28 Eylül 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

Çocuk masalları TOY») UN MARİFETLERİ (merakh $eyler Zürafaların başma gelenler Afrika kıt'asınm güneyinde Kalahari çöllerinde tutulan iki zürafa Madrid hayanat bahçesine getirilmek üzere yola çıkarılmışlar. Gezileri Ispanya sahilleri ne gelinceye kadar çok iyi gitmiş. Fakat «Sevil» şehrinde vagona sokulmaları epeyce müşkül olmuş. O derece hiddet e şiddet göstermişler ki bu asabiyetle bir yerlerini kırmaları ihtimalinden korkulmuş. Onun için trenle sevkedilmele rinden vazgeçilmiş, büyük bir kamyonun ıçerisine yerleştirilerek gönderilmek isteilmişler. Heyhat.. Seville Madrid arasında birçok köprüler, kemerler var. Bunlardan geçilmek sırası geldi mi, zürafalar bir türlü boyunlannı kınp baş annı aşağı indirmek istemiyorlarmış. Konusan hayvan: Papağan [ FAYDALI BTLGÎLER | Kakaonun tarihi Sabahlan bazılannız süt, bir kısmı nız çay içer. Fakat aranızda kakao içenler, hatta onu çok sevenler, onun için bayılanlar da vardır. Ispanyada meşhur Salamank şehri Üniversitesi profesörle ri tarafından kakao hakkmda inceleme leri havi bir kitab çıkarılmıştır. Bu kita Balta da dile gelerek: ba göre kakao ilk defa 1519 senesinde Şimdiye kadar seni bekliyordum. Vaktile bir adamın üç oğlu vardi. Meksikada keşfedilmiş ve 1524 tarihinPeter, Paul ve John. John en küçükleri îyi ki geldin. Beni de beraber al götür işide Ispanyaya sevkolunmuştur. olduğu için buna tecrübesiz manasına ne yararım! cevabını verdi. Toy bu teklifi Kakao evvelâ kendisinden çıkarılan gelen «Toy» ismini vermîjşlerdi. Ismi memnuniyetle kabul ederek baltayı elimayi ki buna çikolata diyoruz ile fToy olmakla beraber bu delikanh o ka ne aldı ve kardeşlerinin yanına döndü. şöhret bulmuştur. O devirlerde gerek çiidar çalışkan ve zeki idi ki o memleket Kardeşleri Toyun elinde baltayı görün kolata, gerek kakao ancak pek zengin te kimsenin yapamıyacağı işleri yapar, ce gene alaya başladılar. Toy bunlara ler tarafından yenip içilebiliyordu. Bu kadar pahalı idi. Ancak on yedinci asırmeydana çıkarırdı. Ağabeyleri bu bece ehemmiyet vermiyerek onlardan aynldı da Ingiltere ve Fransaya, sonra da di rikliliği yüzünden onu çok kıskanır ve ve başka tarafa doğru ilerledi. Önüne ğer Avrupa memleketlerile bize yayıl hiç rahat bırakmazlardı. Uç kardeşin çıkan yüksek bir tepenin üstünde gene dı. Şu anda dünyanın her tarafında çi evinin biraz ilerisinde o memleketin hü garib bir manzara ile karşılaştı. Bir kazkölata ve kakau kullanılmaktadır. Fiati kümdarının sarayı vardı. Bu sarayın ma ile bir kürek kendi kendilerine orada bir kuyu açıyorlar. Bunlar da dile ge de o kadar pahalı değildir. Hatta bun tam önünde büyük bir meşe ağacı bü lerek Toyla konuştular ve beraber gitlan en çok çıkaran güney Amerikadaki yüyordu. O kadar fazla dalbudak sal mek istediler. Tabiî Toy onların teklif Peru hükumeti mallarının çok ucuza gitmıştı ki ne zaman hükümdar pencereye lerini de reddetmedi ve hemen bunlan mekte olduğundan şikâyet etmektedir. çıksa bu ağacdan başka birşey göremezda alarak torbasına yerleştirdi. Bir haydi. Zaten harbden sonra pek güzel anlali yol yürüdükten sonra iyice susamıştj. şıldı ki bolluk ta kıtlık kadar tehlikeli Adam ne yapacağını şaşırmış, en nîBir ırmağa rasgelince kanakana su iç dir. Eskiler tevekkeli herşeyin ortası iyiKayet bu ağacı kestirmeğe karar ver ti ve suyun nereden geldiğini merak dir, dememişler. mişti. Sokaklara tellâllar çıkarttı ve kim ederek ırmağın çıktığı yere doğru gitti. bu ağacı keserse ona bir kese altın verePapağanlar çok müstaid