CUMHURİYET 20 tkincîteşrin 1935 f Şehir ve Memleket Haberleri j Tarihî roman : 112 Yazan : M. Turhan Tan Siyasî icmal Şarkta müstakil bir millet daha ark milletlerinden ecnebi istilâsî ve hakimiyeti altında bulunan lar ya silâh yahud siyaset kuvetile birer birer hörriyet ve istiklâle kauşuyorlar. Umumî Harbin akabinde Asya milletlerinden evvelâ Efganhlar 'ngiliz Hindistanına karşı yaptıklan har>in neticesi olarak tam istiklâllerini elde tmişlerdi. Son zamanlarda istiklâle kaAişan Asyalı milletlerden biri de Iraklıardır. 353 milyon nüfuslu Hindistan dahi Umumî Harbin son günlerinde başlıyan hürriyet ve istiklâl hareketinin günden güne kuvvet bulması sayesin^de Ingiltereden ahiren bir muhtariyet kopardı. Şimdi de Asyanın şarkı cenubisindeki Filipin Adalan Amerikadan Ntiklâl beratını aldılar. Filipinliler bu istiklâle kolay kolay cavıi'samadılar. Prigadi korkuyordu, Tiirk elçisine karşı kedi durumu alan bu dojlar, bu sinyorlar kendi yurddaşlarını % 40 zam yapılmazsa cezalandırmak gerekleşince sırtlan kesilirlerdi! göçmen getirmiyecekler Buğa ile Uluğ, fazla tereddüd gös Itopladı, her düzensever adam gibi de termediler, peki dediler. Mustafa da | gene hızla düşünüp gelecek g günler için g şp g kızlara müjde verdi: kabataslak bir plân çizdi, o sevinde yer Gözünüz aydın, dedi, yoldaşlar lere iğildi: Teşekkür ederim, dedi, bana yüksözümü kırmadılar, sizinle evlenmeğe ra' zı oldular. Şimdi kimseye belli etmeden seliş yolu açıyorsunuz. Omrüm "oldukça Ihazırlanın, babanızla bile beni uğurla bu iyiliğinizi unutmıyacağım. 1 Gemi, pupa yelken Venedik körfezimak istiyormuşsunuz gibi davranın, ge , miye gelin. Ondan ötesini ben düşünü ni yanp giderken müşavirler heyeti se natovu toplantıya çağınyor, Dojun se rüm. Iki kardeş, lli Türkün önünde dizçö natör Sebastiyaniyi vatana ihanetle it küp iyiliksever elçinin elini öptüler, son ham eden beyannamesini okuyor ve o ra nişanlandıklan delikanlıların karşı nun ele geçtiği gün zindana atılmak üsmda bir reverans yaptılar, şen ve mes'ud zere virmi sene hapsedilmesine karar a yerlerine döndüler. Mustafa, Buğa ile lıvordu. Çünkü sinverun gemiye girip te '•ıkmaması. Türk elçisine karşı takındığı Uluğa yanaştı: Bunlar, dedi, belki ev işlerini iyi durumu billur gibi parlatmıştı, açığa koybaşaramazlar, size güzel yoğurt yapıp mustu. *** sunamazlar. Lâkin iyi çocuk yetiştirirler. Semendere Beyi Mustafa îstanbulda Zaten onun için Türke varmak istıyor hünkânn huzuruna cıktı, getirttiği ahidlar!.. Haydi kutlu olsun!.. Bir iki saat sonra gemide bulunuyor nameyi verdi, Venedik devlet adamla lardı. Doj, müşavirler ve senatörler, elçi rile ne volda konuştuğunu anlattı: Sövletmedim herifleri dedi, bir bapaşayı uğurlamıya geldikleri gibi binlerkısla dillerini i^emez ettim, dediklerimi ce halk ta kıyıya dökülmüşlerdi, gon düllere dolmuşlardı, on altı yıl süren a kabul ettirdim. Bu işte Sebastiyaninin de ğır bir savaşı barışa çevirmiş olan büyük azçok yardımını gördüsüm için kendisini orada bırakamadım, ible getirdim, kızdiplomatı alkışhyorlardı. Kızlar, babalarile beraber gemiye