15 Mart 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

15 Mart 1938 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHtJRÎYET 15 Mart 1938 Amerikan filosu manevraya başladı Dün Ankarada Gencler Birliğinde çok mühim ve samimî hasbıhal yapıldı [Baştaraft 1 inci sahifede] Başveküimizin genclikle Dostane ziyaretler Harekât, tam bir buçuk Orta mekteb muallimliği kursuna devam eden ay devam edecek İstanbul muhteliti nisanmuallimlere aylıklarının verilip verilemiyeceği yakın ve canlı alâkası da Atinaya gidecek meselesi, münakaşalara yol açtı Celâl Bayar Ankaraya her yıl hiç olmazsa dört ecnebi takımı getirilmesini temin etmek vadinde bulundu. Cirid o yunlarına verilmesi lâzımgelen ehemmi >et üzerinde de tevakkuf ederek alâka darlann bu millî sporun inkişafı yolun daki düşüncelerini bir rapor halinde bildirmelerini istedi. Bu yakından alâkasile Necmi evine nakledildi Ankaralı sporculan sevindirmiş olan CePazar günü Şeref stadyomunda Şild lâl Bayar saat 18 buçuga doğru, şiddetli alkışlar arasında, Genclerbirliği lokalin maçı olarak karşılaşan Beykoz Gala den ayrılırken Ankaralı sporculara mu tasaray müsabakası sırasında Galatasa ray galecisi Necmi böğrüne yediği bir vaffakiyetler diledi. tekme ile bayılmış ve kendisini hastane Güreş seçme müsabakaları ye kaldırmak lüzumu hissedilmişti. T . S. K. İstanbul Bölgesi Güreş A Haber aldığımıza göre Necmi bir gün janlığmdan: bastanede müşahede altmda bulundurul 1 19 ve 20 mart 1938 tarihlerinde muş ve dalak nahiyesine vurulan tekme Ankara İstanbul Izmir ve Balıkesir nin bir ihtilâta sebebiyet vermediği anlagüreşçileri arasında Millî takım seçme şılarak kendisi evine nakledilmiştir. müsabakalan yapılacaktır. Tevkif edilen meşhur tenisçi 2 Müsabakalara Güneşten Hüse Meşhur Alman tenisçilerinden Von yin, Yaşar, Yusuf Aslan, Yahya, Hasib, Kram altı ay süren bir turneden sonra evMustafa. Galatasaraydan, Kenan, Faik, velki gün Berline dönmüş ve ertesi gün Adnan, Mehmed. Kasımpaşadan Basri, ahlâkî bazı zâflanndan dolayı tevkif eIzzet, Rızık. Beşiktaştan Şevki, Samsun dılmiştir. lu Mehmed gireceklerdir. Bir boksör öldü 3 Bu güreşçiler pazartesi, salı, perBelgrad 14 (Hususî) Yugoslav şembe ve cuma günleri olmak üzere haf sporculanndan Peyza ıle Dragan Mi tada dört gün antrenörün nezareti altın netiç arasında dün yapılan boks maçı bir da çalışacaklardır. felâketle neticelenmiştir. Peyza'nın indir4 Güreşçiler mezkur günlerde saat diği kuvvetli bir yumruk darbesinden ya17 de Şehzadebaşında Süleymaniye ku ralanan boksör Dragan Mineüç hastanede ölmüştür. lübü salonunda bulunmahdırlar. İstanbul ve Atina mmtakalan arasında hasıl olan bir itilâf üzerıne nisan ayının birinci haftası içinde İstanbul muhtelit futbol takımı dost Yunanistana giderek Atina muhtelitile iki müsabaka yapacaktır. îstanbul mıntakasının yapacağı bu maçlar millî küme müsabakalannı sekte ye uğratmıyacak şekilde tanzim edilmiş, tir. Atinalı futbolcular îstanbul takımmın bu ziyaretini haziran ayı içinde iade edecekler ve şehrimizde iki maç yapacaklardır. San Pedro Kaliforniya 14 Amerikan deniz manevraları bugün Amerikan donanması kumandanı Amiral Bloh'un riyasetinde başlamıştır. Manevralara 160 dan fazla gemi, 500 tayyare, 3,500 zabit ve 55,000 asker iştirak etmektedir. Manevralar hakkında büyük bir ke tumiyet