olduklan tElini ırmağın içine soktu. Gördüğü 5e ceğini vadetti. Tabiî herkes bu ağacı çin birkaç hafta sonra epeyce şeyler öğ ye şaştı kaldı. Bir küçük ceviz, bütün su kesmek istedi. Fakat kimse muvaffak orenirler. Bazan pek vazih olmıyarak, babunun içinden çıkıp ırmağı dolduruyor. Güney Amerikada Brezilya hükumelamadı. Çünkü, kestikleri ağac kesil zan tıpkı tıpkısına kelimeleri ve cümleleCeviz de dile gelerek Toyla k°nus,tu ve tinin merkezi Rio dö Janeyro şehrinin îdikten bir zaman sonra tekrar eski ri tekrar ederler. Böyle marifetli papa yakınlarında Petropolis şehrinde Joas kendisini de beraber götürmesini söyle tıaline geliyordu. Aradan bir sene ka ğanlar çok yüksek fiatlerle meraklılara di. Toy hemen onu da alarak torbasına Idar bir zaman geçti. Hükümdar tekrar satılırlar. çöz»..emiştir. Hocaları papağanlaf koydu ve hükümdarın sarayına doğru bir buyruk saldı. O ağacı kesen ve ya Yalnız ne var ki, papağanlar söyle tün söyledikleri sözleri ve cümlelerı anyollandı. Sarayın önüne gelince hepsini nında da temiz su ile dolu bir kuyu kadikleri bu sözlerin mânalarını anlarlar ladıklannı iddia ederler amma, henüz bu torbasından çıkardı. Baltaya' zana kızını ve bütün malınm yansını mı? Henüz ilim ve fen bu muammayı iddialannı ispat edememislerdir. Sen bu ağacı kes!.. yereceğini söyledi. Kazma ve küreğe: Bu sefer Toy ve kardeşleri bu haberi Sen de burada derin bir kuyu kldılar ve acele yola çıktılar. Giderler kaz! ken uzakta, bir balta sesi duydular. Cevize de: Toy: Sen de bunu temiz su ile doldur! Bu balta sesi nereden ge dedi. liyor gidip bakayım? dedi. Bu işler olup bittikten sonra hüküm Kardeşleri ise onunla alay ederek başka yöne (cihete) doğru yollarına de darın yanına çıktı ve bütün arzularının iram ettiler. Toy az bir zaman yürüdük yerine gelmiş olduğunu söyledi. Hükümdö Alkantara isminde bir gene vardır. ten sonra büyük bir ormana vardı. Bir dar bu habere çok sevindi. Toyu bağ rına bastı. Bir hafta sonra da güzel bir Bu gene vaktile sekiz yaşında iken bir ide ne görsün, küçük bir balta kendi kenT a 1478 senesinde îngilterede Bro düğün yaparak onu kızile evlendirdi. tramvay kazasına uğramış ve iki kolunu dine bir ağacı kesiyor. Toy bu durum ıkland şehrinde bir kilise yapılmış. HaCumbur cemaat hepsi ömürlerinin so birden kaybetmiştir. Fakat malullüğüne karşısında şaşırmakla beraber baltaya: ıırlanan çanını, kulesine koymak iste rağmen büyük bir irade kuvveti göste Merhaba arkadaş, burada yalnız nuna kadar mes'ud bir hayat geçirdi mişler. Fakat bakmışlar ki kilisenin te rerek tahsiline devam etmiş ilkmektebi, başma neye bu ağacı kesip duruyorsun! ler. meli çok zayıf, çan ağır, onu çekmiye liseyi bitirdikten sonra hukuk fakültesiG. F. C. dedi. jek. Mes'uliyetin kimde olduğunu anlane girmiş ve oradan da parlak bir deremak için incelemcler yapmışlar. Bu iş ce ile şehadetname almıştır. bitinceye kadar yüz sene geçmiş, mi Alkantara bugün Brezilyanın en mamarlar, müteahhidler, ameleler, ustabaruf avukatlarından biridir. Kimsenin yarîilar hepsi ölmüşler. Kilke çansız, çan dımı olmadan giyinip soyunmakta, stilola olduğu yerde yüzüstü kalmış. Bilmeceyi doğru çözenlerden bize fo 4 înebolu Posta ve Telgraf müdü sunu dişleri arasında tutarak yazı yaz Geçenlerde aslen Brookrandh olup toğraf gönderenlerin resimlerini derce rünün oğlu Agâh. maktadır. Diğer taraftan bu zat ressamAmerikada zenginleşen bir adam öl devam ediyoruz. Fakat burada resmi 5 Malkara piyade alayı Oçüncü ta dır da.. Mükemmel tablolar yaptığı gi müş. Doğduğu şehre 100 bin dolar bı çıkmak mutlaka hediye kazanmış ol bur komutam oğlu Aziz Altan. bi birkaç musiki âleti çalmasım da bili « akmış, bununla eski kilisenin temelinin maklığa delâlet etmez. Mükâfat kaza 6 Beyoğlu üçüncü ilkmekteb Ziyayormuş. Alkantaranm her zaman tekrar ve duvarlannın kuvvetlendirilerek ça nanların isimleri her aybaşı basılan bü ettin. ettiği söz şu imiş: «Insan, istedikten sonyük listede neşrolunur. Soldan sıra ile: nın yerine konmasını vasiyet etmiş. 