CUMHURIYET 28 BîrîndfcSnnn 1938 Tuzak M. Jean kırk beşini geçmişti. Yalnız Aradan iki ay geçti. Bu müddet zar yaşamasmı seviyordu. Onun nazarında fında M. Jean avını meharetle ve tam evlenmek ne budalaca bir iş! Çocuk gü bir enerji ile takib etti. Hâdiseler bu gü rültüsü, kaynana gelin hınltısı içinde zel avın tuzağa düşeceğini kuvvetle iimid geçen bir ömrü kuru, çeşidsiz buluyor; ettirecek kadar müsaid geçiyordu. hayatı böyle mecburiyetlerle zincirliyen *** bu işin hiçbir taraftan zevki olamıyacaMadam Gertrude tam yirmi senedi ğına inanıyordu. Bol serveü, saçındaki bu ailenin yanındadır. Çocukken alın aklan birer birer ayıklıyacak kadar bo mıştı. Evlenme çağı gelince ona bir içgü vakti vardı. veğisi bulundu. Kocası efendisinin pat Kayidsiz ve şartsız hareket ediyor, is ronu olduğu matbaada başmürettibdir tediği zaman istediği kadar eğleniyor Villâya haftada bir defa geliyordu hcr an taze bir heyecanla gönlüne hız Genc kadın M. Jean'ın tebessümden e verebiliyordu. Hele Parisin yanıbaşm hareketlerine kadar bütün davetlerini oy daki villâsı onun bu tasavvurlannı çok nak ve müphem mukabelelerle idare et defa mükemmel surette tahakkuk ettiren ti. Inkisardan ümide, ümidden inkisara bir vasıta olmuştu. Orayı her yaz kiraya geçen M. Jean'da artık tahammül kalvcrir, yanıbaşındaki ufak köşkte ihtiyaı mamıştı. Homurdanarak yemeğe oturdu uşağile beraber otururdu. O sırada ihtiyar uşağının ona uzattığ M. Jean'ın hemen her sene, kira nis mektubdaki imzaya baktı. Dolu kaşığı betlerini aşan geniş fedakârlığınm sebe nı, şaşkınlıktan uşağına verdi. Tamam bini nerede aramalı? Bunu bir iki dos İş umduğundan çok daha fazla yolunda tundan başka kimse bilmez. Onun ilk işi İşte: «Bu gece kocam gelmiyecekmiş, villâyı kiralamağa gelen ailenin sicilini Haftada bir geceyi bile bana çok gören tetkik etmektir. Bu ailede, hizmetçi de bir kocaya daha fazla sadakat budala dahil, işine yarıyacak bir kadın bulun lıktır. Evli olmanm bir kere daha duymazsa kirada uyuşmak mümkün değil duğum acısını bu gece mutlaka unutmak dir. Şerait yerinde mi? O zaman villâ istiyorum. emsalinden çok aşağı bir fiatla da olsa Saat onda arsa duvannın mutfak kafcda edilir. M. Jean'ın iman halinde bir kanaati ve gene kendi nefsine karşı ga pısına karşı olan alçak kısmmda bahçeye yet kuvvetli itimadı vardı: Bilâistisna heı atlayınız. Büyük dut ağacının dibinde kadın avuca girer, bilâistisna her kadını köstebek yuvası gibi kabartılmış toprak yığınının içinden büyük anahtan alınız. avucuna alır zannediyordu. Ne hacet! Tecrübeler meydanda. Bu anahtarın açacağı demir kapının arKomşulukla başlıyan münasebetlerin kasında sizi bütün hararet ve heyecanımGertrude dostluk, samimiyet ve hususiyet şeklinde la bekliyorum.» derece derece inkişafmdan sonra bir gün Mösyö Jean ikinci defa braş oldu, saistediği tarafa aktığmı pekâlâ görmüştü. çındaki aklan biraz daha ayıkladı. GözM. Jean yeni kiracılanna dair bir lerinin iki tarafını saran buruşuklarla, aldostuna yazdığı mektubda şöyle diyor nınm derin oyuklan müstesna olmak şar du: tile bir gece için kâfi derecede hazırlıklı «Kiracılanm kalabalık değil. Hele ve cazib olduğuna inandı. Vakit gelmişçok şükür içlermde bir tek çocuk yok. ti. Etrafı kontrol etti. Çıt yok. îşte mutBu küçük mahluklann pişmiş aşa su kat fak kapısı, işte duvann alçak kısmı, hemak hususundaki marifetlerinden