gösterilmektedir. Hiçbir gazeteci veya fotoğrafçınm harekâta iştirak etmesine müsaade edilmemektedir. Hare kâtın esasını Büyük Okyanus sahiline yapılacak bir taarruz teşkil etmektedir. Manevralar nisan nihayetine kadar devam edecek ve Büyük Okyanus adalar grupu taarruz ve müdafaa hareketlerine sahne olacaktır. (a.a.) Ankara 14 Büyük Millet Meclisi, bugün Hilmi Uranın başkanlığında toplanarak ruznamesinde bulunan madde lerden Türk parası kıymetinin korunması hakkındaki kanuna ek kanun lâyihasmı müstaceliyet kararile müzakere ve kabul etmiştir. Bu kanunla «Türk parası kıymetini koruma hakkında neşrolunan 1567 nu maralı kanunun 6 ncı maddesinde yazılı olup 2100 numarah kanunla iki sene ve 2686 numarah kanunla daha üç sene müddetle temdid edilmiş olan müddet, hitamı tarihinden itibaren daha üç sene müddetle temdid edilmektedir. Büyük Millet Meclisinde dünkü müzakereler Müzelerde ziyaret ücretleri Celâl Bayar, kulübün kazandığı ku pa, şild ve madalyalarla dolu müzeyi tetkik etti. Şükrü Saracoğlu sporcuları ayrı ayrı ve vasıflarile Başvekile tanıttı. Bu sırada Celâl Bayar «kulübünüz bana da yabancı gelmiyor. Biz gencler de bu birliğin tabiî azasıyız!» diyerek iltifatta bulundu. Görüşmeler sırasında mevzu Ankara futbolüne intikal etti. Celâl Bayar dedi ki: « Şampiyonlulc işi lıyakat ve erıliyet meselesidir. Buna lâyık olanı hangi kulüb olursa olsun millî bir zevkle tebrik ederiz. Fakat ötedenberi görüyoruz ki birincilik 34 kulüb arasında kalıyor. Gönül bunun diğer taraflara da intikalini isti yor. Bu vaziyet spordaki millî kabiliyeti vatanşümul olarak ifade edecektir.» Başvekil bu suretle hulâsa ettiğimiz n:ütalealannm sonunda sporculardan Ankaranın niçin ikinci derecede göründüğünü sordu. Buna verilen cevablar arasında bazı îstanbul kulüblerinin tahsil masra fını vermek, iş bulmak, hatta mükâfatlar temin etmek gibi çarelerle yetişkin ve yahud müstaid oyunculan takımlanna al dıklanndan da bahsedildi. Başvekil: « Biz filân kulüb mümtaz vaziyete gelmiş, onun peşinde değiliz. Dava köklü o!arak yetişmek meselesidir.» dedi. Şükrü Saracoğlu da oyuncu nakletmek bahsi dolayısile düşüncelerini anlatarak «eğer iş sade buna kalsaydı elbette Ankara en mümtaz oyunculan her yerden daha kolaylıkla celbedecek vaziyettedir, dedi.» Hakikaten iş bu değildi. Millî küme haricindeki kulübler turnuvasında ayni takımlar Ankaradan da geçtiği halde bunların iyi oyunculan İstanbuldaki kulübler tarafmdan alınmıştı. Bu müşahede, İstanbuldaki idarecilerin istidadlan, Ankaradakilerden daha iyi sezdiklerini göstcrebilirdi. Bu mevzu üzerindeki görüş melerde Ankara takımlarmın tstanbul daki arkadaşlarına nazaran daha az temaslar yaptıklan da ileri sürüldü. Tec rübe ve teknik farkı, saha ve lokal meselcleri, kulüblerin malî vaziyetleri de mevzuu bahsoldu. Şükrü Saracoğlu Ankaranın kendini hissettirecek vaziyete geldiğini söyledi. Muhahzgücü reisi albay İ=mail Hakkı yeni açılmış veya nakledilmiş olan yüksek mektebler dolayısile de Ankarada kuvvetli bir genclik kütlesinin yerleştiğini anlattı. Başvekilin bir sua lıne cevaben Ankarada mevcud yedi kulübün hatta az bile olduğu tebarüz etti rildi. Celâl Bayart « Birşey daha düşünmez misinizV dedi. Ben kulüblerin müşterek bir lokali olmasını zarurî addediyorum. Ankarada bir sporcular kulübünü nasıl bulursunuz? Ben sosyal bir kulüb düşünüyorum. Sporaı antrenmanını, ekzersizini veya temasını yapar, boş geçirecek zamanmda spor kulübüne gider. Girmek için de her hangi bir spor kulübünde aza bulunmak kâfi gelir ve gencler için de çok faydalı ve mazbut bir toplanh yeri olur.» Sporcular Başvekilin bu yakm alâkasından sevinc içmdeydiler. Gencler da vetlilerini hazırladıklan büfede ağırladı lar. Bu sırada da muhtelif spor mesele leri üzerinde duruldu. Müzelerle ören yerlerini ziyaret edenlerden alınacak ücrete aid kanunun müzakeresinde ise söz alan Mithat Aydın (Trabzon), müzelerin bir milletin kül tür hayatı bakimından olan ehemmiyetine isaret ederek teklif edilen ücretle * rin 25 kuruş olarak tesbit edilmesini iste* miş ve bu maksadla bir de takrir vermiş « tir. Bütçe encümeni mazbata muharrirî verdiği cevabda, teklif edilmekte olan ücretlerin esaslı tetkiklerden sonra tesbit edilmiş olduğunu söyliyerek genel tatil günleri için bu ücretin 25 kuruşa indiril* dığıni, bundan başka alelumum mekterx ler talebesinden, kıt'a halinde erat ile subaylardan, rehberlerile toplu halda gelen Halkevi gibi kültür kurumlan üyelerinden ve saireden ücret ahnmıyacağyıi ilâve eylemiştir. Bu izahattan sonra Mithat Aydının takriri reye konmuş ve reddedilmiştir. Erzurumun kurtuluş günü tezahüratla tes'id edildi Erzurum 14 Erzurum kurtuluş yıldönümü eşsiz tezahüratla kutlulandı ve yaşandı. Şehir baştanbaşa donandı, asker kurtuluş gününü temsilen yürüyüş kollarile sehre girdi. Hükumet konağı onündeki direğe şanlı bayrağımız İstiklâl marşile çekildi, söylevler söylendi. Törene vali, generaller, bü tün subaylar ve memurlar, okullar, kesif halk kütlesi katıldı. Çok muntazam bir geçid resmi yapan askerlerimiz heyecanla alkışlandılar. Belediyede teb rikât kabul olundu. Gece fener alaylan yapıldı. Bütün Erzurum bir tek kalb gibi yıldönümünü candan kutluladı. Askeri, mülkî tekaüd tadilât kanununda HALKEVLERtNDE Münakaşalı konferans Bugün 18.30 da Beyoğlu Halkevi merkez binasmda Ahmed Hamdi Başar tarafından «Buhranlar> mevzulu ilmî ve münakaşalı bir konferans verilecektir. Ses ve saz m ü s a b a k a s ı Gene Beyoğlu Halkevinin tertib et tiği ses ve saz müsabakası programmı hazırlamak üzere jüri heyeti 18 cuma günü saat 17 de toplanacaktır. Besiktas takımı Ankaradan geldi 16 mart merasimi Şehremini Halkevinden: 16 mart 1920 kahramanlarmm hatı ralarmı taziz için ayni tarihe raslıyan çarşamba akşamı saat 20.30 da Evimizde bir toplantı yapılacaktır. Herkes gelebilir. Programî 1 İstiklâl marşı. 2 Konferans (16 mart şehidleri) Emin Âli Yaşin. 3 Temsil, Atatürke îlk Kurban. Ruznamede bulunan askerî ve mülkî tekaüd kanununun 48 inci maddesinin değiştirilmesine aid kanun lâyihasmın birinci müzakeresinde kanunun «muhtac veya malul zevc ve baba» kaydının esas maksadı ifade etmediği yolunda Hüsnü Kursta okuyan muallimlerin Kitabcı «Muğla» tarafmdan ileri sürü maaşlart len mütaleaya bütçe encümeni mazbata muharriri karşılık vermiş, neticede fıkraOrta okul öğretmenleri yetiştirmek daki «veya» kaydı «ve» olarak tashih maksadile Gazi Terbiye Enstitüsünde aedilmiştir. çılan kursa devam eden öğretmen okulu mezunlan hakkındaki kanun lâyihasmın Kuntrat, ilmühaber ve nüfus müzakeresi esnasında söz alan Ziya cüzdanı tatışı Gevher Etili, bir ihtiyac ve lüzum üze îcar ve isticar kuntratlarile ferağ ve rine kendilerinden orta mekteblerde istiintikal ilmühaberlerinin ve nüfus hüviyet fade edilmek üzere açılan bu kursa de * cüzdanlarının bedel mukabilinde satılmavam edecek olan muallimlere kursun desma aid kanunun birinci .