26 Mayıs 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 12

Türkiye orman siyasetinin Türkiye birinci basın Kurulana hatl arı ve gidimi tayı dün Ankarada toplandı Tanm Bakanı, Büyük Partî Kurultaymda verdiği izahatla tutulan ve gidilen yolu anlattı Orman dilekleri üç grupa ayrılabilir: Birincisi: Orman kanununun tez elden C'kanlması, ormanlann koruma tcrtible rHn kuvvetleştirilmesi, iyi ve usulü dai res'nde işletilmesi. Ikincisi: întifa kanunu hükümlerine riayet etmek, muvakkat işletme plânlarla kat'iyata izin vermek ve orman satmak. Uçüncüsü de: Ruhsatnamelerde ve bazı hususlarda kolaylıklar göstermek. Bunlardan birinci grup dilekleri şükran ve tehalükle karşılanm. Orman kanununu bir an once çıkarmak Tanm Bakanlığınızın arkasından koşmakta olduğu bir iştir. Tanınmış mütehassıslann yardımile yeni baştan hazırlanmış olan bu kanun projesinin ekonomik, adlî ve malî noktalanndan aid olduğu Bakanlarca tetkiki bitirilmek üzeredir. Bu bitince Yüce Kamutaya sunulacaktır. Kanunda bütün koruma tedbirleri ve ormanlann rasyonel işletilmesi tedbirleri büyük bir önemle gözönünde tutulmustur. Intifa kanunu, muvakkat işletme plânlarile kat'iyata izin vermek ve orman satmak dileklerine gelince burada vaziyet değişmekte ve görüş ve düşünüşlerimiz ayrılmaktadır. Arkadaşlar: Orman meselesi başlıbaşına büyük bir davamızdır. Bu davanın kine girerek teferrüata girişmek sizleri saatlerce işgal etmek istemem. Onun için ben bunun ancak ana hatlan, hatta aşağı hatlarının ana noktaları üzerinde duracagım. lstatistiklerimiz ormanlanmızı 8,5 milyon hektar olarak kösterir. Bunun 22,5 milyonunu fundalık, sazlık ve çalılık olarak aynlır. Bence bu geniş bir tah mindir. Fakat doğru saysak, ve fundalık, sazliklan da ormanlar arasına katsak bile, bu mikdar yurdumuz genişliğinin % 11 ni tutar. Halbuki normal olarak bir memleket ormanlannın en aşağı % 33 nisbetini bulması icab eder. Demek ki memleketimiz çok kimselerce sanıldığı ve bilindiği gibi ormanca zengin değil, diğer bircok memleketlerı» nisbetle fakirdir. Bu fakirlik ormanlanmızın keyfiyetinde daha fazla ve açıktır. Böyle olduğu halde ormanlanmız günden güne azalmaktadır. Bu azalmanın sebeblerine girişecek de ğilim. Bunlar çok çeşitlidir. Hepsini an latmak uzun sürer. Ben burada yalnız vaziyeti tebarüz ettirmekle iktifa ediyorum. Memleketin ormanları üzerinde araştırma yapan mütehassısların hepsi bu harabiyi, bu azalmayı, raporlarında kaydetmişler, ve bundaki sürate hayretle işaret etmiş lerdir. Bir mütehassıs bana (Bundan on beş Lyirmi sene e\vel gelib ormanları gezmiş | olan mütehassıslann tavsif etmiş olduk [lan bazı ormanları ben aradım bulamadım. Korkanm ki benden sonra gelecek bir mütehassıs ta benim bugün güzel bir orman diye tavsif ettiğim şurada buradaki bir takım ormanları bu gidişle anyacak ve bulamıyacak) demiştir. Bursa tarafındaki Ahi dağmın çok yakın bir zaman evvel çok güzel, nümunelik meşe ormanlarile kaplı olduğunu yazan raporlar bugün elimizde ve bunu bilen, gören birçok yurddaşlarımız aramızda yaşamaktadır. Halbuki bugün o dağlarda orman denilecek, kereste çıkanlabilecek hiçbir parçaya rastlanmamaktadır. Bunlan