dünya men atlayıverdi. Büyük dut ağacı karşıda en fazla canı yanan bir kimse varsa sma dikildi. Dibindeki köstebek yuvasıo da şüphesiz benim. Geçen sene bu yu nı karıştırmağa başladı. Parmaklarının murcaklardan biri plânlanmdan başka biraz derine daldığı bir anda idi ki dört az kalsın hayatımı da altüst ediyordu. bir taraftan harekete gelen demir bir ciAhçı, uşak, efendi, hanım hepsi ihtiyar. haz, birdenbire bacaklannı sardı ve ke Yalnız içlerinde güzelce, etine dolgun, netledi. Önce tavuklara musallat olan sarışın, yirmi beş, otuz yaşlannda biı civar köpekleri yakalamak için kurdukkadın var. Tam benim istediğim tip. Evları şu mahud korkunc tuzak olduğunu li mi, bekâr mı, kızlan mı, gelinleri mi... anladı. Zavallı M. Jean bu demir ağdan Neyin nesi olduğunu henüz anlıyama dım. Evli ise ortada ona sahib olacak kı kurtulmak için çırpınadursun, beri tarafrarta kimse yok. Misafir olduğunu zan ta Madam Gertrude; ay ışığının aydınnettikçe çıldıracağım geliyor. O zaman lattıgı odada, pencerenin yanıbaşmda bu tapon kafilesini nasıl uçurmalı diye UruJmuş geniş karyolada, yançıplak, düşünmekten canım çıkıyor. Fakat mi dudaklannı kocasınm taze dudaklanna safire de pek benzemiyor. Her halile a yapıştırmış, hem oynadıkları komediyi ilenin devamlı malı, hatta hâkimi gözü* seyrederek gülüyor, katılıyor; hem de küyor. Bakalım böyle olunca tuzağı bünyelerini yakan bir zevkin humması kurmak ve düşürmek işi kalıyor ki şimdi içinde kendinden geçiyordu. ve şimdiden sonra bittabi bununla meç Fransızcadan çeviren: gulüm.» FAİK NECMEDDtN Fransız Türk dostluğunu gölgeliyen kara bulut: Wienot [Başmakaleden devam] Güzel bir proje Ege, bir seyyah memleketi haline getirilecek RADVO (^ Bu akşamki program ) İSTANBUL: 12,30 plâkla Türk musiklsl 12,50 havadisler . 13,05 plâkla hafif müzik 13,25 14,00 muhtelif plâk neşriyatı 18,30 plâkla dans musikisi 19,30 çocuklara masal: I. Galib tarafından 20,00 Rlfat ve arkada^lan tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları 20,30 Safiye ve arkada^ları tarafmdan Türk musikisi ve halk şarkıları 21.00 saat ayarı. Şehir Tiyatrosu dram kısmı tarafından bir temsil 22,00 Ajans ve Borsa haberleri ve ertesi günün programı22,30 plâkla sololar 23,00 son. VİYANA: 18,35 hafif musiki konseri . 18,55 Brahms'ın bir sonatı 19,15 havadisler ve muhtelif program 20,20 genclik neşriyatı 21,05 Weber'in «Oberon» isimll operası, perde aralarında havadisler 25,35 Quartet konseri . 24,35 dans havalan. BERLİN: 18,05 küçük konser (Bulgar halk şar kıları) 18,35 konferans 19,05 plân neşriyatı 20,05 havadisler 20,20 Beethoven'ın ve Brahms'ın eserlerinden konser: Sonatlar 21.05 havadisler 21,15 tiyatro 23,05 havadisler ve muhtelif neşriyat 23,35 Kolonyadan naklen gece musikisi. BTJDAPEŞTE: 18,05 konferans 18,35 piyano ve keman konseri . 19.15 konferans 19.30 piyano ile Liszt'in eserlerinden parçalar 20,05 ha vadisler ve muhtelif neşriyat 20,30 Ma car musikisi hakkmda bir konferans (şarkılarla) 21,35 muhtelif opera parçaları . 23,10 plâklar 24,10 Britanya otelinden naklen dans havaları. kuvvetile mütenasib bir salâbetle gen Kamâl Atatürk ileri sürdü. Filhakika Türk Hatay'ın mukad derab üzerinde bütün Türklerin nasıl düşündüklerinin en pürüzsüz ifade Bütün mıntakada esaslı bir turizm faaliyeti sini geçen 1936 teşrinisanisinin ilk günü Türk Kamutayının açılışmda Cumhurreisimiz Kamâl Atatürk ga kurmak için Izmir Valisi hükumete müracaat etti îzmir (Hususî yet kısa olmakla beraber çok sarih muhabirimizden) ve kat'î şeklile vermiş olduğunu bü Hava, tabiat şart tün dünya hatırlar. lan, deniz, plâj, ılıBiz Türkler o gün Atatürkü din ca, tarihî eserler, lerken bir taraftan da Türkiy yüksek dağlar, su Cumhuriyetinin Fransa ile yepyeni kaynakları, orman dostluklarım düşünmüştük. Bunun lar ve saire noktaiçindir ki Atatürkün sözlerine ma sından, Ege mınta na verirken bu manayı yalnız bir kası, nekadar zen taraflı düşüncenin hududuna has gin ve nekadar bahtiyardır. Cihanın bu retmiyerek buna Fransız dostluğugibi toprak parça nun kuvvetle inzimamı manasım da larına sahib bulunar vermiş, müsterih olmuştuk. her memleket, mut Fakat gün geçtikçe bizi adım adım hiç, beklemediğimiz inkisarı hayallere uğratan hâdiselerin iz'acına maruz kaldık. Ezcümle bu geçen günier içinde ilk teati olunan notalardan sonra gerek Mil" letler Cemiyetinde iki dost memleket delegelerinin konuşmalarında ve gerek bılhassa Fransanın daveti üzerine Parise giden Türk delegesile Fransız hükumetinin mülâkatında yalnız dikkat nazanmızı çeken değil, ayni zamanda ve büyük ölçüde hayTetimizi mucib olan bir nokta üzerinde bütün samimî düşüncelerimiz durdu. O noktayı bugün Türk milletine ve dünya efkân umumiyesine kendi anladığımız gibi izah etmek mecburiyetini hissediyoruz. Hemen hemen bütün Fransa Türk dostluğuna bu kadar kıymet verdiği ve tahsisan İskenderun Antakya ve havalisinden ibaret Hatay Türk davasının Türkleri ve Türkiyeyi tatmin edecek bir şekilde hallini hakikaten candan ve gönülden istediği halde bu meseenin bir türlü hallolunamamakta bulunmasında elbette izah olunacak bir sır ve çözülecek bir düğüm vardır. Sözü uzatmadan hemen arzedelim ki biz bu s ı m bütün açıklığile görmekte olduğumuz kanaatinde bulunuyoruz: Fransız Hariciyesi Müsteşarlanndan M. Vienot büyük marifet ve maharetlerle muhat bulunduğunu sandığı kendi eserini müdafaa ediyor, ve işte bu sebebden dolayı cihanın umumî sulh siyasetinde hayırı işler görmeğe namzed Türk Fransız dostluğu tehlikeler geçirmek ıstırabını yaşıyor. laka turizmi başar mak yoluna düş müştür. işte Yuna nistan, işte Italya!. Turizm, bu ev saftan mahrum memleketlerde de, bir varidat kaynağı, bir temas ve propagaada vesilesi haline getirilmiştir. Büyük Britanya adası ve Almanya gibi en dar ve sert arazi üze rinde bile, insan kafası ve teknik, bu zarurete ayak uy NÖBETÇİ ECZANELER Bu gece nöbetçi olan eczaneler şunlardır:' İstanbul cihetindekiler: Aksarayda iSarım), Alemdarda (Eşref Neş'et), Bakırköyde (İstepan), Beyazıdda (Cemill, Eminönünde (Bensason), Fenerde (Vitali), Karagümrükte (M. Fuad), Küçükpazarda (Yorgi), Samatyada (Erofi los), Şehremininde fNâzım), Şehzadeba şında (Asaf). Beyoğlu cihetindekiler: Galatada (Yiçopulo\ Hasköyde (Barbut), Kasımpaşada (Vasıf). Merkez nahlyede (Matkoviç), (Vinikopulo), Şişlide (Pertev), Taksimde (Kemal Rebül). Üsküdar, Kadıköy ve Adalardakiler: Büyükadada (Sinasi), Heybelide (Ta nasl. Kadıköy, eski İskele caddesinde (So. tirakH, Kadıköy, Yeldeğirmeninde (Üç ler >, Üsküdar. Çarşıboyunda (Ömer Ke nan). Kadifekaleden tzmire bakış Fransadan yükselen salâhiyetli bir ses [Baştarafı 1 inci sahifedel Reisliğini etmiş, askerlikte büyük jöhret sahibi generallerdendir. Umumî Harb den