10 Mart 1938 CUMHURIYET SON HABERLE 938 bütçesi, iktısadî inkişafm açık delilidir 248 milyon 320 bin lira tahmîn olunan varidat, geçen seneye nazaran, 17 milyon 300 bin lira fazladır Ankara 9 (Telefonla) 1938 malî yılı Için tahmin edilen varidat 248 miL yon 320 bin liradır ve 1938 malî yılı bütçesi Cumhuriyet bütcelerinin en vükse&ini teskil etmektedir. Hükume tin esbabı mucibesinde bu cihet kaydedildikten sonra deniliyor ki: «Derhal arzedelim ki, bu yükseklik denk bütçe esasından fedakârlık etmek suretile temin edilmiş değildir. Varidat muhammenatı bütçenin tanzimi sırasında elde edilmiş olan 1937 malî yılı 8 aylık tahsilât rakamlarına ve 1936 senesi tahsilâtının umumî neticelerile son aylardaki seyrine istinad ettirilmiş, masraf bütçeleri de bu suretle bulunan varidat muhammenatına uygun olarak tesbit edilmistir. Memlekeı tin iktısadî hayat nda görülen devamlı inkişafm da tesirile son senelerimizi mühim varidat fazlasile kapatmak ne ticesi veren bu usulün önümüzdeki sene bütçenin kolavlıkla tatbikına imkân vereceğini söylemek fazla bir nikbin lik sayılmaz.» 1938 yılı için tahmin olunan 248 milyon 320 bin lira varidat, 37 senesi muhammenatından 17 milyon 300 bin lira fazladır. Bu fazlalık başlıca şu membalardan gelmektedir: Muamele vergisi (5 milyon ), gümrük varidatı (3 milyon), muhtelif maddeler istihlâk resmi (2 milyon), tnhi sarlar safî hasilâtı (2 milyon), kazanc (1 milyon 480 bin), iktısadî buhran vergisi (371 bin), muvazene vergisi (440 bin), hava kuvvetlerine yardım (530 bin), damga resmi (935 bin), buğdayı koruma (350 bin), emlâk satış bedeli (360 bin) lira. Sair muhtelif tahsilât da geçen yıla nazaran, 534 bin lira fazlalık göstermiş, ve bunların mecmuu varidat bütçesin deki artış farkmı meydana getirmiştir. Mecliste bulunan yeni bütçe tabedilmektedir. Bütçe Encümeni de, bir yandan calısmalarına başladı. Cumhuriyet bütcelerinin en yüksegi Türkiye Ingiltere Meseleler ticareti nasıl artar? Londrada bulunan Muammer Eriş bir Ingiliz gazetesine mühim beyanatta bulundu Londrada çıkan Greyt Briteyn end di !st mecmuasından: «Türk bankerlerinin ileri gelenlerinden mürekkeb bir grupun Londrayı ziyaret etmesine büyük bir ehemmiyet verilmektedir. Son bir kaç sene içinde îngiliz Türk ticaret münasebetleri gittikçe daha samimî bir hal almakta ve bu artan dostlu ğun her iki memleket arasmdaki ekono mik münasebetlerde akisleri görülmektedir. H. A. Brassert kumpanyasının Tür kiyede bir demir ve çelik fabrikası ku rulması için imzaladığı kontenjanı tat bik ile uğrastığı malum olduğu gibi ikinci beş yıllık plâna dair hazırlanmakta olan projelerde de îngilizlerden istifade edilmesi beklenmektedir. Bir muharririmizle yaptığı mülâkatta Muammer Eriş, şimdiki ziyaretin mak sadlarına kısaca temas ederek demiştir ki: Buraya evvelâ, geçen yıl Valey ve Nikson tarafmdan yapılan ziyareti iade etmek maksadile gelmiş bulunuyoruz. Fakat bununla beraber her birimizin ayrı maksadlanmız da vardır. Meselâ ben Sitı îş Bankasınm bir şubesini açmak için tetkiklerde bulunuyorum. Arkadaş Unmm da ayn