17 îklnelkâmm 1938 CUMHURtYET Mısırdaki son buhrahı doğuran sebebler Melik Fuad, Vefd fırkasınî hükumetten atmak üzere Zağlul Paşayı azletmişti, Kral Faruk da ayni şeyi yapmak için Nahas Paşayı azletti Kahire, 12, ikincikânun Kahire, iki haf tadanberi, gittikçe büyüyen bir heyecan dalgası içinde dir. Hatta, suları yükselen Nil bile bu heyecana iştirak etmiş gibi, bu ılık mevsimin tatlı gir neşi altında, yata ğmdan yükselerek akıyor. Heyecanm sebebini anlarsınız; Mısırın genc Kralı evleniyor ve Ka hire, mühim bir si yasî buhran geçiri * yor. Akdeniz ve Avrupa dünyasının en genc, en yakı şıklı bir tacidarı olan Majeste Birinci Mısırın genc Hükümdan Majeste Faruk yeni Başvekil ve diğer devlet erkânile beraber Kııbbe camiinden Faruk, birkaç güne cuma namazından çıkarken kadar bir çocuk Bu zâhirî sebebin altmda Mısır tarihiluk arkadaşile evlenmîş olacaktır. Ev nin inkişaf şartları vardır; buhran, hakilenmezden evvel, müstakil hükümdar lık hayatının ilk mühim kararına imza katte radıkal, liberal, nasyonalist ve de* koydu; Mısırda siyasî bir buhran yapan mokrat bir hareketten doğmuştur; karşıbu karar, şu günlerde onu siyasî mesele sında Mısırın kuvvetli aristokrasisi varlerle meşgul etmeğe sebeb olduğu gibi, dır. Nahas Paşa, Vefd fırkasınm kuv * belki de balayında, kendisini rahatsız vetine güvenmiş ve onun içinde kaynaşan edecek bir takım hâdiseler de getirecek bir takım radikal ve demokrat kuvvetlerin tir. Bununla beraber genc gönüller, he teşvikı altında hükümdara ve aristokrasiyecandan zevk alır; temenni edelim ki ye karşı, kütlenin haklannı lüzumundan talih ve saadet daima onlarla ve Mısırla fazla bir şiddetle müdafaa etmek istemişti. İki kuvvet arasında mukadder olan beraber olsun. çarpışma, işte bu buhranı doğurmuştur. *** Mısır aristokrasisinin çok mühim bir Mısırın içinde bulunduğu bu buhran kuvvet olduğu malumdur. Bu sınıf, Mı • yeni birşey değildir. Zaglul Paşa dev rinde de tıpkı buna benzer bir buhran si'ada Tanzimattan evvelki devrin tarihi daha olmuştu. Bugünkü hükümdarın ba içinde doğmuş, Osmanlı İmparatorluğubası, Melik Fuad, Vefd fırkasınî hüku nun bünyesi içinde tekâmül etmiş ve Osmetten atmak üzere Zaglul Paşayı az manlı sarayının nüfuz, an'ane ve âdetleri letmiş, yerine, gene bugün olduğu gibi içinde dal ve budak sarmıştır. Yakm zaMehmed Paşa Mahmudu getirmişti. mana kadar ana dili türkçeydi. Şimdi Hatta. Mısırın büyük najyonalisti olan türkçenin nüfuzu yavaş yavaş azalıyor. Z*glul Paşa, bu hâdiseler arasında, bu îki aristokrasi arasındaki başlıca fark, günkü Filistin nasyonalistleri gibi, bir İn Osmanlının memur kul aristokrasisi, giliz gemisine binmiş ve Hind Okyâritfsü* Mısırınki ise toprak ve servet aristokra nun bugün Filistinlilerle meskun olan o sisi olmasıdır. Bunun için Mısırın istiklâıssız adasına kadar bir seyahat yapmıştı. lini aristokratlar müdafaa etmediler; Onun halefi olan Nahas Paşanın buna topraksız Fellâh, İngilterenin iktısadî isbenzer bir seyahat yapıp yapmıyacağı tilâşmdan mustarib olan küçük san'at sahibleri ve adedleri günden güne arttıkça henüz belli değildir. O zamanki buhranla bu defaki ekmek vasıtalan daralan genc münevver buhran arasında bir fark var: O vakit, ler müdafaa ettiler. Bunların lngiliz iş • henüz Mısıra haklannı tamam vermeği galine karşı yapmış oldukları kahramankabul etmemiş olan îngiltere bu buhran ca mücadeleyi herkes hatırlıyabilir. Kada birinci rolü oynamıştı. Zaglul'ü o de hirenin, îskenderiyenin, Portsaid ve Tanvirmişti. Bu defa ise İngilterenin rolü ya tanm sokaklan, meydanlan bu kütlenin hiç yoktur, yahud da gözle görülemiye kanile bol bol sulanmıştır. ölüm püskü cek bir roldür. Her iki defasında da ka ren mitralyöz ateşlerine karşı kütle ha ran saray aldı. Birinci defada sarayı İn linde yürüyen bu unsurdur ki Zaglul'ün etrafında toplandı ve Vefd'i tesis ederek, giltere teşvik etti, bu defa da saray Mısır bin mücadeleden sonra, gene Zaglul'ün aristokrasisinin ve ulema zümresinin tesiri elile Mısırın istiklâlini temin etti. altmda bulunuyor. İşte bu kütleye kumanda eden Nahas O zamanki buhranla bu defaki ara smda, unutmıyalım, bir fark daha var Paşa, bir taraftan onun tazyikı altında dır: Zaglul Paşa düştüğü zaman daha demokrasi hukukunu daha kuvvetle ele kuvvetlenmişti; bu defa Nahas Paşa almak istedi; diğer taraftan da araya ve iktidar mevkünin lezzeti hem düşmüş, hem de zayıflamıştır. O gururu zaman Mısırda, doğrudan doğruya In karıştı. Ayni zamanda istiklâli elde giliz terbiyesi almamış, İngiltereye ma eden ve hükumete sahib olan bu kütle nen ve maddeten bağlanmamış olan her arasında şahsî menfaat hesablan peşinde kes Zaglul'le beraberdi; bugün, hemen koşanlar peyda oldu. Nihayet, Vefd'in bütün aristokrasi ve onlarla beraber ule gerek içinde, gerek dışında Vefd ve manın büyük bir kısmı sarayla beraber Nahas Paşa aleyhinde bir zümre teşekkül etti. Bugün sarayın müdahalesile çidır. Eğer istersek arada bir fark daha gö kan buhran, bu kütleyi parçalıyor. *#* rebiliriz: O zamanki buhran esnasında Zaglul Paşa haricî bir kuvvete. Mısır da hakimiyetini devam ettirmek istiyen İngiltereye karşı mücadele ediyordu; bunun için düştükten sonra daha kuvvetli oldu. Bu defa, Nahas Paşa, Mısırın siyasî ve içtimaî bünyesinde mevkii çok kuvvetli olan sarayla muhalefet halindedir, bunun için düştükten sonra daha kuvvetli olamaz. *** Buhranın zâhirî sebebi malumdur; onu, Saray Nazırlığına tayin edilecek zatm şahsmdan ziyade tayinin şekli doğurdu. Nahas Paşa, bu mevkiin siyasî ma hiyeti mühim olduğunu ileri sürerek intihab ve tayin hakkmın hükumette olduğunu iddia ediyordu; genc hükümdar ise hakkın kendisinde oldugu kanaatinde idi. Bundan dolayı hükümdarla Baş vekil arasında haftalarca devam eden bir fikir ve görüş ihtilâfından sonra, kendi hakkmı gayet tabiî bulan ve sarayı hükumetin eline bu kadar kat'î olarak teslim etmek istemiyen genc hükümdar kararmı verdi. Mısır düsturıınun ana kanun «vükelânın azil ve nasbı hakkı hükümdarındır» tarzındaki maddesinden istifade ederek. Nahas Paşayı azil ve onun yerine de, babası gibi, Mehmed Pa~a Mahmudu nasbetti. Evet, Vefd parçalanıyor. Yeni hü kumet teşekkül eder etmez, anlaşıldı ki Vefd azasından bazıları öte taraftadır lar. O zaman, Vefd, Mahir ve Nokraşî Paşalarla Hâmid Mahmudu fırkadan ihraca karar verdi. Vefd'in mühim uzuvlarından olan bu zatlar da fırkadan ihrac edilince, müşterek bir beyanname neşrederek bilâkis, Nahas Paşayı fırkadan ihrac lüzumunu ilân ettiler. Ona k a r sı ileri sürülen tohmet, kısmen de hakh olarak kendisinin, hiç söz dinlemiyen müstebidane hareketleridır. Fakat, kütle aristokratlarla birlikte yürümeğe razı olmadığı için Naha* Pa«aya yapılan hü cumun tesiri pek az oldu. Kahirenin büyük otellerinin salonlan, büyük kahveler kaç gündür heyecanh içtimalara ve münaka«alara sahne oluyor. Sade Kahire değil, bütün Mısır çalkanr yor; her tarafta heyecan. asabiyet, matbuatta gürültü, münakaşa ayuka çıktı. Her tarafta zabıta tarafından büyük tedbirler almmıştır. Bazı yerlerde Vefd nümayisçilerile zabıta arasında musademeler bile oldu. Bunlar henüz başlangicdır. Yeni hükumet meclis içtimalarını bir ay kadar tatil etti. Bu müddet zarfında, Vefd'in parçalanacağını ve kendisine rrecliste dayanabilecek bir ekseriyet te Insanlık borcu «Hisar» kurbanlarınm ailelerine yardım 19 fndlîste Hükumetin malî sahada aldığı mühim kararlar M. Bonnet kabinetvi kuramadı (Baş tarafı 1 inci sahifede) hane Müdiriyetine emretmiştir. Lira K. 8843 30 18 lnct liste yekunu Darbhanede basılacak olan yeni ziy12 50 Darıca deniz subayları net altınları bankalarıınız kanalile piya7 00 Darıca 10 uncu alay subaysaya avdet edecektir. ları 1 50 Darıca memurları Altın ticareti yapan kimselerin yüksek 8864 30 Yekun fiatlarla halkı aldatmalarını ve zarara sokmalarını önleyici diğer mühim bir tedbir de şudur: Altın ticareti yapacak kimseler Lütün muamelelerini muntazam bir surette def[Baıtaran 1 inci sa/ıl/edcl terlerine kaydetmekle mükellef olacaklardis ve tütün tüccarı Mosko, limanımıza dır. Bu sayede devamlı bir kontrol, normuvasalat eden Polonya vapurile Pire mal olmıyan fiat yükselmelerini kökünden, Bulgar tütüncülüğünü temsil ededen kaldıracaktır. cek iki Bulgar delegesinden biri olan Döviz hakkında verilen kararlar Viçef de refakatinde zevcesi oldugu halDı$ ticaret muvazenemizde passif bude dün Sofyadan gelmişlerdir. Diğer lunduğumuz memleketlerden gelen ham Bulgar murahhası da bugün beklenmekmaddelerle seyahate çıkacaklara veriletedir. Yunan delegeleri arasmda şehrimiz cek döviz hakkında kolaylık gösterilmeYunan başkonsolosu da bulunmaktadır. si esasma dayanan tetkikler ilerlemiştir. Hükumet, bu hususta tatmin edici hüHasan Sakanın izahatı kümleri ihtiva eden kararlarını bugünlerTrabzon meb'usu Hasan Saka, dün öğleden sonra, Tophane kösküne gelerek de ilân edecektir. Yeni hükumeti teşkile M. Blum memur edildi Eski Başvekil dün temaslara başladı, komünistler kabineye girmeğe karar verdiler, Blum'ün muvaffak olacağı zannediliyor [Baştarafı 1 tnci saKUede} Tütün konferansı bugün açılıyor konferansın son hazırhklarını tetkik etmiştir. Hasan Saka, bir muharririmize konferansın, tütün yetiştiren memleketler ara sında, iş birliğini tesis etmek maksadile toplanmakta olduğunu, ilk içtimam bugün saat 16 da yapılacağını soylemiştir. înhisarlar Umum Müdürü Mithat Yenel Tophane köşkünde, Türk murahhas heyeti reisi Hasan Sakayı ziyaret ederek, konferans mevzuu etrafında kendisile görüşmüştür. Küçük kredinin inkişafı için Küçük krediyi inkişaf ettirmek için hükumetçe hazırlanmış ve Kamutaya verilmiş olan kanun projesi, alâkah encümenlerce tetkik edilmiştir. Proje, umumî heyete sevkedilmiştir. Bugünlerde ruznameye alınarak RÖrüşülecektir. Projenin kanunlaşmasından sonra, bankanın kuruluşuna ve çalışmaya başlamasına aid olan hususların tahakkuk ettirilmesine başlanacaktır. Bu çok mühim teşebbüs ve tedbirler sayesinde küKonferant n« ı'f görecek? çük kredi işleri de en müsaid ve verimli Şark tütün kongresi, 932 senesinde bir inkişaf sahası bulmuş olacaktır. gene şehrimizde toplanmıs. olan kongreKomiserle Acentalar Birliği reisi nin bir devamı mahiyetinde olacaktır. Ankaraya gidiyorlar O kongrede Balkanlarda tütün ihracatı îstanbul Tahvilât Borsasının üç sene işini tanzim ve şark tütünleri için müşterek bir tütün ofisi teşkiline karar veril müddetle muvakkaten kapatılacağı hakmişti. O zaman Bulgar murahhasları bu kındaki karar, şehirde alâka ile karşılanşekle muarız kaldıklan için kararın tat mıştır. Vaziyet, henüz borsaya tebliğ ebikına geçilememişti. Bugün toplanacak dilmemiştir. Ancak borsa komiserile borolan kongrede evvelce hazırlanmış olan sa acentalan birliği reisi Nedim Akçer, bu akşam karar etrafında alâkadar maproje de gözden geçirilecektir. üç memleketin istihsal ve ihrac kamlarla temas etmek üzere Ankaraya gideceklerdir. oaziyeti Son senelerde şark tütünlerinin vasatî ihrac fiatlarında mahsus bir tereffü gÖrülmektedir. Bu tereffüü bilhassa son' iki senenin fiatlarında müşahede etmek kabildir. Şark tütünü istihsal eden üç memleketin istihsal ve ihrac vaziyetleri şudur: Türkiye, 937 senesinde tütün istihsaIth 72,520,000 kilo tahmin edilmiş, 936 da 24,240.000 liralık 23.253.000 kilo tütün ihrac olunmuştur. Fakat 937 nin İlk 11 aymda 34,122,000 liralık 30,327,000 kilo tütün ihracatı yapılmıştır. Yunanîstan, 937 senesinde 68 milyon 766 bin kilo tütün istihsal etmiş, 936 da net'nin yeni kabineye iştirak davetini tetkik ve müzakere etmiştir. Uzun müzakerelerden sonra, grup M. Bonnet'nin riyasetinde teşekkül edecek kabineye iştirak etmemeğe karar vermiş ve bu kararını aşağıdaki mektubla M. Bonnet'ye bildirmiştir. «Mühim bir rol oynamış olduğu nuz parlamentonun şimdıki siyasî vaziyeti dolay:sile sosyalis parlamento grupu sizin riyasetiniz altında teşekkül edecek bir hükumete iştirak etmenin imkânı olmadığı kanaatindedir. Etrafınızda ihdas edilen bu vaziyet sosyalist grupunun hüku metinize muzaheret etmesine de mâni dır. Grup, şimdiki ahval dahilinde müstenkif kalacağını bile temin edemez. Grupun bu karan Halkçılar toplatısının kuvvet ve ittihadını olduğu gibi muhafaza etmek hususundaki kat'î azminden mülhemdir.» bana düşen vazifeyi hakkile yapmış ol duğuma kani bulunuyorum. Memleke timin geçirmekte olduğu malî ve iktısadî güçlükleri hal hususunda M. Chau • temps'la teşriki mesai etmek üzere Va şington'dan Parise gelmiştim. Bu sahada muvaffak olmak üzere elimden geldiği kadar çalıştım. Halihazırda bilhassa haricî tehlikeler bizi gözetmekte olduğun • dan, bütün Fransızların gözlerini açma * larını ve müteyakkız bulunmalannı hararetle ve ehemmiyetle tavsiye ederim. Bu müşkül anda bütün Fransızların memle « ketin yüksek menfaatleri uğruna elbirli • ğile çalişmalarmı temenni ederim.» Halkçtlar cephesinin nümayisl Paris 16 (Hususi) Paris mın * takası halkçılar cephesi komitesi, dün ak« şam büyük bir nümayiş tertib etmiştir. Halkçılar cephesi fırkalarile muhtelif kültür ve amele teşekküllerinin ve hukuku beşer birliğinin mümessilleri, halkçılar cephesinin kurulmuş olduğu 14 temmuz 1935 te edilmiş olan yemine sadakat gösterilmesini taleb ve tröstlerle büyük patronlar teşekkülleri tarafından halkçılar cephesine karşı yapılmakta olan ta * arruzu protesto etmişlerdir. Radikaller de muzaheret etmiyor 3,394,000,000 drahmilik 39,600,000 kilo ihrac etmiştir. Geçen senenin 11 ayında ihrac ettiği mal, 26,086,000 kilodur. Bulgaristana gelince, 937 istihsalâü 31,870,000 kilodur. 936 senesinde 1,263,315,000 levalık tütün satmış, gecen senenin 10 ayındaki satışı 16,459,000 kiloyu bulmuştur. Universitede beşinci çay Üniversite fakültelerinin son smıflarına verilmekte olan çay ziyafetleri de vam etmektedir. Beşinci çay, kimya şu besi son smıf talebesine verilmiştir. şekkül edeceğini tahmin ediyor. Fakat, gidiş öyle gÖstermiyor; Vefd par çalanacak, fakat hükumet ekseriyet te min edemiyecektir. Birkaç gündenberi, Vefd fırkasından çekilen meb'uslann, Vefd El Sa'dî diye ikinci bir Vefd teşkiline karar vermiş oldukları söyleniyor. Bu Vefd'in Sa'dî o* luşunun sebebi, Sa'd Zaglul'ün prensiplerine tebean kurulacak olmasıdır. Ayrılanlann iddialarına göre, fırka Zag " lul'ün koyduğu demokratik an'aneler den aynlmiş, başlarında bulunan Nahas Paşanın ve bir oligarşinin istıbdadı alüna girmişmiş. Hatta, üç gündenberi merhum Zaglul'ün refikası Safiye Ha* n;m Zaglul'ün de bir beyanname neşrederek mücadeleye iştirak edeceğinden bahsediliyor. Zaglul'ün ayni zamanda mesai arkadaşı olan Safiye Hanım, Vefd'den ayrılanlar tarafmı iltizam edecekmiş. *** Görülüyor ki Mısır büyük bir buhrana uğramıştır. Vefd buhrana eskiden olduğv gibi, kuvvetle girmemekle beraber kuvvetsk de değildir. Nahas Paşa bu günkü hükumete ve hatta biraz da saraya karşı kuvvetle mücadele edecektir. Sıkı bir mücadele için kâfi derecede kuvvetli olacağını ve hükumet için de bir ay sonra toplanması lâzım gelen meclisi dağıtmaktan başka çare kalmıyacağını tahmin edebiliriz. Mücadelenin seyrini, zaT>an zaman yazacağım. M. Teb.'iT Diğer taraftan radikal sosyalist grupunun içtimaında da 40 kadar meb'us M. Bonnet'nin riyasetinde yeni bir kabine kurulması teklifi reye konulduğu zaman müstenkif kalmışlardır. Bu şerait altmda radikal sosyalist fırKomünistlerin murahhası Duclos, kokası şefleri M. Bonnet'ye yeni kabineyî münist fırkasının halkçılar tecemmüü hükurmaktan vazgeçmek tavsiyesinde bu kumetine iştirak teklifini tekrar etmiştir. lunmuşlardır. Bundan sonra bir takrir kabul olun * M. Bonnet vazgeçti muştur. Bu takrirde halkçılar cephesi pro M. Bonnet saat 13,30 da Elysee sa • grammm derhal tatbik edilmesi, bir halkrayına giderek yeni kabineyi kurmaktan çılar cephesi hükumeti teşkil olunması, vazgeçtiğini M. Lebrun'e resmen bildir dahilî harbi kaynatanlarla panik tertib edenlere ve içtimaî kanunları kundaklımijtir. M. Bonnet'nin beyanatt yanlara karşı mücadeleye girişilmesi ta leb olunmaktadır. Paris 16 (Hususi) M. Bonnet saKomtinistler kabmeye girecek at 13,30 da gazetecileri kabul ederek |U Paris 16 (Hususi) Parisin komü beyanatta bulunmuştur: nist meb'uslarından ve meb'usan meclisi « Sosyalist grupu yeni kabineye işBorsanm Ankaraya nakli dolayısile buradaki memurlar da Ankaraya gide tirake davet teklifimi red ve müstenkif reis vekillerinden Duclos, şu beyanatta kalmayı bile temin etmemesi üzerine ka bulunmuştur. «ekvoradsvaafe göreceklerdir. ' bineyi kurmaktan vazgeçtim. Halbukî ta« Komünistler, memleketi temsil eBorsantn tarihçeti kib edeceğim siyasetin istifa eden kabine decek olan biı halkçılar cephesi hüku » îstanbul Borsasının tarihçesi şudur: rin Jakib ettiği siyasetten farksız olacağı metinde mes'uliyetlerini deruhde etmeğe Tahvilât ve hisse senedatı alım ve sa nı etrafile anlatmışhm. Bu şerait altında amadedirler. » tımı, iptida Galatada Havyar hanmda ve bazı yazıhanelerde cereyan eylediği halde işin fazlalaşması ve bir çok kimselerin de mubayaacı, cubar ve simsar naIBaştarafı l inci sahlfede] he etmedik. Çünkü, millî karakteri olan mı altında işi ticaret mesleği haline geşimdîden almmasını icab eden makam ve her işin yapılacağı ve yahud behemehal tirmeleri neticesi olarak Konsülid hanıheyetlere tebliğ etmiştir. yaptırılacağı tabiidir. nın üst katında bir salon isticar olunmuş, İstanbuldan gelen heyetin meseleye Bana, bu mevzu etrafında müteaddid ilk defa orada ahşverişe başlanmıştır. karşı gösterdigi alâka ve tedbirlere iştirak raporlar verdiler. Hepsi noksandır. Biraz sonra bu alışveris.ler arasında bazı Biz, masraflann hükumcte, belediye ihtilâflar tahaddüs etmiş, bu ihtilâflann ve muvafakati mucibi memnuniyet gö rülmüştür. halli için bir borsa meclisi teşkil edilmişlere vesair teşekküllere aid olan kısmm Başvekil Celâl Bayann nutka tir. Bu meclis, 1867 de peşin, vadeli ve dan fedakârhk edeceğiz, Sizi de kendi Ankara 16 İstanbulda et ticaretile primli muamelâtın esaslarını ihtiva etmek hesabımza bu fcdakârlığa davet ediyo üzere bazı mukarrerat ittihaz eylemiştir. alâkah işler toplantısında Başvekil Ce rum. Bu, sizinle ilk gilmek istediğim nor Ancak bu mukarreratın arasında cezaî lâl Bayar aşağıdaki nutku söylemiştir: mal yoldur. Şayed bu fedakârlığa iştirak « Sizi niçin davet ettiğimizi bili hükümlerin de mevcud olduğu görülmüş, etmezseniz, millî zaruret diye ifade et hükumetçe 1290 tarihinde bir nizamna yorsunuz. îstanbul büyük şehirlerimiz tiğim bu neticeyi sizsiz olarak tahakkuk me neşredilmiş, ayrıca bir komiser tayin den biridir. İçinde maalesef fakîri, orta hallisi çoktur. Bunlar hayatı anlamış, ettireceğiz. Ancak bu neticeyi normal şeolunmuştur. hayatmı muntazaman idare etmek istiyen kilde sizinle beraber temin edebilir ve bu 1895 senesinde bazı hadisat dolayısiinsanlardır. Ancak pahalılıktan dolayı meselede çahşanların menfaatleri ile telif le halk büyük zararlara uğramış oldubu imkânı bulamıyorlar ve sıkıntı çeki edebilirsek bizim için kazanç iki katlı oğundan borsa 4 ay müddetle kapatılmışyorlar. Sıhhat istatistiklerine göre, îstan lur. Çünkü biz müşterek menafie kıymet tır. bulda da gıda ucuzluğunu temin etmek veriyoruz. 1913 te Konsülid hanı yıkılmış, borsa îndireceğimiz resimlerin, yapacağımız lâzımdır. Mehmedalipasa hanına nakledilmişse de Sureti umumiııeie valanâaşlann ha fedakârlığın doğrudan doğruya müstehlibir kanunu mahsusla moratoryom ilân tjal seraitini ucuzlatarak kolaylaştırmak kin cebine girmesi lâzımdır. Yani bu tenolunduğu için borsa tekrar kapatılarak ve ilk açızda onların sağlığtm korumak zilâtın tatbik edildiği gün, müstehlik o muamelâtı harice intikal etmiştir. için gıda maddelerini birer birer ele ala nisbette ucuza etini alabilmelidir. 1917 mayısında Galatada Cemaat rak ucuzlataca$tz. Bunun için her fedaBu esaslar dahilinde sizden mütalea hanında tekrar açılan İstanbul Tahvilât kârlığı ıjapacağız. istiyorum. Gerçi buraya kadar getirmekle Borsası, 1921 de şimdiki Emniyet al$imdi îstanbulda etten başhyoruz. sizi yorduk. Fakat muvaffak olursak zevtıncı şube müdürlüğünün bulundugu Çünkü, burada et fiatları fazladir. Tür ki büyüktür. Bu, hükumetin milletle el ele Borsa hanına ve nisan 1926 da da Dörkiyenin hayvan yetiştiren bir memleket vererek memlekette iyi işler vücude gedüncü Vakıf hanına naklolunmuştur. olması ve diğer vesaitin bununla uygun tirmek adetine de uygun olur. •^i ı • ı tmm bir fiat vasatisi gösterdigi halde etin bu Sermayenizin ve sayinizin millî kuvvet Çıldıran bir hacı! kadar pahalı olması aklın kabul etmiye olduğunu biliyorum. Bunlan körletmek, Şamdan verilen malumata göre, Mekceği bir haldir. asla istemem. Şayet: «Hükumet tedbirini keye gitmek üzere Cavadan Şama geHarice yaptığımız fiatlar itibarile ih biz biliriz, yaparmış gibi gözükelim» dilen hacı kafılesinin içinde bulunan bir adam, uykudan erken uyanarak bıça racatta en ucuz satan biziz. Fakat Tür yen bulunursa o adama da sadece acırım. ğını eline almış ve sabah namazını kıî kiyedeki perakende fiatlarımız, diğer Sözümü bitirmeden davetimizi kabul mak üzere abdest alan diğer hacıların memleketlerdeki satışlardan daha pahaederek gelmiş olmanızdan dolayı teşekkür üzerine saldırmışür. Gözlerini kan bü lıdır. Bunun manasını anlamak müşkül rüyen adam, rasgeldiğini bıcaklama&a dür. Et başlıca gıda maddesi olduğuna eder ve hepinize muhabbetle hoş geldiniz ve süratle koşmağa baslamış, sokağa göre bu manzara yalnız hükumeti değil, derim.» fırlıyarak sabah namanna giden yol İktısad Vekilinin ziyafeti vicdanlan da alâkadar edecek bir mevcuları da yaralamıstır. Bu suretle yaraAnkara 16 Et kongresinde bulunlananlarm sayısı 11 i bulduktan sonra, zudur. mak üzere buraya gelmiş olan et tüccarSizden bu mesele hakkınd,a kat'î ce polis yetismiş ve hacıvı yakalıyarak karakola götürmüstür. Yaralılar arasında vab almak için içtimaa gelmenizi rica et ları şerefine iktısad Vekili Şakir Kesebir a^ır olanlar da vardır. Adamın çıldır tim. Sizi davet etmeden evvel şb'yle dü tarafından Karpiçte bir ziyafet verilmişdığı zannedilmektedir. tir. (A.A.) şündük: «Çağırıyoruz, et fiatmı indirmek hu Maden nümuneleri enstitüye susunda talebde bulunacağız. Aacaba bu Belediye yasaklarına riayet meselede bize yardım ederler mi?» Fakat etmiyenler gönderilecek gene düsündük ki, bu iş millî bir zaruretSon 24 saat zarfmda Eminönü mer İktısad Vekâleti, vilâyetlere gönderdiği bir tamimde, mevcud olduğu zan tir. Bir kumandan, cephede askerlerin kezi dahilinde 4 tramvaydan atlama, ve tahmin edilen madenlere aid malu den nasıl fedakârhk istiyorsa, bizim de 19 muhtelif belediye suçu işlenmiş, bomatın nümunelerile birlikte Maden A sizden istiyeceğimiz meslekî cephenizde zuk çıkan 45 ekmek ve 12 francala murama Enstitüsüne gönderilmesi lüzumu millî maksad adma menfaatlerinizden bir sadere, 60 francala, 200 simit imha enu bildirmiştir. fedakârlıktır, bunu vanacaS'P'vdan süp dilmi«tir. Başvekilin mühim bir nutku