5 Temmuz 1937 CUMHUBİYET SON TELEFON HABERLER... TELGRAF v« TELSiZLE Şark mîsakına verilen ehemmiyet Taymis gazetesinin neşrettiği bir başmakale 1 temmuz tarihli Taymis gazetesi Tahranda Şark Misakının akdi hazırlığı münesebetile bir başmakale neşretmiştir. Şark devletleri arasındaki sıkı dostluktan ve dahilî vaziyetlerinin sağlamlaşmakta bulunmasından bahseden bu makalede deniliyor ki: «Sekiz aydanberi Irakın yeni Başvekili Seyid Hikmet Süleyman, bu genc devleti gayret ve ehliyetle idare ediyor. Irakta yaşıyan gayriarab anasırın şi kâyette bulunmalarma da bir sebeb yoktur. Hakikaten yeni hükumet mezheb ve ırk farkı gözetmediğini açık olarak temin ediyor. Irak Hariciye Nazın doktor Naci Elasil komşu Arab hükumetlerile iyi münasebat tesis etmiştir. Fakat ayni zamanda Arab olmıyan komşularile Irakın münasebatını tarsin etmeğe çok ehemmiyet vermektedir. Mumaileyhin üzeri ne aldıgı başlıca diplomasi iş Türkiye, îran, Efganistan ve Irak arasında sıkı anlaşmayı ilerletmektir. On beş senedenberi Ortaşark havalisinin politikasmı kanştırmakta olan îran Irak hudud ihtilâfı, Bağdadda parafe edilen muahe denin Tahranda imzalanmasile nihayet bulacaktır. Bu suretle îran payitahtında dörtler misakmın akdine mâni son engel de zail olmuş olacaktır. Yeni Irak hükumeti mükemmel surette işe başlamış olmakla beraber dahilde hayli müşkülâta tesadüf etmiştir. Ahiren dört nazırın istifa eylemesi ve bunların yerlerine derhal yenilerinin tayin edilmiş bulunması yeni Irak hükumetinin karşı laşacağı beklenen zorluklara bir misal dir. Yeni hükumeti iktidar mevkiine getiren darbei hükumet münhasıran askerî bir iştir. Bunun ruhu General Bekir Sıtkınm totalitair fikirlerle meşbu bulun duğu söyleniyor. Askerî siyaset ve tahsisata aid işlerde bizzat kabine üzerinde tesir yaptığı iddia olunuyor. Dört nazır Fırat havalisinde Sahavedeki asi kabaile karşı tertib olunan mühim askerî heyeti seferiyeden haberdar edilmediklerinden dolayı istifa etmişlerdir. Fakat bu heyeti seferiyenin Irak ma liyesi üzerinde ağır, ciddî bir yük olmasına bir sebeb yoktur. Memleketin iktısadî vaziyeti iyidir. Ticarî müvazenesi son derecede Irakın lehinedir. Hükumetin haricî politikası çok masraflı, askerî maceralardan memleketi sıyanet etmektedir. îngiliz bankalarından Iraktaki umuru Nafıa için 3,000,000 îngiliz liralık bir istikraz akdedilmesi düşünülmekte ve müzakereler yapılmakta dır. Bu istikrazın faiz ve resülmal itfası tediyatına Irak hükumetinin petrol madenleri istihsalâtından aldığı mirî hisse fazlasile kâfi gelecektir. Gelecek nisan dan itibaren Irak hükumetinin petroldan alacağı mirî hisse senevî 1,200,000 îngiliz lirasına baliğ olacaktır.» MESELELER Ispanyada iki taraflı hazırlık Ihtilâlciler şimal cephesinde ilerliyor Hükumet kuvvetleri, bütün cephelerden taarruza geçmek suretile Aragon'a yüklenmek için tedarikâtta bulunuyor sulh bahsini sonraya, ordularımızın daha der civanndaki Asturie sahillerini muha iyi şartlar altında bulunacağı zamana bıfaza etmektedir. rakmak daha münasib olur.» IBaştaraft 1 inci sahitede) Kültürcü ve sporcu Peyami Safa Muhacir ve mülteci vergî muafiyeti Maliye Vekâleti bir izahname hazırladı Kültürün halis dostlan arasında bir tanesini bile tanımam ki spora karşı, hatta sabit bir seyirci alâkası duymuş olsun. Kitaba