CUMHURİYET 18 Ikincikânun 1938 { Şehir ve Memleket Haberleri^j Siyasî icmal Yazan: MAVREEN FLEMİNG Çevirenler: MİTHAT CEMAL . S. ZİYA Hava tehlikesi karsısında... Dünkü tren kazası Bir senede kapanan Hat üzerinde dolaşan bir ticarethane: 421 amele parçalandı Dün sabah Kazlıçeşmede feci bir tren kazası olmuş. bir amele trenin altında kalarak ölmüştür. Hâdise şöyle cereyan etmiştir: Dün öğle üzeri Yeşilköyden hareket eden makinist Arif ve şeftren Âdemin idaresindeki 529 numaralı banlıyö treni, 12 raddelerinde Kazlıçeşme önüne geldiği sırada raylar üzerinde bir adam peyda olmustur. Bu vaziyeti gören makinist Arif makinenin yolunu biraz keserek düdük çalmağa başlamıştır. Hattaki adam raydan aşağı inmiş, Arif tekrar düdük çalarak yoluna devam etmiştir. Fakat tam Rum hastanesi Önlerinde meçhul adam birdenbire lokomotifin önüne sıçramış ve saniye içinde tekerlekler altına gitmiştir. Vaziyet, Müddeiumumiliğe bildiril miş, yapılan tahkikatta tren altında kalarak ölen adamın Yedikulede Tatlıkaynak sokağınJa 5 numaralı evde oturan ve Devlet Demiryollan Yedikule deposunda boyacılık, tesviyecilik yapan Ramizli îsmail olduğu anlaşılmıştır. Tahkikata devam olunmaktadır. Akdeniz ve İngiliz İmparatorluğu ransanın dahilî işleri içinden çıkılmıyacak surette kanşmış olması Ingiltereyi fevkalâde mü * teessir etmektedir. Çünkıi İngiliz Imparatorluğunun başlıca temeli Hindistanı, Malaka yarımadasını, Avustralya'yı. Yeni Zeland'ı Ingiltereye bağlıyan en kısa deniz ve hava yollannın geçtiği Akdenizin emniyeti için en ziyade güvendiği devlet Fransada halkın sağ ve sol diye kı muhasım cepheye aynlarak Ispanyacla olduğu gibi her an dahilî bir harbin ç'kmasma intizar edilmesi yüzünden lngihere Fransadan bir yardım beklemek şöyle dursun bilâkis günün birinde ken c di ine yardım etmek mecburiyetinde kaarak, bu müttefikinin bir yük olacağm dan endişe ediyor. Bismark, o iriyarı Prusyab polis memuru sopa Telefon şebekesi nasıl idare olunacak ? sını yakaladı, Avusturya tacıdarına bir dayak çekti Hayır baba, biliyorsun ki benim demek istediğim bu değil... Benim dediğim sahiden bir işe yaramak! Kont Andrassy işte böyle bir adam; bana bu hissi veriyot, Bende Macaristana yardım ar zusunu uyandırdı. Ve Kontun bu işte yardıma ihtiyacı var. Ne Andrassy, ne de o harikulâde fıtratlı Deak, François Joseph'le bir türlü anlaşamıyorlar. Bunu çok iyi biliyonım. Senin bu adamlara verdiğin ehemmiyeti kavnyacak olanların, herhalde, François Joseph en sonunda gelir. Fakat Andrassy Imparatorla makul hududlar dahilinde anlaşıp elele yürümek arzusunu besliyor. Düşünüyorum, acaba bunlara elimden bir yardım gelebilecek mi? Kafana bu fikri sokan Kont Andrassy mi oldu? • Hayır.. Bübsütün o değil. Fakat o, Macaristanı anlatırken ben, ltalyayı habrlamaktan kendimi alamadım. Biliyor sun baba, ttalya için tmparatordan ne müsaadeler koparmıştım. torun mektubunu sıkıyordu. Mektubda şöyle yazılıydı: «îkimizin de birbirimize karşı affedecek bir çok şeylerimiz var. Sana çok muhtacım... Çocuklar da sana muhtac.» Vakıâ sonuncu cümle sihirli