anlamak ve bilmek için mütehassıslann yazdıklanna ve dediklerine de zaten ne hacet. Ormanlann şehirlerden nasıl uzaklaşmakta olduğu bugün gözle görülmekte ve bunun sonuçlan her bakımdan hissedilmektedir. thti edir. thtiyar yar d i l i k denilemiyecek çağda birçok yurddaşlar ç y ş l a r liğiniz lâzımdır. Ormanlannızın tahammülü nedir? Bunlan bilmiyorsunuz, amenajman plânları değil, elinizde bir harv tanız yoktur. Muhafaza teşkilâünız zayıftır. Rasyonel bir plânla işletme imkânı buluncaya ve hazırlaymcaya kadar dısandan kereste getirmek mecburiyetindı kalsanız bile buna katlanmalısınız. Yok sa plânsız, usulsüz, fensiz kat'iyatla gü nün birinde, hatta pek yakm bir zaman da şimdi geçici bir zaman için katlan maktan kaçındığmız bu*vaziyete ebed olarak ve büyük bir hüsranla katlanmağa mecbur ve mahkum olursunuz.) Ayni mütehassıs plânla ve usulü dairesinde işletilen ve korunulan bu ormanlanmızın ulusal ekonomide çok veriml olacağmı ilâve ediyor. Buna karşı benim aldığım tedbir gelişigüzel kat'iyatın mümkün mertebe önüne ^gecmek, kanun ve talimatnamelere bir şekil uydurmak değil, onlann ruhuna ve maksadına riayet etmekten ibarettir. Sizlerin ve milletin huzurunda açıkça itiraf ederim ki kendimi bazı yerlerden şikâyet edildiği gibi katiyatı darlaştırdığımdan. sıkılaştırdığımdan değil, bunu tam yapamamış olmakla asıl suçlu ve kabahatli bulurum. Maden ocaklanmız durmasm diye sütunlara müsaade edilmektedir. Ihracat mallanmız çürümesin diye sandıklara, kutuluklara izin verilmektedir. Traversler ve telgraf direkleri için kat'iyata izin verilmektedir. Yakım odunu ve kömürii için geniş davranılmaktadır. Şurada burada başlanmış mekteb, köprü, şu ve bu noktalarda göçemen evleri yapmak için de kolaylıklar gösterilmektedir. eksilerek gazetelerin birbirinin eşi ve kop lerde en samimî bir yardıma ve uyarcı . Kurultay tetkik edeceği işlerle müte yesi haline gelmesi, en ön sırada akla ge (ikazcı), nazır olarak kültür, iş birliği, meslek ko lenlerdir. 4 Halkın siyasal, ekonomik ve külmisyonlan üyelerini seçtikten sonra pa türel eğitiminde (terbiyesinde) en etkin Kamusal kurumlardan, biri olan gazezartesi günü öğleden önce toplanmak üze tenin her işine karşı devletin ilgi göster (müessir) bir okul olmak gibi iinlü bir re dağılmıştır. mesi tabiiğdir. Gazeteyi çıkaranlann, ya komisyonun mümessilidir. Türk basın ailesi içinde bu ana prenzanlann, basanlann da kamusal işlerde îç lşleri Bakammn töylevi ilgili her işte olduğu gibi basın işlerinde de sipleri kabul etmiyecek tek bir kişi buluTürkiye birinci Basın Kurultayını a ödev almış insanlar sayılması ve kamutaya namaz. İşte bizim basınımızı diğer bütün çarken îç tşleri Bakanı B. Şükrü Kaya devletin yardımı ve kontrolu ve o ku memleketlerin basınlarından ayırd eden şu söylevi vermiştir: yüksek kalite de budur. Türk basını, si rumlarda çalışanlarla iş birliği etmesi bi «Sayın arkadaşlar, yasal partilere parçalanmış olan memlezarurettir. ketler basını gibi sınıfcı, partici ve boz • • îlk Türk Basın Kurultayınî açryorum Sayın arkadaşlar, guncu bir matbuat değildir. Türk basını însanhk tarihinin, »on soysallık evresini, Bütün bu sorulann