22 Kasım 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

22 tkinciteşrin 1935 CUMHURİYET Vali " Yakmda ekmeği ucuzlatacağım „ diyor Ikinci nevi ekmek satışı nisbeti % 401 buldu. Daha da fazlalaşacağı umuluyor Biz bize Sanat hayatı Medenî memleketlerde iki türlü sanat hareketi görülür: Yerli, Beynelmilel. Nisbeten geri olan, yahud bizim gibi içtimaî bünyesı büyük değişiklikler geçiren memleketlerde yerli Sanat inkişaf etmemiştır. Buralarda yaşıyan insanlar, bediî zevklerini beynelmilel sanatkârları görerek, dinliyerek tatmin ederler. Bundan beş altı sene evveline gelinciye kadar Istanbulda bir dereceye kadar bu ihtiyacı karşılıyan bir hareket görülüyordu. Yabancı tiyatru kumpanyaları gelirdi. Cortot, Thibaud, Hubermann, Enka Morini gibi dünyanın en meşhur musıkışınasları senede birer defa olsun İstanbula uğrarlardı. Son birkaç senedenberi şehrimiz sanat hareketleri bakımından Kerbelâya dondü. Tevfik Fikretin dediği gibi: Dil üzerinde çalışmalar Çalap Hudağ Çalap, Hudağa, ağaç, taş ve ot kelimelerinin etimoloji, morfoloji ve fonetik tahlilleri GUN DE BUJ Radyoya önem ir tane de ben aldım, tecrübe edıyorurnAkşamlan, çok geç vakit işimden çıkıp ta, yorgun argm evime döndü ğüm zaman, yinrıinci asnn bu, bence, en hayırh icadı, şişkin kafama, gerilmiş sinirlerime ilâce gibi geliyor. [Dün «Ulus» gazetesinin Allah dan alınan mefhumlardan ateş demektir. Vali Muhittin Üstündağ ekmek i§i kuruşa yedığimiz ekmek, nasıl oluyor da (2) Ot: Kökün anlamını temsil eden kelimesi üzerindeki tahlillerini hakkmda şu ızahah vermiştir: orada on iki buçuk kuruşa satılıyor? Bir objedir. Onun için: burada neşretmiştik. Bugün Ça« Ekmeğin 14 kuruşa çıkması on alâkadar bunu şöyle ızah ediyor: Oğ j ot = oğot = ot: doğrudan lap Hüdağ kelimelerinin tahlilibeş günlük buğday ve un temevvüca «Ankara Beledıyesi, fırıncıya, ekmedoğruya «ateş» demek olduğu gibi, a ni alıyoruz.] tından ileri gelmiştir. Fakat bu muvak ği azamî olarak on iki buçuk kuruşa saDüğmeyi çevirdiğim vakit, eskilerin tateş yakmakta Türklerin pek mukaddes kattJr. Bunu önlemek ve fiatı düşürmek tacaksm. Fiatleri indirmek, çıkarmak ÇALAP tuttuklan bildiğimiz «ot» a da isim ol biri veçhile magribden maşnka kadar, için lâzım gelen biitün tedbirleri düşün yoktur» diyor. Kelimenin etimolojik şekli şudur: muştur. yedi iklim dört köşenin neşesi, çalgısı, nıüş bulunuyoruz. Göreceksinız kı ala Fınncı, «fakat ekmeği an iki buçuk (I) (2) (3) (4) Malumdur ki Türkler ateşlerini hiç ceganesi mütevazı evimin içine doluvericağımız bu tedbirlerle ekmek yakında u kuruşa satabılmekîiğım ıçin yumuşak u(ağ + aç + al j ap) söndürmezlerdi (Belki senede bir defa yor. O saat başka bir âleme intikal etmiş cuzlıyacaktır. Nitekim ikinci nevi ekmeği nun çuvahnı 1080 kuruşa tedarik etmek(1) Ağ: (Allah) kelimesinde oldu ve büyük âyin münasebetiyle söndürür gibi kendimden geçiyor, derdlerimi avuçıkannakla bugün bilerii birinci nevi ekme | üğim lâzımdır. Halbuki değ ekmek g ğu gibi köktür ve bu kökün anlamların lerdi). Hiç sönmiyen bu Türk ateşini er tuyor ve unutuyorum. aleyhin bir muvazene hasıl olmuştur halı satmak istiyor» diyor. Bu sefer pah l l aleyhine bi dedan (I) incisi olan «kuvvet, kudret, bü tesi gün