bir sebebdi. Fakat Elisabeth'e kararını verdiren asıl şu cümle oldu: «Arşidüşes Sophie, Ischl şatosuna gidecek.» Kaynanasız bir saray? Bu hal, Elisabeth'in gözünde, Hofbourg'u sahici bir saray yapacaktı. Ve çocukları kendisinin olmak? Bu da, o sarayı onun yurdu hükmüne koyacaktı. Mektubd ı Macaristandan da bahis vardı. Elisabeth'in aklı Andrassy'ye sittî: Andrassy uzlaşmak istiyor, ikilik esasma dayanan bir hükumet istiyordu. *•• Halk sevincinden çıldırmış, sokaklarda kalabalıktan geçilmiyordu: împaratoriçeleri yurduna dönmüştü! Dün Istanbul vilâyetinde hava tehlikesinden korunma komisyonu Vali muavini Hüdainin riyasetinde toplanarak yapılan işler etrafında görüşmüştür. Bir hava tehlikesi vukuunda atılacak zehirli gazlerin temizlenmesi için yapılacak teşkilât için de ayrı kurslar açılması, bu tehlike anlarında hizmet görecek olan itfaiye, temizlik amelesi ve diğer birlikler mensublarının kurslarda okutturulması kararlaştırılmıştır. Zehirli gazler kursuna devam eden kimyagerlerle doktor, eczacı ve halkın devam istatistikleri etrafında görüşmeler yapılmış, şimdiye kadar on beş bin kişinin kurslarda ders gördüğü anlaşılmıştır. Toplantı sonunda, anî tehlike karşısmda telefon şebekesinin sureti idaresi ve diğer müteferrik meseleler üzerinde de konuşularak içtimar nihayet verilmişü'r. Buna mukabil yeni açılan müesseseler 879 dur Ticaret Odası tarafından, her sene olduğu gibi hazırlanan bir istatistiğe göre 937 senesinde şehrimizde 421 ticaret müesse<;e> kapanmıstır. Bunların 204 ü ticareti bırakmış, 37 si vefat dolayısile ka* panmış, üçü iflâs etmiş, 17 si kredi müessesesi halinden şirket sekline sokulmuş, 122 şirket dağılmış, 25 şirket tesfiyeye uğramış ve 13 tacir tacirlikten küçük ta cirlige inmiştir. Buna mukabil geçen sene şehrimizde 879 müessese açılmıstır. Bunlardan 591 i kredi ticarethane, 25 i simsarl'k işi, 263 ü sirkettir. 936 sene sirıde Hanbulda 419 müessese kapan m"s ve 833 tane acılmıstı. ECNEBİ MEHAFtLDE Onuncu fasıl Yeni vaidler, yeni emeller Harb... Prusya Avusturyaya karşı muharib. Ve kâğıd üstünde cenub Almanyasınm devletleri de öyle. Hanovranın Avusturyaya gösterdiği yardım pek az civanmerdane. Ve harbin sonuna kadar Avusturya ile elele vererek dövüşen yalnız Saksonya oldu. Avusturya pek namussuz bir mağlu biyetle yere serildi. Prague muahedesi Avusturyayı Al manyadan kelimenin bütün manasile kovdu. Avusturya hükümdan teşrifatta Alman prenslerinin en büyüğü iken, şimdi bir Alman ferdi bile olmaktan çıktı. Bismark, o iriyan Prusyalı polis me muru sopasını yakaladı, Avusturya tacidanna iyi bir dayak çekti. François Joseph otuz altı yaşmdaydı. İmparator olarak geçirdiği son yedi senesi felâketlerle doluydu. Tahtı temellerinin üstünde titriyordu. Sokaklarda bağırışıyorlardı: Yaşasm Maximilien! François Joseph, parmaklannın arasında, Maximilien'in «saltanattan fera gat kâğıdı» nı mmcıklayıp duruyordu... Fakat bu kâğıd ihtilâle karşı bir siper olamazdı. Hem sonra Meksika da o kadar uzak değildi galiba! İmparator has müşavirlerini kovdu. Hatta anası Sophie'yi bile