21 Şubat 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 8

tarafı 1 inci sahifede) Kayanın belâğat ve hitabetin en yiiksek derecesine varan nutkunun güzelliğıdir. Dahiliye Vekilimizin nutku Halkevlerinin başarıcılığını bütün güzelliğile tebarüz ettirmiş, adeta onlarm muvaffak faaliyetini tetviç etmiştir. Saym yurddaşlarım, Halkevleri bugün altmcj çalışma yı lına giriyor. Bu yıl yurdda 42 Ev daha açıyoruz. 42 şehrimiz daha, millî ülkiinün bilgi ve görgü ışığına kavuşacak. Gelecek yıllar, bu töreni açacak olanlar bu adedin bir kaç mislıni söylemekle bahtiyar olacaklarına kanaatim vardır. Onların ve onları dinliyecek olan vatandaşlann, memnuniyetini, şimdiden hissediyor ve meserretlerine şimdiden iştirak ediyorum. Halkevlerinin ilk açılış tarihi olan 932 de bizim yalnız 24 evimiz ve 34,000 üyemiz vardı. Bugün 93820 şu batta yenilerile beraber 209 evimiz ve her biri sosyal iş bölümünde, aktif rol sahibi erkek kadın 100,000 den fazla faal ve vazifedar üyemiz vardır. Halkevlerinde, bugün, bu saatte sizin gibi toplanan seçkin vatandaşlar bu törende hazır bulunuyorlar ve ellerindeki vasıtanm kudreti nisbetinde bizi dinli yorlar. Ulu Şefimizin, emir ve müsaadelerile hepinizi ve sizin yüksek şahsiyetlerinizde büyük milletimizi, ulusal Onderimizin ulu adma hürmetle ve muhabbetle se lâmlanm. «Alkışlar». Halkevlerinin altıncı yıldönümü rinde vazife almışlardır. Bunlar arasında en evvel takdirinize arzetmek istediğim kütle öğretmenlerdir. Çocuklarımızın genc dimağlannın ve vicdanlarmın terbiyesini eline emanet ettiğimiz bu gencler öğretmen ve eğitmen ödevlerini mekteb dauvarlarının ve sıralarının dışına da çıkararak Halkevlerin de ve halk kürsülerinde halkımızın bilgilerini ve görgülerini artırmak için çalış maktadır. milleti esirlikten kurtarmak çok güçtü ve adeta imkânsızdı. O zaman milletin kalbinde acı bir hasret ateşi gibi yanan vatan kaygusu, Atatürkün dimağmda ve vicdanında insanlık kudr?tinin imkânla rını aşan ve muvaffakiyet şartlarıni bulan bir kuvvet oldu. CTJMHURÎYET 21 Şubat 1938 En çetin günlerde bile... Vatan ve milleti esaretten kurt3rdı. O zaman bu kadan kâfidir zannedenler vardı. Vatan istilâdan, millet esarelttn kurulunca memleket ve millet de knrtulmuş e artık yapılacak birşey kalmamış zannedenler ve bunu tavsiye edenler eksik değildi. Bilmiyorlar ve görmüyorlardı ki bu atan ve milleti en yüksek zafer ve ik alden esir olmak, mahvolmak derekesine düşüren maddî ve manevî nıenfi ve muzır elemanlar milletin varlığını az zamanda gene kemirecek, belki daha az zananda daha fena akıbetlere sürükliye cekti. Atatürk büyük Istiklâl zaferini kazandıktan sonra Türk ve cihan tarihinde şan .e şöhret içerisinde ebediyen yaşamak hakkını kazanmıştı. Atatürk bu hakikî erefin zevkile bir gün bile meshur ve meşgul olmadı. Bir devleti korumanın bir devlet kurtarmaktan ve kurmaktan daha ;üç, daha müşkül olduğunu bihyordu. Ulu Şef, Istiklâl Savaşının en çetin günlerinde bile bir taraftan kurtarma plânmı hazırlarken ve cephelerde kumanda derken diğer taraftan da ayni ehemmi•etle devleti kurma ve koruma plânlaıile meşgul oluyordu Müstakil bir devlet kurmak esasen müşkül bir keyfiyettir. Fakat kurulan o devleti