aydınlahlması, bi hiçbir özel veya sınıfcı çıkarın (menfaaizleyen eteklerin başlıcası basın olmuş açma söylevinin içine sığmıyacak kada tin) aleti değildir. Türk basını kendini tur. geniş ve derindir. Seçeceğimiz komisyon Bir memleketin, son soysallık evresine, lar, bilgili ve deneçli çalışmalarile bizi b\ devrim ideallerine vermiş, tam anlamile girme tarihi olarak, rönesans gösteriliyor, ve bu gibi meseleler etrafında daha çok ulusal bir matbuattır. Fakat itiraf edelim ki, basınımız buBu evreye en son girenlerden, biri de bi aydınlatacaklardır. Biz, ulusal işlerin dev gün bir kriz içindedir. Bu krizin göste ziz. Bunun sebebleri arasında, bu memle rim prensipleri içinde açıkça, fakat bil kete basının çok eeç ve çok güç girmesi gili ve soravını kavramış olarak konuşul riJerini şöylece özetebiliriz: de sayılmalıdır. Türkiyede, basma değer masmda ancak fayda bekliyen bir rejim 1 Tirajin ve sürümün azlığı, ve önem verilmesi, Kâmalist rejimin, bir içindeyiz. §imdiye kadar bu gibi müna2 Sahife rekabeti, önüdeşi, eseridir. 3 Yayım işlerinin bozukluğu, kaşalan yapan gazetelerin şimdi de kurul4 Gazeteciliğin bir ertik (meslek) B\ı kurultayda basına verilen değer ve tayınızıda kendileri münakaşa konusu oolarak organize olmaması. önemin, en canlı beldeğidir. Türk basını, lacaktır. işte bu kurultaym programı da bütün en güç ve en çetin şartlar altında, çalış Arkadaşlar, «on »oz olarak Büyük Öntığı zamanlarda bile, ödevlerini yapmış ol derimiz Atarürkün yarattığı devrime lâ bu meselelerin görüşülmesine imkân ve makla övünebüir. Onu temsil edenleri yık bir Türk basanı kunnak yolundaki bir recek bir şekilde hazırlanmıştır. Şimdi yüksek kurultayca aynlacak üç komis »aygf ve sevgi ile selâmlanm. le»ik isteklerimizin gerçekleşmesine doğru yonun çalışmalan bizim buraya kadar geTaassubun ve istibdadm, karanhk de atılan bu adımın da verimli ve temelli oltirdiğimiz işi tamamlıyacaktır. virlerinde az da olsa, ulusa aydınlık ve • masmı candan dilerim.» Kurultaym sayın üyelerini saygı ile seren, ilk Türk basıncılannı da burada, Vedad Nedimin sözleri lâmlarım. saygı ile anmak, hepimiz için borçtur. Komisyonlar Kurultayda basın genel direktörü Ve Mütareke ve kurtuluş yıllarındaki, dad Nedim Tör şu »öylevi vermijtir: Basm Kurultayı komisyonlan şu suretTürk basınının atılgan ve ideal çalışma«Sayın arkadaşlar, Cumhuriyet 26Mayısl935 (Baftarafı 1 înei tahifcdt) Tarım Bakanı Muhlit larda orman yapılmak işine girişiliyor. Amerika birçok mmtakalan kuraklıktan kurtarmak, oradaki ziraati korumak için yüzlerce kilometro uzunluğunda orman yapmaktan başka çare bulamıyor. Ormanlan korumıyan ve ormanlarına karşı günah işliyen milletlerin nihayet bulunduklan medenî seviyeden aşağı yuvarlandıklan hakkındaki iddialar birçok tarihî vak'alara dayanan hakikatlerdendir. Başmızı ağntmamak içîn çok kısaca anlattığım bu vaziyet karşısında mümkün olduğu kadar ağac kesilmesine meydan vermemek bana yalnız makamımın verdiği değil, yurduma ve ulusuma karşı bağDilek encümeninde çalışan arkadaşla, vicdanımın da yüklediği bir vazifedir. Memleketin ormanlannı iyîce tet nma minnet ve şükranlarunı bildirmek kik etmiş olan