CUMHURİYET Subat 1937 { Şehir ve Memleket Haberleri ) Siyasî icmal Tarihî tefrika : 21 Yazan : M. Turhan Tan Yeni talebelerin lise Mustafa Türabi ve Nihad Tarife komisyonu dün ilk dereceleri eskilerden iyi babalar üç ay hapis toplantıyı yaptı Sarı, kumral, kıvırcık ve esmer üç yüz baş iştiyakla Tramvay tarifesini tesbit edecek olan Üniversite Rektörlüğü, 936 937 ders yatacaklar komisyon dün Metrohanda toplanmıştır. yerlere eğildi; elâ, mavi yeşil ve kara yılmda Üniversiteye giren umum talebe Fatih sulh mahkemesi mübaşirlerin Toplantıya Nafıa Başmüfettişi Süruri, ile bunların kaydedildikleri fakülteleri den Nihadm Eyübdeki evinde 29 kişi şirket komiseri ve mümessilleri ile Bele üç yüz çift göz heyecanla titredi... gösterir bir istatistik hazırlamıştır. lsta İçinde şimdi uçmak ve orduyu da beraber uçurmak ihtiyacı tutuşmuştu. Bu ihtiyacın zorile menzil cetveli üzerinde boyuna düzeltmeler yapıyor ve merhaIelerin çoğunu hazfederek avdet yolu nu imkânın müsaid olamıyacağı şekil de kısaltmıya çahşıyordu. Ordu da, kazanılan büyük zaferin şerefine, ona uysallık gösteriyor ve yorucu bir yürüyüşü kabul etmekten çekinmiyordu. Netice gerçekten parlak oldu, Rodosa gelinir ken kırk üç günde alınan yol, bu sefer yirmi günde aşıldı ve Muğla, Kuduş köyü, Kenos, Kalobeyler, Yenişehir, Çatmış, Alaşehir, Torasili, Torahanlı, Paşaköyü, Susığırlık, Kernede, Subaşı, Anafor, Kurşunlu, Pazarköyü merhalelen hemen hemen hiç dumlmadan geçilerek Dil iskelesine varıldı. Orada Hünkân Sarayburnuna çıkaracak bir gemi hazırdı. Süleyman, kalbini anyan heyecanlı bir göğüs gibi çırpma çırpına gemiye at larken bir haremağası anasmın son mektubunu sundu. Bu kâğıdm bir köşesinde şu satırlar ve altmda da «cariyeniz H u r rem» imzası vardı. disini sarıp sürükliyeceğini umuyordu. Halbuki Hünkâr, bütün o başlar gibi kendi başına da gözünü çevirip bakma dan, oğlunu öpüp okşamadan yürümüş, geçmişti, dairesine kapanmıştı. Bu, bir cilve olabilirdi. Fakat Valide Sultanla Hurremin Hünkâr ile beraber yürümüş ve gene birlikte gözden kay bolmuş bulunması hâdiseyi mağrur bir erkek cilvesi olmaktan çıkanyordu, teh Iıke hissettiren bir mahiyete sokuyordu. Yedi buçuk aylık bir hicrandan sonra gözdesıne göz ucıle bakmıyan, oğlunu okşamıyan Hünkârın yaman düşünceler taşıdığına şüphe yoktu. tistiğe göre 936937 ders yılında Üniversiteye 327 si kız olmak üzere yeniden 1348 talebe girmiştir. Bunlardan 552 si F. K. T , sınıfının tıb ve dişçi kısımlarına, 358 i Hukuk fakültesine, 265 i Fen fakültesine, 165 i de Edebiyat fakültesine kayıdlıdır. Bu yekune dahil bulunan 327 kızdan 101 i Fen fakültesine, 93 ü Edebiyat fakültesine, 74 ü Hukuk fakültesine, 59 u da tıb ve dişçi şubelerine girmişlerdir. Ayni ders yılı içinde 18 i tıb ve dişçi şubelerine, 5 i Fen fakültesine ve eczacı kısmına, 4 ü Hukuk fakültesine, 2 si Edebiyat fakültesine olmak üzere 29 ec nebi talebe Üniversiteye girmiştir. Üniversiteye giren bu 1348 talebeden 39 unun lise derecesi henüz tesbit edil memiştir. 