larını da iki yoMasa nişanladım. Şimdi gelmişlerdi. Fakat Mustafadan aldıkları senden dilerim: Sebastiyaniye doyum emir üzerine nişanlandıklarını gizli tutu luk ver, kızlarını alanlara da dirlik bayorlardı, Sinyor Pirigadi, tahlili güç en ğışla! Fatih, elindeki ahidnameyi evire çe dişeler içinde, kötü kötü düsünüyordu. Memleketine ihanet ettiğini sanarak vire düşünüvordu, birseyler tasarlıyordu, mustaribdi, bu ihanetin sezilmiş olabile üç bes dakika sonra başını kaldırdı: 5?n, dedi, şu Venedikliyi yanıma ceğini düşünerek korkuyordu. Çünkü Türk elçisine karsı kedi durumu alan bu getir. Kendisini görmek, konuşmak istedojlar, bu sinyorlar, kendi yurddaşlarını rim. cezalandırmak gerekleşince sırtlan kesi Mustafa, hemen saraydan aynldı, Silirlerdi, insaf ve merhamet tanımazlardı. oahiler hanmda konuklattığı senatörü aKızlann babası, altın yaldızlı atlar ma lıp getirdi, huzura çıkardı. îtalyanın her salından başlıyarak Venediğin barış avuc toorağında Attilâ atlılarınm izlerişartlarını elçiye haber vermeğe kadar gi ni sTneğe alısan Sebastiyani, sarkî Roden sersemce işlerini hatırlayıp ve ceza Tia Imnaratorlu&unu mezara gömen a tarafını oranlayıp için için buhran ge damm van'na girerken garbî Romayı yer çiriyordu. vüzünden kaldıran insanlardan birile Dojla arkadaşları elçiyi selâmlayıp karşılasıyormus gibi heyecan icindeydi. gemiden ayrılırlarken o da kızlarını kol Önünde durduğu adam, tarihin önlerintuğuna alarak çıkmak istedi. Demir de de iğildiği o athlardan, Attilâlılardan yavaş yavaş alınıyordu ve yelkenler ü birivmi* gibi icne ürküntü veriyordu. Fatih, kısa bir lâhza Venedikli siyazerinde manevra yapılıyordu, makara lar isletiliyordu. Mustafa bu gürültü a *<et adamını sü?dü ve lâtince konustu: Efendi; benimle istediğim gibi korasında ona elile işaret etti: Dur!.. Ve kızlara da emir verdi: Siz kamaraya i nusabilir rnısın: Acık yürekle demek istiyorsunuz, niniz!.. değil mi hasmetoenah. Sinyor Pirigadi, demiri alınmak ü Evet, öyle. zere bulunan bir gemide niçin alıkonul Huzurunuzda açılmıvan yürek, duğunu düşünürken, bütün Venediklileri mezarda kaoalı kalmıya hak kazanır. yola vurmuş olan Mustafa onun yanına O halde söyle bana. Leonardoya yaklaştı: karsı Venediğin durumu nedir? Dostum, dedi, Dojla arkadaşlarıSinyor Sebastiyani, Fatihin azizler nın sana bakışlarını beğenmedim. Ben den ilham alarak bu soruyu yapt" na iburadan ayrılır aynlmaz onlar senin bafina bir çorab örecekjerdir. Onun için se nanmak üzereydi. Çünkü Venelikten ni Istanbula götürmeği tasarladım. Gü kaçarken veya kaçınlırken kurduğu plân, le güle, konuşa konuşa gideriz, olmaz Türkleri Leonardo aleyhine harekete gefirmeğe çalışmak. ve bu isi bir vatansemı? verlik olarak ileri sürüp Venedikte yeniO, kekeledi: baştan ün ve şeref almaktı. Kimbilir ne Ya kızlanm? uzun zahmetlerle yürüyecek olan bu Onlar çoktan gemiye yerleştiler. olân, Fatihin su soruyu vapmasile birden Çünkü senin kızm olmaktan çıktılar, bekolaylaşmış oluyordu. Bu sebeble derin nim gelinim oldular. bir heyecana kapıldı ve gerçekten açık Mustafa, isin gerçek