27 Agustos 1935 CÜMHURtTET Kahraman ordumuzun manevraları bitti ı Çocuklanmız ne halde? \ 6 Kurtulan çocuklara göre ^ a ı ^.^,^ J ^^ı.ıi.ırır>ruL J gK^>jL J n . ı ^ ı ..n^nrxjrV>»rır l ,jıcirLiır> J »ı. n ~ı ıııı 1 ~ ı , 1ı• ı~ıj* Kırklarelinde dün sabah büyük ve Çocukları Kurtarma parlak bir geçid resmi yapıldı Yurdunda dinlediklerim «Yankesicilikten kazandığım para ile Tophanedeki kahvelerden esrar alırdım, yahud da eroin,., Bazan afyon da yutardık ya!...» Piyadelerlmiz bölUk kolu halinde geçlyorlar Çocukiart Kurtarma Yurdunun Tieybeliadadaki Jtamp Yok canım, kendısine ıftıra ediyor. Annesinı buldurdum, büyükannesi meşhur Zaro Ağanın karılarından biri. On ıki, on üç yaşında ancak... Sırıtıyor: Mektebini seviyor musun, dîye soruyorum. Evet, seviyorum.. Daha e\\'el biz polıs Darülâcezeye götürürdü. Orasıı hıç sevmez, orada hiç durmaz kacardım. Ama buradan hiç kaçmıyorum. Oradan Dumlupınar mektebıne de verdıler ama.. Orasını da sevmedim. Darülâcezeyi nıye sevmiyordun? Bize büyük adamların esvablann giydinyorlardı. Vücudümüzden b"" ': Yemeklerin içınde taş çıkıyordu. Pekı tas, olsa da gene orada yıye cek yemek buluyordun, çıktığın, kaçtığm zaman ne iş yapabilirsin.. Açlık çekmi yor muydun o zaman.? Açlık çekiyordum ama... Ba?an da ivi para alıyordum... , Ne parası? Yankesicılik yaparak. Peki yankesicilık ederek aldığın P " ~ . ' nereye harcederdin?.. V Kapıdan ıçerı girıyor. Kısa boylu, ufaktefek bir çocuk, başı bıraz büyük, çukura kaçmış gözleri simsıyah vc ateşjı. Bizi selâmladıktan sonra mudurün karşısmda terbıyeh, terbıyeli duruyor. Hayatm, sefaletin yıprattığı bu anormal çocukların yegâne hamısı, yegâne dostu ve babası olan müdurleri doktor Kâzım ZaHr onu dargın dargın süzerck: Sıileyman, diyor, seni mahsus çağırttım buraya. Sana sdylıyeceklerım var. Kahraman sUvarllerlmlz dörtnal geçerlerken Maraşal Fevzl Çakmak söylevlnl veriyor Geçid resmlnde kaiiraman topçularımız Geçid resminde motosiklet kolu Geçid resminde hava filomuz ve tanklarımız Bılıyor msun ben sana dargınım!.. Pek dargınım. Ötekı hep bnüne bakıyor, Vıafıf, hafıf gülümsüyor, cevab vermıyor. Sana neden dargın olduğumu biliyor musun?.. Evet efendim bılıyorum. Uslu değılıra de ondan dargmsınız. Hayır... Çocuksun sen, tasbebek değilsin ya!.. Uslu olmaz biraz koşar yaramazhk cdersen sana darılmam.. Ben sana başka bırşeyden dolayı dargınım... Söyle bakayım neden dargınım... Senı eskiden çok sevıyordum. Artık sevmiyorum. Bunun sebebi nedır? Doktor Kâzım Zafir hiç tereddüd gbstermiyor, onun terbıye usulu çocuklarına azamî itımad gbstermek, onlara ınanmak. Onlara ınanarak onlann da kendıkendılerıne karşı itımad etmelerıni 'tlLn etmis.. Çocukları koruma yurduna almmış olan küçuklenn fena ıtıvadları ıcınde en evvel terkettıklerı şey yalandır. Demek bılmıyorsun, dıyor. O halde pek memnun oldum. Oğlum demek sen yaptıklarını bılerek, istıyerck yapmıyorsun... İçınden geldığı için yapıyor sun. O halde ben sana söylıyeyım