1309 kişinin ise lise derecesi şu şekilde tesbit edilmiştir: 92 sinin derecesi pek iyi. 759 unun iyi, 458 inin ortadır. Bunlar, geçen sene Üniversiteye girenlerin lise derecelerile mukayese edilecek olursa bu senekilerin daha üstün dereceler almış olduklan görülmektedir. diye murahhaslan iştirak etmişlerdir. Toplantı geç vakte kadar sürmüş ve hayli münakaşalı olmuştur. Belediye mu" rahhaslan ve Nafıa mümessilleri, Isviçre frangmm sukutu, elektrik tarifelerinin indirilmesi gibi sebeblerle tramvay ücretIerinin de tenzil edilmesi icab ettiğini ileri sürmüşlerdir. Şirket murahhaslan bu iddiaya karşı itirazda bulunmuşlardır. Bununla beraber komisyonun ekseriyeti tramvay ücretlerinin indirilmesinde ittifak etmiştir. Ten* zilâtm birinci ve ikinci mmtaka biletlerine göre 40 para, 30 para ve daha fazla olarak tesbiti pek muhtemeldir. Komisyon dün vakit geçtiğinden mü zakerelerine bugün devam etmege karar vermiştir. Bugünkü toplantıda icab eden Bu davada yalancı şahidlik etmişken kararlar alınacak ve rapor derhal ha sonradan döğruyu söyliyen şahid Muh* zırlanarak Nafıa Vekâletine gönderilesinin bir ay on beş gün müddetle hapse cektir. konulmasına ve Mustafa Türabinin de yaşınm 65 i geçmiş olması dolayısile ceADLİYEDE zasmın altıda birinin indirilmesine ka Adliye merdivenlerini rar verilmiştir. nin bektaşi ayini yaparken emniyet me murlan tarafından cürmümeşhud halinde yakalandıkları ve birinci ceza mahke • mesmde muhakeme edilmekte olduklan malumdur. Bu dava dün bitmiş ve maznunlardan ve eski bektaşi babalanndan Mustafa Türabinin o gece, Nihada bektaşi babalığı payesi vermek üzere oraya geldiği ve Nihadm da üzerine bektaşi babalarına mahsus elbise giydiği ve maznunların bektaşi ayini yaptıklan yapılan tahkikattan ve dinlenen şahidlerden anlaşılmış olduğundan Mustafa Türabi babanın üç ay müddet hapsine ve 50 lira para cezasına mahkumiyetine ekseriyetle, Nihad babanın da üç ay hapsine ve 50 lira para cezasına mahkumiyetine itti fakla karar verilmiştir. Kanunî Süleyman geçiyor! Bektaşi âyini Bu sene ÜniversiteTramvay ücretleri ye 1348 talebe girdi yapanlar mahkum ucuzlıyacak Fransa Almanya 5 spanyadaki yangının bütün AvrupaII ya sirayetini men için İngilterenin sarfermekte olduğu gayret ve meharetten alâkadar diğer devletlerin yardımile şimdiden müspet ve mühim neticeler bclirmektedir. İngiltere müfrit rejimlen'n hususî taleblerini reddetmektedir. Mese lâ, Ispanyada şimdi merkezi Valânsiyada bulunan hükumeti General Franko nun hükumetinden ayırd etmemekte ve her ikisine de ayni suretle muamele e dilmesinde ayak diremektedir. Bunun için eskiden Sovyetlerden ve Fransadan İspanyaya giden gönüllülerin harice çı kanlması ve İspanya hükumetinin harice çıkardığı altınlara haciz konulması gibi bilhassa Sovyetlerin evvelce mevzuu bahsedilmesine bile tahammül edeme dikleri tedbirleri İngiltere şimdi iyiden iyiye terviç etmekte ve şiddetli bir mu halefete maruz kalmamaktadır. Bilâkis Fransa bütün nüfuz ve kud retile îngilterenin fikirlerini ve dileklerinf iltizam ve teyid etmektedir. îspanya iş lerinin, Avrupa sulhunu tehdid eden mahiyeti azaldıkça, bütün Avrupa kendi işlerile daha yakmdan meşgul olmakta dır. Bu meselelerin en mühimmi Fransa ile Almanya arasmdaki itimadsızlık yüzünden bütün Avrupada emniyet ve huzurun münselib olmasıdır. Çok nazik ve kanşık olan bu işin I çinden diplomasi müzakerelerile çıkma ğa imkân görünmediğinden Fransız ve Alman devlet adamlan, düşündüklerini kendi memleketleri ve bütün dünya ef kârı umumiyesi önünde nutuklarla tahlil ve izah yolunu tutmuşlardır. îngiltere dahi gerek kendi huzur ve emniyeti, gerek bütün Avrupanın istirahat ve istik rarı için Fransız Alman münasebetle rinin iyileşmesini istediğinden