bütün istiklâl şartlarına uygun oarak korumak ve yaşatmak elbetteki daa çok güç ve daha çetin bir iştır. Bu, ün böyle idi bugün de böyledir ve yann da güç olacaktır. Istiklâlin bütün şartlannı ve eîrman arını elinde toplamıyan ve kurumunu bugünün isteklerine ve ihtiyaclanna uydurmıyan devlet ve milletlerin hazin akıbeterini tarih gösteriyor. Tarih göstermese bile Osmanlı Imparatorluğunun son iki üç asırlık kurumu ve durumu bunun en Türk milletinin müstesna bir mazhariyeti Millî seciye ve terbiyelerin ilk temeli süphesiz ki aile ocağında bilhassa ana kucağında kurulur. Türkler, asırlar ve asırlardanberi bu sağlam temele daya narak yaşamaktadırlar. Bu itibarla Türk milletı en mümtaz ve müstesna bir mazhariyete maliktir. Eğer Türk seciyesi ve millî terbiyesinin maddî ve manevî bünyesine verdiği sağlamlık ve metinlik sa yesinde asırlann müşkülâtmı yenebilmişse bugün de zamanın güçlüklerine ve müşküllerine göğüs gerebilecek bir kud rette ise bunun en büyük kısmını aile ocaâının sağlamlığma, Türk anasının, yani Türk kadınınm yüksek ahlâk ve kudretine borcludur. (Alkışlar). Milletin aile ocağmdan ve ana kucağından aldığı bu metin seciyenin bilgi ile, görgü ile tenmiye ve tevsi edilmesi öğretmenlere tevdi edilmiş millelin bir emanetidir. Eminönü Halkevinde verilen konserden bir intıba ,'erek ve istiyerek hasrediyorlar. Gelir iaynaklan arttıkça her kaza ve belediye merkezinde, birer halkevi açılması için daha fazla miktarda yardım etmeği kendileri için ulusal bir ödev sayacaklarına sat'î emniyetim vardır. Her kasaba için Halkevi, en medenî bir ihtiyac telâkki lunmaktadır. Belediyeler, belediye, ve hususî idareler kurumlan bunları yarat mağı, yaşatmağı, şehirleri ve vilâyetleri çin iftihar medan addediyorlar. Bu milî kururr.lara da teşekkür etmek yerinde fapılmış bir vazife olur. Halkevlerinin çalışma sahalan dil, tarih ve edebiyat, güzel san'atla, tiyatro, osyal yardım, spor, müze sergi köycü ük halk dersaneleri ve kurslar kütübhane ve yayım kollanna ayrılmıştır. Bu kolann başmda bulunan yetişkin ve seçkin yeler tekniğin en son icablan dairesinde atandaşlara bildiklerini göstermekte ve iğretmektedirler. Dillerin en ahenklisi en zengin ve en »enişi olan güzel türkçe, kelimelerini ve erimlerini, aslî ve orijinal kaynaktan aarak Halkevlerinde, halka yayılmaktadır. Güzel türkçemizin, en güzel ve en emiz konuşulan yerleri Halkevlerimiz oacaktır. En yeni piyesler oralarda temsil olunur, en güzel ve en ince şiirlerimiz ve destanlarımız oralarda okunur ve orada dinlenilir. er ne kadar çok olursa olsun eğer bilgisini okumak veya dinlemek yolile günün bilgisi seviyesinde tutmazsa hem müneverliğini kaybeder, hem de bilgisi ve görüsü mekteb sıralarında öğrendiklerine münhasır kalacağından yan cahil olur ve fan hayatında tam cahilden daha muzır bir hale gelir. Hiçbir münevver okumak ve konferans dinlemek ve umumî bilgilerini artırmak htiyacından, yan cahil kalmak ve kendisinden sonra mektebden çıkan her yeni nesilden fikir ve bilgi itibarile geri kalmak ehlikesini göze almadıkça bu ihtiyacdan cendisini kurtaramaz. Vaziyet ve vakit müsaid olmayıp da lmî bir mesleğe intisab etmemiş olanlar ve tahsillerini ilk devrede bırakanlar