memleketi felâkete sürüklemekle itham etti. Soğuk ve tadsız eşyalarla döşeli odasında dolaşıp duruyordu. Bir taraftan şarkta da gök gürlüyordu; ve Macaristanda kopacak olan bir ihtilâl Hofbourg sarayının altında bir bombayı ateşliyebilirdi. Avusturya saltanabna karşı ihanet duygusu Macarlarda olgun bir hale gelmişti. Ve Macaristan hakkında artık birşeyler yapmak lüzumu vardı. împarator, bir defaya mahsus olmak üzere, gördü ki Elisabeth politika işleri için söylediği şeylerde haklıymış; ve saray müşavirleri, içlerinde Sophie de dahü olmak üzere, haksızmışlar. Şimdi Imparatorun Elisabeth'e ihtiyacı vardı. Onun halk arasmdaki itîban mucizeler yaratabilirdi. V Elisabeth şimdi çok kıymetli olabilirdi; çünkü, Macaristanda, halk onu seviyordu. Tacidann halk sevgisine büyü' ihtiyacı vardı. Elisabeth, kocasmı bırakıp giderken, geri gelmesi için koştuğu şart şuydu: Çocuklara bakmak ona aid olacaktı, Sophie'ye defil. E, bu da, François Joseph için o kadar güc birşey değildi. Vakıâ Sophie çırpınıp duracaktı; fakat şimdi analık hukukunun düşünüleceği zamanlar değildi. Ve anasının yapacağı Hofbourg sarayını bırakıp gitmekti. İmparator, ona anlatacaktı ki lmparatorluğun selâmeti bunu icab ediyordu. Onu kendisine mahsus olan güzel bir şatoya gönderecekti. İmparator, anasına: Sasi'le ben, diyordu; yeniden kan koca gibi yaşamak mecburiyetindeyiz. Ve İmparator Imparatoriçeye mek tub yazdı. Sasi'ye karşı mektublarında daima saygılı bir lısan kullanırdı; fakat bu mektubu sevgi mertebesine çıktı. Imparator, otuz altı yaşında, ikinci defa olarak, anası Sophie'ye ve sarayının müşavirkrine karşı koyuyordu; hem de gene ayni sebeble: Sisi'yi yanına getirtmek için. *** Elisabeth, avcunda, boyuna İmpara Rahatsız bulunan zevcesini Viyanaya götüren îngiltere büyük elçisi Sir Percy Kadın elçi Lorrain bugün şehrimize dönecektir. lmparatoriçe Elisabeth kadınlann er tngiliz büyük elçisi yarın akşamki ekskekleşmesi gibi bir garabeti hiç sevmezdi. presle Ankaraya gidecektir. Onun fikrince asıl kadınlık erkekleri kulYunan elçisi geldi lanmayı bilmekti. Yunan elçisi M. Rafael dün AnkaraDiplomatlık sahasmda atılacağı mace dan şehrimize gelmiştir. ralar için güzelliğinin bütün kuvvetini taNorveç elçisi döndü kındı. Biliyordu ki güzelliği kemalini Mezunen memleketine gitmiş olan bulmuştu. Fakat erkek yardımı da lâzım Norveç elçisi M. Bentzon dün îstan dı. Macarlar fevkalâde merd adamlardı. bula dönmüştür. Onlan kendine çekmek için bir çare var Ünyon Fransezde bir san'atdı: Kendi kadınlık letafetinin cazibesini kâr konser verecek onların üstünde kullanmak. îstanbul Konservatuarından mezun Erkeklere karşı bir erkek gibi mücasan'atkâr Bayan Kohazik Diraduryan deleye girişmek maskaralıktı. Bu işte kaönümüzdeki pazar günü saat 17 de dınlık ne güne duruyordu? Beyoğlundaki Ünyon Fransez kulübün9 temmuz 1866 da Peşteye siyasî me de bir şan konseri verecektir. Profesör muriyetle gittiği zaman Elisabeth birinci Ferdi von Ştrasser piyano ile refakat sınıftan bir kadın elçi oldu. Öyle bir po edecektir. Programda Viveldi'den, Molitikacı