CUMHTJRİYET 17 Mayıs 1936 Denîzde bir kadın cesedi bulundu Mösyö Rusel, başmı kaldınnca, ka ısmın, elektrikli bulutlarla yüklü bir yaz 4avası gibi şimşekler çakan, keskin gözlerile karşılaşh. Bu gozler, kendisine değil, karşıda, başka bir noktaya müteveccihti. Rusel, bu bir çift ateşpare karşısmda evliya kandili kadar sönükleşen kendi gözlerini, hain bir kedi karşısındaki kurnaz fare gibi sinsi sinsi süzerek ayni noktaya çevirdiği zaman, karısınm öfkeli bakışlanna kimin hedef olduğunu anladı. Bu, kendileri gibi, yaz tatilini geçirmek üzere plâj oteline gelmiş, Eliane ismindeki genc kızdı. Rusel, gözlcri genc kıza tesadüf eder etmez ikinci bir hakikatle daha karşılaşmış, kansmın öfkeli bakışındaki manayı kavramıştı. Matmazel Eliane kendisine gülümsüyordu. Rusel, bu tebessüme, gülmekle ağlamak arası, korkak, zoraki bir dudak kıvnntısile mukabele ettikten sonra derhal başmı çevirdi ve bütün dikkatini, gar sonun getirdiği yemek tabağına verir gibi yaptı. Rusel kırklık bir adamdı. Genc, güzel . bir kızm kendisile alâkadar oluşu erkek" lik gururunu nekadar okşuyorsa, bu alâkanm kansı tarafından sezilmiş ve kendisinin göz hapsine alınmış olması da o ka" dar canını sıkıyordu. O günden sonra, genc kızm Mösyö Rusele karşı gösterdiği alâka artmağa başladı. Rusel, genc kızın bu alâkasına her fırsat buldukça mukabeleye yelteniyor, Madam Rusel de o»lann peşinden ayrılmıyordu. Bu üç kişinin bütün meş galesi, birbirinin hareketini gözden ka çırmamağa inhisar ediyordu. Plâj otellerinde, müşterilerin arasında mecburî bir ahbablık teessüs eder. Bu rada da öyle olmuş, Rusellerle Matma zel Eliane, haricden görenlerin candan dost zannedecekleri kadar arkadaş ol muşlardı. Rusel söz söylediği zaman, genc kız can kulağile dinliyor ve daima tasvib ediyordu. Gezmeğe çıktıklan zaman, yahud plâjda, Eliane, mutlaka bir yolunu bulur, Ruselin yanına gelir, bin dereden su getirerek, ortaya lâf mevzuları atar, onu meşgul eder, onunla saatlerce konuşurdu. Rusel, aynaya baktıkça kendini oldu ğundan daha genc ve daha güzel görecek bir galatı his içinde yüzüyor, genc kızm kalbinde kendine karşı doğduğunu gördüğü temayüle mukabele etmeğe var kuvvetile çalışıyordu. Matmazel Elianein, hissiyatını gizlemeğe lüzum görmeden, herkesin, hususile Madam Ruselin ya mnda, kendisine karşı yaptığı iltifatlar, onun bu gibi işlerdeki bilgisizliğine, binaenaleyh namuslu, afif bir aile kızı olduguna delâlet ettiği için, Rusel, bundan dolayı daha büyük bir gurur ve haz duyuyordu. Lâkin Madam Rusel, Matmazel Elii, anefn bu cör'etkârlığını ayni müsamaha 3e karşılamak niyetinde görünmüyordu. Hele, kırk yaşına kadar, kendi elile kurduğu bir makine gibi istediği zaman işlerip istediği zaman durdurmağa alışhğı kocasınm şimdi, kendinden yirmi yaş küvük bir genc kızm peşinde dolaşması hiç te hoşa gidecek şeylerden değildi. Fa kat, her işte hesablı hareket etmesini sevdiği