CUMHUBİfET 26 Nisan 1938 Şişlide bir takib Geçen gün bir mecliste kadın bir ahbabıaı beni bir köşeye çekti. Başından geçen şu garib macerayı anlattı. Başka hiç kinıseye bu garib sırrı açmadığını ilâve ettiğ.ir>e göre isminin ve cisminin keşfedilemiye ceğine kaniim. Onun için aynen size nakletmekte mahzur görmüyorum. Bu sabah üç senedenberi görmediğim bir btyden msektub aldım. Hiç bir erkek şimdi.ye kadfar bana böyle birşey yazmamıştı. Bundan sonra da yazacağını kat'iyyen zannetmiyorum. Ona Şişlide raitgelmiştim. Ben aşağıya doğru iniyordum.. O, yukanya çıkıyordu. Yaya kalclırımı kalabalık değildi. Biıbirimize dilJtat etmemekliğimiz imkânı yoktu. BakıştıL,. Yakışıklıca bir gencdi.. Ben nasildan, onu tabü bilemem.. Biraz ileriledikten sonra döndü, beni takib etmeğe koyuMu. Epeyce yürüdük. Eski Hay Lâyf ın önüne gelince içeri girdim. O da arkanwîan gelmekte tereddüd et medi. Ortalık çok tenha idi. Kenardaki masalardan fcsrine oturdum. O da tam önümdeki masayı seçti. Sandalyesine ilişir ilişmez bana döndü: Buraya teşrif etmek îstemez misi niz? Dedi. Elile de karşısındaki hasır kol tuğu gösteriyorclu. Fena halde sinirlen dim. Fakat kalkıp gitsem, belki gene pe şiraden gelecekü. Gürültü çıkarsam onun kadar ben de rezil olacaktım. SoğukkanIıhğımı muhafazaya çalışarak: Sebeb? Diye sordum. Benim için bu, büyük bir §eref ve zevk teşkil edecek!.. Bu beylik cümle karpsında elimde olmıyarak sırıttım. O, buadan daha ziyade cesaret aldı. Davetkâr sözlerinj uzatmıya başladı. Sinirim büsbütün boşalfnıştı. Mütemadiyen gülüyor, fakat ayni za manda da hep: Kabil değil! Cevabmı veriyordum. Nihayct o da gülmeğe başladı: Hanımefendi, dedi, lutfen bana adresinizi vermenizi rica edeceğim amma, bunu bir küstahlık saymayınız.. Size üç seneden evvel tek bir satır yazmıyacağıma namusum üzerine söz veriyorum. Bir an, «acaba deli mi!» diye düşundüm. Hayır.. Hal ve tavnnda insanı böyle bir şüpheye düşürecek hiçbir muvazenesizlik görünmüyordu. Kendi kendime: Adresimi verdim. kalktı, gitti. Teşekkür ederek Zaman ne çabuk geçiyor.. Dün, me ğer, bizim bu küçük sergüzeştin üçüncü yıldönümü imiş. Vak'ayı tamamile unutmuştum. O beyin sözünü tutup tam üç sene sonra bana yazacağmı zaten ümid etmiyordum. O zamandanberi iki defa taşmmış olmaklığımıza rağmen küçük zarf beni geldi, buldu, ne dersiniz.. Doğrusu posta idaremiz tebrike şayan.. Işte aldığım mektub.. Buyunın okuyun! «Hanımefendi, Bilmem hatırlıyacak mısınız., Eski Hay Lâyf ta size bir sütlü kahve ikram etmek istemiştim de, kabul buyurmamıştınız.. Benim için ne düsündünüz acaba? Cesur bir çapkın mı zannettiniz, yoksa her gördüğüne sataşan bir kaçık mı?.. Bunlarm hiç birisi değil.. O gün, mukadderatımın tamamen sizin elinizde olduğunun tabiî farkma varamazdınız. Genc bir kızı seviyordum. Ailem de evlenmemize taraftardı. Fakat izdivac, malum ya, övle kolay kolay karar verilecek bir şey değil.. Acaba mes'ud olabilecek miyim? diye müthiş bir tereddüd ve üzüntü içindeydim. Talih ve tesadüften imdad istemeğe karar verdim. Sizi bunun için takibe koyuldum. Hay Lâyf'a girerken içimden şöyle bir niyet tutmuştum.. Eğer masama gelmege muvafakat etmezse sevdiğimle evlenirim.. Gelirse, yeni bir maceraya