tanınmış bir mütehassıs: benim için bir bocdur. Anlattıklanmı (Ormanlannızı plânlaştırmadan kat'iya büyük bir önemle dinlediler; hak verdir v« K*ni yürüdüğüm y o l J t tefvik ettiıa ıuUsadde ennemelisiniz;. Daha sizîn ne kadar ormammz vari odun ve'ketCste m ler; takviye ettiler. Ayni teşviki ve kuvtiyacınız nedir, hangi ormanlan işletebi veti siz arkadaşlanmdan da alacağımdan leceksiniz ve bunlan ne suretle işletmek eminim (Alkışlar). Boğucu gazlere karşı Pariste tecrübeler devam ediyor, bütün halka maske vermege çalışıyorlar Gazlere karşı korunma komisyonu, 22 mayısta Paris polis müdürünün Başkanlığı altında toplanmış ve 14 ve 15 mayıs tarihlerinde yapılan tecrübelerin sonunçlan hakkmda komisyon azasına malumat verilmiştir. Umumî yollarda ve meydanlarda bulunan bazı polis memurlan, düdüklerin den bazılannm yakm evlerden işitilme diğine, buna mukabil, diğer bazı düdüklerin en uzak noktalara kadar ses ulaştırdiğına dair rapor vermişlerdir. Haber verici vasıtalann, umumiyet itibarile daha fazla kuvvetlendirilmesi, bunun için de muhtelif sokaklann, muh telif gürültülerinin hesab edilmesi esası kabul edilmiş, bu hususta şimdiden tedbirler almmıştır. h Bd id ve hatta Bursada şimdi aramızda buş (çukluğumda o lunan arkadaşlardan (çocukluğumda o duncular sabah gidip, öğleye dönebilir d l bh ken şimdi ertesi günü akşama zor dönebîHyorlar) telehhüfünü, orman davası etrafındaki konuşmalarımda acı ile işitmişimdir. Ormanlann ziraat, ekonomi, ik Iım, sıhhat bakımlarından hayatî önemini burada anlatmağı fazla görüyorum. YaInız son zamanlarda gazetelerde çıkan dıkkate değer bazı yazılan hatırlataca gım: Ecnebi gazetelerden naklen bizim ga d zetelerden baz.larmda çıkan bir makaleyi belki okumuşsunuzdur. Bunda Çinde bazı mıntakaların gitgide çoraklaşmasmdan, ekmeklerini arnk toparklanndan çıkaramıyan çiftçilerin yüz binlerce kütle halinde başka mıntakalara laçtıklan anlaşılıyor. sığmdıklan, Ve bu çoraklaş Sıhhî imdad servislerinin çok memnuniyet verecek tarzda çalışmış olduğu anlaşılmış, ve son defa verilen tahsisatın, yeniden sıhhî imdad servisleri teşkiline sarfedilmesi kararlaştırılmıştır. Tayyarelerden, rasıtlann yaptıklan muaveneler de müsbet neticeJer vermiş tir. Bazı mıntakalarda ışıklann normal olarak muhafaza edilmiş bulunmasına rağmen, karanhk mıntakalarda ehemmiyetli müesseselerin yerlerini öğrenmek kat'iyyen kabil olamamıştır. Komisyon, tayyare hücumlannda alınacak tedbirlere dair hazırlanan afişlerin, ahaliyi ikaz etmek için Parisin muhtelif yerlerine asılmasmı tasvib etmiştir. Bu afisler çok mikdarda bastmlarak halka parasız dağıtılacaktır. Gene bu maksatla, komisyon, bütün binalann koridorlann da bu afişlerden daimî surette birer tane bulundurulmasmın mecburî tutulma sını karar altına almıştır. Afişlerde tehlike halinde alınacak tedbirler hulâsa olarak yazılacak, en yakm sığmağın adresi Bir tayyare hucrnna etnannda merttiveni yandığı farzoltman evden halk kaçiftyor ve muhtelif sıhhî imdad servislerinin bulunduğu nokta gösterilecektir. Hazırhk işlerinin bitmiş ve yardımcı komisyonların vazifeleri tamam olmuş olmakla beraber, komisyon gene tetkiklere devam karannı