her memlekette ekseriyeti teskil eder. Bir milletin en esaslı sermayesini ve kudretini teşkil eden halk kütlesinin fikirlerini ünün malumatile tenvir etmek, bilgilerini e görgülerini artırmak, millî vicdan ve şuurlarını fikrî malumatla kuvvetlendir mek, hulâsa halkı bilen, anlıyan, istiye ceğini bilen ve istemesini bilen ve söyli yen faal dimağlı kültürel bir eleman yapmak, onun insanlığının yüksek duygulannı derinleştirerek ilerletmek bizim için yalnız insanî, ahlâkî mücerred bir vazi fe değildir. Bu memleketin müdafaasında ve milletin ilerlemesinde zarurî olan bir varlık temelidir. Bunu şimdilik kafaarını çok kıymetli ve derin bilgilerle mücehhez olduğunu bildiğimize millî ve vicdan şuurunu hergün kürsüsü önünde toplanan Türk genclerine yaptıklarını gördüğümüz öğreünenlerimize, profesörleri mize ve doçentlere bırakıyoruz. Okullarımızda, üniversitelerimizde ve enstitülerimizde kıymetli derslerinden istifade edilen bu bilginlerimizin kıymeti ve iktidan memleketimizin her sahasına yayılacak, kendilerini yetistiren memleket ve millet çocuklannın bilgilerile hem ifti har edecek, hem de onlardan istifade edecektir. lleride bu vazifeyi millî bir ödev olarak her münevver üzerine alacak ve Halkevi kürsülerini işgal edecektir. Halkevlerinin bu »eneki çalışmaları Saym yurddaşlanm, Milletimize Halkevlerinin bu seneki çalışmalarından. malumat vermek isterim. Bu suretle Halkevlerinin millet huzurunda bir senelik faaliyet muhasebesi görülmüş olacaktır. Muhakemesi, tenkid ve takdiri sizlere ve büyük milletimize aiddir. İlk çalışma yılı olan 933 te evlerimizde 915 konferans verilmişken bu yıl 3056 konferans verilmiştir. 933 te 975 konser yerine bu sene 1164 konser, gene o yıl 511 temsil yerine, bu yıl 1549 temsil verilmiştir. Sinema ve radyolanmız da bu öğretmenlerin çetin tizerlerine vazifeler aldığı teblerin, üniversitelerin ve enstitülerîn açılması, dil, tarih kurumlan kongreleri, siyasal, sosyal ve hususile ekonomık hayatta görülen eserler ve lerlemelsr ve nihayet en başta olarak miüî müdafaa kuvvetimizin cihanın şartlarına ve hudud lanmızın icab ve ıhtiyacıra göre artırıl ması hep bu memleketin ve bu devletin müstakil ve hür olarak yaşıyabiln'esini temin edecek müspet ve reel caslardır. «Alkışlar». Buna halkımızın islilısal ve istihlâk seviyesinin artmaj." ve büyük kutlenin modern bilgilerle dydınlanraası ve köylümüzün kalkmması ve her Türk ferdinin ve ailesinin refahla yaşaması gayesini de ilâve etmek icab eder. Halkevleri de bu inkılâb kurumlarmdan biriuir. Menfî, muzır elemanlan me r.leketin ve milletin bünyesinden çıkarmak ve atmak bu memleketin ve milletin millî se ciyesini koruyarak müspet ilmin vn mo dern takniğin bütün icablarını la'bik etmek ve Türk milletini tarihte lâyık olduğu yüksek hayat ve medeniyet sevıyesme çıkarmak. Istihsal sahasmda bilhossa nüfusta kemiyetle beraber keyfiyeti de artırmak. İşte, Türk devletinin kuıumunu ve Atatürk inkılâbının gayesini huîâsa eden esaslar. Cihan buna Kemaüst rejimi diyor. Biz Türkler ona Atatürk inLlâbı diyoruz. Ancak ve ancak bu inkılâbm ve, prensiplerinin memleketimizi konıyacağına ve istiklâlini kurtaracağına geçnıişteki, etrafımızdaki ve önümüzdeki binbir