5 Haziran 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

5 Haziran 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hteteffl 1938 CTJMHURÎTET 5ON Son manevralarda ordu, bütün modern silâhlarla teçhiz edilerek emsalsiz kahramanlığı Uç devlet reisinin yapa yenilmez bir kahramanlık haline getirilmiştir Yenî lâyiha ile çabuk görülmesi lâzım gelen cağı bu toplantıya büyük Müdafaa vatttalarımızı en yeni silâhlanma fenninin en yeni cürmü meşhudlarda müddeiumumîlerin icadlarile teçhiz etmekteyiz. tsmet înönü ehemmiyet verilmektedir salâhiyetleri genişletilmektedir Ankara 4 (Telefonla) Ceza muhakemeleri usulü kanununun bazı mad delerini değiştiren lâyiha yakmda Mec liste görüşülecektir. 20 ağustos 1929 tarihindenberi mer'i olan ceza muhakemeleri usulü kanunundaki bu değişikliklere tatbikat noktasından lüzum görülmüş tür. Bu meyanda mahiyetleri itibarile çabuk görülmesi lâzım gelen meşhud cüriim vak'alannda Cumhuriyet Müddeiumumilerinin salâhiyetleri de genişletil mektedir. Vak'a mahallinde sorgu suih hâkimlerile Cumhuriyet Müddeiumumi leri tarafından yapılan tahkikatın ilk tahkikatta tekrar edilmemesi esası kabul e dildiği gibi bugün filen mevcud olmıyan karar hâkimliği teşkilâtı da kaldırılmış tır. Lâyihayı tetkik eden Adliye encü meni meriyet tarihini 1936 eylulünun b'^' olarak göstermiştir. Bu suretle yeni de ğişikliklerin icabı olarak adliyece yapılması zarurî bazı teşkilâta ve hâkimlerle alâkadarların yeni hükümleri tetkiklerine vakit bırakılmış oluyor. Lâyihanın Ad liye encümeninde müzakeresi esnasında 14 üncü madde üzerinde bir noktai na zar ihtilâfı olmuştur. Bir davanm nakline dair olan bu maddede nakil sebebleri arasındaki (şüpheyi dai haller) kaydi çıkanlmıştır. Esasen Alman kanunundan iktıbas edilmiş olan ceza usulü muhake meleri kanununun aslında da böyle bir kayid yoktur. Bu hüküm eski ceza usulü kanunundan nakledilerek yenisine ilâve edilmiştir. Encümende bir kısım aza hâkimlerin muhitin hakh veya haksız beliren hissiyatınm manevî tesiri altında kalmaları gibi ihtimaller karşısında bu kaydin bir teminat olduğunu ileri süre rek (şüpheyi dai hallerin) dava nakline bir sebeb olarak maddede bulunmasını istemişlerdir. Encüjnen ekseriyeti ise şu mütalea ile (şüpheyi dai) kaydini kaldırmıştır. (Bütün alâkahların bu kayde dayanarak taleb edecekleri dava nakli hususlan bu talebleri tetkike salâhiyetli o lan mercileri işgal ederek şüpheli sayılacak hallerin tasrih ve tahdidine de hnkân bulunmadığından fena niyete müstenid olmasa bile işleri işletmeğe yol açacaktır. Adliye Vekilinin âmmenin emniyetini koruma noktasından davayı nakletmek salâhiyeti şüpheyi dai halleri de şümulü dahiline almaktadır.) Encümen ekseriyeti bu düsüncesinden başka hâkimin red dine dair olan kanundaki hükümlerin bu endiseleri gidermeğe kâfi geleceği kanaatinde bulunmuştur. IIIIIIIIIIHMMIHIMI.fi. Ceza mahkemeleri usulii Küçük Antant kanununda tadilât Bükreşte toplanıyor Bükreş 5 (Hususî) Yugoslav Naibi Kralisi Prens Pol ile Çekoslovakya Cumhur Reisi M. Beneş cumartesi sabahı buraya gelerek Kral Karolu ziyaret edeceklerdir. Bu münasebetle üç Küçük Anlaşma devletinin idare edenler arasında mühim görüşmeler yapılacak tır. Alınan haberlere göre üç devlet reisi bilhassa şu meseleleri görüşeceklerdir: 1 Habsburglarm avdeti. 