ayrı yapmayı düşündük leri işler vardır. Muammer Eriş, Türk îngiliz tica retinin genişlemesi ve artması ve bu husustaki engeller hakkındaki düşüncelerini de şöyle anlatmışhr: Bu mesele, Îngiliz Türk ticare tinde hem de ufak bir inkişaf vücude getirmek suretile hallolunabilir. Bunun çaresi de sizin elinizdedir. Fazla Türk malı satın ahnız; bütün güçlükler orta dan kalkmış olur. Birleşik krallık piyasasında fazla rcvac bulacağını düşündüğünüz bir takım Türk mahsulü var mıdır? Varsa nelerdir? Bizim bütün mahsullerimiz sizin piyasanız için elverişlidir. Meselâ tiftik. Sizin Bradford fabrikatörleriniz, belki de fiatların düşüklüğü yüzünden her zamanki kadar tiftik satın almıyorlar. Kuru yemışler. Izmirin Sultana üzümlerile incirlennin şöhretini bilirsiniz. îhrac etmemize büyük imkânlar bulunan madenlerimiz, bundan başka tütün, halı, hububat ve fındık, bütün bunlar sizin piyasanızı alâ kadar edecek ürünlerimizdir. Halis ve mütereddî tipler Yazan: PEYAMİ SAFA Her rejim ve her ideoloji kendine göre bir insan tipi yaratır. Monarşinin vücude getirdiği adam, yerden kandilli selâm çakan, evet efendimci, itaatli ve şahsiyetsiz, bürokrat ve otomat memurdu. De mokrasi, kendi fikirlerine tasarruf eden, fakat başkasının fikirlerine saygı besliyen stiklâl ve tesamüh sahibi insanı yarattı. Bugünün totaliter rejimleri, şahsiyetini kollektif bir maksada ve iradeye bile bile, istiye istiye teslim etmiş birer cemi yetçi ideal ve disiplin kulu yetiştirmeğe çahşıyor. Bunlar, her biri kendi maksadına uygunluğu bakımından halis tiplerdir. Fakat bir de her rejimin ve her ideolojinin onu yanm kavramış olanlar arasından çıkan birer dejeneresi vardır. Monarşinin mürai dalkavuklan, demokrasinin serkeş ukalâlan, komünizmin köşebaşı çığırtkanlan, faşizmin yalancı pehlivanlan bunlardandır. Ben yeni çıkan bir mecmuaya, Türk kızlan arasında, bu nevi ideolojilerin halis değil, mütereddi tipleri de türemeğe başladığını yazdım ve ilk olarak feminizm, komünizm, sosyalizm bunlar ayn ayn şeyler olmakla beraber akidelerinin tek kalıbda yarattığı dejenere bir kadın tipinin krokisini çizmeğe çalıştım. (Dizgi yanlışı olarak bu yazının ortasmdan bir kaç satın da eksik çıkmış. Manayı sakatlıyorsa da değiştirmiyor.) Bu kroki, herhangi bir ideolojinin yetiştirdiği halis tiplerin değil, dejenerelerin tenkidiydi; nitekjm o serinin ikinci yazısmda da burjuva cemiyetinin yetiştirdiği dejenere serbest kadm (lüks tavuğu) tipini çizdim. Muharrir arkadaşlanmızdan biri bu seri yazılanmın birincisini dikkatle, ikincisini ve henüz çıkmıyan üçüncüsünü de, tabiî, hiç okumamış; bu yazımda, dünkü esaretten kurtulan bütün Türk kızlannı tenkid ettiğimi sanarak bir fıkra yazmış. Bu arkadaş, benim kafes ve çarşaf kadınını müdafaa etmiyeceğimi pek iyi bilir; Türk kadmmın bugün kavuştuğu haklara ve imtiyazlara düşman olmadığımı da bilmesini isterdim. Yazımı dikkatle okusaydı normal değil, herhangi bir ideolojinin kadmda yaratabileceği normal vasıfları kaybederek nisbctleri bozulmuf ve karikatürleşmiş tipi ele aldığımı görecekti. Bu mevzuda bir