Jean Carrrier, merkezî Afrikada se girdiler, donuk bir ziya ile aydınlanmış Ulus Basımevi 1936 Fiatı 100 kuruş İSTANBUL: kiz sene süren tıbbî faaliyet ve araştır koridorlardan geçtiler, daracık bir mer12,30 12,50 plâkla Türk musiklsi . 12,50IBastaraft 1 inct sahifedel Kıymetli millet vekillerimizden Mit 13,05 havadis 13,05 13,25 plâkla hafif Şatranc oyunu, bilmiyenlere belki malardan sonra, Avrupada her seferkin divenden cıktılar ve nihayet bir kapının mobil beton tramvay direğine şiddetle hat Alamın akrabası olan Gazi Anteb müzik 13,25 14 muhtelif plâk neşriyatı . den fazla kalmağa karar verdiği zaman önünde durdular. Adam kapıyı vurdu. ağır ve can sıkıcı gibi görünürse de, çarptıktan sonra, az ilerideki diğer bir kahramanı ve meb'usu Ali Kılıc hâdi 18,30 19,30 çay saati dans musıkisi • müthiş ve korkunc bir yalnızlık halkası Kapı açılır açılmaz içeriden bir nida oyunların en mütekâmili, hatta en 19,30 . 20 direğe doğru ilerleyip durmuştur. zevklisidir. seden pek çok müteessir olmuş, vak'ayı tarafından)çocuklara masal (Mes'ud Cemil içinde hapsedildiğini hissetti. Anası ba yükseldi: 20 20,20 Türk musiki he Bu anda, arabanm sol tarafı kâmilen müteakib hemen hastaneye giderek bü yeti tarafından klâsik eserler 20,40 21 Şatranc oyununda iki tarafın kuvvet Jean Carrier! Siz ha! Aman ne bası ölmüştü, eski arkadaşları ipi çözü leri müsavidir. Bu oyunda fazla olarak hurdehaş olmuş, gerek şoför mevkiinin tün gün ve gece kazazedelerin başında Munir Nureddin tarafından halk şarla . len bir demet çiçek gibi dağılmıştı, uzak sürpriz! Ne iyi ettiniz de geldiniz! lan . 21 21,30 plâkla keman, piyano solo Jean Carrier birdenbire sıkddı. Her şansm hiç yeri yoktur. Oynıyan iki ta arkasındaki, gerek pencerelerdeki cam bulunmuştur. akrabaları ise kendisini zerre kadar alâ21.30 22,30 stüdyo orkestrası 21,30 . 22,30 raftan hangisi kuvvetlerini daha iyi i lar kırılmış, karuserinin son kısmı da p a r şeyin kendisi için bitmiş oldtığunu, ancak Bu sırada refikası nisbeten hafifse de studyo orkestrası 22,30 23,30 Anadolu a. kadar etmiyordu. dare ederse galebe çalar. çalanmış bulunuyordu. Mithat Alam maruz kaldıjçı şiddetli sad jansı haberleri. Saklamak neye? Aylarca bir Aynaroz inşa edilmeğe başlanmış hulyalarınm yıİyi bir şatranççı çok soğukkanh ol Mithat Alam, bu feci ve anî sadme esVİYANA: menin tesirile kendini bilmiyecek kadar kadısı hayatı yaşamaktan bunalmış, Pa kıldığını anide hissetti. Evvelâ, kendisine mahdır. Bu eserin ön sözünde kaydedil18,05 bir san'atkârı ziyaret 18,20 kocnasında, kırılan camların saplanmasın baygm bulunuyordu. Hastanede icab e ser 19,05 konuşma, saat, haberler, hava rise eğlenmeğe gelmişti. Birkaç gece o siz diye hitab ediyordu. Adabı muaşeret diği gibi: «Sırasında müdafaada kalan, dan korumak için refikasma siper olmı * den müdavat yapılmışsa da, Mithat A raporu . 20,15 akşam konseri 21,40 eğ bar, senin bu bar benim dolaştıktan ve formüllerinin o sırıtan bayağılığı Luci sırasında hücuma geçen ve gizli hamleya çalışmış ve bu gayreti ile, refikasının yayın . 