2 Lehistana, Sovyet Rusyaya ve Almanyaya karşı Küçük Itilâfın vazi yeti. 3 Zecrî tedbirlere karşı Küçük Itilâfın tutacağı yol. Çekoslovakyanın Sovyetlerle anlaş maya taraftar olduğu, halbuki Yugoslavyanın buna şiddetle muhalefet ettiği söyleniyor. Buna karşı Romanyanın da Almanya ile anlaşmaya taraftar bulunduğu kaydedilmektedir. Herhalde Bükreş konuşmalanndan mühim neticeler çıkacağı ümid edilmektedir. TELEFON MAB TELCRAF E RLEP V6TELSİZLE Modern Türk ordusu kahraman Türk ordusu İHEM NALINA, MIH1NA Yaya yürümedikleri anlaşılıyor elediyemiz, İstanbul cadde ve sokaklarmda intizamla yürümeği, para cezası tehdidile öğetmeğe kalkıştı. Bizim yürümeği bil mediğimiz muhakkatır amma bu kararı verenlerin Istanbulun sokak ve caddelerini bilmedikleri de muhakkaktır. Öyle olmasaydı, «Akşamcı> arkadaşı mın dediği gibi, en kalabalık yerlerde, kıldan ince birer Sırat Köprüsü olan yaya kaldırımlarmm sağından yürü meği tavsiye etmezlerdi. Cumartesi ve pazar akşamları, Bey »ğlunda, İstiklâl caddesinin yaya kal ırımları, salına salına piyasa edenlerle ğne atsan yere düşmez vaziyetindedir. O zamanlarda, acele işi olanların yaya kaldırımmdan aşağı inmeden yoluna evam etmesini istiyenlerin îstiklâl caddesinde hiç yaya gezmedikleri anlaşı ıyor. Halkımız, yolda yürümek adabını bilmiyorsa, bunun sebebini caddelerin, sokakların yaya kaldırımlarmm hatta meydanların darlığında ve kaldırımla ın berbadlığmda aramak lâzımdır. Bir misal ister misiniz? Galatada ya•aların karşıdan karşıya geçmesi için birkaç yere konulmuş sarı taşlar vardır. Bunların, elektrik fenerli seyrüsefer işaet memurunun bulunduğu yerden ^öprüye doğru teveccüh ettiğiniz za man, sağ ve sol yaya kaldırımlarmı biririne bağlıyanına dikkat ettiniz mi? Bu işin tekniği itibarile hakikaten bir lırat Köprüsüdür. Yolun tam meyillendiği yerde, Köprü istikametinde yana atmış olan bu cilalı taşlardan, yağmuru havalarda geçmek istediğiniz zaman, lyağmızın kayıp her hangi bir nakil rasıtasınm altma yuvarlanmaktan, sizi mcak kestiğiniz kurbanlar kurtara »ilir. Ceza almağa memur seyrüsefer me murları duymasın amma, ben Galatada, Karaköy meydanında karşıdan karşıya geçerken, o üç tane sarı geçidin hiç biine kat'iyyen ayak basmadım. Çünkü bir defa o İcayağan ve meyilli taşlardan geçerken ayağım kaydı ve geçid taşla ından seyrüsefer memurunun gözü ölünde yıldırım gibi geçen bir otomobiin altma girmeme ramak kaldı. îstanbulun Eminönü, Karaköy ve Taksim gibi son derece iptidaî meydanarında, insan yürümesini bile unutu nerede kaldı muntazam yürümeği ğrenecek! Halka, caddelerde muntazam ve Av•upılı gibi yürümeği öğretmek için gaetelere ilân vermek, talimatname yapmak, para cezası almak kat'iyyen kâfi gelmez; evvelâ yürüyecek yol yapmak âzımdır. Türk tankları bir geçid resminde Başvekil İsmet İnönünün, Büyük Milet Meclisi kürsüsünden bütün millete re bütün dünyaya hitaben söylediği bu sözün boş bir tefahürden ibaret olma dığını, İstanbuldaki kıt'aların yaptıkları tatbikatta görüyoruz. Küçük mikyasta birer manevra olan bu tatbikatta, Türk ordusu en modern silâhlar kullanmak adır. Esasen, başka türlü de olamazdı. Çünkü eski silâhlarla teçhiz edilmiş bir ordu ile iktifa etmek intihar etmekle müavidir. 