BUGUN 2 nci sahifetaizde: Siyasî îcmal." 5 inci sahifemizde: Terbiye bahisleri Selim Sırn Tarcan. Harb Şarkta kopacak gibi Bernard Fay. 6 ncı sahifemizde: Ercişin karlı tepe lerinde Salih Özel. umhuriyet n h" " UflDiriIlCI' • kiM S3]fl.' 4 J * H tSTANBUL CAĞALOĞLU Telgrai ve mektub adresi: Cumhuriyet, İstanbul Posta kutusu: İstanbul, No 246 Paigrfo ' 1R U " 1GQC ruZarTcSI 10 n3Zir3ll IbdU Telefon: Başmuharrir ve evi: 22366 Tahrlr heyett: 24298 İdare ve matbaa kısmile Matbaacılık ve Neşrlyat Şirketi 24299 . 24290 Hayat V Ansiklopedisi 10 cildi tamam olmuştur >1 Her eve ve herkese lâzımdır Milletler Cemiyeti Konsey ve Asamblesinin Toplantıları illetler Cemiyeti Konseyinin bu haziran aymın 16 sına mukarrer olan toplanması 26 ya tehir olunmuştu. Haziranın 30 una da Asamblenin toplanması kararlaşmıştır. Konsey Habeşistan ve Ren mmtakası j ziyetlerini tetkik edecektir, Asamble îse tahsisan Italyanın Habeşistan üzerinde kendi kendine almış olduğu kararlara fearşı tutulacak hattı hareketi müzakere etmek üzere Arjantinin talebile içtimaa idavet tdılmiş bulunmaktadır. Habeşistan işinden dolayı Milletler Cemiyetinin çok müz'ic ve cidden zor bir tnesele karşısmda bulunduğunu kabul etrnemek mümkün değıldır. Habeşistanın düçar olduğu taarruza karşı ergeç fılî bir mümaneat gösterilmemiş oldukça cıhan efkân umumiyesine karşı Milletler Cemiyetinin varlığı sebeb ve hıkmetini müdajfaa etmek hıç kolay bir i§ sayılamaz. Bununla beraber böyle bir vaziyette mütecavize kim ve nasıl karşı koymalıydı sualini gözönünde bulundurarak ona verilebılecek cevablardan bazı hakikatler çıkarmak iktıza eder ki Cemiyetin gerek Konseyinde, gerek Asamblesinde en kuvVetli olarak işte bu hakikatlerin nihayet hal ve vaziyete hâkim olacağı tahmin edilebilir. Herkes ortadaki tecavüz karşısında Cemiyetin varlığını sıyanet etmek için eğer malî ve ekonomik zecrî tedbirler kifayet etmiyorsa bunların daha şiddetlilerine başvurulabileceği gibi esasında gayet asil hisler ve dılekler besliyebilir. Nitekim bir aralık İskandinavya memleketlerile Holandanın ve hatta îspanyanın İtalyaya karşı mümaşat etmeğe katlanmaktansa Cemiyeti terketmeği tercih edeceklerinden bile bahsolunmuş olduğu hatırlardadır. Ancak malî ve iktısadî zecrî tedbirlerin kifayetsizlıği önünde bu küçük şimal memleketleri mütecavize karşı alınabilecek askerî tedbırlere binnefıs nekadar iştirak ederlerdi? Kendilerine bu cıhet sorulursa vaziyet daha iyi ve daha çabuk anlaşıhr. Hatta bu devletler askerî tedbirler alınmıyor dıye Cemiyeti terketmeğe hazırlanacaklanna Cemiyeti askerî tedbirler almağa davet ederek eğer bu yol kabul olunursa kendilerinin başta bütün kuvvetlerile buna iştirak edeceklerini söylemeleri daha yerinde olurdu. Filhakika çok unutulan hakıkat şudur: Bazı memleketler Milletler Cemiyetini ya bizatihi iş görür bir varlık sanıyorlar, yahud onu bazı büyük devletlerin malikânesi sayıyorlar, ki bunun her ikisi de doğru desjildir. Cemiyet onu teşkil eden büyük küçük bütün devletlerin malıdır, ve onun varlığı bütün bu devletlerin bütün kuvvetlerile ancak ifade olunabilir. Cemiyete aza olarak girmeği kabul etmiş büyük küçük her devlet orada sulh hesabına kendi ıktıdan kadar vazife gormekle mükelleftir. Bu hakıkat ya boyle bilinmez, ya böyle yapılmazsa o zaman