mehareti, öyle bir diplomat ince zart'tan, Bartevyan'dan, Gomidas'dan, liği gösterdi ki Bısmark'ı bile hayraa bı Brahms'dan, Cemal Reşid'den, Straussdan, Massenet'den ve Puccini'den mün' raktı. Peşteye giderken yanına iki arkadaş, tehab parçalar vardır. On birinci fasıl tngiltere büyük elçisi bugün dönüyor Doğduğu yeri söylemek için... Bir hayli düşündü ve nihayet: « E v d e . . . » diyebildi Yakın zamana kadar Fransa deniz teflihatmda Italya ile müsavat esasını KÜLTÜR tSLERl kabul etmekten imtina ediyordu. Şimdi ise Italyanın 35.000 tonluk iki zırhhyı Ilkmekteb müfredat bitirmek üzere iken iki büyük zırhlıyı da derhal tezgâha vazetmeğe karar vermesi programında tadilât Geçen yıldanberi tatbik sahasma ko karsısında Fransanm müsavat esası hu nulan yeni ilkmekteb müfredat prog usunda kendısi Italyaya yalvarmak ramının iki yıl içinde verdiŞi neticeler vaziyetinde kalmaktadır. üzerinde tetkikler yapılmaktadır. Italya bu büyük zırhhlan yalnız AkBu hususta her vilâyet ilk tedrisat deniz için değil daha ziyade Almanya müfettis ve başmuallimlerinin de mü ve Japonya ile birlikte okyanuslarda taleaları sorulmuştur. Bu mütalealar kullanmağa hazırlamaktadır. Asıl Ak toplandıktan sonra bir komisvon bun denizdeki hâkimiyetini kuvvetlendirmek lar üzerinde tetkikler yapacaktır. için on iki Exep Hator tipindeki keşşaf Tatbik edilmekte bulunan müfredat programı beş senelik oldugundan bu kruvazör ile denizaltı silâhı cihetinden nun yalnız aksaklık görülen yerleri dünyanm en büyük bahrî devleti dere cesini bulacak surette birçok tehtelba düzeltilecektir. hirler yaptırmaktadır. DENÎZ tSLERÎ Macaristan sahnesine çıkaracağı iki «figuranb> aldı ki halkın sevgisini uyandırmamalan kabil değildi: Rodolphe'la Gisele'i. Macaristan, Elisabeth'in devlet adamı olarak oraya gitmesine takaddüm eden bütün bir on sene içinde Avusturya polisinin amansız yumruğu altında uslu durmuştu; bu da François Joseph'e karşı Macaristanda nefret ve istikrah uyandırmıştı. Bu vaziyeti değiştirmek lâzımdı. Elisabeth'in Macaristana gelişi politika sahnesinde, şimdiye kadar provası hiç yapılmamış bir oyunun ilk temsili oldu. Bu oyun bundan evvel hiç verilmemişti. Seyirciler kestiremiyorlardı: Bu yeni gelen kadına karşı ıslık mı çalmak lâzımdı, alkışlamak mı? Ve bu lmparatoriçe onlara karşı hâlâ bir dost muydu acaba? Kont Andrassy, Elisabeth'e cesaretini takınmasını, ümidsizliğe düşmemesini ima etti. Ve Andrassy'nin reisi Françis Deak Imparatoriçeyi selâmlamağa şitab etti. Deak bir müddet sonra bu mesele hakkında şöyle dıyecekti: Taşova tütünlerinin son «Öyle zannetmiştim ki Avusturya havaziyeti nedanı tehlikeye düşmezden evvel ImpaErbaa (Hususî) Taşova mıntakası ratoriçeye o kadar saygı gösterdiğimiz halde bu hanedanm müşkül zamanlann tütünlerinin muayenesi bitmiştir. Elda împaratoriçeye karşı arka çevirsey de edilen malumata gore yenî re kolte miktarı Erbaa 2,000,000, Nik dim alçaklık etmiş olurdum.» sar 800,000, Tokad 600,000 kilodur ve Macar matbuatı da Deak ve Andras mahsul her bakımdan istenilen evsaf sy gibi