tarafını »nlattı, viirekli davrandı. Leonardonun son on kendisini hünkâra tanıtacağını ve kazanc altı yıl içinde Osmanlılar aleyhindeki v^recek bir iş bulduracağını söyledi. Sinhareketlerini birer birer saydı, şimdi de yor Pirigadi, böyle bir gidisten teessür Venediklilere yan bakbemı anlattı: duymakla beraber carcabuk kendini Armatörler son cevabı verdiler Halkın şikâyeti Bir buçuk senedenberi bitirilemiyen yol! Edirnekapı Derbend arasındaki yol bir buçuk senedenberi yapıhyor, fakat bir türlü bitirilemiyor. Şımdı tesviyei turabiyesi yapılmaktadır. Bu ameliye yolu iki taraftan kesmekte, iki taraftan da hendek açıldığından gelip geçmek güçleşmektedir. Daha garibi cumartesi günü 16,5 kilometrodan 17 kilometroya kadar yolu açmışlar ve öylece bırakmışlardır. C Yolun hali o derece fecıdır ki manda arabalan bile sökememektedir. Doktor ve avukatlarm kazanc vergisi Maliye, tahakkuk işini geriye bıraktı Doktor, avukat ve saire gibi meslek erbabınm kazanc vergileri işine aid gürültüler henüz bitmemiş ve Maliye Vekâletinden îstanbul Maliye teşkilâtına gelen bir emirle bu vergilere aid tahakkuk işlerinin verilecek emre kadar tecili tebliğ edilmiştir. Yeni kazanc kanununa gore bu gibi meslek erbabmm sınıflara aynlması işi Odalara, Barolara ve cemiyetlere verilmisti. Bu teşekküller bazı esaslan gözönünde tutarak bu tefrik işini yapmıştır. Fakat Maliye subeleri bu meslek teşekküllerinin yaptıklan taksimatı hakikî vaziyetten asağı görerek bütün bu dereceleri birer derece daha yükseltmiştir. Bu suretle birinci sınıflar fevkalâdeye, ikinci sınıflar birinci smıfa girmis olmaktadır lar. Diğerleri o kadar ehemmiyetli değilse de birinci sınıfla fevkalâde sınıf arasında 1000 le 300 21'bi mühim bir fark olduğundan keyfiyet bilhassa birinci sınıftakilerin şiddetli itirazını mucib ol muş ve vergi tetkiki itiraz komisyonlanna yüzlerce müracaat yapıldığı gibi Maliye Vekâletine de müracaat edilmiştir. Maliyeden gelen bir emirde meslek teşekküllerinin verdikleri listeye Maliye şubelerince yapılan itirazların tecili bildirilmiştir. Göçmen nakliyab işinde tesadüf olunan müşkülât henüz bertaraf edileme miştir. Bu nakliyatı üzerlerine alan armatörler dün de Deniz Ticaret müdürlüğüne müracaat ederek biriken dövizlerini alamadıkça ve şimdiden sonraki navlunlara yüzde kırk zammedilmedikçe Köstenre seferlerine devam edemiyeceklerini kat'î surette bildirmişlerdir. Deniz Ticaret Kulağımıza çalındığına göre Na 1 müdürlüğü keyfiyetten telgrafla Trakya fıa ile müteahhid arasında bir ihtilâf Genel Ensperktörlüğünü haberdar et varmış. Yolun iki kenannda Nafıa miştir. Söylendiğine göre Ekonomi Bakantarafından evvelce getirilmiş kırma lığı tarafından Romanyadan alacağı otaşlar durmaktadır. Lâkin Nafıa lanlar için hazırlanan son listeye bu arbunu müteahhid*' satmak istemiyor. matörler ilâve edilmemiştir. Bu sebeble müteahhid de 10 kilometro mesafeRomanya ile iş yapan tüccarlar para den baska taş getirtiyormus... larını aldıkları halde vaourcularımızın Yol işte bu sebeblerden bitiriledövizleri bağlı kalmıştır. Bununla be • raber Bükres