için, kocasına henüz hiç birşey söylememiş, şimdilik taras«udla iktifa etmeği daha muvafık görmüştü. Kırkından sonra azmanm pek tehlikeli olduğunu bilenlerdendi. Bu sebeble, kocasmın yü züne karşı kabahatini söyleyip onu isyan etrinnekten, işi belki büsbütün çıkmaza sokmaktansa, pusu kurup beklemek daha doğru olacakh. Alevin saçağa saracağıra hisseder etmez, kat'î bir müdahale ile işi kökünden halledebilirdi. Ne de olsa, kocasını peşine takıp, geldiği gibi kuzu kuzu götürmek gene kendi elindeydi. Ruselle, Matmazel Eliane arasmdaki samimiyet günden güne arttı, yavaş yavaş başkalannın da gözüne batacak dereceye geldi. tşte o zaman, Madam Ruse! tedib hareketine geçmenin sırası geldiğine hükmetti. Fakat, gene şiddet taraftarı değildi. Küstah kızla, beyinsiz kocasına, müessir fakat kibarca bir ders verecekti. Otel müşterilerinden, Rusellerle Mat mazel Elianenin dahil bulunduğu bir grup, akşamlan, salonda toplanıp oyunlar tertib ederek vakit geçiriyorlardı. Bu oyunların içinde, bir tanesi vardı ki, çok eğlenceli olduğu için, en fazla rağbet görür, hemen her akşam oynanırdı. Bu oyunu herkes bilir. Muhtelif kâ ğıdlara, muhtelif sualler yazılır, bu kâ ğıdlar elden ele dolaşır, herkes bu suallere birer cevab verir. Fakat kâğıdlann, ondan evvelki cevabm yazılı olduğu kısmı büküldüğü için, hiç kimse, ötekinin yazdığı cevabı bilmez. Bu suallerle ce vablar karşılaştınlınca epey gülünc neticeler elde edilir. Talebe Birliği kongresi gene gürültülü oldu RADVO ( Bu akşamki program ) İSTANBUL: 12,30 muhtelif plâklar ve halk musiklsi 18 dans musikisi (plâk) 18,3 OsAmba, sadör» den nafcil. Varyete musikisi . 19,45 haberler 20 muhtelif plâklar . 20,30 stüdyo orkestraları 21,15 Eminönü Halkevi gösterit kolu ve son haberler. Saat 22 den sonra Anadolu Ajansının gazetelere mahsus havadis servisi verile cektir. VİYANA: 18,05 futbol maçı nakli 19,40 karışık yayın 20,15 spor konuşma^ı 20,35 musikl21,50 konser 21.10 eğlenceli yayın 23,25 spor haberleri . 23,30 dans musikisi. BUDAPEŞTE: 18,05 salon orkestrası 19,20 Çingene musikisi 20,45 Harpa musiki âletile konser 21.05 piyes 22,45 opera orkestrası 24,05 gramofon. BÜKREŞ: 18,05 orkestra konseri 19,25 gramofon 20,25 koro konseri 22,10 konser 23 Şan ile birlikte orkestra konseri. PRAG: 18,45 musikili piyes 20,10 askerî ban i do . 21,30 piyes 23,25 gramofon 23,40 salon orkestrası. VARŞOVA: 17,20 operet musikisi ve sesli filim parçaları 18.05 dans havalan 19,05 keman konseri 19,35 piyes ve karısık yayın21,05 askerî musiki . 22,15 eğlenceli yayın 23 dans havalan 24,10 gramofonla dans h a . vaları. MÜNİH: 20,05 piyes 21,05 beklenilmiyen bir numara . 23,05 gece musikisi, sonra dans ha. valan. Kadının ceblerinde taş, ?