yav rum, sen hastasm... Evet ha^ta... Mazohistsın. Sana fena muamele etmelerıni, senı azarlamalannı ıstıyorsun.. Ben senı azarladığım zaman içın açıhyor, seni ave Süleyman Yurda zarlamazsam o zaman ıcin rahat etmıyor. girmeden evvel Baslıyorsun yaramazlığa... Fakat korka Onu alınca gıder, Tophanedekî] cak bırsev değıl... Bu hastalık ta yavaş yavaş geçecek ve kurtulacaksın... Sen kahvelerdekı esrarcılardan esrar satın alırdım... Yahud da eroin... Bazan afyoa] pislıkten hazzedıyorsun... da yutardık ya... Bir gun hiç unutmamj Hayır efendim.. Evet... Oyle ölmasa ınsan ayak Darülâcezeden kaçtım... Tramvaym ya] lannı boya ıle sıyaha bovar mı?.. Neden nına atladım, bir adamın cebme elimî] soktum. Beş lıra aldım. Gıttim, bol bir ; ayaklannı boyadın?.. Ayakkabım voktu.. Bovayınca a pantalon bir de kasket satın aldım. Ora i yakkabılı gıbı oldum. Hele parmaklarım dan haydı esrar tekkesıne, başladık çekmege... Tam bir gün bir gece kendim ~] olmasa daha iyı olacaktı. Hepimız dudaklarımızı ısırarak b'nü den geçmiş orada yatmışım. Derken eri müze bakıyoruz. Güldüğumüzü ona gös tesı gün uvandım ki... polıs bizi basıyor...] termemek ıcın.... Mudur müsamehikâr Hemen oradan fırladım... Gözleri bir tarafa dıkilmis c;ki hahrai tebessümile: Bu huvlanndan da vaz sececek larının kâbusu icınde, adeta hâlâ o hahj sin, dıyor, bircok huylarından vazgeçtı ralardan zevk duyar gıbi hikâyesıni anj latmakta devam ediyor. Bu hıkâye yan1 ğın gibı. kesıcılik, hırsızlık, içki, afyon, kokain,^ Bize dönüyor: morfın iptılâsı olan alçak ve sefil bir ha| O, buraya gcldiği zaman eroin. yatın hıkâyesı... Bu hikâye otuz kırk ya] kokaın, esrar kullanıyordu, dıyor. Hal sında bir sabıkalının hikâyesı de olabilir..! bukı şımdi kullanmıyor... Hep«ınden vazBu hıkâyede butun açıklığile bırsey göİ geçtı.. Sıgarayı da bıraktın mı? rüyoruz. Uyuşturucu zehırler ticaretilei Hayır.. Onu daha bırakamadım.. ^ecınen bir süni serserınin bu vavrulan! Günde beş tane kadar ıçryorum. i^tismar etmek, onlardan para almak içi Esrar.. filân. onları nasıl camurların ıcine sürukledık Hayır... Havır onlatı içmıyorum. lerini.\e zabıtanın onlarla olan muca Onlardan vazgectım. delesıni... Dayanamıyor ve söze karısıyorum: Mudür dıyor ki: Ay.. Sen esrar fılân mı içerdin? Bu anormal çocuklarda evvelâ birj Sen kac yasındavdın... aile düsmanhğı vardır. En evvel muhit I Dumlupınarda iken bana Bafralerınden kacmak ihtıyacını duyarlar v e | maden derlerdi.... aılelerını terkederler. Bunun yasınla munasebetı ne?.. Bu nefret onlarda marazî birşeyi Baframaden sıgarası on yedı kuruş midır doktor? Yoksa bu nefreti doğuranf değıl mı?.. Yani bana da on yedılık debir sebeb mi vardır? mek istedıler . Alcak sesle müdüre soruyorum: Evet bunu doğuran b'.r sebeb Cüce mı?. dır. Bu sebeb bu çocuklann aılelerindekiİ Müdur yüksek sesle cevab veriyor: (Lutfen sahifeyi çevirîniz) Bir makinelitlifek kıtamızın geçişl Kahraman piyadelerimiz büyük bir intizamla geçiyorlar