2 CaTnhmrivet ' 11 Nisan 1935 *=• Edebi bOyOkroıuan ı 59 ookyuzu Yazan: Reşad Nuri Gfiatekin = J Sevımın yalanımı yüzüme vur masına imkân olmadığını bildiğim için korkmadan sözlerime devam ediyor, onun ağzından Turguda tatlı ümid lâkırdılan söylüyordum. Sevim bunları belki işitmiyordu bile. Bir zaman Turgudun üzerinde duran gözlerini yavaş yavaş tavana, budak deliğinin arkasında fısıldasan gızli seslere doğru kaldırdı. Bu esnada başı biraz arkaya düşüyor, boynunun altında kavuşmus ellerile, gölgede kalan başının etrafına elektrik ışığının çizdiği hale ile dua eden Meryem resim lerine benziyordu. Ben yalanı bir dereçe daha ileri götürerek: Orada da böyle başını gökyüzüne kaldırarak uzun bir tahayyüle dalmış, gidenlerin bir daha geri dönmiyeceğini söylemiştin, de dim. Bu dakikada Turgudun gözün<ie iki iri yaş damlası parladığını gordüm. Perdeyi kapamak için bundan güzel bir zaman olamazdı. Tur guda yavaş bir sesle: Hadi çocuğum artık çıkalım... dedim, Sevim fazla müte essir... Gelecek sefere onu büsbü • tün iyi olmuş göreceksin. * * Bu vak'a beni epeyce teskin etmişti. Sevimin sıhhatinde hiç bir değişiklik görülmediği halde ben simdi onun iyi olacağına daha kuvvetle inanıyor ve ayağa kalkar kalkmaz ne yapıp yapıp Turgudla evlendirmeyi kararlaştırıyordum. Şimdı bana yeni bir takım işler de çıkmıştı: Haftada bir iki kere Sevimi görmeğe gelen Turguda kar91 kızı güzel gosterme komedısine devam etmek. Bunun için daima yeni dekorlar düşünüyor, icadlar yapıyordum. Daha fenası Turgudu Sevimin gizlice kendisini sevdi ğine de inandıracak sözler ortaya atıyordum. Bu tehlikeli bir oyundu. Kızın iyi olunca yeni bir aksilik çıkanp çıkarmıyacağı kesti rilemezdi. Fakat artık o kadar ileriaini düşünemiyordum. Genc kızlarla genc erkekleri evlendirmeği iç güc edinen, ağızlanndan söz yaparak onlan birbirine âşık eden ihtiyar kadınlara benzemiştim. İlk günlerdeki hızını kaybetmi? olmakla beraber Pervin gene arasıra Sevimi yoklamağa devam et mekteydi. Her gelişinde elini hastanın başına koyarak: Gene mi ateş, ne bitmez atea, bu> Diye söyleniyor, ateçi yapan benmişim gibi dargın bakışlar, sinirli hareketlerle türlü türlü aualler soruyordu: Ne olacak bu çocuğun hali Tİca ederim? Bu gidişle iki ay daha yaşar mı dersiniz? Hastalık buldu buldu da bu bfçareyi mi buldu? Ne kadar temiz olursa olsun Sevimin yatak örtülerıni, çamaşırlarını değiştirtmeği, odasının mu şambasını ıslak bezle sıldirmejn âdet etmişti. Habibe Resule petc diş geçiremediği için benimle Gülşen kalfayı haşhyor, böylece işleri yoluna koyduğuna, kendine dü şen akrabalık ve ınsanhk vazifelerini yaptığına kanaat getirdikten sonra çıkıp gidiyordu. Pervin bir gün bize kocasile beraber birkaç ta misafır getirdı: Kırk küsur senedenberi görmedi ğim hacı yenge isminde bir akraba, onun oğlu, gelini ve torunu. Nemiz olduğunu hâlâ bilmedi ğim Hacı yenge isminde bir akralebesiyken otuz yaşlannda bir kadındı. Aile içinde güzellığile şöhret almıştı. Herkes gibi ben de bu güzelliğe hayran olur, «bu kadar fevkalâde bir insana Hacı yenge denir mi?» diye kızıp dururdum. Hacı yengenin şöhreti sade gü zelliğinden ibaret değildi. Bir parça oynak olduğunu da söylerlerdi. Karışık ve karanlık bir mazisi vardı. { Şehlr ve Memleket Haberleri ] Tahlisiye idaresinin Kadınlar kongresi Her eve Terkos hazırlığı ilerliyor ' suyu verilecek 935 projesi Bu sene de denizlerde Yarın Mısır, pazara men heyetleri tesisat yapacak Yeni yılin bütçesini Ankaraya götiiren Tahlisiye Umum Müdürü Nectnettin sehrimize dönmüstür. Idarenin yeni bütçesile 935 se nesi zarfmda vücude getirilecek yeni tesisat projelerini hükumete tevdi eden Tahlisiye Umum Müdürü, müessesenin bu seneki faaliyeti hakkında bize şunları söylemiştir: « Sahillerimizde vücude geti • rilecek fennî tesisat için bes sene lik bir projemiz vardıc. Bu projeyi her sene parça parça tathik «di • ycuz. 934 senesinde Hopada 12 mil • den görünür bir fener, Sinobda 8 milden işitilir bir sis düdüğü, Ke rempede gene ayni evsafı haiz bir sis düdüğü yapılmıştır. Boğazın Rumelifeneri tarafında yapılmakta olan (Radyofar) da önümüzdeki mayıs ayı ortalannda bitecektir. Bu radyofar telsiz mevcelerile ge milere denizlerde mevkilerini tayin ettiren yepyeni bir alettir. Siyasî icmal Stresa toplantısı Mıstr Keyeti bafkam Sittl Huda Şarâvt Geçen hafta Ankaraya giden Uluslararası Kadınlar Birligi birinci baskan vekili Madam Şrayber dün sabah Ankaradan Istanbula dön müş ve öğleden sonra Türk Kadın • lar Birliğinde merkezî büronun yaptığı toplantıya istirak etmiftir. Feminizm kongresine istirak edecek olan Mısır murahhas heyeti yann tzmir vapurile Istanbula gele cektir. Bugün de muhtelif murah • haslar bekleniyor. Geçenki zelzelede yıkılan HayırResmî aile sicilline göre bir taı sızada sis düdüğü yeniden yapıl • rihte Sürre Eminliğile Hicaza giden maktadır. bir akrabamız onu Arafatta hac 935 senesine aid projemiz de hükumerasimi esnasında görmüş, kü mete verilmiştir. Bu projeye göre, çük bir karantine memuru olan ko içinde bulunduğumuz yilda Akdecasından ayırtarak lstanbula ge niz Boğazında motör ve Akbaş sığtirmişti ki Hacı yenge ismi de bulıklanna iki aded ziyalı ve çanlı radan geliyordu. Ikinci bir rivayet şatn&ndıra konacaktır. Gene Ak • yengeyi Iskenderyede bir eğlence deniz Boğazı me'halinde Taşada • sında, cenub sahilimizde Kaledon evinden çıkarıyordu: ya mevkiinde ve Adrasan limanınHac donüşünde hastalık sebebida ve Karadenizde Amasta lima • le uzunca bir zaman Iskenderyede mnda birer fener tesisatı vücude kalan Sürre Emini Hacı yengeyi getirilecektir. Bütün bu tesisat için fena bir yerde tanıyıp sevmiş, bil100120 bin lira sarfolunacaktnr. Dünka toplantılar Dün Perapalasta ecnebi üyeler arasında yapılan toplantıdan baska Cağaloğlunda Kadınlar Birli • ğinde de bir toplantı olmuş ve ko • misyocılar çahsmalanna devam et • nüslerdir. Dün Romanya Kadınlar Birliğinden gelen bir mektubda Romanya heyetinin Prenses Kon tagüzenin baskanlığında 14 nisanda geleceği bildirilmektedir. Bundan baska Isviçre kadın murahhaslarından hukuk doktoru Ringwald de dün Kadınlar Birli ğini ziyaret etmiş ve memleketin • den aldtğı bir telgraf üzerine serian gitmek mecburiyetinde k&ldı • ğim teessüfle söylemiştir. Türk hukuku üzerinde uzun zamandanberi etüd yapmakta olan hukuk doktoru Ringwald dün bir tnuharririmize »unlan söylemiştir: « Türk medenî kanunu aşağı yukan aynen tsviçreden alınmıs olmasına rağmen, Türk kadınlığı, Isviçre kadınlığına nazaran siyasî sahada büyük avantajlar elde etmis tir. Türk kadınları ne kadar iftihar etseler gene azdır.» mem hangi türbeye götürüp tövbe ettirdikten sonra nikâhla ken dine almıştı. Bu dedikoduyu bana anlatan bir Harbiyeli akrabamın şu sözleri hâlâ hatınmdadır: Bu sene imkân bulursak motör • 1e müteharrik cankurtaran sandallan almayı da düsünüyoruz.> ÜNtVERSlTEDE Verilen kararla bütün mahalle çes meleri kaldirilacakhr. Bunun yerine de en ufak evlere bile su verilecektir. Karagümrük, Samatya ve diğer mahallerde açılan Terkos çeşme • Ieri muvakkattir. Hiçbir adam tasavvur edilemez ki bir teneke te miz ve içilebilecek bir su için on para vermesin. Evlere su tesisatı yapılacak, tesisat parasım veremi • yen fakir kimselerin tesisat para • lan alınmıyacaktır. Yalnız teneke başına on para gibi cüz'î bir su para sı müstesna...> ° ngiltere, Fransa, İtalya Başve II killerile Hariciye Nazırları bu gün Şimalî İtalyada, Stresadaki Beledzye mahalle çeş lâtıf ve tenha bir adacıkta Napolyonun vaktile oturmuş olduğu melerini kaldırıyor köşkte toplanıyorlar. Bu içtima İngiliz devlet adam Belediye Sular İdaresi iki sene • denberi şehirde Terkos suyunun Iarının Berlin, Moskova, Varşova inkişaf ettirilmesi için çalısmakta seyahatlerinin arifesinde Pariste dır. Şehirde kullanılan muhtelif yapılan toplantıda kararlaştırılmışcins sular vardır. Fakat bunların tı. tçtımaın gayesi İngiliz devlet abirçoğu kullamlmıyacak derecede damlarınm aeyahatinden mütevelgayrisıhhidir. Muhtelif mıntaka • lid neticeleri tetkik etmek, ona gölarda kullanılan sulardan en temizre yeni kararlar vermek, Uluslar ce olam Kırkçeşme suyudur. MaaDerneğinin 15 nisanda yapacağı mafih bu suyun da içilebilecek ev fevkalâde toplantıda takib oluna safı haiz olmadığı yapılan tahlillercak hattı hareket hakkında görüş den anlaşılmaktadır. mektir. Dün alâkadar bir zat bu hususta bir muharririmize demiştir ki: Londradaki İngiliz Fransız an« Terkos suyunun şehirde çolaşmasının akabinde Almanya \rer ğaltılması için çahşılmaktadır. Bu say muahedesinin vazettiği memgün Terkos suyu, içmeğe yarar sıhnuiyete rağmen karada, denizde hî şartları haiz bir su haline gel ve havada silâhlandığını resmen miştir. Esas gaye de bu kadar teilân ve devletlere tebliğ ederek miz ve sıhhî bir suyu bütün şehrin mezkur anlaşmada Almanya için en ufak mahallerine bile götürmekbirçok şartlar ve kayıdlarla venletir. Şimdiye kadar bazı mıntaka • ceği bildirilen sılâhlanmak müsa larda çeşme sularının kurutuldu adesinin kıymetini sıfıra indırmişğu hakkında şikâyetler yapılmış • tır. Belediye her çeşmenin kuru ti. Maahaza gene müzakere kapıduğu yerde halka mahsus umumî sını kapamamıştı. Berlin görüşmeTerkos suyu çeşmeleri açmıştır. Elerinde Almanyanın Londra an sas itibarile yapılan tetkrklerde malasmasınm şark ve Avusturya mihallelerde çejme sularinı akıtmanm sıhsakları haricindeki maddelerini ehat noktai nazarından doğru ol • sas itibarile kabule hazır olduğu tnadığı anlaşılmıştır. anlasılmı?tı. İngiliz devlet adamlan bilâhare Lehistanın dahi şark misakım hiç bir suretle kabul edemiyeceğini anlamışlardır. Esaaen Ingiltere tarafından amelî bir tedbir olarak görülmiyen şark misakı Berlin ve Varşova görüşmelerinden sonra şümullü surette tatbik ihtimalini büsbütün kaybetmiştir. Bu kanaate varanlar, yalnız ingiliz ve Ital yan devlet adamlan değildir. Bazı Fransız mehafili dahi ayni şekilde düşünmektedirler. Yalnız Sovyet Rusya şarkî Avrupadaki hududların emniyet ve selâmeti için en müessir çare oîarak karşılıklı yardım esasına müstenid şark misakını bulmakta ve bunun akdinde ısrar etmektedir. üç devlete yani Sovyet Rusya, Fransa ve Çekoslovakyaya mün hasır kalmasma dahi razı görün mektedirler. Fransa hükumeti de şark misakı projesinden feragat etmek istememektedir. Diğer taraftan Almanya, Avusturyanın dahilî işlerine ve tamamiyetine kanşılmamasına aid Tuna misakı tasavvurunu Avusturyadaki halkın irade ve hürriyetini istediği gibi kullanmasına engel ad dederek kabul etmekten imtina etmiştir. Işte Stresa toplantısında başlıca bu iki vaziyet görüşülecektir. Şark ve Avusturya misaklan dolayısile Fransa ile İtalyanın Stre sada Almanyaya karşı cephe almaları icab ediyor. Fakat I ngiltere bütün Avrupanın iki muhasım grupa ayrılmaması için Almanyaya karşı cephe almağa taraftar olmayıp bilâkis Fransayı fedakârlığa sevketmek suretile bu devletle Almanyanın araeını bulmak arzusundadır. îngiltere Başvekil muavini ve mu hafazkârların lideri Mister Baldvinin son nutkunda Avrupanın bugünkü halini tımarhaneye ben zetmiş olması ve Versay muahedesine şiddetle hücum eylemesi Stresa konferansında İngilterenin bu muahedenin tamamiyet ve mahfuziyetini müdafaa etmiyeceğine şüphe bırakmıyor. İngilterenin tavsiyeleri Stresadaki toplan tıda verilecek kararlara esas tutulmadığı takdirde dört gün sonra toplanacak Uluslar Derneğinden dahi müspet bir netice beklenme melidir. Avrupa politikasının en nazik bir dönüm noktasında bulunuyoruz. Muharrem Feyzi TOGAY Haccetmek nekadar sevabTıb Talebe Cemiyeti genel yaz • sa düşmüş bir kadını tövbekâr etganlığından: mek te o kadar sevabdır. BinaenaCemiyetimizin tertib ettiği konleyh bizim akraba iki kere haccetferanslardan dördüncüsü tzmir saymiş sayılır. Ustelik te elinde böylavı Esat Bozkurt tarafmdan «Türk le yüzünün bir yanından öte yanı inkılâbı ve Tıbbiyeliler» mevzuu ile görünüyor denecek kadar şeffaf 14 nisan pazar günü saat 18,30 da ve güzel bir kadın kaldı. Üniversite konferans salonunda verilecektir; herkes gelebilir. Hacı yengenin ettiği tövbeye rağmen tek durmadığı, fırsat bulLütfi Fikrinin vasiyetleri dukça yaramazlık ettiği söylenir Geçenlerde Pariste vefat eden eski di. meb'uslardan hukukçu Lutfi Fikrinin Her akşamüstü bıyıklanm buraservetinden bir kısmrnı Oniveniteye rak sokaktan geçen bir erkânıharb terkettiğini yazmıştık. zabitine kafesin arkaaından mekÜniversite Rektörü Cemil Bilsel île tub attığım görenler vardı. Teyzelerden biri de her zaman eve girip çıkan bir doktorun bir gün kapı arasında onun yanağmı makasladığım gözile görmüştü. Bu dedikodular belki doğruydu. Fakat uydurma olmalan da akla gelebilirdi. Bir kere ailemizdeki kadmlar arasında onun güzelliğini kukanmıyan yoktu ve olamazdı. [Arkan var] Tıbbiyeliler konferansı ŞEHÎR ÎŞLERt Et pahalandı Birkaç gündenberi şehrimizde et fiatleri kiloda yirmi kuruşa kadar artmıştır. 45 kuruşa satılan koyun •tinio kîln« u QO ]runıTm tl lcm< f hr. Yapılan tahkikata göre kurban bayramından sonra şehirde büyük bir koyun stoku hasıl olmuştur. Bunun için Istanbula kasabhk hay • van gönderen mıntakalardan ko yun sevkiyatı azalmıştır. Halbuki bugüne kadar koyun stoku bitti • ğinden eldeki hayvanlar azalcnıs tır. Vaziyet bir iki güne kadar gene eski halini alacaktır. Süleymaniye abidesinin hali! T hukuk ve ceza mahkemeleri reislerinden mürekkeb bir heyet yakmda toplanarak Lutfi Fikrinin buradaki em lâkini idareye bashyac&ktır. Vasi • yetnamedeki şartlann da bu seneden itibaren tatbikma başlanacaktır. Evvelâ ahlâk, medenî cesaret ve aile bağlılığı mevzuları üzerinde en iyi eser yazacak kfmseye bin lira verflmek Gzere bir müsabaka açılacaktır. Varidattan şimdiye kadar toplanan miktar tesbit edüerek bu sene Univer • siteden ve liselerden en iyi çıkacak iki talebe de Avrupaya tahsüe gönderilecektir. Çelik perde iyi ama, tiyatro ahşab $ehir tiyat> olarında yangına karşı tedbir olmak üzere perde kısmı nın çelik olarak yapılması kararla?tınlmısh. Yapılan tetkikatta yalnız Tepebaşı tiyatrosu perdesine 17 bin lira masraf gidecektir. Bundan baska Tepebaşı Tiyatrosu ahşab ve elektrik tesisatı tamamen açıkta bulunmaktadır. Buraya çelik perde yapıldığı takdirde yangın zuhurunda hiçbir fayda elde edilemiyecektir. Bunun için (m tiyatroya çelik perde konmasından vazgeçilmiştir. Talimatname mucibince çelik perde konan sahneye de ayrıca 15 bin ton su istiab edebilea büyük bir su deposu konacaktır. Tepebaşı Tiytarosunun yikılarak yerine kârgir bir tiyatro yapılması teklif edilmistir. Belediye ayrıca bir tiyatro yaptıracak tahsisat bulunmadığı için bu fikri kabul etme miştir. Nadir bir ameliyat Türkiye Tıb Cemiyetinden ve • rilen malumata göre, Tıb Fakiil • tesi cerrahî pro fesörü M. Nissin cemiyetin evvelki aksam yaptığı iç timada nadir bir vak'aya dair bir tebliğde bulun mu* ve bir kon • ferans vermistir. Vak'a sudur: Prof. Nissin Dört buçuk yaslannda bir çocuk, bir örgü iğnesinin üzerine düsmüs ve iğne hemen hemen tamamen kalbine saplanarak içeride kalmJftir. Çocuk beş gün sonra Cerrahpaşa hastanesinde profesörün kliniğine getirilmiştir. Röntgen vasıtasile iğnenin vaziyeti tesbit edildikten sonra PTofesör Nissin tarafından ameliyat yapilmiştir. Sadir açilmca iğnenin sağ kalbin içine raüs • tarazan ve boyran boya girdiği an laşilmıs ve mahir bir müdahale ile çikarılmiştır. Ameliyat mükemmel bir seyir göstertniş, çocuk sekiz gün sonra tama • men iyi olmuş bir halde taburcu edil miştir. Hukuk Faküîtesi meclisinin kararı Hukuk faküîtesi imtihan talimatna mesinde ufak bazı tadilât yapılmak üzere fakülte meclisi önümüzdeki hafta içinde toplanacakbr. Meclisin bu topIanhsmda kat'î karar verüecektir. Bu kararm son sınıfla diğer birinci ve ikinci sınıflara da şamil olm*sı isten mektedir. Talebe imtihan talimatna • mesinin ağır şartlarını fakülte mecli • sinin tadil edeceği kanaatindedir. tNHİSARLARDA Brüksele gönderilen eşya tnhisarlar idaresinin Brüksel sergisindeki paviyonunda teşhir ede ceği ve satacağı mallar gönderilmiştir. Şimdiye kadar Brüksele büyük ve ufak olmak üzere bej bin şişe ceşid likör, iki bin şişe arab ve bin kiloya yakm her revi sigara gönderilmiştir. Şergideki paviyonumuzda memleket tuzlarından mücessem bir Ankara kalesi yapılacakhr. Şerginin açılacağı 27 nisan günü ziyaretçilere sigara ve likörlerimizdîj hediyelec dağıtılacaktır. MÜTEFERRİK Bilmecelerin posta iicreti Posta ve Telgraf Umum Müdür lüğü gazetelere yollanan bilmece mektublanna yapıştınlacak pulun gene eski • yani ucuz tacife üzerine yapıştırılması hakkında Basmüdürlüklere emirler vermistir. EC1SEBÎ MEHAFİLDE Don Jem şehrimizde Eski Ispanya Kralı Oraüçüncü Alfonsun oğlu Prens Don Jaime de Bourbon dün Beyruttan Istanbula geltniştir. Gazetecilerle görüşmek istemiyen Prens bugün Yunanista • na gidecektir. Çocuk haftasında mektublara yapıştınlacak pullar 20 nisandan 1 mayısa kadar mektublara Çocuk Esirgeme Kurumu • nun bir kuruşluk şefkat pullann • dan yapıstınlması mecburidir. Kutulara atılacak mektublara bu pul yapıştınlmazsa bir kuruş mürse lünileyhten ahnacak ve mektuba pul yapıştırılacaktır. Yanhslığa meydan kaltnaması için halkunızın bu kanun hükmünü gözönünde tutması hatırlatılır. Çocuk Haftasımn baslangıcıdır. MALİYEDE „ thtısas mahkemelerinde 2 Fransız mütehassısı geliyor Ankaraya gitmek üzere mühim iki Fransız iktısadcısınm şehrîmi • ze geleceklerini yazmıştık. Muva salatlan bir iki gün geciken bu iktısadcılar Âyan azasından Philippe ve raportör Fransız mectnuasımn sahibi M. Touchedir. Kendilerinin bugün ve yahud yarın şehrimize muvasalatlarj beklenifanektedir. Cumhuriyet NOthan 5 Karaftnr j Türkiye Hariç Fütürist tablo sanmayın, Süleymaniye camisinin resmidir! Dün karikatüristimiz Ratib Tahir; harab abidelerinin halinden feryad eden koca Sinanı dillendirmişti. Fotoğrafçımız Namık ta ayni gün, yanında Sinan ihtifali yapılan Süleymaniye abidetinin bakımsızh ğim tesbit etmiş... Resmi ters çevirir de bakarsanız evvelki günkü yağmurda Süleymaniye avlusunun aldığı göl manzarasını görürsü • nüz ve muhakkak içiniz sızlar. Sinanın şaheserlerini bile bu peri • fanlıkta bırakırken bizim ihtifal neyimize ama, kime anlatırsınız! Şekercilerin muhakemesi Şeker kaçakçihğı yapmaktan suçlu Karabekir ve arkadaşlarinin muhakemelerine dün de gümrükteki 8 inci Ihtıtisas mahkemesinde devam edilmistir. Mıdıakemenin öğleden evvel olan celsesinde üç şahid dinlenmiştir. Bunlar diğer dinlenenlerden fazla birşey söylememiflerdir. şeraitii içio Üç ayiık Bir aylık 400 ISO km 800 yoklur Senelik 1400 Kf. 1700 Kr. Altı aylık 750 1450