atılmakta ne mahzur var.. Henüz daha gencim!. Endammız, gözleriniz o kadar hoşu ma gitmişti ki, masama geleydiniz, mu hakkak sevgilimden beni vazgeçirecektiniz.. Fakat gelmediniz.. Ben de gidip o kızla nişanlandım.. Evlendik, çok mes uduz. Aradan iki buçuk sene geçtiğine nazaran «mes'uduz!» sözünü kuvvetle tekrar edebilirim. Bu saadetimi size medyunum, çck teşekkür ederim, hanımefen di! Hem vadimi tutmuş, hem de minnettarlığımı bildirmiş olmak için bu mektubu yazıyorum. Rahatsız ettiğimden dolayı affınızı dilerim!» Zelzele felâketine uğrıyanlar için... Kızılaya yardım eden hamiyetli yurddaşlar L. K. Çatalea Çakıl köyü halkı 18 G. ve A. Baker. Ltd. ve Modiano 300 Brezılya kahvesi Turk Anonım Şirketı 500 Iş. Ltd. Şirkçti 200 Salti Franko 100 Şalom biraderler 100 Denizbank Llman Işletmeşi kara işçileri grupu. 120 Jak Y. Levl 200 Haydarpaşa Llsesi muhtelif sınıf ve şubeleri talebesi tarafmdan verilıp Kadıköy şubesmden ganderilen 13 50 S. Suraski mahdumlan 800 Holivud bir hayalden mi ibarettir! «Herhangi bir posta merkezine gidip Holivud adresile bir mektub veya telgraf vermek istediğiniz takdirde memur kat'iyyen kabul etmez!» ıNEMA RADVO aksamki program j ANKARA: 12,30 karışık plâk neşriyatı 12,50 plâk: Tfirk musikisi ve halk şarkılan 18,15 dahilî ve hAricî haberler 18,30 plâkla dans musikLSi 19,15 Türk musikısi ve halk şarkılan. (Hikmet Rıza ve arkadaşları) 20,00 saat âyarı ve arabca neşriyat 20,15 Türk musikisi ve halk şarkıları. (Cemal Kâmll: İstanbul radyosu okuyucularmdan) 21,00 konferaoB: Çocuk nesriyatı ve terbiyeslndeki rolü. (Ramazan Arkın, muallim) 21,15 stüdyo salon ork&stra&ı 22,00 ajans haberleri 22,15 yarınki program. 12,30 plâkla Türk musiklsi 12,50 havadis 13,06 çocuk bayranu ve bafta^ı mü. Haaebetile Çocuk Esirgeme Kurumu aanuna Bakırkoy Halkevi gosterit kolu tara fından bir temsil 13,30 muhtalif plâte neşriyaU 14,00 SON 17,00 İnkılâb t» rıhi dersi: Universiteden naklen. Mahmud, Esa4 Bozkurd 18.30 Çocuk bayramı haftası münasebetile Çocuk Esirgeme Kurumu namına konierans: Pahreddın Kerlm Gökay, (Çocuk ruhu) 18,45 plâkla dans musikisi 19,15 konferans: Beyoğlu Halkevi namına. Nâzan Danişmend (Tarih ve »debıyatta Turk güaelliği) 19,55 bors* haberleri 20,00 Vedia Rıza ve arkada^lan tarafından Türk musikisi ve halk şarkıla n 20,30 hava raporu 20,48 Omer Rıga taralmdan arabca soylev 21,00 Tahsm Karakuş ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkılan, (saat ayarı) 21,45 ORKESTRA 22,15 ajans haberleri « 22,30 plâkla sololar, opera ve operet parça* ları 22.50 son haberler ve ertesi günün progranıı 29,00 6ON. Ana yurdun guzel ve rahat bueakU.rından Kurşehir ve koylerınin şu son gunjerde geçirdıği zelzele felâketinin acısı her yurddaş.ımızın goğsune çokmujştur. Şuphe yok ki, bu acıyı herkes paylaşırken yurd ve yurddaşlık sevgi ve bağlüığile bu felâketın aetığı yarayı bağlıyacak ve gediklerini güeunün y»fctıği kadar kapamağa kogacaktır. Her zaman olduğu glbi bu defa da felâket sahasında lcara gün doetluğunu gostermiş olan Kızılayım», gerilerdeki yurddaşlarındap acısını bölu§tuğu bu felâket için gücu nisbetinde hamiyet eaerlerinl ve para yardımlaruıı bekler. Cemiyetimlzın her kazada bulunan şubeleri yurddaşların miktan h#r ns olursa olsun vereceklerı yardımlar için veznelerini açık bulundurmakla beraber yardıma koşan yurddaçlanmiBUj adlaruu lUte halinde neşreyüyecektir. Kızılay îstanbul Mümessilliğinden Adına Holivud de«miş olan LosAngelos civarmdaki stüdyolar roerkezi Bir Franıız muharriri, tanıjımış bir Fr&nıız sinçma mecmuasında *u satırları yaayor: Bana ister inanm, ister inanmayıq, Holivud'da tek bir filim yapılmamışUr. Orada tek bir ştüdyo yoktur. Holi» vud'da tek bir artist oturmaz. Orada bir posta merkezi bile yoktur. Holivud isminde bir tren istasyonu bile mevcud degildir. Orada bir banka binası dahi yoktur. Tecrübe etmek isterseniz, herhangi bir posta merkezine gidip yıldızlardan birine göndermek istediğiniz bir telgrafı kişeye uzatmıt. Eğer altma «Holivud» adresi yazdınız»a, memur kat'iyyen kabul etmez. Çünkü milletlerarası posta rehberinde Holivud iımi yazıh değildir. Holivud'da zannedilen »tüdyolardan her biri baçka İHmlerle anılan yerlerdedir. Çulver City, Universal City ilâh.. yıldız* ların oturduklan ve'lerin adı dft Beverley Hils, Mahbu Beach ilâhtjr. Peki, o halde Holivud nedir? Holi vud ismi ilk defa 1903 te soylenmi», «ncak 1910 senesine dogru bazı kimseler t^raiından bi[inm£ğe başlamıştır. Holivud 1903 te t o s Angeles'ten 20 küometre Uzakta halî bir arazi idi. Orada hiç kimse m bir ev kurmayı, nc bir bahçe yapmayı, ne de hayvan otlatmayı aklma g«' tirmiyordu. Paul isminde bir Fransız ressamı ilk defa oradaki nıanzaranın güzelliğine dikkat etti ve bir tablosunu yapnıak için inşa ettjrdıği bir kulübede oturmayı göze aldı. Birkaç sene içinde o kulübenin civarında bîrkaç kişi daha küçük küçük bazı evler yaptırdılar. 1910 senesinde Holivud'daki binalar ancak yüzü buldu. Bu tarihte sinemacılık ilk inkişaf devresine vâsıl oluyordu. Filim âmilleri büyük şehirlerin gürültüsünden uzak, sakin yerlçr arıyorlardı. San Fransisko gibi büyük bir merkezden hiç de uzak olmıyan Los Angeles'e gelip yerleştiler. 1911 senesinde Nevyorkta işleri iyi gitmiyen berber esnafından iki kardeş ceblerine son sermayel«ri 2600 doları koyup garba gitmeğe karar verdiler. Trende sarhoş bir filim âmiline rastgeldiler. Onlar da kafayı çekince »damla ahbab oldular ve birlikte bir filim çevirmeğe karar verdiler. Yabancı merkezlerden müntabab" p^rçalar 20 35 Hambupg: Mona Llza (Şillng) !n. 21,45 Strasburg: Lakme (Belib'ln). 22,05 Roma: Karmen ,(Bi«e) nin. Büyük konserlçr 21,05 Londra: Bethofen ve Haydn'in t+ serleri. 21,0§ Lâypzig; Çaykovski ve Nikolal'nin eserleri. 21,05 Frankfurt: Vagner ve BTÜkner (8 inci senfoni) eserleri. 21,20 Beromünstar: Bize, Liszt ve Ştraus'un eserleri. 21,55 Kopenhag: Bah'ın (demek Allah dunyayı seviyor) eseri. 22,05 Milâno: Hendel'in eserleri. 23.20 Doyçlandzender: Brahms (Ikinci senfoni). 22,30 Presburg: Mozart: Piyano konserl D=Dur. 23,05 Sottens; Mozart'ın eserlerl. Çacuk koro heyeti radyoda Dün, 44 üncü ükmekteb talebesin den bir gmp, îstanbul radyosunda, saat birden bir buçuğa kadar devam etmek üzere üç ses üzerinden bir koro yap • mışlardır. Koroya İstiklâl marşile başlanmış, ve çok güzel marşlar, çocuk şarkılan söylenmiştir. Güzel okuma müsabakan Dün de saat 14 te civar mekteblerin i§tirakile bir güzel okuma müsabakası tertib edilmiş ve Halkevi salonu dolup taştığı için altı vüzü mütecaviz talebe bahçede muhtelif eğlenceler, danslar yapmışlar ve güzel okuyanlara Halkevi ve Esirgeme kurumu tarafmdan kitab, Kızılay tarafmdan da birer paket şeker hediye edilmiştir. Doğrusunu istersenîz o zatm bana karşi duyduğu minnettarlık kadar, belki daha ziyadesini ben de ona karşı hissetmekteyim. Çünkü ısrarını fazla ileriye götürmüş olsaydı, kalkıp masasına gitmekli ğim ihrimali vardı. Halbuki ben de oraya bugünkü kocam cfan nişanlımı beklenjek için gjrmiştim.. O vaziyette işler taÇocuk baloau biî kanşacak, § andaki rahat ve bahti U Şişli Halkevi tarafmdan, Esirgeme yarlığı kendi ayağımla tepmiş olacaktım. kurumunun iştirakile Dağcıhk kulü • Ne dersiniz, ben de ona bir mektub ya bünde tertib edilen çocuk balosu ve zarak tejekkürlerimi bildireyim mi?. gürbüz çocuk müsabakası dün 1500 çocuğun iştirakile ve çok parlak bir 8U Adam.. dedim, üç sene içinde kim Çeviren: rette yapılmıştır. Işık lisesile 44 ünoü ölür, kim kalır!. Ahmed Hidayet ilk okul talebesi yaptırdıklan hususî elbiselerle çok canlı ve muvaffakjyetli numaralar yapmışlardır. Halkevinin caT\ tarafmdan çalınan muhtçlif parça larla çocuk dansları yapılmış, muhtelif eğlenceler tertib edilmiştir. Saat altjd» Cumhuriyet marşı 1500 çocuk tarafmdan okunarak baloya son verilmiştir. Otomobilin direksiyonu kırıldı tnhisar tütün depolanndan birinin müdürü olan Nezihinin kullandlğı otomobilin direksiyonu hareket halinde birdenbire bozulmuş, Nezihi de arabayı, Dolmabahçe önündeki ağaclardan birine bindirmek mecburiyetinde kal mıştır. Musademe netieesinde Nezihi ile karısı Fatma ve halası Hikmet muhtelif Londra 12 yaşma giren Prenses Eüzabet ( beyaz at uzerinde) babası Kral Corç ile kardeşi Prenses Margrit Rozla beraber Saray parkında bir ge yerlerinden yaralanmışlardır. Hikmet Şişli Çocuk hastanesine, diğerleri de zinti esnasında. Sıhbat Yurduna kaldınlmışlardır. Sıhhî vaziyetleri ağırcadır. C Bir iki satırlo ^ Mi Vest'in bir revü heyetile birlikte îngiltereye gelmek üzere olduğunu yazmıştık. Mi Vest bu temsiller için 8 bin Ingiliz lirası ücret alacaktır. Londrada haftalığı 2500, Glaskov ve Mançisterde ige 1500 er Ingiliz lirasına gelmektedir. Bu hesaba nazaran Londrada iki hafta, digerlerinde, bir hafta kalacaktır. 1 MAYIS Bahar bayramında TÜRK MAARİF CEMiYETi rozetlerini takınız. Türkiye Tıb encümcni içtim*ı Türkiye Tıb encümeni 27 nisan 1938 çarşamba akşamı saat 18,30 da Etıbba Odasında toplanacak ve Dr. Ekrem Şerif Egeli tarafmdan (Gastroskopi ve mide hastalıklan teşhisindeki mevkii) hakkında tebliğde bulunulacaktır. Muhterem azanın ve arzu buyuran meslek» taşlann teşrifleri rica olunur. Yarın akşam M E L E K f te Zevk • Neşe • Nefi» musiki • Güzel şarkılar Eğlenceli, heyecanlı, meraklı bir mevzu ALTIN YAGMURU (Fransızca sözlü) Baş rollerdeı (Oaörılar, Konferanslar, kongrelef) Üsküdar Halkevinden: 26 4, 938 salı günu saat 20,30 da dar Halkevi aalonunda doçent, dektor Zeki Ragıb tarafmdan (Spor, sıhhat ve kültür) mevzulu bir konferans verilecektlr. Salon herkese açıktır. tm *jf Fransada çalışan rejisörlerden Hanri Sokal dağ filimleri mütehassısıdır. Şimdiye kadar bu yolda birçok kordelâlar vücude getirmiştir: Btyazlığın verdiği sarho|luk, Monblan'daki fırtına, Dağların esiri ve Mavi ziya.. Mavi ziyada ba§ kadın rolünü meşhuı Olimpiyad filmi rejisörü Alman artisti Lenı Rifenstal oy namıştı. H. Sokal son clarak yeni bir dağ filmi vücude getirmektedir. Adı «Müthiş sıçrayış» br. Bu kordelâ kayak sporları dekoru içinde geçen hoş ve eğlenceli bir macerayı tasvir etmektedir. Aktörlerin ekserisi kadın ve erkek ski şampiyonlanndan mürekkeb olaçaktır. •fc Pariste cıkan Sbematoğrafi Fransez mecmuaşı Fransada en ziyade rağbet gören artistler hakkında sinema salonlan müdürleri ve müstahdemleri arasmda bir anket yapmıştır. Bu anketin neticesine göre en çok rey alan kadm artistler şun lardır: Danyel Daryö 6330, Annabella 2080, Creta Garbo 1436. Şirley Teropl 616, Edvij Föyyer 530, Gabi Morley 414, Marlene Ditrih 328, Elvire Popesko 322, Vera Koren 226, Fransuvaz Rozcy 197. Erkek atistler de şunlardır: Fernandel 111 74, Jan Gaben 4062, Remü 3936, Şarl Buvayye 2780. Tino Rosi 2370, Piyer Riıar Vilm 1440. Caja Citri 1296. Harri Bor 1092. Viktor Fransçn 923. Lui Jwve 328, Klark Geybl 325. DON A M E C H E A L I C E FAYE ve meşhur Rus viyolonisti RUBINOFF Herkesin görecegi Beğeneceği bir film Aynca : Paramount diinya havadisleri gazetesi Bütün Istanbul'u hayran eden fılm Konferans Bugün mm Loander La Habanera T U R K sinemasmda ^mmm Bayram şerefine senenin en buyuk gala müsameresi Üstad MUHLİS SABAHADDİN opereti tarafmdan "••B^BBB Pangalh Bu akşam saat 9 da ^ ^ ™ K U R T U L U Ş sinemasmda K O NS ERI FRANSIZ Tiyatrosunda Programda : Klâsik eserler v« Munir Nureddin'in yeni bir eseri: Biletler Ağacami Philips Mağaza • sında satılmaktadır. Tel. 43343 Münir Nureddin FERYAD 3 Mayıs Salı •^"•"••|| Büyük operet 3 P«rde ••^•B Ayrıca: Orkestra Revü ve Bale H A T I R I M İ Ç İ N Filim yapıldı. Muvaffak oldu ve epey bir kazanç getirdi. Bunun üzerine üç arkadaş bir stüdyo tesisi arzusuna kapıldılar. Tesadüf ettikleri bir hayır sahibi on» lara ?u nasihati verdi: Beni dinlerseniz, diğerleri gibi stüdyonuzu bçyhudc yere Los Angeles'in gö'beğindeki pahah yerlerde inşa etmeyiniz.. Holivud tarafına gidiniz.. Orada bedava bile yer bulursunuz! Işte ilk tesis edilen bu stüdyo Holivud Oda muşikileri isminin bir manaya delâlet etmesine se 19,35 Bukreş: Şuman'ın (Şairin aşkı)] eseri. bebiyet verdi. Yoksa o zamana kadar o 21,20 Parıs (Ba4yo): Mozart v« Ra* kısım araziye t o s Angeles'm kenar mjıvel'in eaerleri. hallesi deniyordy. 23,25 Sarbrukken: Bah (Gı^dur sonat), 88^35 Ûpyöanqaaader: 17 nct aaır ev Fakat arada* g9çeTn"28s«»eS«*fftn^ musikisi. da Holivud binlercç defa büyümüş olma23,40 Breslâv; Nefasli sazlar konserl. sına rağmen ba$hba$ına bir şehir olmu; Operetler değildir. Bu, yalmz bir isimden, bir ruhî 32,05 Parls (Post Parizlyen): Ta Bauche delâlet neticesi mevcud zannedilen bir (Iven'in). hayaldçn başka bir şey değildir. Tatmin Şarkt konserleri edilemiyen ihtiraılar, çekilen ıstırablar, 21,05 Doyçlandaender: Marta Mar 1 dökülen gözyaşları ve sarfçdilen milyontensen (Soprano). lar için reklâm (eflerinin dimagında vü 22,05 Ştutgart: Ç. Rayh (Sopraao). çud bulmuı bir serabdır. Holivud tekrar ediyorum, bir anlaşamamazlık neticesi var zannedilen bir ytr, yanlış verjlmif bir Bu gece şehrimjain muhtelif semtlarlnposta adresidir. deki nobetci eczaneler; istanbul ciheti: (Yann bir başka muharrirîn «HoliEminönünde (B«§ir Kemal), Alem^arda vud yok, fakat Los Angeles vardır» ma(Sırrı Rasunj, Kumkapıda (Cemil), Ku kalesini basacağız.) çukpazarda (Huseyin Hulusi), Şehzadeba,i şında (Hamdl), Fenerde (Vitalı), Kara * gumrukte (Puad), Şehremininde (Hamdl), Aksarayda (Sahm), Samatyada (Teofıloa), Bakırkoyde (Merkez), Eyubde (Hikmet AtI m a i ) eczanelçri. •^r Greta Garbo nerede? Bu suale Beyoğlu ciheti: doğru bir cevab verebilene aşk olsun.. Pangaltida (Nargileciyan), Takslm İptikBir ay evvel îtalyada Stokofski ile bera lâi caddesmde (Lımoncıyan), Istiklâl cadber oturduğu, sonra da Tunusa geçtiği desmde (Della 6uda), Galata Karakoyde (Huseyın Husnü), Kasımpasada (Vasıfj, bir hakikat olmakla beraber bugün gelen HaUcıoflunda (Barbud), Beşıktaşta (VI haberler esrarh yıldızın etrafmda ddnen din), Ortakoy, Arnavudköy, Bebek ecza muammayı bir kat daha çözülmez bir ha» nelerl. Kadıköy eski iskelede (Sadık), Yeldeğlrle koymuştur. Zürih'teki bazı Fransız meninde (üçler), Uskudarda (Imrahor), gazetelerinin muhabirlerinin verdikieri Buyukadada (Halk), Heybeliadada (Ta bir habere göre tayyare ile Stokholm'dan naş), Beykoz, Paşabahçe, A.Hısar eczane m gelen esrarengiz bir kadın yolcuyu ora leri. daki îsveçli gazetecilerden biri tanımış ve Teşekkür bu kadının Greta Garbo olduğunu keşfetmiıtir. Kadın, kendisile konuşan gazeHemşire ve validemizin ölünü müna3ebetüe cenazesinde bulunmık lutfunteciye: Evet, demiş, ben Greta Garbo da bulunanlara ve muhtelif suretlerle kederimize iştirak edenlere ayrı ayrı yum, fakat rica ederim kimseye bir şey teşekküre imkân bulamadığmızdan sasöylemeyin, kimse rahatsız etmeden biraz yın gazetenizin buna tavassıtunu rica sakin bir hayat geçireyim,. Şimdi Lu ederiz. gano'ya gidecek, dinleneceğim! tlk tedrisat Haâne vekili Kadm bir arabaya binmjş ve istasyona müfettişi Ankara gitmiştir. Haberi duyan bir Zürih gazeteİsmail Hakkı Ziya sinin muharriri trenden evvel otomobille T. Maarif cemiyeti Lugano'ya gibniş, fakat trenden Greta'ya Talebe Yurdu Müd, Nuri benziyen hiçbir kadm yolcunun çıkma dığmı hayretle görmüştür. Söylendiğine Şelzadebaşı göre Greta bir başka istasyonda trenden TURAN TİYATROSU inmiş ve meşhur «Garb cephesinde yeni Iyileşen )üyük san'atkâr birşey yoktur!» esermin muharriri Erich Naşid bu geceden itibaMari Remarque'un oturmakta olduğu ren temallerine başlıyor. villâya gitmiştir. Yıldızın bu ziyareti ya2 cyun birden kında Holivud'da filme almacak olan Halk gecesi: Localar 100, her yer 20, muharririn «Üç arkadaş» ismindeki eseparadi10 rine aidmiş. Greta'nm bu kordelâda başÇöküş, piyes2 perde kadın rolünü oynaması ihrimali varmış. Beyin başına gelen, komedi 2 perde • T Bir müddettenberi Pariste tatil ^ HALK OPEREit müddetini geçirmekte olan Klodet KclBu akşam Samaiya ber, Amerikaya hareket etmiştir. • f Tanmmış Îsveçli artistlerden îngrid A j Bergman Berline Gelmiştir. Ufa şirketi hesabina «Dört trkadaş» isminde bir filim çevirecektir. Büyük operet 3 perde NÖBETÇİ ECZANELER ŞEN sinemada PİPİÇA