16 Ekim 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 8

16 Ekim 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURÎYET 16 Birinciteşrin 1936 Muvaffakiyetlî uçuş Belçika tamamile bitaraf Suriy e gazeteleri Sancak bir ^ Bütün rökorları kıran Mlle. Jean Batten Ingiltereden kalmak karannı verdi için neler yazıyorlar? Avustralyaya kadar nasıl uçtuğunu anlatıyor [Baştarafı 1 inci sahıfedel devam ettirmek, ne de yeni bir Lokar noya iştırak eylemek arzusunda değil dir. Efkân umumiyedeki değişiklik ve ezcümle M. Spaak ile Van Zeelandın nutuklan bu yeni hattı harekete zemin hazırlamjştır. Esasen Almanlar, oldumolası bir te cerrüd ve istiklâl politikasına taraftardırlar. Cemiyetinden çekilmesi takdlrinde dahi beynelmilel kanunun kendsini iki se ne müddetle cemiyetin azası olarak kalmağa ve binnetice cemiyet misakmı imza etmiş olan devletlere yardımda Lulun mağa mecbur tutmakta olduğunu hatır latmaktadır. Excelsior, diyor ki: Belçikanın, îsviçre ve Felemenk gibi bitaraf bir vaziyete geçmesinin bu menr leketin Fransa ve îngiltere ile ve hatta Almanya ile halihazırda mevcud olan münasebetleri üzerinde ne gibi değişik likler husule getireceğini kat'î olarak kestirmek mümkün değildir. Petit Parisien gazetesi, Belçikanın vermiş olduğu karan şu suretle ızah etmektedir: Belçikah dostlarımızı bilhassa tethiş etmiş gibi görünen bir fey, Fran sız Sovyet misakmın karşılıklı yardım taahhüdleri olsa gerek.. Bu misak, ihtimal Brükselde lâyıkile anlaşılmamıştır. Fransa Almanyanın bir taarruzuna uğradığı takdirde Belçika !stihkâmlan gerisine çekilerek bitaraf kalacaktı. Fakat bu hodkâm bitaraflık ne de olsa bizim cenahımızı himaye edecekti. Buna mukabil, Rusya Almanyanın bir taarruzuna uğraması ve Fransanın onun im dadına koşmak mecburiyetinde kalması takdirinde Belçika, meselâ Fransız ordusunun kendi arazisinden geçmesine mü saade etmek suretile sergüzeşte atılmağa her ne pahasma olursa olsun muvafakat etmek istemiyecekti. Fakat Belçika, 1914 senesindeki vaziyet yeniden hâdis olduğu takdirde Büyük Britanya ile Fransanın kendiliklerinden Belçika ile mütesanid olacaklarına zerre kadar şüphesi yoktur. VBaştaraH 1 ıncı sahıfede\ tından kuvvet alarak, Suriye muahedesi bırimizden aldığımız iki telgrafın hulâ aleyhinde geniş bir ölçüde propaganda * sasmı neşrediyoruz: «Cumhuriyet» ga lar yapmaktadır. Türk matbuatınm id t zetesinin muhabiri Naci Akverdi, An diasına göre, Suriye muahedesi İsken i takyaya gelmiştir. Naci Akverdi, Türk derun Sancağındaki Türklerin haklarmı leşmiş olup Suriyeden ayrılmak istiyen yıkmış, bu Sancakta 280 bin Türk varlerle faaliyette bulunmuştur. Bunlar, mış, ve bu Türkler Türkiye ile birleş hıristiyanların tatil gününü istismar e mek istiyorlarmış. derek bir grev hareketi yapmak iste Dün Antakya Türkleri sokaklarda mişlerdir. Bu Türkleşmiş ve Suriyeden tezahürler yapmışlardır. Fakat nüfusu aynlmak istiyenler, ahaliyi kandırmağa 210 bin olan Antakya ahalisinden 145 çalışmışlarsa da bunlara kimse kulak asbini tutan Arablar da tezahürler yap mamıştır. Çarşılann ekserisi açık kalmış mışlar ve Suriye vahdetini ve Suriye deve şehrin ticareti de tabiî seyrini almışlegasyonunu hararetle alkışlamışlardır. tır. Oyle