1914 silâhlarile mücehhez bir ordu nun 1936 silâhlarile teçhiz edilmiş bir rdu karşısmdaki vaziyeti şu ikiden biri lur: 1 Panik yapıp kaçmak, 2 Kahramanca, fakat boşuna öl mek, Meşhur Fransız generallerinden Dü al, geçenlerde yazdığı bir makalede modern silâhlarm müthiş kudretlerin den bahsederken bugünkü silâhlara 1914 silâhlarile karşı çıkıldığı takdirde, ne icenin harb değil «katliâm> olacağım öylüyordu. Bir Osmanlı paşası muharebeyi «da^anıp durmak, atıp vurmak> diye tas/ir ve hulâsa edermiş. Harbin esas hakikati gene bu dört keimede mündemiçtir amma bugün, dayanıp durmak ta, atıp vurmak ta çok muazzam ve çok mühim bir bilgi, bir fen, bir teknik işi olmuştur. Vaktile ordunun silâhları şundan ibaretti: Tüfek, süngü, kılıc, mızrak, ve bir kaç çeşid top. Bugünün silâhları ise saymakla tü kenmiyecek kadar çoktur. Hafif ve ağır makineli tüfek, bomba tüfeği, piyade topu, piyade havanı, dağ obüsü, dafi tank topu, dafi tayyare topu, sahra, dağ, obüs, havan toplarının hafifi, ağırı, en ağırı, zırhlı otomobiller, küçük, orta, ağır tanklar, alev saçan makineler, alev saçan tanklar, avcı, keşif, rasad, bombardıman tayyareleri, bu tayyarelerin attıkları yangın ve tahrib bombaları, top mermileri yahut ta tayyare bombalarile atılan çeşid çeşid zehirli gazler. arelerile bu mevkileri bombardımana Daşladılar. Böylece, Şişman Bertalarm faaliyetlerini son derece güçleştirdiler, galiba bir tanesini de tahribe muvaffak ldular. Bu misalde, her iki tarafta da ıarb eden yürek kahramanlığı değil; en kahramanlığı, teknik kahramanlığı di. İtalya, Akdenizde kimseden korkmuyormuş Sofya 4 (Hususî) îtalyan Ayan azası ve Peruzfa üniversitesi Rektörü Orano anlaşılan geçen günkü konferarr ının yaptığı tesirleri biraz azaltmak çin bugün Ultro gazetesine şu beyanatta bulunmuştur: « Bugün Italyada hiç kimse harbi istememektedir. Fakat biz kendi sulhu muzu koruyabilmek için harbe hazırlan maktayız. îtalya, dünya sulhunu tehdid etmemektedir. Yalnız kendini müdafaa etmektedir ve biz bugün Italyanın deniz ve hava kuvvetlerile iftihar etmekteyiz. Çünkü onlar sırf Italyanın eseridir. Bi zim hava kuvvetlerimizde dünyanın en iyi tayyarecileri bulunmaktadır. Bizim deniz kuvvetlerimiz her zaman hazır bir haldedir. Ve Akdenizde hiç kimseden korkmamaktadır. İtalya, bugün Balkanlardan fazla Orta Avrupa ile alâkadardır. Italyanın Yugoslavya ile olan münasebatı artık iyı dir. Ve Yugoslavya bu vaziyette bizden şikâyet edemez. îngiltere dahil olarak bütün dünyanın Habeşistandaki hakkı mızı tanıyacağını ümid etmekteyiz. Çünkü bu dünya sulhunun muhafazası için bir hareket olacaktır. Resmî matbaalar Selânik grevi Ankarada bir isim altında Hükumetin aldığı tedbir» ler sayesinde akim kaldı birleştirilecek Ankara 