mi salle inanıyoruz. İ «Bizde zümre, sınıf farkı yoktnr» Öğretmenlerin bu itibarla üzerlerine aldığı bu vazife çok çetin ve çok mes'u liyetlidir. Memleket ve millet ellerine en kıymetli hazinesini, çocuklarını ve en kıymetli varlığını, tarihini, ikbalini, istikbalini, hürriyetini tevdi etmiş bulunuyor. Bu emaneti millî seciyenin icablan dairesinde medenî tekniğin ileri şartlarına uygun olarak yetiştirmek yann vatan ve milletin varlığını koruyacak dimağlan ve vicdanları hazırlamak, onlarm irfan ve vicdan borcudur. Bir memleketin istikbalini öğretmenler kurar, sözü bugün ikbalde bulunan bir Türk inkılâbçıları ve münevverleri, halk içinden yetişmiş ve halk içinde kalmış halk adamlan ve halk çocuklarıdır. Halkın ihtiyacını memleketin duygusunu halk kütlesi içinde yaşıyanlar bıii:. Bı zun halkçılığımız ne insanî bir husin şefkat ve merhameti, ne de bir görpnek ve heves icabıdır. Zaten biz Türklerde zümre, cemaat, sınıf farkı yoktur. Hepimiz büyük kütlenin bir vazifesini almış adamlarız. Bir çiftçi, bir işçi, bir doktor, bir hekim, bir san'atkâr, bir meb'us, bir Vekil millî ve içtimaî çalışma hayatında h;ssesine düşeni yapmakla ınükelleftir. Millî Türk tarihi hakikî ve temiz çehresini aldı ' Son zamanlarda kasdî tesirler ve telkinler altında cahiller ve gafiller, eliflde binbir tahrife uğrıyan Türk tarihi esaslı, ilmî araştırmalara ve vesikalara dayanarak, uydurulmuş iftiralardan ve isnad lardan temizlendikten sonra hakikî ve temiz çehresini ve çerçevesini almıştır. Dilimize ve tarihimize hakikî benliğini veren ve faaliyetine devam eden millî Dil ve Tarih Kurumlanmızın eserlerini halk kütleleri arasında bilinmesine ve yayılmasına gene Halkevlerimiz, faal bir surette vasıta olmaktadır. Edebiyat, musiki ve alelumum bir milletin medeniyet seviyesini ve irfanmı ve Milli borç Dün açılan Fatih Halkevi millî zevkini, hulâsa hüviyet ve varlığıArkadaşlar, nisbette artmıştır. Kitab saraylanmızda çok medenî camialann tarihlerinden çı nı yükseltecek güzel san'atların genişHalkevlerinin esaslı işlerinden biri de 933 te 59,444 kitabımız vardı ve 149 karılmış bir hakikattir. Böyle bir hakikat lemesi ve yayılması Halkevlerinin ehem muhitindeki köyleri gezerek, tanıyarak bin 900 okuyucu gelmişti. Bu yıl, kitabı gözönünde oldukça öğretmenlerle ve miyet verdiği vazifelerdendir. onlarm bilmediklerini öğretmek, iktisadî Spora verilen ehemmiyet mız 129,362 cildi buldu. Okuyucuları onlarm yarattığı ve yaratacağı canlı e durumlarını ıslah etmek ve hususile çoserlerle meşgul olmak, evlâd sahiblerinin, mızın sayısı da 1, 590,000 i geçti. Türk milleti, esas itibarile sağlam bün cuklarma ve hastalanna bakmak ve bakbu evlâdlarla, sahiblerinin hayat ve istik yeli bir ulustur. Bunu cihan böyle bilir tırmaktır. Sergilerle, köy gezilerile, halk dersa nelerile başlıyan alâkamızın dördüncü ballerini temin mes'uliyetini taşıyanla ve hakikaten de böyledir. Esasta mevcud On sekiz milyon Türkün on iki milyoyılmda bulunuyoruz. Evlerimizde 935 te nn ilk vazifeleridir. olan bu adalî kuvveti ve vücud güzelliğin nu köylerde oturur. Bunların maddî se59 sergi açılmışken bu sene 1 79 sergi açÖğretmenlerimiz bu vazifelerinin cid sistemli çahşmalar ve rasyonel teknıkle viyelerini, yaşayış tarzlarını Türk milletık. Gene 935 te 495 köyde geziler yap diyet ve ehemmiyetini müdrik olarak ça daha kuvvetleştirmek ırkm sıhhat, kuvvet tinin lâyık olduğu mertebeye çıkarmak mışken bu yıl çalıştığımız köylerin sayısı lışmaktad'rlar. Vasıta.ları arttıkça tesir ve güzelliğini artırmak Halkevlerinde çok millî bir borcdur. Millî emniyetin temeli 1495 i buldu. Halk dersleri" 8300 den leri de gerek genişlik ve gerek derinlik çalışılan bir faaliyet sahasıdır. Beynelmi de budur. 16,000 e vardı. 933 te Halkevlerine itibarile daha çok artacaktır. Kendilerin lel revaç bulan sporlar dahil olduğu ha Cumhuriyet hükumetinin bütün faali500 bin vatandaş gelmişti. Bu yıl Evle öğmek bizim için bir borcdur. «Alkış de en cok ehemmiyet verdiğimiz sporlar yetlerinin ve gayretlerinin istihdaf ettiği mılletimizin tarihî an'anesinde büyük yer gaye memleketin her ferdinin maddî ve re gelenlerin sayısı 6,642,000 dir. Ge lar». çen yıl faal üyemizin adedi 95 bin 253 Saflarımız arasında çiftçi, işçi, memur tutan güreş, binicilik, avcılıktır. Her manevî refahını yükseltmek için çalısrraidi. Bunlann 8877 si öğretmen, 15,577 ve serbest doktor, mühendis, tüccar, avu köyde, her kasabada harman yerlerindt sını, verimli yapmak gelirini çoğaltmaktır si çiftçi, 23,935 i işçi, 5 1 1 3 ü tüccar, kat diğer münevver faal bir çok unsur • bulabildikleri meydanlarda mekteb av • Halkevleri bu gayede çalışmağa başla1551 i doktor, 1904 ü avukat, diğerleri larımız da vardır. Bunlar da günlük iş lularında çocuklarımız mütemadiyen gü mıştır, denilebilir. de başka san'at ve mesnedlere mensub Ierinden artırabildikleri vakitlerini Halk resmektedirler. Bir zamanlar, iptidaî di Arkadaslar, ye terkedilmek tehlikesine uğrıyan, bu vatandaşlardır. Halkevlerinin geçen yıllarda yaptıklaevlerinde aldıklan vazifelere hasrediyor Geçen sene bütçemiz 227 bin lirası lar. Münevver olmanm vatana olan bor güzel ve yaman spor, atavik bir tesir, rını ve bu sene yapacaklarını kısmen aninsaata verilmek üzere 962,000 liradır. cunu bi'diklerinden ve gördüklerinden ana ve babalarımızın teşviki ile bugüne latmış oluyorum. Ve evvelce de dediğim gibi bugünkü şartlara göre mucibi memGelir kaynaklanmız mahallî Parti organ vatandaşları istifade ettirmek suretile ö kadar öncülüğünü kaybetmemiştir. Bedenin her kısım adalesini tahrik ve nuniyettir diyorum. Fakat Halkevleri ve . larının hususî idarelerle belediyelerin ve demeğe çalışıyorlar. Bunları da teşekkür takviye eden ve adalenin dimağ ile kul Halkevlerinin faaliyeti milletimizin yüknihayet C. H. Partisi merkezinin yardı le anmak zevkli bir vazifcdir. mından ibarettir. Halkın, Halkevlerine teveccüh lanılmasmı istiyen, bu millî spor, memle sek idealine ve derin ihtiyaclarını tatmin ketin her yerinde süphesiz ilk safa geçe edecek bir verime gelmediklerini derha Halkevlerinin çalışmaları ve hesabları ve muhabbeti cektir. En çok spor yapan milletlerle sa söylemeliyim. muhtelif bakım ve yollardan sağlam u Halk kütlelerimizin, Evlerimize mu Yurddaşlarım, sullerle tanzim ve murakabe edilmekte habbet ve teveccühü hergün daha fazla vaşlarımızda Mehmedciğin güreşçilik id manı daima kendisine zaferi ve