vaziyet bittabi şimdıki gibi olur, yani Cemiyet mutlak bir aciz içinde bocalar kalır. Habeşstan işinde bütün yük İngilterenin omuzlannda bırakıldı, ve herkes istedi ki mütecazive karşı yalnız İngiltere harekete geçerek icabmda askerî tedbirlerle dahi onun haddmi bildırsin. Halbuki Sir Samuel Hor İngiliz Hariciye Nazın olarak Milletler Cemiyetinde İngilterenin bütün kuvvetlerini olanca ağırlığile Cemiyetin emrine koymuş bulunduğunu söylediği zaman Cemiyete aza olan diğer milletlerin de umumen böyle yapmalan lâzım geldiğini söylemeği unutmamıştı. O zaman Sir Samuel Horu alkışJıyanlar onun sözlerinın ikinci kısmmdaki 6arahati çabuk unuttular. Onun için vafciyet Timurlengin Akşehirdeki fili hikâyesine benzemekten kurtulamadı. Hikâye malumdur: Timurlengin Akşehirde serbest gezmeğe bıraktığı bir dişi fil hortumunu halkm bağına bahçesine uzatarak herkesi ızrar ediyormuş. Ahali Nasraddin Hocadan Timurlenge giderek memleketi bu filin gerrinden kurtarmağa delâlet etmesini rica etmişler. Hoca halkın ileri gelenleri de beraber gelmek şartile buna muvafakat etmiş, ve guya ötekiler de böyle yapmağı kabul etmişler. Nasraddin Hoca yanında epeyce bir kalabahkla Timurun oturduğu yere vararak içeriye daldığmda bir de arkasma bakmış, ki kimseler yok. Orada kimse Hocayı takib etmemiş ve herkes savuşmuş. Böylelikle yapayalnız Timunın karşısına çıkan Hoca onun: Ne istiyorsun?, Zecrî tedbirler işi sarpa mı saracak? Boğazlar Konferansı toplanıyor ingiliz hükumetinin umumî âraya müracaati isteniyor Zecrî tedbirlerin kaldırılması meselesinde ingiliz Nazırlarından bir kısmı arasında ihtilâf çıkmış! Londra 14 (A.A.) Milletler Cemiyetine müzaheret teşkilâtmın Gal memleketi konseyi, dünkü toplantısmda İtalyaya karşı tatbik edilmekte olan zecrî tedbirlerin şiddetlendirilmesini istemiş ve hükumete İtalyanın Milletler Cemi yetinden dışarı edilmesine aid teklifler de önayak olması tavsiyesinde bulunmuştur. Murahhaslar şu mütaleada bulunmuşlardır: Hükumet, tekrar intihabat yaparak ârayı umumiyeye müracaat etmedikçe kollektif emniyet ve Milletler Cemiyeti mukavelenamesi lehindeki siyasetini de ğiştirmeğe salâhiyettar değildir. Hariciye Vekili dün sabah Ânkaradan geldi Delegelerimizden bir kısmı salı günü gelecek, Tevfik Rüştü Aras bu akşam Montröye gidiyor Boğazlar Konferanstnda murahhas heyetimizin reisi Tevfik Rüftü A.ras dün Haydarpaşa istasyonundan çıkarken Bu aym 22 sinde Montröde toplanacak Boğazlar komisyonunda bulunacak olan Hariciye Vekili Tevfik Rüştü Aras, Vekâlet Umumî Kâtibi Numan Rifat Menemencioğlu ve Hususî Kalem müdürü Refık Âmir dün sabahki ekspresle gelmişlerdir. Hariciye Ve kilımiz Haydarpaşa istasyonunda Vali, Polis müdürü, ve askerî erkân tarafın dan karşılanmıştır. Numan Rifat dün akşamki trenle Montröye hareket et miştir. Tevfik Rüştü Aras ta bu akşamki Semplon ekspresile Montröye hareket edecektir. Heyete dahil olan diğer muİngiliz Başvekili M. Baldvin Kembriç Universitesi U. Kâtibi kıyafetile rahhaslar, başta Büyük Erkânıharbiye tan olduklarındarr dolayı kabine erkânı vel bu mesele hakkında parlamentoda saîkinci Reisi Korgeneral Asım olduğu arasında ihtilâf çıkmış olduğunu bildiren rih beyanatta bulunması ve bu esnada İtalyanın da Habeşistana Milletler Cehaberlere kıymet verilmemektedir. lArkası