sonra Suriyedc de Fransız komiserliği vazifesini görmüştür. Debats'nın makalesi, muharririn yük sek şahsiyeti ve mevzuu bahsettiği meselenin ehemmiyeti itibarile üzerinde tevakkufa şayandır. Makalcde General Weygand Fransanın şarkî Akdenizdcki alâkalarım zikrettikten sonra memleke ti için bu havzada bir üssübahriye ma lik olmanm hayatî ehemmiyetini tebarüz ettiriyor. Bu üssübahrinin neresi olabileceğini tetkik eden General îskenderun limanının kara rüzgârlanna karşı açık olmasını ve dahille muvasalasını kesen Amanus dağlannm vaziyeti dolayısile bu limanın maksadı temin edebilecek evsafı haiz olmadığını anlatmakta ve esasen İskenderunun Türkl«rle elyevm bir ihtilâf mevzuu olduğunu da hatırlatmaktadır. Generale gÖre yeni teşekkül eden Suriye devleti için en tabiî liman Trablusşam limanıdır. Burayı Lübnandan ayı rarak Suriyeye raptetmek, bir serbest mmtaka ile Fransanın da bahrî ve havaî ihtiyaclarını tatmin edecek hale getinnek lâzımdır. Muharrir Trablusşamın Lübnandan aynlmasile bu memleketin kaybedeceği küçük bir arazî parçasından ibaret olduğunu ve buna mukabil Lübnanın Berut gibi mükemmel bir limanı bulunduğunu anlatmakta ve Trablusşamın Suriyeye verilmesi suretile Suriye ile Lübnan a rasındaki münasebatın atisi korunmuş ve islâm ve hıristiyan unsurlar arasında hayırlı bir muvazene teessüs etmiş olacağını söylemektedir. General Weygand'm makalesi, İskenderunun Suriye için hiçbir lüzum ve faydası olmadığını ve Fransa menafii için de oralarda korunacak alâka mevcud bulunmadığmı, bılhassa şu esnada salâ hiyetli bir lisanla tebarüz ettirmiş olmak noktasından hakikaten ehemmiyeti haiz bulunmaktadır. Inegölde Halkevi çalışmaları Yarunay içinde ACUKDA Kurtuluş bayramında Atatürk ve arkadaşlarına gönderilen şükran telgraflarına verdikleri ! cevaplar m *»J»«W Bkamı Dil Bayramı İnegöl (Hususî) Köy halkmın görgüsünü ve bühassa kültürünü yükselt mek için geceli gündüzlü çalışan Hal • kevimizin köycülük şubesi çıkarmakta olduğu gazetesini köylüye; köyüne kadaı gönderip bedava dağıtmaktadır. Yazın güzel havalarında büyük kafilelerle köy tetkiklerine çıkan komite kışm karlı ve yağmurlu günlerinde de küçük atlı gruplar teşkil ederek köylünün kış hayatını tetkik etmektedir. Bu hafta da bu ath gruplar 4 köyc giderek köylünün köyünde geçirdiği ramazan bayramına iştirak etmişler ve kışm yapılması lâzım gelen sağlık işleri üzerinde konuşmuşlardır. Bu meyanda bayram günü çıkan Evin (Son Yarım ay) adlı gazetesini de komite kendı elile koylüye dağıtmıştır. Ulu Önderin büyük lutuflan olan bir telgrafın gazete çıkmasile çekilen foto grafını gönderiyorum. Yunanistan Tahranda bir orta elçilik ihdas ediyor Atina 27 (A.A.) Neşredilen bir kararname ile Tahranda bir orta elçilik ihdas ve AdisAbaba'daki orta elçilik ilga edilmiştir. açmaları.. Bu meyanda Bergamanın ESKİ TAS meşhur ve tarihî mayıs eğlenceleri de ihYılbaşı gecesi büyük balo ya edilecektir. zengin numaralar M. Vienot kimdir? Lübnan ve Suriye Yamanlar dağı, Bozdağ, Bergamanın Biletler gişelerde satılmaktadır. kombinezonlan üzerinde aylardan ve ayKınık yaylaları, Çeşme, Aliağa nahiyeTELEFON: 42633 ardanberi çalışarak nihayet ortaya Nassi plâjları, Ağamemnun ılıcaları, Urla addia Hocanm kuşuna benzer eserler içmeleri, înciraltı plâjı, Salihli ılıcalan, Teşekkür çıkaran bir kalem âmiri. Bu genc istidad maruf ormanhklar ve yaylalar da bu Zevcem, hemşirem, validem Bayan rtaya koyduğu bu eserlerini müdafaa programda dahildir. Haticenin vefatı dolayısile bizzat cenaetmek için bütün Fransız Hariciyesini Mümkün olduğu kadar ucuzluk, te esinde bulunan ve mektubla beyani takendi düşüncesi peşine takmış görünüyor. nevvü ve eğlence ile bol konfor ve mal iyet eden pek muhterem dostlarımıza Eserlerindeki muvaffakiyetsizliği aşikâr muteber gazeteniz vasıtasile en derin zemeye ehemmiyet verilmektdir. Ağa aygüarımızla sonsuz teşekkürlerimizi lmakla beraber kendisinin bugün için memnun ılıcaları, İzmire çok yakındır. arzederim. Fransız Hariciyesini kendi yanlış görüşBunların, on beş dakika mesafedeki In Kadri Sermet, Esad Cemal Paker, erinin sakat mecrasına sürüklemekte muciraltı sahiline ve plâjlanna indirilmesi Celâl Moralı affak olmuş bulunduğunu teslim etmek de bu tasavvurlar arasındadır. Sıcak subize göre zaruridir. lar, pek az masrafla ve borular içinde FRED ASTAİRE Biz büyük Fransız milletini dünya öl daha doğrusu kımyevî vasıflannı kayGiNGER ROGERS üsünde geniş hududlu büyük siyasetler betmeden plâja ındırıhnce, îzmir Elekfürütmüş ve yüriitmeğe muktedir büyük trik şirketinin de buraya tramvay işletmesi e asil bir millet olarak biliriz. İkinci deistenecektir. Burada büyük bir otel inşaecedeki memurlann bizzarure dar düHükumetin bunu esirgemiyeceği tah sı da çok faydalı olacaktır. ünceli kombinezonlan elbette bu büyük min olunmaktadır. Memleketin medenî Keza, Bozdağ, yaz ve kış için gerek •Içülü geniş ve derin Fransız devleti si üzelliği, inkişafı, kazancları, propagan seyyahlar, gerekse dağ sporu yapmak ( Follovv the fleet ) asetile her zaman telif olunamaz, ve bi dası ve temaslarının artması noktasından istiyenler için en elverişli olan bir yerdir. âkis çok zaman bu kombinezonlar o bü lükumetin bunu teşvik edeceği bile kat'i Yaylada tabiat ve hava, İsviçrede bile BU HAPTA siyasete nisbetle aksaklıklar arzeder. etle umulmaktadır. bulunmıyacak kadar güzeldir. Hususî H ıy meselesi muvacehesinde Türk Programın esasını şunlar teşkil ediyor: Muhasebe, burada bir otel inşa etmiş olSinemasında Fransız münasebetleri işte şimdi ne olsa Muhtelif eserleri yekdiğerine bağlıyan makla beraber, ya bunun tevsii, yahud •innisbe acemi olan bir müptedinin fena sfalt ve muntazam yollar yapmak, kon bir otel daha inşası cihetine gidilecek ve •aşladığı ve fena başardığı bir vaziyetten orlu oteller inşa etmek, eğlence vesaiti Ödmişten dağa tırmanan yol, asfalt olaSinemasında müteessir olmakta bulunuyor. işte bizim e yerleri hazırlamak, seyyahlan mem caktır. Bu senenin en çok beğenilen keşfetmeğe hiç hacet olmaksızın kolay un edecek herşeyi temin eylemek.. Bu teşebbüsün muvaffakiyeti takdirinHlmi ıkla açık gördüğümüz vaziyetin içyüzü Tarih bakımından en zengin medenide, her bakımdan faydalı ve kazanclı bir etler bu toprağın altmda yatmaktadır. >udur. eser yaratılmış olacağı şüphesizdir. Tu Bizim takdirimize göre M. Vienot vleselâ yeni tzmir hafriyatı ve birçok rizmi kabul etmeğe mecburuz. Ege, tu • DAN.ELLE DARRiEUXve Fransanın hataları tashih edile edile rerlerden celbedilerek Izmir müzesine HENRY GARAT tarafından rizmin aradığı şerait ve evsafı haiz olduketişecek genc memurlarından biri getirilmiş olan eserler, başhbaşına bir tetNeşeli ve sarkılı operet tan sonra ona hakkmı vermemek yanlış dir, ve önü uzun zaman için açık o ik mevzuudur. Tarihin aydınlanmış, Ayrıca: ÇiNGENE GECELERi olur. Kaldı ki, turizm, artık lüks bir tean bu tekâmülde kendisinin muvaf akat delili az olan safhaları, şimdi bu 3 kısımlık reokli âkki değil, müspet bir iştir. akiyetle ilerlemesini temenni ederiz. ivarda yeni bulunan eserlerle en kuv Şarkı, Dans ve Gittar mahiyetlerini almışlardır. Etiler, O. R. G. Ancak Türkiye ile Fransanın dostRomalılar, Yünanlılar, bu topraklar ü uqu eğer bizim taraftan olduğu Nazarı dikkate! ibi Fransa tarafından samimî ka erinde muhtelif devrelerin medeniyet bul olunursa çok eski tarihe daya erini kurmuşlar ve eserlerini bırakmış nan ve çok parlak istikballer vade ardır. Yalnız İzmir şehri, on defa kuulmuştur. den bir dostluktur. Onu rasgele iş Bilhassa Bergama, son hafriyatı ve erin tecrübesinde hırpalamamak Idığı şekil ve intizamla, her seyyahın âzımdır. Ezcümle bu dostluğu melayretini mucib olacak bir zenginlik elâ M. Vie'not gibi görgüsü henüz rzetmektedir. Izmir müzesi de bu me mahdud genc bir Hariciye memu andadır. Programda bütün bu âsar runun isabetsizliği çok açık hal merkezleri, asfalt yollarla yekdiğerine arzına bırakabilir miyiz? ağlanmaktadır. Konforlu oteller meselesi için de dü Biz Türkler buna hayır diyoruz ünülen şudur: 'e Fransızların cevabını bekli Belediye, Hususî Muhasebe ve İzmir oruz. telcilerinin elele vererek bu inşaatı ba Büyül mizansenli büyük Rus filml. YUNUS NADt armaları, ayni zamanda eğlence yerleri | ^ ^ ^ ^ Büyük durmuş, katı toprak parçalannın üstünde bir yeşillik ve ormanlık hareketi yapmış, nşaatını, tesisatmı buna uydurmuştur. Falih Rıfkı bile bir eserinde, İngilterede bahçe, çiçek ve ev arasında yaşıyan ahenk ve yüksek şiiri anlata anlata bitiremiyor. Egede neler yapılamaz?. Iklımi bu kadar güzel ve bılhassa dünyanın arke oloji âleminin gıpta ve kıskançlıkla seyrettiği tarihî eserleri ve ihtişamı bu kadar parlak olan bir topraktan ne istifadeler emin edılmez? Yunanistan bol bol sey ^ah celbedıyor. Italyaya, doğrudan doğuya seyyah vapurları işliyor. Her cihetle oradaki evsaf ve şeraite faik olan Ege, devlet ve mahallî idarelerin elele vererek müşterek bir hareket yapmalan takdirinde, muhakkak olarak, çok iyi neticeler aacaktır. Nitekim, Izmir Valisi Fazlı üleç, mıntakaya şamil olmak üzere e aslı bir turizm faaliyetinin başlaması lüumu üzerinde durmuş ve bu hususta Başvekâlete bir lâyıha göndermıştir. Başvekâlet te, bazı noktalar üzerinde malumat almak üzere, Iktısad Vekâletini memur etmiştir. Şimdi îzmirde alâkadar bazı müesseseler, bu mevzu üzerinde ıon tetkikleri yapmaktadırlar. Vali ve Belediye reisile salâhiyettar ar, müzakere ve tetkiklerle yakından a âkadar olmaktadırlar. Gene ayni makadla beraberce Bergamaya kadar da gitmişlerdir. Proje çok büyüktür ve zengin esasları htiva etmektedir. Tam olarak başarıla )ilmesi, yedi buçuk milyon lira sarfına ağlıdır. Hiç şüphesiz, mıntaka ve Izmir rilâyeti, bu parayı vermek kudretinde değildir. Bu sebeble, nihayet memleketi menfaatlendirecek olan büyük hareket:e, devlet yardımı da istenmiştir. TAKSİMDE Maksim Varyete Tiyatrosunda HALK OPERET1 BU AKŞAM saat 20,30 da Zozo Dalmas ve Tomakosla ESKİ HAMAM Bergama harabelerinden bir manzara TAKiB EDELİM FİLOYU SAKARYA YILDIZ ÇAPKİNGENÇ MAZURKA Bugün T Ü R K M i L L î Sinemada Bugün ve yarın son olarak i R Sinemasında \