tefevvu Bu memleket ve milletin son asırlarda dir. artmaktadır. En küçük kasabamız bile ku temin etmiştir. geçirdiği büyük felâketler ve tehlikeler Bundan başka Halkevlerinin kendi cumhuriyetin bir medeniyet ocağı olarak Binicilik ve avcılık Türklerin, tarihin cihanın malumudur. Bunu en çok idrak neşriyatı da vardır. Bütün muameleler kurduğu Halkevlerinde mahrumiyete kat ilk günlerindenberi meşgul ve meşhur ol edenler süphesiz ki gene Türklerdir. O ve hesablar teferruatile birlikte geçen se lanamamaktadır. Köyler de dahil oldu ne olduğu gibi bu yıl da neşredilecek ve ğu halde hicbir Parti kongresi yoktu dukları iki mühim spordur. Halkevler: günlerin, acı hatıraları ibret alınacak yeniden cirid oyunlannı ihya edecek, sür derslerle doludur. Sıyasal varlığı yok eyurddaslann bilgisine arzolunacaktır. ki dilekleri arasında ve başında Halkev piün avlan tertib edecek ve atış poligonla dilmiş ve tarihinin sahifeleri kendisine eaçılma isteği bulunmasın. Halkevlerinde gittikçe rı tesis edecektir. bediyyen kapatılmış sanılan Türk milleartan faaliyeti Atatürkün yiiksek irşadları Bu sene, ilk olarak Istanbul, Ankara ti, her sahadaki yoksulluklan, içindeki ve Arkadaşlar, Ulu Şefimiz Atatürkün de hükumete Halkevleri genc bilginlerimizi vazifeye etrafmdaki zorlukları yenerek tekrar me Halkevlerinin gittikçe artan faaliyeti Partiye emir ve işaretleri bu dileklerin davet etmiştir. Bunlar bildiklerini, okut deniyet âlemi içerisinde hatın sayılan hakve bugünkü durumu hepimizin memnu biran evvel tahakkukunu istemektedir tuklarını konferans şeklinde ve büyük kına ve haysiyetine riayet edilen yepyen niyetini mucib olacak derecede ise de Cumhuriyet hükumeti her işte olduğu gi kütlenin anlıyabileceği tarzda ve üslub bir devlet oldu. «Alkışlar» idealimize erişmiş ve ihtiyaclarımızı kar bi süphesiz Halkevleri işinde de Atatür da halka söyliyeceklerdir. Halkevleri Milletinin seciyesine ve kudretine en şılamış bir dereceye varmış değildir. miz bu suretle halk üniversitesinin hazır çok güvenen ve istikbaline en çok inanan kün bu derin görüşünü az zamanda ta hğına başlamış olacak ve her sene arta ve onu yüksek bilgisi, çelik iradesi ve Bugünkü durum memnuniyeti mucib hakkuk ettirecektir. sonsuz vatan ve millet muhabbetile kursayılabilir. Çünkü rakamlar, istatistikler Hususî idareler ve belediyeler binbi cak bir gayretle bu konferanslar memle taran Atatürk oldu. «Sürekli alkışlar». gösteriyor ki şehirlerimizdeki münevver ihtiyacdan artırabildikleri gecelerini ketin diğer kısımlanna da teşmil oluna O günkü şartlar içerisinde valanı ve lerimizin büyük bir ekseriyeti Halkevle Halkevlerinin biran evvel teessüsüne se caktır. Halk kütlesi arasında münevver DÜR açılan Fatih Halkevindeki merasime iştirak edenler bariz bir misalidir. ' Son zamanların vak'alan da bi/.e yeni yeni ve acı misaller göstermektedır. Ne âlicenab yüksek seciyeli milletîer tanıyoruz ki müesseselerini yeni ihtiyac lara göre tanzim edemedikleriad?n ve yahud fikirlerini ve dimağlanm reel ve rasyonel bilgilerle ve millî şuurla kuvvetlendirmediklerinden müdafaa kuvvet •e v vasıtalarmı ihmal ettiklerinden büyük tehlikelere maruz kalmışlardır ve kal maktadırlar. Atatürk derin bilgisi ve bilha~sa %iv,h duygusile bu mukadder akıbeti evvelden sezmiş, çare ve vasıtalarmı da bulmuş ve ne mutlu ki bunları birer birer kendi elile kurmuştur. Yeni kurulan devlete yeni nizam, yeni müesseseler lâzımdı. Bu devlet ve memleketin benliğini ve kudretiııi israf veya ihmal eden eski ve >abanc ve muzır müesseseler ve fikirler kaldınlrealıydı. Hilâfet bunun için kaldırıldı, saltanat bunun için ilga edıldı, medreseler bunun için kapandı, şer'î mahkemeler ve fetva ile hükümlere bundan dolayı nihayet verildi. Peçe ve çarşaf bunun için atıldı, şapka ve medenî kıyafet bunun için giyildi. Tekkeler bunun için kapatıldı ve dervişler bundan dolayı dağıtıldı. Nihayet dinle dünya işi avrıldı. vazifede şeref ve mes'uliyette hepimiz müsaviyiz. «Alkışlar» Memleketimizin bugünkü ikbal ve istiklâlini ve hürriyetini ve hususile istikualıni bütün milletçe Atatürk rejirri'.in tatbikında görüyoruz. Ve bunu takib ve tatbikte kendi vicdanımıza, milletimize ve \atanımıza karşı söz vermiş bulu.ıuyo ruz. Bu rejim millî ve realist bir reiimdir. Tekniğin yabancısı olmaz, onu nerede bulsak almak bizim için bir borcdur. Sosyal ve siyasal ilimlerin ve bilgılerh esası behemehal millî seciyeye dayanmalı ve milletin reel menfaatlerine uygur» olmahdır. Genclik ve Halkevleri Bu siyasal ve sosyal ilimlerin her >erde vasfı esasisi millî olm3ktır. Yabancı telkinlerde, behemehal o yabancı memleketin menfaati hîkimdır. Memleketimiz bu kadar esaslı, rnetin bir ikbal devresine girmişken istikbahmiz ve hürriyetimiz maddî ve manevî kuvvetlerle emniyet altına alınmışken bürünc^ükleri vasıflar ve gösterdikleri aayeler nekadar aldatıcı olursa olsun harirden gelecek lelkinleri dikkat ve ihtiyat'a telâkki etmek ve böyle rejimimize aykırı yabancı tclkinlere ajanlık, çığırtkanlık, tellilhk edenlere müsamaha ve müsaade e'.memek hepimiz için millî bir vatan borcudur. Muzır ve menfi elemanlann kaldınlması bertaraf edilmesi de kâfi degildi. «Alkışlar» Milleti ve devleti müstakil ve eb»dî oîaEfkârı umumiyemiz ve bahusus yann rak yaşatabilecek müspet ve müessir ne bu memleketin ıkbaline ve ıstikbaiine hâkadar anasır ve imkân vaısa hepsini birer kim olacak genclerimiz, membaı meşkuk, birer bu memlekette kurmak ve yaşatmak maksadı mağşuş herbiri ya ferdi bir iğbılâzımdı. lann, ya şahsî bir menfaatin, yahud bir inkisarın ve herhalde derin bir gaflelin Ana prensipler ve reel esaslar Atatürk bu müspet ve faal elemanlan veya nankör bir ıhtırasın esıri olirik milda sistemli ve programlı bir tarzc*r\ tatbi let birliğini çekemiyen bedhahlar.a ka başladı. Millî hakimıyete ve iradeye ve betbahtların tesirinde kalamazlar. istinad eden Cumhuriyet bunun için ku Böyle yabancı ve yalancı telkinruldu. Devletçilik, lâiklik. halkçıl'k, dev lere mâni olacak müeyyidelerin barimcilik, milliyetçilik, bunun için esaslı sında milletimizin, hususile yann membirer prensıp olarak konuldu. Yollar. de leketin mukadderatını idare edecek miryolları, fabrikalar, madenler a^ılma genclerimizin yüksek seoveleri m°mleket sı, işletilmesi ve millî bankalarm kurul ve millete bağlıl kları gelir. Ha'kevlerı ması, medenî kanunların konulması, mek Atatürk inkılâbı prensiplerinin halk ara