fazla bağlı olanlanmızı maçlarda, at veya deniz yarışlannda sık sık göre mezsiniz. Gazetelerin beden hünerlerine aid sütunlan onlar için ölüdür; spor haberlerinin serlevhalannı bile okumadan sahifeyi çevirirler. «Fener 6 3 galib» sözü, onlar için, olmasile olmaması arasındaki farkı bir türlü anlamadıkları manasız bir hâdisenin ilânı hükmündedir. Fener veya Galatasaray; altı veya on altı; ne çıkar? Sporun halis dostları arasında da, kültür meselelerine karşı, hatta sabit bir o kuyucu alâkası besliyen görmedim. Ev lerinde kitab denilen şey, kübik bir divanın rafını doldurmak için almmış, vazo, biblo gibi tezyinî eşyadan ibarettir ve Allain Gerbault'nun deniz maceralannı, yahud meharetle kombine edilmiş bir casus hikâyesini anlatmıyorsa, can sıkıntısı anlarında sahifelerine bir göz atılarak daha büyük bir can sıkıntısı içinde elden bırakılan ruhsuz bir nesnedir. Böylece, kültürün ve sporun halis dostları, birbirinin dikine giden apayn iki yolun yolcusudurlar ve birbirine karşı, mutlaka şuurlu değilse bile hiç olmazsa şuursuz bir öfke; mutlaka öfke değilse bile hiç" olmazsa istihfaf duyan iki ayn kafileye mensubdurlar. Böylece, kültürcü ve sporcu diye iki tip insan, biri tekâmülün tadını kafanın sporunda, öteki de bedenin kültüründe arayan, birbirine düşman değilse bile, biri ötekinin alâka mevzuuna yabancı iki sınıf vatandaş peyda olmuştur. Kültürcü muharrirse, memlekette okuma iştahsızlığının sebebini gencliğin spora düşkünlüğünde bulur; kültürcü muallimse, mekteblerde tahsil seviyesinin al çalmasını, her yıl sayısı artan bir tem beller ordusunun smıfta kalmasını, talebenin kendisini futbola vererek başmdan ziyade ayağının marifetlerile meşgul olmasına atfeder. Sporcu muharrirse, memlekette fikir işlerinin geriliğini, kafalann sağlam bedenler üstüne oturtulmamış olmasına bağlar; sporcu muallimse, talebenin ri yaziyede veya tarihte muvaffakiyetsizliği sebebini, asırlardır metodik bir beden terbiyesi görmemiş bir ırkın tereddisinde bulur. Kültürcü ile sporcunun görüşleri ara sındaki bu ayrılığa bakarsanız inanmanız lâzım gelir ki insanın bedenile ruhu arasında, sanki böyle aşılmaz bir mesafenin enginleri vardır; sanki Ahmedin bedeni Istanbuldaysa ruhu Bağdaddadır. Ne kültürcüye, ne de sporcuya bedenin ve ruhun içiçe geçmiş şeyler olduğunu kabul ettiremezsiniz; vücud denilen bütünün yalnız kafasında değil, ayağında da ruh olduğunu, çünkü sinirlerimizin her tarafımıza uzandığını anlatamazsınız. (Darılmaca yok, bunu anlamıyanlardan biri de benim!) Anlatamazsınız ki in sanın topuğu da öfkelenir, dizkapağı da düşünür, beli de hulyalara dalar, omuzan da nefret eder veya sevgi duyar; anlatamazsınız ki bir fikir de bir atlet Aragon cephesinde yeni taarruzlar Perpignnan 4 (A.A.) Müstakil «Pyrenees Orientales» gazetesi, Ispanya cumhuriyeti generallerinden Pozas'ın beyanatmı neşretmektedir. General yakında mühim miktarda tanklar ve tor>çu kuvvetlerile Aragon'a taarruz edileceğini ve bu taarruzun bütün cephelerde ayni zamanda yapılacak olan lıücumlarla himaye edileceğini söyledikten sonra şunlan ilâve etmiştir: « Aragon ve Katalonya ordulan mızin mevcudü iyi teçhiz edilmiş 200,000 kişiyi tecavüz etmektedir. Katalonya'da günde 3 tayyare yapılmaktadır.» Bask cephesinden bahseden General, Santander'in müdafaasının