30 Eylul 1935 CUMHURtYET 935 eylulünde Istanbulda bir gezinti.. Harbin bu Sinanın güzel eseri Mihrimah kuvvetle camisini böyle kim harab ediyor? Şimdi, Tekfur sarayını görmek için surlara ilerlerken... Birdenbire duruyoruz: Tokat sesleri ve bir emir: «Eller yukarı!» Polise haber vermek için koşuşuyoruz. Boş bir arsada azne ayni sahne... Ve tramvaya atlayıp kaçıyoruz. Biz şehirde böyle bir gezinüden ileriki seneler için de vazgeçtik; fakat.... dayak atmağa başOtomobilden E lıyor... Tecavüze lirnekapısınm önünuğrıyan insanlar şaşle iniyonız. Ken kın şaşkın yerlerin iisine şehri göster den davranmağa rıeği vadettığım genc gayret ediyorlar. >ir akrabama îstan Kaldır elleriıulu her gün sey ni yukarı! •ahlara gösteren ve Bir tabanca patmlara bilmediğini lıyacağından ve serığreten bir tercüman seri bir kurşunun bidasile Edirnekapı ze kadar gelebileceının önünde izahat i ğinden korkan genc eriyorum: arkadaşım: Edirnekapı Aman beni ının eski ismi Harnerelere getirdin, döibapili veya Pol nelim.. Kaçalım, diandon kapısı imiş. yor. îurası bütün surla ın en yiiksek ve en Doğrusu benim ayıf noktası olduğu korkum da ondan az ;in Bizans surlan değil.. a muhtelif zaman Size ne arıyorırda yapılan hü sunuz burada diyo umlar daima bu rum, cevab verin.. erde siddetli olurVe gene tokatlar.. ıuş. 625 senesinde Tekfur sarayını e Herakliyos zagezen veya harabeıanında Avarlar nın bir kenarında ouraya hücum etmişturan insanları döv:r. 1422 de îkinmeğe kendinde salâi Murad buraya bir hiyet bulan bu ka jp yerleştirmiş. Fabadayı kimdir?.. h Sultan Mehme Öğleden sonra in Bizansa girdiğf saat ikiyle üç :apı da budur... Mihrimah camislnin avîusunda yıhılan sütunların hazin iki manzarası arasında, bütün îsuyanık olduğu bu za Bilmem insanlar soküyor... Alıp tanbulun Yanımdaki genc kızı bilgime hayran manda Edirnekapısının iki adım ötesindiyorum. Çünkü o; îstanbulda bir taşra götürüyorlar. Kasırga değil, afet değil, siklon dpgil, de ve mütemadiyen seyyahların gezip do, daha doğrusu bir ecnebi gibi daha ilk insanlar şehrin çok işlek bir semti olan laştığı Tekfur sarayında bir zorba etraezislerini yapıyor.. Kapıdan dışarı çıkıyoruz. Mezarlık bu yerde gündüz ortası Mihrimah cami fı haraca kesiyor. «Kaldır ellerini yukarı» sinin avlusundaki taşları söküp götürü diye karşısındakinin belki ceplerini soıra doğru ilerliyoruz. Işte Istanbulun en büyük mezar yorlarmış. Buna ihtimal veremiyorum ve: yuyor da, civarda dolaşan insanlarda Acaba Evkaf mı bunu yapıyor? hiç heyecan görünmüyor. ıklan.. Demek burada âdet bu olacak!.. diyorum. Tamir koymak için belki... Istanbulun bünyesine tedavi edilmez Buradaki insanlar da bu gibi hâdisele Bilmem, belki de Evkaf bunları ıir ekzema gibi musallat olmılş, îstanbure alışmış bulunacak!.. Fakat biz... un cildini delik deşik eden Arnavud söküyordur. Biz geri dönüp koşmağa ve ilk rastgel.aldırımları üzerinde yürümekten zıyade Şimdi surlan takib ederek tozlu ve pis diğimiz polise hâdiseyi ihbar etmeğe kaekmeği taklid eden adımlarla ilerliyo bir yolda yürüyoruz. Uzaktan Tekfur rar veriyoruz... «Aman Tekfur sarayınuz. Kapıdan tekrar içeri giriyoruz ve tram sarayı ismile tanılan Kostantin Porfiro da adam öldürüyorlar» diyeceğiz. Epey