vermiştir. Hususî sığınakların az bulunduğu yerlerde umumî sığınaklar yapılması, husu sile yeraltı tren yollannın sığmak haline konulması tertibatı düşünülmektedir. Komisyon, kendi vesaitile maske tedarik edemiyenlere dağıtılmak üzere maske yaptırmak çarelerini de aramaktadır. Verilecek sipariş çok fazla olduğu tak «Urde bu işi ucuza maletmeği teklif eden birkaç fabrika bulunmuştur. Bu maskeler, yapıldıktan sonra, kullanılacağı güne kadar fabrikada, fabrikanın nezareti altında kalacaktır. Bu mesele, umumî meclisin açılışında meclise arzedilecektir. Zeytinyağı ihracatımız artıyor. Bil » satarken yakalandı edilmiş olmasma dayanıyor. hassa Italya fazla mal istiyor. Bu vazi Naim adında bir dolandmcı YüksekAlmanya bizden ormanca çok daha yetten ötürü toptan fiatler 25 kuruştan kaldmmda Şevket adında bir adamı kan32 kuruşa çıkmıştır. Daha ziyade yüksezenginken, ormanlann işletilmesini. mudırarak adi bir teneke yüzüğü alün diye Ieceği tahmin ediliyor. hafazasını, yoluna, düzenine koymuşken Son zamanlarda Brezilyaya da zey yedi liraya satmak isterken polis tara gene orman noksanhğmdan orada da şitinyağı ihracma başlanmi} ve Türkiye hndan yakalanmıştır. Dolandmcı Naim kâyet ediliyor ve yeniden geniş mınJâka ürünleri çok beğenilmiştir. Adliyeye teslim edilmiştir. manm sebebi oralarda ormanların tahrib Zeytinyağı ihracatımız artıyor Teneke yüzüğü altın diye le teşekkül etmiştir: KÜLTÜR KOMtSYONL Basın genel direktörlüğünün «teşkilât ve vazifeleri» üzerine olan kanun, bize Başkan: Asım Us (Vakit), raportör: basın kurultaylan toplamak ödevini de İbrahim Necmi (Türk Dili Araştırma vermiştir. Bu ödevin yerine getirilmesin Kurumu), kâtib: Nureddın Artan (Ude bize yardım ve ilgilerini esirgemiyen, lus). ve bugün kurultayımızı varlıklarile ünlenÜyeler: îhsan (Talim terbiye rediren arkadaşlarımıza teşekkür borcu • isi), Nasuhi Esad (Ulus), Fazü Ahmed, Arkadaşlar, Atatürk Türkiyesi gibi, muzdur. Kemal Salıh (Cumhuriyet), Reşad Nu« Yukanda adı geçen kanunun basm ge ri (Maarif genel enspektörü), Ahmed havatm bütün soysal, siyasal, ekonomik ve kültürel alanlarında, en geniş ve en de nel direktörlüğüne yüklediği ödevler ar» Halid, Ercümend Ekrem (Cumhuriyet), rin, devrimlere sahne olmuş bir ülkede sında şunlar da vardır: Ziya Çalık (Konya), Burhan Cahıd basına yüklenen ödevlerin, ne kadar çe Ulusal basının devrim prensiplerine, (Köroğlu), Sedad Sımavî, Rasim Us sitli ve ne kadar ağır olduğunu hep bi devlet siyasasına ve ulu» ihtiyaçlanna uy (Haber), Nusrat Köymen (Ülkü). liyoruz. gün olmasını sağlamak, MESLEK KOMİSYONU Açıkç* »öyliyetilirim ki bizde batm aAVziya Gevher Etili, hpi>rîÜW Basının en önemli bir oydam (tellcin) şleri cumhuriyet rejiminin ve ulusal idea ve eğitim (terbiye) araa (vasıtası) ol Naşid Uluğ, kâtib: Avni (Akşam). lin istediği dereceye, henüz varmış ta mak vasfını gerçekleştirmek için tedbirler Üyeler: Mecdi Saymen (Tan), Kerami yılmaz. almak, ulusal gazeteciliğin düzeyini yük (gazeteciler birliği), Mekki Said (CumKâmalizm, hiçbir alanda olanı ve ya seltecek tedbirlerin alınmasına kılavuz huriyet), Celâl Davud (musahhihler pılanı son ideal sayarak onunla kanmaz uk etmek. mümessili), Tahir Karauğuz (Zongulve kalmaz. Her zaman daha iyiye, daha Basın genel direktörlüğüne verilen bu dak), Kenan Akman (Balıkesir), Necgüzele ve daha doğruya yükselmesi ulu ödevler devletin basını anlaynşındaki dev meddin (Malatya), Bilâl (Halta), Musal amacının ve dinamik canlılığın, bir rimin en canlı bir belgesidir. sa Ataş, Ömer Nakıb. geregi bilir. Basın işlerini de daha iyi, daTürk tarihinin hiçbir devrinde, devlet İŞ BİRLİĞİ KOMİSYONU ha doğru ve daha güzel ve yolunda iler basın kurumuna Kamâlist rejimin verdiBaşkan: Haydar Rüştü, raportör! letmeği cumhuriyet hükumeti, kendisi için ği değeri ve önemi vermemiştir. Ancak Refik Ahmed, kâtib: Fuad (Cumhuriödev sayar. Bu kurultay bu vargılan ye Kamâlist rejimdir ki basını en önemli bir yet). rine getirmek için başvurulmuş araçlar oydam ve eğitim aracı olarak tanıyor. Ve Üyeler: Abdülâhad, Aka Gün* dandır. Basının iyileşmesi, güzelleşmesi, erçekten gazete, Türkiyede oydam ve düz, Ferid Celâl, Muvaffak (Ajans), yayılması, verimli ve faydalı bir hale koneğitim araçlannın başında gelri. Birçok Ali Naci (Tan), Kâzım Şinasi (Akşam). ması, bu kurultaym hem toplanma sebebi, kuvvetli radyo istasyonlanna sabah ka Yusuf Ziya (Akbaba), Süreyya örge hem de çalısma konusudur. Basının en ranlığından gece yanlarına kadar süren Evren, Ömer Asım Aksoy (Gazi Anbaşlı elemanlan, onun çeşid çeşid kollaadyo programlarına, köylere kadar gi teb), Faruk Şükrü Yersel (Eskişehir), nnda çalışanlardır. Açıkça söylemek geren almaçlara (ahize) malik bulunan, Gultekin Arda (Trakya), Ali Rıza rektir ki, bu ertik bizde henüz kurulma film endüstrisi gelişmiş olan halkın çe ürsoy (Karadeniz). mıştır. şitli tabakalarını konferanslarda, toplan Baam Kurumunun taygdarı Basın iş bölümlerinin hiç biri, henüz tılarda mobilize edilen memleketlerde belkökleşmiş bir ertiğin gereğini vermez. Bu ki gazete oydam ve eğitim araçlan ara Türkiye birinci Basın Kurultayınm kadar ciddiğ, soravlı ve şerefli bir ertiğin sındaki basrolünden epi kaybetmiş olabi bugünkü açılış toplantısında başta en taşıması lâzım gelen kaliteleri henüz tam ir. Fakat Türkiye gibi radyo istasyonlan büyüğümüz Atatürk olduğu halde Kaelde edememiştir. Bu kadar büyük bir so cılız, programlan dar, aboneleri sayılı, mutay başkanile Başbakan îsmet înönüravın, bu kadar yüksek bir şerefin, taşı fılim endüstrisinden yoksun, konferans ve ne ve Partiye, Kurultaym saygı ve sevyıcısı olan sizlerin bugünkü Türkiye Slçü toplanblan kıt olan bir memlekette eaze gilerinin bildirilmesi için bir takrir verilsünde, bir organizasyondan yoksun kal :eyi en önemli bir oydam ve eğitim araçı miş ve alkışlarla karşılanmıştır. ması doğru değildir. Ayn ajn yerlerde ılarak saymak yerindedir. Gene bu toplantıda memleketimîzin ve başka başka zamanlarda kurulan baSaltanat ve meşrutiyet devrindeki Tür iç ve dışından gönderilen ve Kurultaya sın kurumlanndan, en çok yaşama anıklıkiyede basın kurumuna karşı devletin kağmı göstermiş olan Istanbul Basın Ku yıtsız kalmış olması sebebsiz değildi. iyi ve verimli işler başarmasmı dileyen telgraflar okunmuştur. Bu arada Belrumu, birçok hayırlı hizmetlerile övüne 'ünkü bu rejimin ulusa oydayacağı (tel gradda çıkan Balkan Herald gazetesî bilir. Fakat bu kurum Istanbula özgü olakin edeceği) tek bir savaşı (davası) ve müdürünün gönderdiği telgraf Kurultarak kalmıştır. Gerekli olan yetke ve ödevtek bir ideali yoktu. ym alkışlarile karşılanmıştır. lerle bezenmis, bütün Türkiye basmını ve Ekonomik, soysal, kültürel, siyasal aBalkan Herald direktörü telgrafmda bunun çeşitli kollannı, kavnyacak bir balanlarda statükoyu korumaktan başka hiç sın kurumudur. öyle demektedir: bir kaygusu olmıyan saltanat rejiminde «Türkiyenin ve bütün Balkan devletKurultaym, önemle dikkate alacağı iş gazete ve gazeteci savsanabilir bir fak erinin menafiini müdafaa eden birinci ve lerden biri de şüphesiz, ulusal eyitim ve tördü. tek îngiliz gazetesi olan Balkan Herald, siyasal oydam araçlannın başmda ola Fakat Sevrde kötü bir sömürge (kolorak tanıdığımız ve etkisini her gün taZeliKurultay reis ve azasıno içten gelen muni) derekesine bdirilmek istenilen Tür yen ve yayan gazete ve gazetecilik işle vaffakiyet dileklerini sunan ve Kurultay iyeden bugün arsıulusal siyasa âleminde ile mesai birleştirerek hizmette bulunmarimiz olacaktır. latın sayıkr bir örnek varlık" haline ge ğa hazır olduğunu bildirir.» Bizde basının, cumhuriyet devrinde en len, ekonomik egemenliğini ve bütünlü cok büyümüs ve ilerlemiş kolu gazetedir, ğünün en çetin şartlar içinde ve en kısa fakat, sarfedilen bunca emeklere, mad bir zamanda tamlaşürmak kavgası içinde diğ ve tinel kapitallere rağmen tiraj ve 'ulunan, yaşama, düşünme, duyma âlesürüm artmamaktadır. Gazetelerimizin minde yaratılan en kökel devrimlerin ulus25 haziranda açıkyor. şekli ile satışı arasındaki aynm, başka ta bir birlik ahlâk ve bir şuur haline ge25 hazırandan 10 temmuza kadar memleketlerle ölçülünce, bu karşılaşhr irilmesi ideali karşısında duran, kısaca si sürecek satışlı sergidir. ma birincinin lehine ise de, ikincisinin çok asal, ekonomik, soysal, kültürel alan Fabrika ve ziyaretçilere vesaiti aleyhindedir. larda binbir çeşitli ve canlı savaşı olan nakliye ücretlerinde ucuzluk yapılBunun karışık sebebleri arasında: Ya Atatürk Türkiyesinde gazete: mıştır. yım işlerinin bozukluğu, gazeteye kâr ge1 Devrim prensip ve ideallerinin Ziyaretçiler ayni zamanda öntüktiren maddiğ kaynaklardan gerekli dere geniş halk yığınlan içinde yayılması için lü müzesini ve değerli Türk izerlelannı, devrin tarihi övenle sahifelerine geçirecektir. Bayağ ve hain ergelere hiz met eden bozguncu ve kaypak basın, ulusun haklı ve yerinde iğrentisi ve tiksintisi önünde, lâyik olduğu, sonu bulmuştur. Bugünkü basınımız ise, böylelerini artık bağrında taşımamaktadır, taşıyamaz, ve taşıyamıyacaktır. Konya Sergisi cede fayda görülmemesi, özel kapital ve en kuvvetli bir propaganda organı. çapalamalara bağlı kalınması, önürdeşme 2 Devrim fütuhatının kaytakhğa yüzünden sahife yarışına kalkışılması, bu (irticaa) karşı en uyanık bir müdafaa anun sonuncunda değerden çok bolluğa ö racı, nem verilmesi, gene bu yüzden kalitenin 3 Devrimci hükumetin yapüğı i | rini de ziyaret etmiş olurlar. Müracaat mahalli: Ulusal Ekonomi ve Arttırma Kurumu Konva kolu