Bilbao için söylenen sebebler dolayısile ve bilhassa şehrin etrafında bir muhafaza çemberi bulunmadığı için müşkül olduğunu beyan etmiştir. General beyanabna $u sözleri ilâve etmiştir: « Şimdiki halde sulhtan bahsetmek cumhuriyet ve onun hükumeti için yanlış bir hareket olur. Harbden bahsetmek ve »<ı»"' Ispanya hükumetçilerinin birkaç haftahk mühimmatt kalmtş Paris 4 (A.A.) Le Jour ve Le Journal gazeteleri, îspanya Başvekili Negrin'in cuma günü mütenekkiren Pa rise gelerek Blum ve Delbos ile görüştüğünü bildirmektedirler. Bu gazetelere göre, Îspanya Başvekili Ispanyol cumhuriyetçilerinin ancak bir kaç hafta yetecek kadar cepaneleri mevcud olduğunu söylemiştir. Bir hastane tahrib edildi Salamanca 4 (A.A.) Albadetormes şehrinin hükumet tayyareleri tara fmdan bombardımanı neticesinde San tiago hastanesi harab olmuştur. 30 ka dar yaralı vardır. lngiliz gemilerine bomba atan tayyare Londra 4 (A.A.) Hüviyeti meçhul bir tayyarcnin, îspanyanın şimalinde ademi müdahale kontrolunu temin eden iki lngiliz muhribinin bulunduklan noktanın bir mil ilerisine 2 bomba atmış olduğu amirallik makamından bildirilmektedir. • > «ıııltımilllllllllllllllllllUllilllllllllllllllllinillllIUimııiHi Dahiliye Vekilimiz Erzurumlular dün Moskova yolunda bayram yaptılar Şükrü Kaya Romanyada Atatürkün Erzuruma ilk • hararetle karşılandı geliş günü kutlulandı Bükreş 4 (A.A.) Anadolu AjanSinın hususî muhabiri bildiriyor: Moskovaya gitmekte olan Dahiliye Vekili ve Parti Genel Sekreteri Şükrü Kaya refakatindeki zevatla beraber bu sabah Köstenceye gelmiş ve Rumen hükumeti namına Hariciye Vekâleti siyasî müsteşarı, Hariciye Hususî Kalem Direktörü, Emniyet Direktörü tarafından karşılanmıştır. Bükreş maslahatgüzanmız, Köstence başkonsolosuiı.js ve konsolosluk erkânı da istikbalde hazır bulunmakta idiler. Pahiliye Vekili Şükrü Kaya Köstenceden Bükreşe kadar olan seyahatlerini Rumen hükumeti tarafından tahsis edi len ve Köstence Bükreş trenine bağlanan hususî vagonla yapmışlar ve saat 10,14 te Bükreşe gelmişlerdir. Şükrü Kaya Bükreş istasyonunda Sovyet elçisi ve elçiliğimiz erkânı tarafından selâmlanmışlardır. Şükrü Kaya, kısa bir tevakkuftan ve şehirde ufak bir gezintiden sonra Peşteye doğru seyahatine devam etmiştir. Şükrü Kaya Macar hududuna kadar olan yolculuğunu Rumen hükumeti tarafından tahsis edilmiş bulunan hususî vagonda yapmaktadır. Erzurum 4 (A.A.) Erzurumlular bugün çoşkun sevinc içinde Atatürkün Erzuruma ilk gelişinin yıldönümünü kutluluyorlar. De Valera 21, Cosgrave 10, müstakiller 5, işçi partisi 2 meb'usluk kazanmışlardır. Bu münasebetle yapılan merasime Atatürkün buraya geldikleri gün, şehre girdikleri İstanbul kapısmda gerilen kordelânın yırtılması ve siyahlara bürünmüş kızlarımızın üzerlerindeki kara örtüleri atarak beyaz elbiselerle ortaya çıkmalarile başlanmış ve mızıka İstiklâl marşını çalmıştır. Merasimde başta Uçüncü Genel Müfettiş Tahsin Uzer, Kolordu kumandanı Muzaffer Ergünder, Vali Haşim işcan ve sivil ve asker erkân ve binlerce halk hazır bulunmuştur. istanbul kapısında yapılan bu mera simden sonra Vilâyet binası önünde de tezahürata devam edilmiş ve burada da söz alan hatibler Büyük Şefin Erzuruma geldikleri günden bugüne kadar geçen devre içinde elde edilen zaferler ve ba şarılan büyük işleri anlatmışlar ve