mutavassıt ve uzlaştırıcı bir rolle Fransız ve Alman devlet adamlannın alenî münakaşasına iştirak etmektedir. Son defa M. Hitler Almanyanın fi kirlerini ve dileklerini söylemişti. Bu sözler Fransa Başvekili M. Blum'ün son nutkuna ve daha evvel Mister Eden'in söylediği sözlere bir cevabdı. M. Hitlere derhal Fransa Hariciye Nazın M. Delbos mühim bir nutukla mukabelede bu lundu. Bu son nutuk Almanya ile Fransa arasmdaki anlaşmazlığın esbabını bir kat daha tenvir ediyor. M. Blum ve M. Hitler gibi M. Delbos dahi Almanya ile Fransa arasında doğrudan doğruya kendilerine taalluk eden işlerden dolayı bir niza ve ihtilâf çıkmasının imkânı olmadığını, çünkü iki tarafın birbirile görülecek bir hesabı olmadığını teyid ettiği gibi, Fransanın Almanya ile uzlaşmağa hazır bulunduğunu beyan eylemiştir. Fakat Fransa Almanya ile anlaşmak isterken bunun başkaları aleyhinde olmamasını gözönünde tutuyor. M. Delbos diyor ki: « Fransa Almanyanın istediği tarzda, yani yalnız iki taraflı olarak anlaşacak olursa 200 milyona yakın nüfusu bulunan. Sovyet Rusya, Avrupa milletleri camiası haricinde kalacak ve bu ise tehlikeli birşey olacaktır.» Fransız gazeteleri M. Delbos'un bu sözlerini tefsir ederek Fransanın, Almanyayı Sovyet Rusya ve diğer komşuIarile yalnız bırakmak istemediğini ve elinde muazzam kudret membalan bu lunan büyük Aîmanyanın komşularile yalnız kaldığı takdirde, bunlann ikişer taraflı muahedelerle Almanyaya bağ lanmak mecburiyetinde kalacaklarını yazıyorlar. M. Delbos'un sözlerinden, ham madde işlerinde de Fransanın, ancak bunlann kendi aleyhine harb hazırlığı için kullanılmaması şartile Almanyaya yardım etmek istediği anlaşılıyor. Huîâsa, Almanya ile Fransa kendi aralarında bir mesele kalmadığı halde, Alman ya, Sovyet Rusyanın Avrupa milletleri camiası haricinde bırakılmasında ve bir çok taraflı müşterek emniyet muahedeleri yerine ancak ikişer taraflı anlaşma muahedeleri yapılmasında ayak diredi ğinden Fransa ise bu usulü kendisi için tehlikeli saydığından iki komşu devlet anlaşamamaktadırlar. Şimdi iş gene M. Eden'e kalmıştır. Onun için ingiltere Hariciye Nazırının gelecek nutku derin bir alâka ile bekleniyor. Mahidevran bu durumda ilkin sarar dı, ardından iradesini kaybedecek kadar sendeledi, yüzlerine bakılmıyan şu halayıklarla bir seviyede bulunmayı nefsine yediremiyerek bir şeyler yapmak istedi ve hemen oğlunun eline yapıştı, Hünkârın izine düştü. Onu kapandığı yerde yakalamak, ihmal olunmuş vazifelerini hatırlatmak kaygusile hareket ediyordu. Fakat, sonunu düşünmiyerek, ittihaz e divermiş olduğu bu karar da, biraz son«Hoş geldiniz sultanım, velinimetim ra kırık bir hulyaya münkalib oldu. Çünkü Padişahm dairesi önünde duran iki efendim» . . . . haremağası, siyah birer uçurum gibi onun önüne dikilmişler ve beyaz dişlerinin ö r düğü kısa bir zincirle zavallının adımla! rını gösteklemişlerdi. San, kumral, kıvırcık ve esmer üç yüz Şevketlu Hünkâr halvette!... baş kızıl bir iştiyak içinde yerlere kadar Efendiden sonra kölelerin takmdığı eğildi; elâ, mavi, yeşil ve kara üç yüz ağır tavır, gözdelik ve analık haklarını çift göz kapandıkları noktada müşterek bir heyecanla titredi: Hünkâr geçiyor aramaya gelen sinirli kadını büsbütün du. San, kumral, kıvırcık ve esmer üç kızdırdı ve bağırttı: Ayağınm tozile halvete girmez o. yüz baş, mustarib bir hayret içinde