yürüdükten sonra bir arsaya ge'ayın son durak yerinden sağa saparak jenet sarayını görüyoruz. Gene ben bılIiyoruz. Bu Tekfur sarayının içine doğru ;arşıda bulunan Mihrimah camisine doğ giclık taslamağa başlıyorum. Ve saray giden hâli bir arsa... Ve oraya yaklaşıp hakkında malumat veriyorum. u yürüvoruz. Surlann içinde bir köpek mı ölmüş, ta etrafımıza bakmınca gene iki bedbahh Mihrimah camisi... diye izahat verneğe hazırlanıyorum. Mimar Sinanın e bir kedi lâşesi mi var bilmiyorum. Fakat görüyoruz. Dört beş kişi onları ortalarma üstü tuğla ve beyaz sarı mermerlerin iş almışlar, küfür ve istintak devam edi eri. Bu eser... yor. İki üç erkek ileriden bu manzarayı Hatırasına yapılan ihtifallerle ve her leme tarzından hendesî resımlerle süslenbüyük bir lâkaydile seyrediyorlar. ;ün gazetelerde, yaptığı eserlerin korun miş olan şahnişli eski saraya yaklaş Bu tarafta polis bulamıyacağımızı antenffüsü zorlaştıran pis bir koku ile nası için sütunlarla yazılan yazılar ve •serlerinin nasıl korunacağına dair verien havadislerle Mimar Sinanın ismi burünlerde o kadar çok söyleniyor ki, her.es onu; bugün yaşıyan en yakın bir sina kadar yakından tanıyor. Genc arkadaşım bunun için en yakın >ir dostundan bahseden bir teklifsizlikle: Sınanın öyle mi? Diyor ve sonra birdenbire gülerek: Hani Sinanın eserlerıni koruya aklarmıs? diye ilâve ediyor. Sakın sen >eni yanhşlıkla bir baska vere getinniş (Bas tarafı 1 inci sahifede) ttalyada seferberliğe ehemmiyet verilmedi hafta başîamasına ihtimal veriliyor Son dakika Roma 29 (A.A.) Habeş sefer berlıği Romada pazar yaşayışını kat'iyyen bozmamıştır. Siyasal çevenler bu seferberliğe hiç ehemmiyet vermemişlerdir. Çünkü bu seferberliğin filen daha evvelden yapılmış olduğuna kani bulunuyor lar. Gazetta Popolo son 48 saat içinde Eritreye gönderilen mühim asker kuvvetlerini Habes seferberliğine bir cevab suretinde telâkki ederek diyor ki: «Cenevredeki basırçıl baylar, asıl hesaba katılacak şev sınırın öte tarafındaki 30 ki!~"etro de^il, ceferbTİikrir.» Seferberlik nicin ilân edildi? îtalyan ordusunun mütemadiyen kuvvetlenmesi bunda âmil oldu vecibelerin tamamıle kabul edilmesî hususunda bütün İngiliz ulusunun nasıl kuvvetle hükumete müzahir olduğunu ve İtalyan Habeş anlaşmazlığındaki în giliz siyasasının bazı hususî menfaatler den mülhem olduğu hakkındaki telmihlerin de nekadar hakikatten uzak bu lunduğunu ehemmiyetle kaydetmiştim. Faşist genel toplantıst Roma 29 (A.A.) Asker yollamaları son günlerde artmıştır. 10,000 asker cumartesi günü Napoliden hareket etmiştir. Bugün de önemli sevkiyat yapılması beklenmektedir. On gündenberi beklenen faşist kuv vetleri genel toplanması taarruz emrı verilmeden bir gün evvel yaDilacaktır. Romadan verilen endiseli haberler Paris 29 (A.A.) Roma bilain ğinin önemini kaydeden gazeteler, Ita1 yanın Avrupada zayıf düşmesi sonucu nu verecek olan îtalyan Habeş anlaş mazhğınm Avrupada uyandıracağı a kislerden ötürü endiseli görünmektedir ler. Petit Parisien diyor ki: «Kesin olarak söylenebilir ki, îtaî yan Habeş muahasamalarının bajîa ması bugünden sonra pek yakındır.» Matin, «îtalyamn Uluslar Sosyetesinden çekilmesi tehdidi, bazı kayidlere bağlı olmakla