Ata türke karşı Erzurumlulann ve bütün Türk ulusunun duyduğu içten sevgi ve bağlılık duygulanna tercüman olmuşlardır. Bunu takiben de mekteblilerin ve muhtelif te şekküller mensublannın iştirak ettikleri bir geçid resmi yapılmıştır. Bu yıldönümü münasebetile gece de Filistin üç kısma ayrılacak askerî ve Belediye bandolannın iştirakile Kudüs 4 (A.A.) Röyter bildiri büyük bir fener alayı yapılmıştır. yor: Filistinde ırk meselesinin halli için tetkikatta bulunmağa memur komisyon tarafmdan yapılan tavsiyeler hakkında Londradaki salâhiyettar bir Yahudi Ankara 4 (Telefonla) Nafıa Vemembamdan aşağıdaki malumat gelnriş kili Ali Çetinkaya refakatinde Imtiyazlı tir: Şirketler Müdürü Emin İplikçi, Devlet Bu tavsiyelere göre Filistin üç kısma Demiryollan cer dairesi müdürü Sedad ayrılacaktır. ve Kalemi Mahsus müdürü Nejad oldu1 Yahudi devleti: Bu kısım, bü ğu halde bu akşamki ekspresle tstanbula tün yukarı ve aşağı Galile ovasını, Es hareket etti. İstasyonda bazı meb'uslar, draelone sahil vadisini, cenub mıntakasıVekâlet erkânı v e birçok zevat tarafın nm bir kısmını ve Hayfa, Safad, Akre dan uğurlandı. Bu arada Alman sefareti ve Tiberças şehirlerini ihtiva edecektir. müsteşarı da Vekili teşyi etti. 2 lngiliz mandası altında kalacak Vekil İstanbulda 5 gün kalacak, 10 kısım: Kudüs, Betlehem, nezareti ve Atemmuzda Belgrad yolile ve refakatinderablann Hayfa limanmı kullanabilmeleki memurlarla İsveçe gidecektir. rini temin için Hayfa Kudüs yolu boAvusturya Lehistan müzayunca bir koridoru ihtiva edecektir. kereleri bitti 3 Arab devleti memleketin geri kaIan kısmını ihtiva edecek ve Erdün ma Viyana 4 (A.A.) Avusturya ile Leyçrasına bitişik olacaktır. histan arasında yapılmakta olan ekonoIrlandada umumî intihabat mik müzakereler bitmiştir. Bu müzakereler bilhassa Lehistan tarafmdan ADublin 4 (A.A.) İrlanda umumî intihabatınm şimdiye kadar malum olan vusturyaya kömür verilmesi etrafında cereyan etmiştir. neticeleri şunlardır: Baltık konferansı Uç memleket, Cemiyeti Akvama sadık kalacak «Yugoslavya Küçük Itilâfa bağlıdır» lBa$tarafı ı inci sahifede] i Nafıa Vekilimiz şehrimize geliyor Kaunas 4 (A.A.) Litvanya, Estonya ve Letonyanın iştirakile toplanan Baltık konferansı mesaisini dün bitirmiştir. Bu münasebetle neşredilen resmî bir tebliğde konferansın bilhassa îspanyol meselesile meşgul olduğu ve harbi uzaklaştırmak için sarfedilen gayretlere devam edilmesi lâzım geldiği kanaatiBelgradda kooperatifçiler günü ni izhar ettiği bildirilmektedir. Belgrad 4 (A.A.) Bugün YugoslavTebliğde, üç memleketin Milletler Cemiyetine bağlı kaldığı kaydedilmekte yada kooperatifçiler günü merasimle tes'id edilecektir. dir. Merasim, Belgradda Kolaraz Halk Üniversitesinde yapılacaktır. Yugoslavya koperatiflerinin merkez federasyonu reisi, Dahiliye Nazırı, Sırb Elâziz 4 (Hususî muhabirimizden) kooperatifleri reisi bu münasebetle biMüfrezelerimiz muhalefet mmtakasın rer nutuk söyliyeceklerdir. da son temizliği yapmaktadır. Ayni zaBu merasim, ayni zamanda sulhçuyamanda yol, köprü, mekteb, kışla inşaatı ne bir nümayiş mahiyetini alacaktır. faaliyetle devam etmektedir. Yollar umum müdür muavini nafıa işleri için Rumen Kralı Fransız elçisile buraya gelmiştir. goruştu ra, Yugoslavya, Çekoslovakya ve Ro manya hükumet reislerinin Tuna üzerindeki