yükseldi; elâ, mavi, yeşil ve kara üç yüz çift Siz çekilin, benim işime karışmaym. Berikiler, aşılmaz birer siyah uçurum göz, nemli bir iştirak içinde saray deh gibi görünmekte ısrar ettiler ve yalvar lizlerinin loşluğuna dikildi: Hünkâr udılar: zaklaşmıştı. Titizlenmeyin sultanım, soğukkanBu üç yüz güzel baş, iki yüz otuz uzun lı olun. Içeride Valide hazretleri var. gündenberi şu gelişi bekliyordu, bu üç yüz çift göz yedi buçuk aydanberi şu Ferman dinlemeyip halveti bozarsanız mes'ud günün doğuşunu tahayyül edi gül hatınnıza toz kondurmuş, bizim de yordu. Barut kokusu, is ve duman içinde ocağımızı söndürmüş olursunuz. O da ayak diredi: aylar geçiren Padişahın saraya adım atar atmaz yorgunluk giderici şen bir Şehzadem babasını görmesin, mugece yaşamak ihtiyacına mağlub olarak barek elini öpmesin mi?.. Valide hazretkendilerine alâka göstereceğini uman bu leri kendi aslanını kocup okşarken be başlar ve öyle bir gecenin kucağmda iki nim aslanım baba hasreti mi çeksin. bahtiyar yıldız olmak hulyasmı ayrı ayrr Münakaşa uzayıp gitmek istidadını taşıyan bu gözler, ansızm husrana uğra gösteriyordu, haremağalan da müşkül mışlardı, güzel bir şaşkınlık serisi gibi bir mevkie düşmek üzere bulunuyorlar bulunduklan yerde buhran geçiriyorlar dı. Hünkârın halvete çekildiğini söyli dı. Çünkü Hünkâr, tek bir saniye bile yen Valide sultandı. Onun emrini çiğ kendilerile alâkalanmamıştı, gül ve sünv nemek ve çiğnetmek ellerinden gelemezbül kümelerini okşamadan geçen bir rüz dı. İçeri girmek istiyen de Padişahm o gâr gibi uzaklaşıp gitmişti. O renk renk güne kadar gözbebeği sayılan nazlı gözgüller, o deste deste sümbüller, zarif u desi olup yanında şehzadesi bulunuyorğultusunu duyup ta serinliğini sezmedik du. Bu zorlu ziyaretçileri zorla geri çeleri rüzgârın arkasmdan bükük boyunla virmek elbette tehlikeliydi. Ağalar, her rını uzatarak bu umulmaz kayıdsızlığm iki tarafı bir anda korumak ve kollamak matemini yaşıyorlardı. imkânım bulamadıklanndan yalvarmıya Elemin büyüğünü duyan Haseki Ma germi vermişlerdi, Mahidevranın eteğini hidevrandı. O, renkten ve ziyadan ya bırakrp elini, elini bırakıp ayağını öpü pılmış canlı birer top dizisi gibi yol üs yorlardı. lArkası var] tu'nde uzanan üç yüz başı birer tebessüm Göztepede Bayan Müzeyyen. Gülenere: sadakasile okşıya okşıya geçecek Hün Tefrikama gosterdiğmiz alâkaya teşek kânn kendi yanına gelir gelmez müces kür ederim. sem bir muhabbet, mücessem bir iltifat Diyarbekirden N. R. imzasile mektub Havva, rolünü değişt i i ğ iştiriyor t Bu talebelerden 1152 si resmî liseler den, 196 sı da hususî liselerden çıkmış Vilâyet ve Belediyenin yeni sene bütbulunmaktadırlar. çesi bugünlerde Şehir Meclisinde müzakere edilmeğe başlanacaktır. DENÎZ ÎŞLERt Vilâyet bütçesinin yardım faslmda önümüzdeki sene için Darüşşafakaya on Müzakere henüz bitmedi beş bin, fakir talebenin iaşesine beş Devlet Denizyollan idaresile Alman bin, Şile kazası sıhhiye teşkilâtına bin Krup fabrikası arasında 13 yeni gemi beş yüz, sanatoryomlara on bin, pre inşası hakkmda cereyan eden müzake vantoryoma üç bin, Maarif cemiyetine renin nihayet bulduğu ve fabrika mu iki bin, ekalliyet mekteblerine on bin, rahhaslannın keyfiyeti Almanyadaki zührevî hastalıklarla mücadele teşkilâmerkezlerine bildirerek muvafık cevab tına da kırk bin lira tahsisat konmuş aldıklarını ve gemilerden bir kısmrnın tur. on ay sonra teslim edileceğini dün bir Fırmlarm kontrolu akşam gazetesi yazmıştı. Keyfiyeti Dev let Denizyolları Umum müdürü SadedFırmların belediye memurları tara dinden sorduk: «Müzakere henüz bit fmdan kontrolları sırasmda kullandık memiştir» cevabmı verdi. ları unlarm evsafmı gösterir beyanna meleri memurlara irae etmeleri mec Iskenderuna yapılacak posta burî olduğu halde bazı fırıncıların bu seferleri beyannameleri Zahire Borsasmdan al Denizyollan idaresi tarafmdan, îs madıklan görülmüştür. Bundan sonra kenderun limanma vapur işletilmesi yapılacak kontrollarda mevzuubahs bevaziyetin tamamen belli olmasmdan yannamelerin her halde memurlara gös sonra takarrür edecektir. terilmesi, göstermiyenlerin cezalandı Mersine işliyen vapurlanmız îsken nlması için alâkadarlara emir veril deruna gidecek ve orada bir gün kala miştir. rak döneceklerdir. Denizyolları idaresi İNHİSARLARDA etüd mahiyetinde olarak bir proje ha zırlamış, İktısad Vekâletine göndermiş«Yenice» kuponları tir. Bu projeye göre, İskenderuna vakti Dün, Ankara muhabirimiz, Ankara gelince haftada bir posta gidecek, yeni da Yenice sigaralannın kuponlarmı vapurlarımız gelince ve ihtiyaç hâsıl o toplıyan birçok kimselerin kuponları lunca daha fazla vapur işletilecektir. nın müddet geçtiği için kabul edilme ŞEHİR tŞLERl Belediyenin yardım tahsisatı tetkik eden maznun Halid admda bir balıkçı evvelki gece, sarhoş olduktan sonra Küçükayasofya da Mustafapaşa mahallesinde oturan Süleymamn bahçe kapısını açarak eve girmek isterken Süleymamn kardeşi Kadriye tarafından görülmüş ve kadı nın bağırması üzerine yakalanmıştır. Balıkçı Halid dün cürmü meşhud mahkemesine verilmiş ve mahkeme salonuna da sarhoş olarak gelmiş ve bu yüzden ilk duruşma çok calibi dikkat olmuştur. Maznun, hâkimin muhtelif suallerine nutuk irad eder gibi cevablar vererek şunları söylemiştir: < Ben iğri yürürüm, kapı açarım. pencere kırarım, bundan ne çıkar? Elverir ki kanun doğru yürüsün. Muhterem reis suallerinize dikkat edin, ince ince sorun, bearusçabilmem, yalnız ingilizce cevab veririm.» Maznunun bu şekildeki cevablann dan kendisini bilmiyecek 'kadar sarhoş olduğu anlaşımış ve Tabibi Adlice muayenesine lüzum görülerek oraya sevkedilmiştir. Maznun Adliye merdiven lerinin sağlam olup olmadığının tetkikini istemiş ve kendisine bu cihet te min edildikten sonra merdivenleri çıkmıştır. Neticede Halidin sarhoş olduğu doktor raporile sabit olduğundan maznu nun kendisini müdafaa edecek halde bulunmaması hasebile dava bugüne bırakılmıştır. Vapur şirketlerinin yeni tarifeleri Akay, Şirketi Hayriye ve Haliç va purlarının tarifelerini tesbit edecek olan komisyon bugün Deniz Ticaret müdürlüğünde toplanacaktır. Komisyo nun bugünkü toplantısında bilet ücretlerinde yapılacak tenzilât hakkmda karar vermesi muhtemeldir. Bir gemi karaya oturdu kesilerek dilleneceğini, bülbülleşeceğini Tefrikamızda Puzuli dahi ve sonra açık bir kucak haline çevrilerek İltifatınıza teşekkür ederim. yanyana durduğu oğlile birlikte ken yolllıyan okuyucuya: Evvelki gece saat 24 raddelerinde Fenerbahçe önünden geçmekte olan İh san Kaptanm idaresindeki 110 tonluk Atıfet adındaki kömür gemisi kayalara oturmuştur. İhsan Kaptan kömürlerin bir kısmını denize dökmek suretile yükü hafiflet görülecektir. miş ve gemi bu suretle kurtularak yo luna devam etmiştir. M. T. T. Sıvas Lisesi genişletildi MÜTEFERRÎK Hava açtı Hava dün açmıştır. Fakat, soğuklar devam etmektedir. Sert bir şimal rüzgârı Karadenizde iki gün için fasıla vermis olan fırtmanm yeniden başla masma vesile vermiştir. Maamafih, büyük posta vapurlan ve şilepler dün Karadenize çıkmışlardır. Küçük vapurlar ise el'an büyük li manda havanın sükun bulmasını beklemektedirler. Dün barometro 768 di. Sıcaklık en fazla 7, en az 1 olarak tesbit edilmiştir. Rüzgâr yıldızdan saniyede 5 metro süratle esmiştir. diğini bildirmişti. tstanbulda da İnhisarlar idaresine bu şekilde vuku bulan birçok müracaatle rin reddedildiği anlaşılmıştır. Bu hu susta yaptığımız tahkıkat şu neticeyi vermektedir: îdare ev\Telce koyduğu müddeti, sonra ikincikânun ayınm 30 uncu cumar tesi gününe kadar temdid etmiş, piyangonun bu ayın on beşinde çekileceğini, bu temdid keyfiyetile beraber müteaddid defalar ilân etmiştir. Bu vaziyet Yenice tiryakilerinden veya piyango meraklılanndan birçok kimseleri şaşırtmış, onlar fazla kupon toplıyarak ikramiyeye daha geniş mikyasta iştirak edebilmek için son günlere kadar beklemişlerdir. Halbuki înhisar idaresi, evvelce verdiği kararı tatbik ederek ge çen cumartesi gününden sonra getirilen kuponları kabul etmemiştir. Bu sebeble ikrafniyeye iştirak için toplanmış binlerce kupon açıkta kalmıştır. 15 seneye mahkum oldu Çatalcanın Örgülü köyünden rencber Hüseyin, Emine isminde bir kadmı köy kahvesinin önünde sustalı çakile on yerinden yaralıyarak öldürmüştü. Katilin Ağırcezada cereyan eden muhakemesi dün bitmiş ve suçu sabit olduğundan 15 sene 20 gün ağır hapse mahkum edil miştir. GÜMRÜKLERDE Almanyadan bir antrepo mütehassısı getirildi îstanıbul Liman Yükleme ve Boşaltma müdürlüğü, antrepolarm vaziyetini tetkik ve bunların ıslahı için bir rapor hazırlamak üzere bir Alman antrepo mütehassısı getirtmiştir. Mütehassıs bir kaç gündenberi antrepolan gezmekte ve vaziyeti hazıra hakkmda bir fikir edinmek üzere malumat almaktadır. Yeniden yapılacak antrepolarla mevcud antrepolarda yapılacak tadilât bu mütehassısın tetkikatından sonra ola caktır. Gemlikte Sun'î İpek fabrikası Mttharrem Fevzi TOGAY Ticaret kanununda yapılacak tadilât Ticaret kanununda yapılacak tadilâtı müzakere etmek üzere bundan bir ay evvel mütehassıslardan mürekkeb bir heyet tarafından ihzarî mahiyette biı toplantı yapılmıştı. Bu hususta yeni etüdlerde bulunmak üzere bugün öğle den sonra, Ticaret Odasmda Hukuk Fakültesi profesörlerile şehrimizdeki banka direktörlerinden mürekkeb bir he yet tekrar çalışmalarına başlıyacaklardır. Cumhuriyet Nushası 5 Kuruştar şeraiti I & Bursa (Hususî) Gemlikte yapılmakta olan sun'î ipek fabrikasmır? inşaatı çok ilerlemiştir. Birkaç güne kadar beton işi tamamen bitmiş olacaktır. Burada büyük bir faaliyet göze çarpmaktadır. Ayrıca fabrika için yol ve sahilde rıhtım da yapılmaktadır. Resim, fabri kanın kapladığı sahayı ve inşaatm son aldığı şekli göstermektedir. {Türkiye 0 kh Hariç Sıvas (Hususî) 4 eylul tarihli Sıvas kongresinin akdedıldiği lise binamıza ilâve edilen paviyon mühim bir ihtiyacı gidermiş ve liseyi büsbütün güzelleştirmiştir. Yeni yapılan paviyon mektebin yemekhanesi olarak kullanılacaktır. Gönderdiğim resim salonun yemekhane şekline sokulmuş temiz ve gönül ferahlatıcı manzarasını göstermektedif. Senelik 1400 Kr. Altı aylık 7S0 Üç ayhk 400 Bir aylık 150 1700 Kr. 1450 800 yoktur