yeniden alevlendirmek için TürkLondrama cazmdan, Parisin şakrak, Aldığım raporlarda birinci gün ikmcı ne ğirmenciye baş vuruluyor. «Sen muhakyük, sahip, yaratıcı, coşkun, cesur, diri ler bir gün evvelinden en temiz otlan vi ekmek birinci nevi ekmeğe naza.... kak yumuşak buğdaydan yapılmış unun baş, iyilik yapmayı seven» anlamlarına toplarlar ve ertesi gün için hazır bulun çapkın türküleriden, Milânonun opera nazaran sından, Peştenin cigan müziğinden, Mıyüzde yirmi beş miktarında satılmıştı. çuvahnı 1080 kuruştan fazlaya vermiyeşamildir. dururlardı. Bu pek mukaddes tanınırdı. sırın mavalinden, Polonyanın Şopen ziBugün bu miktar yüzde kırkı bulmuş ceksin» denılıyor. Değırmenci de «pekı (2) Aç: «. + ç» (dâhil olduğu kateNe diken var, ne ziyaret ne mezar! ÇALAP yafetlerinden, hatta kısa dalgalar üzerintur. Umid ediyorum ki bu miktar yüzde ama unun çuvalnı 1080 kuruştan vere gorideki, «s, ş, c, j , z» gibi) oldukça geelliyi geçecektir. Çünkü ikinci nevi gerek bilmekliğim için bu buğdayın kilosunu Gelelim Çalap kelimesine ve onun de geceyarısından sonra bulduğum AmeGüzel bir keman sesine hasret kaldık. niş bir sahayı, bu sahada bulunan obje rikanın orijinal zenci musikisinden her gegıda ve gerek lezzet itibarile çok iyidir. azamî olarak 7,50 kuruştan tedarik etBunun sebebi yabancı sanatkârlardan veya süjeyi, süje veya obje ile bu şeyin (3) üncü ve (4) üncü eklerine: ce nasibimi alıyorum. mekliçim lâzımdır» diyor. Bu sefer Zı alınan vergılerın ağır olması imiş. münasebetini gösterir. Burada obje veHatta ben de evimde bunu yiyo (3) Al: (. + 1) eki, yukarda söylediMemurın lokantasında da bu ekmek a raat Bankası işe karışıyor. «Sen buğdaYalnız, duymadığım, duyamadığım, Tıyatro truplarına taalluk eden kısma ya süje esas kök olan (ağ) dır. Uzak ğimiz birinci anlamdaki mefhumlarla yaiınmaktadır. Birinci nevi ile ikincii nevi >ın kilosunu pıyasadan yedi buçuk ku birşey diyemem. Zaten bizde yabancı dil mıntakada bulunan süje veya obje (aç) ni ana kökü temsil eden «genişlik ve en bir tek ses memleketimin sesi... Ana yurarasındaki fiat farkı da bilhassa çok ek ruşa bulamadığın takdirde ben sana ıste bılen azdır. Bu trupların seyircilerini de tır. Aralarındaki münasebet, bu süjenin ginlik» mefhumlariyle, süje veya objeyi dumun sesidir. mek sarfeden.aileler için mühimdir. Dört diğin kadar 7,50 kuruştan buğday vere ekseriyetle Beyoğlu halkı teşkil ediyor veya objenin, kendinden evvelki süje ve vasıflandırır. O halde: Bu sesi ben, gurbette iken de çok araya mefhumlan temsil etmesidir. O halkilo birinci ekmek parasile beş kilo ikinci ceğim» diyor. Ve böylelikle Ankarada du. Ağaç + al = ağaçal: esas süje ve mış, hasretini çekmiştim. nevi ekmek alınabilir ki bu mutavassıt ekmeğin kilosu on iki buçuk kuruştan yuya obje uzağında onun vasıflannın şü Fakat musiki bahsinde, yanlış hareket de: Vakıâ, (Radyo Istanbul) diye arakan çıkmadan sabit bir fiatle satılıyor. edilmistir. Güzel heyecan duymak, en A ğ + a ç = a ğ a ç : «Büyüklüğü, kuvvet mulünü gösterir bir sözdür. bir ailenin bütçesinde mühim bir yer tuda bir, bir istasyon bulmuyorum değil. tar. ikinci nevi ekmeğin bazı fırınlarda Tabiidir ki bu normal durum sonucu o tabiî ihtivaclarımızdan