Sa. 1 sütun 3 W\ M. Edenin Cenevreye gitmeden ev halde bugün Ânkaradan hareket ede • cekler ve salı günü şehrimize gelerek o akşamki trenle gideceklerdir. Hariciye Vekilimize Avrupada bu lunduğu müddetçe Adliye Vekili Şükrü Saracoğlu vekâlet edecektir. Boğazlar konferansı ayın 22 sinde toplanacaktır. Haziranın 27 nci günü de Milletler Cemiyeti Konseyi içtima edeceğinden konferans ayın 26 sına kadar çalışacak ve encümenler esas projeleri hazırlıyacaktır. Konferans, Konsey müzakerelerinden sonra tekrar toplanarak bu projeler üzerinde görüşmelerde de vam edecektir. İngiliz Nazırları arasında itilâf mı var? Londra 14 (A.A.) Londra me hafili, zecrî tedbirlerin kaldırılması me selesinde süratle bir karar ahnacağını tahmin etmektedirler. Diğer taraftan siyasî mehafil, kabinenin pek yakında zecrî tedbirlerin kaldırılması, Habeşistanın ilhakı keyfiyetinin tanınmaması ve Milletler Cemiyeti mukavelenamesinin yeni den gözden geçirilmesi meselelerinde kat'î bir hattı hareket takib edeceği mütaleasındadırlar. İyi malumat almakta olan mehafilde atşam gazetelerinde çıkan ve bazı nazırlann İtalyaya karşı tatbik edilmekte o lan zecrî tedbirlenn muhafazası taraf Fransadaki büyük grev tamamen sona erdi Dün geceki maç Melih, Yugoslav boksörünü yendi Uçüncü Dil Kurultayı Kurultaya Fransız, Rus, Alman, Avusturyalı ve Finlandiyalı alimler de iştirak edeceklerdir Ayan Meclisi, M. Blumun verdiği izahat üzerine 5 ravund üzerine tertib amele lehinde olan üç projeyi kabul etti edilen müsabakayı Melih sayı hesabile kazandı Birinci Dil Kurultayından Uçüncü Dil Kurultayının bu sene de ağustosun yirmisinde toplantıya çağırıl dığı malumdur. Bu seneki toplantının ruznamesini, başlıca Güneş Dil teorisi teskil edecektir. Güneş Dil teorisi hakkında uzun müddettenberi gazetelerde çıkan yazılar bu bahis etrafında, umumî ııtiMiııııııtıııııııtıııııııııııııııııııımıııııııııııııııııııııııııııııııııiıııııııııııı bir görünüş efkân kâfi derecede aydınlatmıştır. Kongreye iştirak edeceklerden büyük bir kısmı evvelki kongrelere iştirak etmiş olanlardır. Maamafih bu zevat haricin de müracaat edenlerin talebleri de tetkik edilecektir. İArkast Sa. 7 sütun 3 îe] ıııııııııııııııııııııımıııııııııııııııımımııııııııııııııııııııııiHiııınıımıl Hâdiseler arasında Yugoslav şampıyonüe Melih maçtan evvel yanyana Babıâlinin büyüklüğü ve sefaleti akşam gazetesi tarafmdan mehez gSsterilmiyerek her gün iktibas edilme dikçe neşrolunmuş sayılamaz; çuultii vatan çapında ve okuyuca kesafeti nisbetinde yayım yapmak imkânına yalnız Babıâli sahibdir. Hatta Babıâli aleyhindeki fikirler bile, kâğıd, mü rekkeb, matbaa, sermüvezzi gibi te dariklerini oradan yaparak ve gene o~ nun mürüvvetine sığtnarak, memle ketin her tarafına yayilmak şansını, Cağaloğlundaki tepesinin Sirkecideki tırnağtna kadar gene onun bünyesi içinde aramtya mecburdurlar. Babıâlinin sefaletine gelince, onun bize verdiği nefret, göçen bir saltanatm en son ihanet ve inkıraz hatıralarile dolu siyasî mazisinden gelmeğe başlar. «.Ankara caddesi» adının bu «Babıâli» kelimesini silemeyişi, içine bütün bir tarih boyası da karışan koskoca bir leke oluşundandır. Babıâli denince hâlâ kitabct Kasbarla Karabetin dükkânlart ve Mihranın gazetesi önünden geçen «veziri mealisemi rimy> lerin sadaret alayları