7 Kadıköy erkek orta okulu O. Şev ra herşeyi yapar!» Çan o zamandanberi harab olmuş, ki 1 Nişantaşı kız ortamekteb 206 E ket Aytaç. 8 Elâziz orta okul Cemal özer. lise de yıkılmağa yüz tutmuş. Alâ.. Bel mel Gözen. 2 Ceyhanda bakkal oğlu Ahmed 9 Isparta Kulalı Hahcı Mustafa oğki ikisi de yenileştirilip zenginin vasiycti Zeki. lu Refik. yerine getirilecek! Lâkin bu sefer şeh 3 Gedikpaşa Azakzadeler apartı 10 Giresun Kapı mahallesinde Ali rin sakinleri ise karışmışlar: manı Bülent Gönül. Çagatay. Biz antika olmus kilisemizin du varlannı yıktırmayız! diye ayak dire mişler. Şu şekil bir reAnlaşılan yeni bir kilise yapıp, tepe sine yeni bir çan takmaktan başka çare sim sergisinin içi ni göstermektedır kalmamış! Kapıdan gırerek bütün salonları zıFıkralar yaret etmemiz ge rektir. Yani bütüı Rüya ndir? odalara girip çık Öğretmen Oğlum rüya nedir, bana mamız, fakat bı kapıdan iki def, anlatabilir misin? geçmemekliğimız Küçük Orhan Uykuda sinema cab etmektedir. B yolu bularak he seyretmek efendim. hangı bir renkl Zahmet! kalemle çızip gös Annesı Oğlum sana zahmet, şu kö termenizi diliyoruz şebaşına kadar gider misin? Bu bulmacayı doğru çözenlerden bı resimleri de gazeteye basılır. Cevab Oğlu Of, anne ayaklanm ağnvor rinciye beş lira, ikinciye iki lira, üçün lar eylulün son gününe kadar gazetede Annesi Pastacıya kadar.. cüye münasıb bir hediye takdim olu çıkan şekil üzerıne çizılerek «Cumhurınacak, dığer yuz kışiye muhtehf mu 3^et Çocuk Sahifesi» adresıne yollanmaOğlu Giderim annecığim. Annesi Pastacının yanındaki dük kâfatlar verilecektır. Bulmacayı doğru lıdır. Geç kalanlar ve bu şartlara rıayet 1 Etkişehirde tayyared yüzbaşı Kemal ktzı Gökcül çözenlerden bize fotoğraf gönderenlerin etmiyenler mükâfat kazanamazlaı. kânda elektrikçi var, onu bana çağırl Baba ve oğul Amerikan çocuk edebiyaimdan Papağanı hepiniz tanırsınız. însandan maada, yeryüzünde konuşan yegâna hayvandır. Çok eski zamanlardanberi papağanlaıa konuşma öğretiliyordu. Fakat o vakitler usul başka idi. Papağa nın yanında mütemadiyen onun öğrenmesi istenilen sözler tekrar edilir, o da bu tekrarlar neticesi kelime veya cümle leri zihninde saklardı. * Fakat asrımızda papağanlan konuş turma meselesi de ilmî ve fennî bir jek 1 le girmiştir. Bugün bazı memleketlerde papağanlara mahsus mektebler vardır. Nlihayet, bakmışlar ki olacak gibi değil, Oraya girecek papağanlar evvelâ kü ıer köpriiye, kemere yaklaşışta birçok çük bir ameliyat geçirirler. Dillerini her emişler, otlar ve saire verip zürafalan lâkırdıya uydurabilecek şekilde serbestşgal ederek başlannı aşağı indirtmişler çe döndürebilmeleri için onların alt dafc bu suretle nihayet Madrid hayvanat mağa bağlı yerleri kesilir. Bundan son ra hocalarına tevdi olunurlar. Hoca ev•ahçesine getirilmişler. velâ basit sadalardan başlıyarak en güc Mübarekleri sade avlamak değil, gezkelimelere ve cümlelere kadar herşeyi dirmek te belâ! öğretir. Bunun için radyo ve gramofon gibi asrî vasıtalarda kullanılır. Bir kilise çanînın talihsizliği Irade kuvvetine bakınî Bilmeceyi çözenler YAZISIZ HIKAYE Çocuk portreleri Eylul bilmecesi