21,50 senfonik konser, halamın baygmlığı akşam geç vakte kadar lenc«li hava raporu 23,15 eğlenceli konbirkaç kadınla bir gecenin hududunu aş ennein konuşmasında alabildiğine at koş lerile karşı tarafı şaşırtan, bazan da berler, bu müessif kazayı mümkün mertebe hadevam etmiştir. mıyan bir ahbablık tesis ettikten sonra, turuyordu. Sonra, sonra, muvaffakiyetin geri çekılerek vaziyetini düzelttikten ser 24,05 konuşma . 24,20 konserln devao sert ve sun'î halesi vardı yüzünde.. Bu sonra, muvafık bir zamanda hücum e fi{ savuşturmasını temin etmiştir. Ancak kendi kendine ümidi kesti. Niçin eğlenGece geç vakit hastaneden aldıgımız mı . 1,05 ulusal musiki (gramofonla). bu hareketi esnasında âni ve müthiş bir : BERIİN: ceye, keyfe, zevke kabiliyeti yoktu, ni locanın, bu lüks sigaraların, bu şampan den ve baskın yapan taraf hâkimiyeti 17,05 Munihten naklen musiki, Nuren • sarsıntı ile başı çarptığmdan, Mithat A malumata göre tehlike henüz tamamen temin edebilir.> çin her eğlenceden sonra dudaklarında yalarin modernizmi, bütün bunlar Jean geçmemiş olmakla beraber Maraş meb'u bergden naklen siyasî Almanya sergisinin Şatranc hakkında ilk malumata Fir lam baygm bir halde otomobilden çıkanedamete benzer acı bir tad kahyordu? Carrierye pek açık ve veciz bir dille vasunun ahva/li sıhhiyesi gittikçe iyileşmeğe acılma merasimi (kısa dalga) 19,05 Frankfurttan naklen konser 20,05 ma devsinin Şehnamesinde rasgelinmekte r;lmı§ ve refikasile birlikte derhal Nü Niçin bu kimsesizlik ve uzlet hissi bütün ziyeti anlattılar. mune hastanesine nakledilerek tedavi al yüz tutmustur. Mithat Alamın refikası nevra haberleri 20,35 gramofonla askerî Jean Carrier, Janyyi tebrik etti. dir. Oyun her halde o havaliden Avrudiğer hislerini bastırıyordu? Medenî hamusiki . 20.55 Munihten nakil 23,05 hava ıtehlikeyi atlatmıştır. Jany, eski hatıralardan dem vurdu. Jean paya gelmiş olsa gerektir. Bu oyunun tına alınmıştır. raporu, havadis, spor 23,35 gece musikiyata mı adım uyduramıyordu? Güzide meb'usumuzla refikasının ge* kisi ve dans. Kazazede otomobil polis tarafından Hayır. Sadece artık dostu, ahbabı Carrier yeknasak ve somurtkan hayatını 12 nci asırda İngilterede oynandığı da olduğu gibi muhafaza altına alınmış ve çirdikleri kazadan dolayı teessüf ve te BUDAPEŞTE: anlattı. muhakkaktır. kalmamıştı. Üsküdar Müddeiumumî muavinlerin essürlerimizi izhar ederek geçmiş olsun 18,20 Macar şarkılan, konferans 19,35 Güzel ve zeki artist, eski âşıkının, i Her halde eski şatranç bugünkünden Hakkı vardı. Bir akşam gözü bir respiyano konseri, konferans 20,35 gramo den Orhan gelerek tahkikata başlamıştır. der, kendilerine seri afiyetler dileriz. me ilişti ve sarsıldı. Kalbi parlak ve kes çinde çırpındığı buhranı, iestlerinden, se biraz farklı idi. Oyunun bugünkü şekli fon, siyasi haberler, haberler 22,05 opeBu tahkikat sırasında şoför Eminin tevKazamn sebebi ra orkestrası 23,35 cazband takımı 24,15 kin bir ışıkla dolmuştu. sinin tonundan anlamıştı. Birkaç dakika 16 ncı asırda başlamış ve muahharen kifine lüzum görüldüğünden, tevkif edilEmniyet altıncı şube müdürlüğü ka Çıngene musikisi 1,10 son haberler. * * * sonra, ikinci perde başlıyacaktı. Jany a de biraz daha tadilât görmüştür. miştir. zadan haberdar olur olmaz hemen vak BÜKREŞ: Jean Carrier, bulvar tiyatrolarından yağa kalktı, dostunun yanına giderek elBugün Avrupanın birçok şehirlerin19,05 orkestra konseri, havadis 20 kon» Müessif haberi duyan arkadaşları da, anin cereyan ettiği yere memurlar yollı birinin önünde durmuş, bir resme bakıde çok revacda olan şatranç için bey bir taraftan hastaneye bizzat giderek ve~ yarak keşif yaptırtmıştır. Bu keşif sonun serin devamı, konferans, gramofon, mek. lerini avuçları arasına aldı: tub kutusu 21,35 keman konseri 22,10 yordu: Sarısın. beyzî yüzlü, kasırga yöz Sus, sus, dedi. Neler düşündüğü nelmilel müsabakalar tertib olunmak ya telgraflarla Mithat Alamın ve refi da otomobilin şoför tarafından 80 kilo şan konseri 22 35 haberler, spor . 22,50 lü bir kadın. Ismi de Jean Varden. tadır. kasının sıhhatini sormuşlardır. Kaza ha metrodan fazla bir süratle sürüldüğü, küçük orkestra 23,50 fransızca ve almaru Bu Jean Varden ismi doktora, uzun nü, neler hissettiğini biliyorum. Söylemeca haberler. Yurdumuzda da şatrancın oldukça beri umumî bir teessür uyandırmıştır. Kızıltoprakta münferid elektrik direği ne lüzum yok.. Fakat ne çıkar, evet haLONDRA: sürgününden sonra, pek te birşey söy Kazadan beş on dakika sonra Iktısad nin yakınında fazla sürat yüzünden ön eski bir mazisi vardır. Bir müddet için 17,50 konser 18,20 çocukların zamam yat dalgalarla dolu. Ne tehlikelerine, ıslemiyordu. Ilânın buudlarına bakılırsa belki halkımızın şatranca olan alâkası Vekili Celâl Bayar, Osman Zade Hanr tekerleklerin istinad yaylanndan birinin 19.05 havadis, National istasyonu . 21,05 tırablarma surat etmeli, ne de sevinclerıbu bir yıldız, bir artist olacaktı. Fakat biraz gevşemişse de bugün gene mak dı ile birlikte Nümune hastanesine gide kınldığı, şoförün bu hal karşısında direk dans musikisi 21,50 küçük bir revü 22,10 acıkhava konseri 22.45 musiki 23.25 hane ve servetlerine fazla güleryüz gösterbu artistin yüzündeki çizgiler, vaktile, bul bir oyun olarak oynanmaktadır. rek, başhekimden kazazedelerin vaziye siyona hâkim olamıyarak kazamn vu&ua vadis . 23,35 dans musikisi . 24,95 havadis, meli. Fakat sen, aziz Jeanım, birşeye "geldıği anlaşılmıştır. konuşma. Ankarada bir şatranç kulübünün teşek tini tahkik etmislerdir. bir şimal plâjında, ilk aşkı ve ilk metresi min olabilirsin, hasbî olarak, hayatr.uiı PARİS [P. T. T.]: kül edebilmesi ve bu kitabın basılması olan garib genc kızınkilere nekadar ben19,05 orkestra konseri, havadis 20,40 en parlak sahifesi seninle beraber geçir yeniden uyanan bu alâkanın bariz de îzmir sergisine giden ziyordu! Kendisi de Lucienne Fro orkestra konseri, turizm haberleri 21,20 diğimiz günlere aiddir. Hem biliyor mu lilleridir. gramofon, şarkılar 21,35 senfonik kon montun ilk âşıkı olmuştu. yankesiciler ser (Vişiden) . 23,05 Skeç . 83,35 havadis, sun ki sen benim ilk âşıkımsın? Şatranç kafayı ve iradeyi işlettiği, îzmir (Hususî) İstanbulda sabıkalı Amerika haberleri. Mihanikî bir surette, tıpkı bir somnamÇeviren: Sıvas (Hususî) nefse hâkim olmayı öğrettiği, mektebyankesicilerden Genc Ahmedle İneboROMA: bül gibi, içeri girdi. Bu defa hiç şüphesi CEVAD SADIK lere bile sokulması temenni edilecek 30 ağustos Zafer lulu Mustafanm sergi münasebetile İz19,25 yabancı dillerde konuşma, turizm kalmadı. Dışandakiler bir ressam kale bayramı burada bü mire geldikleri duyulmuş ve zabıta her haberleri 20,25 eglenceli musiki, fransızbir oyun olduğu bugün tekrara lüzum minin, şeklini azçok değiştirdiği, mubayük merasimle kut ca haberler 20,55 Yunanistan için yayın, ikisini otelde yakalanmıştır. Alenî teşekkür 7 olmıyan bir hakikattir. lulandı. Merasim lâğalaştırdığı portrelerdi, halbuki içeride Ahmedle Mustafa, beş paraya malik havadis, gramofon 21,45 orkestra kon . Müptelâ olduğu meme kanseri ve seri 23.05 şarkılar 23.35 karısık konser Türkçemizde şatranc hakkında ilk de nutuklar söy bulunmadıklarını söylediklefi halde 24.05 havadis 24.20 dans musikisi. hakikî fotoğraflar vardı ve bunların için onun ağır akıbetinden büyük annemi neşriyat, zannederiz, Bay Emrullahm lendi, millî marş yapılan araştırmada ceblerinde 50 lira de bilhassa Jean Varden göze çarpıyor mutad hazakatile kurtaran büyük pro küçük bir risalesidir. Eser gayet rağbet lar çalındı. Bu arakadar para bulunmuştur. du. Değil yalnız bir çehrenin yapılışm fesörümüz Operatör Bay Mim Kemale görmüş ve çok satılmış olduğundan bu da tüccardan Baki Bu gece nöbetçi olan eczaneler şunlar fc da ve ifadesinde, hatta küçük, canlı ve kendim ve ailemin ebedî minnet ve gün güçlükle elde edilebilir. Doktor Bilgütay güzel bir dır: şükranlarım bildirmeyi vazife bilirim. Fikret Kanadın bu kıtabına da ayni a hitabede buluna firarî teferruatta, ancak uzun bir sami Istanbul cihetindekiler: ktbetı temenni eder ve onu bfttün şat rak çok alkışlan I' ' ' Dr. Maçid Arîf Aksarayda {Ziya Nuri), Alemdarda (Eşmiyetin ve mahremiyetin meydana çıkaranç meraklılarına, amatörlere tav dı. Hatib bu nut Zafer bayramında ref Neşeti, Bakırköyde (Hilâl), Beyazıdda siye ederiz. ' • <".*>' 3 T S P kunda ezcümle şun *bir hitabede bulurabSeceği ve sevilen bir çehrenin hakikî (Sıtkı), Eminonünde (Mehmed Kâzım), merasimi nan Sıvaslı Baki Çok temiz basılmış olan bu kitabda ları söyledi: Fenerde (Arif), Karagümrükte (Arlf), Küorijinalitesini teşkil eden nüanslarında yaKonya Valisi merhum İzzet Bayrak iptida, tabiatile, şatranç tahtası, taşla çükpazarda (Hikmet CemiD, Samatyada İlk programda : < Bugün bun Bilgütay nılmağa imkân mı var? Carriernin bek •tarın kızı Periha Izzetle Gümrük mü rın adı ve dizilişi öğretiliyor, taşların (Teofilos), Şehremininde (Nazım), Şehza. dan 14 sene evvel Afyon kalesi önünde Heyecanlı ve müthiş sahnelerle dodebasmda (Asaf). lediği mucize doğuvermişti, işte! Ve bü fettişlerinden merhum Mehmed Alinin hareket tarzları gösteriliyor, hücum ve patlıyan topların, şakırdıyan kılıçların, lu büyük bir sergüzeşt dramı i Beyoğlu cihetindekiler: tün tahayyül ettiklerinin fevkinde bir mu oğlu B. M. M. memurlarından Cahid müdafaa tertibatı anlatıhyor, oyunun tayyarelerin ve bütün kahraman orduGalatada (Hıdayet), Haslcöyde (Nisim İnkaya, Atina elçisi Ruşen Eşref Ün kaideleri öğretiliyor, nizamnamesi bil nun açtığı galibiyet yoluna istikamet Aseu), Kasımpasada (Müeyyed), Merkez cize. nahiyede (Galatasaray), (Garih), Şişlide aydının Büyükadadaki evinde aile ara diriliyor, hatalar ve cezalar tayin edi verildiği gündür. Carrieryi dikkatle süzen bir kontro (Maçka), Taksimde (Kemal Rebül), (Kur. sında nişanlanmışlardlr. liyor. Ey kahraman ordu! Nagihânî bir savtulus). lör gayet nazikâne sordu: Kitabın mühim kısmında başlangıç letle düşmanı Afyon kalesinden tarde Usküdar, Kadıköy ve adalardakiler: Birşey mi arzu ediyorsunuz efenTeşekkür zengin ve azametli bir film... oyunlarile muhtelif birçok oyunlar gös derek on beş günde Akdenize süngü Buyukadada (Merkez), Heybelide (Yu • dim? Senelerdenberi refikamın müptelâ teriliyor. suf), Kadıköy Muvakkithanede (Saadet), Harikulâde harp ve ihtilâl lerile döken babalarmızın mezarı Dum Evet, diye kekeledi. Matmazel olduğu böbrek hastahğının mahirane Kadıkoy Soğudluçeşmede (Osman Hulusi), sahneleri. lupınardadır. Üç asırdanberi siya Üsküdar Selimiyede (Selimiye). Lucienne şey, pardon, Matmazel Jean ameliyat neticesi beş santim uzunlu sî ufkumuzda çalan hezimet havası Baş rollerde : Vefat Vardeni görmek istiyorum. Eski bir ar ğundaki taşın vereceği muhakkak bir Pul Meşheri sahibi Ali Nusratm ka nı siz susturdunuz. Onun yerine bize zakadaşıyım. Afrikadan geliyorum. Bil ölümden kurtaran Haseki kadınlar hasfer marşını hediye ettiniz. Size bütün miyordum artist olduğunu.. Neyse.. A tanesi muhterem doktorlarmdan opera ympederi sahra topçu binbaşıhğından Mevlud Baysal tör Ayni, Gaîib, Enver ve Mümtaz Bay mütekaid Şeref vapurile sürüldüğü Sıvaslılar canımızdan kopan sonsuz caba kendilerini görebilir miyim? lara derin saygılar ve hastabakıcıların Trablusgarbde arkadaşları arasında top hürmetleri sunarız. Yaşasın Türk or Parklann, anıt, meydan, çocuk Kontrolör izahat verdi: da bu yüzden gösterdikleri hizmete a çu Kemal namile anılan Kemal Top dusuN ve köşk bahçelerinin en modenı Tiyatro başladı. Maamafih belki lenen teşekkür ederim. çuoğlu iki günlük bir hastalığı mütea usullerle tarh ve taksimatım, plânde Matmazel perde arasında locasmda Denizli Atalar mahallesinden kib 6 eylul pazar günü Yeşilköyde velarının ihzannı ve araziye tatbikasizi kabul edebilir. fat etmiş ve Eyübdeki aile kabrine defHamid Aktaslı tını deruhde ve taahhüd eder. Jean Carrier karvizitini uzattı. Muhanedilmistir. Allah rahmet evlesin. Müessesat ve hususî bahçelerin tabı gülümsedi ve: daimî nezaretini kabul eder. Besiktas Suad Parkta Peki efendim, şimdi haber göndeÇiçek, sebze tohumlan, fide ve Morua'nın en ünlü romanı, son ririm. dedi. HALK OPERETi H A L K yıllann en çok beğenilmiş eseri. fidanlan; süs, meyva ağac ve ağacCarrier o kadar anî ve kuvvetli bir baş OPERETİ Beş yılda yalnız Fransada beş yüz cıklan; salon çiçekleri bahçe alât dönmesi içindeydi ki düşünmeğe bir türtarafından temsil edilmiş defa basılmıştır. Bizde de gördüğü ve edevah ve ehliyetli bahçıvanlar Bu akşam lü muvaffak olamıyordu. Birdenbire büyük rağbet üzerine bu kere lâgönderir. meçhul bir şahıs: 21,30 da zım gelen itina ile ikinci defa baKatalogu elli kurnştur. Beni takib ediniz lutfen, dedi. ŞİRİN TEYZE sılmış ve fiatı 150 kuruştan 100 kuİstanbul dördüncü Vakıf han, Carrier itaat etfi. Dışarı cıktılar. Tiruşa indirilmiştir. Büyük aperet dördüncü kat No. 18. Telefon 225371 yatro binasma bitişik bir çıkmaza sap Tercüme Haydar Rifatındır. 3 perde tılar. Sefil manzaralı bir kapıdan icerî r CtJMHURİYET 9 Eyîul 1936 KUçUk Hikâye Eski sevgili Bibliyoğrafya Şatranç Klavuzu Müessif bir kaza Maraş meb'usu Mithad Alamın otomobili direğe çarptı, kendisile beraber refikası ağırca yaralandı RADVO Bu akşamki program j Sıvasta 30 ağustos bayramı Nöbetçi Eczaneler ALKAZAR Bugün matinelerden itibaren yeni lcış mevsimîne başlıyor. YILDIRIM KAPTAN ViKTOR MAG LAGLEN •Bahçe Mimarı^ CONCHiTA MİINTENEGRO SARAY Sineması Yarın akşam : Kış mevsimini IKLIMLER / İRENE DUNNE ve RİCHARD DİX Kahraman Haydud aşk ve macera filmi ile açıyor. ramdan adama hayır mı gelir hemşeri!.. yi? Dün bizi çalyaka götürmelerinin se Doğru. Başka birşey yok muydu? bebi bu. Arnavud durdu. Gene güldü: Anladım, fakat anlıyamadığım şey Vardı; ben de ona sevindim. Parıl bu kadının neden öldürüldüğü, kimin taparıl parlıyordu da yanan bir taş sandım. rafından öldürüldüğüdür. Gazetede okuAmma o da kof çıktı. dum: Kan elliyi geçmiş, altmışına merdiven dayamış. Demek aftos, maftos işi Nasıl şeydi o?.. Dedi. Arnavud on kuruşu alınca se yoluma çıktı bu kadının ölüsü. Mesele Bahçıvan elile başparmağının ucunu değil. Ustünden para mara arayan olmavindi, yüzü güldü. Kenan etrafına ba odur. mış; demek hırsız işi de değil. O halde Kenan sustu. Arnavudun kendi başına gösterdi: karak: Hele şu ağacın dibinde bir de si bahsi açmasını istiyordu. Sigara paketini Nah, şu kadar birşey. Kırmızı nedir? Belki eski kocası, eski dostu vardır gara tellendirsem! ona uzattı. Arnavud başka bir ağacın renkte. Meğer bir yazı imiş. da... Dedi. Bahçıvan koştu. Bir de tahta dibine çömelerek sigarayı tellendirirken: Kenan buz kesildi. Demek bütün tahve bir karış boyunda bir iskemle getirdi. Böyle şey görmedim ömrümde; de minleri ve kablelvuku hisleri kendini al Acaba kan buralı mı? Yerli mi? Kenana uzattı. di. Karı şu çukurda bohça gibi yatıyor datmamıştı. Demek bu da Ö nün kur Yoksa Istanubuldan mı geliyordu? Çiti atlıyan Kenan alçak iskemleye du. Sağı solu kan içinde. Belki daha ne banlarından biriydi ve Nermine gelen Bence buralı değildir. Amma bir yerleşerek sırtını ağaca dayadı ve bir fes alır, diye yanına vardım. Arkasını çe telgraf, hakikaten Pendikten geliyordu. iki kere goren, onun üç beş kuruşunu a«oh!» çekti. Havadan, sudan pek az virdim, bacağını çektim. Oralarda olma Ahmed Kenanın gözünün önüne bir ke lan esnaf ta varmış. bahsettikten sonra: dı. Sen hiç raslamadın mıydı? re daha birçok istifham işaretleri dikildi. Şimdi şu evin çocuğu anlattı, sen Yaşlı bahçıvan sigarasından bir nefes Birkaç saniye ikisi de sustular. Kenan Vallahi ne desem yalan. Şöyle akbir kaza atlatmışsın ha dayı?... diye daha çekerek güldü: lıma Yakacık yolunda mı, Dolayoba