beraber, çok kesindir.» diyor. İtalyanın kararı kat'i Roma 29 (A.A.) Bugünkü bil dirik, mes'uliyetleri ayrı ayrı tesbit e den önemli bir hareket olarak telâkki edilm«ktedir. Çok kesin bir niyet beshj tn İtalya, Afrikaya yayılmıya karar ver miş bulunmaktadır. Süel faaliyetın sa nıldığından çok evvel başlaması muhtemeldir. Bu fırsattan istıfade ederek tam bir mes'uliyetle tekarar ediyorum ki, Bri tanya ulusu Uluslar Sosyetesi prensip lerinden herhangi birinin hususi tezahü riine degil, o prensiplerin bizzat kendi sine bağlıhğmı göstermektedir. Bundan Cenevre 29 (A.A.) Habeş İmbaşka herhangi bir fikir ve mütaleada paratoru Uluslar Sosyetesine gönbulunmak Britanyanın hüsnüniyetini ve derdiği telgrafta, Afrikadaki İtal ı samimiyetini tanımamak olur. yan ordusunun mütemadiyen kuv ı Tekrar ehemmiyetle kaydediyorum ki, vetlendirilmekte olmasına binaen ' Uluslar Sosyetesi, ve onunla beraber Biigenel seferberliğin artık geciktirilel miyeceğini bildirmkte ve İtalyanın I yük Britanya, Uluslar Sosyetesi paktı saldırı siyasasma karşı bütün ih ' nın olduğu gibi tam olarak elbiriığile tiyat tedbirlerinin alınmasını U . ' muhafaza edilmesinden ve bilhassa se bebiyet verilmeksizin uğranılacak bü Iuslar Sosyetesinden rica etmekte I tün tecavüz hareketlerine karşı müşte dir. rek ve devamh bir mukavemet gösterilİmparator, seferberliğin, Habe . mesinden yanadır. şistanın Uluslar Sosyetesile teşriki Öyle zannediyorum ki, Uluslar Sosmesai bususundaki temayüllerini yetesi üyelerinden hiçbirinin, tetkikini iasla deçiştirmiyeceğini ilâve et • cab edecek herhangi bir melhuz hususî mektedir. vak'a hakkındaki, sıyasasını bu kelimeHabeşistandaki îtalyan kon lerle ifade edıldığinden daha açık ve da solosları çıkıyorlar ha azimkâr bir şekilde önceden izah e demiyeceği umumiyetle teslim edilir. SeAdisababa 29 (A.A.) ttalya bebiyet verilmeksizin vuku bulacak bütün elçisi Harardaki İtalyan konsolo . suna hemen konsoloshaneyi kapata tecavüz hareketlerinden bahsediyorum. Bu cümlenin herhangi bir kelimesi bü •> rak Cibutiye hareket etmesini emtün mana ve kıymetile ahnmalıdır. retmiştir. Evvelâ şurası bedıhidir ki, pakttın on Siyasal çevenlerde bu emir harb altıncı maddesi mucibince sebebiyet vebaşlangıcının yakınlaşmış olması rilmedik müspet bir tecavüz hareketine na bir alâmet olarak telâkki ediltatbik edılecek usul, bir muahede ah mektedir. Şimdi Habeşistanda bukâmının ademıifası gibi, menfi bir halunan yegâne İtalyan konsolosu A. rekete kabilitatbik değildir. dovadadır ki, bu da çabucak geri Keza kuvvete müracaat halinde de alınabilir. mücrımiyetın ve tecavüzün dereceleri olduğu ve binaenaleyh 16 ncı madde tatAdisababada Maskal bayramı Adisababa 29 (A.A.) Maskal bik edilebildiği takdirde bu madde mu bayramı dün büyük gösterilerle ve güzel cibince yapılacak hareketin nev'i ve mave güneşli bir hava altında kutlulanmıştır. hiyeti her hususî vak'anın şartlarına gö Avrupalılar eski merkez olan Gorbi re değişebileceği de gayet sarihtir. Biliyorum ki sizin hükumetiniz bu farkları tanıyor. Ayni suretle muahede Ierden doğan taahhüdler hususunda şu nu hatırlatmak icab eder ki. elâstıkıyet emnıyetin bir cüzüdür ve Uluslar Sosyetesi üyesinden herbiri bizzat Sosyete paktımn da tanıdığı gibi dUnyanm statik olmadığını kabul etmeÜdir. Cenevredeki ve bu beyanatın şimdiki îngiliz hükumetinin siyasasını göstermekteyse de ulusun ezici ekseriyetinin müzaheretini ve tasvibini de haizdir. îngiliz efkârı umumiyesinin son haftalar içindeki hattı hareketi açıkca göstermiştir ki kendisi değişen ve kat'î olmıyan bir hisle hareket etmiyor. îngiliz efkân umu miyesi Uluslar Sosyetesi fi'lî bir teşekkül olarak kaldıkça bağlı duracağı genel arsıulusal idare prensipüe ilgilidir. O, şu mütaleadadır ki: Mazinin şuursuz feiâketlerini önlemek ve ilerde müşterek emniyetle dünya banşını temin etmek hu susunda yegâne ve hakikî bir ümid olan bu müessese, hiffetle hareket ederek bizzat kendi ülkelerinde hiyanet etmek ve müştereken hareketten imtina göstermek suretile kendi kendisini kötürüm bırak » mıyacaktır. de kabul edilmişlerdir. 8000 kişiye yiyecek dağıtılmıştır. Rahibler açık havada mukaddes danslar yapmışlar ve Habeşli Londra 29 (A.A.) îngiliz kamoatlılar çok muvaffakiyetli ve hünerli gösyunun bir kısmı îtalyan bildiriğinin bir teriler yapmı«lardır. bölümünü iki taraflı bir görüşme öner İtalyan bildiriği Londrada iyi gesi olarak tefsir etmektedir. karşılandı Uluslar Sosyetesi konseyinin bazı ü • Londra 29 (A.A.) îtalyan kabiyeleri araya girme işine tekrar başlamağı nesinin toplantısından sonra yapılan bil istemedikleri takdirde, İngilterenin U dirık memnuniyetle karşılanmıştır. Iuslar Sosyetesi dışında görüşmeler ya Siyasal çevenler, îtalyamn, hiç olmazpılmasını, Cenevre mefkuresine uygan sa görüşme safhasında, Uluslar Sosyete görmiyeceği tahmin edilmektedır. Araya girme işıne tekrar başlandığı ve sinden çıkmak niyetınde olmadığını kayFransa da iştirak ettiği takdirde İngilte detmektedirler. Ayni çevenlerin tahmin ettiklerine görenin İtalyan tekliflerini reddetmesi kuvre, îtalyan hükumetinin, şimdiki duru vptle muhtemel görünmektedir. Habeşistanın Belçikadan aldıgı munu izah etmek için sarfettiği faaliyet, bu durumun müstesna mahiyetini izah etsilâhlar mek hususundaki iyi niyetini ispat et Brüksel 29 (A.A.) Le Soir gazemekte ve îtalyamn arsıulusal kamoya kartesine göre, Habeş hükumeti, 1 700 tüfek, 2300 karabina ve yedi milyon fısek ısmar şı lâkayidlık beslediği hakkındaki isnadlamıştır. Bu gazete, Habeş hükumetinin ları yalanlamaktadır. îngiltere ttalya tekliflerini reddedecek bu siparişinin, pesin ödenmiş 3,700,000 frank MttM^unu ilâv et"T'kredir. ttalyanın yeni bir kararı Roma 29 (A.A.) Hükumet, matbuat ve propaganda bakanlığının herhanM. Musolinin iki cevabı Paris 29 (A.A.) Petit journal gi matbu evrakı toplamak için mahaîlî gazetesinin özel aytan M. Musolini ile makamlarına emir ve telimat itası hakkını vermiştir. konuşmuştur: Romada M. Lavalle y p ğ görüş yaptığı görüş meler sırasında Habeşistanın paylaşıl ması meselesinin bahse mevzu addedil mediği sorgusuna M. Musolini şu cevabı vermiştir: << Hiçbir zaman; bu mesele evvelce İngiltere ile kotarılmış olduğundan M. Lavalin vadedeceği hiçbir şey yoktur.» Paris 29 (A.A.) Petit Journal gazetesi, özel aytannm M. Musolini ile yaptığı bir konuşmayı yaymaktadır. Stressa mefkuresinin canlandınlacağı bir Uçler konferansından yeniden