biridir. Bu heye ve kudreti», esas olan sahibinin (ki «ağ»(4) Ap: Son izah ettiğimiz vasıflan Fakat bu, bana, ya plâk neşriyatı dinlebulunmadığı cihetine gelince: Benim larak halk ikide birde ekmek derd;ne canı garb sanatinin tekâmül etmis kay dır) uzağında temsil eden bir süje veya haiz olan süje veya obje demektir. tiyor, ya saatlerce Çocuk Esirgeme Kukaymakamlardan aldığım raporlar her düşmüyor, fiatler yükselmiyor. naklarından almamız lüzumunu ilk söy objedir. Ağaçal + ap = ağaçalap = ÇA rumunun faalivetini anlatıyor, yahud ki yerde ikinci nevi ekmeğin kâfi miktarda Ekmek çıkarmtyan fırınlar AĞAÇ liyen Atatürk oldu. L A P = kuvveti, kudreti, uluhiyeti ha beşinci derecede bir çalgı takımının hafif, mecvud olduğunu bildirmektedir. Evvelki gün bazı fırınların az ekmek Not: 1 Bu münasebetle bildiğimiz riçte temsil ettiği kabul olunan ve bun manasız nağmelerini sunuyor. Ve çok garibdir ki garb sanatinin memBazı fınncılann ve değirmencilerin çıkardıklanndan bahsetmiş, Beledi jıyenm leketimize sızan kaynaklan, bu sözler (ağaç) kehmesi orijininin manasını da dan dolayı kendisine tapılan şeydir (maUzaktan uzağa, Nimet Vahid gibi cidellerinde üçer aylık stok mal bulunduğu nazan dikkatini celbetmiştik. Vali ... den sonra; ihdas edilen vergilerle bütün söyliyelim. (Ağaç), güneşin alev ve a but). ve dî ve yüksek bir san'atkânn pek kısaNüiddiası doğru dğildır ve bu mallann ne Belediye reisi Muhittin Üstündağ bu bütün tıkanmıştır. teş vasıflarını ondan uzakta temsil eder Not: Buradaki (ç) yerine onun kate ren şan fasıllan ve bazan da Selim Sırn relerde olduğunun ispatı lâzımdır. Bize neşriytatımız üzerine bizden hangi fırıSenede bir defa îstanbula uğnyan bir bir maddedir. gorisinden (s) koyarak vokalleri de in Tarcanın konferansları istisna edilecek de bildirilmesi faydalı olur. Bizim tetki nm ekmek çıkarmadığmın tecziye edilmek Türkler, ilk ateşi keşfettikleri zaman celtirsek (salip) çıkar. [*] Hubermann, buradan kazanacağı üç beş olursa, bizim (Radyo Istanbul), bir dirkatımız böyle değildir.» üzere bildirilmesini istemiştir. Geçen salı odunlan biribirine sürterek alev çıkart yüz lirava muhtac değildir. O ve onun hem bal icin insanı bir kilo odun çiğneHUDAG günü akşamüzeri, Balıkpazan, Eminö Ankarada ekmek fiati nasıl "ibiler, her zaman dünyanın her tarafın tıklan gibi ondan sonra da insanlar ağaç meğe mecbur eden keçiboynuzuna pek nü ve Sırkecideki fırınlarda ekmek bul Etimolojik şekli: tesbit ed&yor? da aranıyorlar. Ve biz Atatürk'ün kuv parçalariyle, odunla, ateş jrakmaktadır benzemektedir. , mak için halkm saatlerce beklediğ (I) (2) (3) ıgı mu vetli iradesine dayanarak cıkmak istediği lar. Istanbul halkmm, şöyle böyle üç, dört Memleketimizde, gerek musiki ve geharrirlerimiz tarafından müşahede edil (uh+ud+ağ) ; yahud TAŞ miz sanat seviyesine erisebilmek icin bu aydanberi meşgul olduğu, en önemli merek temsil san'atkârlan eksik değildir.. miştir. Ancak, aradan epey vakit geçti(ukfud+ay). Not: II (Taş) kelimesinin orijini sele, denebilir ki ekmek ve un meselesi üstadlara vereceeimiz bes on bin lirayı, ğine nazaran bunlan ne tesbite, ne de (1) Uh. uk: Esas köktür. Büyüklük Radyomuz bize Muhittin Sadığın viyodir. Dört ay evvel ekmek îstanbulda bo«nbo«una soV*Sa dökülmüş sayamayız. de şudur: lonselini, Ekrem Besimin kemanını, Vasbugün ezberden bir fınncıyı ithama i v. s. manasınadır. (D (2) (3) yedi kuruştan satılıyordu. Bu dört ay kân yoktur. ıcı Vazifemiz Ti'nkiyede sanat hayatmı fi Zobu ile Hazımın diyaloglarını neden ( a ğ + a t + aş) icinde dünya buğday piyasasmı altüst e(2) Ud: C+dt), ekür. Rolü anla dinletmesin? Eğlenceli mevzular üzerine uyandırmaktır, öldürmek değil. Buğ/lay fiatleri Ağ = güneş, ışık, hararet decek bir mesele oJmadığı gibi memleket tılmıştır. N. konferanslar tertib edip, Ismail Habibi, Dün ticaret borsasında buğday At = kökün anlamını haiz olan obje dahilmde de, ekmeğin bu günkü fiatle uze (3) Ağ, ay: Kökün mefhumu, ken Reşad Nuriyi.. Daha ne bileyim?. Sö Aş = ektir; objenin kökten uzakta disinde tecelli ettirilen »üje veya objedir. satılmasını icab ettirecek bir hâdise ol rinde gene çok istekli muameleler olmazünde, sohbetinde gerçekten hem tad, madı Te durum bu derece normal olduğu mıştır. Dün borsada yumuşak buğday Göçmen naklinde niha bulunduğunu gösterir. (Hudat) ve yahud (Kuday): «Ça hem de tuz olan şahsiyetleri programlafıatlerinden evvelki günkü fiatlere nazaO halde: ağataş = halde, dört ay evvelki yedi kuruşluk ekyet kat'i karar verîldi taş: «sıcaklığı, parlaklığıataş = . , taş. = lap» gibi bir mefhumu ifade eder. Biz nnda neden bulundurmasm? ran değil fakat daha evvelki günkülere hariçte yapan meğin, yedi kuruş zam görerek on dört (Hudağ) şeklini kullanınz. Altay, Tegöre bir yükseliş, sert buğday fiatlerinde (Baş tarafı birinci sahifede) bir obje» dir. Radyo mecmualannda hergün, her kurr«a çıktığı göriilüyor; hiç şüphe yokleüt, Şor, Lebed, Sagay Koybal, Küeaz bir düşüklük olmuştur. bulunduklan yerde kışı geçirmek üzere Hakikaten Türkler, ilk ateşin keşfin rik, Kazak, Kırgız, Karakırgız lehçele istasyonun çarşaf kadar programlannı tur ki ekmek narkının böyle her yükseDün şehrimize 755 ton buğday gel misafir edileceklerdir. Rumen memur de ağaç gibi taşlan da biribirine veya gördükçe ağzımızm suyu akıyor. lişinde, bilhassa şehrin fakir halkını, günmiş ve bunun 370 tonu borsada satılmış lan bu hususta icab eden bütün tedbir bir demir parçasına sürterek ateş yakar rinde (Kuday) olarak kullanılır. [**] Bizim ömrümüz, radyo işlerinde de lük kazancı azamî olarak bir lirayı geçFarslar da bize yakm telâffuz ederler. tır. Yumuşak buğdaylar dün 8 kuruş 25 leri almışlardır. lardı. Demek ki hakikaten (taş), güne yabancı ülkelere gıpta etmekle mi geçemiyen aile babalarmı derin bir düşünce, Yakutçada: ( u ğ + ° d + a y ) = uğoparadan 9 kuruş 5 paraya, sert buğdayAnadolu ajansının notu: şin vasıflanndan bazılarını temsil etmişcek? endişeli bir merak kaplıyor. Halbuki lar 7 kuruş 4 paradan 7,5 kuruşa, kızılAldığımız malumata göre Sağlık Ba tir. Çakmak taşiyle hâlâ sıgara ve ateş day: «vasi, büyük» anlamınadır. Ankarada birinci nevi ekmeğin kilosu Gönül istiyor ki, hepimiz, radyomuzBu suretle: Hudağ, Kuday, Uğoday calar 7 kuruş 30 paradan, 7 kuruş 36 kanlığı iki vapurun derhal Köstenceye yâkıldığı da malumdur. on iki buçuk kuruştur. Istanbulda on dört da yalnız kendi yurdumuzun sesini, mukelimelerinin her üçü de ayni kuruluş ve