ömleğinde kan izleri var Dün sabah saat 8 raddelerinde Dol mabahçe camisi rıhtımında deniz kena nndan dört metro ileride bir kadın cesedinin yüzmekte olduğu oradan geçen bahkçılar tarafından görülmüş ve polise haber verilmiştir. Vak'a yerine giden polisler bir sandala binerek cesedi sahile çıkarmışlardır. Cesedin üstünde siyah bir manto vardır. Tahminen yirmi yaşlarında, orta boylu, Dünkü kongrede bulunanlardan bazılart yuvarlak çehrelidir. Cesed üzerinde ya pılan tetkikatta iç çamaşırlarmda kan leMillî Türk Talebe Birliği dün Emi ticede polis müdahaleye mecbur olmuş keleri görülmüştür. Mantosunun ceple nönü Halkevi konferans salonunda top tur. rinde de taşlar bulunmuştur. lanarak kongreye devam etmiştir. Bundan sonra vakit haylice ilerlemiş Kadının bir cinayete kurban gittiği ve Geçen kongrede heyeti umumiye, tef olduğundan Halkevi tarafından salonun katillerin cesedi ortadan kaldırmak için tiş heyetinin hazırladığı teftiş raporunu tahliyesi istenmiştir. Kongre reisi Ekrem ceblerine taşlar doldurarak denize attık uygun görmiyerek 4 kişilik bir murakabe bu sefer dilekjfer bahsinin tahriren yapılları zannedilmektedir. heyeti tarafından tekrar kontrol ve mu masını teklif etmiş ve kongreye nihayet İstanbul polis müdiriyeti gördüğü lü rakabe edilmesini istemişti. Heyet, bu verildiğini heyeti umumiyeye bildirmiş zum üzerine cesedin hüviyetini saklamak hafta içinde idare heyetinin defter ve tir. dosyalarını ve teftiş heyetinin hazırladığı Konsre divanının bir tavzihi Işte o akşam, gene salonda toplanmış tadır. Tahkikata devam edilmektedir. raporu murakabe ve kontrol etmiş, netiBir cesed daha bulundu lar, bu kâğıd oyununa başlamışlardı. Millî Türk Talebe Birliği Kongre Kâğıdlan açıp cevablan okumak sıraBeyazıdda Balmumucu hanında oturan cede idare heyetinin hesablannda hiçbir Divanından: sı, o gece, Madam Ruselde idi. Oyun bit Süleyman, iki gündenberi odasından çık uygunsuzluk olmadığını ve teftiş heye9 mayıs 936 cumartesi günkü Millî ti. Madam Rusel kâğıdları topladı. Dört madığından han odabaşısı şüphelenmiş tinin maalesef teftişini yanhş yaptığını Türk Talebe Birliai kongresi münasebebeş sual cevabı okuduktan sonra, eline ve polise haber vermiştir. Süleymanın o tesbit ederek dünkü kongrede heyeti u tile bazı gazetelerde (idare heyetinin aldığı kâğıdlardan bir tanesini açarken: dasınm kilidi kınlarak içeri girilince a mumiyeye arzetmistir. Rapor heyeti u açıeı çıktı^'ndan) şeklinde bir cümle yazılmıştı. İdare heyetinin esasen acığı OoO" dedi, bu kâğıd pek hoşuma damcağız ölü olarak bulunmuştur. Ya mumiyece kabul edilmistir. Vazifesini bitarafane yapmadığı için '•ıkmamış, teftiş heyeti tarafından çıkbğı gitri... İçinde beni çok alâkadar eden pılan tahkikat sonunda Süleymanın kalb heyeti umumiye teftiş heyetinin tecziye iddîa olunmustu. şeyler var. sektesinden öldüğü anlaşılmıştır. sine karar vermiştir. 