kere daha kadının erkekle bir olup olamıyacağı etrafındaki mahud münakaşaya dalmak tehlikesine düşebiliriz. Bu, hiçbir neticesi olmadığı için, vakit ve kuvvet ziyan ettirmek bakımından ciddî bir tehlikedir: Kadının erkekle bir olabileceğini söyliyen de, olamıyacağmı söyliyen kadar abes bir iddia yoluna sapmıştır. Kadın erkekle bir oîabilir, çünkü insandır; olamaz, çünkü kadındır. Ayni hüküm, kadının şerefine ve bir bakıma üstünlüğüne kaydedilmek üzere, erkek için de tekrar edilebilir. Daha kestirme gidelim: Erkek kadın kadar mükemmel bir ana, kadın erkek kadar mükemmel bir baba olamaz dersem, tabiatin ve cemiyetin her iki cins arasmda yaptığı esaslı iş bölümünü ortaya koymuş sayılmaz mıyım? Dul kalmadığı halde ana rolünü terkederek, baba vazifelerini benimsiyen kadın, yahud da aksi, mecbur olmadığı halde ana vazifelerini benimsiyen erkek, hem tabiatin, hem de her türlü rejim ve ideolojiye tâbi cemiyetin tayin ettiği kategoriler dışarısına çıkmış bir anormal değil midir? Muharrir arkadaş, yazısında, feminizmin de aieyhmde olup olmadığımı anlamak istiyor. Bu nevi garb ideoloji klişelerinden hiç birinın beni sarmadığını bin defa yazıp söyledim. Kemalist inkılâbm yarattı Türk kadını, Leydi Astor'un hasretini çektiği feminist inkılâbının ya ratmak istediği kadın değildir. Arkadaşımızın bizim inkılâbımıza feminist vasfını yaraştırmakta aldandığını sanıyorum. Aradaki farklar aynca görüşülmeğe değer. Bugünlük anlatmağa çalışhğım şey şudur: Her rejimin ve her ideolojinin yarattığı halis tiplerle dejenerleri arasmdaki fark üstüne gözlerimizi dört açmağa mecburuz. Ben o yazılanmın ilk ikisinde mütereddi tiplerin küçük birer krokilerini denemiştim; o serinin son yazısında halis tipin vasıflannı tayin edecektim. Arkadaşımız, yazısında, bu neticeyi beklediğini itiraf etmekle beraber, bana ilk yazımın da sarahatine rağmen sahib olmadığım fikirleri yüklemekte pek acele etmiş. Nüanslara daha fazla ehemmiyet vererek konuşulmak şartile, bu mevzua tekrar gelebileceğimizi de ilâve etmek isterim. |HEM NALINA MIHINA Sulha zararı dokunan sulhseverler ulha zararı dokunan sulhseverlerin en meşhuru, geçenlerde ölen îngiliz Başvekili Makdonald'dı. Diğer devletlerin silâhlanmakta oldukları bir zamanda, îngilterenin silâhlarını azalttı. Muvazene bozulunca Italyan Habeş harbi çıktı. Ingiltere Italya harbinin patlamasına ramak kaldı. O tehlike atlatıldı. Japon Çin harbi çıktı. Arkasından bir îngiliz Japon harbinin çıkmasına da gene ramak kaldı ve Ingiltere, Uzakşarktaki îngiliz menfaatlerinden büyük fedakârlıklar etmek suretile bu harbin önüne geçebildi. Simdi sulha zararı dokunan birkaç sulhperver de Amerika Âyanında var. Bunlar, Amerikanm donanmasmı artırmasını sulh için tehlikeli addediyorlar. Halbuki îngilterenin zâfı gibi Amerikanm zâfı da, harbe sebebiyet verebilir. Amerika gibi müstemlekecilikten elini ayağını çekmiş, başka milletlerin topraklarında gözü olmıyan bir devlet, silâhlarını azaltırsa muvazene bozulur. Muvazene bozulunca da cihangir olmak sevdasında bulunanların cür'et ve cesareti