4 (Telefonla) Muhtelif yerlerde çalışan devlete aid matbaalann birleştirilmesine karar verilmiştir. Buna dair kanun lâyihası Meclis Maarif Encümeninden çıktı. Tasavvura göre îstanbuldaki Devlet Matbaası (Maarif matbaası) namile kalacaktır. Erkânıharbiye deniz, Inhisarlar ve Harita matbaalan da mensub oldukları Vekâletlere bağlı olarak çalışacaklardır. Bunların haricinde olan matbaalar Ankaraya nakledilecek ve büyük bir (Devlet matbaası) tesis e dilecektir. Devlet matbaası, devlet müesseselerinin işlerini görecektir. Maamafih devlet müesseseleri harice de iş verebileceklerdir. Bu matbaa, 3 seneye kadar kurulmuş olacaktır. Atina 4 (Hususî) Selâniğin mu tedil işçilerinin itirazlanna rağmen ev velce verilen karar dairesinde yirmi dört saatlik umumî grev dün geceyansı başlamıştır. Bu geceyarısı hitam bulacaktır. Grev akim kaldı Atina 4 (Telefonla) Selânik iş çiler sendikasının ekseriyeti dahil olma dıklanndan grev akim kalmıştır. Hükn metin ittihaz ettıği tedbirler sayesinde Selânikte en ufak bir hâdise bile zuhur etmemiştir. Tevkif edilen komünist meb'utlar Atina 4 (Hususî) Hükumet Tisalyanın komünist meb'uslannı tevkif ettirmiştir. Bu meb'usların Golos grevcilerini kıyama sevkettikleri anlaşıldığı için tevkıfleri müddeiumumilıkçe istenmiştir. Mısırda bir otobüs kazası Londra 4 (A.A.) Kahire ile Zagazig arasmda bir otobüs bir ağaca çarparak Kanala yuvarlanmış ve dört Mı sırlı ölmüştür. İkisi devlet memuru ol mak üzere dört kişi ağır surette yaralanmıştır. Ankarada «isleme tecrübesi Bir ekspres yandı Paris 4 (A.A.) Cenub ekspresinde yolda giderken yangın çıkmış ve tren durdurularak yolcuların başka bir trene nakline lüzum hâsıl olmuştur. Bir tayyare kazası Amsterdam 4 (A.A.) Şihpol ci vannda bir Avusturya uçağı yere düşüp parçalanmıştır. İçinde bulunan Kredit Anştald Bankası direktörü M. fon Hengel ile diğer bir yolcu ölmüşlerdir. Bir Yunanlının orduya teberruu Atina 4 (Hususî) îskenderiyede tütün ticaretile meşgul aslen Yunanlı Kuturellis Başvekile gönderdiği bir mektubda Yunanistana yapmakta olduğu hizmetleri takdir ettiğine bir delil olarak orduya son sistem iki bombardıman tayyaresi teberru ettiğini bildirmiştir. Bu tayyarelerin kıymeti 15 bin îngiliz lira sından fazladır. Ankara 4 (Telefonla) Bugün An karada tayyare hücumuna karşı bir sisleme tecrübesi yapıldı ve Bakanlıklar mahallesi 10 15 dakika gözden tama Şanghay 4 (A.A.) Çinliler bü men kaybolacak bir şekilde sisle ör tün gayretlerini, istiklâllerini müdafaa ve tüldü. arzularını merkez hükumetine kabul et Tek kitab usulü tirmek için sarfetmektedirler. Kanton Venankin arasındaki mücadele süel safbırakılacak mı? Ankara 4 (Telefonla) Söylendiği haya girmiştir. ne göre. tek kitab usulünün faydalı olCenub Çininde hududlarında cereyan madığı hakkındaki mütalealar nazarı etmekte olan süel hareketleri tekzib eden dikkate almarak tetkiklerde bulunula resmî hiçbir malumat alınmamıştır. caktır. Tarih ve yurd bilgisi gibi kitabÇankayşekin Kuangtung ve Kuangsi lardan başkalarmm şimdiki usulden ayhududlarında 350 bin kişi tahşid ettiği rı tarzda