tabiî vir seyir ki bu mıntaka Artık Arabların sabrı tükenmiştir. Bu nın Suriyeye bağlı olduğuna en iyi de tezahürler esnasında hiçbir hâdise çık lil teşkil etmiştir. mamıştır. Ancak tezahürlere iştirak e Bu münasebetle gerek Haşim Bey den Arablann adedinin Türklerinkine Elatasıye ve gerekse Suriye Yüksek Ko nisbetle on misli fazla olması, Türk matmiserine Türk matbuatınm neşriyatına buatında, Türklerin Sancakta ekseriyeti karşı protesto telgraflan. gönderilmiştir. teşkil ettikleri hakkında sürülen iddia Efkân umumiye bu hareketten çok lara karşı mükemmel bir cevab teşkil üzüntü çekmektedir. Polis ve jandar etmiştir.» malar her ihtimale karsı, şehirde dolaş Suriye gazetelerinin esas yazılan bunmaktadırlar. Öğleden sonra hükumetin dan iaberttir. Verdıkleri havadisleri ve müdahalesi dolayısile, birçok Türkler yürüttükleri yanlış fıkirleri red ve cer dükkânlannı açmamışlardır. Vaziyet tahetmeği manasız ve lüzumsuz buluyoruz. biî halini almaktadır.» Halis Hatay Türklerine, Türkleşmiş Gene ayni gazete mahallî idarenin Arab diyecek kadar gaflete düşmüş olan Türk işçilerine karşı bazı şiddetli ted bir gazete, orada mevcud üç yüz bin birler aldığmı yazarak şu misali gösterTürkü altmış bin olarak gösterirse bunmektedir: da mazur görülmelidir. «Suriye emniyet makamlan Türk şoSözde Antakya ahalisi namı altında förleri hakkında yeni tedbirler almıştır. Fransız komiserine çekilen telgrafa gelinTürk şoförleri emniyet makamlanndan ce; telgrafta Türk matbuatı hakkında yeni vesika almakla mükelleftirler. Ve kullanılan mugalâta kelimesi bunun haksikasız olan Türk şoförleri, hemen memkında tam yerinde kullanılmış olur. leketten çıkarılacaktır.» Türk matbuatı, Antakyalılar gibi hakSuriye gazetelerinin Antakya ahalisi km bütün berrakhğile tecelli edeceğinden namı altında Fransız Suriye Fevkalâde emindir. Onun için Suriyeli dostlanmızla Komiserine çekildiğini bildikleri telgramünakaşaya girişmeğe lüzum görmüyo fın sureti de şudur: ruz. «Türkiye Hariciye Bakanınm beya Türk bayrağı hakkında yapınatı ve Türk matbuatınm mugalâtası lan tezahürat Türkleşmiş bazı ferdlerin îskenderun Sancağını temsil iddialan, esaslı ve meşAdana 15 (Vekillerle seyahat eden ru bir hakka istinad etmemektedir. San arkadaşımız bildiriyor) Buraya ge cak ahalisinin dörtte birini teşkil eden len haberlere göre, dün Antakyada çok ve Kilikya Arablannın nısfını bulmıyan müessir bir hâdise olmuştur. bir avuc Türkün hatınnı hoş etmek için Halebden tenezzüh maksadile San Suriyeli bir Sancağın şeklini değiştirme cağa hareket eden iki otomobil Antak yi kabul edemeyiz. Bu mıntaka gerek yaya da uğramışlardır. Bunlardan birintarih ve gerek coğrafya bakımından, de şanlı Türk bayrağımız dalgalanıyor Suriyenin bir parçasıdır. Bu Sancakta du. Diğer otomobil de Haleb İtalyan Arabların adedi 150,000 dir. Türkleş konsolosluğuna aid olduğu cihetle Ital miş olankr ise 60,000 dir. Bu Sancağa yan bayrağını hamil bulunuyordu. hususî bir vaziyet vermek teşebbüsüne Otomobil Antakyada köprübaşındaki karşı protestolanmızı bildiririz ve bu te mekteb önünden geçerken Türk bayra şebbüsü gerek hakka ve gerek asayişe ğını gören yüzlerce talebe bir anda dersbir tecavüz addederiz. Bu protestoları lerini