köiçindeki muammalan halle beyhude uğsordu. Karıyı öteki dünyaya yolhyan raşıyorken bahçıvanın nazarı dikkatini yünde mi ne, böyle bir karı gördümdü giArnavud şaşırdı: bi geliyor. Amma belki bu kan değil de kimse hayırlı bir adammış. Üstünde, ba celbetmekten çekinerek güldü: Ne kazası bre? şında nesi varsa birine dokunmamış. Ca Tabiî, bu tuhaf cevheri de götürüp başkasıydı, ben aldanıyorum. Ne bileyim! Dün seni jandarmalar nını almış, bırakmış. Dolayobada da neresidir? jandarma karakoluna teslim ettin; değil götürmüş. Burada bir cesed bulunmuş Yokladın mı karıyı? Yakacığın sağında, küçük bir köymi? ta. Eh, bir bakayım, dedim. Eski bir Ben edecek değildim; kaç para e dür; nah şu yanda. Bahçıvan güldü: cantası çıktı. İçinde yetmiş sekiz kuruş. der diye çarşıda ona buna gösterirken Bahçıvan elile karşı tepelerden birini Yok be kuzum. Bana ne ölmüj ka Boynunda bakırdan bir gerdanhk. Hep gören olmus, gidip haber vermisler, yaka gösterdi. Kenan dalgın dalgın o tarafa ndan. Haber veren ben oldum. Geçtfrken sini götürüp polise verdim. Bu kadar ha mıza yapıştılar. Şimdi anladın mı mesele baktı. Bahçıvan gene omuzlannı silke Pendiktekî beyaz ev Zabıta romanımız: 22 rek: Amma benimki güvenilir birşey değil. Galiba fistanını benzettim. Bari bunlan jandarmaya anlattın mı? Seni çok sorguya çektüer mi?. Kaç defa!.. Sade, jandarma mı ya!.. İstanbuldan polisler bile geldiler, bu işi sıkı tutuyorlar!.. Bu sözü işitince Kenanın aklına vagonda karşısına oturan kara gözlüklü adâm geldi; muhakkak o da bir polis memuru ru istasyona geldi. On dakika sonra bir tren vardı. Ondan sonra, bir buçuk saat beklemek lâzım geleceğini düşünerek bu treni kaçırmamağa karar verdi. Kiraseye görünmemek için istasyonun bir köşe* sine çekildi ve tren gelinciye kadar ye * rinden kımıldamadı. O gün, o gece, ertesi sabah hep Nermini ve O markali haydudla münasebetini düşünüyordu. Onlarla ortak mı, yoksa onlann elinden kurtulmak isriyen, onlar tarafından tehdid edilen bir zavallı mı? Bu suali kendi kendine bin defa sordu. Bin defa birbirinden ayrı cevablar aldı. Fakat en son karan her ne pahasına olursa olsun, Nermini bulmaktı. Biri çeyrek geçe treninde O akşam, o gece, ertesi gün öğleye kadar bir taraftan düşünen, bir taraftan da telefon bekliyen Kenan boşuboşuna vakit geçirdiğine kanaat getirerek fırladı. Biri çeyrek geçe trenine zor yetişti. Ü • çüncü mevki vagonlara girmişti. İdi. Kenan birçok ihtimallere bir cevab bulabilmek için yalnızlığa muhtacdı. Zaten bahçıvandan ümid ettiğinden çok şey öğrenmişti. Fakat onun zihnini birçok istifham işaretleri daha tutuyordu. Bunlan düşünebilmek için fazla birşey öğrene miyeceğine kanaat getirdigi bahçıvana bir isim attı: Ben de on senelik bir dostum vardır, on sene evvel buralarda oturduğunu söylerdi. Onu aramağa gelmiştim. Bulamadan gidiyorum. En öne, birinci mevkie geçebilmek için* îsmi nedir? bu vagonlardan çıkmağa çalışırken avcı Hasan Hilmi! Hasan Hilmi, Hasan Hilmî böyle kıyafetinde, dizlikli, kalın ceketli, lâci bir isim işıtmedim. verd gömlekli birisi: lArkan var'i Kenan, bahçıvandan kurtulunca doğ