ıüzakeresinde vamı müddetince maaş verilmemesinin Ziya Gevher Etili söz alarak, lâyihanm doğru olmıyacağını, bunların hemen hepbazı maddelerindeki yabancı kelimelerin sinin iaşesine mecbur bulunduğu ailesi bütçe encümeni tarafmdan öz türkçe keefradı bulunduğunu söylemiş ve geriye limelerle ifade edilmiş olmasından dolayı kalacak olan bu aile efradının ne ile geencümene teşekkür etmiş ve encümenin çineceklerini sormuştur. bu hareketini kanun lâyihasmın bütün Bütçe encümeni mazbata muharriri maddelerinde görmek istediğini ilâve etverdiği cevabda, şimdiye kadar kursa miştir. devam edenlere aynca maaş verilme • Hatib, gerek kanunların ihzan ve gemekte olduğunu, teklif edilen kanunla bu rek encümenler tarafmdan tetkikleri eskursa devam eden ve edecek muallim • nasmda bu yolda gösterilecek alâkanın lerin burada geçirecekleri müddetin terkanunlanmızm temiz türkçe ile çıkma fi hizmetlerine zammedilmesi gibi bunlar sını mümkün kılacağını işaret ederek lehinde bir hükmü ihtiva eylediğini kaymevzuu müzakere olan lâyihanm gözettideylemiş ve bu muallimlere maaş verilme ği maksadı değiştirmiyecek surette açık sinin bugünkü vaziyet içinde hususî ida < • türkçe kelimelerle ifade edilmiş yeni bir relerce mümkün olamıyacağı zannında şeklini tevdi etmiştir. bulunmuştur. Raif Karadeniz kürsüde Avusturya ve Çek millî takımlarmın antrenman maçları Dünya kupası tasfiye müsabakalarından avdet maçı Prağda, Bulgaristana karşı oynıyacak olan Çekoslovakya mil lî takımı pazar günü Fransızlarm Straz burg takımı ile bir antrenman maçı yap nrştır. Birinci devreyi 10 galib bitiren Çekler neticede Fransızları 41 mağlub etmişjerdir. 3ÇC 3Çî yfZ Geçen cumartesl ve pazar günlerl Ankaraya giderek orada Harbiye ve Muhafızgücile iki maç yapan ve her ikisinde de kazanan Beşiktaş takımı dün sabahki trenle şehrimize dönmüstür. Beşiktaşlıların Ankara Şehir stadyomunda yaptığı bu maçlar büyük bir seyirci kütlesinin toplanmasma sebep olmuştur. Yukarıki resimler Muhafızgücü Beşiktaş maçmda seyircilerden bir kısmını, Beşiktaş muhacimlerini Muhafız njüdafaasile mücadele halinde göstermektedir. Bu ayın içinde Pariste Fransız millî takımına karşı oynıyacak olan Avusturya millî takımı pazar günü Çeklerin birinci likinde üçüncü vaziyette olan Bratislava ile bir ekzersiz maçı yapmıştır. Avusturya takımında bir zamanlar Avrupa fut bolünün yıldızı olan Sindelar ile Sesta oynatılmamış ve neticede maç 11 beraberlikle bitmiştir. Bu mütalealara karşılık olarak bütçe encümeni mazbata muharriri Raif Karadeniz (Trabzon), «Bu kelimelerin tas hihlerine aid bir diyeceğimiz yoktur. Yalnız meclisten bu şekilde çıkan kanunlann her birisi üzerinde bu ameliyeyi yapmak bazan mana değisikliğini is tilzam edebilir. Bunun için bütün kanunların yeni, türkçe kelimelerle tashih edilmesi arzu ediliyorsa bunun için mütehassıs bir komisyon ayrılması, kanun metinlerinin orada tetkik edildikten sonra bu raya gelmesi lâzımdır.» demiş ve enrü menin doğrudan doğruya kendi tarafın dan kullanacağı kelime ile şimdiye kadar kullanılan hukukî ve malî ıstılahlar ara sında aykmlık ve binnetice yanlış şekilde anlaşılmasına sebeb olabileceğini ilâve etmiştir. Ziya Gevher Etili, teklifinde esasen bu noktayı gözönünde bulundurduğunu ve metindeki hakukî ıstılahları değiştir miyerek olduğu gibi bırakmış olduğunu kaydeylemiştir. Neticede Ziya Gevherin teklif ettiği şekil nazarı dikkate ahnarak bir defa daha gözden geçirilmek üzere bütçe encümenine verilmiştir. hayatımı yeniden zehirlemek delilik oluı. Bilhassa Mukbile Nusret Hanım gibi... Avukat şiddetle onun sözünü kesti: Lutfen susunuz Yusuf Bey, dedi. Mukbile Nusret Hanımla tekrar sevimli sözler teatisine başlamayın. Bana itimad ediniz. Siz onu tanımıyorsunuz, o sızi tanımıyor. İkiniz de, sırf zavahire bakarak, birbiriniz aleyhinde hüküm vermemelisiniz. Yusuf Haddad, hiddetle haykırdı: Habib Hasrun Be/, sıze verdiğim salâhiyeti teca\üz ediyorsunuz. Sizin iyiliğinizi düşünüyorum da ondan azizim, Fakat, nasihatlerimi kabul etmemeniz, belki de şahsî bazı sebeb!ere istinad ettiği için, isterser.ız, ikinizi de ayrı ayrı dinliyeceğim. Bu suretle, gerek siz, gerek Mukbile Nusret Hanım, fikirlerinizi, yekdiğerinizin gıyabmda serbestçe söylemiş olursunuz. Maaş vermeğe maddeten yok mu? imkân Dahiliye encümeni mazbata muharriri Şükrü Yaşıt (Çanakkale) de, kursa devam eden muallimler yerine hususî ida relerin esasen başka muallim tayin etmek ve onlara maaş vermek mecburiyetinde bulunduklarına göre ayrıca bunlara da maaş vermelerine maddeten imkân bu * lunmadığını izah eylemiştir. Ziya Gevher Etili, bu teklifini hususî idarelere yükletmeği düşünmediğini ve onların vaziyetini esasen yakından bil * dığıni söyliyerek, bunun umumî bütçe den temin edılmesının mümkün olabileceğine işaret etmiş ve bu hususta Maarif Vekilinin ne düşündüğünü sormuştur. Ziya Gevher Etilinin bu talebi üzerine kanunun müzakeresi rahatsızhğı dolayısile îstanbulda bulunan Maarif Vekilinin dönüşüne bırakılmıştır. Gene bugünkü toplantıda birinci mü • * zakeresi yapılan bir kanunla da haricden satın alman buharlı ve motörlü gemilerle memlekette yapılan mümasilleri için getirilecek esyanın gümrük resminden istisnası kabul edilmiştir. Kamutay çarşamba günü toplanacaktır. rarlarımı, hiçbir mülâhaza değiıtirentezdi. Habib Hasrun ayağa kalkmı;, bir ka« pı açmış, kendisini takib et/nemi elile işaret ederek: Lulfen şu odaya g^çer misinîz, Mukbile Nusret Hanım? demişti. Ben Yusuf Haddad Beyle bi;az görü|eyırn. Sonra da sizi dinliyeceğim. Avukatın arzusunu yenne getirme|e pek taraftar olmadığım ıçın başımı salladım: Bu tecrübe beyhudedir zannede * rim, dedım. Bizzat intihab etmediğim bir erkekle evlenmeme asla ihtimal yoktur. Fakat, Habib Hasrun dinlemedi, beni öteki odaya doğru iterek: Haydi kızım, dedi, beni dinle>in. Merhume valıdenizin ve nıerhum amcanızın hatırasma hürmeten bu ricamı ka * bul edin. Ahmed Şevket Bey burada olsa, eminim ki o da size ayni şeyi tavsiye edecekti. Aşk ve macera romanı t 15 Bundan dört sene evvel, bu îzdivaca mütekabilen rıza göstermiş olsaydınız, siz Mukbile Hanım, evvelki gün maruz kaldığınız muamelenin acı hatırasını taşımıyacaktınız, siz de Yusuf Haddad Bey, Mukbile Nusret adını işitince, öteki kadını akla getirerek yaşadığmız elîm hayatı hatırlıyamıyacaktınız. Yusuf Haddadm sabırsızlık alâmet leri gösterdiğini görünce, avukat ona ddndü: Rica ederim, azizim, dedi, yeni evli iken karınızla anlaşmak için elinizden gelen herşeyi yaptığmızı, her türlü uzlaşma çaresine tevessül ettiğinizi ınkâr edemezsiniz ya! • Orası öyle. O ahlâksız kadma kâr etmiyen bu çareler, eminim ki, Mukbile Nusret Hanım üzerinde müsbet bir tesir yapardı. Çok gencsiniz hanımefendi, dedi. terek hayata devam etmenize imkân olup Sizin yerinizi alan kadm filhakika çok olmadığını araştırmanız iktiza eder. güzel bir kadmdı. O sarışındı, siz esmer Yusuf Haddad ve ben, ikhniz birden siniz... Saç renginin bir kadını çirkinleş atıldık: tirmesi icab etmez sanırım. Siz ne dersi Kat'iyyen! niz Yuîuf Haddad Bey? Imkânı yok! Yusuf Haddad omuzlarını silkti ve Avukat, sükunetini bozmadı: can sıkıntısile: Bu «kat'iyyen» in ve bu «imkânı Nakleden* Hamdi Varoğla Bence hepsi bir, diye cevab verdi. yok» un sebebini izah eder misiniz ba întihab hakkım yok; zevkim mevzuubahs na? Birbirinizin ahlâkını bilmiyorsunuz, Lâkırdıya karıştım: değil; tesadüfün esiriyim. Aile yuvasın bunu anladık. Bir arada yaşarsanız, bir Bunda yanılıyorsunuz, Habib Bey da saadet beklemediğime göre, karım birinizi öğrenmiş olursunuz. İkiniz de ahdedim. O kadm başka; ben başka! ha sanşm olmuş, ha esmer olmuş farkı lâk ve terbiye itibarile yüksek insanlar Avukat, birdenbire bana döndü. Yüyok. olduğunuz için bu tecrübeyi dürüst bir zünde sabırsızlık okunuyordu: Bilâkis, bence bu cihet gayet mü şekilde yapacağ'nıza eminim. Bundan Ne gibi başka > diye sordu. daha makul ve mantıkî bir çarei hal göhimdır. Çünkü, Yusuf Haddad Beyin, beBahis bana intikal edince gene asabi remiyorum. nim yerimi zapteden kadına hoş görün Hayretlen dilim tutulnıuştu. Avukat meğe çahşması, o kadınm harikulâde gü leşmeğe başlamıştım. Müdahale ettim: bütün sükunetini muhafaza ediyor, Yu Niçin mühim oluyormuş? zel, zarif bir kadm olmasındandır. Hal Çünkü, evli olduğunuza nazaran... suf Haddad, sabırsızlığını gizliyemiyor buki, Yusuf Beyin, beni ilk gördüğü andu. Ben, bir ona bir ötekine bakıyordum. da aklına gelen şey huzurundan kovmak Hangi evlilik? oldu. Müsaade buyurun! Kanun naza Yusuf Haddad, öfkeli bir tavırla: Affedersiniz amma azizim, diyorDuyduğum hınca rağmen, bu sözü, rında mükemmelen evlisiniz. Kaldı ki, gene müstehzi bir eda ile ve hafifçe te ailenizin arzusu da buna munzam olmuş du, verdiğimiz kararların bu kadar hilâbessüm ederek söylemiştim. Avukat da tur, manevî bir borc ödemek vaziyetinde fmda bir teklife asla muntazır değildim. benim Bu teklifi ileri sürmedn evvel bana bir gülümsemekten kendini alamadı. Yal bulunuyorsunuz. Binaenaleyh, nız Yusuf Haddad'm çehresi, bütün cid kanaatime göre, bu nikâhı feshetmeden kere danışabilirdiniz. Bu uğursuz izdivacdiyetini muhafaza ediyordu. Habib Has birbirimize karşı yabancı iki insan gibi dan sonra neler çektiğimi biliyorsunuz. yaşamağa karar vertneden evvel, mü§ Tam bir parça rahat etmeğe başlarken run bana döndü: Yusuf Haddad bu teklifi derhal ka bul etti. Avukatın bizi birbirimize yak laştırmağa matuf teşebbüsünden kat'iyIsrarma dayanamadım; öteki odaya yen memnun olmadığı anlaşılıyordu. geçmeğe mecbur oldum. Avukat, kapıyı Ben kendi hesabıma, bu son şekilde arkamdan sıkı sıkı kapattı. bir fayda görmüyordum. Tesadüfün {Artast varS yoluma çıkardığı adam hakkındaki ka

Bu sayıdan diğer sayfalar: