30 Ikinciteşrin 1937 CUMHURİYET SON O E Hâdiseler arasında Asyanm uyanışı syanın her yanından gelen işaretler, bize, Türk inkılâbından sonra, Hind, Arab, îran ve Efgan âlemlerinde başlıyan uyanıklık hareketlerinin genişlediği kadar da kökleştiğini haber veriyor. Asya denilen ve dünyanm bütün allahlarile peygamberlerini, bütün imanlarile akidelerini doğurduktan sonra, orta asırlardanberi haşhaş yastığından başını kaldırmıyan bu velud ve mağrur löğusa, artık ölçüsüz mesafeleri dolduran step döşeğinden kalkmak üzeredir; artık sapsarı bir atmosfer içinde tabiati insanla ve insanı kâinatla bir hamurda yuğuran derin mavera rüyasından gözlerini madde âlemine açıyor. Türkiyede olduğu gibi, ötelerde de, modern hayata açılan bu gözlerde, zannederim ki, hafif bir ebediyet mahmurluğundan başka hiç bir şaşkınhk alâmeti yok: Bütün Asya, löğusa döşeğine girmeden evvel başının ucuna bıraktığı aletlermiş gibi, uyanır uyanmaz, buharın ve elektriğin karmakanşık cihazlarmı büyük bir ustalıkla kullanmağa başladı; bu aletleri icad eden kendisi değilse bile yeni zaman endüstrisinin bütün prensiplerini evvelden sezmi§ ve kestirmi$, hatta evvelden biliyormuş gibi çok pişkin ve becerikli bir çalışışı var. Daha büyük bir âlemin rüyasından dönenler için Avrupa denilen bu ufacık dünyanm makinelerini kurup işletmenin büyük bir marifet olmadığını hissettirmek istiyor. Ve torununun oyuncaklarile oynıyan bir büyük babanın şefkatli gülüşile garb âlemine bakarak soruyor: Bütün bunlar hoş ve eğlenceli şeyler... Fakat asıl meseleleri ne yaptınızP Yaratıbşa dair ne biliyorsunuz? Olüme karşı bir deva bulmadınız mı? Ebedî sulhun yolu hâlâ meçhul mü? Cinayetler, hırsızlıklar ve intiharlar hâlâ devam ediyor mu? Hâlâ gözyaşlarınızın dibi kurumadı mı? Hiçbir cevab alamayınca, yanıbaşındaki oyuncaklara bakarak, uzun, yumuşak ve beyaz sakalmm kıllan arasına soktuğu parmaklarile çenesini gıdıklıyor: Bütün bunlar, o meseleleri bir an unutabilmek için değil mi? Diye soruyor ve başucundaki radyoyu açarak, tepesinin üstünde Japon obüsleri patlarken, Londradan gelen bir tangoyu dinliyor. PEYAMİ SAFA Mülga Darülfünun profesorlerinden ve Pendik Belediye doktoru, değerli üstad Sadeddin Vedaddan aldığım bir mektubda, Pendik müslüman Turklerinden bazılarmm rumca konustukları hakkında bana verilen malumatın doğru olmadığı temin ediliyor. Bütün ömrü hakikat ve ilim yolunda geçen muhterem doktorun teminatma inanmakta tereddüd etmem ve eğer varsa, Pendikte rumca konuşan tektük birkaç Yanyalı vatandasın da, bundan böyle, güzel ve ebedî türkçeye daha fazla bağlanmalarını temenni ederim. Elbette isterim ki bize verilen malumat, böyle bir temenniyi bile lüzumsuz bırakacak kadar asılsız olsun. P. S. Büyük davalar Italya, yeni Mançuko devletini resmen tanıdı Fransa ve ingiltere birer nota verdiler Müstakillen harekete hakkı olduğunu iddia eden Japonya, ecnebi menfaatlerine dokunmıyacakmış Roma 29 (A.A.) îtalyanın Man çuko'yu tanıdığı resmen tebliğ edilmek tedir. Orada bir İtalyan elçiliğı ihdas edilecektir. Karar, Kont Ciano tarafmdan Man çuko devletine de tebliğ olunmuştur. kutuna bir mukaddeme teşkil etmektedir. Burada Yangtse nehrini bir baraj katetmektedir.» Ayni tebliğde Japonların Taihu gö lünün garbinde mühim bir şimendifer tekatu noktası olan İhing'i işgal ettikleri ilâve edilmektedir. Almanya ve Çekoslovakya Yazan: LUC1EN ROM1ER Lord Halifax'ın seyahatî, Almanla rın, Çekoslovak devletinden olan istekleri meselesini, efkân umumiye önüne bir kere daha serdi. Bohemyanın, bu Çek yurdunun şanlı mazisini, o milletin, asırlarca müddet, Alman istilâsma karşı olan, kâh sessiz, kâh galeyanlı mukavemetini, herkes azçok bilir. Mekteblerde, çocuklara, Çeklerle Almanlar arasındaki anlaşamamazlığın, otuz sene harble başladığı öğretilmekte dir. Demek oluyor ki, bugün mevzuu bahsolan şey, yeni bir müşkül değil, Avrupanın en eski ihtilâflarından biridir. Fransız müverrihi ve Slâvlar tarihi profesörü Louis Leger, Bohemya tarihinin, Cermen kabileleri arasında yaşıyan ve istiklâlini, hatta milliyetini muhafaza edebilmek için mütemadi mücadeleler yapmak mecburi yetinde kalan Slâv bir milletin tarihi diye tarif ederdi. Habsburg İmparatorluğu yıkıldıktan sonra, cenubda zeval bulan Cermen tazyikının, yeni bir hamle ile, şimalde ve şarkta, Bohemya üzerinde, yani Avus turyada değil, nefsi Almanyada hüküm sürmesi mukadderdi. Çekoslovak devletinin, Almanya ile müşterek iki bin kilometro uzunluğunda hududu vardır. Bu hududların içinde, azçok geniş tabakalar halinde, azb çok kesif miktarda üç milyon Alman yaşamaktadır. Bu nüfus, bütün Bohemya mahmuzunu ve hususile, şimali tamamen kaplamaktadır. Mesele, Almanyada Hitler rejiminin iktidar mevkiine geçmesi üzerine son derece çatallaşmıştır. Çünkü, o tarihten sonra, Cermen propagandası, hakimiyete sahib bir devlet arazisi dahilinde dağılmış olan bir ekalliyetin hukukundan değil, Çekoslovak devletinin içinde, Almanya • nın resmen himayesine mazhar olmak daiyesini güden bir milletin itimada matuf emellerinden bahsetmeğe başlamıştır. * ** Bu iddianm inceliklerini kavramak için, yalnız Almanyanın siyasî ve sevkkulceyşî hedeflerini değil, Başvekil Hitler'in, Avusturyada doğmuş olduğunu, ırkî akidelerini ve ilk rabıtalarını nazan dikkate almak lâzımdır. Hitler'in I919 da intisab ettiği ve ri yaseti ele aldığı Alman nasyonal sosyalıst partisi, eski Avusturya nasyonal sos" yalist partisinin yerini almaktadır. Vaktile M. Benes tarafmdan temsil edilen Çek nasyonal sosyalist partisi ise, bu Avus turya partisinden ayrılan muhalif bir zümredir. Hitler'le Benes'in siyasî men şeleri, birbirinin aynidir; siyasî bir kara betle birbirlerine bağlıdırlar. Fakat bu karabet, düşmanca bir karabettir. M. Benes'in temsil ettiği partiye mu halif olan Çekoslovakya Alman Südetleri partisi, Hitler'in himayesinde, eski Avusturya nasyonal sosyalist partisinin ve bugünkü Alman nasyonal sosyalist partisinin çizdiği yolda yürümektedir. Reisi, kırk yaşlarında kadar bir zat olan Konrad Henlein'dır. Bu parti, 1935 senesinde, Prag meclisinde, bir milyondan fazla rey almış ve kırk dört namzed gös termiştir. Haricî faaliyetlerinde, gencliğin terbiyesi ve yetiştirilmesi işlerinde, Nazi lerinkile büyük müşabehetler arzeder. Doktrini, yalnız zümrenin bir realite ol duğunu, ferdin hicbir ehemmiyeti bulun madığını öğretir. Fakat, Viyanalı profesör Spann'ın eski talebelerinden mürek keb güzideler tarafmdan idare edildiği ve «bütün dünya Almanları camiasınm İHEM A NALINA MIHINA Şu politika ne garib şeydir! Londra 29 (A.A.) İngiliz mah Changchotu'un zaptı lâzımmış! Şanghay 29 (A.A.) Neşredilen filleri, Mançuko'nun Italya tarafmdan bir Japon tebliği Chanchow'un zap tanılmasma hususî bir ehemmiyet verme mektedirler. îtalyanın komintern aley tedilmesi lâzım geldiğini bildirmektedir. Bir şehir daha alındı hindeki pakta iştiraki dolayısile bir müd Tokyo 29 (A.A.) Japonların Ki dettenberi böyle bir hâdse esasen bek angyin'i zaptettıkleri burada bildirilmeklenmekte idi. tedir. Sanghay için notalar verildi Japonya tekliflerinde musır Tokyo 29 (A.A.) İngiliz ve FranTokyo 29 (A.A.) Japonya Harisız sefirleri, pazar günü öğleden sonra Hirota'yı ziyaret ederek kendisine şang ciye Nezaretine mensub yüksek bir me hay gümrükleri hakkında ayni suretle mur, kanunî ve sevkulceyşî neticelerin hutanzim edilmiş olan birer nota vermişler sule getirdiği karışıklığı kaydederek Ja ponyanın Şanghayda derpiş ettiği hareket dir. hakkında İngiltere ve Amerikaya nasihat Japonya namına söz söylemeğe salâhîyettar bir zat, matbuat konferansmda verecek vaziyette olmadığım ve bu ha beyanatta bulunarak Japon cevabmın he reketin bir sevkulceyş meselesi olarak nanüz verilmemiş olduğunu söylemiş ve Ja zarı itibara ahnması lâzım geldiğini söy pon hükumetinin Çin gümrüklerinin ec lemiştir. Bu memur şu sözleri ilâve etmişnebi istikrazlarının rehinleri olduğunu tir: « Bu safhalar hakkında müstakillen takdir ettiğini, fakat gümrük varidatmın hareket etmeğe hakkımız bulunduğunda cepane tedariki için kullamlması tecviz eısrar ediyoruz. Bununla beraber ecnebi dilemiyeceği için bu varidatın Jpon mahaklanna ve menfaatlerine riayet edile kamları tarafmdan kontrol edümesi lâzım cektir. geldiğini ilâve etmiştir. İngiltere ehemmiyet vermiyor Franstz sefirinin temasları Tokyo 29 (A.A.) Fransa sefiri Arsene Henry tarafmdan bugün Hirota nezdinde yapılan teşebbüsün Amerika ve İngiltere elçileri tarafmdan yapılan te şebbüsün ayni olduğu tasrih edilmektedir. Bu teşebbüsten maksad, Japonyaya Fransız hükumetile istişare etmeden evvel Çin gümrükleri rejiminde bir değişiklik yapılamıyacağını bildirmekten ibarettir. Uzakşarka giden vapurlar Nevyork 29 (A.A.) Geçen hafta zarfında Çine ve Japonyaya gitmek üzere Panama kanahndan geçen vapurlar şunIardır: Nakomaru ve Marnemaru vapurlan müteakıben 7865 ton çelik levha ve 7,853 ton demir yüklü oldukları halde, Hamburgdan Yokohamaya gitmişlerdir. Vinmi ismindeki Norveç vapuru 6,744 ton fosfat ve pamuk yükile Tampadan İşgal edilen yerler Sanghay 29 (A.A.) Neşredilen Osakaya gitmiştir. Qhueen Victoria îsmîndeki ingiliz bir Japon tebliğinde, şöyle denilmekteyük gemisi 6,312 ton benzin yükile Yeni dir: Orlean'dan Hangkonga gitmiştir. «Changchov/un zaptı Kiangyen'in su Fakat, şayed Bohemya yıkılır veya bu tehdidi yapmaktan imtina ederse, Al manya, şarkî Avrupada, partiyi kazanmış olacaktır. Bu takdirde, şimalde, Almanlarla Sovyetler arasında sıkışıp kalan Lehistan, kendini müdafaa için, ya Almanların, ya Sovyetlerin yardımmı tercih etmek mevkiinde Jcalacaktır. Cenubda, Tuna havzasında, Almanlar, Karpatlara kadar ciddî bir mukavemet karşısmda değillerdir. Orada, gerek Romanya, gerek Lehistan, Almanlara olsun, Ruslara olsun temayül zaruretindedirler. Yani, orta Avrupa, kendini bu iki tehlikeden azade kılmak için, önceden anlaşmak mecburiyetini duyacaktır. Böyle bir netice almak için, Almanya, Bohemyayı istilâya mecbur değildir. Bohemyanın bitaraflaştınlması, yahud, tercihan, kendi kendine bitaraflaşması kâfidir. Netice itibarile, M. Henlein ve Hitler siyasetinin muzaheret ettiği AI man südetleri ne istiyorlar? Çekoslovak devletinin, merkezîyetçi ve millî bir devlet olmaktan feragat etmesini ve muhtariyeti haiz milletlerden mü rekkeb, İsviçre konfederasyonuna benzer bir nevi devlet olmasını istiyorlar. avnlmaz bir parçası» unvanmı taşıdığı lman siyaseti, Büyük Harbden halde, naziler kadar kuvvetli bir ırkçılıkla evvel ve Büyük Harb içinde, muttasıf değildir. Bizzat M. Henlein, pek ince ve zeki bir politika d&siddetli yahudi aleyhtarhğı göstenne ğildi. Fakat malğubiyet, Almanlar için mektedir. büyük bir ibret dersi oldu. Şimdi, Alman •P •** H* siyaseti doğrusu, çok zekâ ile idare edi Almanyanın orta Avrupada yapmak Iiyor. Öyle olmasaydı, 1918 de silâhlarıistediği işin hakikî ve tam mahiyeti ne nı, hele o muhteşem donanmasını sapsağdir? Çekoslovakyadan beklediği en bü Iam düşmanlanna teslim eden, 1919 da yük menfaat ne olabilir? Versailles muahedesini bir kelimesine bile Alman siyasetine, fazla cür'etkârlık ve itiraz etmeden imzalamak mecburiyetinbeyhude muhataralara atılmak sevdası de kalan, düşmanlanna mal ve para olaatfedilişi bence hatadır. Fransanın aldığı rak bir çok tazminat veren mağlub Alesaslı bir kaç vaziyeti, çarpışmağa mey manya, şimdi bugün, aradan yirmi sene dan vermeden bertaraf edişi; hiç de bu bile geçmemişken, Avrupa siyasetinde dala bir kimse olmıyan M. Mussolini'yi» mühim bir rol oynıyabilir miydi? Almankurduğu ağlarm içine almak hususunda ya, Rhin gayriaskerî mıntakasını işgal gösterdiği meharet; İspanya işinde, hiç etti, kimse gık diyemedi. Versailles muabir taahhüde girmeden, tastamam muva hedenamesinin askerî ahkâmını yırtü, zene tesis etmeğe kâfi nisbette vuku bulan kimse sesini çıkaramadı. Şimdi Avusturmüdahalesi; Japonlarla Çinliler arasın yayı ilhak etmek istiyor; Çekoslovakyayı daki tezadlı manevralarının inceliği, bü istediği şekle sokmak istiyor, müstemleketün bunlar, Almanyanın, Bismark meto lerini geri almak istiyor. İşin gidişine badunu tekrar bulduğuna delil sayılmalıdır. kılırsa bunlan da birer birer tahakkuk etBohemya, Almanyanın, cenubî Tuna tireceğe, kâh îtalyaya dayanarak, kâh vadisinde veya şimalî Lehistanda yapaca Japonya ile birleşerek, kâh rahatını bozistemiyen Ingilterenin gönlünü edeğı her türlü ileri hareketini yandan teh * mak dit edecektir. Bu tehdid, harbe başvur rek meramına nail olacağa benziyor. madan bile, Lehislana ve Tuna devletleFransızlar, Alman siyasetinin bir murine, siyasî manevra bakımmdan serbesti vaffakiyetinden korkarlar ki o da şudur: bahşetmektedir. Almanyanın, İngiltereyi kazanarak Fransayı hareket edemez bir hale getirdikten sonra, Lehistanm da yardımile şarkta Sovyet Rusyaya saldırması ve bu devleti mağlub etmeğe muvaffak olürsa, bir müddet sonra dönüp Fransaya çullanması... Bu ihtimal Fransızların uykusunu kaçıran bir kâbustur. Şimdi, Alman politikasının tuttuğu yolun, Fransızlan korkutan bu yol olduğu meydandadır. Müstemleke meselesini beş altı sene sonraya bırakmak suretile Ingilterenin korkularmı izale etmek, Avusturya ile birleşerek yedi milyon daha kuvvetlenmek, ondan sonra Çekoslovakyayı bitaraf bir devlet haline koyarak hiçe indirmek, arkasından Lehistanı da yola getirerek Sovyet Rusya ile kozunu paylaşmak istiyen Alman siyaseti, Fransa için çok tehlikeli bir şekil almıstır. Almanlar, ingiltereyi kendilerine karşı muzahir değil ; hatta bitaraf ve gayrimuanz bir siya* set takib ettirmeğe muvaffak olduklan takdirde, Fransanın vaziyeti çok güçleşecektir. O vakit, Almanya, Sovyet Rusyaya taarruz ettiği gün, Fransa için, harbe girmekten başka çare kalmıyacaktır. Dünya sulhu bakımmdan İngiliz ve Fransız ricali arasındaki görüşmejerin ehemmiyeti çok büyüktür. Fransız Nazırlan, îngiltereyi kendilerinden ayırmamanm çaresini bulurlarsa, bu, sulh lehine bir muvaffakiyet olur. Fakat şu politika denilen şey, ne garibdir! İtalya, Habeşistana taarruz ettiği zaman Laval'in Fransası, îngiltereyi yalnız bırakmıştı; bugün de îngiltere, Almanya ile anlaşmak istiyerek Fransayı yalnız kalmak tehlikesine maruz bırakıyor. Konyada seylâb Yahudilere hücum Maddî zarar 100 bin Arablar bir kamyona ve askerlere saldırdılar lirayı geçiyor Konya 29 (Hususî muhabirimizden) îki gündenberi her tarafı kaphyan sel durmuştur. Sular çekilmektedir. Yağ mur da kesilmiştir. Zarar ve hasar miktarı henüz tesbit edilememiştir. FelâRetzedelere ilk yardımlar yapılmaktadır. Suları çekilen arazide enkaz altında kalan eşyalann çıkarılmasına bugün de devam edilmiştir. Meramda ehemmiyetli hasar olmadığı söylenivor. Şehirde insanca zaviat yoktur. Yalnız yüzbaşı Osmanm 600 lirahk koşu atı, yıkılan evin altında kalarak ölmüştür. Pınarbaşı istasyonunda dört ev yıkılmıştır. Trenler, mutad seferlerine başlamışlardır. Kudüs 29 (AİA.) 15 tedhişçi Nasra civarında Yahudi işçilerini taşıyan bir kamyona hücum etmişlerdir. Bir Yahudi yaralanmıştır. Askerî kıt'alar mütecavizleri dağıtmıştır. Polis kuvvetlerine de taarruz edilmiş ve bir İngiliz polis memuru öldürülmüştür. Evkaf idaresi memurları Kudüs 29 (A.A.) Evkaf idaresini ıslah etmeğe memur hükumet komisyonu ilkteşrinin başlangıcındaki hâdiseler do layısile vazifelerinden aynlmış olan bu idarenin Kudüste, Nablus'ta, Yafa'da ve Akkâ'daki memurlannın işlerine nihayet Bükreş 29 (A. vermiştir. Bunlann yerine gelecek me A.) Ecnebi memmurların kimler olduğu ramazan sonunda leketlerde 16 ay faYapılan tahminlere göre Konyadaki sılasız oturduktan helli olacaktır. maddî zarar, 100 bin lirayı geçmist'r. sonra buraya dö Hükumet, felâketzedeleri