gözonüne gelir; sanki hâlâ Üstündağın koltu ğunda Şapur Çelebi Ytldıza lâyiha [Lutfen sahifeyi çevirinizî Pariste grev yapan amelelerden bir kısmı işgal ettikleri bir müessesede dans ediyorlar Paris 14 (A.A.) Âyan meclisi ticaret encümeni, uzun bir münakaşadan ve M. Blum tarafmdan uzun uzadıya verilen izahattan sonra Meb'usan meclisi tarafmdan kabul edilmiş olan ve ücretli tatil günlerine, kollektif iş mukavelelerine ve kırk saatlık haftaya dair bulunan üç projeyi hiçbir noktasını değiştirmeksizin kabul etmiştir. Encümen, mazbata muharrirlerini Meb'usan meclisi metninin tadıl edilmeksizin kabulüne dair olan raporlarını A Sualine şu cevabı vermiş: Efendim burada bir tek dişi filiniz var ki şehir içinde güzel güzel gezip duruyor. Ahali sizden bu dişi filin yanına bir de erkek fil karmanızı rica ediyor! Tımur bu ricayı kabul ederek Akşehirdeki fili ikileştirmiş. îşte mütecavize karşı bütün külfetin İngiltere tarafmdan yüklenilmesini istiyen Cemiyetliler Nasreddin yan meclisine tevdi etmeğe memur et miştir. Grev her taraf ta bitiyor Paris 14 (A.A.) Bugün grev hakkındaki gerginlik geniş mikyasta zail olmuştur. Grev hareketinin devam et mekte olduğu korporasyonlarda bile yapılmakta olan müzakerelerin yakında neticeleneceği tahmin edilmektedır. En başlıca mukavemetler, büyük mağazalar müstahdemlerile patronlar murahhasları [Arkası Sa. 1 sutun 1 de] Dr. Şaht, Yunan ricalile de temaslara başladı ıiMiııııııiııııııııııııııııiMiııııınııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiMiMiıııııııııııııııııııııııııtııııııııııııııııtııııııııııııııiH Hocanın Akşehirli hemşerilerine benzemişlerdir. Bu hıkâye Cemiyetin zayıf tarafı nerede olduğunu göstermeğe kâfidir, ve zannediyoruz ki bu defaki Konsey ve Asamble içtimalarında herkes sarahaten bu hakikatle karşı karşıya kalacaklar veya bırakılacaklardır. . . , Pek haklı ve pek yerinde olâraV! YUNUS NADİ Cumartesi akşamı Taksim stadyomunda yapılacağı ılân edilen hususî ve bey A ğaç mecmuasmda şair Necib Fanelmilel boks maçlan, havanın müsaa * * zıl, «eskiden ismine Babıâli, şimyere lArkası Sa. 6 sutun 1 de] di de Ankara caddesi» denilen «bir nevi yağlı derinin bir nevi böceği doğurmak ve beslemektekh tabiatini isnad eden yazısında «Babıâli tiph dediği haşerattn muayenerini yapıyor. Bu muayene, sonlanndaki acı teşhisin uyandırdığı hususî bir dikkatle bizi o muhitin mahsullerinden ziyade tabiati üstünde düşündürerek Babıâli nin büyüklüğüne Ve sefaletine aid kıymetleri ayıracak bir tahlile doğru gö'türmek gibi mes'ud bir teaire sa hibdir. Atina 14 (Hususî) Alman İktıBabıâlinin büyüklüğü üstünde, 6esad Nazırı ve Devlet Bankası Umum Müdürü Dr. Şaht, dün, öğleden sonra dahetinden gelen bir lüzumsuzluktan tayyare ile Belgraddan buraya gelmiş dolayı, fazla durulamaz: Kâğıdla mü[Arkası Sa. 3 sutun 6 da] rekkeb, en yaratıcı münasebetini Babıâlide idrak eder; en büyük gazeteler, mecmualar, kitablar ve mekteb kitabları orada hazırlamr Ve memleketin her tarafına yayılır! en fazla kilovatla çalışan fikir istasyonu ora stdır. Yazan: Ahmed Agaoğlu Zafer ve inkılâb, halk ve hükumet sesini hep bu mürsile merkezinden duyurmuştur. Falih Rıfkı Atayın Ulustaki başmakaleleri bile açıkgöz bir Alman İktısad Nazırı Atinada Hüsyin Cahid Yalçına bir cevab 3 uncii sehifemizde