bırakarak sokağa dökülmüşler, o mızın Hariciye Bakanına ve Uluslar tomobilin etrafını sararak şanlı bayrağıSosyetesine iblâğını rica ederiz.» mızı büyük bir heyecanla yüzlerine göz8 teşrinievvel tarihli Elkabes gazete Ierine sürmeğe ve sevinc yaşlan arasında si de şunlan yazmaktadır: öpmüşlerdir. «Antakva Türkleri, Türk matbua MEKKİ SA1D Parîrin miitaleast menfi Paris 15 (A.A.) Belçika Krah nm nutku Fransada çok derin bir tesir yapmıştır. Bu nutuk, tamamile bitaraflığa avdet diye tefsir edilmektedir. Bu nutkun, Milletler Cemiyeti paktile, Almanyanın çekilmesine rağmen hükümleri diğer dört devlet için mecburî kalan 1925 tarihli Lokarno andlaşmasına ve Matmazel Jean Battenin takib ettiği yolu gösterir harita Malezya üzerinden saatte 320 kilo müşterek emniyet siyasetinin heyeti u Ingiltereden Avustralyaya uçarak bütün rökorlan kıran Jean Batten isminde metrodan fazla bir süratle uçtuğum sıra mumiyesine pek büyük tesirleri olacaktır. Londra henüz sükut ediyor ki genc kız, bu uçuş hakkında bir Fransız da bir kasırgaya yakalandım. Aşağıda Londra 15 (A.A.) Siyasî mehagördüğüm palmiyeler kasırganın şidde gazetesine şu tafsilâtı göndermiştir: fil, Kralm «Belçikanm bitaraflığı» hak«Uzun bir uçuşun en müşkül anmın tinden adeta yere yatmış vaziyette idıler. son dakikalar olduğuna ötedenberi kana En ehemmiyetsiz bir hata beni ölüme kındaki nutkuna dair henüz hiçbir mütaatkn vardır. Boğazım korkudan kısılmış götürebilirdi. Tayyare istasyonunun üs lea serdetmemiştir. Maamafih, siyasî mebir halde yere inerken bu hakikati bütün tünden geçtiğim herhalde işitilmiştir, fa hafil, Belçikanın ittihar etnıiş olduğu kat, dolu yağıyordu. Tayyareyi gören kararın ihdas etmiş olduğu yeni ve pek kuvvetile hissettim. Tayyare bütün kuvvetile yürüyordu. olmadı, ben de istasyonu göremedim, mühim unsur hakkında tetkiklerde bu Sürati azaltmağa muvaffak olamıyor doğruca Penanz tayyare meydanına in lunmak üzere îngiltere ile Fransa arasındum. Tayyareyi yere indiremediğimi gö dim. Kasırganın peşimsıra geldiğini bil da noktai nazar teatilerinde bulunulacarünce son derece canım sıkıldı. Yere in diğim için burada yanm saatten fazla ğmı beyan etmektedir. Ayni mehafil, Belçikanın filen mev mek için yaptığım ilk teşebbüste teker durmadım, tekrar havalandım. lekler toprağa temas bile etmedi. Han Sumatra üstünden, zifiri karanlık bir cud olan vaziyetini değiştirmemekte ol gar, tehdidkâr bir şekilde üzerime doğru gece içinde, fırtına ve tufanasa bir yağ duğunu ve bu vaziyetin coğrafya ve sevgeliyor gibrydi. Tekrar gaze basıp yük mur ortasında geçtim. Tamamile gürle kulceyş bakımından 1914 senesindeki selmeğe mecbur oldum. İkinci defasında meden uçuyordum. Fırtına saat dörtte vaziyete muadil bulunduğunu ilâve ey inebildim, fakat tam zamanmda inmi durdu ve aşağıda Batavya şehrinin ışık lemektedirler. I şkn. Frenim takıldı ve tayyare, olduğu yerd« bir devir yaptı. Bereket versin kapaklanmadı. Rökoru kazanmiftım. Fakat bu rökor bana pahahya mal oldu. Birkaç defa ölümle burunburuna geldim. İranın üzerinden uçarken kum fırtmalarile boğuş tum. Hindistan üstünde müthiş bir sivrismek hücumuna uğradım ve bütün seyahatim korkunc bir heyecan içinde geçti. Fakat en feci