tatmin edici nen Titulesco'yu, tesebbüslere girişmiştir. Felâket, Kı taraftarları istas zılay umumî merkezeine de bildirilmişyonda karşılamış tir. lardır. Kalabalık aÇumra kazasında Belediye telefonu rasmda millî kövnu yakan yıldırım, yangın çıkarmışsa lü partisi erkânile da söndürülmüştür. muhafazakâr oar Berne 29 (A.A.) Memleket, sağ tinin reisi Gre Gece, şehir civarındaki daelara kar M. Titülesco yaömağa baslarmstır. Nafıa müdürlüği). cenahın bazı gruplarının teşebbüsü üze goire Filipesco bulunmaktaydı. biriken sularm akit^ması icin fennî ca rine yapılmış olan plebisit neticesinde, İsTitülesco, kendisini mütemadiyen allışmalanm artırmıstır. Polis, yıkılan viçrede farmasonluğun menedilmesi hak kışlıyan dostları tarafmdan arabaya evlerin civarında emniyet ve muhafa kındaki projeyi 234,000 reye karşı tak kadar omuzda pötürülmüstür. za tertibatı almıstır. riben 515,000 reyle reddetmiştir. Izmirde siddetli yağmurlar Yalnız Fribourg kantonu, bu memnu Ludendorf'un sıhhî vaziyeti îzmir 29 (Hususî muhabirimizden) iyet teklifini kabul etmiş, diğer 21 kan Münih 29 (A.A.) General Lu Siddetli ve sürekli yagmurlar devam ton reddetmiştir. dendorff, birkaç zamandanberi mesane etmektedir. Vaziyet, zeriyat için zararh hastalığından mustaribdir. 73 yaşında görüHivor. bulunan Generalin ihtiyarhğı sebebile sıhYeni ıstılah broşürleri hî vaziyeti endiseyi mucib eörülmektedir. Ankara 29 (Telefonla) Büyük Sef £erlin 29 (A.A.) Iyi haber alan Atatürkün yüksek himayeleri altında mahfiller, Dr. Goebbels'in dinlenmek Türk Dil Kurumu tarafmdan hazırlanüzere ilkkânun başlangıcmda Mısıra SÎPARİŞLERİNİZt mış olan ilk ve orta tedrisat botanik jeoloji. fizik, kimva ve mekanik ıstılah gideceğini bildirmektedirler. Bu seya ŞÎMDİDEN YAP1NIZ larını havi brosürler bütün muallimlere hat, tamamile hususî mahiyette olacakdağıtılmıştır. Bu yeni ıstılahların bu tır. Goebbels, Mısırda bulunmasmdan isders yılmdan itibaren talebeve ösrretilmesi mecburiyeti konulmustur. Mual tifade ederek uzun senelerdenberi limler, her derste sırası geldikçe birkaç İskenderiyeye yerleşmiş bulunan Ru tane yeni ıstılah (terim) öğretmek su dolf Hess ailesini ziyaret edecektir. retile ders yılı sonuna kadar derslerde Ankarada üçüncü meyva geçecek bütün ıstılahları bitirmiş ola gecesi caklardır. Ankara 29 (Telefonla) Yüksek îkPEK YAKINDA Îzmir Belediye reisi geliyor tısad ve Ticaret mektebi mezunları Birîzmir 29 (Hususî muhabirimi^ien) liğinin Ankara Halkevile birlikte tertib ÎNTİŞAR EDİYOR Belediye reisi Behçet Uz, yarm İstan ettikleri meyva gecelerinin üçüncüsü, bula hareket edecek, oradan Ankaraya önümüzdeki çarşamba akşamı yapıla gidecektir. caktır. Titülesco Bükreşte Eski Hariciye Nazırı tezahi'ratla karsılandı Isviçrede masonluk Ârayı umumiye men'i aleyhinde netice verdi Bundan başka, Çekoslovakyanm, haricde, Almanya ile kabil olduğu kadar iyi olan münasebatı ihlâl edecek mahi yette hiçbir vaziyet almamasım ve hiçbir taahhüde girmemesini istemektedirler. Bittabi, muhtariyeti haiz milletlerden mürekkeb ve haricî siyasetinde engellerle bağlı bir devlet, mevcudiyetini, ancak bi taraf kalmakla muhafaza edebilir. Buna mukabil, Prag hükumeti, mil letin Almanların da üçte birini ihtiva eden mütebaki kısmınm vatanî iradesine dayanarak, millî devlet prensipini ileri sürüyor. Alman ekalliyetine, meşru her türlü hukuk bahşedilecektir, fakat bunu, milletlerden mürekkeb bir devlet değil; millî bir devlet bahşedecek ve bu devlet, kendi siyasetine sahib olacaktır. Bu oyun, son hedef olarak şarkî Av rupa etrafında, herhalde gitgide daha sıkı bir şekilde oynanacaktır. Italya, bu işin müşevvikidir. Prens Bernarcf ağır yaralandı Prens, Holanda Veliahdinin kocasıdır Lucien Romier Avusturya Maliye Nazırı Londrada Londra 29 (A.A.) Dün akşam bu raya gelen Avusturya Maliye Nazırı doktor Neumayer ile Avusturya Millî Bankası direktörü doktor Kienbock, îngiltere Maliye Nazırı Sir John Simon'u ziyaret edeceklerdir. Londranm resmî Avusturya mahfil leri doktor Neumayer'in bir istikraz akdi için geldiği hakkmdaki haberi tekzib etmekte ve nazırın İngiliz devlet adamları ve İngiltere bankası müdürünü ziyaret etmek üzere geldiğini söylemektedirler. Çelik müstahsillerinin kararları Londra 29 (A.A.) Beynelmilel çelik müstahsilleri, esasa aid bir itilâfla neticelenmiş olan Paris müzakerelerinden sonra Amerikan rekabetini tanzim etmek maksadile bugün Londrada toplanmışlardır. Kartel, şimdi fiatlarda muadelet te sisine gayret etmektedir. Yarıresmî müzakerelere birkaç hafta sonra baş lanması muhtemeldir. Dr. Goebbels Mısıra gidiyor Mürefteye vapur uğramadı Cumhuriyet Almanagı 1938 Mürefte 29 (Hususî muhabirimiz den) Dün posta seferlerini yapan Denizyolları vapuru, buraya uğrıya Macar nazırlarının avdeti madı, gemiden yolcu ve eşyayı tüccariViyana 29 (A.A.) Daranyi ve De ye çıkarılamadı. Kanja bu sabah Viyanaya gelmişlerdir. Paris Borsasında muameleler Macar devlet adamları saat 10 a doğru Paris 29 (A.A.) Geçen hafta zar Budapeşteye seyahatlerine devam et fmda borsanın seyri intizamsız olmuşmişlerdir. Saat 14 e doğru Peşteye var tur. Bazan zayıf olan, bazan kuvvet bumış bulunacaklardır. lan piyasa, hemen hemen daima muhtelif ve ekseriya mütenakız tesirlere Izmirde iki cinayet tebaiyet eden profesyonel spekülâsyonİzmir 29 (Hususî muhabirimizden) cular elinde oynanmıştır. Tireden İzmire tütün taşıyan 12 nu Konyada bir baba oğlunu maralı kamyonetin şoförü Eminle mu avini Ali, Tire civarında ölü olarak buustura ile yaraladı lundular. Cinayetlerin bir soygundan Konya 29 (Hususî muhabirimizden) ziyade nakliyat rekabeti yüzünden iş Bugün Külâhçı İbrahim isminde birisi, lendiği tahmin ediliyor. Caniler aran oğlu İsmaili ustura ile birçok yerinden maktadır. ağır surette yaralamıştır, Prens Bernard, zevcesi Prenses Juliana ile beraber Amsterdam 29 (A.A.) Prens Bernard, Amsterdam civarında vuku bulan bir otomobil kazası neticesinde oldukça ağır surette yaralanmıştır. Prens geçirmiş olduğu sarsmtıdan mustaribdir. Amsterdam 29 (A.A.) Prens B e r nard Amsterdam'da bir hastanede yat maktadır. Bununla beraber hayatı tehlikede değildir. Saraya nakledilebileceği ümid edilmektedir. Kaza, Prensin otomobilinin bir kam yona çarpması neticesinde hasıl olmuştur.