bah sedildiğini söyliyen gazeteciye Musolini demiştir ki: tngiltere notasının metni Deli misin? Ve etrafıma hayretle bakıyorum. Biz stanbulumuzu süsliyen en güzel eserlerlen biri olan Mihrimah camisinin avlı ında mıyız, yoksa bir mezbelede, bir vianede mi?.. Birkac ay evvel geldiğimde bir haraTekfur sarayından bir görünüş >e olarak bulduğum bu avlunun hayali imdi karşımdaki manzarayla mukayese bunalmak raddesine geliyoruz.. Ve nıha layınca hâdiseyi haber vermekten vaz •ttikçe bir mamure gibi görünüyor.. Av yet surun yıkık bir yerinden geçerek hen geçmiyerek geri dönüyoruz. Fakat Edirunun dört cevresinde bulunan sütunla deklere ve hıristiyan mezarlığının karşı nekapısmdakı tramvay yerine gelıncıye kadar bir polis göremiyoruz... BesbelH sındaki sedde çıkıyoruz.. a ne olmus?.. Çoğu sanki bir efsunla ortadan yok • Teodez surlarının arasına sıkışmış gibi oranın yabancısı olduğumuz için memur>lmuş... Bir kısmı da sizlere ömür vefat inşa edilmiş olan sarayı evvelâ bu cephe ların yerlerini bir türlü keşfedemedık. :tmiş olacak... Yerde üstüste yığılmış sinden göstermek istiyorum. Surun dışına Yorgunluktan mecalimiz kalmadığı için çıkar çıkmaz bir süprüntülüğü geçiyo hemen bir tramvaya atlıyarak Edirneka'atıyorlar. Her biri bir Adonis nâşı gibi hâlâ gü ruz... Bu çöplerin içinde kokmuş bir sü pısından kaçıyoruz. rü kedi ölüleri var ...Biraz daha aşağıya :el... Biz o gün İğrikaprya ve diğer surlara Daha evvel de gene bu avluda tesa iniyoruz. Arkadaşım birinci defa gördü^üf ettiğim ve derdlerini dinlediğim bir ğü bu sarayı daha yakından seyretmek gidecektik, çünkü 1935 senesinin şu eycadını tanıyor, ona yaklaşıyorum. Se için bir iki adım atarken birdenbire te lul ayında İstanbulun herhangi bir yevakkuf ediyor. Ayni mihaniki hareketle rinde korkusuz dolaşılabilineceğinden eârn verİD hatınnı sorduktan sonra: Kadınım, diyorum, buradaki bu ben de duruyorum. Kaba bir küfür, ve mindik. Biz bu gezinti projemizden yalTiermer direklere ne olmuş?.. İki ay evvel birbiri arkası sıra Allaha güvenilerek in nız bugün için değil, bütün önümüzdeki Dana daha birçoğu yerindeydi gibi geli dirilen tokatlar.. Gözlerimrei yukanya seneler için vazgeçtik. Bilhassa seyyahlakaldırıyoruz. Demindenberi Tekfur sa rın gidip gezdikleri bu semtlerde inzıbata yor... Hepsini sökmüşler galiba? rayının pencerelerinin içinde, surlarındaki biraz daha itina edilemez mi?.. Iki ay evvel daha canlı ve daha koîjî 3jC 5Jî nuşkan olan bu zavallı kadını bana an iki mekteb çocuğu kadar uslu uslu otu Sinan... Sinan diyoruz ve bizden lattığı derdler biraz daha bunaltmış o ran bir kadınla bir erkeğin bu tokatlar: yediğini görüyoruz. Karşılannda başı olduğunu herkese anlatmak için bütün lacak. Sözümü anlamamış gibi bir müddet açık bir kabadayı var. En rezil küfürlerle kudretimizi sarfediyoruz ve sonra en güzel eserini bir mezbeleye çeviriyoruz. yüzüme dikkatli dikkatli bakıyor. Sonra: bağırıyor ve: «Memlekete seyyah celbedelim, İstan Burada ne arıyorsunuz?.. Evet, iki ay evvel bazılan daha Diye soruyor. Sonra böyle birkaç to bul türist memleketi olsun» diyoruz. yerlerindeydi, diyor, şimdi söküyorlar. Sonra seyyahların en ziyade dolaştık' katla hırsını alamamış olacak ki sopa ile Kim söküyor?.. Londra 29 (A.A.) Dış Bakanlığı 26 eylulde Fransa büyük elçisine verilmiş olan mektubun metnini neşretmektedir. Bu mektubda Dış Bakanı Sir Samuel Hoare diyor ki: « Şimdiki îtalyan Habeş anlaş mazlığı münasebetile, Uluslar Sosyetesi paktımn ihlâli ve Avrupada kuvvete müracaat takdirinde misakın 16 ncı mad desinde derpiş edilen bütün zecrî tedbirlerin filen ve derhal îngiltere tarafındar. tatbiki hususunda sizin hükumetinizin ilerde ne dereceye kadar emin olabileceğini öğrenmek arzusunu bana izhar et « Böyle bir konferansa işitraki red tiniz. Bu hususta bilhassa Avrupada, Udetrniveceğim.» luslar Sosyetesi üyesi olsun olmasın, Habeşistanda yağmurlar devam herhangi bir devlet tarafından kuvveediyor te müracaat edilmesi ihtimaline telmih etLondra 29 (A.A.) Havas ajan tiniz. smın Adisababa aytan, Habeşistanda Cenevrede 11 eylulde söylemiş oldu yağmurlarm devam etmekte olduğunu ğum nutukta Britanya hükumetinin U bildirmektedir. İstisnaî olan bu haldeıı Iuslar Sosyetesi paktına karşı olan ta ötürü yolların çoğu geçilmiyecek bir du ahhüdlerini kudreti yettiği nisbette yerirumdadır. ne getirmek hususunda ilk olmak fik ları yerde gündüz ortasında insanlar birbirlerinin yolunu kesiyorlar. Bilmem bu gibi şeyleri yalnız bizim gözlerimiz mi görüyor ve böyle hâdise lere talihsizliğimizden dolayı yalnız biz mi tesadüf ediyoruz, bizde bu eski eserlerle kim meşgul olur? Ve Edirnekapısının emniyetile kim alâkadardır? Bunu pek merak ediyoruz. rinde bulunduğunu beyan etmiş ve paktta zikredilen fikirlerin, ve b i l h a ^ arsıulusal işlerde kanunu hâkim kılmak emelinin, Büyük Britanya ulusu vicdanı nının bir cüzü haline gelmiş olduğunu ilâve etmiştim. Fakat bu iman ve hareket müşterek olmalıdır. Bu hayatî bir noktadır. Barış uğrunda tehlikelere kapılmak lâzımsa bu herkes tarafmdan yapılmalıdır. U Iuslar Sosyetesi bizzat kendi kendisine örnek olarak kendi mevcudiyetini mu hafaza ettiği müddetçe Britanya hükumeti ve ulusu, Sosyetenin bütün prensiplerine uygun olarak yaşıyacaktır.» îngiliz notast fevkalâde bir tesir yaptı iyi Paris 29 (A.A.) Yetkeli çeven ler İngiliz notasını fevkalâde iyi bir su rette karşılamıslardır. Bu çevenlerin kanaatine göre Fransız hükumetinin genel sorusuna tamamıle memnuniyet verici bir şekild" cevab vermektedir. Konsey bugün toplanıyor Cenevre 29 (A.A.) Reuter A jansının öğrendiğine göre Habeş İmparatoru tarafından Uuluslar Sosyetesine gönderilen telgrafın birer sureti Kons ey azalanna hemen dağıtılmıştır. K onseyın yarın tODİantı yaoması muhtemeldir. M. Kelloğun istifası Cenevre 29 (A.A.) Uluslar Sosyetesi konseyı, La Heye Adalet Divunm da hâkim M. Kelloğun istifasını kabul ederek tODİantısını sonrava bırakmıstır. italyan eski savaşçılarınm mektubu SUAD DERVİŞ Gene Cenevrede bütün telmihlere verdiğim cevabda İngiliz hükumetinin haltı hareketinin Uluslar Sosyetesine ve o nun temsil ettiği herşeye sarsılmaz bir sadakatten başka birşey olmadığını ve U luslar Sosyetesi üeyelerine terettüb eden Roma 29 (A.A.) İtalyan eski savasçıları ve harb malulleri Fransız eski savaşçılarına bir mektub göndererek güttükleri davanın doğruluğuna kani olarak tekrar silâhj ele aldıklarını bildirmişler dir.