hâdise Birmanyada Ak yabdan aynldığım sırada, gecevakti başıma geldi. Pilot mahallinin kapısınm açık kaldığını gördüm. Birkaç defa kapatmak istedkn, muvaffak olamadım. Bunun üzerîne, rüzgârın kapjyı kopanp atmaması jçin, tam dokuz saat bir elimle kapalı tutmağa mecbur oldum. lannı gördüm. Bu kadar tehlike geçir dikten sonra, burası bana dünyanın en güzel şehri gibi göründü. Buradan Surabayaya doğru yola devam ettim. Çok yüksek dağlardan aşarak Surabayaya şafakla beraber vardığım zaman benzin hazinelerinden birinin tamamen boşaldığıriı gördüm. Fırtınadan ço]| zahmet çektim, fakat bunun beni uyanık tutmak hususunda da yardımı oldu. Port Danvine geldiğim zaman nekadar sevindiğimi tarif edemem. Seyahatimi muvaffakiyetle bitirişimi, hiçbir noktayı ihmal etmeden, büyük bir itina ile hazırlanmış olmağa medyunum. 1934 senesînde yaptığım uçuştan dolayı yolu biliyordum, bunun da aynca faydası oldu.» Cenevrede akisler Londra 15 (A.A.) Belçika Kra lının vesayası, Cenevrede yeis ve fütur değilse de heyecan uyandırmıştır. Roy ter Ajansınin Cenevre muhabiri, diyor ki: «Bu vesaya, Belçikanın haricî siyasetinin yeni bir istikamet alacağının delili addolunabilir. Kollektif emniyet doktrini, büyük bir ric'î hareket yapmış sayılabilir. BelçikaKralı tarafmdan yapılan vesayanın Lo karno misakile Fransa ve Belçika arasında münakid 1920 teşrinisani tarihli askerî anlaşmanm feshine muadil olduğu mütaleası serdedilmektedir. Şimdi burada şöyle bir fikir ileri sürülüyor: Lokarno misakını imza etmiş olan beş devletin bir içtima yapmaları, halihazırda her zamandan ziyade mübrem bir ihti yacdır. Fakat Belçikanın ittihaz etmiş olduğu hattı hareket dolayısile müzakera tın esaslarını külliyen değiştirmek icab edecektir. Cenevrede dikkate şayan görülen biı hâdiseden bahsediliyor: Bundan bir hafta evvel M. Leon Blum, Ingiliz ve Belçika murahhas heyetlerile görüşmek üzere Cenevreye geldiği zaman Belçika Hariciye Nazırı. alelâcele Brüksele gitmiş ve bu suretle herhangi bir toplantı yapılmasına mâni olmuştur.» Mazurka filmi dün matbuat erkânma gösterildi Eko dö Paris gazetesi yazıyor: Almanya, Lokarno taahhüdlerini martta ve îtalya da haziranda bozdu. Şimdi de Belçika emrivaki siyasası takib ediyor. Belçika hiçbir kimse ile istişare de etmeden beynelmilel taahhüdlerini feshetmiştir. Hiç olmazsa paktın 16 ncı maddesi taahhüdlerine riayet edecek mi? Mütearrıza karşı zecrî tedbirlere iştirak ve kollektif bir harekete iştirak eden üçüncü bir devlet ordulannın Belçika dan serbestçe geçmesine müsaade edecek mi? Siyasal bakımdan, yeni bir Lokarno paktı için hazırlanan projeler tehlikeye düşmüştür. Fransa îngiltere genel Kurmay anlasmalan da kıymetlerini kaybetmek tehlikesine maruzdur. Belçika muzahereti bu suretle ortadan kalkınca Fransa, Fransız siyasetindeki her hangi zayıflamanın yalnız orta ve doğu Avrupaya değil, ayni zamanda, Fran sızların yanlış olarak zabtolunan bir kale gibi telâkki ettikleri batı Avrupaya da tesir etriğini öğrenmiş oluyor. Belçikalılar Thorezin nutkunu nasıl tefsir ediyorlar Brüksel 15 (A.A.) Fransız ko münist partisi genel sekreteri Thorezin Strazburgda söylemiş olduğu nutuktan bahseden «Cazette» komünist liderinin mutlak surette