16 mayıs 936 cumartesi eünkü kongreŞimdi bütün gözler Madam Ruselin Bu karardan sonra teftiş heyetinin de heveti umumiye tarafından da tasd'lc elindeki kâğıda takılmış, herkesi bir meYıldırım iki kişiyi öldürdü mes'ul vaziyete düşmesi büyük bir mü olurKiıığu vechüe hic bir acık voktur. O rak sarmıştı. Kâğıddaki yazıların, Ma Konya (Hususî) Akşehir kazası nakaşayı mucib olmuş ve yatıştırılmak is günkü yazımn hilâfı hakikat olduğum' dam Ruseli bu kadar alâkadar ettiğine Vi dileriz. bakılırsa, öteki kâğıdlardan daha eğlen nın Tuzlukçu nahiyesine bağh Tipi kö tenen mesele büsbütün büvümüstür. Ne i yünün yakınında bir araba içinde üç kaceli, daha gülünclü olduğu anlaşılıyordu. dın giderken yağmur fazlalaşmıs ve yol Madam Rusel, etrafın nazarı dikka Karşıvakada yeni bir Parti cular köye çabuk yetişmek için arabanm tini iyice çektiğine emin olduktan sonra, binası yapılacak süratini artırmışlardır. Fakat bu sırada yavaş yavaş okumağa basladı: Hüseyin Cahid Yalçın tarafınd^r tzmir (Hususî) Karşıyakada, sa düsen bir yıldırım arabacı Mehmedi ve Kadının ismi: Matmazel Eliane. nesredümekte olan Fikir Hareket arabanın iki atını öldürmüştür. Arabada hilde büyük bir Parti binası yaptırüa Nerede tanıştılar: Plâjda. leri mecmuasının 134 üncü say sı bulunan üç kadından Ümmehan da köye caktır. Alt kat. kazino ve salon olacak • Erkeğin ismi: Mösyö Rusel. çıkmıstar. Bu »ayıda cebir ve şidtır. Bahçesi, çocuk oyun mahalleri de det aleyhinde manas»r fikirler, Kadın erkeğe ne dedi: Sizinle görüş gittikten on dakika sonra ölmüştür. v bulunacaktır. Binanın kurulacağı yer, *illiyet ideali, ^ egrutiyet hatnaArabanm içinde bulunan ve sağ ka mek isterım. eski bir kazinodur ve Belediyeye aidları, artistlerin himayes', EkonoErkek ne cevab verdi: Pek memnun lan diğer iki kadın çok korkmuş oldukla dir. Şimdiki Parti binası satılacak ve miye dair konuşroalar, Bugünün nndan hastadırlar . olurum matmazel. bedeli. bu işe tahsis olunacak, eski kasahibleri başlıkh makaleler vardır Netice ne oldu: Madam Rusel koca Gelin götürürken feci bir kaza zino yeri. Belediyeden satın alınacaktır sına bir tokat attı. oldu Salonda müthiş bir kahkaha koptu. İstanbul Vall ve Belediye reisi Konya (Hususî) Beyşehir kazaBu kahkahaya iştirak etmiyen üç kişi MUHıDDlN USTÜNDAĞ'm yüksek himayeleri altında sının Doğanbey nahiyesine gelin götür vardı: Mösyö Rusel, kâğıddaki bu sualmekte olan iki kamyondan biri yolda lerle cevablann birbirine bu kadar uy karşılarma yük arabaları çıkınca bir kagun oluşuna mana veremediği için gül zaya meydan vermemek için sağ kenara 19 Mayıs salı akşamı saat 9 da M E L E K Slnemeyi aklına getiremiyecek kadar afalla geçmiş, arkada kalan kamyonun şoförü mış, Eliane, utancından kıpkırmızı ke masında senelik muhteşem v e zengin mUsamere : de sıkı bir frenle durmak istemiştir. Fasilmişti. Madam Ruselin gülenler arasınkat bu fren süratle giden kamyona birda bulunmaması pek tabiidı, çünkü bu denbire takla attırmış ve feci bir kaza kâğıdı tertib eden kendisiydi. olmuştur. Bu kazada şoför muavini beyGülüşmeler bitince, genç kıza döndü; ni parçalanarak ölmüş, yolculardan bi yarı şaka, yarı ciddî: rinin kolu kırıldığından kesilmiş, bir kaç Zeybek dansiarı ve türküleri, Bayan HALiDE tarafından ko Işittiniz ya, matmazel, dedi. Ko kişi de yaralanmıştır. medi ve Profesör ZATi SUNGUR tarafından müntahab illüzyocam sizinle hergün gevezelik etmekten nizm tecrübeleri, harikulâde zevkli numaralar. Araba yanşınm sonu vazgeçmiyecek olursa, tehlikededir. İşte o zaman, Madam Ruseli hayrete îzmir (Hususî) Bugünlerde Iz düşüren bir şey oldu. Genc kız, utanarak mirde kazalar epeyce arttı. Seydiköy naayağa kalktı ve biraz yaklaşarak dedi ki: hiyesinin Gölcükler köyünde Dağlı oğ Böyle bir hâdıseye sebebiyet ver lu Hüseyin, kendi zevcesi Halime ve Bugün T U R K Sinemasında mek istemem, madam. Fakat emin olu Mehmed kızı Sacideyi arabasına alarak 2 muhteşem filim blrden nuz ki, kocanızla konuşamamak beni pek tütün tarlasına giderken. önünde bulu fazla müteessir edecektir. Çünkü, kendisile tanışrığımdanberi fransızcamı çok nan bir arabayı geçmek için yanşa baş )ames Cagrney Margaret Lindsay Albert Prejean • Danielle Darrieax ilerletmiştim. Malumya ben Romanya lamış, bu sürat esnasında arabayı, bir çufransızca sözlü Mevsimin en güzel Fransız opereti kura yuvarlamıştır. Her iki kadın ağır hyım. Kocanızla konuşa konuşa onun Yaz tiatları. Duhuliye 20 KoMuk 25 Hususî 35 Fransız şivesini adeta benimsemiştim... surette yaralanmıştır. Kendisine bir şey••••••••••••••••••• kuruştur . cik olmamıştır. Rusel, beyninden aşağı kaynar sular döküldüğünü duydu. Etrafına bakamıŞehzadebaşında yordu. Gözlerini yere indirdi, sınıftan kovulmuş mekteb çocuğu gibi salondan çıkb. Bilmiyerek verdiği dersin ücretini, daha başka, fakat acı bir ders halinde ka rısından almıştı. Bu dersi kırk sene evvel almış olmadığına teessüf ediyordu. Kıytnetli yıldız "Magda Schneider,, tarafından "Çarls Piktord,, tarafından vahşi hayvaniar ara Ertesi gün, otel müşterileri, iki kişi eksilmişti. oynanmış zevk, neşe ve eğlenceler Hlmi. sında oynanmış büyük sergüzeşt ve heyecan filmi. Çeviren: Her iki sinemada birden gösterilecektir. HAMDt VAROĞLU Fikir Hareketlerî Bu gece nöbetçi olan eczaneler şunlardır: istanbul cihetindekiler: Aksarayda (Şeref), Alemdarda (Ejrsf Neş'et), Bakırköyünde (Merkez), Beyazıdda (Asador Vahram), Eminönünde (Beşir Kemal, Cevad), Fenerde (Hüsameddin), Karagümrükte (Kemal), Küçükpazarda (Necati), Samatyada (Erofilos), Şehreml . ninde (A. Hamdi), Şehzadebaşında (Asaf). Beyoğlu cihetindekiler: Galatada (Hilâl), Hasköyde (Halk), Kasımpaşada (Merkez), Sarıyerde (Nuri), Şiş11de (Şişll), Takslmde (Galatasaray), (Vinkopulo). Usküdar, Kadıköy ve Adalardakiler: Büyükadada (Merkez), Heybelide (Yu suf), Kadıköy, MuvakJcithanede (Saadet), Kadıköy, Söğüdlüçeşmede (Osman Hulusi), Üsküdar, İmrahorda (İmrahor). Nöbetçi Eczaneler (Çapırılar, konferanslar, kongreler) Karadeniz Talebe Birliği Reisliğinden: Birliğimizce 19 mayıs gecesi