elçilimizden gelen bir hamıyormus. bere göre Romanya hükumeti vapurculanmızm hesabına Romanya Bankasın da toplanan paranın nısfını bu ay, diğer nısfını da birincikânun içinde vermeyi kabul etmiştir. Eğer armatörler matlublannm yansını ay sonundan evvel alabilirlerse ve Trakya Genel Enspektörlüğü navlunlara yüzde kırk zammı kabul ederse armatörler naklivata devam edebileceklerdir. Dün Köstenceden gelen bir telefon haberine göre 900 göçmen yükliyen Bursa vapuru bugün hareket edecektir. Bundan birkaç gün evvel limanımız Nazım vapuru yolcu almağa devam dan hareket etmek üzere olan Teofil etmektedir. otye vapuruna girmekte olan üç FranÖnümüzdeki ay içinde Köstenceden sız gemicisinin üzerlerinin arandığıfiı ve gelecek daha 10,000 göçmen vardır. Sıhhat müsteşarı bir heyetle 9 kilo kaçak esrar bulunduğunu yaz mıştık. Bu iş etrafında bir yandan za Trakyaya gidiyor bıta tahkikat yaparken diğer taraftan Iskân işinin Saglık ve Soysal Yardım Fransız gemicileri sekizinci ihtısas mahBakanlığına devri üzerinde devam et kemesine verilmişlerdir. Müddeiumumi mekte olan göçmen nakil ve iskân işini ik bu gemicilerin ifadelerini almış ve gebir intizam altma almak ve Trakyanm miciler işi olduğu gibi itiraf, etmişlerdir. muhtelif yerlerinde hastane ve iaşe maemicilere göre bu esran kendilerine halleri teskili için lâzım gelen tertibatı Beyoğlunda Jan namı diğeri Yani is almak üzere Sıhhat Vekâleti Müstesan minde biri vermiştir. Yani kendilerini doktor Hüsamettin, enspoktörlerden bir adresi tesbit edilmiş olan bir eve götürkısmile beraber sehrimize gelmiştir. müş ve bellerine bu esran sararak FranHüsamettin dün îstanbul Sağlık Disada bir adrese götürmelerini bıldirmişrektörlüsüne gelerek ensDektörlerden tir. Bu ifade üzerine mahkeme üç gemidoktor Sadrettin, Süleyman Enver, Ahcinin tevkifine lüzum görmüş ve derhal med Enevr, Bürhaneddin, Sabri ve îs üçü de tevkif edilmiştir. mail Hakkı ile bir toplantı yapmıştır. Diğer taraftan gümriik muhafaza teşToplantıya îstanbuldaki bazı doktorlar kilâtının yakaladığı bu gemiciler vasıtaeczacılar ve sıhhî malzerne. satanlarla diile uzun müddettenberi faaliyeti hisseğer bazı memurlar davet edilerek göriidîlen ve aranan bir uyuşturucu maddeler şülmüstür. Heyetin bugün Trakyaya kaçakçı şebekesinin izi üzerine çıkılmış"îfn>»«i mnhtemeldir. tır. Jan aranmış, fakat verilen adreste MVTEFERRlh bulunamamıştır. Bu kaçakçının kaçtığı da söylenmektedir. Ramazan hazırlıkları Tahkikat muhtelif kollardan devam Ramazan hazırlıklan devam etmekteetmektedir. dir. Dün de öğleden sonra Evkaf direk (Basmakaleden Japon emperyalizminin yeni hamlesi devam) Çünkü Siberyanın bütün bu kısmı (yani Primarskaya ve Amur eyaletleri) denizden Japon donanması, karadan Mançuko ile sanlmıştır. Japonya, nüfuzunu cenubî Moğolistana doğru uzatmakla Siberyanın Baykal gölüne kadar uzanan cenub kısmını da yavaş yavaş tehdide baslamıştır. Japon nüfuzu, Siberya sınırlarındaki Cin topraklannda yayılıp yerleştikce ve buralan Janonyanm filî hakialtma g ç ç geçtikçe Sovyet Rusyanm o y e t Rusyanm Sıberyadaki \aziyeti strateji, sevkulceyş bakımından güclesmektedir. Janonvanın takib ettiŞi siyasa açıktır: Evvelâ Çini parcalamak, sonra Siberyanın Baykal gölü ile deniz arasındaki kısmını ele eeçirmek, böylece şimalde vaziyetîni sağlamlaşhrdıktan sonra cenuba, sıcak momleketlerîn istilâsına başlamak. Japonyamn 1895 ten 1935 e kadar nasıl kocaman bir Imparatorluk kurduğu gözönüne alınır, daha 1905 te kendi adaIanna sıkısmıs bîr devletin. 