paraya kadar satılmıştır. gönderilerek bu muhacirlerin ay sonunOT nis ve sevimli dilimizi işitmek için can ataanlamdadır. dan evvel nakilleri icin emir vermiştir. Not: III Bildiğimiz (ot) un da lım! B^ska istasyonları aramak ihtiyacı, Göçmenlerin Müthîş bir fırtına Kara Bulgar partileri hükumet alan vapurcular nakil işlerini üzerlerine arijini, güneş ve ateşe dayanır. Kelime [•] <Salib> 1 başka turlü, yanl İsa'nın ancak Istanbulun ve Ankaranm sustukevvelce Denizyollan i salbolunması glbl hlkâye mefhumlarından ları, dinledikleri zamanlara münhasır daresile imzaladıklan mukavelede gös nin etimolojik şekli: denizi kasıp kavuruyor le gene savaşa giriştiler çücaranlar, bu sözün türkçedekl orijinine kalsm. (0 (2) terilen fiat üzerinden nakliyat yapamıyadikkat etmelidlrler. (Baş tarafı birinci sahifede) (Baş tarafı birinci sahifede) cakları, Rumen parasmın memleket da(oğ+ot) tur Büyük Onder radyoya önem verece[**] Radlof, H. inci cllt. ve batmıştır. Tayfasmdan bir kısmı kur hakıkî kabahatlilerin ceza görmediği ve hilindeki kıymetinin azalması dolayısile (1) Oğ: Ana köktür. Güneş ve on ğiz.. dedi. tarılabilmiştir. 6 kişi kaybolmuştur. Bur gizlendiği, asıl taklibi hükumeti başka zarar ettikleri ve binaenaleyh bu miktann Bu bir işarettir. gaz yakjninde iki vapur imdad işareti artırılmasını istedikleri yazılmıştı. Hükulannın yapmak istediği, halkm adliyeye Bu işaretten alınacak hızı sabırsızlıkla göndermekte ise de fırtına yardıma im met bu talebi kabul etmiyecektir. Çünkü karşı olan itimadım kırmamak için bütün bekliyoruz. kân bırakmamaktadır. Sahilde birkaç ev vapurcularla Denizyollan idaresi ara kabahatlilerin halkın itimadım haiz bir sında imzalanan mukaveleye nazaran arErcümend Ekrem TALU yıkılmış ve üç evi rüzgâr sürüklemiştir. kabine tarafından meydana çıkanlması matorler mukaveleye riayet etmedikleri Ereğliye 36 gemi sığındt Ereğli 21 (Özel) Karadenizde icab ettiği, Andre Toşef kabinesinin ar takdirde Denizyollan idaresi bunların teElbirliğile iyi neticeler Dünden itibaren müthiş bir fırtına hüküm sürmektedir. Bu tık büsbütün milletin itimadım kaybetti minat akçesine el koyacak ve bunların yüzden Denizyollan İdaresrnin Ankara, gi, Kralın hakkile vazifesini yapıp mem hesabma vapur tutarak göçmenlerin nakalıyorlar tatbikata geçildi Vapurculuk Şirketinin Güneysu vapur lekete halkm reyife kuvvetli bir kabine lini temin edecektir. İstedigi olmayınca zavalli Izmir (Özel) Şehrimizdeki bütün larile beraber 36 parça gemi buraya sı vermesi icab ettiği, intikal kabineleri iie Türkofis şubesinden armatörlere ya Istanbul ve Izmir limanlan Genel Dıgenci vurdu ğınmak mecburiyetinde kaLmıştır. artık vakit kaybetmeğe meydan olmadığı, pılan tebligatta, Romanyada tutulan hayır cemiyetlerinin, müşterek ve mer rektörlükleri yılbaşından itibaren bir el*** bu işlr yapılmazsa Çankof partisinin aç.k dövizlerinin klering anlaşmalanna göre kezî bir teşekkülleri vardır ki, Partıde den idare edilir bir vaziyette Ekonomi Dün akşam sa çalışmaktadır. Hilâliahmer, Himayeiet bir surette faaliyete ve savaşa girişeceği transfer edilmesi için Hariciye Vekâle Bakanlığına raptedilecektir. Bunun için at 20,5 sıralann Bir vapurun parçalandığı haber tince Romanya hükumeti nezdinde te fal, Veremle Mücadele ve sair bütün ce şimdiden hazırlıklar yapılmaktadır. da Hkimoğlualipaşa yazılıdır. veriliyor miyetler, ayrı ayn yardım toplamazlar. şebbüslerde bulunulduğu bildirilmiştir. caddesinde 145 sa Bu gizli beyannamesinden dolayı ÇanÇünkü bu dağınık çalışmanın, bazan Dün Karadeniz limanlanndan Deniz 1 ve Istanbul limanlan Ekonomi yıh berber Meh zmır Sıhhiye Müsteşan gitti vatandaşlan müşküller karşısmda bırak Bakanlığı eline geçtikten sonra bir yanTicaret Müdürlüğüne gelen telgraflar iki kofa polis tarafından hiçbir şey yapıl Göçmen işlerile uğraşmak üzere şeh tığı anlaşılmıştır. Bu itibarla, merke/î te dan Istanbul nhtımlannın genişletilerek medin dükkânında gündenberi şiddetle devam etmekte olan mamıştır. Serbestçe Sofya sokaklannda rimize gelen Sağlık Bakanlığı Müsteşan şekkül çalışır, bir esas dahilinde yardım ıslahı diğer taraftan rıhtımlann mihanikî otunnakta olan bakfırtınanın hafiflediğini bildirmektedir. gezmektedir. Liberal partisi lideri tsmi kal Hasanın övey Fakat Köstenceden gelen haberler ise lof da ayni mealde bir beyanname neş Hüsameddin dün sabah Kırklareline git lan toplar ve hayır cemiyetleri arasında tesisatla takviye edilerek bugünkü en ip oğlu Nihada biti miştir. taksim eder. Bu taksimin de bir nisbeti bu tarafta fırtınanın şiddetle devam ettiği tidaî liman manzarası göstermekten kur şiğinde bulunan bakretmiştir. Demokrat partisi liderleri Mavardır. ve karla kanşık bir tipinin her türlü müEşya fiatleri endeksi tanlması projeleri tevhid edilerek tatbik kal Haydar Sin linofla Muşanof ye çiftçi partisi lideri nakalâta mani olduğu merkezindedir. Merkez komitesi, dün, Ilbay Fazlı Ticaret Odası 1935 yılı temmuz, aolunurken diğer taraftan gümrük idaresi ger markalı bir ta Fırtına yüzünden, Zonguldakh Çaka! Kiçef de ayni münderecatta birer gizli ğustos ve eylul aylanna aid toptan eşya Gülecin başkanlığında Partide toplanmı^ banca ile 2 el ateş Yaralı Nihad ve Parti başkanı Avni Doğan, bir yıllık elinde bulunan ambar ve antrepolann da ederek zavalhyı sol bğründen yarala < 2ade Mehmede aid 3,500 tonluk Kanar beyanname neşredeceklermiş. fiatleri endeksini neşrermiştir. Bu endekse ya ismmdeki şilebin Zonguldakta battığ: Bu suretle Bulgaristandaki belli başV göre toptan esya fiatleri evvelki aylara çalışmanın güzel sonnclarını anlatmıştır. Liman idaresi eline verilmesi suretile eş mıştır. haberi gelmiştir. Kanarya vapuru îzmİT bütün partilerin liderleri bugünkü du nazaran ve 1914 senesi esas tutularak Bunu müteakıb komiteye yeni üyeler se yanın bahren muamele görmesinin, sui Nihad Haydann üzerine hücum et için kömür yüklerken gece dalgalann te rumdan biran evvel çıkmak ve memle bu üç ayda bir yükselme hareketi gös çilmiş ve sayılan yirmiye > çıkanlmış istimal edilmemesinin önüne geçilecektir. miş ve tabancayı elinden almıştır. Bu sısirile karaya vurarak parçalarrmış ve bat kete kanunî bir idare vermek için hüku termiştir. Bu yükseliş gıda maddelerinde tır. Bu komitenin daimî çalışacak büBu hususta ilk tatbikata dün geçilmiş rada yâralı Nihadm ağabeyisi Cevad ycmıştır. Fakat dün geç vakte kadar Zon metle şimdilik velev ki gizli beyanname temmuz ayında hazirana nazaran fazla rosuu başkanlığına Ilbayımız, ikinci baştir. Dünden itibaren bahren muamele gö tişerek her ikisini ayırmışbr. guldak liman riyasetinden bu kaza hak Ier suretile olsun savaşa girişmiş oluyor olmuş sonra ağustosta daha fazla olmuş kanlığına doktor Hulusi, üyeliklerine Suçlu yakalanmış, yarah da tedavi Merkez Bankası müdürü Macid, îş Ban ren eşyanm mavunalarda kalma müddeti kmda bir haber gelmediğinden geminin lar. Bu savaş burada kalacağa Senze ve nihayet eylulde küçük bir düsme ol kası müdürü Osman, Doyçe Bank mü üç gün olarak tesbit edilmiş ve bundan altına alınmıştır. battığı haberini ihtryatla kaydetmek lâ miyor. Parti liderlerinin haftada bir iki muştur. Mevaddı mükeyyife fiatleri tem dürü Politi, tüccardan Salâhaddin, Kırk fazla mavunalarda kalacak eşyanın beYarah Nihad kendisile görüşen bir zımdır. gün muntazam gizli toplantılar yapma muzda toptan olarak biraz yükselmiş ise ağach Kâzım, Alâiyeli Halim, Suphi arkadaşımıza şunlan söylemiştir: her gün için bir mavuna ücreti alınmaFırtına vapur seferlerinm intizamını sına bakacak olursak bu savaşm daha da de ondan sonraki aylarda düşmüstür. Emin, Mazhar Nurullah ve avukat Etem « Bakkal Haydarla epey zamanda bozmuştur. Aksu vapuru iskelelere sına başlanmıştır. Mevaddı iptıdaiye fiatleri mütemadıyen seçılmışlerdir. danberi tanışınm. Kendisi son günlerde uğnyamadığından yüklerini boşaltama ileriye gideceği gözüküyor. Burada kuv yükselmiştir. Limanlann idaresi Ekonomi Bakan vetle deveran eden şayialaTa nazaran Parti başkanımızm verdiği izahata dan istanbula gelmektedir. gayriahlâkî isteklerine beni alet etmek Endeks 935 yılınm üçüncü üç ayınvn parti liderleri yakında Kraldan bir mügöre, bu komite geçen yıl 31,413 lıra 36 lığına geçtikten sonra limandaki muhte üzere uğraşıyordu. Bu isteğinin yerıne Türkiye için çok müsaid geçtiğini rakamlif idare mekanizmalan birleştirilerek LiJlavada 14 kilometro yüksekli lâkat taleb edeceklermiş. Bu mülâkat larla meydana koyması itibarile şayanı kuruş gelir sağlamış, bunun 29,824 lıra man Genel Direktörlüğüne raptedilecek getirilmemesi yüzünden bana garaz bağ35 kuruşunu kendisine bağlı cemıyetlere lannda Krala memleketin bugünkü ha lıyarak dün beni vurdu. HaydaY bun * ğe çıkan Sovyet tayyarecisi kikî durumunu izah edecekler ve mem dikkattir. dağıtmıştır. îş Bankasmda da 1589 lira tır. dan 45 sene evvel kalpazanlıktan maK* Moskova 21 A (.A.) Tanmmış Sov lekti biran evvel bu durumdan çıkarmak bir kuruş parası kalmıştır. Komitenin çaİtalya ve deniz konferansı Şimdi tetkikler limanda yeni nhtım kum olmuş, fakat cumhuriyetin onuncu yet uçmanı Kokinaki uçakla 14 kilo için Kraldan bir kovalisyon kabinesinm Londra 21 (A.A.) îtalya, 6 ilkkâ lışması ve muvaffakiyeti, Izmir muhı lar inşaatınm kaça mal olacağı mevzuu yıhndaki aftan istifade ederek çıknuf esmetroya yükselmiş ve orada 10 dakika nunda toplanacak olan deniz konferan tinde büyük bir ilgi ile karşılaiimaku * ! kî bir sabıkalıdrr.» kadar kalmak suretile bir Sovyet rö te§kilini istiyeceklermiş.. Gzerinde yapılmaktadır. dır. sına iştiraki resmen kabul etmiştir. MEMDUH TEZEL koru tesis etmiştir. 1 i ı • . . . . İzmîrin çalışkan Liman İdarelerinde hayır cemiyetleri yeni değişiklikler Ahlâksızlık!