mülâkatından sonra neşredilen ve üç devlet adamının bütün meselelerde tam bir görüş birliğile hareket ettiklerini ve Tuna havzasmdaki bütün devletlerle iktısadî sahada bir işbirliği vücude getirmek arzusunda olduklarını bildiren tebliği hatırlatmaktadır. Tuncelinde Nafıa işleri ilerliyor gibi sıçrar; bir duygu da bir yüzücü gibi derinlere dalar; azimle verilmiş bir karar da bir pehlivan gibi, rakibi olan tereddü2510 numarah iskân kanunu ile mudün sırtmı yere getirir. hacir ve mültecilere bahşolunan vergi Sporcu salim bir aklın, sağlam bir be muafiyetlerinden serbest muhacir olarak dende olduğu tekerlemesini tekerler du kabul edilip istedikleri yerlere yerleşen rur; kültürcü büyük fikir adamlannın lerle, gerek serbest olarak gelen ve gerek yüzde sekseninde sağlam bedenden eser hükumet tarafından getirilip iskân oluolmadığını ileri sürer; «salim akıl, sağ nanlardan ücretli veya maaşlı bir vazi • lam bedenle kaim olsaydı, Türkiyenin en feye tayin edilmiş bulunanlann da istifabüyük mütefekkiri Çoban Mehmed, en de edip edemiyeceklerinde tereddüde dübudala çocuğu da, beyninde bir kurşun şüldüğü görülmektedir. la yaşıyan ve ölen Ziya Gökalp olmak Maliye Vekâletinin hazırladığı bir lâzım gelirdi.» der. izahnameye göre; 2510 numarah kanuGerçi, sağlam bedende salim akıl düs nun neşrinden sonra herhangi bir suretle turu, buna benzer türlü protestolar kar Türkiyeye gelerek muhacir kâğıdı almış şısında eski itibannı çoktan kaybetmiştir. olanlar isteklerile yerleştikleri mahallin Yahud da «sağlam beden» sözleri üstün iskân mıntakasındaki mevkiine göre verde anlaşmamız lâzım gelir. Sağlam be • gi muafiyetinden istifade edeceklerdir. den sırtında üç yüz kilo taşıyan bir haBu muafiyetin müddeti, bir numarah malın değil, kafasının içinde büyük fikir iskân mıntakasında serbest olarak yer lerin yükünü taşıyan bir mütefekkirin uz leşmiş olan muhacirler için, aldıkları muviyetidir. Onun sağlamlığı, pazılarının hacir kâğıdı tarihinin tesadüf ettiği yıl kabarıklığile ölçülmediği gibi, ömrünün sonundan itibaren beş sene ve iki numarauzunluğu da yılların sayısile tayin edil lı iskân mıntakasında yerleşenlerin de gej mez. «O, ebedidir» gibi lâflar edecek ne aldıkları muhacir kâğıdı tarihinin te < değilim ama, biyolojinin son verimlerin sadüf ettiği yıhn başmdan başlamak üzeden de anlıyoruz ki ömrün bağlı olduğu re üç senedir. «zaman», derunî şartlarımıza göre uzaİskân kanunu, muhacir sınıfım haiz oyıp kısalan ve takvimle alâkası olmıyan lanlann vergi muafiyetini mutlak surette tamamile enfüsî birşeydir. Hepimiz ko kabul etmiş olduğundan bunlar ister melayca kabul ederiz ki ellisine varmadan mur ve müstahdem olarak umumî, mül ölen heyecanlı Ahmed Haşim, yüz o hak ve hususî bütçelerden veya hakikî ve tuzunda ölen Zaro Ağadan elbette çok hükmî şahsiyetlerden maaş ve ücret al daha fazla yaşamıştı. Bu hakikati söyli sınlar, isterse, ticaret veya san'atla iştigal yen birçok fıkralar ve nükteler de vardır. etmek suretile kazanç temin etmekte buKültürcüler ve sporcular, sağlamlığın lunsular, vergi muafiyetinden mutlak su' ancak işlek bir zekâ ile işlek bir vücud rette istifade ederler. , arasındaki muvazeneden başka birşey olAncak iskân kanunundakı* luuah. madığını kabul etmek çizgisi üstünde bir kazanc, toprak, yapı ve yol vergilerine \ leşebilirler. Böyle bir ittifak, her iki tarafı münhasır bulunduğundan bu gibilerin isda kültüre ve spora ısındıracakhr; fakat, tihkaklanndan buhran, muvazene ve hao zaman, kültür dediğimiz şey, kalın ki va kuvvetlerine yardrnı vergileri kesilir. tablar üstüne yorgun başlan sarkıtmakHizmet erbabı haricinde kalan muhatan ve spor dediğimiz şey, vücudün dış cirlere gelince; bunlar buhran vergisine parçalarını muayyen usullere göre boş tâbi iseler de, kazanc vergisinin beşte biri lukta habire sallamaktan ibaret kalmıyanisberinde tarholunan buhran zammın caktır. dan muafhrlar. Kültür, içinde vücudümüz de dahil olduğu hald«, bütün şahsiyetimizin fikirlerimizle yoğrularak, yüreğimizd çarp tırarak, iyice kızışarak yaşamasıdır. Böyle bir kültür, yalnız kafa için değil, vücud için de bir spor olur. Düşünme faaliyeti iştah açar, vücudü diriltir ve gözleri parlatır. Hakikî spor da, içinde fikirIBajmakaleden devam> lerimiz de dahil olduğu halde, bütün Mekteb yalnız îstanbul için değil, büşahsiyetimizin bedenimizle beraber yoğ rularak ve kızışarak yaşamasıdır. îçimiz tün Türkiye için ve bütün memleket orden geldiği zaman, düşüne düşüne bir mancılığı içindir. Onun îstanbulun müdağa nnnanış kafanın en güzel sporu ve said topraklarında yapacağı muvaffakibedenin en güzel kültürü yerine geçer. yetli teşcir tecrübeleri bütün memleket Okumağa ve hareket etmeğe düşünmeyi için nümune teşkil edecek ve zaten bütün katmıyan bir kültürcü ve sporcu yanm memleketin teşcir işleri mektebin nurlu adamdır. Bunun için ne tek başına kitab irşadlarile en salim surette ileri götürülebisağlam aklm, ne de tek başına futbol lecektir. Otedenberi iddia ettiğimiz bir tezi hasağlam bedenin sigortası değildir ve bu kikat sahasına nakletmiş olduklan için geri dünyada hâlâ tam bir kültürle tam bir sporun manası iyice anlaşılmamıştır. başta Rektör Mazhar olduğu halde mekYeryüzünün her tarafmda insan, kültüre tebin muallim ve talebe bütün faaliyet 1 ve spora tek kürekle çıkan bir yanm şah unsurlarına en samimî şükranlanmızı arzederiz. siyetin kurbanı gibi görünüyor. Büyükdere Meyvalı Ağaclar Fidan • PEYAMİ SAFA lığına gelince o da gözlerimize ağacın ve ormanm başka türlü kıymetli yeni bir sahasını yaymış bulundu. Hiç şüphemiz yoktuT ki bu fidanlık henüz beş yıllık hayatile İstanbul Valisi Muhiddin Üstün [Bajtarafı 1 tnci sahifedel dağın en kıymetli eserlerinden biri olmak giderek Başvekil îsmet înönünün baş hususunda şimdiden en mutena mevki lerden birini işgale başlamıştır. Demek ki kanlığmda bir toplantı yapmışlardır. Bu toplantıda Vekiller, Vekâletlerine yapıhnca, yapılmak istenilince ve bunun dair işler hakkında Başvekil tsmet tnö için de çalışkan bilgi sahibleri iş başma nüne izahat vermişlerdir. getirilince herşey oluyor. Büyükdere Meyva Ağaclan Fidanlığı bu hakikatin îktısad Vekilinin beyanatt Bir saat kadar süren toplantıdan son canlı bir ispatıdır. Onu etrafile anlatmak ra İktısad Vekili Celâl Bayar bir mu içb bugünlük kâfi yerimiz kabnadığııu harririmize kısaca şunları söylemiştir: görüyoruz. Binaenaleyh bu fidanlık üze« Iraka vaki olan seyahatim ve ora rinde daha rahat ve daha geniş konuşada yapılan temaslar hakkında Başvekili bilmek için onu ayn bir makalenin t ı c v mize izahat verdim. Bugün bilhassa it zuu yapalım. halât rejimini tayin edecek olan kararYUNUS NADÎ name üzerinde görüşmeler yaptık. Ka rarnameyi pek yakında ilân edeceğiz.> Istanbulda iki eser: Büyükderede meyvalı ve meyvasız ağaclara aid sahalar Dün şehrimize gelen Vekiller Roosevelt'in hava terki teslihat projesi Vaşington 4 (A.A.) Roosevelt'in hava silâhlarmı terke dair bir projeyi tetkik etmekte olduğu resmen teyid edilmektedir. Bu projeye göre, sivil ahalinin bombardıman edilmesi bir itilâfla menedilecektir. Budapeşte 4 (A.A.) Polonyadan avdet eden Kral Carol, Fransa sefiri Ad • rien Thierry'yi kabul etmiştir. Kral, Antonesco'nun huzurunda sefirle, Varşovada cereyan eden Leh Rumen konuşmaları hakkında görüşmüştür. Fransada grev hazîrlıklarî Liretin vaziyeti Roma 4 (A.A.) Giornale d'İtalia gazetesinde Gayda, liretin Fransız frangını takib etmiyeceğini temin etmekte ve frangın tekrar düşmesinin dahilî bir hâdise olduğunu ve frankla liret ara sında hiçbir münasebet mevcud olma dığını söylemektedir. Van Zeeland, Londraya uğrıyacak Londra 4 (A.A.) Amerika seyaha tinden dönen Van Zeeland, pazartesi sabahı Southampton'a muvasalat ede cektir. Van Zeeland, oradan derhal Londraya giderek lngiliz Başvekili ve Eeden'le görüşecektir. Maliye Vekili Fuad Ağralı da mu harririmizin muhtelif suallerine kısaca şu cevabları vermiştir: « Yeni sene tahsilâtı hakkında bir şey söyliyecek vaziyette değilim. Fakat beş, on gün sonra vaziyet belli olacaktır. Elektrik istihlâk vergisinin tenzil edildiğini biliyorsunuz. Şimdi Ankarada Varidat dairesi bunun için yeni bir talimatname hazırlamaktadır. Petrol ve benzin üzerinde yaptığımız tenzilât da 5 milyon lira tutmaktadır. Maamafih önümüzdeki sene bütçesi müsaade ederse vergilerde gene tenzilât yolunu tutacağız.> Vekillerimiz şehrimizde on gün kadar kalacaklardır. Maliye Vekili on gün sonra Avrupaya gidecektir. Maliye Vekilinin beyanatt Akgerman şehrinde bulunan tarihî cami Paris 4 (A.A.) Lille sendikalar birliği kimya sanayiinde yeni bir grev ilân Chautemps, Suriç'Ie görüştü edileceğine dair duvarlara beyannameParis 4 (A.A.) Chautemps ve Del ler yapıştırmışlardır. Amele, grev ilân bos birbirini müteakib yeni Sovyet el edince fabrikaları iggal için bütün terçisi Suriç'i kabul etmişlerdir. tibatı almıştır. Belçikada bir tren kazasî Gand 4 (A.A.) Saat 8,30 da şehrin methalindeki Snep köprüsünün üstünde Brükselin yolcu treni diğer bir trenle çarpışmıştır. Ikisi ağır olmak üzere 12 yaralı vardır. Bükreş (Hususî muhabirimizden) (Akkale) ve türkçede Akgerman denilen tarihî Türk şehrinin eski kalesi içinde çoktanberi hafriyat yapmakta olan Eski Eserler Müzesi heyeti, bir caminin temellerini bulmuştur. Cami 15 inci asırda yapılmıştır. Bu camiye yakm ve muvazi olarak birçok kabirler keşfedilmiş ve içlerinden her yerleri tamam iskeletler çıkarılmıştır. İskeletler arkaüstü yatırılmış, kollan göğüs üzerine çaprazvari konulmuş ve başlan kıbleye tevcih edilmiş vaziyette bulunmuşlardır. İskeletlerin civarında ve caminin gerek içinde ve gerek dışmda 13 üncii asra aid olduklan anlaşılan birçok çanak ve çömlek parçaları bulunmuştur. Bunlardan başka ayni asTa aid üzerleri şarkî motiflerle işlenmiş pek çok skültür (Sculptures) parçaları da çıkanl mıştır. Hafriyat, caminin bütün temel • lerini ve plânmı bulmak maksadile d vam ettirilmektedir. j