30 yıl içinde nasıl bir sel gibi taşıp Seddiçini aştığı nazan jtibara alınırsa bu san emperyalizmin Ingiliz emperyalizmini de geçeceği kolayhkla anlasılır. Meğer ki günün birinde. InRİltere, Amerika, Sovyet Rusya birlesip Japonyayı da emperyalistliğe özenen 20 vıl önceki Almanyanm akıbetine uğratalar... törlüğünde bu işlerle meşgul olan ko misyon toplanmıştır. Ramazan hazırlıkları hakkında Islanbul müftisi Fehmi şunlan söylemistir: « Evkaf idaresi camilerin tenvira'ı ve temizhği için hazırlık yapmakla, müftilık te camilere yollanacak imam ve müezzinleri seçmekle meşguldür. Komisyon bir müddet daha hazırlık işlerile' meşgul olacaktır. Bu yıl imam ve müezzinliğe çok talıb vardır. Hepsinin evrakını tetkik ediyor, liyakatlileri seçerek tayin ediyomz. Camilerde vaiz verecekieri de bugün yann tesbit edecek, kendilerine tebligat ya pacağız.» man ise daima Makyavelin «tefrika sokarak hükümran olmak» prensipile hakkmdan geldiği ve onun için korkmadığı Çın ile Sovyet Rusya vardır. Bu iki devletten, yalnız Sovyet Rusya Japonlan düşündüren bir kuvvettir. Demek ki cenuba doğru sıyasetinin dört hasmına karşı simale doğru politikasının bir tek hasmı vardır. Bundan dolayıdır ki nüfus fazlasını yerles, tirmek için, en münasib siyaset, sıcak memleketlere doğru yayılma politikası olduğu halde, bu siyasa çok düşmanı ayaklandıracağı için Japonya, mecburen şimale doğru genişleme siyasetini tercih ediyor. Fakat, şimale doğru yayılma siyasası da, Japonyayı ergeç Sovyet Rusya ile çarpıştıracaktır. Japonya bunu bildiği için, Sovyet Rusyayı strateji (sevkulceyş) bakımından fena bir vaziyete düşürmeğe çalışmaktadır. Yeni bir Rus Japon harbinde, Çinin Sovyetlerle beraber hareket etmesi ihtimaline karşı bu kocaman memleketi, parçalıyor, kısım kısım kendi nüfuzu altma alıyor. Ayni zamanda Siberyayı cenubdan yavaş yavas sanyor. Siberyanın bir ucunda Vladivostokun bulundueu şark kıyılan, Japon denizinden Ohotsk denizine kadar arasındaki kısım Mancukonun simalinden Nikolayevski istikametinde yapılacak ku\vetli bir taarruzf* Siberyadan ayrılabilır. Donanmamız manevralardan döndü Geçenlerde Karadenize manevralara giden harb filomuz dün limanımızdan geçerek üssübahrisine dönmüştür. Şanlı denizcilerimiz Boğazın iki taraf.na toplanan halk tarafından tezahüratla selâmlanmış, bu candan alâkaya gemı • lerden mukabele edilmiştir. Dil kılavuzunun ikinci kısmı Dil Kılavuzunun ikinci cildi olan türk çeden osmanlıcaya sözlüğün satışa çıka nldığı yazılmıştı. Haber aldığımıza göre ikmci cild Kılavuzun tertib işi tamamen bitmiş olmakla*beraber piyasaya kâfi de recede çıkanlmış değildir. Halk ve mek tebler icin yapılacak büyük baskı, Dev let matbaasmın okuma kitablarının baskısile meşgul olmasından simdilik geriye bırakılmıştır. Bunlar ancak 20 gün son ra <atı«a cıkanlacaktır. 1896 da Ispanya ile Amerika arasmda vuku bulan muharebede mağlub îs « anya Asyadaki Filipin müstemlekesinî Amerikaya bırakmıştı. İspanyolların sui idaresinden son deecede ezilen Filipinliler Ispanya mağlub lduğu zaman artık hürriyet ve istiklâle kavusacaklannı zannederek sevinmişlerdi.Fakat Amerikalılar bu Adalara geldikten sonra yerli halka istiklâl rerecek erde burasını Amerikanm bir müstem eke«i haline sokmak istemişlerdi. Filipinliler ise Ispanyol hakimiyeti yeine Amerika hakimiveti altma girmek niyetinde değildirler. Agoinaldonun bayra ğı altında toplanan Filipinliler (Filipino GÜMRÜKLERDE Cumhuriyeti) adile müstakil bir hüku met kurarak uzun müddet Amerikalılara General Seyfi geldi lcarşı harb actılar. Aguinaldo mağlub oGümrük muhafaza teşkilâtı genel ka lup Amerikalılara teslim olduğu halde motanı General Seyfi sehrimize gelmiştir. kıyam birçok zamanlar daha devam etGeneral Seyfi burada bazı mühim me Filipin Adalarında oturan ve Moros selelerin tetkikile meşguldür. Genel kamutan Muhafaza Başdirektörlüğüne ge denilen müslümanlar zaten îspanyollara lerek bazı kimseleri kabul etmiş ve uzun boyun eğmemişlerdi. Amerikalılara karşı da yakın zamana kadar harbettiler. Famüddet meşgul olmuştur. at Fılipinde hürriyet ve istiklâli AvruMÜZELERDE palıların anladığı manada anlıyanlar çou yerli unsurlarla haricden gelen Asyalı Çemberlitaşın vaziyeti Çemberlitaşm harabiyete yüz tuttuğu 'e Avrupalı unsurların kanşmasından have bu yüzden son günlerde taşlar düş ıl olup ve kendilerine Filipino adı verilen tüğü görülmüştür. Muhakicak bir tehli hırisrivan halktır. keye meydan verilmemek ^çin elrâfına i d * Amerika htikumeti bu memleketi doSörgü çekilen, Çemberlitaşın vaziy.eti hak udan doğruya idare etmeği yerli halkın kında lâzımgelen dairelerde tetkikatta bu menfaati ve saadeti için elzem buluyorlunduk. Müzeler genel direktörlüğü şu du. Bunun için vali General Vuds Adacevabı verdi: arın tesriî meclislerini bile tanımamıştı. ^ Çemberlitaş şehrimizin çok de Fakat Asyalı büyük bir millet olup Figerli abidelerinden biridir. Birçok de ipinin şimalindeki adalarda yaşıyan Jafalar Müzekr idaresi tamir ettirmiştir. ponlar yalnız Asyanın şarkında değil Sütunun korkulacak hiçbir noktası yok bütün büyük Okyanusta askerî ve bahsa da Müzeler mimarına lâzımgelen in ri satvetlerini tanıttıktan sonra Amerıkaılar ana memleketten çok uzakta bulucelemede bulunması bildirilmiştir.» nan Asya adalarında Amerikanm hakimiyetini devam ettirmeği sevkulceyş ve politika cihetinden tehlikeli görmeğe bas3000 muhtac çocuğa öğle lamıslardı. yemeği Filipinden gelen pamuk ve sair rıam İhtısas Mahkemelerhıde Dün Kızılay Kurumu kaza başkanlan maddelerin gümrüksüz girdiği Amerikatoplanmışlar îstanbul ilk okullannda da yerli ham maddelerle şiddetli reka Ford davası mevcud 3,000 kadar muhtac talebeye bette bulunması ve her sene Amerikaya Sekizinci ihtısas mahkemesir#!e Ford öğle yemeği