davrandılar. Gazeteler şairlik edi tadır. yorlar, Ekici, tütün müessese ve şirketlerinin hiçbirisinden avans almamıştır. Yalnız «îki tarafmda birer sevimli çocukla mevziî şeküde Ziraat Bankası bir kısım Elisabeth, açmış bir güle benziyor.» zürraa yardımda bulunmuştur ki bu da Diyorlardı. mühim bir yekun tutmamaktadır. Elisabeth'in Macaristandaki bu ilk Mahsul, geçen vıla nazaran pahalıya «oyununa» karşı seyircilerden alkışlar mal olmustur. Kurakhk buna başlıca koptuğu halde Habsbourg hanedanı sebebdir. Bazı ciftçiler on dÖnümlük müşkülât çıkarıyordu. Ilkönce, İmpara verimli bir araziden sırf kuraklığın tetor, Andrassy gibi vaktile idama mah sirile ancak 100 kilo tütün alabilmişlerkum ettiği bir adam huzuruna çıksın, is dir. Normal bir vazivet olsavdı bu on temedi. Halbuki Andrassy Viyanaya bir dönümlük yerden en az 1000 kilo mahuzlaşma teminatile gelmeyi teklif ediyor sul alınabiördi. Taşovanm hiçbir tarafmda deranbar du. yani tütün borsası henüz faalivete baş Elisabeth Imparatora dayattı: Böyl lamamıştır. Geçen sene piyasa 1 son hasis mütalealara kapılmanm sırası de kânunda baslamıs bulunuyordu. Bu teğildi; iki memleket arasındaki ihtilâf, ahhurun sebeblerinden biri Türk Alman ticaret anlaşmasınm henüz müs vak'a olarak, ortada duruyordu. pet ve kat'î bir karara bağlanmamış olFrançois Joseph, nihayet, yola geldi. masıdır. Tüccar ve ekici elinde geçen Bu sırada Andrassy hatıra defterine yıldan müdevver Erbaa, Niksar, Tokad tütünlerinden 600,000 kilovu bulan stok şunu yazıyordu: mahsulünü de bu ana kadar satama «Şurası muhakkak ki, eğer bu işte mu mıstır. vaffak olursak bundan dolayı MacarisYeni yıl mahsulünün normal fiatlartan bize teşekkür etmemeli; kendisini la satış göreceği kanaati umumî olmakhimaye eden ve Macarlardan bir çoğu la beraber, idarenin ve Türk Tütün limited sirketinin bu havaliden fazla nun zihninden geçmiyen bir kadının miktarda mubayaatta bulunmalarım Is«inayeti rabbaniye» sine şükretmeli.» temek de ekicinin menfaatine uygun bir temennidir. lArkasi varj Dün Sultanahmed birinci sulh cezaya dilencilik suçile 43 yaşlannda Hasan isminde bir adarr getirildi. Hasan pej mürde ve aptal bir adamdır. Anasının ve babasının isimlerini güçlükle söyliyebildi. Reis Reşid sordu: Nerede doğdun sen? Hasan bir hayli düşündükten sonra: Evde doğdum, dedi. Doğduğu yeri bir türlü hatırlıyamadı. Arabacıhk yaphğmı söyledi. Fakat ehliyetnamesi yoktu. Kendini idare edcrni yecek bir vaziyette olan bu adamın bittabi ar ba idare. etmesine de .imkân olmadığı için Hasanm bir hafta Belediye hizYeni Posta müdürü metinde çalıştırılmasma karar verildi. vazifesine başladı O, vaziyeti kavrıyamamıştı: İstanbul Posta, Telgraf müdürlüğü Tövbeler olsun, dilencilik bir daha ne tayin edilen sabık Bursa Posta, Tel yapmam.. diyerek jandarmanm önünde graf müdürü Yusuf Arf dünden itiba mahkeme salonundan cıktı. ren yeni vazifesine başlamıştır. Yeni Posta, Telgraf müdürünün bilhassa radyo hakkındaki şikâyetlerle alâkadar olarak, îstanbul radyosunda bazı teknik ıslahat yapılmasına lüzum göstereceği söylenmektedir. Fenerler idaresinin. devri işine dün Yusuf Arf, dün bir muharririmize de devam edilmistir. Devir, iki taraflı radyo sikâvetlerine dair demiştir ki: olarak yapılıyor. İdarî kLSim ayrı mu « Vazifeme henüz başladığım için, hasebe ve atelyelerle levazım kısmı vaziyeti tetkik edecek kadar vakit bu ayrı bir şekilde teslim almmaktadır. lamadım. Bununla beraber, herkesi Muhasebe kısmının tesellümü tamam memnun etmeğe imkân olmadığını da lanmıştır. îdarî kısmm devri de bit kabul etmek lâzımdır. mek üzeredir. Fenerler idaresinin şimYapılabilecek şey, fikrimce. mümkün dilik Tahlisiyeye devri kararlaştırıl olduğu kadar çok arzuyu ve birbirleri mıstır. üzerinde birlesen umumî kanaatleri bir Denizbank Umum Müdürü Yusuf araya toplamaktan ibaret olabilir. tlk Ziya Öniş dün Tahlisiye idaresine ge fırsatta, şikâyetlerin bilhassa hangi lerek bir saat kadar kalmış ve bilhass? noktalarda toplandığını tetkik etmeğe Fenerler idaresinin devrile mesgul olçalışacağım.> mustur. Devir almmakta olan fenerlerin mecmuu 120 dir. Şadan vapurunda bulunan kaçak eşya Fransadan limanımıza gelen Şadan vapurunda bir araştırma yapılmış, vapurun güvertesinde asılı duran ipten mamul yanm metro kutrunda bir balon içinde hususî olarak gayet mahirane yerleştirilmiş ipekli kravatlar, yatak çarşafları, karyola örtüleri, erkek ve kadın kostümleri bulunmuştur. Bu ioekli kumaşların mecmuu 13,900 gramdır. Fenerler idaresi, şimdilik tahlisiyeye bağlanıyor SEHÎR tSLFRt Hassas teraziler yerlerinde muayene edilecek Kanun mucibince eczanelerde bulunan terazilerin de muayeneve tâbi tutulması lâzım gelmektedir. Fakat bunlar son derece hassas olduklarından yerlerinden kaldırıldıkları takdirde bozulmaktadırlar. Bunun için bu terazi lerin olduklan yerde muayeneye tâbi tutulmalanna ve bu suretle sahibleri nin mutazarrır edilmemelerine karar verilmiştir. tstanbul limanına mavna almak üzePireyfe giden Lirrian idaresi müaür muavini Hâmid Saracoğlu il« arkadaşa, bugün' < i şehcimi8erJ • döneceklecdir,' Îngiltere bu vaziyeti tamamıle kavTaYeniden 20 mavna alınmıştır. miş olduğundan Akdenizin garb ve orta ADLİYEDE havzalarında hâkim bulunmak sevda Kan gütme yüzünden işlenen sından adeta feragat etmiş ve bilâkis Atlas ve Hin okyanuslarındaki hâkimi cinayetin davası yetini korumak koygusuna düşmüş Bir müddet evvel Tophane rıhtımıntür. Bu iki Okyanus'a hâkim olduk da mahfuzen getirilen bir suçluyu kan tan sonra Babülmendeb boğazı ve Sü * gütme meselesinden tabanca ile öldü ren Halimin muhakemesine dün Ağır veyş kanalı vasıtasile Akdenizin şarkma da hâkim olup buradan başlıyan Impacezada devam edilmistir. Dünkü celsede, şahid jandarma Meh ratorluğun hava ve askerî yollarııu mumed Alinin aranması, Kütahya vilâye hafaza edeceğini hesab etmektedir. tinde polis memuru şahid Ahmed Hil Bu maksadla Îngiltere Ümid burnuminin ifadesinin oraca alınması ve mü nu dolaşmakta olan tmparatorluğun eski dafaa vekilinin bu cinavet hâdisesinde ve uzun yolunda tekrar sağlam üssülha * Halimi teşvik edene aid Rizedeki tah rekeler bulundurmak içm fevkalâde çakikat dosyasınm buraya getirtilmesi için Rize Adliyesine tezkere yazılmasi hşıyor. Bu üssülharekelerden biri Afrika kararlastırıldı. Muhakeme başka bir kıt'asınm şimal nısfımn garbinde Sierra güne talik edildi. Leone müstemlekesinin Freetawn lima Denizde bulunan cesede aid nında tesis olunuyor. Gayet derin ve ayni ramanda tabiî mevkii mahfuz olup asrî ipuçları istihkâmlarla da donatılan bu üssübahrî Halıcıoğlunda denizden çıkarılan hüviyeti meçhul cesed hakkındaki tahk' bütün İngiliz donanmasina petrol vere • ctk bir surette tahtelârz muazzam tankkat devam ediyor. Şimdiye kadar yirmi bese yakın kim larla teçhiz edilmektedir. İkinci üssübahsenin ifadesi alınmıştır. Dün cinayetin rî 25,000,000 İngiliz lirası sarfile Ümid esrarını çözecek mahiyette bazı ipuç burnunda Capetavvn'da vücude getiril ları elde edilmiştir. Bu ipuçları şimdi mektedir. Bu limanin önündeki Robben lik müphem olmakla beraber kıymetli adasına 15 pusluk toplar yerleştirilmiş dir. t'r. Buradaki hava üssü için de 5,000,000 Boşa çıkan ihtimal îngiliz lirası sarfedilmektedir. Îngiltere Bundan dört ay evvel Yemişte kuru Akdenizi bırakmıyor. Lâkin artık Ce yemişçilik eden Aksekili Ali oğlu Mus belüttank ve Malta yerine bütün gayretafa isminde biri kaybolmuştu. Bulu tjni Freetovvn ve Capetovvn üssü bahri nan cesedin Mustafaya aid olması da lerinin biran evvel Singapur gibi meydana muhtemel görülmüş ve tahkikata baş gelmesine hasretmiş bulunuyor. lanınca Mustafanm Aydının Köşk na hiyesine giderek orada arkadaşı OsmaMuharrem Feyzi TOGAY nın yanında incircüik ettiği anlaşılmıştır. 20 mavna alındı Italyan matbuatı ve salâhiyet sahibi adamlan îtalyaya kömür, petrol, ham madde ve erzak temin eden deniz muvasala yollarının Akdenizdeki değil okyanus'lardaki aksamının emniyetini ko * rumak için bu yeni zırhhlan yaptırmak " a olduklarını açık olarak anlatıyorlar. Okyanus'lardaki Italyanın bahrî ticaret yollarının emniyetini korumak mak sadile bu Akdeniz devletinin; şimal denizile Baltık denizinin cenub sahillerini elinde bulundurah ve sığ ve dar olan bu iç denizlerden ziyade okyanuslara mahsus büyük saffıharb gemileri yaptırmak J£ olan A l m a n y a gibi daha ziyade gö zü okyanuslarda ve Ingilizlcrin bahrî Çakşkan Üniversitelilere verilen çay Pertevniyal Lisesi Mezunlan cemiyeti teşekkül etti Pertevniyal Lisesi Mezunlan cemiyeti kurulmuştur. Yapılan intihabda fahrî reisliğe mekteb müdürü Edib Ergü ven, reisliğe Necati Volkan, umumî kâtibliğe Naki Tezel, muhasibliğe Necmi, Veznedarlığa Kemal Gürboy, azahklara Kavi, Necdet, onör beyetine de lise başmuavini ve felsefe hocası İhsan Raşid, coğrafya hocası İhsan îlhami ve müdür muavini Fazıl seçilmişlerdir. Cum huri yet Abone şeraitı { Üniversite Rektörü tarafından her lonlarmda verilmiştir. Resmimiz, Rek sene Üniversite talebelerine verilen törün çayında bulunan çalışkan talebe çayların beşincisi de dün Üniversite sa leri göstermektedir. Senelik Altı aylık Üç aylık Biı aylık Nüshası 5 traruştar. Türklye Baric için tcln 1400 Kr, 750 » 400 • 150 • 2700 Kr. 1450 • 800 • Yokrur