hazırlatılması düşünülmekte dir. Meclis 'Maarif Encümeninin de bu haberi inanılacak mahiyettedir. Üç Kanhususta Kültür Bakanlığımn nazarı dik ton ordusunun bu hududlara doğru yü katini celbettiği anlaşılmaktadır. Diğer rümekte olduğu bildiriliyor. taraftan programlarm ikide bir değiş Bu malumata göre Kuangsi ordusu miyecek tarzda tertibi ciheti de temin Hunana girmiştir. Ayni zamanda Kan edilecektir. ton birinci ordusu hududu geçmiş ve Ankarada resim sergisi şimdi Hengçene doğru yürümektedir. DiAnkara 4 (Telefonla) Güzel San'at ğer Kanton ordusu da hiçbir mukavemete lar Birliğinin 13 üncü resim sergisi cu maruz kalmaksızın ayni istikamette iler martesi günü 4 te sergi evinde açıla lemektedir. caktır. Bu münasebetle bugün matbuat mensublarma bir çay tertib edildi ve Bulgaristanm harb levazımı sergi hakkında izahat verildi. Sofya 4 (Hususî) Bulgaristanda Çinde gene dahilî harb başladı Polonya Litvanya hududun da yeni bir hâdise daha Yeni Yunan Ziraat Nazırı Atina 4 (Hususî) Ziraat Nazırlığına tayin edilen Kiryakosun dün tahlifi yapılmış ve işe başlamıştır. Eski Nazır gazetecilere yaptığı beyanatta istifasının sebebi, sıhhî vaziyetinden ileri geldiğini söyliyerek Başvekille aralarında ihtilâf çıktığı şayiasını tekzib etmiştir. Kaunas 4 (A.A.) Polonya Litvanya hududunda, Polonya topraklarından açılan bir ateş neticesindee bir muhafız nefer ölmüştür. Hâdisenin sebebi henüz anlaşılamamıştır. Litvanya makam'arı tahkikata baslamıslardır. Yunanistan 3 telsiz istasyonu yapıyor Atina 4 (Hususî) Münakalât Nezaretinin talebi üzerine Yunanistanda üç telsiz merkezi tesisine karar verilmiş Ankara 4 (A.A.) Sovyet Rusya tir. Bu merkezler Atina, Selânik ve Patda spor hareketlerine aid bir filmin Sov rasta yapılacaktır. yet elçiliğinde gösterilmesi münasebetile biı süvare verilmiştir. Paris 5 (Hususî) Paris borsasınm Başta îsmet înönü olmak üzere Vekilbugünkü kapanış fiatları şunlardır: ler ve sefaretler erkânı hazır bulunmuşLondra 76,54 1/2. Nevyork 15.19. Ber tur. lin 610.50, Brüksel 256,75, Madrid 207,25 Amsterdam 1026.25. Roma 119,70, Liz Bugünkü meclis Ankara 4 (Telefonla) Meclis yarın bon 69,25, Cenevre 490,62 1/2, bakır 40 15 te toplanarak iş kanunu lâyihasının 40 1/2, kalav 183,05, altm 138,3 1/2, gü müş 19 15/16. müzakeresine devam edecektir. Ankarada Sovyet sporculuğuna aid bir film ki bütün garnizon kumandanlan dün Sofyada Harbiye Nazınnın riyaseti altında umumî bir içtima akdettiler. Bu müna sebetle Harbiye Nazın Bulgar gazetecilerine verdiği beyanatta bu içtimada bütün kumandanlann kendi kıt'alarının son vaziyetleri ve ihtiyacları hakkında Harbiye Nazınna rapor verdiklerini ve yaz talimleri ve manevralar için de Harbiye Nazınndan emirler aldıklannı söylemiştir. Garnizon kumandanlanndan birçoklan bugün Kral tarafından da kabul e«h*ldiler. Kumandanlar, vazifeleri arasında Bulgaristanm siyasî vaziyetlerile de a lâkadar olmuşlar, bugünkü partisiz vaziyetin devam etmesine ve kat'iyyen esk parti hayatına dönülmemesine de karar vermislerdir. Burada deveran eden şayialara naza ran bu içtimada Bulgaristanm yeni silâh lanma meselesile de alâkadar olarak or dunun tam ihtiyacları da görüşülmüştür. Fakat, bugünün ve yarının harbinde ennin ve tekniğin en büyük rolü oy ıyacağını iddia ettiğimize bakıp ta bu yazmın manevî kuvvetin, imanm, aıırlardanberi damarlarımızda dolaştığı için şu bizim pek iyi bildiğimiz kahra manlığm artık kıymeti kalmadığmı idiaya kalkıştığımızı sanmayınız. «Harb eden silâh değil, insandır> sözünü unutmuş değiliz; harbde manevî kuvvet, baan maddî kuvvetten daha büyük rol oynar. Hasmından daha az kuvvetle, daha noksan silâhla harb eden, ondan aha fazla zayiat verdiği halde yenil meği asla kabul etmiyerek nihayet muzaffer olan ordular çok görülmüştür ve 'U orduları zafere ulaştıran en büyük iilâh olan «iman» dir: Çanakkalede, Isiklâl Harbinde olduğu gibi. Fakat azmi, imanı, kahramanlığı yük;ek olmak, silâhsız veya kötü, âciz siâhla harb etmeği icab ettirmez. Manevî suvvetler, yalnız yaşıyan insanlarda ıulunur. Şehidi»»rin kahramanlığı, yere ;erildikleri anda, artık yalnız bir tarih olmuştur; onunla iftihar edilir; fakat muharebeye devam edilemez. Arıbur mnda, ikinci fırka, hemen bütün mev:udünü kaybedecek kadar şiddetli savetlerle efsanevî bir kahramanlık ha •ikası yaratmış, fakat bu harika Anzakarı denize dökememişti; çünkü makinelitüfeklerin başak gibi biçtikleri kahraman safları tekrar canlanıp Avustralya siperlerine girememişlerdi. Burada çeik madde, insan vücudünü delmiş ve ere serilen şehidlerin mübarek kan Memleketimizde bir seyahat filmi çeları, Türkün tarihine yeni bir kahra virmek üzere bir müddettenberi şehrimizmanlık menkıbesi yazmıştı. Zaferi şehidler hazırlar, gaziler elde de bulunan îngiliz sinemacılan dün akeder. en sonda muzaffer olan, hayatta şamki ekspresle Londraya dönmüşler kalanların ve silâhını kullanabilenlerin dir. kahramanlığıdır. Demek ki kahraman Îngiliz sinemacıları Trakyada ve Çalığın ölü değil, diri olması lâzımdır. nakkalede de bazı manzaraları filme alCesaret, fedakârlık, sebat, kahraman mak suretile büyük bir seyahat filmi yapık gibi manevî kuvvetler ancak hayat mak istediklerini evvelce gazetecilere Denizde de torpil kızakları, hücum la, madde ile kaim olduğuna göre, eli söyledikleri halde, yalnız Halicin bazı botları, muhribler, denızaltı gemileri, mizdeki manevî kuvvetlerden, canlı vüher çeşid deniz tayyareleri, küçük, orta, manzaralarını filme çekmekle iktifa et vudler içinde iken istifade etmek ve bubüyük kruvazörler, muharebe kruvazörnun için de onları güçlerinin yetme mişler ve memleketlerine dönmüşlerdir. leri, muharebe gemileri, tayyare gemi », Sinemacılarla beraber İstanbula gelen diği üstün silâhlara kırdırmamak lâ leri, mayinler, su bombaları, zımdır. Bu da, hasmın silâhlarına az çok ve îngilterenin tamnmış muharrirlerinden Projektörler, telefonlar, telsizler, sun'î müsavi silâhlara sahib olmağı icab et olduğu söylenen Corc Aleksandr Hill sis ve duman saçma aletleri, dinleme ci tirir. Oku ve kargıyı yenen tüfeği, ma de dün Londraya dönmüştür. hazları, gaz maskeleri, tahmini mesafe kinelitüfek, makinelitüfeği de tank yenaletleri, düşman topçusunun mevzileri miştir; ilâ... Şüpheli bir ölüm ni bulmağa yarayan ölçme makineleri, Atatürk, İsmet înönü, Fevzi Çakmak beton, çalik, tel örgü, kara lâğımı gibi Hasan admda bir hamal, et almak igibi ömürleri harb içinde geçmiş büyük yardımcı vasıtalar, kumandanlar, harbde silâhla insanın, çin Tütün gümrüğündeki buzhaneye giKara ordularmda. tayyarelerde, harb madde ile maneviyatm, teknikle kahra derken ayağı kaymış ve yere düşerek yagemilerinde kullanılan ve saymamıza manlığm mütekabil kıymetlerini pek ralanmıştır. imkân olmıyan sürü sürü diğer aletler iyi bilirler. Onun içindir, ki Türk orduYaralı hamal kaldırıldığı hastanede ve makineler... sunu, en modern silâhlarla teçhiz edi İşte bütün bunlar, bugünün harbinde, yor ve gözlerini biran bu kahraman ölmüş, ölümü şüpheli görüldüğünden ce«dayanıp durmağı, atıp vurmağu fev ordunun üstünden ayırmıyorlar. Yarın sed morga kaldmlmışür. Tahkikata dekalâde karışık büyük ve derin bilgiye ki harbin motör harbi olacağım görü vam edilmektedir. muhtaç bir fen ve teknik işi haline sok vorlar. Orduda motörlü vasıtalara bü yük ehemmiyet veriyorlar. muştur. Bir tayin Altı kadananın, sekiz mandanm çek Bugünün harbinde, yalnız iki tarafm Alacahöyük hafriyatı miman Mazhar cesareti ve kahramanlığı değil; medenî mekten âciz kaldıkları topu, yolsuz aseviyesi de harb ediyor. Birkaç gün ev razide bir taraktörün söküp götürdüğü Altan Trakya umumî müfettişlik fen velki bir başmakalemde, <en yüksek bir devirdeyiz. Bir motörlü fırkanm en müşavir muavinliğine tayin edilmiştir. harb kabiliyeti, en yüksek medeniyette seri süvari fırkasmdan evvel muharebe dir.» demiştim. Cesaret ve kahraman meydanının en uzak köşesine yetiştiğ lık, ancak. az çok müsavi silâhlar çar pışırken mühim bir amil olur. Yoksa asırdayız. Kısaca motörün denizde. ka makinelitüfek. makinelitüfeği olmıyaru rada hele havada kral olduğu günlerde biçer, tanklar, tanksız tarafı ezer. Ağır yiz. Türk ordusu, en yeni silâhlanma topçu, hafif topçuyu gömer, tayyareler fenninin en yeni icadlarile teçhiz edi Ustad Halid Ziya Uşaklıkartallar gibi göklerde dolaşan tara: lirken tabiî en başta motörlü vasıtala gilin edebî hatıraları için tayyaresiz taraf bir civciv sürüsün gelir. Motörlerimizi kendimizin yaptığı den ibaret kalır. Zehirli gaz, maskesi ol gün en büyük bayramımız olacaktır. Üçüncü cild de mıyanı fena halde yıldırır. AB1D1N DAVER Yüksek teknik yalnız yüksek mede çıkmak üzere niyetin kârıdır. Büyük Harbde Almanlar, 120 kilometro mesafeden Parisi bom bardıman eden ve «Şışman Berta» de Adliye icra başveznedarı merhum nilen çok uzun menzılli topu icad et mişlerdi. Bu, bir topçuluk harikası idi Bay Emin kızı Bayan Neriman ile VFakat, bilmukabele, Fransızlar da, ölç şak Osmanh Bankası direktörü Bay E me kıt'aları vasıtasıle bu topların mev kilerıni tayine muvaffak oldular v minin nişanlandıklarını haber aldık < Nişanlılara saadetler dilerîz. cephe yakınındaki ağır toplarile, tay İngiliz sinemacıları Kırk Yıl Nişanlanma ARAYINIZ ilk iki cüdin miktarı mahduddur ve azalmıştır J

Bu sayıdan diğer sayfalar: