CUMHURİYET 4 Birîncîkânun 1937 POJ? JülJü Bayram günlerinde spor Bayramm üç gününde de mühim ve heyecanlı futbol maçları seyredeceğiz Futbol meraklıları bugünden itibaren başhyan bayramın üç gününde muhtelif ehemmiyette maçlar seyretmek fırsatile karşılaşmış bulunmaktadırlar. Hava bozmadığı takdirde bu müsabakalarm zevkle seyredileceklerini tah min ediyoruz. Cenubî Amerikada Prens Seyfeddinin fasizm tehlikesi mirası meselesi «Lâtin zimamdarlar Hitler ve Mussolini'yi : ltizam ediyorlar» Şimalî Amerikada çıkan Fortune mecmuası, Almanya ile Italyanın cenubî Amerikadaki faaliyetlerini teksif edeceklerine dair olarak neşrettiği uzun bir makalede, Birleşik Amerika ile diktatörluklerin orada çarpışacaklarını, Roma ile Berlinin Brezilyada müdahaleye kalktığ takdirde Amerikanın herhalde mukabele zaruretinde kalacağını söylemektedir. Bu mecmua, Ispanyanın halihazırdaki vaziyetinin Amerika kıt'asmda mutlaka tekrarlanacağını iddia ederek: «Cenubî Amerikada cereyan eden hâdiseler, Birleşik Amerikanın, fasizmi münhasıran Avrupayı alâkadar eden bir iş telâkki ederek demokrasinin müdafaasından imtina edebileceğini söyliyenlere bir cevab teşkil eder» dedikten sonra, Almanya ile Italyanın gerçekten müstemleke istemedıklerini, çünkü istimarın çok aheste yürüyen bir usul olduğunu; onların yakın pazarlan istismardan başka bir arzuları olmadığını; bu pazarların Lâtin Amerikada mevcud ve siyasî nüfuzla kolayca ele geçer mahiyette olduğunu ilâve etmektedir. Mısır gazetelerinde yapılan neşriyat G R i Pî N ile koruyunuz. Baş, diş, adale ağrıla.ile üşutmekten mütevellid bütün ıst rablar t durdurur. Nezle, kınklık, grip ve etnsali hastalıklara karşı bilhassa müessirdir. Fena havalarda kendinizi Bayram günlerinde spor faaliyeti programı Bugün Taksim stadyomunda Trikolor maçları Ruraenlerin Trikolor takımı bugün den itibaren sıra ile üç gün Taksim stadyomunda Şişli, Pera ve Galatasa rayla üç maç yapacak, diğer taraftan yarın Taksim, Şeref ve Kadıköy stad yomlarında lik maçlarının beşinci hafta karşüaşmalarına devam edilecektir. Trikolor Şişli Şeref stadyomunda Beylerbeyi Sumer Altınordu Doğan Hilâl Ksusımpaşa Saat 14.45 11 12 45 14.30 Yarın Taksim stadyomunda Trikolor Pera İstanbulspor Eyub Galatasaray Vefa Şeref stadyomunda 11 13 14.45 11 13 14.45 Fener • Giinef Bu haftaki karsılaşmaların en mü himmini Fenerbahçe Güneş maçı teşkil etmektedir. Fenerbahçe Güneş maçınm neticesi hakkında isabetli tahminlerde bulun manın imkânı yoktur. İki takımm ol dukça tadil edilmiş şekillerle ortaya çıkacaklarını duyduk. Bu sebeble son bir aylık intıbalarımıza göre, iki takım hakkında şöyle bir mukayese yapabiliriz. Fenerbahçe takımmda hafbekten baş ka diğer hatlar oldukça kıvmetlerinden kaybetmiş vaziyettedirler. Takımm müdafaastnda Yaşarın ayrılışı yüzünden açılan büyük gedik kolay kolay kapatılamıyacağa benzemektedir. Hücum hattında da bilhassa Niyazi ile Fikret eski oyunlarını tutturamamaktadırlar. Kombine ve müessir oyunile maruf olan Fener hücum hattı dört oyunda on sekiz gol çıkarmış olmakla beraber müessir ve mükemmel bir oyun çıkarmaktadır. Günes takımma gelince; müdafaası n'azarı dikkati celbedecek derecede sağla<mdır. Hücum hattında da atletik meziyetleri fazla oyunculardan azamî randiman verdirecek şekilde istifade et mesihi bilen ve bunu tatbik edebilen futbolcular vardır. İki takımm bu du ra'mlarjnı nazarı itibara alarak, bir fevkalâd^lik olmadığı takdirde, muvaffa kiyet üıtimallerini daha ziyade Güneşlilerin lehine grirmekteyiz. Davudpaşa Karagumrük Beşiktaş Beykoz Fenerbahçe Guneş Kadıkoy stadyomunda Feneryılmaz Galata Gencler Süleymaniye Topkapı Prens Yusuf Kemal İskenderiyeye nıuvasalatı sırasında Kahire (Hususî) îstanbulda vefat eden Prens Seyfeddinin mirasçılarile terekesi meseleleri Mısır efkân umumiyesi tarafından merakla takib edilmekte ve matbuat bu husustaki neşriyatına devam eylemektedir. Şimdılık varis olarak prensin annesi Nevcivan, kız kardeşi Şivekâr, biraderzadeleri Prens Mehmed Ali İbrahim ve Nebil Amr İbrahim gösterilmektedir. Merhum Kral Fuad zamanmda saray meclisi tarafından verilen bir kararla prensin îstanbuldaki izdivacı kabul olunmamıştı. O vakit prense vasi tayin edilen Yusuf Kemalin izdivac arifesinde muvafakati alınmadığından bahsederek yukarıda saydığım veresenin, terekenin taksimine başkalarmı ithal etmemek hususunda ısrar edecekleri ve bu suretle işin mahkemeye intikal eyliyeceği tahmin edilmektedir. Kullanınız. icabında günde 3 kaşe alınabilir. Taklidlerinden sakınınız ve her yerde ısrarla Gripin isteyiniz. 13 14.45 Pazartesi günü Taksim stadyomunda Trikolor Galatasaray Şeref stadyomunda Anadoluhisar Sümer Ortakoy Doğan 14 45 11 12.45 değiştirme namzedliğinden kurtulmak için bütün mevcudiyetlerile maçı ka zanmağa çalışacaklarını umuyoruz. Taksim stadyomundaki İ. Spor Eyüb karşılaşmasını, geçen hafta Galatasaraya karşı oynadıkları gibi olmak şartile, îstanbulsporluların kazanmaları bek lenir. lstanbulspor Eyüb Barutgücünün bayram spor faaliyeti Bayramm üçüncü gününe raslıyan pazartesi günü Barutgücü alanmda güçlülerin A ve B futbol takımları ile Devlet Demiryollarının îstanbuldaki Demir spor A ve B takımları karşılaşacaklar dır. . Beşiktaş Beykoz Şeref stadındaki Beşiktaş Beykoz macınin siyah beyazhların lehine ne jScelenmesi beklenebilir. Fenerbahceye 5 1 , Güneşe de 3 0 mağlub olan Beykozun karşısında Beşiktasm ne gibi bir sayı farkile galib geleceği meselesi bu macların en meraklı tarafmı teşkil etrnek'eoSr. Davet Istanbul Anadolu yakası atlı spor kulübünden: Kulübümüz arkadaşlarının 4/12/937 günü saat T4 16 arasmda Şeker Bay ramını kutluhyacağız. Istiyen arkadaşların gelmesini rica ederiz. 1U." Galatasaray Vefa Taksirn'stady'omundaki Galatasaray Vefa .rnaçı başta giden ve ayni puvanı haiz olan iki takımı karşılaştırması itibarile mühimdir. Herkes bu seneki lık •maçlarmda Beykozluların mühim bir rel oynıyacaklarmı tahmin ederken, kendi köşelerinde sessiz ve mütevazıane bir surette çahşan Vefalılar şayanı takdir bir varlık göstermek ve şimdiye kadar yaptıkları maçlan beraberlik müstesna kazanmak suretile nazarı dikkati celbettiler. Bu maçta bir tarafı* gahbiyeti, puvan vaziyetinde, diğer tarafı aşağıya doğru sürükliyeceğinden müsabakanın çok heyecanlı olacağını zannediyoruz. Kadıköyünde yapılacak olan Süley maniye Topkapı maçı Galatasaray Vefa karşılaşmasımn makusu tarafın dan ehemmiyetlidir. Fühakika bu iki takım beşer puvanla umumî tasnifin sori saflarını işgal etmektedirler. Bu seneki lik sonuncusu ikinci kümeye ge çirileceğine göre, iki tarafm da küme Tekirdağında tertib edilen spor müsabakaları Fortune mecmuasına göre, cenubî Amerikadaki Alman ve Italyan nüfuzu, bugüne kadar görülen bu nevi nüfuz hareketlerini çok geride bırakacak derecede genistir. Geçen sene, Naziler, şimalî Amerikalıları, Brezilya, $ili, Kolombiya, Ekuator, Peru'da ve Venezüella'da, ticarî sahada geri bırakmışlardır. Kolombiya ve Bolivya müstesna olmak iizere, tekmil Lâtin cumhuriyetlerde zimamdar sınıf, Franco'nun, binaenaleyh Hitler'in ve Mussolini'nin tarafmı iltizam etmektedir. Her tarafta, sarahaten Faşist ve Nazi hareketleri hazırlanmaktadır. Roosevelt, Amerikanın, pek yakında bir tehlikeye maruz bulunduğunu söylediği zaman Miras alt milyon Mısır lirası radde zannedildiği kadar safdillik göstermiş de sindedir. 28,000 feddani arazi ve diğer ğildir. kısmı Kahire ve Iskenderiyedeki gayri menkullerle 400 bin lira nakidden ibaret Galatasaraylıların çayı bu servetin senevî safi iradı 120 bin MıŞeker Bayrammın üçüncü gününe sır lirasıydı ve müteveffanm îstanbulda tesaduf eden 6/12/937 pazartesi günu ikameti sırasında ayda 1400 lira göndesaat 17 de Tokatlıyan salonlarında Ga rilmekteydi. latasaraylılar cemiyeti tarafınd^jctyı; •Miitevefrfi prensin emvaline Yusui danslı çay verilecektir. Kemal, şahsına da kardeşinin oğlu Prens Davetiyeler ceroiyet binası,. Galata Mehmed Ali İbrahim vasi olarak tayin saray mektebi kapısı ve Galatasaray edilmişlerdi. .Avrupada bulunan bu zeSpor kulübünden tedarik edılebilir. vat Mısıra dönmek üzeredirler. Öniimüzdeki hafta hepsi Mısıra avdet etmiş bulunacak olan varisler umumî bir toplantıy<* davet edilerek mirasla bunun taksimi meseleleri konuşulacaktır. Mirasm taksimi burada feraiz usulile halli derpiş edi" liyorsa da ortaya hareminin hukuku ve Türk kanuni' medenisi mucibince taksimi gibi nazik bir meselenin çıkacağı zanne dilmektedir. Mısır usulüne göre mirasm yansı hemşiresine ve mütebakisinin sekiz hissesi annesine, bakiyye de biraderzadelerine düşmektedir. Istanbul Defterdarlığından: Hasköyde eski Mahmudağa yeni Sütlüce mahallesinin îmrahorköşkü caddesmde icmde 112 metre murabbaı saha üzerine yapılmış kârgir bir binası ve ekserısi dişbudak olmak üzere 57 yetişmiş ağacı bulunan eski 35 mü kerrer 35 yeni 183, 185, 187 numaralı denize pek yakın olması hasebile fabrika imaline elverisli 3985 metre murabbaı arsa parası sırf nakid veya yüzde beş faizli hazine tahvili olarak peşin verilmek şartile 5580 beş bin beş yüz seksen lira muhammen bedel üzerinden bir ay içinde pazarlıkla satılacaktır. Isteklilerin 419 liralık muvakkat teminat akçelerile 3/1/938 pazartesi günü saat on dörde kadar Millî Emlâk Müdürlüğünde toplanan Komisvona gelmeleri. «M., (8175) HASAN DEPOSU Sahibi eczacı Hason Muhterem müşferilerinin, ahbablarının ve bütün din kardeçIerinin bayramını kutlular. Konya Belediye Reisliğinden: Yeni tamir edilip 29/11/1937 pazartesi günü ikî buçuk senelik ican ırapah zarf usuüle ihale edileceği evvelce ilân edilmiş olan Alâeddin tepesin deki Beledive SİNEMA BİNASI için ihale günü getirilen zarflar 2490 nu maralı arttırma, eksiltme kanununun bu babdaki tarifatma uvgun görülmediğinden mezkur binanın 15 kânunuevvel 1937 tarihinden 31 mavıs 1940 tarihine kadar iki sene beş buçuk avlık ican 14 birincikânun 1937 sah günü saat 14,30 da ihale edılmek üzere gene kapah zarf usulile tekrar arttırmıya çıkanlmıştır. Bir senelik icar için muhammen bedel 4.000 liradır. Talib olanların ve şartnamevi görerek fazla malumat almak istiyenlerin Konya Belediye Riyasetine müracaatleri ilân olunur. (8170) ALETUALLHOVÜGİMYANDantelden Lüks hakikî SKANDAL GENLER ve SUTYENGORJLAR gelmiştir. Mütehassıs korsetyer Bayan tarafından ısmarlama LASTEKS ve kumastan son moda korseler, sutyengorjlar ve sıhhî kemerler yapılır. |BİR TECRÜBE KÂFİDER. ^ ^ ^ ^ ^ M Pariste A. KLAVERı nın lâstikli Bakkallar 437 Beyoğlu İstiklâl caddesi Tel. 43752 Toz yumurta fabrikası etrafında tetkikler Tekirdağ (Hususî) Vilâyetimiz spor mmtakasınm tertib ettiği geniş mikyastaki müsabakalar büyük bir intizamla cereyan etmiş ve çok heyecanlı olmuştur. Kulüblerimizin gencleri 100 ile 1500 metrolar arasındaki muhtelif koşulara, disk, gülle, cirid atma, tek adım, üç adım ve yüksek atlama yarışlarile, piramid hareketlerine, serbest güreş ve bisiklet müsabakalarma iştirak etmişlerdir. Neticede en fazla puvan kazanan Yılmazspor kulübü bu münasebetle ortaya konan kupayı kazanmıştır. Gönderdiğim resim kupayı kazanan Yılmazspor kulübünün genclerini bir arada göstermektedir. , isteksizlik ve iradesizlikie uyandım. O damdan dışan çıkmak, onlarla karşılaş mak istemiyordum. Yatağımın içinde bir zindan sıkıntısüe, bir müddet uyanık yattım. Yazan: Server Bedi Sonra çıktım. orta kattan geçerken misafir odasına korku ile bakmıştım. Divansığınacak yerim olmadıg, halde, beni bu da yatan Zehranın da hâlâ uyanmamış kadmla ve bu adamla, bir gece olsun, ay olduğunu gördüm ve sevindim. En büyük mesele herifle karşılaşmaktı. Onu bahçeni çatı altında yatmıya mecbur eden kade bulacağımı biliyordum. derimi, hiç şüphe yok, sakin mizacım ve Önüme bakarak bahçeye çıktım ve merhametim elinden tutuyor, bana karşı çıkanyordu. Bütün bu meselede, her şeyi kameriyedeki uzun iskemleme uzandım. bir anda kökünden halleden büyük öfke Beni gören Ömer biraz sonra kahvemi ve >i duymamış olmama kzmıya başlamış gazetemi getirecekti. Fakat onu etrafta tım. Yabancılar benim en hususî hayatı göremedim. Biraz geçti. Baktım, bağ tarafındaki dar yoldan ağır ağır geliyor. mı idare ediyorlardı. Eve geldim ve anahtarla kapıyı açtım. Hakikî şekli, dün gece birçok defalar Hiçbir kattâ ışık yoktu. İkisinin de uyu gözümün önüne gelen haydline uygundu: muş olması içime biraz ferahlık verdi. Ya Geniş omuzlar üstünde, Liraz öne düşük, tak odama girince biraz daha kuvvet bul esmer, kuru ve ufarak bir baş. Bir şehirli dum. Yol yorgunluğile şezlonga uzan itinasile tarandığı halde, en hafif bir rüzdım ve bir sigara yaktım. Ne yapacağı gârla lâübali olmıya alıştığı için kabaran m: daha sarahatle düşünmeğe muvaffak ve dağılan, sert ve simstyah saçların çer oluyordum. Tabiî, ertesi sabahtan tezi çevelediği dar alnın altında, çukura kaçyok, Ömere yol vermek Jâzımdı. Bu he mış, gölge içinde parıldayan gümüşi gözrifle yüzyüze gelmek düşüncesi beni ür ler. Yüzüne halis bir ırk damgası vuran pertiyordu. Onun yerine Rukiyeyi ge çıkık elmacık kemikleri, büyük ve biçimli bir burun, alelâde bir ağız, fakat sebattirmek ümidi biraz tesel'i etti. Zehraya karşı ne yapacağımı sonradan kâr bir ihtiras ifade eden, kendine güvenişli, mağrur ve boyuna doğru çekik bir düsünmek kararile yatağa girdim. Ertesi gün büyük bir yorgunlukla, içi çene. büyük bir Ona, Hükumet, yumurtalarımızın yalnız tane veya karıştırılmış halde değil, bir çok memleketlerin istediği gibi, toz halinde de ihracı işini ehemmiyetle tet kik ettirmektedir. Vekâlet mütehassıslarmdan doktor Baade bu işe memur edilmiştir. Umumî Harbden evvel Eskişehirde bir toz yumurta fabrikası ya pılmış, fakat bilâhare terkedilmiştir. ve Kmık köylerinin kızlarını teshir eden güzelliğin sırrını arıyarak bakıyordum. Bir harikulâdelıği olmadığına kendimi inandırmağa çalıştım ve muvaffak oldum. Kıskanchğa ve öfkeye benzer hiçbir his duymuyordum. Fakat onun yerinde kendimden nefrete benzer duygularım vardı. Bunlar belki de gayriihtiyarî ve şuursuz bir kıskanclığm maskeli hassasiyetiydi. Süleymaniye Topkapt Istanbul Cemiyetinden: Bakkallar Cemiyeti idare heyetinin nısıf azası 12/11/937 günü yapılan seçim neticesinde ekseriyet hasıl olmadığı anlaşıldığından 10/12/937 cuma günü saat ondan on altıya kadar ikinci defa olarak seçim yapılacaktır. Cemiyet mensublarmm mezkur gün ve saatte cemiyet idare merkezi olan TürbeBabıâli caddesinde 10 numaralı daireye hüviyet cüzdanlarile gelerek reylerini kullanmaları rica olunur. kemlelerden birini gürültü ile açtım. Herif o zaman bana doğru başmı çevirdi, fakat hulyalarının ortasmda yakalandığını zannettiren hiçbir telâş emaresi göstermedi. Bana doğru ağır ağır yaklaşn ve kameriyenin önünde durarak, bir kelime söylemeden, emir bekledi. Artık yüzüne bakamıyordum. Kahve getir, gazete istemez! de dim. Yere bakarak ilâve ettim: Seninle biraz konuşmak istiyorum. Fakat bu sözler ağzımdan o kadar yavaş çıkmıştı ki duyup duymadığmı bil miyorum. Kahveyi getird', kameriyenin içindeki demir masanın üstüne koydu ve başı daima biraz öne doğru düşük, ince uzun kollarını sarkıtarak, iki adım ötemde durdu. Ben kahve fincanını aldım, iskemleye uzandım ve bir sigara yaktım. Elimdeki tabağa bakarak, titremesine bir türlü mâni olamadığım bir sesle, ağır ağır şunları söyledim: Osman! Biz hanımdan ayrıhyo ruz. Senin buradaki hizmetin devam edemiyecek. Durdum. Tek bir kelime daha söylemeğe muktedir değildim. O da duruyor, hiçbir şey söylemiyordu. Yüzüne baka " madım. Hâlâ duruyor ve birşey söylemiyordu. Büyük bir yük kaldırır gibi başını kaldırdım ve sordum: Anladın mı? Fakat gene yüzüne değil, başının arkasmda sallanan yapraklara bakıyordum. Hiç kınıldamadı. Başımı dondüren bir sessizlik ve hareketsizlikte ısrar edi yordu. Yerimden kalkar gibi bir sabırsızlık hareketı yaptım. O zaman başı biraz oynadı ve hiç istemediğim halde göz göze geldik. Düş manca bir bakış bekliyordum. Aksine, kalbden gelen yumusak bakışlarla dolu, samimî gözlerle karşılaştım. Bütün ömrümde hiç unutamıyacağım bir sesle: Beyim, sana diyeceklerim var, dedi. Bu ses hiç yüksek olmadığı halde için için haykırıyordu. Söyle! Diyecektim, fakat bu adamın Zehra mevzuuna girmesi ihtimali beni yeniden büyük bir nefre* içine soktu. Sesimi çı • karmadım. Ve lâkin, dedi, şimdi değil. Başıyla tevekküle ve isyana delâlet eder gibi görünen, birbirine zıd iki hareket yaptı. Sonra birdenbire doğruldu: Başüstüne! dedi, hay hay! (Arfcast var) Korkuyorum ! Tefrîka: 54 Ben ilk gencliğimdenberi sokaklan, kahveleri, eğlence yerlerini sevmedim. münzevi ve sakin tabiatım beni daima eve, evin de en sessiz odasına bağlamıştı. Yedi sekiz yaşımdanberi ayrı odada ya tardım. İzmirde ve îstanbulda, her gittiğimiz evde, en üst katta ve bahçe üstün de, gürültüye en uzak oda benimdi. Büyük bir mecburiyet olmadıkça hiçbir başka eve, geceyatısı misafirliğine gitmedim. Gitmeğe mecbur olduğum zamanlar, sabaha kadar uyumamay; göze alırdım. O gece evime gitmek istemiyor, otelde kalmıya da kendimi razı edemiyordum. Birdenbire kimsesizliğin büyük dehşetini duydum. Kızıltoprağa giden insansız, kedisiz, köpeksiz, rüzgâraiz, ışıksız yol da, her adımımı zorla atarak, iliklerime işliyen bir yaşama iştahsızlığı içinde yü rüyordum; fakat bir taraftan da hissediyordum ki nefret gibi en çırkin hislerin bile bir şiiri vardır; yaşamaktan iğrenmeyi intihara kadar götürenlerin garib ve karanlık sarhoşluklannı anhyordum. Kendime karşı âciz olduğumu hiss**ttiğim anlar içinde idim. Dünyada kend' evimden başka n,e ezinti ve baygınlık veren l Ömer beni görmedi. Elleri arkasında, hafif bir şarkı mırıldanarak, orta kat pencerelerine bakıyordu. O anda, iki kürek kemiğinin ortasına bir bıçak saplamak arzusu içimden gelip geçti. Cansız bir hayaldi bu. Pek kısa sürdü. Ona karşı lâkayd olduğumu kendime kabul ettirmek ihtiyacı içindeydim. Yerimden kalktım ve kameriyenin kapısında durdum. Beni görmesini istiyordum. Gözlerini orta kat penceresinden ayırmadı. Hiç şüphesiz Zehranın uyanmasını bekliyordu. Şarkı mırıldanan sesi yükselmeğe başladı. Öksüreyim dedim, vazgeçtim. Ne yapacağımı şaşırmağa başlamıştım. Herif benim orada olduğumu bilmediği için beni çığrımdan çıkaracak bir hareket yapabilirdi. Bir hâdiseyi önlemek için onu, sabah rüyasmdan uyandırmağa mecburdum. Kameriyenin içinde kapalı duran isvücudünün her kısmmda, Kepen