Taksim bahçesinde tertib edilen müsamere havanm fenalığmdan dolayı gene 19 mayısta Park Otelde yapılacaktır. Davetlilerle alâkadarlarm malumu ohnak uzere ilân olunur. Karadenizli talebenin müsameresi FEYZİYE MEKTEBLERİ JSSS& İPEK Bugiln SiNEMA, KONSER, BALE ve Bayan EFTALYA SADi Konseri Biletler M E L E K sineması gişesinden satılmaktadır. Senenin en büyük Fransız Hlmi ve 1 Silâh Başına 2NATAŞA (RUS AŞKI) ( Yeni film ) Yaz fiatlan: 20 25 35 kr. Sinemasında BERLiN OLiMPIYATLARI NASIL OLACAK? Ayrıca: KANUN KUVVETi D E D E K. Damadian Satışı Önümüzdeki pazar günü (24 mayıs) saat 10 da Yeniköyde Köybaşında «Boğaziçinin incisi» namı ile maruf ve Bay K. Damadiana aid 15 odalık mevkii nadir bolunan emsalsiz yalı, gene Köybaşında 7 numarah ve 330 metro murabbaı maarıhtım arsa ve yalıda mevcud müzeyyen ve nadide tekmil Avrupa mamulâtı eşyalar ve biblolar sahibi Bay K. Damadian tarafından belediye vasıtasile açık arttırma suretile satüacaktır. Mezkur yalıyı almak istiyenler btıgünden itibaren her gün saat 10 dan İS e kadar gidip gezebilirler. sanelere çekilen bayrağın ayni. Genc kız yavaş yavaş kalkarak genc polis âmirine döndü. Ben vazifemi yaptım, Cedric. Şimdi de siz vazifenizi yapmız. Cedric Lacy bjr müddet nişanlısını süzdü. Sanki boğuluyordu, ağlamak, kaçmak istedi, fakat açık kapıdan, Paddy Millsin gelmekte olduğunu gördü. Yere yatmış köpeği çavuş görünce biraz tereddüd ettikten sonra basamaklan çı » kıyordu. İhtiyar çavuş maktulü görünce: Aman Allahım! diye haykırdı. Bu da ne? Paddy Mills ne olduğunu anlamak istemiyerek bir Cedric Lacyye bir de Thaisa Strafforda bakıyordu. Bir ölünün uyuduğu bu zavallı kulübede hailevî bir sükut hüküm sürdü. Bu sükutu ilk bozan Cedric Lacy oldu. Kısıklığını saklamak istediği bir ses le: lArkan MT] HiLAL iiâveten: ARSLANLAR ADASl SUZAN BANYODA rarak tabancasını çıkarmak için elini ce kendisinde Evet, Paddy, geçi Besi kırk iki srece yor... Bir defa daha beşi kırk iki geçi bine attı. kalktı. beşi kırk iki geçiyor! Meş'um saat! Greenwichteki köpek, diye haykı «Cumhuriyetv in zabıta romam:54 yor... Yazan: Charles de Richler Ateş ettiler, Sir, dedi. İmkân var mı ki... Hemen durdu. Zira köpegin ölüm tesiri veren boğuk sesi bir daha yükselmişri. Ses birdenbire daha fazla yükseldi ve sonra da. küçük küçük havlamalar serisi haline geldi. Cedric Lacy clile çavuşun kolunu tutmu«, sesi titriyerek: Paddy, Padyy, dedi. Allah aşkma saat kaç? Çavus söylediği adedin nekadar teh did ve tehlike sakladığına dikkat etmi yerek: Besi kırk iki geçiyor, Sir! dedi. Fakat Cedric Lacynin yüzünü görün~? hakikati hatırladı. Aman yarabbi, Sir! Beşi kırk iki Cedric Lacy, Thaisa Straffordun meydana çıkmadığını görerek hayret etti. Saman yığınma bir göz attıktan sonra hemen oraya koştu. Iğilerek, gecenin bir kısmını ona bakarak geçirdiği şapkayı yerden kaldırdı. Evet; şapka oradaydı ve insanı aldatacak kadar iyi bir surette yerleştirilmişti, lâkin Thaisa Strafford ortadan kaybolmustu. Kalbi büyük bir korku ile parçalanan delikanlı, tabanca sesile köpek havlamasının geldiği tarafa koşarak: Çabuk! diye haykırdı. Süratle bir tepeye çıktı. Oradan, çayırlann ortasmda, sürülerini takib etmek için çobanların kullandıkları tekerlekli bir kulübe gördü. Cedric Lacy bu kulübeye doğru ilerlerken kapı, büyük bir tazyik görerek dağıldı ve açık ağızh bir köpek dışarı çıkarak delikanhnm üzerine saldırdı. Silâhını çıkarmağa vakit bulamadı. Köpek üzerine atılmış ve onu devırmişti bile. Hayvan tuhaf tuhaf homurdanıyor ve delikanlmın boğazını yakalıyordu. Cedric Lacy son dakikalarını yaşadığmı sandı ve ölüm darbesini bekliyerek gözlerini kapadı. Fakat tam bu sırada, fena halde korkmuş bir kadın sesi, iki üç metro ileride bağırdı: Rolfo! Buraya, çabuk! Köpek, sankı istemiye istemiye, sık mağa başlamış olduğu boğazı bıraktı ve gene homurdanarak yavaş yavaş geriledi. Cedric Lacy bundan istifade ederek kendine gelip arkası üstüne kalktı. Gördüğü manzara karşısında bir vaveylâ kopardı. Çobanın kulübesinden çıkan Thaisa Strafforddu. Köpek onun yanına gitmis, ellerini yalıyordu. Demek ki genc kız hayvanı tanıyordu ve yahud,, daha doğrusu, hayvan ona aiddi! Cedric Lacy tek bir kelime söylemeğe mak mecburiyetinde kaldı. mecal bulmaksızm ayağa Kulübenin döşemesinde bir cesed boyluboyuna uzanmış yatıyordu. Delikanlı, kendisi gibi dilsiz kesilen Bu, el ve ayaklan bağlanmış bir insan rçenc kıza baktı. Nışanhsının yüzünde bir vücüdü idi. A''k gözleri hâlâ korku ifaölüm renksizliği vardı ve Lacy Thaisa de ediyordu. Ba adam, Sir Walter nın gözlerine bakmağa cesaret edemiyor Stanleydi. du. Cedric Lacy: Cedric Lacynin zihninden bir hayal Thaisa! diye tekrar etti. Sesi o kageçti, fakat bunun korkuncluğunu kabul dar hafif çıkmıştı ki, kendisine bile, sanetmek istemedi. ki birşey söylememiş gibi geliyordu. Nihayet: Fakat Thaisa Strafford onu duymuş Thaisa! dedi. tu, o da küçük merdivenden çıktı. Fakat genc kız ona cevab verecek İnsan sesine benzemiyen garib bir sesyerde başını öbür tarafa döndürdü. le: O zaman delikanlı, bütün düşüncele Evet, dedi, sıra onundu. O da örinin birbirine girdiğini, sakaklarınm ateş bürleri gibi öldü. Bilhassa «öbürü» gibi. gibi yandığını hissederek, çobanın kulü Bövle olması lâzımdı. besine doğru ilerledi ve Thaisanın önünGenc kız cesede yaklaşü ve Cedric den geçti. Lacynin Thaisa ne yapacak diye bekliKöpek homurdanmağa başladı, fakat yen ürkmüş bakışları altmda, iğildi. Delikanlı herşeyi çabuk anladı. Thagenc kız elile hayvanı teskin etti. Cedric Lacy sallana sallana basamak isa Strafford göğsünden birşey çıkararak açtı, ve yüzünün tek bir çizçisi oynamalan çıktı ve kırılan kapıdan içeri girdi. Gördüğü manzara kendisini o kadar dan, ölünün üzerine serdi. Bu, her zasarsmıştı ki, delikanlı bir tarafa dayan manki siyah bezdi, idam sabahlan hepi