bir siyasî hâdise çıkarmak istediğini ve bunun evvelden tasmim e dilmiş bir tahrik olduğunu yazmaktadır. Müşir Kâzım Paşanın cenazesi merasimle kaldırıld Fransız gazeteleri ne diyorlar? Paris 15 (A.A.) Gazeteler, Belçika Krah Üçüncü Leopoldun »am ve kat'î bir bitaraflıga rücu etmek suretile Rhin misakmın birinci maddesmi ve 16 haziran 1925 tarihli Lokarno itilâfını feshetmek ve yeni Lokarnonun esasmı teşkil etmek lâzım gelen karşılıklı yar dım kombinezonunu bertaraf eylemek kararı hakkında uzun mütaleahr dermeyan etmektedir. Le Journalde Saint Brice, herhangi müsellâh bir ihtilâf zuhuru halinde müstenkif kalmak azminin Milletler Cemiyeti mukavelenamesinin on altıncı maddesinde mevzuu bahsolan mütekabil yardım va zifeleri ile ne dereceye kadar kabili telif olduğu sualini irad etmektedir. Belçika, Fransa ile arasmdakı askerî itilâfları feshettikten ve Lokarno misa kından vazgeçtikten sonra acaba Milletler Cemiyetinden de çıkacak mı? Oeuvre gazetesi, Belçikanın Milletler Franstz Belçika ittifakı bozulmıyacak Brüksel 15 (A.A.) Havas ajan sından: îyi malumat almakta olan mehafil, Kralın dünkü nutkuna rağmen Belçika nın Fransa Belçika ittifakını bozmıyacağını beyan etmektedir. Muhterem misafirimiz [Baştarafı l inci sahifede] da istikbal edecek heyet te bugün şehrimize dönecektir. Istanbul Valisi Muhiddin Ustündağ, Istanbul Kumandanı General Halis ve erkânıharbiyesile bir askerî bando ve bir bölük asker resmi selâmı ifa edecekler dir. Misafirimiz doğruca Perapalas o teline gidecek ve Vali Muhiddin Üs Pola Negri «Mazurka» filminde tündağ tarafından şereflerine bir öğle Mazurka, biliyorsunuz ki eski dans yemeği verilecektir. lardan biridir. Fakat rejisör Willy Först Mareşal Mahmud Han, şehrimizde bu kelimeyi sade bu dansı ifade için debulunduklan iki gün zarfında şehrin teğil, ayni zamanda filmin mevzuunun başlıca kahramanlannı teşkil edenler ne derece güzel tasvir edilmişse, bu hu maşaya değer mahallerile müzeleri zi den biri, musikişinas Mihailofun bir osustaki teferrüatı göstermeğe de o ka yaret edecektir. perasının ismi olarak ta kullanmıştır. dar ehemmiyet verilmiştir. Vaka'nm 200 ihracatçı vesika aldı Mazurka operasmm temsili esnasm seyirciye takdimi iyi tertib edilmiştir. Ticaret Odası, ihracatın murakabesi da başlıyan bir aşk, bir Mazurka dan Teferrüattan en son sahnede kızına hüsile yenilenmiş ve artistlikten namuslu viyetini bildirmemek mecburiyetinde hakkındaki kanun mucibince ruhsatnabir aile kadınlığına atlamış olan bir olan zavallı annenin ya\Tusunu haya me alması lâzım gelen ihracat tacirlerigenc anne bu suretle sukut uçurumuna len kucaklaması bir şaheser yaratma ne ihracatçı olduklarma dair vesikalar yuvarlanmıştır. derecesinde iyi bir buluştur. vermektedir. İhracatçılarm müracaat Mazurka filmini kolaylıkla ikiye ayıSinema âleminde öldükten sonra dimüddeti bu ayın yirmisinde bitecektir. rabiliriz. Biri mukaddeme, diğeri asıl rilmek mazhariyetine uğrıyan Pola Şimdiye kadar İstanbulda 200 ihra vak'a. Mukaddemeyi genc Alman artisNegri ile kudretli sahne vazu Willy ti İnge Listle musikişinası temsil eden Förstün san'atkârhk kabiliyetleri bir catçı tesçil edilmiştir. zat yaratıyorlar. Pola Negri asıl vak'a leşince