verilmesi işini görüşmüşler külliyetli miktarda muhacir gelmesi iktıfabrikasında yapılan gümrük resmi ka dir. Bu yardım için gelir membalan araşsadî cihetten Amerikalıları zaten düşünçakçılığına aid duruşma dün yapılarak tırılmış ve bu meyanda Kızılay menfaadürüyordu. Bu düşünceler Filipin Adaehlivukuf raporu okunacaktı. Fakat For tine yapılacak müsamere ve eğlentiler Iarına istiklâl verilmesine ötedenberi tadun defterlerini tetkik eden heyet henüz den vergi alınmaması için merkeze bir taftar olan Amerikah politikacılann daetüdlerini bitirmediği için duruşma geri rapor gönderilmesi ve Çocuk Edirgeme vasını kuvvetlendirdi. Neticede geçen sebırakılmıştır. Kurumu ile kollarının bu ise yardımda ne martın yirmi dördünde Amerika konKÜLTÜR tSLERÎ bulunmasının ilgililere bildirilmesine ka gresi tarafından kabul olunan bir kanunrar verilmiştir. la on senelik bir intikal devresinden sonra Bir tayin ECNEBİ MEHAFİLDE bu adalara tam istiklâl verilmesi karar Hâkimiyetimilliye şehir yatı okulu dilastınldı. Mister Ruzveltin bu kanunun İngiliz elçisi geldi rektörü Fehmi, Balıkesir orta okulu di tatbikına aid beyannamesi 250,000 kişiIngiliz elçisi Sir Persi Loren dün sarektörlüğüne tayin edilmiştir. Fehmi uzun nin istirakile adalann merkezi Manilada müddet şehir yatı okullan ve ilk okullar bah Ankaradan Istanbula gelmiştir. Elçi vaDilan büyük toplantıda okundu ve iki direktörlüklerinde ve öğretmenliklerinde kışı hükumet merkezinde geçırmek üzere Filioinli reisicümhurluğa ve muavinliğe bulunmuş kıymetli, çahşkan bir öğret birkaç güne kadar Ankaraya taşınacak secildiler. Amerikah valii umumî dahi tır. mendir. fevkalâde komiser unvanmı aldı. Filipinliler bu istiklâli Amerikadaki ticaret va muhaceret kanılannın kapanmasma razı olmak fedakârlısını göstererek aldılar. Fakat neticede Asyada müstakil bir millet daha mpv^na rıktı. 3 Fransız gemicisi tevkif edildi Aranılan kaçakçı şebekesile temasa geçtikleri anlaşıldı KURVMLARDA Bebeğin asırlık çmari yıkıldı MUHARREM FEYZl TOGAY Şişe fabrikasının açılış töreni Paşabahçedeki şişe fabrikasının açılış töreni programı henüz tesbit edilmemiş tir. Bu program Başbakan lsmet Inönünün sehrimize gelmesinden sonra takarrür edecektir. Balıkçılardan alınan rıhtım parası Istanbula trenle gelen balıklardan Haydarpaşada kilo başına 20 para nh tım parası alınmaktadır. Balıkçılar bu parayı çok görmektîdirler. Bu yüzden balıkhaneye verdikleri miri parası kadar bir para da rıhtıma ver diklerinden Balıkçılar Cemiyeti l^zım gelen yerlere müracaatle bu nhtrnı para sınm kaldırılmasını istemiştir. Cumhuriyet NSshası 5 Kuniftnr I Turkiye Haric şeraiti» ^ n Bebekte îskele civanndaki meydanda rnerhum Zaro Ağa kadar yaşlı bir çınar ağacı vardı. îçi boş olan bu bir buçuk asırlık ağac son günlerde çürümüş ve yıkılmak tehlıkesi baş göstermiştir. Be km 1700 Kr. 1450 800 yokhır ABİDİN DAVER leaiye her hangi bir fırtına esnadind koparak büyuk hasar yapabilmesi iht malme karşı bu asırlık çmarı kestir miştir. Resmımiz kesilen ağaa göster mektedir. Senelik 1400 Kt Alb aylık 750 Üç aylık Bir aylık 400 150