artar. Bu taşkmlık, sonunda, bir harbe sebebiyet verebilir. Onun için, herkes hazırlanırken Amerikanm silâhlanmamasını istiyen sulhseverler, bu hareketlerile sulha hizmet etmiyorlar, bilâkis sulhu tehlikeye düşürüyorlar. Silâhların bıra kılması bir cepheli bir iş değil, bütün dünyaya şamil umumî bir iştir. Ya herkes silâhlarını azaltır, yahud da herkes, bugünkü gibi silâhlanır. Sulhseverler arasmda, silâhlanma bahsinde bir de şu yanlış fikir vardır: Silâhlanalım amma taarruzî değil, tedafüî surette silâhlanalım. Teknik itibarile bu çok gülünc bir iddiadır. Taarruzî, tedafüî meselesi ancak manevî bakımdan bir kıymeti haizdir. Biz, başka bir devlete taarruz etmek için değil; bir taarruza karşî yurdumuzu ve istiklâlimizi müdafaa etmek için silâhlanırız. Böyle bir taarruza uğrar da harbermek mecburiyetinde kahrsak bundan sonra harbin taarruzî veya tedafüî olması, Başkumandanlığın bile ceği bir iştir. Bir harbi yalnız müdafaa ile kazanmak imkânı yoktur; önünde sonunda taarruz etmek lâzımdır. Vaziyetin icablanna göre, ya harb başlar başlamaz, taarruz edilir; yahud da önce müdafaada kalınarak sonra taarruza geçilir. Fakat, taarruz edebilmek için eldeki silâhların taarruz edebilecek kudrette olmasi lâzım gelir. O halde şöyle bir kaicfe koyabiliriz: Harbde kat'î zafer, yalnız taarruzla kazanılır. Taarruz edebilmek için de taarruzî silâhlar lâzımdır. Yurdu müdafaa için yaptıracağımız silâhlar en mükemmel taarruz silâhlan olmalıdır. Yalnız müdafaa maksadile yapılan silâhlar, taarruzî silâhların darbeleri altmda darmadağın olmağa mahkumdur. Bunlar, milyonlarca ve milyarlarca lira harcamış olmanıza rağmen, sizi mağlubiyetten kurtaramaz. O halde sulhseverlerin müdafaa silâhlan yaptırmak iddialan da boştur, yanlıştır. ııtııııiMtııııııııııtıınııııiffliıınınıııııııınııinmı ««< Nafıa Vekilinin Japonlar, nihayet mühim beyanatı dün Sarmehri geçti Ankara Yenişehir posta, Çinliler, nehrin cenub sahilindeki bendleri telgraf merkezi dün berhava ettiler muameleye açıîdı Ankara 9 (Telefonla) Yeni şehirde, Devlet mahallesinde Adliye Vekâ leti binası yanmda inşa edilen posta telgraf merkezinde bugünden itibaren mu amelelere başlandı. Bu vesile ile de, güzel bir açılış töreni yapıldı. P. T . T . umum müdür vekili Bekir Vefa söylediği nutukta, yeni radyo istasyonumuzun aaçılması da yakın olduğunu, Celâl Bayar hükumetinin yüksek alâka ve yardımile bir posta telgraf sarayının da meydana geleceğini hazıruna müjdeledi. Hankov 9 Japon kıt'aları topçu kuvvetlerinin şiddetli bir mânia ateşinin himayesinde Şengşov'un şimalî garbisin den San nehri geçmeğe muvaffak olmuşlardır. San nehrin üst tarafmdan ilerliyen Japon kuvvetlerinin başlıca hedefi Sen şov'dur. Japonlar San nehri Şengşov a takriben kırk kilometroluk mesafede kâin Lunghay şimendifer hattının üstündeki Zeshui'den geçmişlerdir. PEYAMJ SAFA Çinlilerin yaptığt tahribat Nafıa Vekilimizin beyanatı Siz bir ticaret milletisiniz. Sizin mamul maddelerinizi alabilecek olan bir memleketten, mümkün olduğu kadar, fazla mal satın almanız doğru bir hareket olmaz mı? Bizim mallarımızı neka dar fazla satın alacak olursanız, yeni Şangthunan'da kolera salgınt Türkiyede o kadar çok ticaret imkânlan Hankov 9 Sangthunan'da kolera bulursunuz. Hiç şüphe yok ki bizim pi salgını çıkmıştır. Sanghay'dan oraya gi yasamız, harbden önceki durumundan den Milletler Cemiyetinin sıhhî heyeti tamamile farklı bir haldedir. bütün halka aşılar yapmağa başlamıştır. Biz, şimdi evvelce ithal ettiğimiz eşSon bir iki gün zarfmda 42 vak'a tesbit yanın birçoğunu içeride yapıyoruz. En edilmistir. Muhacir akmı ve sıhhî teş düstrideki inkişafımız arttıkça ihtiyacla kilâtm mükemmel olmaması dolayısile nmız da değişecektir. salgmın genişlemesinden korkuluyor. Fakat yeni şartlardan yeni ihtiyaclar Japonyada malî vaziyet doğuyor. Meselâ, eğer dokumacılık huTokyo 9 Bangerlere hitaben bir susundaki ithalâtımız azalıyorsa onun nutuk söyliyen Japon millî bankası genel yerine başkalan kakn olmakta ve başka direktörü muavini, kat'iyyen para enflas isrikametlerde bir takım ithalât ihtiyac yonu mevcud bulunmadığını, bugünkü lan meydana çıkmaktadır. Bir takım Kahire 9 Kral Faruk, askerî ma fıatlardaki vaziyetin arzla taleb arasın mühim inkişaf projelerimiz vardır ki hiyetteki bütün cemiyetlerin memnuiye da ahensizlikten doğmakta olduğunu bil bunlarda sizin müteahhid ve mühendis leriniz yardımda bulunmak imkânını eltine aid olan kararnameyi imzalamıştır. dirmiştir. Bu karar, Yeşil ve Mavi Gömlekliler Sovyet memurlartna tecavüz mü de edebileceklerdir. hazırlanıyor? teşkilâtlarının ilga edilmiş olduğu ve bu Netice olarak Muammer Eriş kısaca Moskova 9 Sovyetler Birliğinin Türkiyenin bugünkü vaziyetine temasla teşkilâtlara aid üniforma, nişan ve silâhların musadere edilecegi manasma gel Çin büyük elçiliği, Japonların, beyaz demiştir ki: Rusların yardımile Tientsin'deki Sovyet mektedir. (a.a.) Finansal vaziyetimiz pek sağlambaşkonsolosluğuna yeni bir hücum hazırdır. Devlet bütçesi muvazenelidir ve geGayrimübadil bonoları lamakta olduğuna dair sözüne inanılır lecek birçok yıllar için müsaid ticaret kıymetlendirilecek membalardan malumat almıştır. Ayrıca muvazeneleri yapmısızdır. Türkiye, büAnkara 9 (Telefonla) Maliye şehirde görülecek olan konsolosluk me tün finansal taahhüdlerine sadıktır. EnVekâletinde gayrimübadil bonolarının murlarma karşı da tahrik tecavüzleri ha düstrideki ilerleyişle birlikte hızlı adım kıymetlendirilmesini temin edecek bir ka zırlanmaktadır. lar atılmaktadır ve ikinci beş yıllık plân rarname projesi hazırlanmaktadır. tamamlandığı zaman memleket, büyük Vakıflarda tayinler bir ekonomik genişleme için teçhiz edilmiş Ankara 9 (A.A.) Büyük Millet Ankara 9 (Telefonla) Vakıflar Meclisi bugün Refet Canıtezin başkanlı olacaktır.» Umum müdürlüğü orman ve arazi mü ğında yaptığı toplantıda 1937 haziran dürü Remzi müfettişliğe, Ziraat Vekâ ağustos raporuna aid divanı muhasebat leti müdür muavinlerinden Ragıb Ziya encümeni mazbatasile Büyük Millet da, Vakıflar orman ve arazi müdürlüğü Meclisi 1937 yılı birincikânun ve 1938 ne tayin edildiler. yılı ikincikânun aylan hesablan hakkın Yusuf Ziya öniş Ankarada daki meclis hesablan tetkik encümen ma7bata=;ını tasvib eylemiştir. Ankara 9(Telefonla) Denizbank Gene bu toplantıda, memurin kanu Umum müdürü Yusuf Ziya Öniş bugün nunun 84 ve 85 inci maddelerine yen Ankaraya geldi. hükümler konulmasına aid kanun lâyihaFransada kızılhaç teşkilâtı •iinın ikinci müzakeresi yapılarak kabu! Moskova 9 Tas Ajansının bildirdiğine göre, Yunanistanın Moskova Paris 9 Kızılhaçı alâkadar eden edilmistir. maslahatgüzarı M. Nikolopulos salı gübütün meseleleri tetkik etmek ve bey Meclis, cuma günü toplanacaktır. nü burada intihar etmiştir. M. Nikolopunelmilel çerçeve dahilinde kızılhaç sahaVekiller Heyeti toplandı los, kendisine çok büyük eziyetler veren tında Fransız menfaatlerini müdafaa etAnkara 9 (Telefonla) Vekiller şifa bulmaz bir hastalık sebebile intihar ihek üzere millî bir Fransız kızılhaç mec Heyeti bugün Meclis içtimaından sonra, ettiğini bildiren bir mektub bırakmıştır. lisinin ihdasına karar verilmiştir. Mecliste toplandı. Merasimde bulunan, Nafıa Vekilimiz Ali Çetinkaya da şu beyanatta bulundu: « Posta telgraf ve telefon işleri bir memleketin terakki ve inkişafınm miya i'dır. Türkiye posta telgraf memurlan, her devrede ve her fırsatta, memlekete olan yüksek alâka ve hizmetlerile temayüz etmiş bir sınıftır. Zamanın terakki yatile mütenasib olarak yaptığımız bu gibi güzel binalarda çalışacaklar dahi mesleklerinin ehli olduklarım isbat edecek lerdir. Kendilerinin intizam ve emniyetle halkın işlerini resmî devairin muamele lerini hüsnü tedvir ve idare etmek suretile muvaffak olmalannı temenni eder, ve bu güzel binayı Cumhuriyet hükumeti namına muameleye açarım. Hayırlı ve mubarek olsun.» Hankov 9 San nehri geçen Japon kuvvetlerinin 900 kişiden ibaret olduğu bildirilmektedir. Bunlar 20 tank tarafmdan himaye edilmekteydiler. Nehrin cenub sahilinde bulunan Çin kıt'alan bendleri berhava etmiş olduklarmdan Japonların karaya çıktıgı sahayı sular istılâ etmıştir. Sıvas Erzurum hattı üzerinde.. Tayyareci Volf Hirs Ankarada Fırata 16 yerde köprü Misafirimiz Pilot mekteve viyadük yapılacak binde konferans verecek Ankara 9 (Telefonla) Sıvas Erzurum hattı güzergâhı eşlerine az rastlanan mühim boğazlardan geçmekte ve büyük suları aşmaktadır. Güzergâh Fı ratı ve kollannı on altı defa geçtiği için, buralarda demir ve betonarme köprülerle büyük viadükler kurulmaktadır. Atma boğazma rastlıyan viadük, bugünlerde bitecektir. Güzergâh mmtakasında kuv vetli bir kış hüküm sürdüğünden, sadece kârgir inşaat işlerine devam edilememektedir. Mısirda bütün askerî cemiyetler kaldırıldı Arazi tahriri Volf Hirş, paraşüt takınmış vaziyette Ankara 9 (Telefonla) Meşhur tayyareci Volf Hirş bugün Ankaraya geldi ve hava meydanında Hava Kuruınu ve Türkkuşu mensublan tarafmdan karşılandı. Hirş burada, Türkkuşu pilot mektebinde konferanslar verecek ve beraberinde getirdiği plânörcülüğe aid bir filmi de gösterecektir. İspanya sularında Bir Fransız torpitosu taarruza uğrıyarak kaçtı Paris 9 Liberte gazetesi, Fransanın Pursüvivant torpito muhribinin bir İspanyol harb gemisinin taarruzuna uğ • rıyarak Vendres limanına girdiğini ve iki kişinin yaralandığmı bildiriyor. Faaliyet mayıs sonunda tamamen bitirilecek Ankara 9 (Telefonla) iki sene evvel başlanmış olan umumî arazi tahriri önümüzdeki mayısın sonunda tamamen bitmiş olacaktır. Bütün memlekette, tahriri icab eden 40 milyon 579 cüzütam dan çok mühim bir kısmı bitirilmiş bulunuyor. Tahrir komisyonları kış olmasına rağmen, hava vaziyeti müsaid yerlerde çalışmalanna devam etmektedirler. Tahrir bittikten sonra, arazi vergisi tesbit e dilen yeni kıymetlere göre alınacak, ve bu suretle verginin tahakkuk ve tahsilin de görülen zorluklar da kalkmış olacak tır. c KISA HABERLER ^ İki îspanya donanması nisbet arastndaki Dünkü Mecliste Yunanistanın Moskova maslahatgüzarı Ankara Giineş kulübünde yaoılan güreşler [Baştarafz 1 inci sahifede'] M. Nikolopulos hastalığı yüzünden intihar etti Güreşlere yarın saat 19 da devam ediIecektir. Müsabakalar münasebetile Halkevi salonu doluydu. Büyük Onder Atatürkün teşrifleri, çok heyecanlı tezahür lere vesile oldu. Başvekll Celâl Bayar, Dahiliye Vekili Şükrii Kaya, Hariciye Vekili Aras, Adliye Vekili Şükrii Sa racoğlu ile Gümrükler Vekili Ali Rana da Halkevine gelmişlerdi. Güreşleri sonuna kadar takib buyu ran Atatürk Halkevinden aynlırken büvük tezahüratla uğurlandılar. * LONDRA 9 Yeni Amerika seîiri Jozef Kenedi, itimadnamesini bu sabah Krala takdim etmiştir. fe LONDRA 9 İngiltereye hususî m» hiyette bir seyahat yapmakta olan Holanda prensi Bernar saat 8,50 de Londraya gelmiştir. * BELGRAD 9 Dubrovnik seyrisefain kumpanyası yolcu nakline tahsis edılmek üzere ingiltereye 10,000 tonluk yeni bir vapur ısmarlamıştır. * ATİNA 9 Yunanistanın yüksek askeri şurası bugün Harbiye Müsteşan General Papadimas'ın riyasetinde toplanmış ve muhtelif meselelerle mesgul olmuştur. * ATİNA 9 Bir müddettenberi Kralın sarayında misafir olan İngiltere Kralının kız kardeşi Prenses Merl dün memleketine gitmiştir. * ATİNA 9 Makedonya taraflarmda 'lavalar çok fena gitmektedir. Serez vali» sinin Dahiliye Nezaretine gönderdiği bir telgrafta dün zuhur eden çok şiddetli bir r kasırganm büj ük hasarata sebebiyet verdlği bildirilmektedlr. Barselon 9 Balears ve Kanaria vapurları İspanyol bahriyesinin en yeni ve en iyi teçhiz edilmiş harb gemileri idi. İki filo arasmda mevcud muvazene farkı şimdi oldukça azalmış bulunuyor. Liberdad gemisi Almirante Cervera tiDİndedir. Buna binaen cumhuriyetçi lerin şimdi iki kruvazörü, tamirde bir zırhlısı ve asilerinkine çok faik bir denizaltı destroyer filosu mevcuddur. Asilerin yalnız iki kruvazörü ve pek az müessir olarak teslib edilmiş bir ticaret filotillâsı vardır. ^ Aragon cephesinde taarruz basladt Londra 9 (Hususî) Ispanyadaki ttalyan gönüllüleri bu sabah Aragon cephesinde kuvvetli bir taarruza baş lamışlardır. Stefani ajansı bu haberi teyid ederek. muharebenin bütün gün şiddetle devam ettiğini ilâve ediyor. Barselon 9 Yarı resmî membalar dan öğrenildiğine göre, asi tayyareler, Aragon civarında dört köyü bombardıman etmi§tir. (a.a.).