ortaya güzel bir eser çıkmıştır. başladığı zaman sahneye dahil oluyor Tabiî takılınmak istenirse, evvelâ mevTayfun kurbanları ve güzel tertib olunmuş facianm ehemzudan başlıyarak bu kadar tesadüfün Manilla 15 (A.A.) 1210 tari miyetli kısmı burada başhyor. nasıl bir araya gelebileceği hakkında hinde Luson adasmı tahrib etmiş olan Willy Först, Paula Vesleye oynattığı kafamızın içinde iri bir istifham işareti «Maskeli kadm> la ne derece kuvvetli hasıl olur. Fakat unutmamalıyız kı, fi tayfunda ölenlerin sayısı şimdilik 415 tir. bir rejisör olduğunu me3dana koyduylim seyrediyoruz. Kaldı ki, hakikî ha Fakat bu rakamın 1078 e çıkacağı tahsa, Mazurka ile o kuvvetini kaybetme Mazurkamn rejisörü Willy Först yatta bazan filımlerdekinden daha ya min edilmektedir. Aynca 500 den fazla diğini ispat edıyor. rılmamn, daima mechul kalmak ıstıra man tesadüfler de birbirini kovalamı da kayıb vardır. Ahalinin kıtlığa maruz Sevginin, aldatılmamn, baştan çıka rında bulunan bir annenin ıstırablan yor deeril va!. kalmasından korkuluyor. Kâztm Paşanın cenaze merasiminden bir görünüş [Baştarafı 1 inct sahtjedeı top arabasına konarak Teşvikiye cami sine getirilmiş ve burada namazı kılın mıştır. Namaz kılmdığı sırada merasi me iştirak eden askerler selâm vaziyeti almış; namaz bitince askerî bandonun çaldığı matem havası arasında musalla taşmdan alınan tabut eller üzerinde ca minin bahçesinden çıkanlarak tekrar top arabasına yerleştirilmiştir. Askerî merasime kumanda eden kaymakam Nafizin verdiği bir emirle en önde bir bölük süvari harekete geçmiş, bunu bir bölük piyade takib etmiştir. Daha arkada askerî bando yer almıştı. Bandonun arkasından da cenazeyi taşıyan altı beygirli top arabası yürümekte idi. Bir bölük jandarma da sıra halinde cenaze a layının iki tarafmı sarmış bulunuyordu. Cenazeyi taşıyan arabanın arkasında merasime iştirak edenler, bir polis müfrezesi, daha arkada gene bir bölük pi yade askeri mevki almıştı. Alay bu suretle Feriköy mezarlığına doğru ilerle miştir. Merasimde Istanbul Kumandanı General Halis, Orgeneral Cevad, Ge neral Ali Fuada vekâleten General îbrahim. mütekaid general ve sabık Harbiye Nazın Ziya, Osmanlı Imparatorluğu ricalinden tanınmış birçok kimseler, merhumun ailesi efradı ve dostlari hazır bulunmuşlardır. Cenaze alayı Nişanta şı, Harbiye, Kurtuluş caddelerini taki ben Feriköy mezarlığına gelince; merasime iştirak eden süvari, jandarma, pi yade kıt'alarile polis müfrezesi kare halinde kabre karsı cephe almışlardır. Top arabasından indirilen tabut askerî bandonun matem havası arasında ve gene eller üzerinde taşınarak kabre kadar getirilmiş, dinî merasim yapılarak defno lunmuştur. Muhtelif askerî müesseseLerle hususi teşekküller ve merhumun dostlan tara fından gönderilen elliye yakm çelenk kabrin üzerine yerleştirildikten sonra merasime nihayet verilmiştir. Teşekkür Sevgili pederim, mütekaid Mareşal Kâzım (Paşa) nm Istanbul kumandanlığı marifetile ve askerî merasimle kaldr rılan cenazesinde gösterilen ihtimamdan dolayı Istanbul Kumandanlığına ve me" rasimde hazır bulunan ve telgraf ve mektubla beyanı taziyet eden zevata ayrı ayrı teşekkürlerimi takdim ederim. Kerimesi: Nazire Tokgöz

Bu sayıdan diğer sayfalar: