22 Mayıs 1937 CUMHURİYET SON TELEFÛN HABERLER...R emokrasi mülâhazaları «ingiltere Türk dosthı IHEM NALINA MIH1NA TELGRAF v« TELSiZLE ransa demokrasi memleketidir, fakat demokrasinin en büyük düşmanlarını gene Fransa yetiştirmiştir. Proudhon demişti ki: «Mutlakiyet halkı ezen bir çekiçse demokrasi onu birkaç parçaya bölen bir baltadır.» Auguste «Şarkî Akdenizin en büyük deniz kuvveti olan Comte: «Büyüklerin küçükler tara fından seçilmeleri derin bir anarşi İngiliz donanması, seferberlik zamanında bir budir.» diyordu. Balzac: «Tek bir adamda akıl, bütün bir milletten daha ko * çuk milyon asker çıkarabilen modern Türk lay bulunur.» fikrindeydi ve gene ordusile pek güzel uyuşabilir» Proudhon iddia etmişti ki: «Hürriyete mâni olan, daima halktır, çünkü [Baştarafı 1 inci sahıfede] lel görüşmelerin en yenisi İsmetinönü ile demokrasinin şekillerine ya lâkayd • nın tac giyme töreninde hükumet ve yapılan müzakereler olduğu söyleniyor. dir, yahud emniyeti yoktur.» memleketimizi en yüksek bir salâhiyetle Gerek Akdenizde gerek orta Asyanm Demokrasinin bir iyiliği, kendi a temsil ettikten sonra burada gerek ingiliz şark cihetinde ingiliz ve Türk menfaatleyhinde buna benzer bin lâkırdı söyhükumeti erkânile, gerek diğer zatlarla leri mütevazi bulunmaktadır. Bu saha lenmesine müsaade etmesidir ve bu vaki temas ve mükâlemelerinden de ay larda sulhun ve statükonun muhafazasınmüsamahası onu düşmanlanna da rıca büyük bir memnuniyeile avdet eyle da her iki devletin son derecede büyük sevdirmiştir. Komünizm veya faşizm, menfaati vardır. Şarkî Akdenizin en bümektedir. demokrasiyi anlamıyan memleketleryük deniz kuvveti olan İngiliz donanmaBaşvekıl Pariste de patlak verdiği halde, hakikî de Paris 21 (A.A.) Türkiye Başve sı modern Türk ordusile mütenasib bir mokrat memleketlerde onun kanadı kudrette bulunmaktadır. Türk ordusu altına girmeğe mecbur oldu. Hançe • kili İsmet İnönü Londradan buraya gel umumî seferberlik zamanında bir buçuk rini o kanadın altından saplamağa miştir. milyon asker çıkarabilir. Bu ordu lüzumu * * * çalışıyor. Fakat bugüne kadar öldürühalinde Filistinde ve Mısırdaki İngiliz Güneysu vapuru bugün Pireye cü darbesini vurabilmiş değildir. kara kuvvetlerine de zahir olabilir. hareket ediyor Demokrasinin silâhlarile demok Diğer taraftan Türkiye ile İngiltere Denizyolları idaresınin Güneysu va rasiye suikasd yapılamaz; çünkü bu arasında bir münaferet ve ihtilâf zuhurunsilâhlan düşmanına kendi elile veren puru, bugün öğleden sonra Başvekilımız da Türk ordusu Filistın Mısır sahasında demokrasi, ondan daha fazla atiktir le maiyetini getirmek üzere Pireye hare İngilterenin yanını tehdid edebilir. ket edecektir. ve daha fazla uyanık. Ingılız donanması Marmara denizinİnönü Eden mülâkatından Hakikî demokrasilerin eceli, ancak de Anadolu sahilinden gelecek tayyare çıkardan manalar uzun bir tekâmül yolunun sonunda hücumlarından masun olarak demirliyeDeyli Heraldın diplomasi muhabiri gelebilir. Ona suikasd yapmak isti bilir ve manevra yapabilir. yen ihtilâl prensiplerinden hiçbiri, te mezkur gazetenin 18 mayıs tarihli nüs Balkan anlaşması azasından olan Türkâmül kadar sabırlı ve dikkatli olma hasmda diyor ki: kiye şimdi lâik olmakla beraber îslâm â«Arnavudluktaki son hâdiseler, Misdığına göre, dinamiti hep vaktinden leminde son derece büyük nüfuz sahibi ter Eden'in bu gece İsmet İnönü ile ya evvel fitillemeğe ve boşuna patlamabüyük bir îslâm memleketidir. Diğer devpacağı mükâlemeye yeni bir mevzu teşkil ya mahkumdur. letlerin bu havalide genişlemek emelleri fidiseler arasında Delbos Brükselde temaslarına devam ediyor Belçikanın iki taraflı ademi tecavüz paktları imzasına taraftar olmadığı anlaşıldı Acaba, Belçika, bu mütemmim garantiden vazgeçmeğe hazırlanacak mı? Yoksa, bir taraftan Berlinin, diğer tarafcan da Paris ve Londranin kendi istedıkleri gibi tefsir edecekleri kanşık ve çapraşık bir iki taraflı muahede formülü mü vücude getirmeğe çalışacak?» Oeuvre gazetesi de dıyor kı: «Brüksel görüşmelerinin birinci gününün bilânçosu mühim olarak tecelli etmis bulunsa gerektir. Zira, Van Zeeland, bugünün akşamında, Belçikanın Aimanya ile Milletler Cemiyetine muhalif bir esas dahilinde hiçbir zaman hiçbir müzakerede bulunmıyacağını beyan etmiştır. Belçikanın halen takıb etmek istediği. bir Gazetelerin mütaleaları bitaraflık siyaseti değil, fakat daha ziyaParis 2 U ( A . A . ) Gazeteler. bu gün, bilhassa Delbos'un Brüksel seyaha de Milletler Cemiyeti çerçevesi dahilin de bir istiklâl siyasetidir.» tile alâkadar olmaktadır. Van Zeeland 12 haziranda Echo de Paris gazetesinde Pertinax Amerikaya gidecek diyor ki: Brüksel 21 (A.A.) Belçika Baş «Hitler Almanyası, Milletler Cenvyeti paktının 16 ncı maddesınden bahsedu vekili Van Zeeland, refakatinde Haricimesini bıle istememekte ve eğer Belçıka ye Nezareti yüksek memurlarından bırisi bundan vazgeçmeğe katlanmazsa, Belçi olduğu halde, 12 haziranda Amerika kanın tamamiy,eti mülkiyesi hakkınde en Birleşik devletlerine hareket edecek ve ufak bir garantide bulunmak niyetini bes Vaşington'da pek muhtemel olarak 12 gün kadar kalacaktır. lememektedir. Brüksel 21 (A.A.) Dün buraya gelen Delbos, Başvekıl Van Zeeland vc Hariciye Nazırı Spaak'la görüşmüştür. Bu görüşme esnasmda Belçikanın Lo carno muahedesinin yerine kaim olacak olan garb misakı çerçevesi dahılinde Al manyadan teminat istedıği ve iki taraflı ademi tecavüz misaklannın imzasına muanz olduğu anlaşılmıştır. Delbos, Hariciye Nazın Spaak tara fından serefıne verilen ziyafetten sonra beyanatta bulunarak 27 nisan tanhii Fransız İngilîz notasınm Avrupada u mumî bir intizam teessüs etmesine bir başlangıc olduğunu kaydetmiştir. ınııııımıltlllllUfllHllltlinillliniinillllüllIlliniMiımıımııuiK ğuna çok muhtacdır» ingiltere ve Avusturya gazetelerinin neşriyatı Şirketin emri olmadığı için boğuluyoruz! avalar ısındı, tramvayların içerisi, kapalı pencereleri ve ka palı kapılarile bir fırına dön dü; kışın, inadma açık