb malullerile şehid İt Norma Shearer Holivud'a gelmezTelgraı adresi: Mim Baysal İstanbul de Holivud'da ilk femsili yapılacaktır. den evvel Kanadada Montreal şehrinde yetimleri çağrılıyor Büyük şebir ve kasaba parklan; •jf Clark Gable'in doğduğu Cadiz 0 dolar haftalıkla bir mızıkacı dükkâ Kadıköy Askerlik şubesinden: Anıt, meydan, çocuk parklan ve şchrinden gönderilecek mektublardan Harb malullerile şehid yetimlerinin tü ıında tezgâhtarlık etmekteydi. villâ bahçeleri için modern proje bazılanna şu şekilde bir damganın ba tün paraları gelmiştir. Jf Holivud'da son yapılan filimler ve plânlar hazırlar; keşifnameleı 8 temmuz 938 den itibaren para tevzlatı den «Palas otelin meçhul müşterisi» nde sılmasma Amerikan Posta Nezareti mütanzim eder. Projelerin arazide na Kadıköy hükumet binasının evlenme üç yaşında bir küçük kız da mühim bir saade etmiştir: Cadiz, Clark Gable'in lalonunda başlanacaktır. tatbikatuu deruhde ve taahhüd 01 oynamaktadır. Bu kız Joan Crav doğduğu yer. Böyle bir şeref sinema arCuma ve salı günleri şehid yetimlerlne. eder. tistlerinden ilk defa Clark Gable'ye müCumartesi ve çarşamba günleri de harb :ord'un yeğenidir. Büket, nişan sepeü ve çeienkler yesser olmuştur. malullerine dağıtılacaktır. "A M. G. M. şirketinin son çevirdiği için yapılan siparişler sür'atle haPara dağıtma zamanı sabahları saat 9 'Ar Komik Busten Keaton bir müddet nrlanır. :<Arsen Lupin'iu avdeti» filminde polis dan 12 ye kadar devam edecektlr. evvel mühimce bir rahatsızlık geçirmişti. Çiçek, sebze tohumlan; fide ve Temmuzun 6 7 nci günleri numara al rolünü oynıyan aktörlerin kullandıkları mak için şubeye müracaat edilecektir. fidanlar; sus, meyva ağaç ve ağaç'ilcümle zabıta levazımatını Los Angeles Hastahktan kalktıktan sonra artık aktörResmî sened, maaş cüzdanı, nüfus cüz mniyet müdürlüğü tarafından temin o lük yapamadı. Bazı kısa filimlerin reiiçıklan; bahçe alât ve edevata ve danı, ve üçer aded fotoğraf beraber getisörlüğünü yapıyordu. Bu defa M. G. M. ehlivetli Bahcivanlar «sönderir. lunmuştur. rllecektir. + Amerikalı muharrirlerden A. J. sirketi onu Melvyn Douglas'la Florence ronin'in meshur eseri «Üç aşk» filme Rice'in çevirmekte olduklan bir filme KONYADA Dünkti tetkiklere iştirak eden muallimler bir arada :ekilecektir. Bu muharririn diğer bir ese teknik müşavir yapmıştır. Teni Kütübhane sahibi M. Naci Okul müzik terbiyesi ri «Şehrin kaleleri» namındaki roman da 50 muallim Müzeler idaresinin memur ettiği iki mütehassısla Binbirdirek, •jt Holivud'da vücude getirilmekte oMuallim Remzi Barantel tarafından O kordelâ haline getirilmektedir. «Sehrin Cumhuriyet Gazetesinin ve bütürı Yerebatan saraylarını, Süleymaniye camiini ve Topkapı sarayıru gezmişlerlan «Halk feryad ediyor!» filminde kul Müzik Terbiyesi lsmlle faydalı bir kimekteb kitablan, kırtasiye, gazete dir. Mütehassıslar muallimlere, gezdikleri yerler hakkında, lâzım gelen iza tab neşredilmiştir. Fiatı 100 kuruştur. Tav kaleleri» nde başrolleri Robert Donat ve başrolleri Frank Morgan'la Robert Tayve mecmualann tevzi yeridir. losalin de Russell oynamaktadırlar. siye ederiz. lor oynamaktadırlar. hatı vermişlerdir. NÖBETÇİ ECZANELER Bir iki satırla Türk operetî Davetler Bahçe Miman Mevlud Baysal Ç Eski eserleri tetkik eden muallimler j Askerlîk işleri ) ( Yeni Eserler Gidi Romanya, Macaristan, Avusturya, Almanya, * Çekoslovakya, Italya, Yunanistanm büyük 23 TefHfHUZ ; P asaport,an S y a p I .,yor 24 Aflustos NATTA Galatasaray istanbul? Telefor* 4491#