kalan kapıları şimdi, bıletçiler, vatmanlar ve hatta bazı yolcular, sımsıkı kapıyorlar. (Halbuki soğuk havalarda, başta, pek nazlı oldukları için ekseriyeti kapılara el sürmiyen kadmlar olmak üzere, birçok yolcular kapıları açık bırakırlardı.) Tramvaylarda, bilhassa öğle vakti fena halde bunalan yolcular, biletçilerden pencerelerin açılmasını istedikleri zaman. şu cevabla karşılaşıyorlar: Şirketten emir almadık. Pencereieri açamayız. Tramvay kumpanyasmın bu işlerle meşgul erkânı, anlaşılan, hiç tramvaya binmiyorlar ki arabaların içi, fırın halir.i aldığınm farkında değiller. Onlar, anlaşılan malum mevsim tasnifine göre, p»ncereleri açıp kapamağa karar vermişler. Bu takdirde yaz mevsıminin başlangıcı olan 21 hazirana kadar tramvaylarda, kan ter içinde, kalmağa mahkum olaca ğız, demek. Hemen Allah, tramvay kumpanyasına insaf ve merhamet ihsan buyursun, amin! Böyle bir garibeye bir defa da Avru pada rasgelmiştim. Umumî Harbden evvel, bir yaz Paristeydim: Hava, miite madiyen, soğuk ve yağmurlu gidiyordu. Fransız askerleri hep paltosuz gçziyorlardı. Derken eylul geldi; hava da birdenbire ısındı; sıcaklar, çekilmez bir hal aldı. Baktım askerler, kan ter içinde, palto ile geziyorlar. O zaman SaintCyr (Sen Sir) Harbiye mektebinde tanıdı ğım bir Türk talebe vardı. Tesadüfen ona rasgeldim. Konuşurken askerlerin soğukta ve yağmurda paltosuz gezdikleri halde, sıcakta palto giymelerinin sebebini sordum. Şu cevabı verdi: Burada, asker paltosunu muay yen tarihlerde Harbiye Nazırının emrile giyip çıkanr. Yaz gelince, paltosuz gezilir; hava soğuk olsa da. Sonbahar gelince, paltolar giyilir; sıcaklar devam etse de... Türkiye Romanya dostluğu Antonesco Bükreşte Romanyanın siyaseti hakkmda izahat verdi Bükreş 21 (A.A.) Havas ajan sının hususî muhabiri bildiriyor: Anto nesco, Romanya vaziyeti hakkında matbuata beyanatta bulunarak ezcümle de miştir ki: « Dahilde, resmî ve hususî malî vaziyetteki kalkınma amelî olarak ikmal ve bütçe tevzin edilmiş, hazine rahatlamıştır. Silâhlanma programı, barışın müdafaası maksadile memleketin müdafaası için, ikdam ve enerji ile takıb edılmektedır. Haricî siyasette, Romanya, Fransa, Lehıstan, Küçük Anlaşma ve Balkan Anlaşmasıle olan ittifaklara sadıktır. Beck, Rüştü Arasın son ziyaretleri Ro manyayı Lehistan ve Türkiyeye bağhyan rabıtalan teyid eylemiştir. Fakat bu zi yaretler dış sıyasetımızin ana hatlarında veya tamamen tedafüî mahiyette olan ittifaklarımızda herhangi bir değişikliğe asla matuf değildir.» Antonesco bu hususta dönen şayialardan dolayı teessüf etmiştir. Nazır, Romanyanın «banş için lâzım telâkki ettiği hususlara bütün bağlıliğmı muhafaza edeceği» Milletler Cemiyeti çerçevesi içinde ittıfak ve dostluk bağla rına sadık olduğunu bildirerek sözlermı bitirmiştir. ihracatımızda inkişaf Ankara 21 (A.A.) Dış ticaretimiz hakkında verilen resmî rakamlara göre 937 yılının üç aylık ihracatımız kıymet itibarile 1936 nın ayni aylarına aid 22,007,183 lirasına mukabil 36,652,696 liradır. 1937 deki ilk üç aylık ithalâtımız ise 936 nın 20.354,331 lirasma karşı 20,891,422 liradır. 1934 ikincikânun, şubat ve mart aylarında ithalâta nazaran kıymet itibarile ihracat lehinde kaydedılen 1,652,852 ye karşı 1937 de ayni aylann ihracat lehinde gösterdiği fark ise 05,761,274 liradır. PEYAMI SAFA Greta Garbo hasta Artist hastaneye yüzü kapalı olarak gidip tedavi olunuyor Peştede yapılan mühim temaslar Kont Ciano Peştedeki Alman ve Yugoslav sefirlerile görüştü Pşte 21 (Hususî) Italya Kralı Victor Emmanuel bugün Macar millî müzesini ziyaret etmiştir. İtalya Hariciye Nazırı Kont Ciano da bugün Macar Hariciye Nazın Kenya ile iki mühim beyanatta bulunmuştur. Kont Ciano bu mülâkatlardan sonra Peştedeki Alman ve Yugoslav sefirlerile görüşmüştür. Greta Garbo son çevirdiği füımlerden birınde edecektir. Türkiye Başvekili daha ewe! İngiltere Hariciye Nazırile bir defa görüşmüştü. Türkler İngiltere ile sıkı bir anlaşma yapmağa pek heveslidirler. İtalyaya karşı tatbik edilen zecrî tedbirler devrinde akdolunan karşılıklı yardım misakmm daimî olmasını arzu ediyorlar. Bunun lüzumunu isbat için îngiltere ile Türkiyenin şarkî Akdenizde hem sulhun hem de statükonun idame ve muha fazasmda hayatî menfaat ve alâkaları bulunduğunu ileri sürüyorlar. Bu havalide îngiltere, en kuvvetli denizci devlet, Türkiye de en kuvvetli askerî devlettir. Türkiye, Irak, lran ve Efganistan ile bir orta Asya anlaşması akdetmek için müzakerede bulunuyor. Akdenizle Hindistan arasında bulunan bu devletlerle dostane münasebatta bu lunmak İngiliz İmparatorluğu için birinci derecede ehemmiyeti haizdir. Velhasıl Türkler, İtalyaya ve îtalyanın şarka aid emellerine, hem Türkiye hem de İngiltere için bir tehdid yahud hiç olmazsa bir iz'ac nazarile bakıyorlar. » ne karşı mükemmel surette muhalefet edebilecek bir ittihadm başına Türkiyenin geçeceğini îngiltere nazan itibara almaktadır. îngiltere ile Türkiye arasında iyi bir anlaşma İngiltereye karşı bir İslâm ha reketi vukua getirilmesine mâni olur. Böyle bir hareket, Filistindeki vaziyet dolayısile İngiltere için bilhassa tehlikeli o labilir. Bu münasebetle İngiltere Hariciye Nazırı Mister Eden'e îran heyeti reisi General Hasan Isfendıyarî tarafından bugün lran sefarethanesinde verilecek öğle ziyafetinin de ehemmiyeti meydandadır.» Acaba, bizim Tramvay kumpanyası da, Umumî Harbden evvelki Fransız Cenevre 21 (A.A.) Milletler Ce Harbiye Nezarerinden mi ders almış dermiyetinin 97 nci adi içtima devresi pazar siniz? tesi günü O. Quvedo «Equateur» un riyaseti altında açılacaktır. İçtimada mü 19 mayıs günü, bu sütunda yazdığım zakere edılecek olan başlıca meseleler yazıda, «spor kulüblerimiz, umumiyetle şunlardır: bu geçid resmine kâfi derecede ehemmi Milletler Meclisi Sancak işini görüşüyor Bir istanbulsporluya cevab İngilterenin Türkiyeye olan ihtiyact Neue Freie Presse gazetesinin Londra muhabiri 18 mayıs tarihile şu telgrafı çekmiştir: «Bu akşam Hariciye Nazın Eden Türkiye sefarethanesinde verilen ziyafette Türkiye Başvekili İsmet İnönü ile görüşmüştür. Daha evvel Türkiye Başve kili İngiltere Başvekili Baldvvin ve Maliye Nazın ve müstakbel Basvekil Chamberlain ile de görüşmüştü. Bu görüşme lere büyük ehemmiyet atfolunuyor. Çünkü İngilterenin ahiren yaptığı beynelmi Londra 21 (Hususî) Çekoslovakya Başvekili Milan Hodza haziranın ılk Bükreş 21 (A.A.) Anadolu ajan haftasında Peşteyi ziyaret edecektir. sının hususî muhabiri bildiriyor: Saray mareşallığının bu akşam gaze Hitler yeni bir nutuk söyledi Berchtesgaden 21 (A.A.) İşsizler itelere verdiği bir tebliğde Hariciye Ve çin vücude getirılen bir toplantı ve sikilimizin kabulü esnasında elçimizin de nema salonunun küşad resminde, Hit beraber bulunduğu tasrih edilmektedir. ler, kendi villâsının bulunduğu Üper salzberg kasabası işçileri önünde bir nutuk söylemiş ve dört senelik plânla nasyonal sosj^alist ekonomi siyasetinin haMoskova 21 (A.A.) Kabarovsk yatî ehemmiyetini tebarüz ettirmiştir. Sovyetlerinin merkezî icra komitesinin naUlusal ekonomi kurumunun şiri efkân Tiho Akeanskaya Zvezda gatoplantısı zetesinin dün Moskovaya varan 9 mayıs tarihli nüshasında, Trotzkizm, bozguncuAnkara 21 (Telefonla) Ulusal Eluk ve Japonya lehine casusluk cürümle konomi ve Arttırma kurumu umumî konrile, biri kadın olmak üzere 44 kişinin gresi kurum başkanı ve Millî Müdafaa idam edildiği bildirilmektedir. Vekili Kâzım Özalpın reisliğinde toplan Bükreş mülâkatında elçimiz de hazır bulundu Çek Başvekili Peşteye geliyor Sovyet Rusyada yeni hâdiseler Greta Garbo'nun Charles Boyer'le blılikte çevirdiği Kartes Marie Walewska filminin iki defa yanda bırakılmasına mecburiyet hâsıl olduğu haber alınmış tır. Bunun sebebi, Greta'nın hastalanmış olmasıdır. Greta Garbo, hergün hastaneye giderek tedavi edilmektedir, fakat hastalığın mahiyeti son derece gizli tutuluyor. Gü zel artist, hastaneye yüzü peçeli olarak gelmekte ve kımseye görünmemek için alelâcele asansöre atlayıp doktorlann yanma çıkmaktadır. Doktorun talebesinden birçoğu bu esnada yanında bulunmakta ise de, hastalık hakkında harice hiçbir haber sızmamaktadır. Gazeteciler, artistin hastaneye gi rişini ve oradan çıkışmı görmek için saatlerce kapıda bekliyorlar, fakat hiçbir şey öğrenemiyorlar. Bu gazetecilerden biri, bir gün Greta'nın hastaneye girerken fotografını çekmek cesaretini göstermiş, fakat yıldızın emrindeki detektif tarafından fotograf makinesi parça parça edilmiştir. îspanyanın müracaati, Sancak meselesi, tethişçiliğin beynelmilel tenkili, mültecılere yapılacak beynelmilel yardım, geçenlerde vefat etmiş olan Baron Rolinjacquemyns'in (Belçika) yerine La Haye dıvanına bir aza intihabı. Mısırın Cemiyete kabulü için çarsamba günü fevkalâde bir içtima yapılacaktır. Politis (Yuanistan) in reis intihab edilmesi muhtemeldir. Silâhlan bırakma konferansı bürosu nun hakikî içtima tarihi henüz tesbit edılmemiştir. Milletler Cemiyeti konseyinin mesa isine sekiz Hariciye Nazın iştirak edecektir: Eden, Delbos, Aras, Beck, Antonesco, Sandler, Litvinof, Munters. yet vermemişlerdi; sadece çorbada tuzu muz bulunsun kabılinden gelmişlerdi» demiştim. îstanbulspor kulübüne mensub bir o kuyucum, bana yazdığı mektubda diyor ki: «Bütün kulüblerin çıkardığı 70 • 80 kişiye karşı Îstanbulspor 70 kişiyle törene iştirak etmiştir. 20 idmana, 6 atlet, 33 futbolcu, 10 voleybolcu üe baskeibolcu... Bu, küçük bir rakam değildir. Bahse değerdi. ilâ...» O gün, bulunduğum yerden geçenleri iyi göremiyordum. Önümdekiler kaynaştıkça da bazan görüş saham büsbütün kapanıyordu. Onun için, İstanbulsporlulann dığerlerinden fazla olduğunu göre medim. Ben esasen yazımda, umumiyetle ıporcuların geçid resmine kâfi derecede ehemmiyet vermedıklerinden bahsettim. İstanbulsporluların kalabalık olduğunu görseydim de bu yazım, nihayet «kala balık bir kütle ile geçid resmine iştirak eden îstanbulspor müstesna» diye bir kaydi ihtiva edecekti. Bana mektub yazan genc, futbol lik maçlarında gerilere düşmüş olan kulübünü teşci için îstanbulsporian bahsetmemi istiyor. Mademki bu kulüb, 19 mayıs törenine lâyık olduğu ehemmiyeti vermiştir; birkaç gün sonra da olsa bunu memnuniyetle kaydediyorum. Fa kat spor, yalnız geçid resminden ibaret değildir. Kendilerinden matbuatın daha çok bahsetmesini daha doğrusu spor âleminde yüksek bir isim kazanmak isterlerse sporun her sahasında büyük bir gayretle çalışmalıdırlar. Bir sene, futbolda geri kalmakla hiçbir şey olmaz. Çünkü spor, yalnız hutbpl demek değildir. Çekoslovakyanın haricî siyaseti Bulgaristanda tetkikat yapan ziraat heyetimiz Hududda bir çarpışma Moskova 21 (A.A). Kabarovsktan bildirildiğine göre, bir hudud muhafaza müfrezesi, 14 mayısta, hududdan iki buçuk kilometro mesafede kâin Slavianka mıntakasında gizli bir sahra telefon kablosu keşfetmiştir. Bu telefon kablosu, Sovyet hudud telefon hattına bağlanmck üzere hazırlanmış bulunuyordu. Hudud muhafaza müfrezesi, civarda meçhul iki kişi ile karşılaşmış ve bunlar müfrezeye karşı ateş açmışlardır. Muhafızlann bu ateşe mukabelesi üzerine, bu iki meçhul şahıstan birisi ölmüş, diğeri de hududu geçmek suretile Mançu arazisine kaçmıştır. mıştır. Bir ikinci reis, iki kâtib seçildikten sonra, son iki yıllık çalışma raporu ve bilânçolarla varidat ve sarfiyatı ihtiva eden raporlan tetkik ve tasdik edilmiş, merkezi umumî ibra olunduktan sonra 3 7 3 8 senelerine aid bütçeler kabul edilmişlir. Eski merkezi umumî azaları yeniden seçilmiş ve yedek azalıklar intihabı yapılmıştır. Kongre, Reisicumhur Atatürke, Ka mutay başkanı Rendaya, Başbakan İs met İnönüne, Parti Genel Sekreterine bağlılık sevgi ve saygılannın bildirilme sini ittifakla kabul etmiştir. Gedikli küçük zabitlere dair bir karar Ankara 21 (Telefonla) Gedikli Küçük zabitlere dair kanuna bir madde ekliyen lâyiha Millî Müdafaa Encümeninden çıktı. Bu lâyihaya göre mahkeme kararile rütbenin geri alınmasını müstelzem bir ceza ile mahkum olan gedikli erbaşlardan taahhüd ettikleri müddetin üçte ikisini bitirmiş olanlar terhis olunur. Bitirmemiş olanların sınıflarına mahsus muvazzaflık hizmetleri erlikle yeniden yaptırılır. Bu kanunun neşri tarihinden evvel mahkeme kararile rütbenin geri alınmasını müstelzem bir madde ile mahkum edilmiş olanlardan hâlen silâh altında bulunanlar da bu kanun hükmüne tabi tutulacaklardır. Bundan sonra şubelerden gelen diîek Tokio 21 (A A.) «Allah rüzgârı» ler okunarak bazı kararlar ittihaz ve fatayyaresi, saat 14,05 te burada karaya aliyet raporu üzerinde müzakerelere de inmiştir. , ' vam olunmuştur. Londraya giden Ja oon tayyaresi IBaştarafı 1 inci sahifede] Sofya (Hususî) Ziraat Vekâletiçük Antanta iştirak eden devletler îtal miz erkânmdan Servet Evdoğancı, Hamya ile Yugoslavya arasmdaki münaseba di Yonad ve Tönerden mürekkeb bir tm ıslahından fevkalâde memnun kal ziraî heyetimiz Bulgaristanfı ziraî teşmışlardır. kilâtını ve ziraat enstitülerini tetkik etmek Avusturya ile münasebatımız dostane üzere Bulgaristana geldi. Heyet yamn dir. da Filibe konsolosumuz ve Bulgar Ziraat Macaristana gelince, son zamanlarda Nezaretinin yüksek memurlan olduŞu Macaristanda Orta Avrupa devletlerile halde Filibe civarında çok modern bir daha yakından teşriki mesai etmek arzu ziraat mektebini ve ziraat enstitülerini vc su görülmüştür. İktısadî ve siyasî sahada çok iyi tütün yetiştiren bazı köyleri gez Macaristanla teşriki mesai etmek siyase miştir. Şimdi de Sofyada bulunmaktatimize uygundur. dır. Heyet Sofyada ziraat fakültesini ve Almanya ile iktısadî münasebahrnız diğer müesseseleri gezdikten sonra şimalî kendisile teşriki mesaiye çok müsaiddir. Bulgaristana gidecektir. Almanya aleyhine herhangi bir siyasen miz olmadığını ve prensip olarak bütün Sofyada tevkifat komşularımızla dost geçinmek istediğimizi bir defa daha tekrar etmek isterim. Sofya (Hususî) Dün akşam saat İtalya ile de tabiî münasebatımız var 1 1 e kadar Sofyanın bütün kahvehane dır. Büyük Harbde ve Büyük Harbden ve lokantalarında polis anî bir teftiş ya sonra Italyanın bize yaptığı yardımlan pıp hüviyetlerini isbat edemiyen 180 kişiunutmadık ve unutmıyacağız. yi tevkif etti. Bilâhare bunlardan 107 kiMaalesef samimî arzularımıza rağmen şi serbest bırakıldı ve 73 kişi de şüpheli Lehistanla aramızdaki münasebatta he görüldüğü için polis müdiriyetine sorgunüz bir salâh eseri kaydedecek vazıyette ya götürüldü. Bunlar Sofyadan harice sürgün edileceklerdir. Polisin bu tedbirdeğiliz. leri son zamanlarda fazla faaliyete geçen Fransa ile münasebatımız fevkalâde partilerin cesaretini kırmak içindir. Polis dostane olduğu gibi bilumum siyasî me tarafından sürgün edilecek eşhas partiler selelerde aramızda tam bir noktai nazar tarafından vilâyetlerden Sofyaya getiribirliği vardır.» len eşhastır. Teşekkür Kayınpederim General Cevad Verginin irtihali münasebetile şahsıma vâki dost \e samimî taziyelere, duymakta olduğum derin minnettarlıkla, şükranlanmı arzederim. NURÜLLAH SÜMER Sümer Bank Umum Müdiirü